Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27 TEMMUZ 1989 DİZt YAZI CUMHURİYET/13 Kıbrıs'tan anavatana atanan Org. Bedrettin DemireVe göre Türkiye'deki devlet sistemi değiştirilmeliydi ) 'Ulkeyi başkomutan yönetmeli Org. Demirel'in anıları Hazırlayan: Erbil Tuşalp 11 Kıbns kurtanlmıştı. Adana'run boğucu sıcağında, kurtarılan Kıbrıslı soydaşlarırnız ve askerlerimizi düşünüyordu artık Bedrettin Pasa. "Türk birlikleri 15 temmuz alarmından 4 gece sonra Girne sahillerine ayak basmışlar ve havadan indirilmişlerdi. Bu taribi intikal harekâtı dolayısıyla, harekâta fiilen katılan birlik komutanlanndan birisi olarak sonsuz bir kıvanç duymaktayım. Kahramanlık hasletlerine savaş meydanlarında tanık olduğutn Kıbnslılar, Türkler'in Kıbns'a çıkacağına 11 yıldan beri inanmamışlardı. Türkler'in bir gün adaya geleceğini şarkılarla dile getiriyorlardı. "Ada sahillerinde bekliyorum / Her zaman yoUanru gözlüyorum" diye. Adadan ayrılırken de bir şarkı duymuştum Kıbnslılardan. "Madem ki gidiyorsun, bırakıp burada beni / Bir daha seyredeyim dur da seni." Kıbrıs'a Nasıl Çıktık? ima bürokratik bir sistem ve ruh hâkim görünmekte ve "Ancak" keiimesi ile birbirine bağlanan ve daima sorumluluğu bir başkasına yüklemeye çalışan çelişkiü paragraflara yer verilmektedir. 10. Devlet kadrolanru dolduran gizli işsiz ve memurlann yanında, aynca devlet kadrolarına giremeyen günlük ve aylık olarak çalışan, iş arayan ve sayılan 10 milyonu bulan büyük bir işsiz kitlesi veya atıl kapasite daha vardır. Memnun olmayan işçi Savaşın"ozeti Şarkılarla, türkülerle gelip şarkılarla turkülerle savaşnuşlardı. Ama artık savaş yoktu. javaşın son bir özetini yapmak için kaleme kâğıda uzandı. Savaşı, bir savaş arkadaşına anlatırken yeniden aynı heyecanlan, ayru kuşkuları duyuyordu. Gerçeklerin birden fazla kişiye ulaşmasın Kenan Evren ve Bedrettin Demirel gerek 12 Eylül öncesinde gerekse 'müdahale'den sonra sık sık bir araya gelıp memleket meseteterini tonusmuşJardı. da yarar vardı. Herkesin bildiklerini, görduklerini bir gün unutmasından ya da yadsıma"Devlet Teskilatı nın veniden sından korkuyordu. Bedrettin Paşa bir daha hiç geriye donme Devletimizin kanşıkhğı ve düzenlenmesi" adlı rapordan yecek, savaş için konuşmayacaktı. Bu karagüvenlik kuvvetlerimizin rırıı belgelemeliydi. 2'nci Or. ICItgmın 16 TEMMUZ 1981 gurt ve HRK. 1221S81/PI sayılı yazısımn ekidir. Harakât sırasında 6. Kolordu Komutanlı dağınıklığı dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti'nin temel kuruluşu ve idare ğı Kurmay Başkanlığı görevinde bulunan Kurmay Albay Mahmut Boğuşlu'ya yazdığı bir gelecek bir savaşta, basit teşkilatına ait bir öneri mektup "Aziz Kardeşim" sözcükleriyle baş bir doğal afette, Kıbrıs lıyordu. Harekâtı'nda görülen Devlet Başkanı 11. Kamu kuruluşlannı işgal eden ve sayılan milyonlan aşan bu işçi ve memurlann her biri, devletten ayda en az 15 bin lira ve aynca ayrılışlannda milyonlara varan ikramiye almalanna rağmen hayatlanndan da memnun görünmemektedirler. Anarşi ve terörün bu gibi işsizler, vasıfsız işçiler, işçi dayılan, okullan terk edenler ve üniversiteye giremeyenler arasında kolayhkla yayılmasımn başlıca sebebi, şüphesiz devletin yetersizliği ve devletin bu kitleler üzerinde otoritesini kuramamasından kaynaklanmaktadır. 12. Devlet teşkilatımızın giderek yetersiz kalmasının, dağılıp karışmasımn başlıca nedenlerinden birisi de nüfusumuzun süratle artmasıdır. Devlet idaresi ekonomik ve teknolojik şartlara ayak uyduramamaktadır. Bütün bunlara rağmen devlet kuruluşlaraun, partilerin, derneklerin, sendikalann, genel müdürlük ve müdürlüklerinin halkm devlete olan güvenini sarsacak derecede lüks odalarda oturduğu dikkat çekmektedir. 13. Bugün devlete ve devlet teşkilatına musallat olan şişkinlik, dağımklık, kanşıklık ve atalet de halkımızın devlete olan güvenini sarsmaktadır. Gizli işsizlerle doldurulan KİT'lerin, belediyelerin zararlan devletçe ödenerek iktisadi hayatımızda yeni yaralar açümaktadır. Halkımızm, şahsi teşebbüs gücünü yitirerek her hizmeti devletten beklemesi ve devletin ise politikacılann bir oy aracı haline getirilerek güçsüz bırakılması açılmış olan yaraların en büyüğfldür." Çok partili sistem Esas demokrasi Etkili ve güçlü başkan Bedrettin Paşa devletin yeniden örgütlenmesi sorununu çözerken bile Kıbns deneyiminden yararlaruyordu. Silahlı Kuwetler*le devlet yönetimi ilişkisinin yeni bir yapıya kavuştunılmasını isterken Kıbns'a değinmeden geçemiyordu: "Silahlı Kuvvetler komutanlığında da devlet otoritesi; Genelkurmay Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Kuvvet Komutanlıkları arasında, emir komuta bütünlüğü ilkesine aykın olarak dağılmış; adı geçen makamlar arasında geniş çapta bürokratik işlemlerin doğmasına ve Kıbrıs Banş Harekâtı'nda denendiği gibi, işbirliğinin zorlaşmasına neden olmuştur. Bu makamın, müşterek bir karargâh halinde bütünleşip birleşmesinde milli güvenliğimiz ve gelecek bir savaşın sevk ve idaresi açısından sayüamayacak kadar faydalar mütalaa olunmaktadır." Bedrettin Paşa savaşta da banşta da bir tek güce inanıyordu. Yakın gelecekte Türkiye'de devletin nasıl örgütlenebileceği konusunda, bir yüce makamın kendisine bir soru yöneltebileceğini hayal bile etmeden, o Kıbns'ta nasıl bir devlet yapısı, nasıl bir devlet başkanı sorularına yanıt aramış ve bulmuştu. Kıbrıs'ta kurulacak yeni bir merkezi devlette Türk ve Rum toplumlarırun eşit olarak yan yana, birlikte yasama haklarının garanti altına ahnmasında ısrarlıydı Bedrettin Paşa." 22 temmuz harekâtı Büyük Atatürk "Tarih yazmak, yapmak kadar mühimdir. Tarih yazan, yapana sadık kalmazsa, olaylar insanlıgı şaşırtan bir icerik kazanır" diye buyurmuşlardır. Kıbrıs Barış Harakâtı'nın dönum noktası ve düğUmü 22 Temmuz 1974 günü sabahı ile saat 10.30'dan aynı günün akşamına kadar Pladini Çıkarma Plajı Ayayorgi Girne Darboğaz arasında yapılan savaşlardır. Türk kuvvetlerinin, bu mihver üzerinde yaptığı taarruzla, Pladini Plajı'nda 22 temmuz sabahına kadar, yani 48 saat süreyle, takriben 200 metrelik bir genişlik ve derinlikteki kıyı başına sıkışmış olan kuvvetlerimiz, kıyı başı mevzilerini genişletmiş, kıyı başı daha uzaktan emniyete alınmış, Ayayorgi ve Girne düşurülmüş, Darboğaz açılmış ve kıyı başı ile hava başı birleştirilmiş ve sonuçta kıyı ve hava başındaki birliklerimiz, kolordu karargâhı dahil, muhtemel bir esaret ve imhadan kurtarılmışlardı. karışıklıklardan daha vahim olaylar meydana gelebilir. Çünkü çok partili sisteme dönüldükten sonra herhangi bir idari reform veya reorganizasyon yapılamayacağmı şimdiden kabul etmek gerekir. Aslında tüm devlet dairelerinde askeri hiyerarşide olduğu gibi müteselsil bir gözetim ve denetim sistemi ile istikrarlı kadrolar uygulanmadığından, devlet memurları ile işçilerin sorumsuzca boş oturmalarına veya yolsuzluklarına meydan verilmektedir. Danışmanlar Devlet Güvenlik Konseyi TBMM'de tercihan iki büyük partinin temsil edilmesi ve devlet başkanına büyük yetkiler verilmesi, demokrasinin esaslanna uygun düşmektedir. Gerçekte anayasa da önemli değildir, anayasa mevcut olmayabilir. TBMM Başbakan Yargıtay Askeri hiyerarşi Bakanlıklar 14 Bakanlık 18 Buyük Yardımcı Valilikler ve Valiler Eger taarruz yapılmasaydı 22 temmuz sabahı, Pladini çıkarma plajında (ki bu plaj 17/18 temmuz gecesi Mersin Çıkarma Birlikleri Komutanlığı Karargâhı'nda yapılan bir toplantıda 39 tumen komutanı tarafından seçilmiştir) Ayayorgi Girne Darboğaz istikametinde, tehlikeler önceden göze alınıp süratli bir taarruz yapılmasaydı, aynı gün saat 17.00'de Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nce kabul edilmiş olan ateşkes ile beraber kıyı ve havabaşlanndaki birliklerimiz birbirinden ayn ve uzak bölgelerde kalacak temmuz gunu değiştirilmiş ve zafer o günün tı. Düşman taarruzlarına ayn ayn hedef ola akşamı Türk Silahlı Kuvvetleri'ne dönmüştür. caklardı. Tarih elbette bu gerçeği daha açık şekilde 22 temmuz günü Pladini Plajı Ayayorgi ifade etmekten çekinmeyecektir. Girne mihveri üzerinde yaptığımız taarruzla düşmanın bu bölgedeki en az takviyeli bir ala Harekâttan çıkan 3 sonuç yı imha edilmiştir. Harakâtta kendi hesabımıza, bizi düşündüren hususlan üç başlık altında toplamak Hava başında kritik durum mumkundür. 22 temmuz akşamı, 39. Tümen tank taar1. Gelecek için, sevk ve idare yetersizliğini ruz grubu, Gime'yi duşürdükten sonra, Dar gidermek. boğaz' ı zorla açarak Boğaz Sancağı'na var2. Muhabere, irtibat ve işbirliğine önem dığı zaman hava başındaki bırükkrimizin du vermek. rumlannı burada arilatmak istemiyorum. An3. Tek ve toplu olarak savaş eğitimine eğilcak bu tank tabunı görev kuvvetinin geldiği mek. ni haber alan hava başındaki tugay ve alay Yarını düşünüyorsak, ordumuzda bu üç komutanlannın topluca bütun karargâh men ana problemi ele almak gerekir. Barış düşünsuplarıyla beraber Sayın Kolordu Komutanı celerine saplanmamak gerekir. Nurettin Ersin tarafından emir verilerek HaAğustos ayının hayırlı olması dileğiyle hasvabaşı'nın muhtelif kesimlerine, Dikomo, Si retle gözlerinden öperim aziz kardeşim." hari, Kızılbaş, Lefkoşa, Havameydanı, YeroKıbrıs kurtanlmış, geriye böyle bir son özet lako, Siskilip ve Keskinsırt kesimlerine hemen kalmıştı. sevkedilmesi, o anda hava başındaki durumun kritik olduğunu ifade ve ispat etmektedir. 1978'de, en geç 1979'da Tanklanmızın teker teker veya ikişerli ve Yavru vatan Kıbrıs'ı kurtardıktan sonra, üçerli olarak hava başı çevresine sevkedilme yüreğine anavatan Türkiye'yi kurtarma ateşi si mecburiyeti Kolordu Komutanı Korgene duştu Bedrettin Paşa'nın. tstanbul'da Harp ral Nurettin Ersin'den önce, tümen komuta Akademileri Komutanlığı görevini sürdürürm olarak beni düşündürmüştur. ken "darbei hiikiimet meselelerine" daldı. 39. Tümen Tank Tabur Gorev Kuvveti yaYıl 1978'di. Deniz aşırı bir görev üslenen ni Bora Özel Görev Kuvveti 22 temmuz gu 39. Tumen Komutanlığı'dan, bir tümenioi sanu akşamına kadar yaptığı kanlı ve çetin sa vaş alanında bırakan kolordu komutaniığına, vaştan sonra 22 temmuz akşamından itibaren oradan da askeri teorik öğretinin en önemli hiç dinlenmeden gece muharebelerine sürül kurumu olan Harb Akademileri Komutanlımüş ve hava başı böylece tanklann ateş gu ğı'na atanmıştı. Teorik bilgilerini Akdeniz'cüyle genişletilmiştir. Düşmanın 22/23 tem in bir adasında hayata geçirmiş, anavatanımuz gecesine kadar sahip olduğu ateş ve ma na dönmüştü. Savaş deneyimleriyle özgüvenevra üstünlüğü, tank muharebe gruplarımı ni artmış, ödünsuz bir askerdi artık Bedretzın her kesimde muharebeye sürülmesiyle kı tin Paşa. rılmıştır. Kıbns harekâtında birlikte olduğu deneyimli gazeteci Cüneyt Arcayürek'e bir gün "1978 Barış düşüncesine yılım, 1979'u ve 12 Eylul 1980 öncesi komusaplanmamak ta düzeyindeki oluşumlan" anlattı. Ve hiç du23 temmuz gunu sabahından itibaren 14 raksamadan kendi yargısını söyleyiverdi. Ağustos 1974'e kadar devam eden Lefkoşa Onun yargısına göre "1978'de, en geç 1979'da Lapta Karava Siskilip, Keskinsırt 1023 müdahale yapılması gerekliydi." 1978 yılının ekim ayında Ataköy'deki bir rakımlı tepe, Dikomo ve Sihari kesimlerindeki küçük mevzi savaşlarda da tanklann müda askeri konutta Genelkurmay Başkanı Kenan halesi ile düşman mukavemeti kırılmış ve bu Evren'le sabahın ilk ışıklarını görünceye dek muharebelerden sonra başlayan ikinci hare memleket meselelerini konuşmuşlar, viski içkâtın süratle gelişmesi ve hedeflerine tahmin mişlerdi. Bedrettin Paşa kendi deyişi ile müedilen zamandan önce varması sağlanmıştır. dahale, genel deyiş ile hükümet darbesinden Bu bakımdan 22 temmuz günü Pladini yanaydı, daha o zaman. Ve bunu açık açık Ayayorgi Girne Darboğaz mihveri boyun söylüyordu komutanına, sınıf arkadaşına. Saca cereyan eden savaşlar Kıbrıs Barış Hare vaş görmüş bir asker olarak, bır insanın alkâtı'nın bir dönum noktasıdır. 20 ve 21 tem nından vurulup yere duşmesine tanık olmuşmuz günleri kıyı ve hava başlannda yapılan tu. başansız savaşların seyri ve mukadderatı 22 Yavru vatanda insanının ölümünü görmüş II ıdarı kuruluşlan 9 Müdürlük EK V E AİT AÇIKLAMALAR 1. TÛRKİYE Cumhunyeö Devlet Başkanı, Devtetm Yasama, Yürütme ve Yargıtama kuruluştannın başı ve TÜRK Mntetının, Silahlı Kuvvetlennin Başkomutanıdır. TBMM tarafından 5 yıl sure kjtn secılir 2 TÛRKİYE Cumhuriyeti Devlet Teşkttab. Ulusaf ilketere uygun olarak Devlet Başkanı taratmdan emir vefcoordmeedifir. 3 Devletin Baskent ve İl İdari Teşkâatı bırbirini butunler. tu. Ana vatanda da yüzlerce insan ölüyordu. kam sahibi Türkiye'nin 12 Eylul öncesi düşBedrettin Paşa'ya göre bunu önlemek için tüğü felaketlerden kendisini sorumlu görme"darbei nükümet" gerekiyordu. miştir. Bedrettin Paşa'nın bu inancı öylesine keKıbns sorunu ve gecekondular sindi ki, 12 Eylül sabahına dek sınıf arkadaşı Genelkurmay Başkanı Kenan Evren'le yap4. Kıbns sorunu uzatılmış, devletin kilit tığı her konuşmayı "biz hazınz" diye nokta noktalanna liyakatsız kişiler getirilmiş, büyük lıyordu. Adının başındaki "Kıbns harekab şehirler gecekondularla sarılmış, güvenlik nın başanlannda büyük kattulan olan" sıfa kuvveüeri bölünmüştür. tı, onun devlet yönetimine ilişkin söyledikle5. Yasama, yürtltme ve yargı organlarımn rinin de ciddiye alınması sonucunu doğuru yetersizliği, yurdumuzda yalmz ekonomik ve yordu. ideolojik krizler yaratmakla kalmamış, sos12 Eylül darbesi gercekleştikten bir yıl ka yal ve psikolojik bünyemizde uzun yıllar tedar sonra Milli Güvenlik Konseyi, Devlet ve davisi mümkün olmayan derin yaralar açmışGenelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Ev tır. Oy almak için her fırsatta Atatürk ilkeleren'le Van gölünün kıyısında memleket me rinden taviz verilerek, sağda Ticanilik, Nurselelerini konuştular. Evren, "Devletimizin culuk, solda Lenincilik ve Maoculuk gibi cag yeniden teşkilaüandınlması" konusundaki ve akıldışı görüşlere yer verilmiştir. görüşlerini öğrenmek istedi Bedrettin Paşa6. Çok sayıda, hesapsız, kontrolsüz, uzun dan. O "Sayın başkanımızın 22, 23, 24 hazi vadeli büyük ve hayali yatırımlar ve devlet ran 1981 günlerinde Van bölgesindeki gezile kredileriyle milli gelir ve dış krediler heba edilrinde verdikleri şifahi direktif" olarak algı miş; belirli zumrelerin devletin bütçesinden ladı Evren'in bu isteğini. Oturup nasıl bir dev haksız büyük kazançlar sağlanmasına göz yulet, nasıl bir yönetim sorusunu yanıtladı Ev mulmuştur. Devletimiz, müteahhitlerle anlaren'in. şan memurlar ve gizli işsizler tarafından koKomutası altındaki 2. Ordu Komutanlığı'n layca soyulmuştur. Bütün bunlarla da kalınca 16 Temmuz 1981 tarihinde hazırlanan mayarak silahlı kuvvetlerimizin eğitim, disip"Devlet Teşkilatuun Yeoiden Duzenlenmesi" lin ve moralinin zedelenmesine yol açılmıştır. ile ilgili düşuncelerinin birinci maddesinde Bedrettin Paşa şöyle diyor: Çok partili siyaset döneminde, politikacı" 1 . Atatürk'un ölümünden sonra, kamu lar iktidan ele geçirmek için bir yandan gizlihizrnetlerini yürütmek için mevcut devlet teş ce veya açıkça devlet kuruiuşlannı tahrip edekilatımız, siyasi ve şahsi çıkarlar uğruna, za rek yasama, yürütme ve yargı müesseselerini man zaman yetersiz görülmüş, yeni partiler, işlemez hale getirmişler; öte yandan bu suçyeni bakanlıklar, yeni genel müdürlükler, baş ları işlememiş gibi millete dönerek devletin ve müdürlükler, bölge müdürlükleri kurulmuş, devlet organlannın yetersizliğinden yakınmışfakat buna rağmen devlet hizmetlerini daha lardır. iyi yürütmek şöyle dursun, bu hizmetler akBu dönemin en hazin ve en ibret verici yösatılmıştır. Devlet hizmetleri aksadıkça bürok nü; milletin çektiği ıstıraplann, politikacılarrasi artmış, hizmetler arasında işbirliği güç ca, demokrasinin tabii icabı imiş gibi gösteleşmiş, devletin personel ve işletme masraf rilmesi ve bu ısdıraplann çekilerek tedavi edeları yükselmiş, devlet kadroları doldurulup bileceğinin ileri sürülmesidir. Devleti güçsüz gizli işsiz ve memur sayısı çoğaltılmıştır. Kad kılan ve sorumsuzluğu fırsat bilen politikacırolar şiştikçe devlet daireleri iskân sıkıntısı içi ların her ne pahasına olursa olsun sadece oy ne düşmüş ve şişen bu kadrolar zamanla da toplamak için yaptıkları yatırımlar ve devletha fazla şişme temayülü göstermiş, bu durum; ten verdikleri tavizler milletimizin yalnız ekoenflasyonun, hayat pahalıhğmın, anarşi ve te nomik potansiyelini yıpratmakla kalmamış, rörün başlıca nedeni hatta amili olmuştur. aynı zamanda şeref ve haysiyetini zedelemiş 2. Devletin tüm fonksiyonları ve örgütleri ve milli ahlakı bozmuştur. Devletin yetersizile işlemez hale gelmesi yüzünden yıkıcı ve bö liğini gidermek amacıyla kurulup çoğalan belücü siyasi parti mücadelelerine yol açılmış ve lediyeler, dernekler, kurumlar, sendikalar, sineticede 27 Ma>ns, 12 Mart ve 12 Eylül hare gortalar ve vakıflar amaçlarından sapmışlar, kâtında görüldüğü gibi Silahlı Kuvvetler'in yapılan yardımları istismar etmişler ve devdevleti kurtarma hareketlerine mecbur kalın letimizin büsbütun güçsüz kalmasma neden olmuşlardır. mıştu. 3. Devlet kuruluşlarına ve anayasaya hâ7. 12 Eylül'den sonra sağlanan huzur ve sükim olan sorumsuzluk düşüncesi o kadar bü kun dönemi, sıkıyönetim kanununun ve anaryümüştür ki cumhurbaşkanına kadar, her ma şiye karşı ya.'lan açık mucadelenin yanı sı Atatürk'un ölümünden sonra geçen 43 yıllık politika ve anarşi döneminin denemeleri, devlet başkanının bir partiye kayıtlı veya parti mensubu olmaması, Atatürkçü, muktedir, dirayetli bir devlet adamı olarak devletin yasama, yürütme ve yargılama fonksiyonlarının başkanı ve Türk milletinin başkomutanı olması gerektiğini kesinlikle ortaya koymuştur. Kavvetler birligi Güçlü başkomutan önce bir devlet başkanı bulmak gerekiyordu devleti yeniden örgütlemek için. Bedrettin Paşa'ya göre, etkin ve güçlü bir başkan her zamankinden daha çok gereksinim vardı. "Atatürk'un ölümünden sonra geçen 43 yıllık politika ve anarşi döneminin denemeleri devlet başkanının; bir partiye kalıtlı veya parti mensubu olmaması, kesinlikle tarafsız olması, Atatürkçü, muktedir, dirayetli bir devlet adamı olarak devletin yasama, yürütme ve yargılama fonksiyonlarının başkanı ve Türk milletinin başkomutanı olması gerektiğini kesinra, hatta daha çoğuyla, terör ve anarşinin kay likle ortaya koymuştur. Yıllardan beri çekinaklandığı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin, len ıstıraplar ve şikâyetlerin başlıca nedeni, siyasi partilerin, sendikalann, derneklerin ka cumhurbaşkanının tarafsız olmaasından ve patılması sayesinde kazanılmıştır. Zira dev devletin yasama, yürütme ve yargılama fonkletin yıllarca gördüğü tahrip yüzünden yur siyonlan üzerinde herhangi bir koordinasyon, dumuzda zaman zaman ve 30 yıldan beri uzun yetki ve otoriteye sahip bulunmamasından ve süreler sıkıyönetim ilan edilmiş ve fakat bi sorumsuz makam olarak görülmesindendir. rer anarşi kaynağı olan partiler, dernekler ka Cumhurbaşkanının büyük görev ve yetkiler yapatümadığından ve devlet teşkilatında gerekli mnda, sorumluluğunun da kesinlikle belirtilreform yapılmadığından anarşi ve terör gide mesi gereklidir. Cumhurbaşkanının görevini rek tırmanrtuş ve durmamıştır. O halde, 12 kötüye kullanması, ihmal ve ihaneti gibi suçEylül'den sonra da hizmete devam eden ve yıl lan söz konusu olduğu zaman, bunlann taklann tahribatına uğramış olan aynı devlet teş diri şüphesiz yine Türk milletinin bizzat kenkilatında köklü bir değişikük yapümadığı tak disidir." Bedrettin Paşa siyasi partilerin de ne oldudirde konsey idaresi kalktıktan sonra devlet teşkilatınm bugünkü yetersizliği yurdumuzda ğunu çok iyi büiyordu. "Otuz yıllık denemeler göstermiştir ki, siyakın gelecekte yeniden terör ve anarşi ortayasi partiler oy almak için anarşi ve terör dömının doğmasına neden olabilir. nemini doğurmuş ve körüklemişlerdir. Oy Devletimizin kanşıkhğı ve güvenlik kuvvet ve parti mücadeleleri yüzünden koalisyonlalerimizin dağmıküğı dolayısıyla gelecek bir sa ra mecbur kalınarak küçük partiler memlevaşta, basit bir doğal afette ve Kıbrıs Hare ketın kaderinde yıkıcı roller oynamışlardır. kâtı'nda görülen kanşıklıklardan daha vahim Mecliste ve meydanlarda istikrarsız ve seviolaylar meydana gelebilir. Çünkü çok partili yesiz tartışmalara meydan verilmiştir. Milletsisteme dönüldükten sonra herhangi bir ida vekili pazarhğına gidilmiştir. Bu ve bunun gibi ri reform veya reorganizasyon yapılamayaca nedenlerle TBMM'de tercihan iki büyük parğını şimdiden kabul etmek gerekir. tinin temsil edilmesi ve devlet başkanına büyetkiler verilmesi demokrasinin esaslanAskeri hiyerarşide olduğu gibi yükuygun düşmektedir. Gerçekte anayasa da na 8. Bugün 12 Eylül'den bu yana bir yıla ya önemli değildir, anayasa mevcut olmayabilir. kın bir zaman geçmesine rağmen, devlet ku Anayasaya millet adına sahip çıkacak olanruluşlannda mevcut kısır döngünün kınlama lar seçim sistemi ile Meclis, hükümet, yargıdığı, devlet dairelerine hâkim olan ataletin lama organları ve bunların başındaki devlet kaldınlamadığı, devletin bürokrasiden kurta başkanıdır." rılmadığı açıkça görülmektedir. Kamu kuruBir çıkarma gemisinin kaptan köprüsünden luşlarında fiilen hizmet yapan teknik perso ya da bir tankın kulesinden veya bir bataryanel az, fakat bürolannda oturup emir veren nın ateş idare merkezinden savaş içindeki inve çalışır görünen memur ve müdürler pek sanları yönetmekten zevk alıyordu Bedrettin çoktur. Paşa. Daha sonra kolordu ve ordu komutaAslında tüm devlet dairelerinde askeri hi nı olarak ülke yönetimine katkılan olsun isyerarşide olduğu gibi müteselsil bir gözetim tedi. önce, hemen bir askeri darbenin kaçılve denetim sistemi ile istikrarlı kadrolar uy mazlığını savundu. Askeri yönetime yardımgulanmadığından devlet memurları ile işçile cı olabilecek sivil kadrolann kimlerden oluşrin sorumsuzca boş otunnalanna veya yolsuz turulabileceğini bile düşündü. Sonra devletin luklarına meydan verilmektedir. Bugün dev yeniden örgütlenmesi gereği üzerinde durdu, let dairelerinde ve işyerlerinde vakit geçiren karargâhındaki kurmay subayları bu konuveya gunde yalnız 13 saat kadar hafif işler da eğitti, raporlar, oneriler yazdı, yazdırttı ve yapan 1,5 milyondan fazla memur ve işçi var iletti. dır. Bunların çoğu odacı, kapıcı, hademe, Ve başanlı hizmet yıllanndan sonra bir gün bekçi, temizlikçi, çaycı, ayak işçisi gibi vasıfsız emekli olup köşesine çekilmedi Bedrettin Paişçi ve memurlardır. şa. Elinden geldiği ve aklmın yettiğince cum9. Devlet dairelerini işgal eden çok sayıda hurbaşkanlığı danışmanı olarak ülkesine hizbaşkan, müdür ve memurlar geleceğe dönük metini surdürdü. araştırmalar ve projeler yapacak yerde, herBunca işi birden gerçekleştiren Bedrettin hangi bir sorumluluk yuklenmeden kendile Paşa 10 Kasım 1988'de öldüğünde sadece rince makul ve yasal gerekçelere dayanarak, emekli bir askerdi. sadece günlük yazı işlerini yürutmekten başka bir iş yapmamaktadırlar. Yazışmalarda daBİTTİ