Katalog

5 HAZİRAN 1989 EKONOMİ CUMHURİYET/ll TÜRKİYEUen thracata yurım trilyvnluk kredi ANKARA (AA) Türk Eximbank, bu yılın ilk 5 ayında ihracatçılara, toplam 523 milyar 888 milyon liralık kredi kullandırdı. Edinilen bilgiye göre mayıs ayı sonuna kadar kullandırılan kredinin 105 milyar 288 milyon liralık bölümü, yıllık ihracatı 100 milyon doları aşan 23 ihracat firmasına açıldı. Aynı dönemde 1600 flrmaya 217.3 milyar liralık sevk sonrası, 278 fırmaya da 201.3 milyar liralık sevk öncesi kredi kullandtrıldı. Bütçede tehlike simali Bu yılın ocaknisan döneminde 910 milyar liraya ulaşan bütçe açığının yıl sonunda 78 trilyon lirayı bulacağı tahmin ediliyor BİLAL ÇETİN ANKARA Konsolide bütçede yılın ilk dört aylık dfineminde meydana gelen 910 milyar liralık açık ekonoıni yönetimini endişelendirdi. Harcamalardaki yüksek artış trendinin aynen devam etmesi halinde bütçe açığının yıl sonunda 78 trilyon lirayı bulacağı tahmin ediliyor. Bütçe açığının artması Merkez Bankası'nın para arzmın kontrolünü de zorlaştıracak. Maliye ve Gümrük Bakanlığının verilerine göre bu yılın ilk dört aylık döneminde konsolide bütçe harcamalan geçen yıla göre yüzde 82'lik artışla 8 trilyon 753 milyar liraya ulaşırken, gelirlerdeki aıtış yüzde 68.9"da kaldı. 1988 yılı ocaknisan döneminde 4 trilyon 644 milyar lira olan konsolide bütçe gelirleri toplamı bu yıl 7 trilyon 843 milyar lira oldu. Konsolide bütçe açıgı da 1988'in ilk dört ayında 166 milyar lira düzeyinde gerçekleşmişken bu yıl yüzde 448lik artışla 910 milyar liraya çıktı. Maliye ve Gümrük Bakanhğı yetkilileri bütçe açtğının yılın ilk dört ayında geçen yıla göre artmasının normal olduğu görüşünü savunuyorlar. 1988'in ilk dört ayında geçici bütçe uygulaması nedeniyle kamu kurum ve kuruluşlannın gerekli harcamalannı yıl ortasına ertelediklerini belirten Maliye yetkilileri, bu nedenle geçen EKONOMİ NOTLARI OSMAN ULAGAY Kamu personeli ve emeklilere yapılacak yüksek oranlı ikinci yarı yıl zamlarının bütçeye 2.53 trilyon liralık ek yük getireceği belirtiliyor. yılın ilk çeyreğinde bütçe açığının da daha düşük düzeyde gerçekleştiğini söyiediler. Ancak bu yılki bütçe açığının yine de prograralanan düzeyinin üstünde seyrettiği belirtilerek harcama trendinin bu şekilde devam etmesi halinde bu yılki bütçe açığının bütçe kanununda öngörülen 4.5 trilyon liralık düzeyinin üstüne çıkacağı ifade edildi. yılın ilk aylannda iç faizlerdeki gerilemeler nedeniyle bütçenin borç transferleri kaleminde bir rahatlama oluştu. Ancak, harcamaların buna rağmen artması yatırım ve diğer cari giderlerdeki büyüme, bütçe açığını yiikseltti. Kamu personeli ve emeklilerin aylıklanna 15 temmuzdan geçerli olmak üzere yapılacak ikinci yarı yıl zamlarının bütçeyi daha da zorlayacağı tahmin ediliyor. Bütçeye personel giderleri için konulan 7 trilyon liralık ödeneğin şimdiki maaş düzeyi aynı kalsa bile yetersiz kalacağı ortaya çıktı. Ayrıca ikinci yan yıl zammıhm bütçe başlangıç ödenekleri ile programlanan düzeyin üzerine çıkanlacağı kesinlik kazandı. 1989 Özal Delors'tan yeşil ışık istedi ANKARA (AA) Avrupa Topluluğu haber ajansı "Agence Europe", Topluluk Komisyonu Başkanı Jacques Delors ile 30 mayıs günü Brüksel'de göruşen Başbakan Turgut özal'ın, Türkiye'ye şimdiden yeşil ışık yakılmasmı istediğini yazdı. Ajansa göre Delors, herhangi bir taahhütte bulunmadı. Agence Europe'un haberinde topluluktan gelecek bir yeşil ışığın Türkiye'de iç politikada güven sağlayacağı gibi aynı zamanda dış sermayeyi kamçılayıa önemli bir unsur olacağını anlatan Başbakan özal'a, Komisyon Başkanı Delors, hazırlanan raporun niteliği konusunda ön bağlantıya girmek istemediği ileri sürüldü. Bütçeye 2.53 trilyonluk ek yük Bu arada, yılın ilk dört ayında bütçe açığının büyümesi, bütçe yasağıyla öngörülen harcama hedeflerindeki tutarsızlığa bağlandı. Bu yıl doviz kurlarındaki artışların tahminlerin gerisinde kalması ve bütçesi hazırlanırken, öngörülen yüzde 48'lik enflasyon hedefine paralel olarak maaş artışjnın da ortalama yüzde 50 düzeyinde olması öngörülrnüştü. Ancak yılın ilk yarısında yapılan yüzde 2225'lik maaş artışına ek olarak ikinci yanda da yüzde 60yüzde 80 düzeyinde bir zam yapılması halinde bütçeye yaklaşık 2.53 trilyon liralık ek yük gelecek. Bu arada, işçi ücretlerine yapılan yüzde 142'lik zam da bütçeyi etkileyecek. tşçi ücretlerine yapılan zammın özellikle Karayollan ve DSİ bütçelerini zorlayacağı bildirildi. tşçi ücretlerine yapılan zammın bütçeye toplam 200250 milyar liralık bir ek yük getireceği hesaplandı. İşçi ücretlerine yapılan zam ve memurlara yapılacak ikinci yarı yıl zamlarından sonra yatırım ve personel dışı cari harcamalarda kısıntıya gidilse dahi bütçe açığının 78 trilyon lirayı bulabileceği tahmin ediliyor. Japon Modelini mi Alsak, İsveç Modelini mi? Vallahi bana sorarsanız biz Japon modelini falan bırakıp İsveç modelini almalıyız. Büyüklerimız İsveç'e gidip bu modeli birkaç gün incelemeli, ondan sonra Türkiye'de tatbikata koymajı. Politik istikrar içinde kalkınma mı dedinız, buyurun İsveç'e. İsveç'te Sosyal Demokratik Parti 1932'den beri 197682 dönemi hariç sürekli iktidar olmuş, ekonomik gelişme de çok hızlı olmasa da sürmüş. İşsizlik sorununun çözümlenmesi mi dediniz. Avrupa'da işsizliği en düşük düzeyde tutmayı başaran, daha doğrusu işsizliği sorun olmaktan çıkartan ülke gene İsveç. Refahın yaygınlaşması mı dediniz, sanayileşmış ülkeler içinde bile gelir dağılımının en adıl olduğu ülkelerin başında İsveç geliyor, 'İsveç modeli' refati devletinın simgesi sayılıyor Devlet maliyesinde istikrar mı ıstiyorsunuz, İsveç'e gelin bakın, son yedi yılda nasıl kapanmış devasa bütçe açıkları. Dahası ekonomiyi liberalleştirme yolunda bir şeyler mi yapmak istiyorsunuz, günümüzün İsveç'inde bunu da bulabiiirsiniz; tüm kambiyo yasaklarının 1 temmuzdan geçerli olarak kaldırıldığı daha birkaç gün önce açıklandı. Kısası ne isterseniz bulabiiirsiniz İsveç modelinde; sosyal demokratsanız zaten mesele yok, ama bıraz neoliberalseniz de durumu idare edebılirsiniz. İşler sıkışınca yeni Keynesçilikten falan mı dem vurmaya başladınız, isveç modelinde gene öğreneceğiniz pek çok şey var. Bence biz Japon modelini unutup mutlaka isveç modelini almalıyız. Hem biliyorsunuz Japonya'da bazı büyüklerimizin çok beğenip de Türkiye'ye getirmeyi düşündükleri politik model çatırdama belirtileri gösteriyor. Ne olur ne olmaz, biz en iyisi İsveç modelini alalım ve uygulayalım. Geçen yıl Japonya'ya yaptığım gezide, bazen 'Japon mucizesi' diye anılan, Japonya'nın 2. Dünya Savaşı'ndan sonra gerçekleştirdiği çarpıcı ekonomik atılımın nasıl bütünsel bir olay olduğunu; ülkenin kendine özgü tarihıyle, kültürüyle, toplumsal değerler sistemiyle nasıl iç içe geçmiş bir olay olduğunu daha iyi anlamış; Japon modeli'ni alıp uygulama heveslerinin ne kadar sığ bir yaklaşımın ürünü olduğunu daha iyi fark etmiştim. Bu kez beş altı günlük bir İsveç gezisi boyunca aynı şeyleri düşündüm. İsveç pek çok bakımdan Japonya'dan çok farklı bir ülke kuşkusuz. Oyle Japonya gibi dünyanın lider ülkeleri arasında yer alma iddiası da yok sanırım. Ama İsveç de kendi kulvarında dünyanın örnek gösterilebilecek ülkelerinden biri herhalde. Bu açıdan bir 'İsveç deneyi'nden söz etmek mümkün. İnsanlarına özgürlükçü bir rejim içinde, refah için gerekli sayılan şeylerin hemen hepsini sağlayabılmiş ve bunu başkalarının sırtından değil, kendi ulusal çabasıyla başarabılmiş bir ülke olarak İsveç'e bakmak gerekiyor. Bunu yapmaya çalıştığınız zaman isveç'teki başarının da çok sayıda tarihsel, toplumsal ve kultürel koşulann, oiuşumların bir sonucu olduğunu görüyorsunuz. Başarıyı ortaya çıkartan değerler sisteminin, kurumsal yapının, sorun çözme yöntemlerinın nasıl yıllar içinde yoğrulduğunu, biçimlendiğinı görüyorsunuz. Örneğin İsveç'te sosyal demokrasinın nasıl olup da bir yaşam tarzı haline gelebildiğini anlayabilmek için toplumdaki uzlaşma geleneğıne bakmak gerekli. toplumsal refahın nasıl geliştıginı, işçi işveren ilişkilerinde uyumun nasıl sağlandığını anlayabilmek için gene o uzlaşma geleneğine bakmak gerekli. Sosyal Demokratik Parti'nin çoğu kez kılpayı çoğunluklarla ya da diğer partilerden birinin ya da diğennin desteklediği azınlık hükümetieriyle yıllar yılı iktidarda kalıp nasıl başanlı olabildığini anlamak için gene bunlara bakmak gerekiyor. İsveç örneğini açıkldmak için çok önemli olan bu uzlaşma geleneğinin yanı sıra belirleyici olan bir diğer öğe de İsveç'te insana, insanın geliştirilmesine verilen önem. isveç, sağlık ve eğitira hizmetlerinin düzeyi ve yaygınlığı açısından herhalde dünyanın önde gelen ülkelerinden biri. Buna karşın her iki alanda da yeniden atılım yapmanın çabası içinde. Yıllardan sonra Stockholm'de görmek olanağını bulduğum yazar Demir Özlü, "Bu insanlar. eriştikleri düzeye rağmen, her sabah İsveç'i yeniden kurmanın hazırlığını yapıyorlar" diyor. Belki inanmak zor gelecek, ama İsveç'in 1989 bütçesinde Sağlık ve Sosyal İşler Bakanlığı bütçesinın payı yüzde 28'i aşıyor. Eğitim ve Kültür Bakanlığı'nın payı ise yüzde 13. Yani bu alanlarda zaten yüksek bir düzeye erişmiş olan İsveç'te 1989 bütçe harcamalarının yüzde 40'ından fazlası sağlık ve eğitime ayrılmış. Konumu ve izlediği tarafsızlık politikası nedeniyle savunmaya kaynak ayırmak zorunda olan İsveç'te savunma harcamalarının 1989 bütçesındeki payı ise yüzde 8. İsveç deneyinin olumlu sonuçlarına bakarak "Azizim biz de şu İsveç modelini alıp tatbik etsek" demek kolay da bu deneyin nasıl bir bütünsel temele oturduğunu, İsveç'in insanın gelişmesini temel eksen olarak alan nasıl bir yaklaşımla bu sonuçları elde ettiğinı görünce, "Biz de şu modeli alıp uygulayalım" demenin ne kadar sığ bir yaklaşım olduğunu çok daha iyi anlıyorsunuz. İsveç deneyinin incelemesinden çıkartılacak çok ders var kuşkusuz, ama bizim için öncelikle öğrenılmesi gereken ders galiba şu; herhangi bir ülkenin kendi bütünsel koşulları içinde, çoğu kez karşılığında bir fiyat da ödeyerek sağladığı başarılara bakarak bunlann hemen alınıp uygulanabilecek hazır 'modeller' olduğunu sanmak büyük bir yanılgı. Dünya Bankası heyeti Türkiye izlenimleri 'Herkes seçime göre yaşıyor' UFTJK GÜLDEMİR WASHINGTON Dünya Bankası Başkanı Barber Conabk mayıs ayındaki Türkiye seyahatinden önce bizimle konuşurken, ziyaret sırasında sadece resmi ağızları dinlemekle yetinmeyip, sokaklann da nabzını tutacağını söylemişti. Acaba dediğini yaptı mı? Türkiye'den ne tür izlenimlerle aynldı? Sokak gözlemleri Ue bankanın resmi Türkiye tahlilleri ne ölçüde çakışıyor? Bu sorulara aldığımız yamtlar doğrudan Conable'in gözlemlerine dayanmıyor. Ama onun güvenini kazanmış heyet mensuplannın genel olarak Türkiye'de sokakları çok dinamik bulduğu söylenebilir. Bu konuda yapılan bir gözlem şöyle: "Ankara'da sokaklar diğer yerlcrden daha asık suratlı. Bir de sürekli seçim konuşuluyor. Herkes seçime göre yaşıyor. Bu beklenti ne kadar uzun sürerse bu gidişin yaratacağı zararı temizlemek ondan çok daha uzun bir zaman alacak. Secim olmayacaksa olmasın, ama olacaksa da olsun." Dünya Bankası Başkam'na yakın bir kaynak, "tş saatlerinde binlcrce insanın gezjnti (emposunda sokaklarda dolaşmasını neye yorumlayacağına şaşırdıgım" söylüyor. Bu' kaynak, aynı zamanda insanların günlük alışverişlerde saldırganlaştığı, herkesin diğerine fahiş fiyatlar kabul ettirmeyeçalıştığı hissine kapılmış. "Ticaret yaşamında ahlak erozyo•a oldugu aşikâr" diye konuşuyor. "Bu yüzden de günlük geçtm sorunlannı mesleklerinin gücünü kulanarak haliediyorlar. Örneğin kamu görevlüeri peyniri daha acuza almanın yolunu bulmuş" diyor. Söz konusu kaynak, işçi eylemleri konusunda da şu gözlemleri aktanyor: "SOD yapılan zamlarda gelir dağılımım dengelemek endişesi olduğu aşikâr. Ama sonuç enflasyonist. Bunun etkisi ağustos, eylülde görüleceği için küçük esnaf ileride ortaya çıkacak sermaye erozyonunu onlemek için şimdiden zam yapmaya başlamış." Yine son Türkiye gözlemleri çerçevesinde işçi hareketi bakımından iki noktanın üzerinde duruyorlar. Birincisi işçilerin haklanm direnerek ve eylem yaparak aldığını dikkatle not etmiş bulunuyorlar. tkincisi de toplusözleşmelere "endeksleme" metotları konulmaya başlanmış olmasını adeta alarmvarı bir havada eleştiriyorlar: "Biz bunlann her ikisini de 'böyle olmasa olurdu' diye niteliyoruz. Hazine'nin bono çıkartmasına da benzeri nedenlerte, bir tür endeksleme olduğu için karşı çıkıyorduk." "Beklentileri şekillendinnek çok önemli bir sanattır" diye ekleyen yetkili, şöyle devam ediyor: "Ikrjdara aday olduğnnu söyleyen öteki partilerin bugünkü ekonomik duzeni degiştirme>e niyeti olmadığını sokaktaki herkes biliyor. Türkiye iyi liderlik ve terniz insanlarla kısa sürede toparlanır. Aynı dış destek de gelir. Gelmemesi için bir neden yok. Önemli olan belli bir programı olacak ve bu program, özel sektörde de halkta da kabul görecek. tnsanlar para kazanmak için yenilikleri uygulamaya son derece hazırlar. " Hcunpetrol ithalatı ANKARA (AA) Türkiye'nin Iran'dan yaptığı hampetrol ithalatı bu yılın ocakmart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oramnda azaldı. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı (HDTM) verilerine göre Türkiye'nin hampetrol ithalatı bu yılın ilk üç ayında 636.8 milyon dolar karşılığı, 5 milyon 32.8 bin ton olarak gerçekleşti. Geçen yılın aynı döneminde 620.7 milyon dolar karşılığı 4 milyon 968.2 bin ton hampetrol ithal edilmişti. Çay üreticisl 6u yıl iyi kazanacağız gibi. Ah bir de parayı peşin verseler... Çay bahçesinde umut BÜLENT ECEVİT RİZE Çay üreticileri bu yılki çay alıra fiyatlarının iyi olduğunu belirtirken söz birliği etmişçesine "Şükür, bu yıl yüziimüz gölecek" dediler. Geçen yıl 1. sürgün çaya 325 lira verilirken, bu yıl çay alım fıyatları 1. sürgün 550 lira, 2. sürgün 570 lira, 3. sürgün ise 600 lira oldu. Fiyatı olumlu bulan üreticiler tek şeyden yakınıyorlar; o da her üreticinin günde 10 kilogram çay satabilme hakkının olması. Rize'nin Ddrtyol nahiyesindeki ahm yerinde üreticilerle konuştuk. Mahmut Bulut adlı üretici, 550 liralık fiyatm çok iyi olduğunu söyledi ve "Geçen yıl çok dnşüktü. gübre parasım zor kurtardık. Ama bu yıl şükür iyi kazanacağız gibi. Alı, bir de parayı peşin verseler" dedi. Nezahat Papila, bir yandan çay toplamaya devam ederken, bir yandan da sorulanmıza yanıt veriyordu: Nasıl, fiyat Utmin edici mi? "İyi, iyi, çok iyi evladım. Hiç bu kadar iyi para verilmemişti" Emeginizin karşılığını tam olarak alıyor musunuz? "tşte o yok. Bu dağlık yerde çay toplamak zaten bir ölüm. Bunun değeri olmaz. Ona bakarsak az bile verilen para!' Peki, sonınunuz var mı hiç? "Bir de 10 kilo alacağız diye sınırlandırmasalar iyi olacak, ama neyse artık." ÇayKur yetkilileri, kurumun 6 bin ton çay işleme kapasitesinin olduğunu, bunun için daha fazla çay alma olanaklarımn olmadığını belirtiyorlar. Camidağ Çay Fabrikası Müdürü Hayri Kasap, bölgede çay üretim alanlarının arttığını ve 10 kilogram sınınnın da bunun için konduğunu hatırlatıyor. Yörede bulunan özel çay fabrikalan da çay alım fiyatlannı 450500 liraya düşürdüler. Mercimek tarifleri ANKARA (AA) Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, Toprak Mahsulleri Ofısi'nin, nohutmercimek stoklarının eritilmesi ve ihracı konusunda yapılan çalışmalarda zarara uğratıldığını, bu alanda ' 'gereksiz harcamalarda'' bulunduğunu belirledi. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun, TMO'nun 1987 yılı faaliyetlerine ilişkin raporunda, mercimek ve nohut ihracatı için televizyonda da yayımlanan beslenme programındaki yemek tarifleri ile ilgili kitabın 3 dile tercümesinin kararlaştırıldığı, bu işin daha önceki bir başarısından dolayı, teklifi diğerlerine göre daha pahalı olan "mütercim Dilek Günay"a verildiği anlatıldı. IzMİR Ozal'a 'sessız 'tepki Özal'ın "dertdinleme"yemeğine katılan Izmirli işadamları, kendileriyle diyalog kurulmasında çokgeç kalındığı gerekçesiyle yemek boyunca suskun kalmayı yeğlediler. TÜREY KÖSE İZMİR tzmirli işadamları, Başbakan Turgut özal'ın "dert dinleme yemegi"nde, kendileriyle diyalog kurulmasında çok geç kalındığı, sorunlannı daha önce kerelerce aktardıklan gerekçesiyle suskun kalmayı yeğlediler. Başbakan Turgut Özal, yemekte yine "pebibe ekonomik tablolar" çizdi, ekonominin nasıl "daha serbest hale getiriJecfgİDİ" anlaltı, işadamJan ise nezaket konuşmalarıyla yetindiler. EBSO Başkanı Ersin Faralyalı, yemekten sonra "Başbakan'ı dinledik. Biz önemli bir sorun Uetmedik" dedi. Basına kapalı olan yemekte, işadamları suskun kalmayı yeğlediler. Bu birkaç sorun dışında, işadamlan sadece nezaket konuşmalanyla yetindiler, özellikle Seiçuk Yaşar ve diğer büyük sanayiciler, Başbakan Turgut özal ile sohbet etmeyi yeğlediler. TOBB Sanayi Konseyi Başkanı Şinasi Ertan'ın da konuşmaması dikkati cekti. Yemekten sonra EBSO Meclis Başkanı Şinasi Ertan, "Ben konuşmadım, böyle bir ortamda konusulmaz" derken EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Faralyalı da "Biz Başbakan'ı dinledik. Bu yeni dengeler içinde işadamlan oiarak kendimizi daha iyi hazniamarnız gerek. Biz önemli bir sorun Uetmedik" dedi. Faralyalı, neden sorunlannı aktarmadıkları sorulduğunda, "Bu bir akşam yemeği. Başbakan ile 14 bakammız vardı. Onlan dinledik" karşılığını verdi. Faralyalı, Başbakan Turgut özal'ın konuşmasının kendilerini tatmin edip etmediğine ilişkin soruya da "Sayın Başbakan'ın verdigi izahatlar daha çok ileriye donüktü. Çözulmesi gereken sonınlar olduğunu kendisi de kabul ediyor. Sayın Özal'ın gelecekte alacağı önlemlerin daba liberal, pazar ekonomisi oluşturacak göçte olacağını dinledik" yanıtını verdi. Adının açıklanmasını istemeyen bazı işadamları ise yemekle ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptılar: "tktidar da artık bize hak vermeyc başladı. bizimle yeniden diyalog kurmaya çaiışıyorlar, ama artık çok gecikildiğini düşunuyoruz. Gece, bir nezaket yemegi havastnda geçti. Havanda su dövüldü. Başbakan yine pembe tablolar çizdi. Bakanlar gönül almaya çalıştı. Bunca zaman konuştuk. Sonınlarımızı biliyorlar. bunları tekrar anlatmamıza gerek yoktu, o nedenle konuşmadık." s Pekin ördeği İstanbuVda tSTANBUL (AA) Pekin ördeklerinin üretimi yurt çapında yayılıyor. Istanbul'a bağlı ilçe ve köylerde iki bin adet Pekin ördeği civcivi dağıtıldı, önümüzdeki iki ay içerisinde aynı bölgede 2 bin Pekin ördeği civcivi dağıtılması planlanıyor. Marmara Bölgesi'nin gereksinimini karşılamak amacıyla geçen yılın sonunda Tekirdağ Muratlı'da kurulan üretim merkezinde, yılda 48 bin adet Pekin ördeği civcivi üretilmesi öngörüldü. Bu merkezle birlikte, Türkiye genelinde yılda 129 bin civciv üretilerek dağıtılacak. KOÇ grubu şirketlerinden Maret Et Mamulleri'ne bir yenisi eklendi. Maret Altın Salam ismi ile piyasaya sürülen yeni salam; dilli, etli ve zeytinli türleri olan Maret tombul salam serisinin yeni bir çeşidi olarak satışa sunuldu. • İSVEÇ Dostluk DenıeğTnin ilk genel kurulu yapıldı. Türkiye ile tsveç arasında kultürel, sosyal ve ekonomik IRKETLERDEN HABERLER alanlarda alışverişin arttırılması amacına yönelik faaliyetlerde bulunacak olan İsveç Dostluk Derneği'nin ilk genel kurul toplantısı yapıldı. Alarko Merkezi'nde yapılan toplantıda derneğin yönetim kurulu başkanlığına İshak Alaton seçildi. Yönetim kurulunda Hasan Gürak, Yasemin Avşar, Korel Göymen, Ünel Akdik, Şahin Alpay, John E. Vesterlund görev aldılar. Petrolde 'nazik' günler Petrol lhraç Eden Ülkeler Örgütü'nün (OPEC) bugün başlayan bakanlar düzeyindeki yan yıl toplantısı öncesi, görüşmeler, "nazik bir aşamaya" girdi. OPEC ülkelerinin yılın ikinci yarısında geçerli olacak toplam ham petrol uretimi ve üretim kotalarını belirleyecekleri yarı yıl toplantısı öncesinde görüşmeleri sürdüren yetkililer, üretimdeki artışın nasıl paylaşılacağı konusunda güçlükler çekildiğinibelirtiyorlar. Toplam üretim ve kotalann dağıtımı konusunda anlaşma sağlanamazsa ya da üretim ve kotalar aşırı ölçüde arttırılırsa, geçen yılın sonbahar aylannda olduğu gibi ham petrol fiyatlarının hızla düşmesi ihtimali iyice güçlenecek. TÜRKİYE EMLAK BANKASI A.Ş. GENEL M U D Ü R L U Ğ U NE SINAVLA MÜFETTİŞ YARDIMCILARIALINACAKfİR. SINAVA KATILMA KOŞULLARI 1 İKTİSAT, İŞLETME, MALİYE VE HUKUK'LA İLGİLİ ENAZ 4 YILLIK YÜKSEKÖĞRENİM LİSANS DİPLOMASI VEREN ÜNİVERSİTE VE AKADEMİLERLE, TÜRKİYE'DE VE YABANCIÜLKELERDEKİ EŞİTLİĞİ, MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI'NCA ONAYLANMIŞ BENZER KURULUŞLARDAN MEZUN OLMAK, 2SINAVIN YAPILDIĞI YILIN BAŞINDA, 30YAŞINI DOLDURMAMIŞ OLMAK, 3 BANKAMIZMÜFEniŞYARDIMCILIĞISINAVINA, DAHA ÖNCE BİR DEFADAN F AZLA Gi RMEMİŞ OLMAK, 4 BANKAMIZ DIŞINDA HERHANGİ BİR HİZMET YÜKÜMLÜLÜĞÜ ÜSTLENMEMİŞ OLMAK, 5 SAĞLIK DURUMUNUN, TÜRKİYE'NİN HER YERİNDE GÖREV YAPMAYA VE SEYAHAT ETMEYE UYGUN OLDUĞUNU, TAMTEŞEKKÜLLÜ RESMİ BİRSAĞLİKKURULUNDAN ALINACAK RAPORLA BELGELEMEK, (SAĞLIK KURULU RAPORU, YARIŞMA SINAVI KAZANILDIKTAN SONRA VERİLEBİLİR.) 6 YAPILACAK İNCELEME SONUCUNDA, SİCİL VE KARAKTER BAKIMINDAN M Ü FETTİŞÜĞE ALINMASINA ENGEL BİR DURUMBULUNMAMIŞ OLMAK, (İNCELEME SONUÇLARI GİZLİ TUTULACAKTIR.) 7 ASKERLİĞİNİ YAPMIŞ YA DA SINAVTARİHİNDE ERTELETMİŞ OLMAK. LERİ,EN GEÇ 10 AĞUSTOS 1989 TARİHİNE KADAR TEFTİŞ KURULU BAŞKANLIĞI'NA TESLİM ETMELERİ VEYA BU TARİHTE ULAŞACAK ŞEKİLDE POSTAYA VERMELERİ GEREKMEKTEDİR. POSTADAKİ GECİKMELER DİKKATE ALINMAYACAKT1R.. EMLAK BANKASI, MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞI GİRİŞ SINAVI'NA GİRECEK GELECEĞİN GENÇ BANKACILARINA BAŞARILAR DİLER. ANKARA (ANKA) Avrupa Bilimsel Araştırma tşbirliği Kurumu (EUREKA) 7. bakanlar konferansının 1819 haziran tarihlerinde Viyana 'da toplanacağı bildirildi. < Avrupa Topluluğu'nun Türkiye 'nin de aralarında bulunduğu 12 ülkesinin üyesi bulunduğu EUREKA'nın Viyana'da yapılacak toplantısında, 19891992 yılları EUREKA orta vadeli planı onaylanacak ve EUREKA projesinin Avrupa'mn teknolojik geleceği açısından önemi tartışılacak. EUREKA'nın 7. bakanlar konferansı DOVİZ KURLARI Dövizın Cinsi 1 1 1 1 1 1 1 1 1 ABD Doları Avustralya Doları Avusturya Şilini Batı Alman Markı Belçika Frangı Danimarka Kronu Fin Markkası Fransız Frangı Hollanda Florıni 1 jsveç Kronu 1 İsvıçre Frangı 100 İtalyan Lireti 1 Japon Yenı 1 Kuveyt Dinarı 1 Sterlin 1 S.Arabıstan Rıyali Dövız Alış 2086.70 1580.67 150.78 1058.70 50.65 272.59 475.77 312.38 939.32 314.74 1229.64 146.28 14.72 7061.59 3303.24 556.45 Dövız Satış 2090.88 1583.84 151.08 1060.82 50.75 273.14 476.72 313.01 941.20 315.37 1232.10 146.57 14.75 7075.74 3309 86 557.57 Efektif Alış 2086.70 1553.80 150.78 1058.70 49.79 272.59 467.68 312.38 939.32 314.74 1229.64 143.79 14.47 6941.54 3303.24 546.99 Efektif Satış 2112.00 1599.84 152.61 1071.54 51.26 275.90 481.54 316.17 950.71 318.56 1244.55 148.05 14.90 7147.21 3343.29 563.20 BROŞÜR 19 20 AĞUSTOS 1989 TARİHLERİNDE, İSALINACAK TANBUL VE ANKARA'DA YAZILI OLARAK ADRESLER: YAPILACAKSINAVDA BAŞARILIÖLANLAR, SÖZLÜ SINAVA ÇAĞIR1LACAKTIR. İSTEKLİLERİN, AŞAĞIDAKİ ADRESLERDEN ALACAKLARI BROŞÜRLERDE YAZILI BELGE SINAVLA İLGİLİ BELGELER • GENELMÜDÛRLÜK/ TEFTİŞ KURULU BAŞKANUöl, BÜYÜKDERECAD. MASLAKMEYDANI, NO:*3 80670 LEVENT/İSTANBUL ANKARA MERKEZ OFIS ULUS/ANKARA EGE BÖLGE BAŞKANLIÖI CUMHURİYETBULVARI, EMLAK İŞHANI.NO: 58, KAT: 1, İZMİR ADANAŞUBESİ BURSA HEYKELŞUBBİ 7MURATA FAKSIMILE İstaakul: 175 44 93 Aırtalya: 123 066 Bursa: 152 206 Adana: 122 533 E anmet a.m. 3