19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 11 ŞUBAT 1989 Temel Eser" dızısı uzerıne, Ataturk'un kurduğu latıldı, ezanın Arapça okunması yasağı kaldırıldı Türk Dıl Kurumu bır rapor yayımlamıştı (1971) (1950), halkevlerı ve halkodaları kapatıldı (1951), Bu raporda, söz konusu eserlerın nıtelıklerı şu baş Osmanlı hanedanından kadınların (1952), daha sonra da erkeklerın (1974) yurda donmelerıne ızın lıklarla saptanmış ve örneklerle gosterılmıştı "Ataturk ilkelerine ve devrimlerine aykınlıklar; verıldı. TV ekranlarında ve Devlet Tıyatrosu sahDevlet Bakanı Bay Cemıl Çiçek, bir araştırma yaptırmış, "gençlerın Alaturk'e ve Kurtuluş Savaşı'nı başaran komutan nelerınde Osmanlı donemını ışleyen ovunlara, kalara dil uzatma; cumhurivet rejiminı kuçuk duşur vuklu ve feslı gosterılere ağırlık verılıp geçmışe ozçok büyıik bir bölumünun son bır yılda hiç kitap okumadığımn lem duyguları somurulerek şapka devrımı dolavlı anlaşüdığım" saptamış. Bay Çıçek, buna şaşmış gorunuyor. Ben hiç me ve lers vorumlama; Balılıla^mava, humanizma yoldan gozden duşurulmeye çalışıldı, Turk Dıl Ku ya, devrimciliğe ve demokratık anla.uşa karşı tutum; somurgecılıgı savunma; yenilikçi Turk buyuk rumu ve Turk Tarıh Kurumu kapatıldı (1983) şaşmadım. Yonetıcilerimiz ne ektilerse şımdi onu biçiyorlar. lennin kışılıklenne saldırı; Ataturk hareketı iie gerCumhurı>etın ıkıncı dönemınde devrımlerden Televizyonda tabancalar, tufekler, bombalarla bırhkte kıtipların da çekleştirilmiş olan kultur degişmesine karşı cephe Odunler verılmesı, halkın kendı karanlık alınyazıahş..." suç aleti olarak gostenldıği bir ülkede, kitabın okunmamasından sıvla baş başa bırakılması, hatta onun bılgısızlığıÖvle anlaşılıyor kı bu yoldakı eserler, Mıllı E|ı nın bır o> ve çıkar kaynağı olarak gorulmesı, sayakınmak yoneiicilere duşmez. tım ve Kultur bakanhklannca, "mıllı bunyemıze natçılann dıkkatlerının toplumsal olaylara daha çok aykın", "ahlak ve cemıyet değerlerımızı yıkmaya >onelmesıne yol açtı, ulkenın ve halkın acı gerçekCEVDET KUDRET m a t u f bulunmuyor, korundukları depolardan çı lennı butun çıplaklığıv. la gozler onune sererek ulusu bulunduğu muşahede edilmektedir. Bu kitaplarııı, karılarak mdınmlı fîyatlarla gençlere satılmaya ça u>armaya çahştılar, bovlece, her zaman devrımcı Geçenlerde, televızvonun saat 20 00 haberlerınkalan sanatçılarla oduncu ıktıdarlar arasındakı bağgavelerı kuralu duzenı vıkmak olan, istıkameU belli lışıiıyor de kıtapla ılgılı bır basın toplantısından soz edıldı lar busbutun koptu. Devlet Bakanı Bay Cemıl Çıçek, bır araştırma yap bazı yazarlara an olusu da dikkatten kaçmamakladır. (...) Bu kıtaplar toplanarak Vavınlar \e Ba Devrimlerin baltalanışı tırmış, '•gençlerın çok buyuk bır bolumunun son Işte bu >uzdendır kı çağdaş Tuk edebıyatı, Mıllı bır yılda hiç kıtap okumadığımn anlaşıldığım" sılı Egıtim Malzeraeleri Genel Mudıırhığu'negonAtaturk un oiumunden sonra ış başına gelen yo Eğıtım Bakanlığı'nın 1975 genelgesınde dıle getıderilecektır." saptamış netıcılenn çağdaş Turk edebıyatını okullara sok rıldığı uzere, "memleket gerçeklerını aksettirdıkBu genelgeden sonra Dıckenslar, Sartrelar, Dos mak ıstemevışlennın nedenlen uzerınde durmak len ıddiası ıle >ayımlanan, fakat gerçekte mıllı bunBay Çıçek. buna şaşmış gorunınor Ben hiç şaştoyevskıler, Gogoller vb , Turk edebıyatmın da on gerekır madım Yonetıcilerimiz ne ektilerse şımdı onu bı yemıze aykırı, ahlak, aıle, hatta cemıyet değerlerıde gelen butun sanatçılan (Kemal Tahır, Orhan Keçıyorlar mızı yıkmaya matuf" olduğu suçlamasıvla okulCumhurıyetın kuruluşundan sonra, Turk edebı lara sokulmamaya çalışılmaktadır mal, Fakır Ba>kurt, Azız Nesın, Oktay Akbal vb ) Televızjonda tabancalar, tufekler, bombalarla >atı, tanhsel gıdışe uyularak ıkı doneme ayrılır, a) "ıstıkametı bellı", "ahlak vıkıcı", "duzen yıkıcı" bırhkte kıtaplann da suç aletı olarak gösterıldığı "Memleket gerçeklerını aksettıren" sanatçılar, bır ülkede, kitabın okunmamasından yakınmak yo kışıler olarak görulmuş, kıtapları okul ve sınıf kı Bırıncı donem (Ataturk donemı, 19231938), b) bır yandan da ışınden olarak geçım darlığına duştaplıklanndan çıkarıhp bakanlığa gönderılmıştır Ikıncı dönem (Ataturk'un oiumunden sonrakı do me, hapse atılma, surulme gıbı eylemlerle sık sık netıcılere duşmez Söz konusu genelgenın yayımlandığı 1975 yılın nem, 1939 ) Kıtap duşmanlığı, "ulusal geleneklerımız" ara karşılastılar (Bu konuda genış bılgı ıçın bk Dr ÇeBırıncı donemde ıktıdarla sanatçı aynı doğrul tın Yetkm, Siyasal lktidar Sanata Karsı, 1970) sında yer almış gorunuyor Abdulhamıt donemın da ortaokulun bırıncı sınıfında okuyan 12 yaşındakı bır çocuk, bugun 26 yaşında bır gençtır Bu tuda ıdı, her zaman devrimlerin yanında olan sade 165 çuval kıtap Çemberlıtaş hamamında >akıl Kıtabı ve edebıyatı bır >ana bırakalım, Cumhugenç, "sakıncalı gorulen kıtaplar" dışında okuna natçılar, devnmlenn ulasması gereken alanları gozmış (1902), cumhurıyet dönemınde de evet, cum ler önune sererek ıktıdara vardımcı olmuşlar, dev rivet Gazetesı'mn şu gunlerde vayımladığı surelı yacak kıtap bulamadığı ıçın, okuma alışkanlığı edıhunyet dönemınde de daha bırkaç vıl once, bır ya rımlere karşı eskı kurumlan ve eskı değeılerı açık vınlarla ılgılı bır ıncelemesı (15 1 1989) ıbretleokunyınevının mahkemece aklaiirruş olan 7 kamyon do nememıştır ya da gızlı korumaya ve surdurmeye çalışan, tutu maya değer, Turkıye'nın önde gelen gunluk gazelusu, 113 bın 607 kıtabı "vakılarak ımha edılmıştır" Okuma alışkanlığımn bızım geleneğımızde bu cu, gerıcı >a da çıkarcı kurum ve kışıler (softalar, telerıyle haftalık dergıler ıçın açılan davaların sa(3 6.1985) lunmadığını da burada ayrıca belırtmek gerekır 55 şeyhler, zorba ağalar, sömurücu tuccar ve esnaf yısı 500'u geçmış, " 1 2 Eylul'den sonra, bazı basın mılyonluk Tıirkıye'de gazetelenn bıle gunluk top vb ) ıle savaşıma gınşmış, eserlerınde devrımlen, organlannda yayımlanan yazılar nedenıyle toplam Hitler Almanyası'ndaki gibi... 5 bın yıldan faila hapıs cezası verılen yazı ışlerı lam satışı 2 mılyon kadardır Ilk basımevının ku yenı kurum ve değerlerı savunmuşlardır Hıtler Almanyası'nda okul kıtaphklanvla kıtap ruluşundan (1827) harf devrımıne (1928) kadar getkıncı dönemde (Ataturk'un ölumunden sonra) mudurlerı" varmış Bunlardan bazılarının aldıkçılardan toplanan 25 bın cılt (bızdekının aşağı yu çen 200 yıl ıçınde 27 bın kıtap basılmıştır 1928 yı devrımlerden ödunler venlmeye başlanmış, daha ları cezaların dokumu şoyle 748 yıl, 661 >ıl, 146 hndan 1973 yılına kadar da 45 yılda, 148 174 kı sonra da devrımler adım adım baltalanmış ya da yıl, 130 vıl, 123 yıl vb karı beşte bın) edebıyat, sanat ve bılım kıtabı, Ber lın Unıversıtesı alanında törenle >akılmıştı tap çıkmıştır Şımdı gel de Voltaıre'e hak verme! yozlaştırılmıştır (10 5 1933) Kıtabı yakılan kışıler, dünyanın önde Sayın Vehbı Belgıl'ın bır vazısından oğrendığıme Sonuç Laık anayasaya aykın olduğu ıçın cumhurıyetın gelen bılım (Freud, Eınsteın vb ) ve edebıyat göre Voltaıre, XII. Charies'ın Hayab adlı kıtabında Bu durumda, Devlet Bakanı Bay Çıçek'ın, "son (Mann, Zvveıg, Remarque, London, Zola, Gıde şöyle demış "tstanbul'da bir vılda yazılanlar, Pa bırıncı dönemınde okullardan kaldırılan dın dersris'te bir gunde vazılanlardan azdır." len (1928), ıkıncı dönemde, ılkokullarda ısteğe bağlı bır yılda gençler hiç okumuyor" dıye yakınması devb.) adamları ıdı Devlet Bakanı Bay Çıçek, gençlerın kıtap oku olarak "program dışı" okutulma>a başlandı ğıl, bunca gazete, dergı, kıtap hâlâ nasıl çıkıyor dıve Bılım ve sanat adamlannın ölumsuz eserlerı, sıyaset adamlannın buyruklarıyla oldurulemez Bu masını sağlamak ıçın, unıversıteleıde mdınmlı sa (1949), son olarak da butun ortaoğretımde zorun şaşması gerekır Bu arada, XVIII yuzyılın Voltaıre'ıne de bır tış yerlen açmaktan, buralarda Mıllı Eğıtım Bakan lu ders halıne getırıldı (1982), buna koşut olarak radan gelen bır çağrışımla, Turkıye'dekı benzer bır olayı, Mıllı Eğıtım Bakanlığı Musteşarlığı'nca va lığı ıle Kültür Bakanlığı'nın kıtaplarının satılaca dınsel kurumlar yenıden canlandırıldı, Eğıtım Bır gonderme yapalım "Istanbul'da bır yılda yazılanlılıklere ve okul mudurluklerıne gönderılen ğından soz ettı. Kultur Bakanlığı, bır zamaniar ken lığı Yasası'yla kaldırılan medreseler >enne, ımam lann Parıs'te bır gunde yazılanlardan daha az" oldı bastığı kıtapları bıle kâğıt fabnkasına gönderıp hatıp okulları, ayrıca resmı ve gızlı Kuran kursları duğunu vurgulayan Voltaıre'ın Pansı, gelsın de o 16.10 1975 tarıhlı bır genelgeyı hatırladım Bu ge hamur vaptırmıştı. Gençlenmız, bu bakanlıkların açıldı (Bır ıncelemeye göre 1987 yılında camı savı vazılarını tstanbul'da yazsın bakahm' Kaygusuz nelgede özetle şoyle denıyordu " B a a okullanmızın sınıf ve okul kitaplıkların kıtaplanrun bıle gıinün bırınde sakıncalı sayılma sı ılkokul sa>ısından çoktur 59 460 camı, 49 096 Abdal'ın bır şurı vardır, sırat köprusunden söz 9 ılkokul), köy enstıtulerı kapatıldı, böylece pekçok eder, "Kıldan kopru yaratmışsın / Gelsın kullar da mizah edebivaiı adı altında \eva memlekel ger yacağını nerden bılsın de satın alsın çeklenni aksettirdıklen ıddiası ile yavımlanan, faHaydı aldı dıyelım Bu kıtaplarla gençlere aşı koy okulsuz ve oğretmensız bırakıldı, "Turk bu geçsin diye / Hele bız şovle duralım / Yiğit isen kat gerçekte millı bumemize aykın, ahlak, aile, hat lanmak ıstenen göruşler ayrı bır sorun. Bır zaman >üklenne aıt turbeler" açıldı, tankat bü>uklennın geç a Tann" der hanı, ışte onun gıbı, hele bız şöyta cemıjet degerlerımizı vıkmaja matuf kilapların iar, Mıllı Eğnım Bakanlığj'mn yayımladığı "1000 turbe ve tekkelerınde tarıkatla ılgılı torenler ba» le duralım, vığıt ısen gel a Pans' Kitapsızlar... PENCERE Solduyu "Bılımsel ve teknotojik öevnm" dunyayı hızla değıştırıyor; ddnuşumun ıvmesı artıyor Turkiye de değışıyor Ancak bızımkı gıbı uygarlığı gerıden ızleyen toplumlarda, değışım ıkı tür olabılır Bırıncısı bılınçlı değışımdır, ıkıncısı ıster ıstemez değışımdır Bu ıkısı arasındakı ayrım, geçmışte pek çarpıcı bıçımde görülur Somurgecılerın Afrıka'ya gırmelerı, sıyah toplumları ıster ıstemez değıştırmıştır Batılı, telgrafı, trenı, otomobılı, sılahı, telefonu gıttığı yere göturür, çünku sömürüyü hızlandıracaktır, sömurgeyı metropole bağlayacaktır, bu sureçte dıyalektik, ıkı yanı keskın kılıç gıbı keser Çın'de gazyağı lambasını halka parasız dağıtan Amerıkan petrol kumpanyası, o donemde gerı bır topluma teknığın urününü göturüyordu, ama sömürmek ıçın Iletışım alanında Batıda patlayan bılımsel ve teknolojık devrım, bugun evlerımızde kullandığımız marıfetlı telefonları ıcat ettı, yenı santralları ve telefon hatlarını urettı Bu uretımle birlikte yenılığın pazarlanması zorunluğu da doğmuştu Türkiye'de köylere kadar telefon döşenmesının ardında bu gerçek yatıyor ve ne yazık kı siyasal propagandaya dönuşüyor Oysa Turkiye bılımsel ve teknolo)ik devrımın dışında yaşayamaz, bu gerçeğın zorunluğu, sol ya da sağ butun siyasal ıktıdarlarımız ıçın geçerlıdır • Pekı bızım dışımızda gerçekleşen bu devrımın Batılı buyurganları, ulkemızı ıstedıklerı gıbı çekıp çevırecekler m ı ' Yoksa bız, yazgımızı özgürce saptayabılecek mıyız? Uygarlığa, ınsanlığın 9 eşıt bır uyesı olarak katılabılecek mıyız Soru ve sorun budur Sağcı ıktıdar zaten kendısını ıktıdar yapan Amerıka'ya teslım olmuştur, ulke ıçınde Vaşıngton'un komısyonculuğunu yapmaktadır Bu nedenle soru ve sorun Türkıye'nın solunu ılgılendıren önemlı bır boyut taşıyor Bılımsel ve teknolojık devrım, dünyayı, doğayı, toplumu ve elbette toplumsal sınıfları değıştıren etkıler yaratmaktadır Tersını duşunmek, sol görüşün felsefesıne aykırıdır Süper endüstrıyı gerçeklestıren yenı devrımın çalışan sınıflara yonelık etkılerı nasıl dönuşümlere yol açıyor? Bılımsel ve teknolojık devrımın ıkı ayağı var Uretımde bılgısayarlaşma ve otomasyon Endüstrı devrımınde ınsanın kol gucüne makıne ortak olmuştu, bu kez 20'ncı yuzyılda ınsanın beyıngucune bılgısayar ortak oldu Otomasyon, tol gucune gereksınmeyı azaltıyor, robotların ıcadı bu surecı hızlandırıyor Uygarlık mekanıkten elektronığe geçıyor Bılgısayarh üretim, hızmet sektörunu genışletıyor, beyaz yakah emekçılerın önemını büyutüyor Sınıfsal dengelerdekı değışım, emekçı yelpazesınde kol gücunun yenı ıttıfaklar arayışını gundeme getırıyor Hızlı donuşum Sovyetler'de Gorbaçov'u ortaya çıkardı, peresfroykaty programlaştırdı Batıdakı kapıtalıst toplumlarda yaşayan sosyalıst ve komunıst partılerı bu değışıme nasıl ayak uyduracaklarını duşunuyorlar * Pekı Türkiye'de sol ne yapıyor'' 12 Eylul faşızmının ezdığı sol, ne yazık kı kendısını yeterınce toparlayamadı Sosyalıst solda boluk pörçuk kımıldanmalar ızlenırken, sosyal demokrat kesımde "Demokratık Sol Partı" SHP'ye savaş bayrağını açmıştır SHP yönetımı de kendı ıçındekı solla uğraşmayı yeğlemektedır Oysa tanhsel bır fırsatın eşığındedır Turk solu, dünyanın koşullan elverışlıdır Sosyalızmın, ortodoks katılıklardan uzaklaşması, sınıfsal yaklaşımlann barışçıl nrfelığe dönuşmesı Sovyetler'le Amerika arasındakı yaklaşım, sosyalıstlerle sosyal demokratlar arasındakı kuramsal duvarların yıkılması, bütun dunya kapsammda gerçek^ ş e n yumuşama, Turkıye'dekı sola buyuk olanakların kapısını açmıştır Beyaz yakalı emekçılerın kol ışçılerıyle butünleşmesını öngören yenı goruşler en çok Türkiye'de geçerlı olabılır "Emek ağııiıklı kıtle partısı" kavramı hem dunyadakı yenı oluşumlara koşuttur, hem de Turkiye solunun, tanhsel özunu koruyarak toplumsal sınıf ve katmanlara yayılmasına yol açabıleoektır, ama bır koşul gerekıyor Dünyanın solu ve sağı bırbırıne yaklaşırken, Türkiye'de sol düşmanlığını yürutmekten vazgeçmek, kendısıne solculuğu yakıştıran herkesın sağduyuya borcu olmalıdır EVET/HAYIR OKTM AKBAL OKURLARDAN sorunu yanlış değerlendirmesı, onun yaşamına sebep oldu. Fransız TV izleyicıleri, ıhtilal ıle ılgili filmde, kraliçe Mari Piri Reis, on altıncı yuzyılda Antuaneti aklamıslar. Biz de yaşaniLş Osmanlı Kaptanı Piri Reisi aklayan bir TV dizısi Deryası ve bilginidir. Yaşadığı yapmaUyız. Piri Rasi bir çağda çııdiği dunya hantası korkak olarak değ% bir (Akdeniz ülkelerinm yen ve kahraman araştırmacı olarak Amerika kıtasının yeri anmahyız. "Piri Reis, sen bir konusundakı şaşmazlık) bilım çevrelermi hayrete duşurmuştur. Turk Kusıo'susun. Çağının koşullan içinde olanaksıu Piri Reıs, bunca basansına basarabilmiş, kahraman bir rağmen haksızca bilginsin. Sana binlerce rahmet oldurulmuştur. Bu hakstzlık şimdiye dek dıle getınlmemıştır. dilerım." Bir lıse tarıh oğretmem olarak, SEROL ÖMERLER geç kalınsa da gerçeği Buca açıklamak zorundayun. Olayı tarih kaynakları şöyle anlatırlar: "Hint deniz seferinde Pın Reis, Pörtekiz donanmasım yendi. Hurmuz 12 Ocak 1989 gunu saat Kalesı'm kusatn. Basra 10.30'da, Turkiye tş Bankası Korfezi'nın Portekizliler Pangaltı Şubesi ustundeki tarafmdan kapatılmak uzere Nişantaşı şubesi vergi tade olduğunu duyunca, uç gemısı bolümune her üç ayda bir ıle birlikte Mısır'a dondu. Diğer olduğu gibi, vergi iadesi gemi ve askerlerini korfezde bildirimini teslıme gittik. bıraktığı için, Mısır divanı Bundan önceki uygulamalarda Babıali'nin emriyle, onu olume olduğu gibi vergi iadesi bildirisı mahkum ettı. Başı kesilerek, alındı bildirimi maüarı zaptedildL(15S3)" Piri vermeyeceklerinı ifade ettiler. Reis, Pörtekiz donanmasının Bankaya testim ettiğimiz vergi gucunu biliyordu. tkinci bir iadesi bildirimi gerekli çatışmada yenileceğıni de. Taze muamelenin yerine kuvvetler bulacak, geriye getirilmesinden sonra belli bir donerek gemilerıni paranın tarafımıza odenmesi kurtaracaktı. Fakat Osmanlı'nın için bir belgedir. Eğer banka Nâzım Hikmet'ten Oğütler... "Kıtapları kıtap olarak okursan sade, hakıkaten aptaldırlar, fakat onları hayatla ılgılendırerek okursan akıllı olurlar Demek ıstedığım şu Kıtapları sadece kıtap oldukları ıçın değıl, hayatın bır parçası olarak oku ve hayatı doğru aksettırebıldıklerı derecede değerlendır Kıtapla hayatı bırbırınden ayırma. Yalan söyleyen umıtsız olan kıtaplardan, yalan söyleyen ve umıtsız olan ınsânlardan kaçtığın gıbı, hatta daha çok kaç ve ne oyle kıtaplar, ne de öyle ınsanlarla konuş " "Nâzım Hıkmet, 1943 yılında Bursa hapısanesınden Memet Fuat'a böyle seslenıyor Memet Fuat, Nâzım Hıkmet'ın uvey oğludur, ama büyük şaır onu kendı evladı gıbı sevmektedır Memetın derslerıne, sağlığına, ılk yazılarına buyuk ılgı duyar Gerçek bir baba gibı duyarlıdır Ona bır arkadaş gıbı de yakınd'r Nâzım Hıkmet'ın butün yapıtlarını Adam Yayınları dızı olarak yazın dunyasına sunuyor Güzel baskılı, özenle hazırianmış bır dizı bu Nâzım Hıkmet'ın şıırlerı, mektupları, romanlan pek çok kez basıldı Asım Bezırcı'nın açıklamalanyla, notlarıyla zengınleşen bır Nâzım Hıkmet dızısı Cem Yayınlan'nda da çıkmıştı Daha başka yayıncılar da Nâzım'ın kıtaplarını bastılar Şımdı Adam Yayınları, Memet Fuat'ın gozetımınde butun bu yapıtları okurlara sunuyor Nâzım Hıkmet'ın Memet Fuat'a yazdığı mektupların ılk basımı de Yayınlan'nda çıkmıştı Büyuk şaırımızın, eşıne, Kemal Tahır'e yazdığı mektuplarını da öncekı yıllarda okumuştuk Memet Fuat'a gönderdığı mektuplar ötekılerden bırçok açıdan ayrı bır duzeyde Önce bır genç yazara, 'oğlu' olarak bemmsedığı bır ınsana seslenıyor Onun yazın heveslerını kırmadan, yanlışlarını duzeltırken doğru saydığı yolu gösterırken bıle saygılı, sevgılı bır dıl kullanarak yapıyor aydınlatma gorevını Elınden geldığınce kesınlıkten kaçmıyor, genç bır ınsana ters duşmek ıstemıyor Ûzledığı, Memet'ın yaşamı yansıtan gerçekçı, ama umulsuzluktan yana olmayan yapıtları yeğlemesıdır Nâzım'ın kıtaplar konusundakı sözlerı, önerılerı, saptamaları bugun bıle geçerlıdır "Bazı kıtaplar vardır kı hayatın resmını süslerler puslerler, her şeyı gül pembe gosterırler Bunlar yalancı kıtaplardır Sonra yıne öylelerı vardır kı hayatı bır çıkmaza gırmış. karanlık bır yol uzerınde gıden ve karanlıkla nıhayetlenen bır yol gıbı aksettırırler, bunlar umıtsız kıtaplardır" Ornekler verıyor Andersen'ın oykulerı her şeyı toz pembe gosterır Poe ve Dostoyevskı ıse kapkaranlık Nâzım, oğluna Gogol'u, Balzac'ı, Zola'yı, Şolohov'u, Malraux'yu öğutluyor Lıse öğrencısıdır Memet Fuat o yıllarda Edebıyat derslerıyle arası o kadar lyı değıldır, mımar olmak nıyetındedır Nâzım oğluna şöyle seslenır bır mektubunda "Edebıyatçı olacaksan edebıyattan kırık numaraalman hıçbır şey ıfade etmez, yahut çok az şey ıfade eder, yeter kı sınıtta kalma Seneler kıymetlıdır Mektepten, Darulfunun Edebıyat Şubesi'nden en parlak şahadetnamelerle çıkmış nıce ınsanlar vardır kı hıçbır zaman bır tek satır sanat verımı vermemışlerdır Zaten aşağı yukarı edebıyat şubesı mezunu sanatkârmuharrır yok gıbıdır" "Memet Fuat'a Mektuplar"ın her bırı apayrı bır değer taşıyor Kırk yaşlarındakı şaır, oğlu saydığı, kendıne yakın bır ınsan olarak sevdığı Memet Fuat'a bırçok konuda, bugünün gençlennın bıle yararlanacağı duşünceler, goruşler yazmaktadır Işte 'büyük adam'lar konusundakı sözlerı "Büyük adam kıme derler? Buyuk adam dıye kendı sahasında akseden tarıhın gıdışını en önde geçen, tarıhın donemeç noktalarında rehberhk eden ınsana derler Bu bakımdan ya dünya ölçusunde ya kendı memleketı olçusunde her sahada büyük adamlar vardır Bu olçuyte mesela Mustafa Kemal, Mımar Sınan, Şeyh Bedreddın bızım ölçümuzde buyük adamlardır Buyuk Petro Rusya ölçusunde, VVashıngton Amenka olçusunde, Lenın, Marx, Shakespeare, Beethoven fılan hem kendı memleketlerı, hem de dünya ölçusunde buyük adamlardır Ha, Bedreddın ıle Mustafa Kemal'm de dunya ölçusunde rollerı vardır" Nâzım Hıkmet'e göre Napolyon da Yavuz Selım de büyük adam sayılmaz Sanatçılara, şaırlere gelınce şöyle dıyor "Nef'ı filan gıbı şaırler büyuk şaır bıle değıldırler Ama Fıkret büyuk şaırdır Dunya ölçusunde pek genışlığı olmasa da herhalde memleketı ölçusunde ve yakın Şark memleketlerı olçusunde Ama Akıf büyük adam değildır Velhasıl, buyük adamı, tarıhın akışı ıçınde ve akışa tesırı bakımından mutalaa etmek ve ona göre hüküm vermek lazımdır" Adam Yayınları'nın 'Nazım Hıkmet' dızısmde çıkan "Cezaevınden Memet Fuat'a Mektuplar" guncellığını yıtırmeyen, özellıkle genç okurların yararlanarak okuyacakları bır yapıt Piri jReis, bir Türk Kusto'su Alındı bildirimi neden verilmedi? Ulkemızm gıdışalını hayretle. ibretle ve de \icdamm sızlayarak ızlemekteyım.. Insan olmanın gereği olan tum Yeni uygulama ardında değerlerimzde olmadık birtakım kuşku verici çelişkileri yaşıyoruz. Bır yanda gerekçeler taşımıyorsa, Turkiye genç kizlarımızın vicdanllarına Iş Bankası ile olan ışlerimizde, getirılen turban tuzağı, bır bankadan para alırken bizim yanda devlet hazinesini de herhangi bir imza karşılığı mıtyarlarca lira soyanları bir belge vermememız gerekir takım hılelı lollaria kurtarma kanısındayız. Acaba belli bır çabaları, dığer yanda emeği, miktar parayı odemekten alınteri ile çalışan işçiyt açlığı, kaçınmak ıçın mi ilgili banka kış ortasında gonderdiğımız şubesi bu yeni uygulamayı vekillerimizden bu ulkeye olan başlatmıştır? Yoksa bu, ulke borçlannı bıraz harekete çaptnda bir uygulama olup geçerek odemelerint beklivoruz \faliye Bakanlığı'nın Gene hayretle, ibretle bu açıklanmamış genelgesı gereği ınsanların yanlızca kafa midir? sallayıp emırlere ıtaat ettiklerıni goruyoruz. Sa\m Ozal mutlak Ya da vergi ladesini tarafımıza hakım, sozleri buyruk, dtğerleri venlmiş bir iane sayarak mı de onun kayıtsız şartsız yasaiar ve prosedurier dışı bir tastikleyıcısı durumundalalar. uygulama yapılmaktadır? Boyle olmasa sayın Ozal "Allah'tan başka kimseye Bu konuyu çok merak hesap vermem" dıyebilirmi? ediyoruz. Bir açıklayan çıkar Bu yontem, merak edıyorum da paramızı elimizde Meclıse dayalı demokratık bir bulunmayan belge karşılığında yonetımmı. Değılse adım sız nasıl alacağımızı ya da hiç koyun. alamayacağımızı oğremriz. Saygılarımla. Sonra da ne yapacağımıza karar veririz. VEDll BtLGET MELİHA ATALAY EM AMIRAL A\KARA kendısınden alacaklı olduğumuz para karşıüğı belgeyı aldığına ilişkın bır bildirimi tarafımıza vermekten kaçınırsa, bunun nedenı uzennde çok duşunmek gerekır. Adım siz sövleyin Sevenleri; gerçek insan İ. FERİDUN ULUENGİN'in vefatını teessürle duyururlar. Cenazesi, 11 şubat cumartesi günü (bugün), Selamiçeşme Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Karacaahmet Mezarlığı'na defnedilecektir. Rab'ın mağfireti üzerinde olsun. IVot: Çelenk gönderilmemesi rica olunur. KTIAIYYAYIN cem yayınevi Vera Tulyakova Hikmet NÂZIMLA SÖYLEŞİ Turkçesı Ataol Behramoğlu Cem Yayınevi, Mıllıyeı Gazetesı'nde >ayın!anan bölumlerıyle buvuk ılgı goren Vera'nın anılarının tam metnını okurlanna sunmaktan kıvanç duyar TUM BELIRLİ GUNLER VE HAFTALAR ÖĞRENCİLER, VELİLER, ÖĞRETMENLER, SİZİN İÇİN... C I KT I Şımdı sen baharda cohumun tldana tıdanın ağaca donduğu her >erde vıne bızımlesın ağacın veşılınde ve ormanın kardeşlığınde WRU0SMANfrCCA3 'JMGAlOuLU Ilk ve Orta Derecelı Okullar İçin TURK DİLİ DERGİSİ OcakŞubat Sayısı Ahmet Mıskıoglu, Omer \sım Aksoj, Samı Karaoren, Oktaj Akbal, Tahsin Şımşek, Fakır Baykurt, Lejla Şahin, Mı Dundar, John Lyons, Mustafa Durak, Omer Demircan, Sulevman Ozcan. Gonul Ozgul, Naim Tirali, Befazat Ay, Kemal Bek, Arat Ovaü'nın yanlan ve Doç. Dr. Mustafa Durak, Cemil Vener, Doç. Dr. M. Fuat Bozkurt'un sorulara vanıtlanyla butun kıtapcüarda... Yıllıgı 3000TL'dır, mart sayısmdan başlayarak 5000 TL olacaktır Lutfen uşenmeyerek PTT'ye değm gıdıp Turk Dılı Dergısı'run 122 807 numarah Posta Çekı hesabına 3000 TL yatırarak dergı uyelığımzı yenıleyıruz Dıhmızın bağımsızlık ulkusunü hıçbır kötuluk duşunen yok edemeyecektır P.K. 118, Kadıkoyİstanbul TÜM BELİRLİ GÜNLER VE HAFTALAR Renklı, Resımlı 19451989 Ormaıı Y. Muhendı KADIR D4LAK ARKADAŞLARIN ADEVA H.İLKER YURTSEVEN ÖNER KEMAL Isteme Adresı INKILAP KITABEVI İNKILÂP KİTABEVİ Ankara Cad No 95 34410lstanbul Yazarın Dığer Kıtapları SEVGI YAZILARI / Yaprak Yayınları NUTUK (Ataturk) / Inkılap Kıtabevı metalmakina ^jeUöfin Ilk * Tek Defpsi^/ Türkiye'de ilk kez LÜTFİYE HURŞİTAĞAOĞLU ıle İBRAHİM GÜL Evlendiler. 1021989 1etal endustnsının cevherden on urunune kadar her aşamasında ıletışım platformu yaratıyoruz Isteme Adresi: Erol Demek Sk AtlasAp 9/15 Beyoğlu/ISTANBUL Tel 144 07 70 ALTERNATİF TIP İlk sayısı çıktı Isteme Nuruosmaniye Cad No 17/1 Yesılay Iş Hanı Kat 2 0 9 Cağaloğlulst 526 3O7Î 5 1 1 7 4 48 1 Ağustos genelgesi dayatmasına karşı 17 Ekim'de başlatılan açlık grevine kamıinun yoğun ilgi ve yönetim üzerindeki baskısıyla ADALET BAKANLIĞI ve kurum yetkililerinin cezaevinde koşullar düzeltilecektir vaadiyle (yakınlarımız ölümün eşiğindeyken) açlık grevi 37. günde son buldu. Ancak kamu ilgi ve baskısının son bulmasıyla her şeye sil baştan başlamak zorunda bırakılan yakınlarımızın durumunu tüm demokratık kamuya, meslek kuruluşlarına insan hakları ve kurumlarına, sosyalist ve demokratik basın kuruluşlarına duyuruyor ve demokratik kuruluşlar olarak her şeyden önce insan olarak soruna yönelmelerini ve dayatıcı olmalarını bekliyoruz. ESKİŞEHİR'DEKİ TUTUKLU \AKEVLARI ADEVA SÜLEYMAN SOLMAZ MENEKŞE ASLAN FERİDE KHJÇ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle