18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ARALIK 1989**** TanmIş Sendikası'ndan da bir kişinin yer alabilecegi ifade ediliyor. TurkIş Genel Kurulu'nda; BASS Başkanı Tamer Sonalp, 19 sendikanın biraraya gelerek bir dev olduklannı soyledi. Sonalp1 in konuşması sırasında fenalaştığı ve yere düştüğü»goruldü. Sonalp, olaydan hemen sonra SSK Dışkapı Hastanesi Kroner Bakım Bölumü'ne yatırıldı. Sonalp'in bir kalp rahatsızlığı geçirdiği, sağlık durumunun iyiye gittiği bildirildi^ HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 Taraflarda liste arayışı in alacağı tavra bağlı bulunuyor. (Baştarafı 1. Sayfada) Başkanı Melih Hiisnii Yılmaz'ın, Ancak, sol kanatta da sempati ile Orhan Balaban'ı destekledikleri karşılandığı göz önune alındığınni açıklaması, bazı sağ kanat de da Başoğlu'nun sağ kanat listesinlegelerin protestosuna yol açtı. de bulunması olasılığı yükseliyor. BASS Başkanı Tamer Sonalp, Yılmaz'ın listesinde sağsol dengekürsüde konuşurken fenalaştı ve sinin kunılabilmesi için, Çimsehastaneye kaldınldı. Iş'ten sosyal demokrat görünümSağ kanadın önceki gün yaptı lü bir adayın alınabileceğinden ğı toplantıdan da soraut bir sonuç söz ediliyor. Ortada görunen Baçıkmadı. Ancak, Şevket Yılmaz sisen'in tabandaki sol eğılimden ın başkanlığında oluşturulacak dolayı sağ kanatta yer alıp alamasağ kanat listesinde bir genel sek yacağı da tartışma konusu haline reterlik sorunu yaşandığı gözleni geldi. yor. Sol kanadın önceki gece yapı| Şevket Yılmaz'ın genel sekre lan toplantısında da son gelişmeterliğe aday olacak kişinin mutla ler değerlendirildi. Sol kanatta, ka bir sendika genel başkanı ol sendikalann Orhan Balaban'ın lisması yönünde ısrarlı davrandığı tesinde gözükme konusunda bir öğrenildi. Yılmaz'ın gönlünde ge iddıalan genelde bulunmuyor. Sol nel sekreter adayhğı için kendisi kanat sendikalann yöneticileri, ne çok yakın olan TesIş Başkanı her zaman özverili davranabileFaruk Bunt'un adının yattığı bi ceklerini belirtirken, güçlü ve liniyor. Ancak, TürkMetal'in Fa uyumlu bir kadronun oluşturulruk Barut yerine Demiryoltş Baş masından yana gözüküyorlar. Aııkanı Enver Toçoğlu'na daha çok destek vtrmesi, Yılmaz'ın genel<*k. çok sayıda delegeye sahip sekreter adayhğmda ikinci seçenek Beledıyelş'm sol kanat listesine olarak Toçoğlu'ndan yana tavır bir aday vermesine kesin gözuyle alabilecegi yorumlanna yol açıyor. oakılıyor. Belediyelş adayını, senBuna karşın, Yoltş Sendikası da dika başkanlar kurulunda belirlesağ kanadın listesinde genel sek yecek. Sol kanatta, Turk Harbreterliğe bir aday verme konusun lş'in de Balaban'ın listesine girmeda istekli göninüyor. Yollş, Sen si bekleniyor. dika Genel Sekreteri Mehmel Sol kanatta, delegasyonları az Bamyaa'mn Türkİş Genel Sekre olan sendikalar, küçük sendikalaterliği'ne aday olabileceğini savu nn da TürkIş yönetiminde temnuyor. Ancak, Yılmaz'ın genel sil edilmesi gerektiğini savunuyorsekreterlikte bir genel başkan gör lar. mek istemesi, Bamyacı'nın genel Sol kanat büyük bir olasılıksekreter adaylığını gölgeliyor. la bugün adaylannı kesinleştireTürkIş Genel Eğitim Sekreteri cek. Balaban'ın listesinde, TürkiMustafa Başoğlu'nun ise sağ ka ye Madentş ile Genel Madentş nat listesindeki yeri Türk Metal sendikalanndan birinden ve Askeri \argıtay'a 3. başvuru GOZLEM Bakanı'na başvuracagını belirtiyorsa, bunun bile yargılamanın Suçsuz olduğu halde idam hu yenilenmesi için yeterli sebep olakümlüsü olarak 10 yıldır cezae rak degeriendirilmesi gerekir" vinde bulunan llkay Erhan Çı dedi. nar'ın yeniden yargılanması isteİlkay Erhan Çınar Bartın Cezamiyle bugun Askeri Yargıtay'a 3. kez başvuruluyor. Avukat Nebi evi'nden gönderdigi mektubunda Barlas tarafmdan yapılacak baş da Askeri Yargıtay'ın daha önce vuruda, Çınar'ın suçsuzluğunun yargılamasının yenilenmesi isteçelişkili tanık ifadeleri ve karar miyle yapılan bajvuruların reddesonrasında noter huzurunda ya dilmesiyle ilgili açıklamalarda bupılan itiraflarla kanıtlandığı savu lundu. Görgu tanıklannın olaydan nularak, istemlerinin kabul edil hemen sonra "orta boylu, esmer, mesiyl» "adaletin onur kazanaca zayıf, avTirtları çökük, elmacık keğı ve fertlerin adalete olan güve mikleri çıkık, kalın kaşlı, yüzü ninin sağlamlaşacağı" vurgulan traşlı, dudakları arasmdan konuşan, ablak yuzlü" gibi ortak eşgal dı. llkay Erhan Çınar da Bartın verileri verdiklerini anlatan Çınar, Cezaevi'nden gönderdigi mektu eşgali verilen kişilerle kendisinin bunda, görgü taruklannın kendi hiçbir benzerliğinin olmadığını sasi hakkında kesin teşhisleri olma vundu. Çınar bu durumu, "Veridığını, aksine çelişkili ve yanlış be len en detaylı eşgallerie, belirgin yanları bulunduğunu vurgulaya özeUiklerim olmasına ragmen hiçrak Yargıtay'ın ret gerekçelerinin bir ortak noktam olmadıgı açık"inandıncı olmadığını" savundu. ken, eylem faili olduğum iddiası açık ki birer yalandan ibarettir. llkay Erhan Çınar hakkındaki Hele ki gözlerim ve yuzümün yayargılamanın yenilenmesi için, nsı kapahyken teşbis edüdiğim idbugun 3. kez Askeri Yargıtay'a diası ve sonrasında tanıklann başvurulacak. Dilekçeyi Başsav açıkca siyasi şubede yönlendirilcılığa iletilmek üzere lstanbul Sı mesi şahsıma hazırianan koraplokıyönetim 2 Numaralı Askeri nun birer aşamalandır" diye deMahkemesi Kıdemli Hâkimliği' ğerlendiıdı. Çınar bu konudaki ne verecek olan Avukat Nebi Bar açıklamalanm içeren 5 sayfalık las, istemlerinin kabul edilmesiy mektubunun sonunda^adı geçen le "adaletin onur kazanacağını" olay günü lstanbul dışında olduvurguladı. ğumu somut belgelerle de ortaya Avukat Nebi Barlas, Çınar'ın koymuş iken, yukarıda ifade ettisuçsuz olduğunu savunduğu di ğim tanık beyanlarının 'kesin lekçesinde, istemiyle ilgili gerek teşhisler' olarak degeriendirilmeçelerini sıralarken, "Askeri Yar si açık ki normal hukuk normlagıtay'ın ret karannda muhbir rıyla açıklanamaz" dedi. Muzaffer Çavdar'uı sanıgın yakalanmasına ilişkin beyanlan bulundugu ve görgü tanıklannın kesin Soru önergesi teşhisinin bulunduğu gerekçe olarak gosteriliyor. Oysa muhbir Bu arada tlkay Erhan Çınar'ın Çavdar sanığın yakalanmasıyia il durumu ikinci kez TBMM gündegili degil, sanıgın olaya katılma mine getirildi. Bağımsız Adana sıyla ilgili, davanın esasına ilişkin Milletvekili Cüneyt Canver'den bilgisi bulunan en önemli tanık sonra bağımsız Kars Milletvekili tır. Davanın tumü muhbir Çav Mahmut Alınak, Başbakan Yıldıdar'ın beyanı uzerine kuruludur. rım Akbulut'a yönelttiği soruda, Bugön Çavdar, notere ve basına hakkında idam kararı verilen Çıyapügı açtklamalarda vicdan aza nar'ın durumunda çelişkiler ortabı çckügini söylüyor vc Adalet ya çıktığıru belirterek olayın yeniALt TEVFİK BERBER den ele ahnmasını istedi. Milletvekili Alınak, Başbakan Akbulut'a "Suçsuz bir insanın işlediği bir suçtan dolayı idam cezası ile hayabna son verilmesine göolünüz razı oluyor mu?" diye sordu. Nasıl idamlık oldu? llkay Erhan Çınar 20 Mart 1980 günü, Rahmanlar tren istasyonunda sağ görüşlu 3 Tekel işçisinin öldurülmesi olayı faili olarak gözaltma alınır. Gözaltına alınması sonrasında kendisinden alınan tum ifadelerde suçlamaları kabul etmeyen Çınar, olay tarihinde Ağn ve Erzunım'da olduğunu, 17 ayn tanık ifadesi ve Erzurum Numune Hastanesi'nden röntgen fılmi çektirdiğind dair belgeyle lcanıtlar. Kendisini ihbar ettiği ileri surülen muhbir yakalanmasından 3 yıl sonra mahkemede dinlenir ve çelişkili beyanlarda bulunur. Bu arada emniyette ve teşhis zabıt varakasında Çınar'ı teşhis ettikJeri şeklinde beyanlarda bulunan görgü tanıkian duruşmalarda alınan ifadelerinde ve yüzleştirmelerde çelişkiye düşerler. İstanbul Sıkıyönetim 2 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde 1984yılındasonuçlanan davada Çınar oy çokluğuyla idama mahkum edilir. idam kararı, mahkemenin askeri hakim uyesi Necdet Celkan'ınrauhalefetetmesıne, hatta sanığın beraat etmesi gerektiğini belirtmesine karşın diğer sivil hâkim üye, şimdi Adalet Bakanlığı Ceza lşleri Genel Mudürluğu'nde tetkik hâkimliğine terfı ettirilen Hâkim Nuri Murat ile hukukla ilgisi olmayan Topçu Albay Yaşar Cengiz'in oylanyla alınır. İdam cezası Askeri Yargıtay'ca onamrken, iki itirafçı, yargılama aşamasında Çınar'ın idamını isteyen askeri savcı, Çınar'ı gözaltına alan Binbaşı Ata Burcu ve muhbir Muzaffer Çavdar, Çınar'ın suçsuzhığunu ortaya koyan açıklamalarda bulunurlar. Bu gelişmeler uzerine yargılamanın yenilenmesi için Askeri Yargıtay'a yapılan iki başvuru da reddedilir. Liste kulisi (Baştarafı 1. Sayfada) bun adı sol olmakla birlikte, gerçekte Türkîş'te ciddi anlamda sol yok. Aslında sola açık, demokrat kişilere, sosyaJ demokratlara, Türklş içinde sol deniliyor. Sendikalar ve delegeler uzerinde fazlaca ağırlığı olmayan, ancak yine de dinamizmi ile işlev yapabilecek Türk solu bu nedenle yapılanmada iddialı değil. Türklş içinde sendikalara dağılmış olarak var olan bu kimlikteki kişiler, sadece daha demokraük ve daha ilkeli bir TürkIş yönetimini umut edebiliyorlar. Elbette sola yakın adaylar da var. Ancak liste yapma güçlüğü içinde kendilerine yer verilmezse küsmeleri, karşı listeye oy vermeleri söz konusu değil. Bu da Orhan Balaban'ın başkanlığındaki grubun daha geniş tabanlı bir temsile dayalı liste yapabilme şansını arttırıyor. Sol listede en geniş temsile açık ve var olanlar içinde sendikal ilkelerde en tutarlı adayları birleştirememede en önemli engel, küskünler ve kazanılabilecek gruplara yer verilmesi zorunluluğu duyulması. Balaban başkanlığında kadrolaşmada öncüluk yapan ve kimlik olarak en çok puarr toplayan, belki de listeye alınmaları en iyi olabilecek isimler, özveriye hazır olanlann başında geliyor. Nasılsa onlardan kayıp olmayacak diye daha kaprisli, daha ısrarlı olan ancak kitlelerde benimsenmeyecek adayların seçilmesi ise hern daha olumsuz bir yapılanmayı hem de sandığa tek başına gidecek ve bu kez talimatla oy kullanmayacağı bilinen delegenin liste uzerinde isimlere bağlı olarak oynaması sonucunu getirebilecek. İşte bütün bu olasılıklar karşısında solun liste yapması hem daha kolay sağa çok zor. Sağda liste yapmak çok daha belalı bir iş. Orta ve fanatik sağın düşman kardeşlerinin bileşiminde bir liste nasıl yapılacak? Türklş yönetimine o kadar uzun zaman, sn ağır eleştirüer yapılmış, şimdi bir arada olunacak. En onemlisı de ne yapıp yapıp, aşın sağ damgasından kurtulma zorunluluğu var. Şevket Yılmaz'ın çevresi Yılmaz'ı aşırı sağdan sadece oy alan, ama yer vermeyen bir liste yapmaya zorluyorlar. Önce solun başını çekmiş Yollş başta olmak üzere, Tek Gıdalş, Basisen gibi sendikalardan isim alarak, sola açık, dengeli liste imajının verilmesini tek çözüm görüyorlar. Bu da sağda iddialı ve asıl oyu verecek sendikaları çok kızdırıyor. Yonetimleri sağ listeye girmeye karar verse bile delegelerinden önemli oy oranının sola kayacağı üç sendıkanın yerlerine yönetime girmesine razı görünmüyorlar. Sağda Türklş delege dağüınunda sol lehine bu genel kurulda görülen büyük değişim karşısında, geçen genel kurulda iki ayrı liste ile çatışabileek güçte olan sağ, bu genel kurulda çaresiz tek grupta butünleşti. Fakat listeyi paylaşmaları çok zor olacak. Son dakikalarda bize artık pek olası gibi görulmeyen sürpriz gelişmeler, oyunlar olmazsa, seçime aynşmış iki liste ile girilecek. Belki bir iki şablon liste veya özel aday çıkabilir. Fazla belirleyici olamaz. Ancak bloklaşmada oy farkı çok az olursa, bazı yerler için sonucu değiştirebilir. Aday listeleri açıklandıkıan, sendikalannın ittifaklan belli olduktan sonra dahi delege sayılarına bakarak oy tahmini yapmaya kalkışmak çok büyuk saflık olur. Delegeler çoğunluk sendikada asker kimliğinde fazlası ile çıkmış konumda. Kimlik kazanmış delegelerin başkanlar ve sendikalar anlaşmalanna bağlı olarak oy kullanmalan ancak varılan anlaşmayı onaylamış olmalan ile bağlantılı olacak. Duzeltme: Dünkü yazıda bir kelimede yapılan dizgi yanlışı iki paragrafı birden anlamsız ve anlaşılmaz kılmıştır. "Genel kurulda bakanlara söz verilmemesi" diye suren cumledeki "bakanlar" kelimesi yanlışlıkla "bulunanlar" olarak çıkmıştır. Söz konusu pa Likatİş Başkanı Melih Hüsnii Yılmaz, "Eger şimdiki başkan grev yapamıyor diye eleştiriliyorsa, o zaman bizim destekkdiğimiz Orhan Balaban'a destek| verirsiniz" diye konuşunca, salon hareketlendi. ö n tarafta oturan TesIş, Teksıt ve Türk Metal delegeleri ayağa kalkarak, "Balabandan başkasını bulamadın mı?", "Balaban 6 senedir ne yapıyor ki?", "25 güniiik başkan, aday belirlerse böyle olur" diye söz attı"lar. Likatlş Başkanı Yılmaz, bunun uzerine "Konuşun, konuşun, rahatlayın' dedi. Demiryollş Başkanı Enver Toçoglu, gnıplaşma yaratmaya kimsenin hakkı olmadığını ileri sürerek, "Bizi dışardan kamplara bolmeye calışanlara izin vermeyelim" dedi. I KristaJlş Başkanı Necati Altunkaynak, Türklş'in demokratikleşmesinin, işçilerin siyasi görüş farklılığı gözetmeksizin tek konfederasyon çatısı altında toplanmasından gectiğini söyledi. Altunkaynak, Türktş'in değişikliğe gereksinimi olduğunu da kaydetti. Tarımlş Başkanı Sabri Ozdeş, tarım işçilerinin sorunlannı dile getirerek, mutlaka tarım iş yasaragraflarda, delegelerin bakanla smın çıkarılması gereğini anlattı. Türklş Genel Kurulu'nun bun konuşturmamasma hükümet cephesinden hemen tepki geldiği günkü bolümünde, ban bağımsız vurgulanmak istenmişti. Bu ola sendikalann Türkİş'e üye olup olya bağlı olarak bazı kamu kuru mayacaklarına ilişkin tüzük komu görevlilerine talimat verildiği misyonu raporu ele alınacak. ve TürkIş'e kapılann kapatıldığı, Türktş'in, aynı işkolundaki sengenel kurulda ise polislerin dele dikalann birleşmesini öngören tügelere çok sert ve baskılı davran zük maddesi değiştirilmediği takdıklanna işaret edilmişti. Düzel dirde, bağımsız sendikalann TürkIş'e üye olması zorlaşacak. tir, özür dileriz. En Büyük Serüven Sovyetler Birliği... Baykal Gölü Yöresi! Dünyanın en derin gölüne sahip olan Baykal Yöresi; dik yamaçlar. dar, yüksek vadilex, geçitvermeyen sık ormanlarla çevrelenmiş zorlu'bir arazi... (Baştarafı 1. Sayfada) Muhalefet partilerinin milletvekitlerı genel kurul salonunda bulunmadıklarından Güzel ve arkadaşlarının çabası boşa gidiyor." Güzel ve arkadaşlarının, hükümetin "hayaliihracat" suçlarınt affeden tasarışına karşı tavır aldıkları da biliniyor. Cumhurbaşkanı Özal, eski müsteşannın bu tavırlarına kimbilir ne kadar sinirleniyordur? Eski başbakanlardan Süleyman Demirel de eski müsteşarı Özal'a, görüyorsunuz, ne kadar öfkeleniyor. Eski bir lekerlemedir; bilirsiniz: Akrep etmez, akrabanın akrabaya ettiğini... Bu tekerlemeyi son gelişmeler karşısında zoolojik öğelerden arındırıp bürokratik öğelerle süsleyerek şöyle değiştirelim: Muhalefet etmez, müsteşann müsteşara ettiğini... Eee, ne demışler: Etme bulma dünyası... Özal, Demirel'i iyi tanıyordu, Güzel de Özal'ı... Güzel ve arkadaşları, bütçe yasasını değiştirerek memurların aylıklarını arttırmaya çalışıyorlar. Buna karşın Maliye Bakanlığı yetkilileri "olmaz" diyorlar. Gerekçeleri de şu: Anayasa, TBMM üyelerine gider arttıncı ve gelirteri azaltıcı önerilerde bulunamazlar, diyor. Anayasada böyle bir engel var mı? Hayır; yok. Niçin yok? Anayasanın 162'nci maddesi bütçe yasası görüşülürken şu sınırlamaları getirmiş: "1" demiş: Gider arttıncı önerge veremezsin... "2" demış: Ge//r azaltıcı önerge veremezsin... Milletvekilleri, "gider arttıncı" ve "gelir azaltıcı" sonuçlar doğuracak önergeler dışında çeşitlı bütçe kaynaklannda aktarmalar yapmayı amaçlayan öneriler verirler. Veremezlerse, TBMM, bütçe yasasını geldiği gibi onaylayan bir noter durumuna sokulmuş olur. Bütçe yasası tasarısı görüşülürken "Vuralhan Dosyası"na da kısaca değinmek gerekir. Dışişleri Bakanlığı'na alınan zırhlı araç ve gereçler konusunda iki yıldır süren inceleme ve soruşturmalar son aşamalarına geldi. Dışişleri Bakanlığı'nda kurulan "Memurin Muhakematı Komisyonu" eski Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralhan'ın sorgusunu yapmak istedi. Komisyon, bu amaçla Vuralhan'ın dokunulmazlığının kaldınjması için Başbakanlığa başvurdu. Özal'ın başbakanlığındaki son günleriydi. Eski başbakanımız soruşturma belgelerini görmek istediğini bildirerek dosyayı TBMM'ye göndermedi. Komisyon, Başbakanlıkça yapılan bu engellemeden sonra Vuralhan ile ilgili dosyayı ayırarak öteki sorumlular hakkında "fezleke" düzenlendi ve Bakan Mesut Yılmaz'a verdi. Bakan Yılmaz, "usute ilişkin" olduğunu ileri sürdüğü nedenlerle 'İezleke taslağı"n\n komisyona geri verildiğini açıkladı. Ceza usulü hukukunda "iddianame taslağı" olmayacağı gibi "fezleke taslağı" da olmaz. Bu "usule ilişkin" noksanlıklar neyse, bunların bir an önce giderilip 'iezieke"n\r\ yeniden bakana ve Danıştay 2. Dairesi'ne verilmesi gerekiyor. Anlaşılıyor ki, bırileri yine Vuralhan'ı koruyor. Başbakanlann da dokunulmazlık dosyalan hakkında "takdiryetkisi" kullanmalan hukukla bağdaşmaz. Ayrıca, dokunulmazlık dosyasının Başbakanlıkta bekletilmesı de suçtur. Güzel ve arkadaşlarını bu muhalefet görevinde yeni bir sınav bekliyor. Sınav konusu, Vuralhan'ın dokunulmazlık dosyasıdır. Bütçede aktarmaya evet, başka konulardaki kaytarmaya | hayır! UGUR MUMCU oru Katıhn,gücünüzü kamtlayın! Seçilecek 2 kişiiik Türk Ekibinin bir üyesi olarak. tam donanımlı bir LandRover ile Baykal Yöresinde 1000 mil yapabileceğinize inanıyorsanız, En Büyük Serüven CAMEL TROPHY BA1KAL 90'a katılın. Gücünüzü kamtlayın. zoru başarın. Vasiliu: Asil Nadir başarılı işadaım STELYO BERBERAKİS ŞEBNEM ATtYAS ATÎN A / NEW YORK Kıbns'la ilgili diplomasi faaliyeti son glinlerde artarken Kıbns Rum yönetimi lideri Vbrgo Vasiliu, Londra'da dün gerçekleşmesi beklenen, Kıbnslı işadamı Asil Nadir'le ABD Dışişleri Bakanlığı'nın Kıbns Özel Koordinatörü Nelson Ledsky görüşmesiyle ilgili olarak "Sayın Nadir başanlı bir işadamıdır. Kıbnslıdır, dolayısıyla sonıiî çözüm bulunması için yapılan her olumlu girişimi takdir etmekten başka bir şe> yapamam" dedi. Bu arada BM Genel Sekreteri Perez de CueUar'ın hafta başında yayımladığı ve Kıbrıs'la ilgili girişimlerinden bir sonuç alamadığını ilk kez resmen açıkladığı raporu da dün BM Güvenlik Konseyi'nde ele alındı. Stelyo Berberakis'in Atina'dan bildirdiğine göre Yunanistan'daki temaslarını tamamladıktan sonra bir basın toplantısı düzenleyen Kıbns Rum yönetiminin başarılı bir işadamı olmakla ünlü lideri Yorgo Vasiliu, Kıbns sorununun çözümü yolundaki duyguiarını, "Ben iyimser bir kişiliğe sahibim" sözleriyle dile getirdi. Kıbns sorununun girdiği çıkmaza "diiğiimlenme" yerine "Denktaş'ın engellemeleri" denmesinin daha yerinde olacağına işaret eden Vasiliu, KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş ile önümuzdeki şubatta ABD ya da Avrupa'nın herhangi bir kentinde buluşma ve süresiz bir diyalog başlaması yolunda BM Genel Sekreteri de Cuellar'ın onerisini kabul ettiğini de açıkladı. Denktaş'ın geçen yılın ağustos ayında varılan ilke anlaşmasının aksine böyle bir diyaloğun başlaması için bazı "önşaıHar" öne sürmesini kabul edilemeyecek bir durum olarak niteleyen Vasiliu, "Üzülerek belirtroek isterim ki Sayın Denktaş'ın tutumu çok serttir. Kıbrıs'ın geleceğini AT üyeliğinde gorduğünu belirten Vasiliu, "sözde dcvlet" olarak adlandırdığı KKTC'nin ise Türkiye'den başka hiçbir ülke tarafından tanınmayacağına emin olduğunu, adını vermek istemediği ve KKTC'yi tammaya aday bazı ülkelerin yetkilileriyle temaslarının bunu gösterdiğini ileri sürdü. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Murat Sungar'ın BM Genel Sekreteri'nin raporu ile ilgili olarak yaptığı değerlendirmeyi de eleştiren Vasiliu, "Türkiye, Kıbns'ta 35 bin asker, 300'den fazla tank bulundurup yılda bir iki kez tatbikat yaparken Rum tarafının kendisini bu işgal kuvvetlerine karşı koruması için 30'a çıkarmak istediği tank sayısı ile muhafız gücünu 10 binden 13 bine çıkarmak istemesine karşı gösterilen bu tepki guliinçtiir" dedi. OSMAN ULAGAY (Baştarafı 13. Sayfada) EKONOMINOTLARI En Büyuk Serüven'e katılmak istiyorum. Adı Soyadı. Adres: Tel Ehtiyet No Mesleğı Türkiye yi temsil edin. Son Katılma Tarihi: 4 Ocak 1990 Kuponu doldurun ve P.K. 183Mecidıyeköy/İSTANBUL adresine postalayın. Bu tablo 1990 hedeficrınin makul ve ulaşılabilir olduğunu göstermektedir. Ayrıca 1989 yılının ikinci yarısında sanayi sektöründe gözlenen canlanmanın süreceği ve tarımda tekrar kuraklık yaşanmayacağı ihlımali dikkate alındığında, 1990 için tespit edilen hedeflerın tutarli ve inandıncı olduğu görülecektir. Sayın Tigrel'in rakamlara dayalı açıklamalanm, yararlı olabilir düşüncesiyle özetlemeye çalıştım. Ancak 1990 yılı programı hedeflerinın gerçeklere uygunluğu konusundaki tereddütlerimi, özellıkle bazı noktalarda koruduğumu belirtmeliyim. Kendi sundukları tabloda da görüldüğü gibi, kamu harcanabilir geliri, kamu tasarrufu, kamu yatırımı ve toplam yatırımlar gibi önemli göstergelerde 1990 rtedefleri, 19841988 ortalamaların\n çok üzerindedır. 1989 yılında program hedefleriyle gerçekleşme tahmınleri arasındakı en büyük sapmalar da tarım dışında bu göstergelerde meydana gelmiştır Gerçi 1989'da kamu harcanabilir gelırınin yuzde 7.7, kamu tasarrufunun yüzde 15.7, kamu yatırımının yuzde 11.9 reel gerıleme göstermiş olması nedenıyle 1990 artışları çok düşük baz rakamlar uzerine hesaplanacaktır. Buna ragmen söz konusu göstergelerle ilgili hedefler bana gene de fazla iddialı görünmektedir. Bu görüşümü kendisine ılettığimde Sayın Tigrel de kamu kesimiyle ilgili hedeflerin biraz iddialı görünebileceğini, ancak kamu gelırlerinı arttırma konusunda iddialı olmak gerektiğini, vergı tahsılatındakı son gelışmelenn de bu yönde umut verdiğini söyledi, "Kamu harcanabilir gelırıni ve kamu tasarrufunu mutlaka arttırmak zorundayız" dedi Evet, DPT 1990 tahmınlerine güveniyor. Bakalım yılın kendisi bu güvenı haklı çıkartacak mı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle