Katalog

23 NİSAN 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 PapandreuJivkov zirvesi ATtNA (Cumhuriyet) Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu ile Bulgarisian Devlet Başkanı Todor Jivkovdün, Yunanistan 'ın 4 leksandoupolis 'Dedeağaç) kentinde gorüştüler, lkı lıder, bugün de Bulgaristan 'ın Hasköy kentinde görüşecek ve dün vardıkları kararları içeren bir anlaşma imzalayacaklar. Vanlan bu anlaşma konulan iki ülke arasındaki ticari ve ekonomik işbirliğini, nükieer silahlann kısıtlanmasınt ve nükieer santrallardaki olası kazalarm önlenmesi amacıyla alınan kararları Ongörüyar. Yunanistan Devlet Bakanı Dimitris Marudas, diinkü basın toplantısında anlaşma maddelerini açıkladıktan sonra, Jivkov'un Bulgaristan 'daki Türk azınlığı ile ilgili Ankara hukumetinin şikâyetlerini Papandreu 'ya açarken, Papandreu 'nun da Kıbrıs sorununun son durumu ile ilgili geniş bilgi verdiğini belirtti. Ideolog Vadim Medvedev: Etnik ve ekonomik sorunlar reformlan öldürebilir "Perestroyka Sovyet halklannın beraberliği olmadan uygulanamaz" diyen Komünist Parti'nin ideoioji sorumlusu ekonomik reformlann piyasadaki para boliuğu yüzünden tehlikede olduğunu belirtti. SSCB'de alarm sinyalleri DUNYADA BUGUN ALİSIRMEN ayırdı. Medvedev piyasadaki para miktannın giderek arttığı ve bunun önü alınmadığı takdirde Sovyet ekonomisinin aşın para akışının altında kalarak boğulacagını söyledi. Bankalardan taşan paranın Sovyet ekonomik reformlarııun da sonunu getirebileceğini kaydeden Medvedev piyasa ekonomisine doğru gidişin öngörülenden yavaş olduğunu belirtti. Parti ideoloğu ilgiyle dinlenen konuşmasında Sovyet vatandaşlannın elinde piyasadaki mal ve hizmetler karşılığının çok daha üzerinde para bulunduğunu ve bunun sonucu piyasaya çıkan malların anında tukendiğini, birçok malın temininin çok zor olduğunu belirtti. 23 Nisan Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin Adın belki Fato. Belki bir köyde oturuyorsun. Anan tariada çalışıyor, babandan da dayak yiyor. Seni de everırken başlık parası alacakiar. Sen de aynı yazgıyı yaşayacaksın, tarlada çalışacaksın. Bir çok çocuk doğuracaksın ve de kocandan dayak yiyeceksin. Boyle bir yaşam bekliyor seni geiecekte. Ama düzene karşı çıkma, kabullen her şeyı ve de unutma: Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin. Adın belki Hasan. Ailen yeni göçmüş kente. Yasarlar şehre uzaktan bakan bir mahallede. Kent senin hem burnunun dibindedir hem de uzaklarda düşündedir. Okulda doğru dürüst eğitim göremezsin, ağabeylerın çoktan işsızler ordusunun saflarına katılmışlardır bile. Ayda 200 bin lira para girer eve. Ne üstte vardır ne başta, doğru dürüst beslenmenin ne olduğunu bile bilemezsin. Okulu bitirsen bile nasıl olsa üniversiteye giremezsin. Ama ne beis var. Seni de unutmamışlar, sana da bir bayram ayırmışlar. Evet evladım Hasan hiç unutma: Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin. Adın belki Ayse'dir. Anan da baban da öğretmendir. Baban boş zamanlarda, pazarda zerzevat satar, böyleiikle dar geiırınize gelir katar ve üç çocuğu da okulmaya bakar. Okursan Ayşe, oğretmen olabılırsın annen ve baban gibi Öğretmen olunca da oradan oraya sürülürsün. Sesini çıkarsan mımlenırsın, fişlenirsın. Hatta biraz daha ileri gıdersen, imam hatip kökenli müdürün raporu ile başlatılan işlemlerden sonra, kendinı kapının önünde çaresiz bulabilirsin. işte yaşamın sana vaat ettiği gelecek budur. Ama sen bunlara aldırma ve de hiç unutma: Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin. Adın belki Yavuz'dur. işçidir baban, gündeliğe gider anan. Beş kardeş yine de doğru dürüst bir yaşam süremezsiniz. Budala kutusu denen televizyondur tek eğlenceniz. Sen şimdi zorunlu ilk öğretimin çarkları arasında öğütülmektesin, yabancı dille eğitim veren okullara giremeyeceğin kesin. Bu durumda kapısından içeri adım bile atamazsın üniversitenin. Geleceğin ya işçi olmak tezgâh başında ya da gündeliğe gitmek genç yaşında. Yazgının dışına çıkmaya çahşırsan seni meze gibi yutarlar kurtlar sofrasında. Ama boşver her şeye bir gün için bile olsa ve unutma: Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin. Adın belki Ceren, anan okumuş, baban iyi yetişmiş, sen ise onlardan ya ayrı düşmüşsün ya da ilk anıların hapishane kapılannda oluşmuş. Kendini bildin bileli, ne zaman babandan söz açtlacak olsa, çevrende hep garıp bir sessızlik oluşmuş. ve sen yıllarca babanı demırparmaklık ardında görmüssün. Ve üç gün önce babaannene sormuşsun: Babaanne hırsızlık yapanlar hiç hapisten çıkmazlar, hep orada mı kalırlar? Beyaz saçlı kadın göz pınarlarında biriken yaşları sana göstermemeye çalışarak yanıtlamış: Her zaman hırsızlart atmazlar hapse, bazen iyi insanlar da düşer içeriye. Sen fazla bir şey anlamamışsın, babaannen de sendeki isyanı ateşlememek için fazla üstüne gitmemiş, hırsızların btlyüklennin dısarlarda ve de yukarlarda olduğunu söylememiş. Sen hâlâ demirparmaklıktarın gizini çözememışsin. Ama bugün bunlara aldırma, her şeyi bir yana bırak ve sakın unutma: Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin.Adın belki Hüseyin'dir. Taa Gebze'den trenle inersin Bağdat Caddesi'ne, tahta sandığının başında eski zeytinyağı tenekesinin üstüne tüner ve beklersin, biri gelip pabuçlarını boyatsın diye. Bınbır çaresizlik içinde bunalan baban kaçmıştır sekiz ay kadar önce, sen dayıdan gelen birkaç kuruşla simitçilik yapan iki ağabeyinle birlikte, akşam evin nafakasını sağlayacaksın ve de henüz sütten kesilmemiş küçük Fadıme'ye bakan annene, elindeki birkaç kuruşu bırakacaksın. Okulun yaşam, eğitim yerin kaldırımlardır. Birkaç aya kadar Gebze'nın ara sokaklarında arkadaşlarının yüreklendirmesıyle bir de cigaraya başlayacak, anandan da şamarı yiyeceksin. Şamarı yediğınde sinirleneceksin, çünkü sen istedigini yapabileceğini düşüneceksın. Madem ki para kazanıyorum ve de eve bakıyorum, bir paket sigarayı neden alıp içemiyorum" diyeceksin. Bugün yine Bağdat Caddesi'nin köşesindeki bir kaldırımda tüneyip bir Allahın kulu ayakkabısını boyatsın diye bekleyeceksin. Farkında bile değilsın oysa bugün bayramın olduğunun. Oglum Hüseyin aç kulağını, dinle büyüklerinı, göğsün iftiharla kabarsın. Boru değil. Bugün bayramın senin Sevin Hüseyin sevin. Adın belki Duygu. Kendin de akıllı ve duygulusun. Okulda başarılısın. Ama çevrendeki haksızlıklar seni rahatsız ediyor. Olur olmaz sorular soruyorsun. Bu tutumunla çevreni de tedirgin ediyorsun. Büyüyecek ve başkaldıracaksın belki haksızlığa. O zaman sana gösterecekler dünyanın kaç bucak olduğunu. Yaşamı tanıyacaksın, belki de 15 yaşında hapıshaneyi göreceksin. Her anını savaşımla kazanmak zorunda olduğunu soyfedikJeri yaşamı yakalamak isterken özgürlüğünden de olacaksın ve hep "yapma evladım, böyle gelmiş böyle gider"dediklerini duyacaksın. Ama bugün bunları düşünme, bugün senin günün unutma. Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin. Adın önemli değil belki, sen soyadınla gelmişsin dünyaya. Herşey emrinde, olanaklar açılmış önünde. Eğitimin en iyisini görecek, hocalarm en iyisini kiralayacak, arabaların en iyisinde gezecek, evlerin en güzelinde oturacaksın. ve de bu nimetlerin karşılığında senden isteneni yapacaksın, hiçbir zaman som sormayacaksın. Bugün de pırıl pırıl giyinecek, törenlerde şenleneceksin. Herkes sana dönüp seslenecek. Bugün bayramın senin Sevin yavrum sevin. Sen belki de bilmeyeceksin ki gerçekte öbürlerine kıyasladığın zaman sana her gün bayram. Sen her gün sevinmektesin, sevincin gerçekte sevinemeyecek olanların acısı üzerine oturtulmuş. Ve senin bunda hiçbir suçun da yok. Sen şanslı bir çocuksun, çünkü adından çok soyadınla doğmuşsun. * * * Her 23 Nisan günü, aklıma bir çok çocuk düşer. Her 23 Nisan günü çocuklarıyla başlayan gençleriyle pekişen ve geleceğe doğru yönelen bir toplumun düşünü kurarım. Her 23 Nisan günü yaldızlı, ama yapay, gerçek anlamı çoktan unutulup gitmiş, bir bayramın hüznünü duyarım. Ve her 23 Nisan günü yarının sağlıklı, iyi yetişmiş gençleri olma olanağına sahip olacak tüm çocukların gerçek bayramının özlemi sarar içimi. Gerçek 23 Nisanlara çocuklar. Margaret NobeVe aday ATİNA (AA) Merkezi Cenevre'de bulunan "Dünya Barış örgütü", Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun boşanmak için mahkemeye başvurduğu Amerikan asıllı eski eşi Margaret Papandreu'yu, Nobel Barış ödülu'ne aday göstereceğini açıkladı. örgütün Yunanistan şubesi tarafından yapüan açıklamada, Margaret Papandreu'nun banş ve kadın hakları için gösterdiği gayretler nedeniyle 1990 Nobel Barış ödülu'ne aday gösterileceği belirtildi. Dış Haberler Servisi Sovyetler'i derindeu etkileyen etnik ve ekonomik sorunlar alarm sinyalleri veriyor. Ülkenin içinde bulunduğu nazik durum önceki gün, Moskova'da en yetkili ağızlardan dile getirildi. SSCB Komünist Partisi'nin ideoioji, kültür ve propagandadan sorumlu Politbüro üyesi Vadim Medvedev önceki gün, etnik çatışmalann Sovyet lideri Mihail Gorbacov öncülüğünde başlatılan reforrn hareketlerini öldürebileceğini belirtti. Medvedev, dolaşımdaki para mıktarının fazlahğı yüzünden ülke ekonomisinin giderek kötüleştiğiııe dikkat cekerek "bankalardan Uşan para sdini kontrol altına alamazsak ekonomik reformlar çdkebilir ' dedi. Medvedev bütçe açıklarını da ekonominin baş sorunlanndan biri olarak niteledı. Sovyetler'de bu yılki bütçe açığının 100 milyar ruble (160 milyar dolar) olacağı tahmin ediliyor. EtaMc sonın du$ünuürüyor Parti ideoloğu ve Politbüro uyesı Vadım Medvedev'e göre (sağ alt köşede) Sovyetter'i saran etnik sorunlar perestroykanm mahvma yol açabıhr. Ermenistan ve BaJtık cumhuriyetJerinın ardından Gürcistan'da da başlayan etnik gösteriler sırasında güvenlik güçleri 20'ye yakın kişiyi öldürmüştü. duğu Nagorno Karabag özerk Bölgesi'nin Ermenistan'a bağlanması talebi yüzünden büyük gergınlik yaşanıyor. Enneni milliyetçilerinin Ermenistan Cumhuriyeti'ne daha fazla özerklik verilmesi için sürdürdüğü faaliyet de Moskova'da huzursuzluk yaratıyor. Baltık cumhuriyetleri Lelonya, Estonya ve Litvanya'da da süren, daha fazla özerklik ve giderek bağımsızlığı amaçlayan halk cephelerinin kurulması Moskova'mn basinı atntıvor. Kremlin Kongre Sarayı'nda çok sayıda işçi temsilcisi, parti üyesi ve subaya hitap eden Medvedev, "Parti, milletler arasındaki soranlann çözümünün perestroyka dışında mümkün olmadıgına inanıyor. Perestoyka Sovyet halklannın işbirliği ve beraberliği olmadan uygulanamaz" dedi. Medvedev, "Bir milletin başka bir milletin aleyhinde bir konuma sokulmaması büyük önem taşıyor. Milli duygular ve milli gurura 'evet', mUUyetlerin kendUerini dışlaması ve milliyetler arası cabşmalara ise 'hayır' diyoruz" diye konuştu. Reformun özünün, "ülkedeki bütün mUliyetlerin ve halklann çtkarlannın, bağımsızlık, sorumluluk ve karşıuklı yardım ilkesi dogrultusıında uyumlu hale getirilmesi" olduğunu bildiren Medvedev, şöyle konuştu: "Cumhuriyetlerin ekonomik, idari, yasal ve kültürel işlevlerini yerine getirraeleri için gerekli koşullann oluşturulması, özerklik statusunun guçlendirilmesi, azınlıklann haklannın, milli bolgeler ve koy medisleri kurulması da dahil olmak üzere yerine getirilmesi ve bütün milliyetlere mensup Sovyet vatandaşlannın hak ve özgürluklerinin korunması için büyük özen ve dikkat gösterilecekttr." Medvedev konuşmasının önemli bir bölümünü de ülkenin kötü durumdaki ekonomisine Devlerlstatistik Kuruluşu'nun önde gelen istatistikçilerinden Nikolay G. Belov da önceki gün yaptığı açıklamada Sovyetlerde ücretlerin emeğin üretkenliğinden daha hızlı arttığını ve bunun da ekonomiyi guç duruma soktuğunu bildirdi. Bilindiği gibi Sovyetler'de fiyatlar uretim maliyetleri hesaba katılmaksıan burokratlar tarafından belirleniyor. Belov 1989'un ilk üç ayında ortalama ücretin geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 9.5 arttığınj, ancak aynı döneme göre üretkenlikteki artışın yüzde 4.5'te, tüketim mallanndaki artışın ise yüzde 5.8'de kaldığını belirtti. Piyasadaki mal darlığı yüzünden Sovyet bankalanndaki tasarruf hesaplannda toplam 307 milyar ruble (497 milyar dolar) bulunuyor. Medvedev, 1917 devriminin önderi Vtadimir Lenin'in 119. doğum yıldönümt) dolayısıyla düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada etnik çatışmalann reform hareketltrini başansızbğa uğratabileceğini belirterek, yapılacak bazı yasal değişikliklerle Sovyet cumhuriyetlerinin daha fazla özerklik kazanmasının sağlanacağını söyledi. Bilindiği gibi Azerbaycan Cunıhuriyeti ile Ermenistan Cumhuriyeti arasında Azerbaycan sınırlan içinde yer alan ve nüfusun çoğunluğunu Ermenilerin oluştur Dayanışma lideri perestroykanm öncüsü olduklarını söyledi îran'da 18 idam TAHRAN (AA) tran'da, uyuşturucu madde kaçakçılan ile sert mücadele çerçevesinde, dün sabah ülkenin altı değişik kentinde 18 kişi daha idam edildi. Son idamlarla, 21 ocaktan bu yana uyuşturucu kaçakçılığı suçundan darağaana gidenlerin sayısı 448'e ulaştı. tran'da, 21 ocakta yürürlüğe giren yeni uyuşturucu yasası, üzerinde 30 gram eroin ya da 5 kilogram esrarla yakalanan herkesin idamını öngörüyor. tran'da resmi açıklamalara göre, I milyon dolayında uyuşturucu müptelası bulunuyor. Walesa: Gorbaçov'u seviyoruz' NtLGÜN CERRAHOĞLU ne hizmet edecegine inanıyorum. Pazar ekonomisinin geiiştirilmesi, monopol rejiminin sona ermesi ve gerek siyasi, gerekse de sosyal >aşamda serbest rekabetin kurulması, ozgürlügun >eni kunımlar içinde inşa edilmesinden geçiyor" diyerek devam ettı. Dayanışma'yı "Bir reform hareketi" olarak tanımlayan ve "Sorunlara çozüm arayan bir sosyal hareket olarak giiçlü bir sendika olmak istiyoruz" diyen Walesa, diğer sorulara da şu yanıtlan verdi: Dayamşma'dan başka sendikalar doğacak mı? Tabii ki bir süreç içindeyiz. Birkaç gundür yeni gelişmelere gebe bir sürece girmiş bulunuyoruz. Gerçek yaşama uygun çözümlerin yaratılmasını istiyoruz. Perestroyka ve Dayanışma arasındaki ilgiyi nasıl açıklıyorsunuz? Biz perestroykanm öncüsü olmuş olan bir hareketiz. Perestroykaya hiçbir set çekmek istemiyoruz ve Gorbaçov'u se\iyoruz. Janızelski için yargınız nedir? Jaruzelski'nin Sovyetler'in Polonya'ya yönellebileceği bir müdahaleyi önlediği söylenebilir mi? Bu hipotezler üzerinde konuşmak istemiyorum. Gerçeği tarih soyleyecektir. Tarih Polonya'ya karşı yapılabilecek olası bir Sovyet müdahalesini kimin önlediğini ortaya koyacaktır. Tüm geziniz boyunca Avrupa'dan Polonya2ya sorunlann çözümü için destek vermesini istediniz. Siz şimdi burada Dayanışma lideri olarak mı bulunuyorsunuz, yoksa aynı zamanda Jaruzelski'nin elçiligini mi }lapıyorsunuz? Roma'da bir Polonya elçisi var ve ben elçiyi daha bu sabah gördüm. Ben Jaruzelski'nin elçisi değilim, ama tabii bu Polonya'daki reformlann desteğe ihtiyacı olduğunu söylememe engel değil. Ben burada Dayanışma Sendikası'nın ve sendikanın fikirlerinin elçiligini yapıyorum. Polonya'daki gelişmelerin Doğu Avrupa'da demokratikleşmeye karşı çıkan Çekoslovakya ya da Doğu Almanya gibi ülkeler içinde ne gibi etkileri olacak. Hepimiz kendimizden mesulüz. Fakat benim şahsi kanım hiçbirimizin durumunun reformlan istemeyecek kadar parlak olmadığı yolunda. Lech VValesa 4 EAhnanya'da 79 nükieer kaza BONN (AA) Federal Almanya'da, 1988 yılının son ayında 6'sı ciddi boyutlarda olmak üzere 79 nükieer kaza meydana geldiği açıklandı. Federal Çevre ve Reaktör Güvenliği Bakanı Klaus Toepfer'in talimatı üzerine hazırlanan üç aylık rapor, Amerikan "Nucleonics Week" Dergisi'nde yayımlandı. Klaus Toepfer, 1988 aralık ayında Biblis nükieer santralında meydana gelen ve gizli tutulan kazadan sonra üç aylık raporlar hazırlanacağım açıklamıştı. ROMA "Mevcut olan bir tek Avrupa vardır. Başka Avrupa'dan söz edilemez." Dayanışma lideri Lech Vtyüesa, Roma'dan aynlmadan önce basın mensupları ile yaptığı görüşraede ortak Avrupa üzerindeki görüşlerini bu sözlerle açıkladı. ttalya'da başkent Roma'ya 4 giinlük bir ziyaret yapan Dayanışma Sendikası lideri Lech Walesa, Polonya'ya dönmeden önce sorularımın yanıtladı. Cumhuriyet'in "ltalyan basınında 'Umarun Avrupa Topluluğu orta dönemde kapüarını Doğu Avrupa ülkelerine de açar ve 1992'den sonra Polonya da topluluğa yaklaşmak fırsatını elde eder' şeklinde açıklamalannu çıktı. Polonya'nın orta donemde kendisine Avrupa Topluluğu içinde bir yer aradığım mı söylemek istiyorsunuz" şeklindeki sorusuna, kesin bir cevap vermekten kaçman Dayanışma lideri, "Bu tip siyasi sorulara kesin cevaplar verecek konumda olmadığım" söyledi. Walesa sözlerine, "Polonya'yı Avnıpa'ya yakınlaştırmanın, ülkede çogulculuk ve etkinlik gibi degerierin yerleştirilmesi PEKİN (AjansJar) Çin Komünist Partisi'nin eski liderlerinden ve demokrasi yanlısı gösterilerin sembolü Hu Yaobang'ın dün yapılan cenaze töreni yoğun güvenlik önlemleri altında olaysız sona erdi. Başkent Pekin'de Halk Meclisi binasının bulunduğu Tiananmen Meydam'nda önceki gun ve gece boyunca gösteri >apan yaklaşık 100 bin kişi törenden sonra sessiz bir biçimde dağıldı. Yaklaşık 4 bin hükümet ve parti yetkilisinin katıldığı Hu Yaobang1 ın cenaze töreninin yapıldığı Mecüs binasına dört öğrencinin gümesine de izin verildi. Göstericiler hükümetin yönetim aleyhinde gösteri yapılmaması konusundaki uyarısına karşın "Yasasın Özgnriük" "Yasasın demokrasi", "Kahrolsun dikuiöriük", "Kahrolsan yolsuduk" şekUnde slogan attılar. Hu Uaobang'a görkemlî veda ATye başvuru Başkent Pekin'deki Tjananmen meydanında bulunan "Halk Kahramanlan Anıtı"na Hu'nun anıstna çelenk koyan öğrenciler, eski parti liderinin bez üzerine yapılmış büyük bir portresini ve "Hu'nun kahraman ruhu nehirter ve dağlar kadar uzun yaşayacak" yazılı bir pankart astılar. (Fotoğraf: Reuter) Çin Komünist Parti eski lideri resmi bir törenle defnedildi Güney Kıbrıs tartışması kızıştı MübarekDanışma MecüsVni feshetti KAHİRE (AA) Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek, anayasa mahkemesinin, ülkenin senatosu niteliğindeki Danışma Meclisi için 1987'de yapüan seçimlerin anayasaya aykırı olduğuna karar vermesinden tam bir hafta sonra Danışma Meclisi 'ni feshetti. Mübarek tarafından dün yayımlanan kararnamede, yeni Danışma Mechsi'nin, ülkenin yasama organı niteliğindeki halk meclisinin geçen ay kabul ettiği yeni seçim yasası uyarınca 8 haziranda yapılacak seçimlerle belirleneceği açıklandı. Gösteriye Pekin dışındaki üniversitelerden çok sayıda öğrenci ile işçi ve köylünün katıldığı, polisin herhangi bir müdahalede bulunmadığ] bildirildi. Törenden sonra sessiz bir biçimde dağılan öğrenciler okullanna döneceklerini, ancak dersleri boykot edeceklerini açıkladılar. öğrenci liderleri işçüere "grev« gitmeteri" çağnsında bulundular ve eylemlerini sürdüreceklerini açıkladılar. MX ve Midgetmari'e izin tVASHINGTON (AA) ABD Başkanı George Bush'un, raylar üzerinde hareket edebilen 10 başlıklı nükieer MX füzeleri ile tek başlıklı Midgetman füzelerinin konuşlandırılmasına izin vermesinin beklendiği bildirildi. Beyaz Saray'daki bir kaynaktan edinilen bilgiye göre kararın, salı günü resmen açıklanması bekleniyor. Aynı kaynağa göre bu karar, savunma bütçesinde 10 milyar dolarlık tasarruf sağlanması amacıyla Midgetman füzelerinin yerleştirilmemesi yolunda görüş bildiren Savunma Bakanı Richard Cheney'e rağmen alındı. IMF ile anlaşmanın bedeli ağır KAHİRE (Ajanslar) Ürdün'de tüketim maddelerinin fıyatlarına yapılan zamlardan sonra başlayan ayakianma, Ülkenin kuzeyindeki kentlerde sürerken polis, halkı, IMFyi protesto etmeye çağıran yasadışı Ürdün Komünist Partisi'nin 120 üyesini tutukladı. Göstericiler dün ülkenin kuzeyindeki Madaba ve Tayyb» kentlerinden sonra Salt kentinde de bankalara, polis otolarına ve resmi binalara saldırdılar. tngiltere ziyaretini iptal ederek ülkesine dönen Kral Hüseyin, ekonomik zorluklara, yardım vaatlerini tutmayan Arap ülkelerinin yol açtığını öne sürdü. Sorunlar ve çatışmalarla dolu Ortadoğu'nun, birkaç gün öncesine kadar "istikrar vabası" olarak tanımlanabilen tek ulkesi Ürdün'de ekonomide ileriye dönük yanlış hedefler belirlenmesi ve ardından Uluslararası Para Fonu ile yapüan anlaşma, büyük bedellerle ödenmeye başlandı. Bu koşullar altında dış borç ödemelerini erteleyebilmek için IMPyle bu ay başlarında standGeçen yılın ortalarına kadar by anlaşması imzalanan Ürdün'dünyanın en istikrarh ve en pahalı de, bu anlaşma çerçevesinde başkurlanndan birine (1 ABD Dolata akaryakıt ve temel tüketim rı: 0.35 Ürdün Dinan) sahip olan maddeleri olmak üzere birçok nıaÜrdün; son 8 ayda ekonominin la yapılan zamlar, Kral Hüseyin 1 bozulması üzerine ortaya çıkan ısin geçen aralık ayında güven tatikrarsızlık, IMF ile yapılan anlaşzelediği Başbakan Zeyd El Rıfama ile yeni bir aşamaya girdi. Uz Ürdün Dinarı'na düşmesine yol i'nin aleyhindeki gösterilerin başmanlar, bu gelişmeyi Ürdün eko açtı. lamasına neden oldu. nomisindeki bu kısa süreli bozulmayı, planlama hatasma bağhyorlar. Aralarında Suudi Arabistan'ın da bulunduğu petrol zengini Arap ülkelerinin, "IsraiTle sımrianm paylaşan Arap. ülkelerine 10 yd siireyle ekonomik yardım sağlama vaatlerinin süresinin 1988 yılında sona ereceginin" bilinmesine karşın, Ürdunlü plancılann 19861991 yıllarını kapsayan dönem için ülke tarihinin "en ibtiraslı ve en pahalı" kalkınma programını yurürlüğe koymuş olmalan, Ürdün Dinan'nın son sekiz ay içinde dört kez devalüe edilerek I dolar: 0.54 Bütçe finansmanı için giderek artan ölçüde dış kaynaklara başvurmak zorunda kalan Ürdün'ün dış borçlan da, böylece 1986'da 3.5 milyar dolardan 1988 sonunda 6 milyar dolara yükseldi. URDÜN Rum yönetiminin A T'ye tam üyelik başvurusuna Komünist AKEL karşı çıktı. LEFKOŞA (AA) Vasüiu hükümetinin, "Kıbrıs Cumhuriyeli" olarak Avrupa Topluluğu'na tam üyelik için yakında başvuruda bulunmayı kararlaştırması çeşitli tepkilere yol açtı. Rum lşverenler Federasyonu karan memnunlukla karşıladığını açıklarken, Güney Kıbrıs'ın en güçlü siyasi partilerinden Komünist AKEL, hükümeti şiddetle eleştirdi. AKEL tarafından yayımlanan bildiride, Dışişleri Bakanı Yakovu tarafından yapılan açıklamanın "üzüntü ve hayretle" karşılandığı vurgulandı ve Rum yönetiminin bu başvuruyla "Kıbns'ın gelecegJni ipotek albna koymuş olacağı" belirtildi. Rum hükümet sözcüsü Akis Fasdis, gazetecilerin geu'şmelerle ilgili somları üzerine yaptığı açıklamada, Vasiliu'nun ATye tam üyelik için başvuruda bulunacağını seçim kampanyası sırasında soylediğini hatırlatarak, Rum liderin, bir tek partinin karşı çıkması halinde dahi konuyu halkoylamasına sunacağını bildirdi. Rum yönetiminin AT'ye tam üyelik için başvuruda bulunma karan KKTC'de tepki görmeye devam ediyor. Cumhurbaşkanı Denktaş'tan sonra dün de, Dışişleri Bakanı Kenan Atakol bir açıklama yaparak, kararın, toplumlararası görüşmelerin ve Kıbns'ın geleceği açısından ciddi sonuçlar doğurabileceğini bildirdi. Atakol şunlan kaydetti: • "Kıbns Türk tarafı ile konuyıı göruşüp işbirligi yapma ihtiyacı dahi hisselmeden, bu şekilde tek >anlı bir baş\uru yapmakIg, Rum yönetimi, Kıbns'ın Avrupa Topluluğu ile ^onuçta bu topluluğun bir üyesi olan Yunanistan'la entegrasyonunu amaçlamakladır. kıbns'ın Avrupa Toplulugu'na ginnesi, kıbns sorununun çözümünü bekkmelidir." LüBNAN Fransa^nın yeni ateşkes girişüni Dış Haberler Servisi Suriye büiiklerinin Hıristiyan Doğu Beyrut'un denizle tek bağlantısı olan Cuniye Limanı'nı bloke etmek amacıyla başlattığı bombardıman surüyor. Fransa, Lübnan'da ateşkes çağrısında bulunmalan ve BM Genel Sekreteri Perez De Cuellar'ın Lübnan sorunu ile ilgilenmesi için bir tasarıyı resmen BM Güvenlik Konseyi üyelerine sundu. Fransa tarafından sunulan tasarı, şu ana kadar ABD, Çin, SSCB ve İngiltere tarafından onaylanmış bulunuyor. Öte yandan Suriye birlikleri, dün Hıristiyanlann kontrolündeki Cuniye Limanı'na top ateşi açtı. Suriye birlikleri, Hıristiyan lider Micbel Aoun'un Müslümanlann denetimindeki limanlara uyguladığı ablukayı kaldırılmasına dek, Hıristiyanlann kontrolündeki limantarı bombalamaya devam edecekleri tehdidinde bulundu. Güvenlik kaynaklan, önceki gece Hıristiyan birliklerin, Suriye ve Muslüman birliklerle kısa süre karşılıkh top ateşinde bulunduklarını bildirdiler.