Katalog

8 ARALIK 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/15 12'lerin sorunlu doruğu l\ A. liderlerini bugün ve yarın Strasbourg'da bir araya geHderlerİnİ bllgÜn Ve Varin Strasbourg'da bİr araya getirecek olan doruk toplantısında en önemli iki gündem maddesini "Ekonomik ve'Parasal Birlik" ve "Avrupa Sosyal Şartı" konularında alınacak kararlar oluşturuyor. Paris'ten Sabetay Varol, Brüksel'den Yasemin Çongar, Londra'dan Edip Emil Öyraen, Roma'dan Nilgön Cerrahoğlu ve Ankara'dan Semib İdiz bildiriyor. Doğu Avrupa'da başdöndttrücü gelişmelerin yaşandığı ve Malta Zirvesi sonucu soğuk savaşın bitiminin tescil edildiği bir ortamda toplanacak AT doruğu için bugün gözler Strasbourg'a çevriliyor. 12 Avrupa ülkesi, ev sahibi Fransa'nın başkanlığında toplanacak dorukta, başta "Ekonomik ve Parasal Birlik" ve iş yaşamııu düzenleyecek "Avrupa Sosyal Şarö" olmak üzere çeşitli konularda çetin bir pazarlığa oturacaJcJar. Birkaç ay öncesine dek en önemli bu iki gündem maddesindeki tutumuyla "sorunlu ortak" konumundaki Ingütere Başbakanı Margaret Thatcher'ın yanı sıra "masada" tüm gözlerin Doğu komşusuyla birleşrae tartışmalan gündemde bulunan FederaJ Aiman Şansölyesi Hetmut Kobl üzerinde olacağı bildiriliyor. Paris muhabirimiz Sabetay Varol'un haberine göre, bugün ve yarın gerçekleştirilecek toplantı için diğer 11 üye ülke lıderine dönem başkanı sıfatıyla bir mesaj gönderen Fransa Cutnhurbaşkanı François Mit STRASBOURG termnd. "dornfrın eüven. davanısma ve «aterrand, "dorugun güven, dayanışraa ve açılım ruhu" içinde gerçekleşeceğini belirtti. Dün sabah Elysee Sarayı'nda yapılan bir basın toplajıtısıyla doruğun gündemini acıklayan Mitterrand'ın sözcüsü, evsahibi cumhurbaşkanının bugünkü öğle yemeğinde "Ekonomik ve parasal birlik konusunda artık karar verelim" çağrısını yapacağını açıkladı. Bu gündem maddesinin topluluk liderleri arasındaki "ana" gerilim unsurunu oluşturduğu bilinirken, önceki gece Bonn'dan Paris'e ulaşan haberler, konuya ilişkin Fransa ile lngiltere arasında yaşanan görüş ayrılığına bu kez de F. Almanya'nın ortak olduğunu gösteriyor. F. almanya'nın konuya ilişkin hukümetler arası bir konferans toplanması için Fran| sa'ya destek verdiği biliniyordu. Ancak F. ' Alman şansölyesinin, gelecek yıl yapılacak 1 seçimler öncesınde ülkesindeki aşın sağa ta viz olarak hu lconuda "tereddiit" icine «rirviz olarak bu kbnuda "tereddüt" içine girrnesi, Fransa'yı tedirgin etmiş bulunuyor. Brüksel'den arkadaşımız Yasemin Çongar'ın büdirdiğine göre, AT zirvesinin tngiltere ile Federal Almanya arasında bir "siyasal giiç denemesi" şeklinde geçmesi de bekleniyor. Bu beklentide "Biiyük Almanya" düşüncesinin yarattığı kaygılar ile İneiltere Başbakam Thatcher'ın belirli konulardaki uzlaşmaz tavnrun büyük payı var. Brüksel'deki AT diplomatlanna göre Strasbourg'da başrolleri Thatcher ve Mitterrand paylaşacak, gözler ise "filmin asıl kahramam" Kohl'ün üzerinden ayrılmayacak. Doruğun diğer önemli gündem maddesi olan Avrupa Sosyal Şartı'nın görüşülmesi ise AT ülkeleri açısından büyük önem taşıyor. Topluluk içinde 1.8 ile 5.7 milyon arasında yeni is olanağı yaratacaği söylenen Tek Pazar uygulaması sendikal haklar konusun dada som isaretleri varatmavı sürdürüyor. som isaretleri yaratmayı sürdürüyor. Londra muhabirimiz Edip Öymen'in haberine göre, tngiltere bu doruk sonunda Mitterrand'ın deyişiyle "1992*den sonra ATnin merkez karar mekanizmasında mı yoksa kenannda mı yer almak istediğine" karar verecek. Başbakan Thatcher'in özellikle Avrupa Sosyal Şartı ile ilgili katı tutumu tngiltere'de de en çok tartışüan konulardan biri. Strasbourg'da söz konusu belgeyi imzalamayacağına kesin gözüyle bakılan Thatcher'ın. ülkesinde vıllardır "Sendikal haklan kırpınbya ugratan" tutumuyla ters dttşme endişesiyle hareket ettiğj yorurnlan yapılıyor. tngjliz basınında AT doruğuna ilişkin yer alan vorumlarda, Başbakan Thatcher'ın giderek "soguk savaş döneminden kalma bir lider" görünümü kazandığı öne sürülüyor. Başbakan Thatcher'in sürekii olarak "ATnin siyasal bir birlik defcil tkari bir biriik oldugunda" ısrar etmesinin dorukta yainız oldutunda" ısrar etraesinin dorukta yaln kalmasına yol açacağı da kaydediliyor. Roma'dan Nilgün Ccrrahoglu'nun büdirdiğine göre Doğu Avrupa'daki son gelişmelerin yaratüğı ortam da Strasbourg doruğunun havasını kuşkusuz etkileyecek. Federal Alman şansölyesinin geçen günlerde açıkladığı "aşamah" birleşme planı konusunda müttefıklerine danışmamış olması AT içindeki ortaklann rahatsızlığına yol açıyor. Helmut Kohl, parasU birlik konusunda da ön şart olarak Avrupa Parlamentosu'na daha büyük bir güç verilmesini istiyor. Ankara'dan Semih ldiz'in büdirdiğine göre, Ankara bugün başlayacak zirveden kendi açısından somut bir gelişme beklemiyor. Türkiye'nin tam üyelik başvurusuyla ilgili komisyon raporunun önümüzdeki günlerde AT Konseyi'ne sunulacak olmasına rağmen, üyelik konusunun doğrudan zirve gündeminde yer almayacağı belirtiliyor. DOĞUBERLİN Demokratik Almanya için kader günleri JVomünist Parti'nin olağanüstü kurultayı bugün başlıyor. Kurultayda Politbüro'nun feshedilmesi bekleniyor. Ordu, silah depolarına saldırılara karşı ilk kez uyanda bulundu. önceki akşam bir polis karakoluna saldıran göstericiler göz yaşartıcı bombalarîa dağıtıldı. GÜNER YtJREKLtK bir pemokratik Alman Komünist Partisinin siyasi hayatta artık etkin rol oynayamayacağı tahmin ediliyor. Parti çevrelerinde tam bir şaşkınhk ve panik havası var. Basın yayında yer alan ve yapılan röportajlardan, halkın ismi ne olursa olsun De I mokratik Alman komünist ya da sosyalist bk partiye karşı büyük bir kuşkuyla baktı | ğı anlaşılıyor. Bugün başlayacak olağanüstü parti kurultayında ismin değiştirilmesinin ı yanı sıra politbüronun kaldıniması da bekleniyor. Batılı tipte modern demokratik bir sosyalist parti haline getirilmek istenen Komünist Partisi'nin ikiye bölünmesi de söz konusu. ÇEKOSLOVAKYA ABD'den Mersin için baskı UFUK GÜLDEMİR WASHINGTON ABD Başkanı George Bush ile SSCB lideri Mihail Gorbaçov^ un geçen hafta sonunda Malta'da yaptıklan doruk toplantısından sonra VV'ashington'un Avrupa Konvansiyonel Kuvvet Müzakereleri'ne (AKKUM) dönük beklentüeri yeni bir ivme kazandı. Buna bağlı olarak da ABD'nin, Viyana'da süren AKKUM'un bir sonuç elde edilmesinin önünde en büyük engel olarak gördüğü Ankara ve Atina'ya yeni telkinlerde bulunmaya hazırlandığı kaydediliyor. Bu bakımdan da hem Bush hem Gorbaçov'da AKKUM'u "bir vere vardırma azmT görülüyor. önümüzdeki günlerde bu azmin, "Mersin krizi" nedeniyle müzakereleri tıkıyor izlenimi veren Türkiye ve Yunanistan bakımından ek bir Amerikan baskısına yol açması kaçınılmaz görünüyor. Ancak Ankara'nın da kendi güvenlik önceliklerini üçüncü ülkelere bırakmayacağı bir olgu. Mersin'in konvansiyonel indirimde "Bygnlama alanı" dışında bırakılması Türkiye1 nin bölgesel güvenlik öncelikleri bakımından önem taşıyor. Bu yüzden de Ankara için konu şu cümleden ibaret: "Mersin konusunda Atina yersiz olarak bazı sorunlar çıkarmıştır. .\BD bu sorunlan Atina ik halktsin." WASHINGTON BATI/DOGU BERLİN Demokratik Almanya Devlet Başkanı Egon Krenz'in önceki gün istifa etmesinden sonra Komünist Parti'de kriz doruğuna ulaşırken, ordu, si, lah ve cephane depolarına karşı girişUecek saldırılara karşı önceki gece ilk kez uyanda bulundu. önceki akşam bir polis karakoluna saldıran halk, güvenlik güçleri tarafından göz yaşartıcı bombalarîa dağıtıldı. Ülkede gerginliğin hızla artması üzerine Komünist Parti'nin 1517 aralık tarihlerinde yapılması planlanan olağanüstü kurultayı bugüne alındı. Ülkede diğer bir gelişmede ise, silah kaçakçüığırun başını çeken ve bir süredir fırarda olan eski Devlet Sekreteri Scbalk Golodkowski önceki gece Batı Berlin polisine teslim oldu. Silah kaçakçılığı Eski dönemle ilgili olarak halkı bir kez daha öfkeye boğan son bir haber, silah kaçakçıhğı üzerineydi. Demokratik Alman gazetelerinde yer alan haberlere göre, Doğu Berlin Schönefeld Havalimanı yakınlanndaki gizli bir depodan Honecker hükümeti silah kaçakçılığı yapıyordu. Tanıklann ifadelerine göre, bu depodan geceleri uçaklara yesil sandıklarla silahlar yüklendi ve tran Irak savaşı sırasmda 6 ay içinde 20 uçağın kalktığı gözlendi. Silahlann her iki ülkeye de gönderildiği söyleniyor. Etiyopya, Hindistan gibi ülkelere de silah gittiği, tanıklann gazetelerde yer alan ifadeleri arasında. Silah kaçakçüığının başıru çeken eski devlet sekreteri Schalk Golodkowski ise önceki gece Batı Berlin'de teslim oldu. Moabit cezaevinde gözaltına alman Golodkowski silah kaçakçılığından elde ettiği paraları tsviçre bankalanna yatırdığını itiraf etti. Gözaltına alındıktan sonra Batı Berlinli avukatı aracüığıyla Alman Basın Ajansı DPA'ya bir açıklama yapan Schalk Golodkovvski tsviçre'deki tüm banka hesaplannı kapattığım, bu hesaplardaki 60 milyon markın Demokratik Almanya'nın Dış Ticaret Bankası'na havale edilecegini bildirdi. Partiye karşı kuşku Komünist Parti'nin ismiriin ve tüm Stalinist yapısının değiştirilmek istendiği bugünkü kurultayda ne sonuç alınırsa alınsın, LtTVANYA HER ŞEY DECİŞİYOR Pta 6 ^ Komünist Parti'nin iktidar tekeline son verildi oSCB'nin Litvanya Cumhuriyeti Parlamentosu KP'nin "öncü rolüne" ilişkin anayasa maddesini kaldırarak çok partili sistemi ilan etti. MOSKOVA (AP) SSCB'nin Baltık cumhuriyetlerinden Litvanya'da parlamento (yüksek sovyet), dün Anayasa'daki Komünist Parti'nin "öncii rolü"ne ilişkin maddeyi kaldırarak, cumhuriyette ilk kez çok partili sistemi yasallaştırdı. Böylece Litvanya, SSCB'de KP'nin iktidar tekeline son veren ilk çok partili cumhuriyet oluyor. Parlamentoda dün yapılan oylamada çok partili sistem l'e karşı 243 oyla kabul edildi. Oylamada 39 milletvekili çekimser kaldı. Litvanya Halk Cephesi Sajudis, dün yaptığı açıklamada dünyaya haberi şöyle duyurdu: "Litvanya Yüksek Sovyeti'nin dünkü oturumunda anayasanın partinin öncü rolüne ilişkin 6. maddesi kaldırılarak yerine cumhuriyette çok partili sistemin yürürlükte olduğuna ilişkin madde konmuştur!' Sajudis'in sözcüsü, cumhuriyette bundan böyle degişik siyasal partilerin ve akımlann yasal olacağım söyledi. Siyasal gözlemciler, Litvanya Parlamentosu'nun (yüksek sovyet) bu karanrun Moskova'nın sert tepkisi ile karşılaşacağını belirtiyorlar. Ermenistan Cumhuriyeti'nde ise aynı yoldaki öneri, parlamentoda gerekli çoğunluk sağlanamadığı için görüşülemedi. Litvanya Parlamentosu tarafından dün iptal edilen anayasa maddesinde, "KP, topInmu sevk ve idare eden bir giiç olup siyasal sistemin, devlet kunımlannın ve toplnmsal kuruluşlann çekirdeğini oluştunır" deniliyordu. Litvanya Yüksek Sovyeti'nin kabul ettiği karar metninde ise "Yasalara uygun olarak kunılan partiler ve toplumsal kurumlar ile hareketler, anayasa ve yasalar çerçevesinde hareket ederler" ibaresi yer alıyor. Yoksek Sovyet, aynca anayasanın 7'nci maddesinde de değişiklik yaptı ve bu maddeye, "toplumsal örgütler ve partilerin rolleri"nden söz eden bir ekleme yaptı. Litvanya parlamentosu dünkü oturumunda kabul edilen bir başka tasarıda da bugünkü KP'nin Litvanya'da 1940'ta kurulan bagımsız komünist partisinin devamı olduğu kaydediliyor. Gözlemciler, kabul edilen karar tasarısının 19 aralıkta yapılacak Litvanya KP kongresinde, SSCB Komünist Partisi karşısmda bağımsızlıklannı ilan etmek isteyen Litvanyalı komünistleri destekler nitelikte olduğuna işaret ediyorlar ve Moskova'nın KP'lerin bağımsızlığına karşı olduğunu belirtiyorlar. Ve Adamec istifa etti POKTRE tifasıyla boşalan başbakanlık görevine ise Başbakan Yardımcısı Marian Calfa atandı. Çekoslovak resmi haber ajansı CTK, Devlet Başkanı Gustav Huşak'ın Calfa'dan Başbakanlık görevini üstlenmesini istediğini bildirdi. Çekoslovakya Komünist Partisi eski Genel Sekreteri Miloş Jakes ile Prag KP Birinci Sekreteri Miroslav Stephan partiden ihraç edildiler. Çekoslovakya Komünist Partisi Politbürosu'ndan yapılan açıklamaya göre, geçen 24 kasımda görevlerinden ayrılan Jakes ve Stephan, başta 17 kasım olaylan olmak üzere toplumu saran gerginlik karşısmda büyük siyasi hatalar yaptıklan gerekçesi ile KP'den çıkanldılar. Bu arada, dün bir açıklama yapan Sivil Forum, "ulusal kurtuluş hükümeti" kurulmasını istedi. Sivil Forum, radyoda yayuılanan açıklamasında Ladislav Adamec'e yeni kurulacak hükümet için 7 bakan önerildiğini de duyurdu. Grup, Adamec'e önerilen kişiler hakkında hiçbir bilgi vermedi. Muhalefetin ünlü adlanndan Vaclav Havel, önceki gün yaptığı basın toplantısına Adamec'in yeni hükümetini bugün açıklayacağını söylemişti. Liusal Taşımacılık Merkezi'nin önündeki orakcekic amj.^..:ı J . üua iokuldu. BULGARİSTAN Oasbakan Adamec'in yerine yardımcısı MarianCalfagetirildi. KPeski Genel Sekreteri Miloş Jakes partiden ihraç edildi. Dış Haberler Servisi Çekolovakya dün yoğun gelişmelere sahne oldu. Çekoslovakya'da Başbakan Ladislav Adamec, görevinden istifa etti. Adamec'in, "kişisel nedenlerden ötiirii" istifa ettiği bildirildi. Başbakanlığa Adamec'in yardımcısı Marian Calfa getirildi. Komünist Parti eski Genel Sekreteri Miloş Jakes ile Prag KP eski Birinci Sekreteri Miroslav Stephan partiden ihraç edildiler. Muhalif grup Si\il Forum da, dün bir açıklama yaparak, "uhısal kurtuluş hükümeti" kurulmasını istedi. AP'nin haberine göre, Sosyalist Parti lideri Bohuslav Kucera dün bir açıklama yaparak Ladislav Adamec'in, "kişisel nedenİerden öfttrii" istifa ettiğini söyledi. Kucera, Adamec'in, istifasını Devlet Başkanı Gustav Huşak'a sunduğunu belirtti. Başbakan Ladislav Adamec, önceki gün muhalefet liderlerinden oyun yazarı Vaclav Havel ile görüşmüş ve daha sonra da, "grev ve ulıimatom tehdidiyle yeni bir hiikümet kuramayacağını" söylemişti. Adamec, geçen pazar günü açıkladığı 21 kişilik kabinesinde yalnızca 5 komünist olmayan bakanın bulunmasını protesto eden muhalefetle göruşmelere başlamıştı.. Çekoslovakya'da Ladislav Adamec'in is Muhalefet örgütleniyor SOFYA (Ajanslar) Bulgaristan'da önde gelen bagımsız hareketler, ülkedeki demokratik değişiklikler için "alternaüf" oluşturacak bir "Demokratik Güçler Birligi" kurarken Sofya'da dün ilk kez dini özgürlükler için gösteri düzenlendi. Dün kurulan demokratik güçler birligi serbest seçimler yapılmasını, çok partili sisteme geçilmesini, piyasa ekonomisinin uygulanmasını ve hukuk devletinin yeniden kurulmasını istiyor. Demokratik Güçler Birliği'nin başkanlığına "Demokrasi ve Glasnost'u Destekleme Kulübü" üyesi muhalif fılozof JeBo Jelev, genel sekreterliğine çevre hareketi ekoglasnost üyesi Petar Baron seçildi. Birliğin sözcülüğünü ise, Bagımsız Insan Haklan Derneği Başkanı Rumen Vodeniçarov ile Podkrepa Sendikası üyesi Gueorgui Spassov yapacak. Demokratik güçler birliği, bagımsız öğrenci derneği, vatandaş hareketi, sosyal demokrat parti ve dini haklan savunma ve baskı kurbanları komitesini bünyesinde topluyor. öte yandan Bulgaristan'm başkenti Sofya'da dün, komünist yönetimin kurulmasından beri ilk kez yapılan dini özgürlüklerle ilgili bir gösteriye binlerce kişinin katıldığı bildirildi. LADISLAV ADAMEC Basküara dayunamcuh Dün istifa eden Çekoslovakya Başbakam Ladislav Adamec, son zamanlarda siyasal dalgalanmalar içinde tüm dikkatleri üzerine çekmişti. Ülkedeki muhalefet hareketi karşısında en ılımlı ve anlayışlı davranan yetkili olarak sivrilen 63 yaşındaki Adamec akılhca davramşlan ve temiz geçmişi ile, muhalefette olumlu etki yapabilrnişti. Adamec, Varşova Paktı ülkelerinin 1968 müdahalesine kanşmamış ve partide sertlik yanlılarından uzak durmuştu. Prag Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden mezun olan Adamec ekonomi alanında yenilikçi önerileri ile dikkati çekmişti. Adamec 1988 yılında "eleştirilere kulaklanm tıkayanların bu ulkeyi yönetmeye haklan yoktur" demişti. Ancak geçen hafta Adamec'in başbakanlığında kurulan komünist ağırlıklı koalisyon muhalefetin sert tepkilerine yol actı ve büyük gösteriler düzenlendi. Adamec önceki gün verdiği demeçte bu koşullarda istifa edebileceğini söylemişti. Serbest seçimler Demokratik Almanya'da komünistlerin liderliğindeki koalisyon ile muhalefet arasında yapılan toplantıda, serbest secimlerin 6 Mayıs 1990'da yapılması kararlaşünkh. 7 saat süren yuvarlak masa toplantısından sonra yapılan ortak açıklamada, ör.erinin en kısa zamanda kesin tarihi belirleyecek olan parlamentoya sunulacağı belirtildi. Toplantıya katılan delegelerden 22'sinin öneri lehinde oy kullandığı, çoğu muhalefetten 11 delegenin ise çekimser kaldığı bildirildi. Komünist Parti'de bölünme tehlikesi lnternational Herald Tribune'un haberine göre SSCB Komünist Partisi'nde derin görüş ayrılıkları var. Baltık partileri bağımsızhğa yöneürken Leningrad Komünist Partisi ise perestroykaya ters yönde muhafazakâr niteliğe bürünüyor. Dış Haberler Servisi SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov, çözülme sürecine giren Doğu Avrupa'da istikrarı sağlamaya çalışırken, Sovyet Komünist Partisi'nin parçalanma tehlikesi ile karşı karşıya olduğu bildiriliyor. International Herald Tribune Gazetesinin Moskova kaynaklı haberine göre tüm birlik çağrüanna karşın, Sovyet Komünist Partisi etnik ve ideolojik bölünme sürecine girmiş durumda. Herald Tribune'un Moskova muhabiri Komünist Parti'deki bölunmeleri şöyle sıralıyor: • Kremlin liderlerinin, partiye federal bir yapı (ademi merkeziyetçi) kazandırma çabalarını sert biçimde kınamalarına karşın, Baltık cumhuriyetlerinden Litvanya ve Letonya'da komünist partiler Moskova'dan bagımsız yol izlemeye başladılar. • Mart seçimlerinde ağır yenilgiye uğrayan Leningrad Komünist Partisi liderleri ise Mihail Gorbaçov'un politikalarına taban tabana ters duşen muhafazakâr yola yönelmeye başlıyor. • Sovyet Komünist Partisi'nin içindeki liberal gruplarla parti dışındaki ban çevreler, Gorbaçov'a, Doğu Avrupa modelini uyğulaması ve partinin iktidar tekeline son vermesi için giderek daha fazla baskı yapıyorlar. Litvanya, gelecek hafta Moskova'da toplanacak olan 2250 üyeli Halk Temsilcileri Kongresi'nde Komünist Parti'nin "öncü rolüne" ilişkin Anayasa'nın 6. maddesinin kaldmlmasını isteyecek. Demokratik Almanya ve Çekoslovakya'da, bilindiği gibi, partinin öncü rolüne ilişkin Anayasa maddeleri kaldırıldı. Macaristan'la Polonya'da ise çok partili sistem kabul edilmiş durumda. Bu yaz Ukrayna'da greve giden kömür işçileri, "öncü role" ilişkin 6. maddenin Anayasa'dan kaldmlmasını istemişler, işçi' lerin bu talebi Balük Cumhuriyetleri ile Ukrayna ve Moldavya'da destek bulmuştu. Herald Tribune, Komünist Parti'nin bagımsız milli partilere ayrılması eğilimine girmesinin Kremlin liderlerini büyük ölçüde tedirgin ettiğini bildiriyor. ya Yüksek Sovyet'i çok partili sistemi kabul etti. Komünist Partisi şefi Algirdas Brazauskas da Litvanya Komünist Partisi'nin Moskova'dan aynlmadığı takdirde parçalanıp yok olacağım belirtti. Litvanya'da yapılan son bir nabız yoklamasında halkın % 77'sinin Brazauskas'ı desteklediği ortaya çıktı. Letonya Komünist Partisi de gelecek yıl ocak ayında özel bir toplantı yapacak. Bu toplantıda partinin, Litvanya'da olduğu gibi bagımsız statüsünü belirlemesi bekleniyor. GAZETESİ SSCB'DEKİDURUMUDEĞERLENDlRDl Leningrad Baltık cumhuriyetlerinde komünist partiler bagımsızuga yönelirken, Leningrad Komünist Parti'si içinde de huzursuzluğun arttığı gözleniyor. Ancak Leningrad partisi Baltık partilerinin tersine, liberal değil, muhafazakâr yola yöneliyor. Partinin yeni şefı Boris Gidanov, açıkça muhafazakâr çevrelerle flört ediyor. Gidanov, Gorbaçov'un ekonomik programından tedirgin olan işçiler arasında kendine destek buluyor. Gidanov, iki hafta once ilginç bir gece toplantısına katıldı. Toplantıda Moskova1 daki liderler sert biçimde eleştirildi ve Gorbaçov'un yeni ekonorruk politikası sayesinde zengin olan özel girişimçiler kınandı. Televizyondan canlı yayımlanan toplantırun Leningrad'da sansasyon yarattığı ve gazetelerin manşetlerinde yer aldığı bildiriliyor. Medvedev'den uyarı Komünist Partisi ideoloğu Vadim Medvedev, geçen cuma Litvanya komunistlerine yaptığı uyanda şöyle dedi: "Eger merkezden kopma egilimleri artarsa, bu perestroykamn sonu anlamına gelir." Ancak, Medvedev'in bu uyarısına rağmen Litvan Dış Haberler Servisi Polonya'da Dayanışma Sendikası, barışın korunması ve anti Sovyet gösterilerin yoğunluk kazanmaması amacıyla bir çağrı yaparak Krakovv'daki Lenin amtının kaldırılmasını istedi. Polonya'nın Krakow kentindeki Nowa Huta alanında bulunan Lenin anıtına bir hafta içerisinde iki kez saldında bulunulmuş ve Lenin'in anıtı gaz dökülerek yakılmak istenmişti. Gösteriler sırasmda "Sovyetler, defol" diye bağıran göstericiler, polisin üzerine taş ve molotof kokteylleri ile saldırmışlar ve polisin göz yaşartıcı bomba ve basınçlı su kullanması ile dağıtılmışlar dı. AP'nin Polonya Resmi Haber Ajansı PAP'a dayanarak verdiği habere göre Dayanışma Sendikası yaptığı çağnda, Sovyet aleyhtarı gösterilerin şiddete dönüşmemesi ve olayların büyümeden önüne geçilmesi için Lenin amtımn kaldırılmasını istedi. Anıtın kaldırılmasına ilişkin tavırlannın, politik olmadığını, yalnızca olayların şiddete dönüşmemesini amaçladığım kaydeden Dayanışma açıklamasında, anıtın kaldınlnıası durumunda, yerel yönetimin suçluluk du>maması da istendi. Krakow'da önceki akşam meydana gelen gösteride, Lenin anıtına yeni bir saldında bulunulmuş ve göstericiler polis zoruyla dağıtılmıştı. Dayanışma: Lenin anıtı kaldırılsın POLONYA