18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 TEMMUZ 1989 PAZAR KONUĞU CUMHURİYET/15 Iznik Yılı nedeniyle Türkiye'ye gelecek olan ünlü Sotheby's'in İslam Eserleri Bölüm Başkanı Prof. John Carswelk Izııik çinisinin saltanaü 30 yıl Bu yıl, İznik Yılı. İznik çinileri ve İznik çiniciliği, sonbaharda bir dizi önemli sergi ye seminerde tartışıîacak. 15 eylülde İstanbul'daki Türkİslam Eserleri Müzesi'nde açılacak olan sergiye 12 ülkeden 40 müze ve koleksiyondan yaklaşık 200 eser katılacak. İznik çinilerini ve çinicilik tekniğini tamtmak amacıyla iki ciltlik bir kitap hazırlanıyor. Prof. John Carsvvell, dünyaca ünlü Sotheby's Müzayede Salonları'nın İslam Eserleri Bölümü Başkanı. Prof. Carsvvell, İznik Yılı nedeniyle düzenlenecek etkinliklere de katılacak. Londra muhabirimiz Edip Emil Öymen, Prof. Carswell ile Londra'da Sotheby's binasmdaki ofisinde İznik Yılı ve İznik çinileri üstüne konuştu. PAZAR KONUĞU bozulmasını sadece ve sadece sanatçılara gerekli önemin verilmemesi ile açıklayabiliriz. Yeterli para yoktu deraek ki. însanlan çahşmaya ve çabaya yöneltecek şevk, heves ve istek kalmamıştı. Saray sanatçıları her halde çinicilerle gerektiği kadar ilgilenmez oldular? Sanayi de dağıldı. H ^ M B İznik öluyor, ama başka gelişmeler de var değil mi? Kütahya'da örneğin? nuda iki ciltlik bir de eser hazırlanıyor. Akademik konular bir sempozyurnda tartışılacak. Osmanlı sanatı konusunda dunya çapında kişiler katılacak. Demek ki bütün tznik, hepsi bir arada, hepsi bir yerde olacak. Akademik ve sanatsal tartışmalar, değerlendirmeler butün olaya yeni bir bakış açısı sağlayacak. Bu aynı zamanda Türk halkının da dikkatini konuya çekecek, sadece ilgilenenleri değil. Pek çok Türk, İznik çinisinin özelliklerini, niteliklerini bilmeyebilir. Hatta belki pek çok kişi adını bile duymamış olabilir. tstanbul'daki olayla bir daha unutmayacaklar. KUDUS ÇINISI! 17. yüzyılda ilginç gelişmdere tanık olunur. tznik! deki bir grup sanatçı tstanbul'a gittiler. Tekfur Sarayı'nda çalışmaya başladılar. Yaptıkları çiniler çeşitlı camilerde kullanıldı. Ama teknoloji kötülemişti. Beyaz yerine kirli san renkler tutturuyorlardı. Çatlıyordu. Çizimler iyi değildi. 18. yüzyılda ise başka bir gelişme oldu. Kütahya'daki Ermeniler işe girişti. İşte Kutahya dönemi denen dönem budur. 1718 ile 1775 arasında. Daha sonra ise Kütahya'da Müslümanlar da çiniciliğe başlarlar. tznik çizimleri ve tasarımları kullanarak Kütahya'da bir çalışma içine girerler. Böylece ortaya ikinci sınıf İznik çinileri çıkar. Bir başka nokta da şu: Kudüs'te 19. yüzyıl sonunda bir çinicilik faaliyeti vardı. Kudüs'un tngilizlere geçrnesinden sonra vali olan Sir Ronald Storrs kentin bakımı için Hıristiyan, Müslüman ve Yahudilerden bir komisyon kurdu. Amaç, kentin eski ve bakımsız yerlerini temizlemekti. Mescidi Aksa'da çiniler dökülmuştu, yer yer tamirat gerekiyordu. Storrs, Kütahya'daki çinicileri davet ederek, yeni çini yapmaları için sipariş verdi. tki aile Kudüs'te yerleşti. Bir aile tkinci Dunya Savaşı'na kadar kaldı. İkinci aile ise hâlâ Kudüs'te yaşıyor. Ve turistlere satılacak tür çanak çSmJek yapıyor. Kütahya geleneğini sürdürüyorlar diyebiliriz. Buna şimdi "Kudüs ÇinlsP' deniyor... 1967 öncesinde Mescidi Aksa'mn kubbesinde yeni bir restorasyon gerektiğinde, 60 bin adet eski çini yerinden söküldu, yerlerine eski çizimlere sadık kabnarak yapılmış yeni çiniler kondu. Yine Kutahya geleneği uyannca... OZEL ZEVK Wt^ntttznık çinilerine olan bu ilgi daha çok sanatsal nitelikte. Bir de işin alımsatım yönü var. Açık arttırmalarda çok sayıda eşya satılıyor. tznik'in bu kadar öne çıkması, değerini daha da arttırıp piyasayı kızıştırmayacak mı? Bu tür eser ve eşyanm değeri artıyorsa, bunu Turkler körüklüyor. Müzayede piyasasını, hiç olmazsa Osmanlı eserleri konusunda Türkler hareketlendiriyor. Kesinlikle... Elbette başka koleksiyoncular da var. Yabancı bunlar. Çok yuksek fiyatları göze ahyorlar. ^Burada iki nokta yok mu? Biri, milliyetçi bir yaklaştm; eskiden kaybettiğimiz eser yine bize dönsün. Bir de eski eseri tahvil, senet, bono gibi görmek var. Yani şimdi al, beklet, değeri artınca sat. Bu dediğiniz, tslam eserleri piyasası için henüz geçerli sayılmaz. Diğer pek çok eser için olabilir. Ama, henüz tslam piyasası için değil. Yani İslam eserleri, yatınm olsun diye, değeri artınca satılsın diye alınmıyor pek. örneğin, Macar bir sanatsever vardır: Edmund de Unger. Dunyadaki en büyük özel tslam koleksiyonuna sahiptir. Büyük bir müze bunu alabilse, müze için muazzam övunç kaynağı olurdu. "Unger", özel zevke bir örnek. HİHHH/s/am eserleri o zaman sırf beğenildiği için mi alınıyor? Ne zaman bunların da sırfkâr için alınıp satıldığını göreceğiz? Özel koleksiyoncular sırf beğendikleri, sahip olmak istedikleri için ahyorlar. tslam eserleri, Osmanlı eserleri için bir şey söylemek güç. Müzayede firmaları artık uluslararası çalışıyor. Şu sırada alt katta büyük bir çini satışı var. Ama alıcılar Çin'den değil. Uzak Doğu'dan, Hong Kong, Tayvan ve Japonya'dan, özellikle Hong Kong'da zengin Çinliler, yukte hafif pahada ağır sanat eserlerine yatınm yapıyorlar. Bu nedenle bir rekabet içindeler. Bu, fiyatları arttırıyor. Milyonlara çıkıyor. Şimdi burada özel koleksiyoncu da var, aracı fırma da var, profesyonel de var.Çin eserleri artık bu noktaya gelmiştir. Osmanlı tslam eserleri için bunu henüz söylemek mümkün değil. Ayrıca, sanat eseri piyasasmda harcanacak çaba, borsada harcanacak çabadan fazladır. Eseri iyi koruyacaksınız, iyi saklayacaksınız. Taşınması sonın borsada para daha kolay yapılır, da SÖYLEŞİ EDİP EMİL ÖYMEN ~ tznik en önemli çinicilik merkeziydi. Kütahya'da ikinci derecede önemli bir merkez vardı. 16. yüzyılda bu iki merkezde üretilen çiniler arasındaki farkları bulmak şimdi akademik bir sorundur. İDemek ki tznik'de çinicilik sadece bir kaç kişinin bilgi ve öğretisine dayanıyordu? 14 ve 15. yüzyıllarda Iznik'de çini çok yalın ve basit bir şekilde yapılıyordu. Çininin kırmızımsı bir rengi vardı. 15. yüzyıhn ortasından itibaren çok iyi pişirilmiş, rengi daha beyaz bir yapı ortaya çıkıyor. Durup dururken. kimyasal analizi, tran porseleni ile yakınlık gösteriyor. tznik yakımnda beyaz kil bulunur. Öğütulmüş kuartz ile kanştırıldığında bu yeni tür, bugun klasik dediğimiz tznik çinisi çıkıyor. I Uygun toprak demek ki? Uygun teknoloji de... Bunun Tebriz'den geldiği sanıhyor. Bursa'daki Yeşil Cami ve Yeşil Türbe'de "Muallim elTebrizi"nin imzası görülür. I Tebriz'de uygun teknoloji var, ama toprak voktu? Aslında orada da hafif bir kil bulunuyordu. Yani teknoloji ve toprak vardı. Ama tznik'de daha yüksek bir teknoloji uygulandı. En önemli bir nokta ise Saray'ın desteği ve koruraasıdır. Yavuz Sultan Selim, Kanuni, tkinci Selim, tkinci Beyazıt, hepsinin ordu halinde sanatçıları vardı. Ayrıca sanatçılarla ilgilenecek görevliler de vardı. Bu şekilde ortaya hareketli ve hararetli bir çalışma ortamı çıkıyordu. tznik konusunda bu merak nereden kaynaklanıyor? Esas ıtibariyle tslam konusunda ortaya çtkan ilgiden Osmanlı sanatı dapayım mı alıyor? Balı'da antika merakhlan ve sanatseverler arasında İznik merakı hiç de yeni değil ve her zaman da olmuştur. 20. yüzyılın başından beri bu böyle. Dünyadaki en büyuk Iznik çini koleksiyonu örneğin bir tngüizindir. Frederick du Cane Godman'a aittir. Kıa, bu koleksiyonu olduğu gibi British Museum'a verdi. Muzenin en belli başlı koleksiyonlanndan biri oldu. Bu koleksiyon da neden Türkiye'de eski dönem Türk çinisi ve porseleni bulunmadığını gösteriyor. Bunun nedeni bir zevk sorunudur. tstanbul'da Fransız başta olmak üzere Avrupa modası varken, eski OsmanlıTürk yapıtlanyia kimse ilgilenmiyordu. Tam bu sırada da zengin ve Doğuya meraklı Avrupalılar, Osmanlı Türk eserleriyle ilgilenir oldular. Porselen, dokuma, seramik, metal ne varsa almaya başladılar. Bir tek Topkapı Sarayı'na gıremediler. Arna biitun ülkede her şeyi satın almaya başladılar. Demek ki satan vardı. Demek ki satılan şeylere ülkede o sırada ilgi yoktu. Örneğin Pierre Loti'nin Rocheforddaki evi baştan aşağı Osmanlı çinileriyle bezelidir. Hatta mezar tasları ve binalardan alınma parçalar (frizler) vardır. Bunlar herhalde 19. yuzyılm sonunda tstanbul'da aldı. Birinci Dunya Savaşı öncesinde de zevk yine Art Nuveau ve Fransızdı. Savaş sonrasında kimsenin sanat duşünecek durumu yoktu. Daha sonraki dönemde ise özellikle Topkapı Sarayı'nda, akademik çalışmalar sayesinde bir ilgi yeniden uyanmaya başladı. Yani Türklerin sanatsal mirasırun kaynağına ilgi. Batı'da da tslam sanatına karşı geniş bir ilgi uyanmışnr. 1976'da Londra'da ilk kez "İslam Festivali" yapıldı. Son yıllarda da "Mnhteşem Suleyman Sergisi" nedeniyle herkes Osmanlı sanatını izleme fırsatı buldu. tslam sanatsal mirasına ilgi çerçevesinde OsmanhTürk sanatına ilgi var. Şunu da eklemek gerekir; sadece Godman koleksiyonu değil elbette. Portekiz'de Lizbon'da "Calouste Gulbenkian Koleksiyonu" var. Atina'da "Antony Bcnaki Koleksiyonu" var. tskenderiye'de yaşamıştı. Eserler Prof. JOHN CARSVVELL Londra'da Güzel Sanatlar Akademisi'nde resim ve sanat tarihi eğitirni gördü. 1951'de Ürdün'de /Şimdı Batı Şeria'da) Jeriko'da arkeoloji çahşmalanna katıldı. Türkiye'de Beyce Sultan kazüanna katıldı. Seton Lloyd ve James Melları ile birlikte, Yunanistan'da Knossos'da kazılara katıldı. 1956'da Beyrut Üniversıtesı'nde guzel sanatlar öğretim üyesi oldu. 20 yıl suren oğretim üyeliği sırasında Osmanlı tslam sanatı ile yakın temas olanağı buldu. "27 değişik tslam iilkesinden öğrenciler Beyrut'a geliyor, beraberlerinde kendi tslam kultürlerini getiriyorlardı" diyor. 1976'da Beyrut'tan ayrılarak Londra Üniversitesi Doğu Araştırmalan Okulu'na katıldı. 1977'de Chicago Üniversitesi Ortadoğu Enstitusü Müzesi Müdü'rlüğu'ne atandı. 1984'de Chicago Üniversitesi Güzel Sanatlar Muzesı Müdürlüğü'ne getirildi. 1987'de de "Sotheby's" müzayede fırmasmın tslam Eserleri Bölüm Başkanlığı davetini kabul ederek Londra'ya döndü. "Amerika'yı ve Ortadoğu'yu bilirim, ama tngiltere'yi bilmem. Sadece dilini bıraz anlıyorum" diyor gülerek. ZENGİN TABAKA ^ • • • 1 tznik'e ilgi konusur/a dönelim. Türkiye'de de ilgi artmış durumda. Eski ilgisiztiğin yerinı yeni bir merak almış durumda. Neden sızce? Türkiye'de zengin yeni bir tabaka gelişiyor. İyi eğitim görmüş bu tabaka iki şeyin farkında: Türkiye'de sermaye birikimi ile kişüerin eski eserleri koruması da kolaylaşıyor. tstanbul'da eski binalar artık yıkılmak yerine bakılıyor. Eski yapılar tamir ediliyor. Belki içinde yaşanz diye düşünen çok kişi var artık. Bu, toplumun tarihinin romantik bir yorumu, lngilizler de yapıyor nitekim. Gidip, Birinci EHzabeth döneminden kalma (16. yüzyılın yarısı)bir köy evinde oturmak istiyorlar. Gayet rahatsızdır. Ama bundan hoşlananlar var elbette. tşte İstanbul'daki eski evleri restore ettikten sonra içinin eski biçimde nasıl döşeneceği sorunu çıktı. Eski bir Türk evinde eski Türk eşyalan olur. Eski Türk esyaları, eserlen tstanbul'da satılmıyor. Antikaalarda eski Türk eseri yok. Turk eserleri Turkiye dışında çunkü. Paris'de, Londra'da, New York'da satışa çıkıyor bazılan, Türk SADECE 30 YIL halde tznik'in başlangıç ve son tarihlerini belirleyebilir miyiz? tznik'den ilk kez 1496'da söz ediliyor. Topkapı Sarayı arşivlerinde "Ligeni Izniki" kaydı var. Topkapı'nın Hazine Dairesi kayıtlarına geçecek kadar • znik çiniciliği ne zaman başladı? Bütün sanat tarihçileri bunun peşindeyiz. İznik'ten ilk kez 1496'da söz ediliyor. Topkapı Sarayı arşivinde "Ligeni İznikî" kaydı var. Hazine kayıtlarına geçecek kadar önem verilmiş demek ki. Son çiniler 1670'lere dayanıyor. Ama 1550 ile 1580 arası en başarılı dönemdir. Yani 30 yıl. de oradan. 1920'lerde İskenderiye'de bir grup Batılı koleksiyoncu hep bir aradaydı. 1926'da "Gaston Migeon" tskenderiye'de "tslam Sanatı Sergisi" düzenledi. Bunlar tznik çinilerini, Rodos'tan gelme zannediyorlardı. Oysa Rodos'ta çinicilik yoktu! yüzyılda İznik 17: eski parlaklıklarını çinileri yitirmeye, renkleri solmaya başlar. 18. yüzyılda Kütahya'daki Ermeniler işe girişti. Ama bu dönem 1775'e kadar sürdü. Bu tarihten sonra Müslümanlar, İznik çizimlerini Kütahya'da yapmaya başlıyor ve ortaya ikinci sınıf İznik çinileri çıkıyor. ha az zahmetlidir. Elbette kolleksiyoncu da bir anlamda yatırımcı. Ama pek çoğu için amacın para yapmak olduğunu sanmıyorum. ITIBARIMIZ VAR Turklerin piyasayı yükselttiğini söylıiyorsunuz. Türkler açık arttırmalarda ne kadar rekabet edebılir? Nitekim, açık arttırmaya katılıp sonra yarı yolda bırakanlar çok. Demek ki bazı eserler Türkiye'ye hiç dönmeyecek? Aracı firmalar tarafından alınıp sonradan Türkiye'ye dönecek de olabilir bazılan. Hepsi için geçerli değil bu söylediğim tabii. Galeriler alıyor, sergiliyor, alıcılar gelip bakıyor ve onlardan satın alıyor. Örneğin, "Eskenazi" adlı bir galeri vardır. Çin konusunda uzmandır. 20 yıldan fazladır bu işi yapıyor. Artık piyasayı o kadar iyi biliyor ki bugün Çin eseri dendi mi onun adı akla gelir. Onun bilirkişiliği, müzeninki kadar geçerlidir. Ama Eskenazi, piyasadan, açık arttırmadan toplar, sonra belli bir İcâra satar. Herhangi bir tıcari işlem gibi. Bu durumda sadece eşyayı satmış olmuyor, ilgisini de satmış oluyor. 'u ilgi belli parça eşyalara büyük bir talep doğu'rmuyor mu? Fiyatlannı arttırmıyor mu? RODOS ÇİNİSİ! Rodos'ta çinicilik olamayacağmı koleksiyoncular nasıl bilemez? 17. yüzyılda tznik çiniciliği artık siliniyordu. Evliya Çelebi bile 1604'de çalışan 490 kişi varken 40 yıl sonra 8 kişi kaldığını yazar. Yani Osmanlı padişahları tznik'e ilgi göstermez olmuştur. Imparatorluğun duraklama döneminde başka konular öncelik kazanmıştır. Artık büyük camiler, saraylar yapılmaz. iznik, parasal ve manevi destekten yoksun kalınca, çiniciler de başka kaynaklar aradılar. Bu dönemde, Mısır'daki yapılar için çini gerekiyordu. Rum denizciler, Rodos'tan tstanbul'a gelirken Çanakkale*de durur ikmal yaparlardı. Halk da onlara Çanakkale işi. tznik çinilerinin kötulerini satardı. tyi kalite şeyler değildi tabii. Bugün bile Rodos'a giderseniz, eski evlerde, duvarlarda çini kaplı görürsunuz. Iste Rodos'ta çinicilik olduğu böyle zannedildi. I Bu kadar açık bir hata nasıl yüzyülarca anlasılamamış? Unutmayın ki Oktay Aslanapa, ancak son on yıl içinde tznik'deki çini ocaklarının izini bulabildi. Üstelik 16. yüzyıl çinilerinin yapıldığı yer ortada bile yok. "tznik YuY'nın bir yararı da lznik'deki Medrese'de bir sergi açılacak olması. Burada, tznik'deki kazüarda bulunanlar sergilenecek. Muazzam miktarda kırık çini parçaları bulundu. Ama kimse bildiğim kadanyla bir 16. yuzyıl ocağı bulamadı. iznikin önemi Sri Lanka'da 1980'den beri kazı yapan Profesör Carsvvell'e göre, "Çın ile Ortadoğu arasında önemli bir alışvens merkeziydi." iznik Sergısı çerçevesinde, Topkapı Sarayı'nda bir sergi duzenleyecek. 'Topkapı'dakı Çın porselenlennden 20 tane alacağım önem verilmiş demek ki. Tabii, aynı dönemde Çin yapımı porselenler de var Topkapı'da. "Fağfuri Sini"i diye geçiyor. Ama tznik çiniciliği ne zaman başladı? Bütün sanat tarihçiler bunun peşindeyiz ve bunu tartışıyoruz. Bence 1460 diyebiliriz. Bazılanna gö Bunlann Iznik'le etkileşıminı göstereceğim" diyor. Türkiye'de çıniye önceleri "kâşi" denmiş. Bunların Çin "fağfuriieri denen sırlı porselenler kadar guzel olmast dolayısıyia Çin işıne benzetilerek çini denmiş ler de bunlan alıp Türkiye'ye geri götürmek istiyorlar. İRAN'LA İLİSKİ \Yani ocaklar zamanmda çalımış, sonra da terk mi edilmiş ? tznik'in onasında dört yol ağzında camiye dönüştürülen katedralin oradaki ocaklann yerinde şimdi otopark var. Diğer ocakları da bulmalarının nedeni, sırf yeni inşaat sırasında temellerinin ortaya çıkmasından. I Çinicilik, bir gelenek dahi olamadan baslayıp bitmiş anlamma mı geliyor? atıda antika merakhlan ye sanatseverler arasında İznik çinisine ilgi hiç yeni değil. Bu ilgi her zaman vardı. Örneğin dunyadaki en büyük İznik çinisi koleksiyonu bir İngilizindir ve bugün British Museum'da sergileniyor. "Muradiye" Camii'nde mavibeyaz altsırlı çinileri vardır. Iznık'ın ilk donemini çok andınr. Bu çiniler Edırne'de yapılmış olsa gerek. Çünkü buyük bir mihrap var. Bunu tznik'de yapıp da oraya taşımak ol maz. 144050'lerde demek ki Edirne'de bir sanatçı zumresi vardı. Bunlar daha sonra tznik'e mı gittiler? Yoksa tznik'de tamamen yeni bir sanatçı zümresi mi turedi? Bunlan bilemiyoruz. Bildiğimiz bir şey var, tstanbul'un fethinden sonra Edirne, Osmanlılar için eski başkent oldu. Edirne'ye olan yakınhklarını hiç kaybetmediler. Ama yine de tstanbul yeni başkent olarak muazzam bir ınşaata sahne oldu. Yeni saraylar, camiler inşa edildi. Butun bunlar sanatçıların korunması ve gözetilmesiyle gerçekleştı. 1516. yüzyıllarda Osmanlı yönetiminin sanatçıyı korunıa duygusu çok kuvvetlidir. Sanatçı da eserini daha rahat koşullarda çalışarak ortaya koymuş ve en onemlisi beğenilmiştir, takdir görmüştur. İ H ^ H I tznik'in sonu ne zaman geliyor? Son çiniciler 1670'lere kadar dayandılar. Yunanistan'da Aynaroz'da "Lavra"da bir kilisede İznik çinili suslemeler var. Kilise 1678 tarihinde yapıldığına göre İznik çinileri hâlâ ortadaydı demektir. Ancak 17. yüzyıl tznik çinilerinde teknolojinin gerilediğini, renklerin solduğunu göruruz. 1550 ile 1580 arasındaki dönem en başarılı dönemdir. H H B Sadece 30 yıl? tznik çinicılığinin en parlak dönemi sadece 30 yıldan mı ibaret? Bu, sanatın en parlak olduğu dönem. Sonradan Elbette. Yakın gelecekte durum uluslararası para piyasasına bağlı. Ne kadar para dolaşacak ortada? tznik Sergisi, uluslararası ilgıyi kamçılaya Türkiye"yi örnek gösterirsek, Turkiye'deki zengin sanatseverler yukselen fiyatlara nasıl erişecek? Türk cak mı? parasının değer kaybı sürerse, bugune kadar açık arttırmalara girmiş bir çok kişi, vazgeçebilir? Bu zaten açık arttırma denen olayın sihridir. Modern tablo piyasasını ele alırsak, özellikle Amerika'da yeni bir zengin kitle türedi. Bunlar parçaları, aracılara aldırıyorlar. Eskiden beri açık arttırmalara katılanlarla rekabet halindeler. Fiyatlar, modern resimlerde fırlıyor. Herkes bu böyle devam edemez der hep. Ama ediyor. Bir de şu var: Bazı eserlerin ise fiyatları düşebilir. tran eserleri için bu boyle. Şah devrilince pek çok zengin Iranlı ülkeden ayrıldı. Talep azaldı, fiyatlar duştü. Halen de tran eseri genelde ucuzdur. OsmanlıTurk eserleri için henüz bu iki uç arasında bir yerdeyiz. Biz, açık arttırmacılar olarak piyasayı şişirmiyoruz. Piyasa kendi yapıyor bunu. Biz sadece satış kataloglarını büyük bir titizlikle hazırlıyoruz. Her parçayı en ince ayrıntısına kadar inceleyip, geçmişini bulup ortaya çıkartıyoruz. Her eserin ftyatını piyasaya göre saptıyoruz. Ayrıca bu konudakı garantimiz onurumuzdur. Biz bir tznik çinisini açık'arttırmada 16. yüzyıl diye satar da sonradan 19. lznık Sergısı, şımdiye kadar duzenlenen en buyuzyıl Çanakkale benzetmesi çıkarsa, geri getirirsiyuk ve kapsamlı sergi olacak bu konuda. Ve ustenız ve paranızı iade ederiz. Bir hata yaparsak, bunu lik, lznik'in bulunduğu Türkiye'de yapılacak hakh sadece parasal olarak değil itibar olarak da öderiz, olarak butun buyuk muzeler eserlerinı verecekler. itibarımız da böyle kurulur zaten. British Museum, 40 parça verecek örneğin. Bu ko znik'teki çini ocaklarının izi ancak son 10 yıl içinde buiunabildi. Üstelik 16. yüzyıl çinilerinin yapıldığı yer ortada bile yok. Iznik'te muazzam miktarda kırık çini bulundu, ama bildiğim kadanyla kimse 16. yüzyıl ocağı bulamadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle