Katalog

3 EKÎM 1989 CUMHURİYET/15 Atakol: Göçmenler yarar sağlayacak LEFKOŞA (UBA) Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti (KKTQ Dışişleri Bakanı Kenan Atakol, Bulgaristan'dan zorla göç ettirilen Turklerden KKTC'ye gelenlerin kendilerini istihdam edenlere yararh olacağını söyledi. Bulgaristan'dan göçe zorlanan baa Türklerin Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'ne geçmesi üzerine başlatılan eleştirilerı yanıtlayan Kenan Atakol, "Bu, insani sorundur, aynca Bulgaristan'dan dilleri, dinleri yasaklanarak goçe zorlanan Türkler birtakım teknik bilgj ve beceriye sahiptir. Bunlar eğitilmiş is gücüdür, her türlü yaratıcüıklannı kullanarak çalışmayı seven bu kişilerden yararlanmanın zaran yoktur, aynca yardım insanlık görcvidir" dedi. 1« Giray: F16 silah sistemi anlaşması imzalandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosn) Milli Savunma Bakanı Safa Giray, Türkiye'de üretilen F16'lar için "efektronik karşı önlem sistemi" alımına ilişkin anlaşmanın geçen ay imzalandığını açıkladı. "Kararklık Gösterisi89" tatbikatına katılan ABD Hava Kuvvetleri'ne bağlı fîlo komutanlarının Türk F16'larının "riskli" olduğu yolundaki açıklamaları üzerine Cumhuriyet'in sorusunu yanıtlayan Safa Giray, "F16'Iann silah sJstemlerinin eksüdiği olmayacaktır. FJektronik harp teçhizatını da Türkiye'de en yeni teknoloji ilc yapılması için seçim tamanılanmıstır SAGEB ile Loral firması arasında 20 Eylül 1989 tarihinde anlaşma imzalanmtşür" dedi. Sumo yapan ngiliz Inı Sumo güreşçiliğine Tokyo'da merak sardığını söyteyen 18 yaşındaki İngiliz Nathan, her gün birkaç saatini, Tokyo Azumazeki Sumo Salonu'nda geçiriyor. Eğitmenleri, Nathan'ın şimdiye dek Japonlann tekelinde olan bu geleneksel spora karşı çok yetenekli oMuğunu söylüyortar. (Fotoğraflar: AP) J ~ Made in Turkey , Turiöye ilk kez tatıklığı Federal Mmanya'daki 60. Münih Giyim Fuan ve Haftası'nda buyük ilgi topladı. Zuhal Yazıcıoğiu'nun tasanmı olan ve eski harem giysilerini çağnştıran kıyafetier AJmanya'daki fuarda seyircilerin büyük beğenisini kazandı. (Fotoğraf: AP) yıl Japonya'ya aynjdı. Serginin bir parçası olarak düzenlenen geleneksel Japon yürüyüşü dün Brüksel'de gerçekJeştirildi. Kâğıttan yapılmış canavar resimlerini taşıyan Japonlar Bruksel caddelerine ayrı bir renk kattılar. (Fotoaraf: AP) p g pata Avnıpa'da S '4 HABERLEREV DEVA3VD OzaVlann mal varhğı için Meclis amştırnıası önergesi ANKARA (Curahuriyet Büro*e) SHP Grup Yönetim Kurulu, Kars Milletvekili Mahmut Alınak'ın, Başbakan Turgut Özal ve yakınlarının mal varhğı için geçen mart ayında TBMM Başkanlığına verdiği soru önergelerini genişleterek Meclis araştırmasına dönüştürülmesini kararlaştırdı. önergenin bugün TBMM Başkanlığı'na verileceği bildirildi. SHP Kars MUletveküi Mahmut Alınak, Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, partisinin grup yönetim kuruluna, Başbakan Turgut özal'ın ve yakınlannın mal varhğı ile nasıl kazanıldığı hakkında Meclis araştırması önergesi verdiğini söyledi. Konunun SHP grup yönetim kurulunda dün tartışıldığını belirten Almak, "Önergeyi graba 4 gün önce vermiştim. Sanıyornm yann (bugün) TBMM Başkanlığı'na intikal edecek" dedi. Alınak, Başbakan özal ve yakınlannın 1983 sonrası mal varhklannın açıklanması için geçen mart ayı içinde TBMM Başkanlığı'na verdiği iki soru önergesinin kabul edilmeyerek kendisine iade edildiğini anımsatarak soru önergelerinin reddediimeden önce TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut'un "sümeninde bekletildiğini^ 'iddia etti. SHP'li Almak hazırladı TV3 ve Kaiial GAP 'üvuz'unfiyatıyanm mflyar yayına başladı Tepkiler Sofya'dan (Baştarafı 1. Sayfada) ki Türk azınlığa siyasi destek sağlanması çağnsında bulunacağını belirterek, BM'deki Bulgaristan misyonu tarafından yapılan açıklamaların "geç de olsa artmaya başlayan uluslararasa tepkilerin bir sonucu" olduğunu belirtti. Bulgaristan'ın bu ülkedeki Türk azınlığın ihlal edilen haklanna saygı göstermesi gerekliligini vurgulayan Dışişleri Bakanı Yılmaz, "Bulgarlann uluslararası yükümliUüklerine saygı göstermeye başlayacaklannı umardık, ancak atttklan adımlann taklik gereği oldugu kaygısını taşıyoruz" diye konuştu. New York Times'ın konuya ilişkin haberinde, Mesut Yılmaz'm sözJerinin yanı sıra, Bulgaristandaki Türk azınlığın durumuna ilişkin bilgilere de yer verilerek, Türkiye'ye göç eden 320 bin Bulgar yurttaşımn lkinci Dünya Savaşı sonrasında Avrupa'da yaşanan en büyük göç hareketlerinden birini yarattıgı kaydedildi. Bulgar Parlamentosu Yurttaşlık Haklan Komisyonu karannda bütün Bulgar vatandaşlarının seyahat özgürlüğunün uluslararası anlaşmalara uygun uygulandığıru ve geri dönmek isteyen bütün Bulgar vatandaşlan vatandaglıklaruıı korudukları sürece geri dönebilecekleri de bildirildi. Kararda aynca düşünce, inanç ve etnik gelenekleri yerine getirme özgürlüklerinin güvence altına alınması istemi de yer alıyor. Komisyon karannda diğer dil ve lehçelerin günluk konuşmalarda kullanılmasına "saygı ve hoşgörü" gösterilmesi çağırısı yapılıyor. Kültür Servisi TV3 ve Kanal GAP dün yayınlanna başladı. Ankara'da TRT Genel Müdürlüğü'nde sakin bir gece yaşandı. Kanal GAP'm yayına baslaması nedeniyle TV'de bir konuşma yapan Başbakan özal, "Devlet, hnzurnnu bozmaya çalışanların hepsini ezecektir" dedi TV3 yayınlan genelde izlenirken, "kaliteli göröntii" elde edilernemesinden şikâyet edildi. Ankara Cumhuriyet Bürosunun haberine göre TV3'ün yayına başladıgı anı yalnızca TC Dairesi Başkan Vekili Önder UUy Ziya Ankan izledi. TV3 yayını için yeniden düzenlenen küçük kumanda odasına gelen Önder Ulay, görevli teknik personele "Bugün bepiniz taribi bir görev üsöeniyorsunuz. Bunlar ileride çocuklannıza anlatacağjnız anılar. Hepinize kazasız belasız iyi yayınlar" dedi. Teknik Müdür Banş Hızal da "Gnnlerdir bu dakikayı bekliyorduk" dedi. Saat 21.00'e gelirken ekranda görünen bayrak eşliğinde tstiklal Marşı okunurken etrafta "hayırlı olsun" sesleri yükseliyordu. Spiker Neda Erol ilk anonsu yaptıktan sonra: TV3 yayın hayatına başlamış oldu. Yeni kanalın yayına başlamasına rağmen kurumda hiçbir telaş ve heyecanın olmadığı gözlendL TV Dairesi Başkanı Ulay, çok hazırlıklı olduklannı belirtirken "O kadar hazırlıkhyu ki altı aydır bu yayına hazırlanıyoruz" dedi. Ulay TV3'ün gdeceği ile ilgili olarak şunlan söyledi: "TV3'nn yay»ı tüm Türkiye'yi kapsamasından sonra yeni kanalda gunduzleri egitim programlan yayımlanacak. Gcceleri ise kaliteli filmler >'alnuca abonelere gösterilecek. 1 şubattan iübaren peyderpey kurulacak yeni isUsyonlarla yayın yaygınlas ünlacak. Valnız aboneler için geçerli olacak şifreli yayinlara ve egitim programlanna 1 temmuzdan iübaren geçmeyi planlıyornz." Izmir Cumhuriyet Bürosu'nun haberine göre TV3'ün yayınına ilk tepkiler şöyle oldu: Didem Ayaş (Turizmci): TV 3'ün sanat ve külrür ağırlıklı olmasını istediğini belirtti. Özen Rodop (öğrenci) ise televizyondaki kanal artışı ile kalite artışının doğru orantılı olmasını dilediklerini söyledi. Hakan Diindar (tasanmcı) kanalların artması ile insanların daha az tartışıp daha az okuyacağınr savundu. Istanbul'da da yayınlann kalitesi konusunda çelişkili gönışlerin olduğu da ortaya çıktı. Antenciler yayınlann durumuna göre satışlannm artabileceğini, birçok kişinin konvektör almak zorunda kalabileceğini belirtti. Aysel özkan adlı seyirci, "Neyin nereden alındığını pek anlayamadık. Bugunluk diğer yayınlan izleyebilmek için üçüncü kanalı hiç kanşünnadık" yorumunu yaptı. (Baştarafı I. Sayfada) rildi. Kendisi ile telefonla konuştuğurn Londra'daki eski Türk Büyükelçisi Rahmi Gümrükçüoglu, bu "satıs önerisini" doğruladı. Kültür Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürü Mehmel Özel de bu olayı doğrulamakla kalmadı, "Tablonun renkli dialan üzerinde yaptığımız incelemede bu degerii eserin müzderimize kazandınlması üzerinde durulmuş, ancak. genel müdürlüğümüz biitçesinin imkânsızlığı nedeniyle bakanbgınıızca saüa alınamanuşbr" dedi. Genel Müdür özel, söz konusu diaların rahmetli ünlü ressam Eşref Üren, Prof. Günseli Renda tarafından incelendiğini anımsadığını da söyledi. Yeni yayının ikinci gözdesi olan "Kanal GAP" Başbakan lurgut özal'ın bir konuşması ile açıldı. özal televizyonda açıhş nedeniyle yaptığı konuşmada, "milh birlik beraberlik", "Güneydoğu yatırımlan" konulannı yineledi. (Baftarafı 1. Sayfada) Özal, "G AP milledn eseridir. Mil bu bölgeye verebiliriz" şeklinde li kalkınma yolundaki en büyük konuştu. Akyol'a yönelttiğimiz sorular umudumuz GAP'ın temel çivisi olan Atatürk Barajı'nın tamam ve yanıtlan şöyle: " Halen ne kadar ögretmenlanmasıyla Türkiye'nin tanmsal gücune bir Türkiye daha eklene siz okul var? AKYOL Bizim toplam öğcektir" dedi. Özal sözlerine "Devlet, huzuru bozmaya çalışanlann retmen açığımız 1213 bin dolahepsini ezecektir" sözleri Ue son yında. 11 bin yeni kadro aldık. öğretmen yeterlik sınavı sonuçlan verdi. ğunu, özel koleksiyoncu ve işadamlan için daha yüksek bir bedel istendigini" söylemışti. Brian Pilkington, daha sonra Londra'daki telefonundan yaptığun çeşitli gönişmelerde Marshall Spink'in 1984 yılındaki bu satış önerisini doğruladıktan sonra tablonun bulunuş öyküsünü özetle şöyle anlattı: "Bay Spink (85) bu tabloyu İsviçre'de özel bir koleksiyoncudan hoşuna gittigi için almış. Çünkü kendisi kaliteli sanattan anlayan bir kişidir. İsviçrc'deki koleksiyoncu ise bunu İkinci Diinya Savaşı'nda bir Alman'dan satın almış. Bay Spink'in sanat sezgisi ve gözlemi çok önemlidir. 1984 yılında Türk büyükelçiliğine bu tabloyu bu fiyata satmak isteyen kişi de odur. Ancak şu anda bu tabloyu Dışişleri Bakanlığı Kültür Ge pazarlayacak durumda değildir. nel Müdürlüğü'nün beigelerine Benden rica etti. Şimdi ben satışa göre ise Güzel Sanatlar Müdürlü çıkardım..." ğü bu tabloyu satın aJamaytnca Marshall Spink'in ünlü antika tablonun mutlaka ahnarak Türkiye'ye kazandırılmasıru kendile sikke satışlanyla uğraşan "Spink rine önerdi, ancak, aynı nedenlerle and Son" adlı firmanın sahibi Yavuz Sultan Selim'in bu tablosu olan ailenin ileri gelenlerinden biri olduğu biliniyor. 1984 yılında Elsatın alınamadı. malı'da bulunan "yüzyılın defineTürk kayıtlanna göre bu tablo sj"nin satışı için Türk kaçakcılarca yu kasun 1984'te Marshall Spink öneri yapılan Avrupalı ilk üç fıradlı bir tngiliz antikacısı Londra madan biridir. Firma, istenen fıdaki Türk büyükelçiliğine önerir yatı yüksek bulduğu için öneriy^ ken, "bu fiyatın sadece Türk hü reddederek, defıneyi satın almakümeline ve raüzelerine ait oldu mıştı. Pilkington, "Eger bn Ubioyd Türk hükümeti, Topkay ı Sarayı yfl da bir başka Türk müzesi satın al^ dıgı takdirde fiyatınuz daha düşük olabilir, nygun bir indirim yapabiliriz" dedi. Bu konuda konuştuğum yerli ve yabancı uzmanlar, "Bu tablo elbette ne bir Van Gogh ne de bir Picasso'dur. Dolayısıyla onlann uluslararası muzayedelerde ulaştıgı 50 milyon dolar (yaklaşık 100 milyar lira) gibi rakamlarla kıyaslanacak kalitede ya da Baü'nın ilgisinin cazibe merkezi içinde değildir. Ancak Osmanlı tarihine önem veriyorsa Türkiye için önemli bir belge tablodur" dediler. Adının açıklanmasını istemeyen Arnerika'daki Türk kökenli bir uzman ise şu öneride bulundu: "Türk hükümetinin bu tabloya para bulması güç olabilir. Ancak, neden Türk işadamlan, bankalar, bu tabloyu satın ahp Topkapı Müzesi'ne ya da resiır ve heykel müzelerine kazandırmıyorlar? ÖdedikJeri parayı da tıpkı lstanbul Kültür ve Sanat Festivali'ne gelen yabancı bale gnıplannı finanse ettiklerinde olduğu gibi ya da lznik çinileri ile ilgili sergileri ve yayınlan mali açıdan desteklediklerine benzer bir yöntemle vergilerden duşmüyorlarî" GOZLEM UGUR MUMCU (Baştarafı I. Sayfada) Doğulu öğretmen Doğu'ya belli olduktan sonra bir sınav daha açacağız. Bu açığın çoğunun Doğa ve Göneydogu'da olduğu soylenebilirmi? AKYOL Evet. Çoğunluk bu bölgedeki okullarda. Bölgedeki olaylann okullara ve öğretmenlere yönelmeşini nasıl değerlendiriyorsunuz? Öğretmenlerin can güvenliğini nasıl sağlayacaksınız? AKYOL öğretmenlerin can güvenliği orada birinci sonın. ö ğ retmenimiz, orada sadece bir sınıfı, sırayı temsil etmiyor. Öğretmenimiz orada Türkiye Cumhuriyeti'ni temsil ediyor. Onun için orada Türk bayrağının çekilmesi, okulun açılması, devletin varlığırun sürdürülmesidir. Orada gerçekçi, pratik ve akılcı tedbirler getirmeye çalışıyoruz. Ne gibi önlemler düşünüyorsunuz? AKYOL Mesela küçük köylere, mezralara, obalara, kasabalara okul yapmak yerine, merkezi yerlerde yatılı ilköğretim bölge okullan kuracağız. İlköğretim kurumlannı ilçe merkezlerine, il merkezlerine, büyük nüfuslu kasabalara almak istiyoruz. Gerçi bunu daha önce eğhimin kalitesini arttırmak açısından düşünüyorduk; amaç, öğretmenin ve eğitim araçlannın daha verimli kullanılabilmesiydi. O zaman güvenliği düşünmemiştik. Ama şimdi bu uygulamanın amaçlan arasına güvenlik de eklendi. Küçük yerleşim birimierindeki okullar kapatılacak mı? Bu öğretim döneminde bu uygulamaya başlanacak mı? AKYOL Çok küçük yerlerdeki 1520 öğrencisi olanlan kapatacağız. Uygulamaya bu öğretim döneminde başladık. Mesela Sürt'te Tekel'in ambar olarak kullandığı iki binası var. Onları yatılı bölge okullarına çeviriyoruz. Doğo'da okullann geç açılmasının olaylarla ilgisi var mı? AKYOL Hayır. Bu yıl atamalar geç yapıldığı için okullar geç açıldı. Olaylarla ilgisi yok." menler sürekli hizmet içi eğitime tabi tutulacak. Bu uygulamayı valilere bıraktık. Olağanüstü hal bölgesindeki illerde uygulama 15 gün önce başladı. Bu eğitimlerde öğretmenlere ulusal bilinç, vatanın bölünmeztiği, birlik beraberlik konulannda seminerler veriliyor. Bu konuda bana bölge valisinin önerisi olmuştu, kabul ettim. Aynca, öğretmenler için ilgili bakanlarla ayrı ayn görüşerek özel bir çalışma yapmak istiyorum. Köye, o yöreye hizmet götüren öğretmene bütün kamu görevlilerinin sahip çıkmalannı istiyorum. PKK'nın propagandalannda sürekli okullann ve öğretmenlerin asimilasyon aracı olduklan iddia ediliyor. AKYOL Türkiye Cumhuriyeti asimilasyon poh'tikasını öngörseydi, şimdiye kadar çok t an asimile olurlardı. Gerçekçi olmak lazım. Atatürk'ün iki görüşü var. Ben de bakan olduğumdan ben üçüncüyü ekledim. Atarürk diyor ki: 'Gençliğe mirasım; akıl ve bilimdir'. Ben ona sevgiyi ekledim. Eğitim; akla, bilime ve sevgiye dayanmalıdır. Onun üstünde milli, çağdaş, demokratik ve laik olmalıdır. Onun üstünde de eğitimde ve öğretmenlerde iyilik, doğruluk ve sorumluluk olmaJıdır. Bunu yerteştirmeye çalışıyorum. Bölgedeki eğitim programlannda değişiklikler yapılacak mı? AKYOL Türkçe eğitimine ağırlık veriyonız. Türkçeyi yaygınlaştırdıkça milli birliği sağlayabiliriz. Onun için ben yabancı dilden önce Türkçe diyorum." İSTANBUL ÜNtVERStTESİ İŞLETME FAKÜLTESİ İŞLETME İKTİSADI ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜGÜ YAYINLARINI ÖĞRETİM KURUMLARI, ÖĞRENCİ, İŞLETMECt VE tŞLETME YÖNETİCİLERİNtN İSTİFADELERİNE SUNUYOR KtTABIN ADI: Işletme Yönetimi Hukuki Yönden tscitşveren tlişkileri (Temel) Hukuki Yönden tşçitşveren lliş. (OlaylarKararlar) Uretim Yönetimi Yönetim Psikolojisi Pazarlama Coğrafyası Araştırma Yöntem Bilimi Davranış Açısından lşbilim Işletmelerde Kişi Değerlemede Psikoteknik îstatıstik ve Araştınna Metodlan Endüstriyel Kalite Kontrolu Devrim Tarihi Sosyal Pazarlama Yargıtay İş Hukuku Kararlannın Değerl.(1976K1977) Yönetimde lstatistik Yirmidokuzuncu Gün DönUm Noktasındaki lnsanlık Sanayide Davranış Bilimleri Işletme Bilimi ve Yönetim Muhasebe tlkeleri Sosyolojiye Başlangıç Pazarlama Araştırmalan Çağdaş Yönetim Düşüncesinin Evrimi Tüketici Davranışı Endüstri îlişkileri Personel Yönetimi tşletmelerde Davranış Türkiye'de tşletme Biliminin öncülerine Armağan Ord. Prof. Dr. Ömer Celal SARC'a Armağan Işletmelerde Finansal Yönetim Kalkınma ve Sanayi Ekonomisi tktisat Teorisi, Iktisat Politikalan ve Işletme Yönetim Muhasebesi Sigorta Pazarlaması Pazarlama Yönetimi ve Slratejileri Gerilim ve Yönetici Işletmede Insan Davranışı Yeniden Dirilen Türkiye Ekonomisi Işletmeler İçin Genel lstatistik Işletme Yöneticiliği Uluslararası Yönetim DERGİLER: Yönetim Dergisi Organizasyon Dergisi Fazla Bilei İçie: 165 97 50 / 265 ödemeli Tsteme Adresi: l.Ü. Işletme Fakültesi Işletme lktisadı Enstitüsü Müdürlüğü HisarüstüRumelihisan 80840 İSTANBUL Tenzilıl Sayıları: Not: 10 ve 25 Adet %10 • 26 ve 50 Adet %20 51 ve üstü %30 YAZARI: FtYATI: Prof. Dr. Kemal TOSUN 8.000. TL. Prof. Dr. Kemal OGUZMAN 8.000. TL. Prof. Dr. Kemal OCUZMAN 7.000. TL. Prof. Dr. Bülent KOBU 14.000. TL. Prof. Dr. Erol EREN 10.000. TL. GarnierDelobez (Çeviri) 5.000. TL. Prof. Dr. Kemal KURTULUŞ 7.500. TL. Prof. Dr. Fuat ÇELEBİOĞLU 5.000. TL. Prof. Dr. llhan ERDOĞAN 6.000. TL. Prof. Dr. Kenan GÜRTAN 10.000. TL. Prof. Dr. Bülent KOBU 8.000. TL. Prof. Dr. Yılmaz ALTUĞ 4.000. TL. Prof. Dr. Muhittin KARABULUT1.500. TL. Prof. Dr. Kemal OĞUZMAN 5.000. TL. Prof. Dr. Orhan İDİL 6.000. TL. Lester R. Brown (Çeviri) 5.000. TL. MesaroviçPastel (Çeviri) 5.000. TL. R.DrakjP.Smith (Çeviri) 4.000. TL. Prof. H. Jacob (Çeviri) 5.000. TL. Prof. Dr. Feridun ÖZGÜR 10.000. TL. Prof. G.Kessler (Çeviri) 6.000. TL. Prof. Dr. Kemal KURTULUŞ 8.000. TL. Prof. Dr. Atilla BARANSEL 7.000. TL. Prof. Dr. Muhittin KARABULUT7.5O0. TL. Prof. Dr. Nusret EKİN 7.500. TL. Prof. Dr. Selçuk YALÇIN 6.000. TL. Prof. Dr. llhan ERDOGAN 6.000. TL. Kolektif 7.500. TL. Kolektif " 7.500. TL. Prof. Dr. Atilla GÖNENLİ 11.000. TL. Prof. Dr. Akın İLKtN 8.000. TL. Prof. Dr. Ahmet KILIÇBAY 7.500. TL. Moore/Jaedicke (Çeviri) 10.000. TL. Prof. Dr. Muhittin KARABULUT4.000. TL. Prof. Dr. Muhittin KARABULUT7.5OO. TL. Prof. Dr. lsmail KAYA Kolektif (Çeviri) 5.000. TL. Prof. Keith DAVIS (Çeviri) 11.000.TL. Prof. Dr. Zeyyat HATİBOĞLU7.500. TL. Prof. Dr. Orhan IDİL 8.000. TL. Prof. Dr. Tamer KOÇEL 10.000. TL. Arvind V.PHATAK (Çeviri) 3.500. TL. 11 Sayı Indirimü Tek Sayı 10 Sayı lndirimli Tek Sayı 7.500. TL. 1.000.TL. 7.000. TL. 1.000.TL. Erögretmenlik Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde öğretmen açığının kapatılması amacıyla çıkarılan yasa uyarınca " e r öğretmenlik" uygulamasına bu yıl başlandı. Ancak er öğretmenlerin askere almış tarihleri ve temel eğitim dönemleri iyi düzenlenemediğinden, eğitim dönemine yetiştirilebilmelerinde sorunlar çıktı. Bu sorunlan çözmek üzere Milli Savunma ve Milli Eğitim Bakanlıkları yetkililerinden oluşan bir komisyon kuruldu. Avni Akyol, Cumhuriyet muhabirine söz konusu komisyonun önümüzdeki pazar giınü toplanaBaşkanı ya ^ K Kuvvetleri Komutanı'nm Bu konu, iki yıl önce yorucu ve titiz bir çalışma sonucunda ortaya atılmıştı. İki yıl önce ortaya atılan savlar, devlet katında önce incelendi, sonra da soruşturma komisyonu kurulmasına yol açtı. Soruşturma süruyor. Başbakan Sayın Özal, "Vuralhan olayı" ortaya atıldığı günden beri nasıl bir tutum izledi? izlediği tutum, Vuralhan'ı korumak oldu. Bu koruma ve kollama çabasında o kadar ileri gidildi ki devletin resmi beigelerine dayalı gerçekler, Başbakan tarafından TBMM'den gizlendi. Başbakan bu tutumu ile TBMM'nin denetim görevini yapmasına açtkça engel oldu. Bunu nereden biliyoruz? TBMM tutanakları ile "Düzyol raporu"nöan. Konu gazetemizde ortaya atıldığında Başbakan, bir danışmanını bu olayın incelenmesi ile görevlendirmişti. Danışman İbrahim Düzyol, 15 Şubat 1988 günlü raporunda aralarında Vuralhan'ın da bulunduğu Dışişleri Bakanlığı yetkilileri haklarında soruşturma açılmasını istemişti. Düzyol raporunda, eski Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu tarafından 1987 yılında başlatılan soruşturmanın yarıda kesildiği de kaydedilmekte ve bu soruşturmanın da kaldığı yerden sürmesi istenmekteydi. Evet, rapor tarihini bir kez daha okuyalım: 15 Şubat 1988. Aradan zaman geçmiş; TBMM bütçe görüşmelerine başlamıştır. Tarih 20 Nisan 1988'dir. SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal, Bütçe Yasası görüşülürken "Düzyol raporunun sonucunu" sormuş, Başbakan özal, "Dışişleri Bakanlığı müfettişleri soruşturma açmışlardır" gerekçesi ile raporun açıklanmasından kaçınmıştı. Bu konuşmayı tutanaktan aktaralım: özal: Dışişleri Bakanlığı müfettişleri mesele hakkında soruşturma açmışlardır. Ben de bize verilen raporu, müfettişlere herhangi bir şekilde tesir etmemek için açıklamıyorum. Şimdi anladınız herhalde niçin olduğunu? Hikmet Çetin: Başfa yapmadınız, rapor olumlu otsaydı cyte yapmayacaktınız Sayın Başbakan? İbrahim Demir: öyteyse niçin açıklamıyorsunuz? Özal: Efendim, raporda o manada herhangi birşey olsa blz tutmayız, o kadarl (TBMM B: 60 20.4.1988 D: 2, S 97) Raporda "o manada bir şeyier olduğu" İbrahim Düzyol raporunda açıkça belli oluyordu. Bu rapor, Başbakan'a sunulmuştu. Raporda kimlerin sorumlu tutuldukları tek tek yazılmıştı. Başbakan, o gün yanıltıcı bir konuşma yapmış ve bu konuşması ile ortaya çıkan gerçekleri, başta ANAP grubu olmak üzere, TBMM'den ve kamuoyundan gizlemişti. İbrahim Düzyol'dan sonra üç büyükelçiden oluşan inceleme komisyonu da olayda usulsüzlükler saptamış, bu rapora karşın Başbakan, "konunun önemli oimadığını" ileri surebilmiştir. Konu "önemli değü" ise olay niçin soruşturuluyor? Soruşturuluyorsa, Başbakan konuyu niçin bu kadar hafife alabiliyor? Ûnce İbrahim Düzyol, sonra da Dışişleri Bakanlığı'nda kurulan inceleme komisyonu, aralarında Vuralhan'ın da bulunduğu bakanlık yetkililerini sorumlu buldu. Bunun üzerine, üçüncü aşama başladı ve "Memurin Muhakematı Komisyonu" kuruldu. Hukukçular bilir; bu bir "disipHn" değil, "ceza soruşturması"ö\r. Disiplin soruşturması ile ceza soruşturmasının hüküm ve sonuçlan ayrı ayrıdır. Komisyonun soruşturmasını tamamladığı ve Ercan Vuralhan'ın dokunulmazlığının kaldınlması için Başbakanlığa başvurduğu, Başbakanlığın da "Ceza davası açılsın, dokunulmazlık sonra kalkar" anlamında yanıt verdiği ileri sürülüyor. Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, komisyon raporunu verir vermez konuyu TBMM'de açıklayacağına söz vermişti. Kakjı ki rapor, Vuralhan'ın bizlere açtığı ceza davasına da gönderilecek. Başbakan'ın kurul raporlanna karşın "Ercan'ı koruma ve kollama harekâtı" sürerse, korkarız konu "Vuralhan olayı" olmaktan çıkar, çok daha büyük sorunlar yaratır. Çankaya yokuşu çok diktir beyim, çok!.. Kış bu yıl erken geldi (Baştarafı 1. Sayfada) se Öztürk ile Döndü Kurnaz adlı çocuklar da köprünün altına geldiler. Yağmurun şiddetini arttırmasından sonra sel sulanna kapılan Mehmet Ali Bülbül ve Ayşe Öztürk ile Döndü Kurnaz boğuldular. Osman Öztürk adlı çobanın kurtulduğu selden sonra Döndü Kurnaz adlı çocuğun cesedi bulunamadı. AA'mn bildirdiğine göre Kahramanmaraş'ın Yenicekale nahiyesine bağlı Yeniköy'de, Ayşe Demirel (66) sel sulanna kapılarak öldü. Yetkililer, Kahramanmaraş ve yöresine son 24 saatte metrekareye 43 kilo 900 gram yağış düştüğünü, yağışlann ekili alanlarda da hasara yol açtığını bildirdiler. Şiddetli yağışlar Doğu Anadolu Bölgesi'nde ulaşımı ve günlük yaşamı etkiliyor. Sel baskım nedeniyle ElazığMuş demiryolu Bingöl'ün Genç ilçesi yakınlarında uzun süre ulaşıma kapalı kaldı. Önceki gece hızı zaman zaman 80 kilometreye varan fırtına nedeniyle Bingöl ve ilçelerinde bazı evlerin çatıları uçtu, ev ve işyerlerinin alt katiannı su bastı. Erzurum, Kars ve Ağrı'da gece başlayan yağmur, yüksek kesimlerde kara dönüştü. Yağışlar dün, gün boyu sürdü. Hava sıcaklığında 7 ile 9 derecelik düşüşler meydana gelirken, Doğu Anadolu'da yağışlı havanın birkaç gün daha etkili olacağı belirtildi. Konya yöresinde 8 ay süren kuraklıktan sonra etkili olan yağışlar, hububat üreticUerini sevindirdi. Şiddetli yağış ve ruzgâr Adana, tskenderun ve Gaziantep'te hasara yol açtı. tskenderun'da saatte 45 kilometre hızla esen rüzgâr ve yağmur nedeniyle çok sayıda ev ve isyerinin alt katlanm su basarken bazı evlerin çatılan uçtu, camlan kınldı. tlk 20 dakikada metre kareye 20 kilogram, iki saat içinde de 64 kilogram yağışın duştüğü ilçede 24 saat süreyle elektrik kesildi. Gaziantep'te ise dün sabaha karşı başlayan ve altı saat süren yağmur nedeniyle 200 ev ve işyerinin alt katları sular altında kaldı. Kavaklık, Kurak, Değirmicen Binevler, Yaprak ve Çakmak mahallelerindeki ev ve işyerlerindeki yağmur sulan itfaiye ekiplerince boşaltıldı. Yağışın yüksek gerilim hatlannda kopmalara yol açması sonucu da kentin büyük bölumüne elektrik verilemedi. CuellarMladenov Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz bugün BM Genel Kurulu'nda (sah) konuşmasını yapacak. Aynı şekilde Bulgaristan Dışişleri Bakanı Peter Mladenov'da genel kurulda konuşacak. Mladenov dün akşam üzeri BM Genel Sekreteri Perez de CueUar ile görüştü. Mesut Yılmaz ise bugün genel sekreter ile görüşecek. Türk diplomatlanna göre görüşmede ağırlıkla Bulgaristan konusuna ağırlık verecek olan Mesut Yılmaz genel sekreterin bu konuda gözlemlerini ve yapmayı planladığı girişimleri dinleyecek. tslam Konferansı Dışişleri Bakanları toplantısında da Bulgaristan'ın ayrı bir görüşme gündemi olarak ele alınması kesinleşti. Yann (çarşamba) günü yapılacak olan toplantıda Bulgaristan'ı kınayan sert bir açıklarna yapılması bekleniyor. Açıklamada İslam Dışişleri Bakanlan'nın Bulgaristan'da Türk azınlığa yapılanları kınayarak Bulgaristan'ı derhal bu tutumdan vazgeçmeye çağırmaları beklenivor. Öğretmenin sahibi Avni Akyol, öğretmenin "Atatürk döneminde olduğu gibi sahiplenilmesini" istedi. "Ögrelmen sahipsiz değildir. Öğretmen S S r K L T S T S i ^ : î p.ant.ya kau.acag.ni söyle* " A k y o 1 ' b l n d o l a y n d a «" öğretmenin bakanlığı emrine verildiğini kaydederek, " 3 aylık temel eğitimi yaz tatili döneminde yaponrsak, bu öğretmenler eğitim dönemi başında ise başlayabilir" dedi. Milli Savunma Bakanı Safa Giray, Erzurum'da olan öğretmenlerin geri kalanlannın durumlanrun da bir hafta ya da on güne kadar belli olacağını kaydetti. Giray, "As»l sağbuunası gereken, askere giden öğretmenlere yine aynı okulda eğitime devam imkânı vermek. Celp tarihleri doğru ayarlanırsa, öğretmen yaz ayında eğitimini bitirir, sonra okulnna döner" şeklinde konuştu. Ozkaynak ve llkkaynak Basın Yayın (Özveren Sokak) Merkez telefonları 231 73 74 (5 hat) olarak değişmiştir. Dost ve müşterilerimize saygıyla duyururuz. kaymakamlannve tüm kamu göl revlilerinin öğretmene yardım etmeleri gerektiğini, "köyüne kadar devletin arabasıyla götürerek yolda bırakmamatan gerektiğini" savundu. Akyol, öğretmenlerin "bölücülük" propagandalarına karşı hazırlanması konusundaki soruları da şöyle yanıtladı: " Öğretmenleri, bölgedeki olaylara karşı nasıl hazırlayacaksınız? AKYOL Bölgedeki öğretKimliklerimizi kaybettik. Hükümsüzdür. AHMET YALÇIN İBRAH/M YALÇIN