Katalog

18 KASIM 1989 Gorbaçov'dan karşı çıkış • MOSKOVA (AA) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, reformcu bir komünist olduğunu, ancak en azından şimdilik, çiftlik ve fabrikaların özel mülkiyete verilmesine ve Komünist Parti'nin iktidar üzerindeki tekelini kaybetmesine izin vermeye hazır olmadığını söyledi. Sovyet Resmi Ajansı TASS'ın dün verdiği habere göre, Gorbaçov, perestroyka döneminde birçok değişikliğin mümkün olmasına karşın, devletin üretim araçlannın mülkiyetine sahip olmasını öngören Marksist anlayışa bağlı olduğunu belirtti. Başkentte 10 bin kişiyürüdü; Mladenov devlet başkanı seçildi Hödük Avni... Dış Haberier Servisi Doğu Bloku'nu sarsan "reform rüzgân" Bulgaristan'da tüm hızıyla esmeyi dün de sürdürdü. önceki gece Komünist Parti Merkez Komitesi'nde Todor Jivkov yanlısı üç üyenin Politbüro'dan çıkarılmasımn ardından dün yeni parti lideri Petar Mladenov, Jivkov'dan boşalan devlet başlan reform hareketleri üzerinde incelemeler yapacağıru kaydetti. Bulgaristan'da serbest seçimlerin gerçekleşip gerçekleşemeyeceği yolundaki bir soru üzerine Mladenov, "Bu mümkün. Bana kalırsa serbest sevünlerden yanayun" dedi. Mladenov, aynca parlamento„„.„^ ni Devlet Başkanı Petar Mladenov'un bakanlar kurulunda değişiklik önergesini onayladı. Yapılan değişıkliğe göre, önceki Politburo'daki yedek uyeliğine son verilen Stoyan Ovcarov, Ekonomi ve Planlama Bakanlağı'ndan da ahndı ve bu bakanlık yerine Maliye, Ekonomi ve Planlayıhnda evlat edinilmişti. Bulgaristan Parlamentosu, aynca yine ülkenin yeni güçlü adamı Mladenov un önerisi üzerine, ceza yasasuun 273. maddesini kaldırdı. Bu madde, hükümet aleyhine propaganda yapümasıru yasaklıyordu. Bu arada başkent Sofya'da dün ra sahip olnukla" suçlandı. Jivkov'un yargılanarak cezalandınlması istendi. öte yandan Bulgaristan'm başkenti Sofya'da yönetimin izniyle yarın yapılması kararlaştırılan gösterilere katılmak için Gotse Delçev kenti çevresindeki köylerden hareket edenlerin engellcndiği ve yoldan geri çevrildiği bildiriliyor. Viyana'daki iyi haber alan kaynakların açıklamasına göre, bağımsız hareketlerin ortaklaşa düzenlediği gösteriye katılmak amacıyla, Sofya'nın 200 km güneyindeki Gotse Delçev kenti çevresindeki köylerden hareket edenler, Sofya yönündeki tüm yollan tutan gizli polisi karsılarında buluyorlar. Kaynaklar, yolculan kontrol eden gizli polisin, köylerine geri dönmelerini emrettiğini belirtiyorlar. Gotse Delçev çevresindeki köylerde Bulgarların yanı sıra Türk ve Pomaklar da yaşıyor. Reform rüzgârı Sofya'da ^ jî Petar Mladenov devlet başkanı seçildikten sonra yaptığı konuşmada, m < ı ieri*sofya sokakianna da yansir serbest seçimlerden yana olduğunu belirterek, sosyalist, modern ve ken. ıo bin kişinin dün Sofya'da jnsani değerlere önem veren bir devlet için toplumun tercihlerinin ön yüniyüşte alınması gerektiğini vurguladı. istendi. nun Komünist Partisi ve hükümet Üzerinde daha çok kontrole sahip olması çağrısında bulundu. Petar Mladenov, "Sosyalist, modern, demokratik ve insani degerlere önem veren bir devlet için topluraua tercihinin ön plana alınması" gerektiğini kaydetti. Bulgaristan Parlamentosu, yema ile Iç Ticaret olmak üzere 3 yeni bakanlık oluşturuldu. Petar Mladenov'un devlet başkanı olmasıyla boşalan Dışişleri Bakanlığı'na da Boyki Dimitrov getirildi. Diraitrov, Bulgar Komünist Partisi'nin ilk başkanı tarafından komünist rejimin kurulduğu 1944 resmi makamlarca da düzenlenen ve 10 bin kişinin katıldığı bir mitingde eski parti genel sekreteri ve Devlet Başkanı Todor Jivkov aleyhinde sloganlar atıldı. Göstericilerin, "perestroyk»" lehinde pankartlar taşıdığı mitingde Jivkov, "lüks bir >aşam sürmek ve inanılmaz boyntlarda ayncalıkla DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 DUNYADA BUGUN AUSIRMEN Zaman zaman sözcüklerden gülünç kavramlar türetme oyunu oynar mısınız? Ben oynarım ve oldukça da eğlendırici bulurum. isterseniz bugün, yabancı soyluluk unvanı olan "dük" sözcüğünü alalım ve hemen bundan dört tarte sözcük türetelim: Örneğin, vadileri aşmamıza yardım eden düke ne denir? Viyadük. Ya artık hükmü kalmamış düke? Kadük. Peki çok konuşan, durmadan carcar eden düke ne denir? Düdük. Ya kafası çalışmayan duke? Hödük. Bizim Hödük Avni, daha her yiğit gibi lakabı ile anılırken, düklükle ya da soylulukla hiç mi hiç ilişkisi olmayan bir garibandı. Saka Ahmet'in iki kızı ile üç oğlundan biriydi. Avni'nin kız kardeşleri kendi hallerinde, analarına yardım eden çocuklardı. O zamanlar kızların okuması diye bir sorun olmadığından ilkokulu brtirir bitirmez analanntn dizleri dibine döndüler. Doğrusu beş yıl okumalannda en büyük etken de Albay Kazım Bey'in Saka Ahmet'i zorlaması olmuştu. Sonra kızlardan biri, Devlet Demir Yolları'nda çalışan bir delikanlı ile evlendi ve oğlanın Sıvas'a tayin olması üzerine kalkıp gitti. Öbürü ise manav Hamdı'nın oğluna vardı. Zaman zaman Kadıköy'den geçtiğimde, Hamdi'nin oğlunu görüyorum. Hoşbeş ediyoruz. Avni'nin biri kendinden küçük öbüru büyük olan erkek kardeşleri ise bir yandan getir götür işlerine koşarken bir yandan Kadıköy İskelesi dolaylannda cumartesi pazar ayakkabı boyacılığı yaparak ekmeklennı taştan çıkarırlardı. Her ikisinın de tutkusu, okuyup daha düzeyli bir yaşama ulaşmaktı. Oğlanların en büyüğü ortaokulu bitirince, Heybeli'deki Deniz Harp Okulu'na girmeyi başardı, küçügü de parasız yatılı sınavını kazandı, sonra da Yapı Sanat Okulu'na geçti. Orayı bitirdikten sonra da mimarlık diploması aldı diyorlar. Bizim Avni ise Saka Ahmet'in en büyük sorunu idi. İlkokula bile doğru dürüst gitmez, zamanının çoğunu Dayı Haydar'ın peşinden kahve kahve dolaşarak sokak başlarında ona buna dayılanarak, arada mahalle takımında etrafa baskı yapıp illa sağ bek oynayıp koridor olurken, karşı tarafa tekme sallayarak, maçlarda kavga çıkararak geçirirdi. Hödük lakabını ona kim takmıştı anımsamıyorum. Bu hödük adını, alfabeyi ancak 12 yaşında söktüğünden mi, yoksa bir soyleneni ancak üç kerede, o da yarım yamalak anladığından mı? Yoksa Haydar çetesinın en ahmak kişisı olarak candan bağlı olduğu kabadayı hesabına ona buna posta koyarken ıkide bir ağzı burnu dağıldığından mı koymuşlardı onu da bılemeyeceğim. Ben yatılı okula girince Hödük ile ilışkilerimiz azalmıştı. Ama gariptir, birbirimızi severdik. Ona sevgim nereden kaynaklanırdı, o bana neden sevecen yaklaşırdı bilemiyorum. Ama yine bir hafta sonu Hödük'ü ağzı burnu dağılmış bulunca (o zamanlar 15 yaşındaydık ikimiz de) kendisine; Yahu Avni, neden bu herif için böyle kendini helak edip dayak yiyorsun dediğimi anımsıyorum. Avni'nin yanıtı da bugün gibi aktımda: Neden yemeyeyim yahu dedi, ben bir sokak serserisi bir hiçken adam beni aldı, Haydar çetesinin en önemli adamlarından biri yaptı, artık o ne dese ben onun sözünden çıkmam. Aslında belki ae iyi çocuk denebilirdı Hödük'e, eğer akılsız bir iyilik olabilseydi yeryüzünde. Hödük su gibiydi, renksiz, tatsız, kokusuz, içine konduğu kabın şeklini alan, kendi biçimi olmayan su gibi. Biz kentin Asya yakasından Avrupa yakasına geçeli yıllar oldu. Saka Ahmet ile karısının izlerini yitireli de. Ama bir gün eski dostlara rastlayınca Hödük'ten haber almış ve Haydar çetesinden, bizimkınin askerde olduğu sırada kabadayının hapse girmesi ve birliğin dağılması sayesinde mucize kabilinden yakasını kurtardığını öğrenmıştım. Geçenlerde, yağmurlu bir günde Beyoğlu'nda bir yandan gelen geçen arabalarınm sıçrattıklan zifoslardan kaçınmaya çatışır, bir yandan da taksi bulmaya uğraşırken san bir Mercedes duruverdi önümde. Arabanın camından bir kalantor el edıyordu "gel" diye. Adamı önce tanımadım. Tam şoför yerinden fırlayıp bana kapıyı açarken çıkardım bizim Hödük Avni'yı. Doğrusu çok değişmişti, parmakta bir şövalye yuzük, sırtında pahalılığı ve zevksizliği aynı anda haykıran kostüm, boynunda flüoresan bir parıltıyla göze batan kravat. Atladım arabaya, birbirimize sarıldık. İkimizin de vakti olduğundan şöyle Boğaz'da bir tur atalım dedik ve Hödük anlatmaya başladı. Kendisi okumazmış bizim gazeteyi, ama yanındaki mimarlardan biri okuyormuş, başıma gelenleri duymuş, çok üzülmüş, hatta bir ara beni ziyarete gelecekmiş, ama bırakmazlar diye çekinmiş, hem de ortağı: Bırak Avni demiş, bu işler esrar kaçakçılığına, dolandırıcılığa, adam yaralamaya, hayali ihracata benzemez, adam siyasi, ziyarete gider de mimlenirsin, kendi başını da yakarsın benimkisini de. Avni, Yine de diyordu, gelecektim, bırakacaklarını bilsem. Seni ne kadar severim bilirsın. Beni boş ver dedim, sen ne yapıyorsun, kardeşlerin ne oldu? Kardeşlerim fena değiller. Biliyorsun abım kafasının dikine giden bir adamdı, kurmay olduğu halde paşa olamadı dilı belası. Albaylıktan emekli ettiler, şimdi bir şirkette çalışıyor. Bizim küçük, Mimarlar Odası'ndaki toplantılara falan katılırmış, ileri geri konuşmuş, 12 Eylül'de o da biraz yattı. Çıktıktan sonra "yanıma gel" dedim, gelmedi, o da bir şirkette çalışıyor. Ya sen? Ben iyiyim Allah'a şükür, bir inşaat firmam var, iki ortak çalışıyoruz. Allah Allah Avni dedim, sen ticaretten falan pek anlamazdın nasıl oldu bu iş? Avni güldü. Bak, dedi, kusura bakma, ama asıl siz çok bilmişler hiçbir şeyden anlamıyorsunuz. Sonra anlatmaya koyuldu: Ben askerde bir çocukla tanıştım. Dönüşte beni babasının firmasında getir götür işlerine aldı. Ne denirse onu yapıyordum. Adamlara son derece bağlıydım. Ekmeğimi verene nankörlük etmiyordum. Benim gibi sokak serserisini alıp iş vermişlerdi. Çok sevdiler, zamanla evlerme gidip gelmeye başladım. Bizim hanımı tanıdım orada. Füsun güzel değil, ama iyi insandır. Benim gibi yakışıklı (sahi söylemeyi unuttum, bizim Hödük, kalıbı kıyafeti yerinde, eskilerin müşekkel dediklerı iri yarı, yakışıklı bir adamdır) adama tutuldu. Bizim patron önce diretmiş, ama Füsun, "Baba beni bu halimle kim alır? Daha ne istiyorsun, otur deyince oturan, kalk deyince kalkan, ne söylersen yapan böyle bir adamı nereden bulacaksın?" demiş de sonradan kızı bana verdiler. Şirkette daha önemli işler yapıyordum. Zaman zaman bazı bonoları, senetleri kâğıtları da imzalıyordum. Hatta bir ara, biF yanlışlık yuzünden hapse gırdik, ama senin gibi uzun kalmadım. işi ayarlayıp çıktım. Bizim kayınpeder geçen yıl sizlere ömür. Şimdi şirket kayınbiraderle Füsun'a, yani bana kaldı. Çalışıp duruyoruz işte, yap sat falan. Sonra ilerdeki tepelerden b«rini gösterdi: Boğaz'da villalar da yapıyoruz, bak, nah orada, temelleri attık bile... Gülümseyerek ekledi: Bana Hödük derdiniz hepiniz, çok bilirdiniz de ne oldu? Bakın sizler neredesıniz, ben neredeyim. Beni sokak köşesinden alıp buralara getiren velinimetlerim ne derse onu yaptım ve bak nerelere vardım. Evet, su gibi bir çocuktun, renksiz, tatsız, kokusuz gırdiği kabın biçimini ve rengini alan, dedim. "Şimdi bu niteliklerinle vardığın yerde hödüklüğün erdemini kanıtlamaya çalışıyorsun Avniciğim" diyecektinn, diyemedim, radyoda Özal'ın atadığı yeni başbakan ile kabine açıklanıyordu, ona dalıp gitmişim... Prag'da gösteri • PRAG (AA) Çekoslovakya'da dün binlerce öğrencinin katıldığı bir gösteri düzenlendi. Bağımsız öğrenci Komitesi'nin altı üniversiteye yaptığı çağn ile izinli olarak düzenlenen gösterinin, kısa sürede rejim karşıtı bir gösteriye dönüştüğü bildiriliyor. Gösteride, "Çekoslovakya Komünist Partisi'nin tekeline son", "Hür seçimler" yaalı sloganlar taşıyan göstericiler, ülkenin bir numaralı lideri Milos Jakes için, "Jakes dışan" ve "özgtlrlük" şeklinde sloganlar attılar. Bulgaristan Komünist Partisi Genel Sekreteri Petar Mladenov, dün devlet başkanlığına seçildi. Devlet Başkanı seçilen Petar Mladenov, Fransız Televizyonu'na verdiği demeçte, ülkede serbest seçimlerden yana olduğunu söyledi. Mladenov, Franszca yaptığı konuşmasında, Bulgaristan'ın diğer Doğu Avrupa ülkelerinde başlatı Demokratik Almanya'da güvenoyu alan hükümet ekonomipolitikasını açıkladv Pazar ekonomisîne yöneliş Yeni kabinede 17 Komünist Partili, 11 diğer partilerden bakan yer alırken, Dışişleri Bakanı Fischer, Savunma Bakanı Hoffmann, Komünist Parti'den atandı. DtLEK ZAPTÇIOCLU ~ Azerbaycarîda dev miting • MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nde Azerbaycan Cumhuriyeti'ndeki Halk Cephesi Orgutü'nün kuruluşunun birinci yıldönümü dolayısıyla düzenlenen dev bir mitingde, 'SSCB'de yaşayan tüm Türklerin el ele vermeleri' çağrısında bulunuldu. AA'nın, Baku'nün özgürlük Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılan görgü tanıklarından elde ettiği bügilere göre, mitinge, Gagavuz Turkleri, Kjrım Tatarları, Kazan Tatarları ve özbeklerden temsilciler katıldı. BONN Demokratik Almanya'da geçen hafta istifa eden hükümetin yerine, üçte biri Komünist Parti dı$ındaki partilerden üyelerden oluşan yeni kabine dün parlamentodan güvenoyu aldı. Mecliste bir konuşma yapan yeni Başbakan Hans Modrow, ulkedeki bunalımın çözümu için bütün toplumsal alanlarda önlemler alınacağım söyledi. Modrow, özellikle ekonomik politikada "rota degişikligiiK gküJecegini, şirkeüerin öıeHeştirüeceginJ ve pltnlı ekonomi yerine pazar ekonomisinin unsnrtannın geçirUecefini" bildirdi. Federal Almanya ile çeşitli alanlarda işbirliği yapılabileceğini söyleyen Modrow, "Yeniden birkşmeye karşı işbirliği" tormülü üzerinde durdu. Dün güvenoyu alan yam Demokratik Aiman kabinesinde 28 koltuğun 17'sinde komünistler, 11 'inde ise diğer 4 partinin üyeleri bulunuyor. Dışişleri, Savunma, tçişleri, Maliye, Kültür, Sanayi, Gençlik gibi en önemli bakanlıklarda yine Komünist Partisi üyeleri yer alıyor. Dışişleri Bakanı Oskar Fiscber, eski kabinedeki yerini korudu. Eski kabineden 8 bakan daha yeni hükümette göSAAT VE AMBLEM Doğu Almanya'da her geçen giin yeni bir başdönduriicii getisme gözlenirken, köitiir ve sanat etkialilderi de b u rev aldı. lardan etkilenerek sürüyor. Dogu Berlin'deki bir sanat galerisinde önceki gün açılan ve satirik eşyalann sergilendiği bir karma scrgide Başbakan Hans Modrow, dün yer alan Demokratik Almanya Cumnuriyeti amblemli bir çalar saat de en çok ilgi gören ve en yüksek fiyata alıcı bulan parçaydı. Halk Meclisi'nde yaptığı konuşmada yeni hukümetin şu anda sası da hazırlayacak. Her iki de meclisten uzaklaştınldüar. komşulannuzın buna karşı cıkma şimdiye kadar yapılan ticaret anekonomik durum hakkında güve ğişiklik, taslak olarak halk arasınDemokratik Almanya siyasetin yacagına erainim. Ancak önce İaşmasından daha geniş kapsamnilir verilere sahip olmadığını da tartışmaya açıldıktan sonra de önemli değişikliklere gidilirken, Dogu'daki vatandaşlanmuın öz lı bir işbirliği anlaşması yapmak açıkladı. Devlet gelirlerinde 15 mecliste ele alınacak ve oylanacak. FAlmanya Başbakam Helmnt gür bir seçim ortamında hangi için topluluğa resmen başvurdu. milyar marklık bir açık olduğunu Avrupa Komisyonu sözcüsü taKomünist Pani'nin 15 bölgenin Kohl, dun Bonn'daki yabancı mis yolda ileriemek istediklerini belirbildiren Modrow, bütün gelir ve genel sekreterlerini görevden aldığı yon temsilcilerine geleneksel yü lemeleri gerekiyor. Bonn, onlann rafından yapılan açıklamaya gögiderlerin yeniden hesaplanması açıklandı. Son 15 gün içinde giz lık davetini verdi. Yabancı diplo karannı saygı ile karşılayacaktır." re, D. Almanya bu isteğini bir gerektiğini söyledi. Başbakan'ın lice gerçekleştirilen "yıldınm matlara bir konuşma yapan Kohl, öte yandan hafta sonunda Ba muhtıra ile ATnin yünitme organı açıklamasına göre Demokratik harekâb" ile görevden ahnan parti "Almanya'nın birleşmesi konusun tı Berlin'e 2 milyon Demokratik olan Avrupa Komisyonu'na ve üye Almanya hükümeti elinde yeterli yöneticilerinin yerine yenileri da ulus olarak tek başına hareket Alman vatandaşının gelmesi bek devletlere bildirdi. veriler olmadığı için 1990 yılı mali atandı. Halk Meclisi dünkü otu etme>ecegiz" dedı. "Birleşme için leniyor. D.Alman yönetimi dün Avrupa Topluluğu nezdinde bu bütçe planı da yapamıyor. rumunda eski devlet başkanı bütün müttefiklerimizin ve gerek Batı'ya 19 yeni geçiş kapısı açtı. yolda bir girişimde bulunabilmeDemokratik Almanya'da Ko Erich Honecker'ın milletvekilliğini Doğn'daki ve gerekse Batı'daki Doğu Alman vatandaşları Batı' si için D. Almanya'dan yerine gemünist Parti'nin öncu rolunü ga geri aldı. Meclis eski başkanı komşnlarumzın oaa>ını almak zo ya geçerken Rostock, Gera ve Er tirilmesi istenen koşul, bir hükürantiye alan anayasanm 1. madde Horsl Sindennann, devlet başka randayız" diyen Helmut Kohl, fuıt da on binlerce kişinin yine re met kurulmasıydı. Gözlemciler, form talebiyle sokağa döküldüğü Hans Modrow başkanlığında hüsi değiştirilecek. Halk Meclisi'nde nımn eşi Margot Honecker, Sen sözlerini şöyle sürdürdü; kümetin kurulması ile bu koşulun "Alman nlusunun birleşme le bildirildi, anayasa değişikliğine ilişkin özel dikalar Birliği'nin Başkanı Harry Bu arada AA'nın haberine gö yerine gelmiş olduğunu beliıiivorbir komisyon kuruluyor. Meclis Tisch ve eski başbakan VVillJ hine kullanacagı seçme hakkı karaynı zamanda yeni bir seçim ya Stoph ile eski Politbüro üyeleri de şısındaki Dofn'daki ve Batı'daki re Demokratik Almanya, AT ile lar. Yugoslavya'da maden kazası • BELGRAD (AP) Yugoslavya'da Aleksinac kömür madeninde çıkan yangında 104 işçi mahsur kalırken işçilerin 90'ının ölmuş olduğundan korkuluyor. Yugoslavya Haber Ajansı TANJUG, çıkan yangında oluşan zehirli gaz yuzünden madencilerin bogularak ölduğünden endise duyulduğunu bildirdi. Sınırlar degişecek • MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze, dün Avrupa'da geçerli olan sınırların da 'hiç kuşkusuz', ileride değişeceğini söyledi. Şevardnadze, yeni Sovyet parlamentosunda, yaptığı konuşmada, Doğu Avrupa ülkelerinde yaşanan değişimleri, 'doğal tarihi gelişünin bir parçası' olarak niteledi. Yunanistan'da htikümet krizi • ATİNA (Cumhuriyet) Yunanistan'da yeni bir hükümet kurma uğraşüan dün başlayan zirve toplantısında da sonuçsuz kaldı. Bu nedenle zirve görüşmelerinin önümüzdeki pazartesi gününde de sürdürülmesine karar verildi. DlSBASIN Her yer dururken, bölünmuş Almanya'nın bölünmuş Berlin'inde soğuk savaş bayrama döndü. lhtiyath da olsa Polonya'da, Macaristan'da ve şimdi de Doğu Almanya'da halkın gücü, komünizmin gücünü alt etti ve Avrupa'nın bölünmüşlüğünün simgesi The Economist olan Berlin Duvarı delindi. Avrupa'mn banşçı 1989 devrimi yolunda ilerleyebilirse Doğu Avnıpa'da kokuşmuş bir komünist görüntüden öte şeyler de değişecek. tkinci Dünya Savaşı'ndan sonra kurulmuş bütün bir siyasal yapı da değişecek. Şimdilik JVASHINGTÖN Özgür seçim olmadan vaatler anlamsız Doğu Avnıpa'yı silip süpüren değişim, Çin'deki demokrasi yanlısı hareketin başına Tienanmen Meydanı'nda gelenlere tanık olmadı. Ozgür seçim olmadan, parti kontrolünden kurtulmuş bir parlamento olmadan, panik halinde verilmiş vaatlerin de anlamı kalmayacaktır. Krenz, sınırlan açarak ülkedeki basınct azaltabileceğini umuyor. Muhalefet, halka bir "Batı Berlin şekeri" verildiği inancında. Ancak son üç ayın göcü, Doğu Almanyalıiann ilk sorununun özgürlük, ikinci sorununun maddi rahathk olduğunu gösterdi.(17 Kasım) Birieşik Ahnanyu korkusu UFUK GÜLDEMİR WASH1NGTON Doğu Bloku'nda son gelişmelerin VVashington'daki yankılarının odak noktasını iki Ahnanya'mn birleşmesi konusu oluşturuyor. Tüm ünlü stratejistler bu konuda görüş açıkhyor, TV istasyonlannda bu konu tartışılıyor, New York Times ve Washington Post gazetelerinin günlük yayımladıkları "Dogu Bloku" eklerinin önemli bir bölümünü "Almanya sorunu" kaplıyor. Ancak ilginçtir ki bu tartışmalar, "sevinç" duygularından çok "kaygı" ile yüklü. Kaygılann ana merkezini de neredeyse "Almanya'nın bolünmüşlügüniin konınması nasıl sağlanır?" sorusuna aranan yanıtlar oluşturuyor. ABD'nin eski dışişleri bakanlarından Henry Kissinger'a göre, ABD de Sovyetler de ne kadar kaygı duyarsa duysun, "gidişat kaçınümaz olarak biriesmeye" doğru. Kissinger, "önümüzdeki 3 yüda, farklı siyasi yapüannı konıyacak iki Almanya'nın fiilen birleşmesine tanık olunacağını" düşünüyor. Kissinger, aynı zamanda Amerika'yı, "iki Almanya'nın birleşmesine karşı çıkıyor görünmemeye" çağınrken, Avrupa için yeni bir güvenlik çerçevesinin zorunluluğuna işaret ediyor. £1 Salvadorda karışıklık • SAN SALVADOR (AA) Farabundo Marti Ulusal Kurtuluş Cephesi gerillalan ile hükümet arasındaki çatışmaların şiddetle süıdüğü El Salvador'da durum gerginliğini koruyor. Başkent San Salvador'un kuzeyinde Mejicanos banliyösünde dün meydana gelen çatışmalar sırasında yaralanan Sunday Times Gazetesi muhabiri tngiliz Mike Blundy öldü. Bu arada, Lüther Mezhebi üyesi 9 yabananın ordu tarafından dünden beri hapis tutulduğu bildirildi. Krenz ne düşünüyor? "Aman Tannm!.. Birkaç haftadır Demokratik Almanya'nın bir numaralı adamıyım ve hâlâ koltuğumda oturuyorum. Duvarda birbiri ardına delikler açma işi tuttu. İki milyon kişi öbur tarafa geçti. Hafta sonunda, her yüz kişiden biri hariç hepsi geri döndü. Diğerleri de Batı'da yaşamanın zor olduğunu görünce gelecek. Şimdi büyük bir sorunum var. tnsanlara gitme hakkını tanıdım, ama onlara Walesa'dan uyarı LE OUOTİDİEN DE PARİS Avrupalılar, gözleri 1992 tarihinde gerçekleşecek Tek Pazar ve "Avrupa Parasal ve Finans Birliği"ne takılı kaldığı için gelişmeleri göremediler. Polonya ve Macaristan'a yardım gibi bir iki nokta dışında, birlikte hareket etme yerine, düzensiz şekilde olaylan Avrupa geç uyandı • NEW YORK (AA) ABD'de bulunan Dayanışma Sendikası lideri Lech Walesa, Polonya'da demokrasi deneyimi ekonomik destek eksikliği nedeniyle başansız kalırsa, bunun suçlusunun Batı olacağını söyledi. Gerçekte en çok endişe duyanlar, Avrupa'yı inşa etmek isteyenler. İki Almanya'nın birleşmesinden doğabilecek ve Orta Avrupa halklarını kendine çekebilecek bu muazzam güç, hegemonyacı eğilimlerden nasıl kendini sakınabilecek? Gerçekten de kolay değil. Ama bu, Avrupa'yı bir an önce oluşturmak için bir gerekçe daha teşkil ediyor. Almanlara Avrupa'yı teşkil etmemek karşıladılar. Tıpkı Amerikalılar Gorbaçov'un neden inisiyatifi konusunda bahane vermemek ve N ATO gibi onlar da hayal ele geçirdiğini daha iyi açıkbyor. için bir gerekçe daha yoksa bu yüz yıl neye yarayacak? Ya bızim güçlerini çalışürma yeteneği Neden populer olduğunu da göstermedi. En iyi olasılıkla, açıkhyor. Gorbaçov büyük bir yirmi beş yılımız belki de kesin gelişmelere ayak uydurdular, beceriyle, Batıhlann istikrarım doğru sandığımız bazı şeylerin ama önculuk edemediler. bozmasını bildi. Maalesef bu, gerçekten fazlasıyla soyut olduğunu anlamaya: Avrupa, Batı'mn bu ağırlığını, Batı'mn şimdiye kadar elde sandığımızdan çok daha fazla muttefiklerarası güvensizliklerle ettiği en büyuk başarı. bir tasavvuf olabilir. (16 kasım) açıklayabiliriz. Bu durum (17 kasım) kalmaları için bir neden de göstermem gerekiyor. Kendi koltuğumda kalmam için de bir neden lazım. Gorbaçov bana seçimleri denememi söyledi. 1991'de yapmayı vaat ettim. Ama o kadar bekleyebilirler mi? Midem ağrımaya başladı... Bence Gorbaçov'un, eski patronum Honecker'e söylediği doğru: 'Yaşam, geç gelenleri cezalandınr! Bundan sonra sıra bende mi acaba?" (16 kasım) Birleşme sancısı Observateur KOMPLE SATILIK MATBAA 1985 model kayın bıçak 1953 model Roland Parva 2 ofset Tel.: 9511 36 34 İstanbul