Katalog

Cumhuriyet 5ahıh Cumhurısçl Malbaaulık \e Gazeıeulık Turk Anonım Şırkeiı adına Nadır N«dı # Genel Ya\ın Muduru Htsan Ccmıl Muevsese Muduru t mınt l snklıf;ıl Yazı IşleM Muduru Okı> Goncniin. • Har>fr Mcrkczı Muduru \alfi» B»yrr, Savfa Duzenı YOnetmenı Alı Aor m Temsılaler ANKAR.A Ahrad Tan. İ7MİR Hıkmn Çrtınkm. Dıs Haberier Lfgm M o . Ekonomı Ctmpı Itaıtu, Is Sendıka ŞtdUM KMMO kültür C<W L |ı, Polıuka Haber Araştırma b m « BCTVM, Yun Habcrlm Noofci D o f u . Spor Danıjmanı AMufcadır V d Egıum S Dıa YazıUr K o m Çakgfcıo. Araîlırma Şaftıa Alp^ Duzctanc A b * * f t Ykna. • Kooniınatör MBHM konılsuı • BUt« Rrklam Ajjr Torao, • Ek YSmnlaı H r i n Crol EA*. • Muhasebc BafaM Ytatr • BU Planla™tfStvtf h idanr H « y w Gmtr • l5l«m« Oater Çdk, # ftlg, Ijlon Nafl laaL • Persond Mvgi \kvol ı Basan ve Yayan. tnmhunm Mabucılık ve Oaaucıiık TAŞ. Turk Oa& Cad 39 41 Catalotiu M134 la PK. 246laanbui Td «12 0^ 05 (20 hal) Wex. 22246 Fı*. (1) 526 60 T # Bumlar Ankıra. /jya Cokalp Biv Inkılap S V> 19 4 W 133 1! «M 1 Tcta 42344 liu. (4) 133 05 6< 9 l a v H /jy» Blv 13«2 S.2! » U 1! » Tdo 523:9 Fu. 151) 19 S3 60 : Inonu fad 119 V No I Kal I Td 19 17 52 (4 hall Tdoc 62I5< Fm Pl) 19 3"" 52 TAKVtM 21 EKİM 1989 lmsak 4 49 Guneş 6.14 Oğle 11 54 Ikındı 14 53 Akşanr 17 23 Yatsı 18 42 Uyuşturucu patlama noktasında Son yıllarda yapılan araştırmalar uyuşturucu bağımlılığının ozellikle 1725 yaş gençler arasında yoğunlaştığını ortaya koyuyor. Dr. Vicdan Yuceî, ilaç ya da uyuşturucu bağımhlannın yuzde 64'unun ilk kullandığı maddenin esrar olduğunu belirterek "bağımlıların hepsınin, kendilerini buna iten bır neden gosterdiklerinı, ancak arkadaş çevresinin yuzde 28.3 'le bırinci sırada yer aldığını" soyledı. GLNDLZ İMŞİR VAHAP ŞEH1TOĞLL MERSIN Bır davranış bo zukluğu >a da sapması olarak ta nımlanan "bağımlılıgın" son 2030 >ıldır bırçok dun\a ulkesı ve Turkıve'de de patlama noktasına ulaştığı bıldırıldı Mersın'de 6 gundur suren 25 Ulusal Psıkıvatrı \eNorolojı Bılımler Kongresi dun sona erdı Ankara Unıversıtesı Tıp Fakul tesı ^nabılım Dalı'nca duzenle nen kongrede 165 bıldın sunulur ken, 5 panel 4 konferansın \anı sıra 6 çalışma grubunca oluştu rulan 18poster hazırlandı Rasım Adasal'ı anmatorenı>lebaşla\an kongre bırbırınden onemlı bıldı rılerle adeta psıkı>atrı şolenıne donuştu Kongrenın son gununde Istanbul Tıp Fakultesı Halk Sağlığı Ana bılım Daiı'ndanPsıkıyatnst Dr S. Vicdan Vucel tarafından "Madde bagımlısı olan gençlerde ka>gı duzeyı \e belırleyıcı etkenler" konulu guriLel bır araştırma sunuldu Araştırmada ulkemızde de yuzvıllardır alkol ve u>uşturucu maddelenn kullanıldığı belırtılerek, dını gelenek ve goreneklerın etkısı>le hıçbır zaman buvuk bır sorun olmavan alkol ve uyuşturucu madde kullanımının bugun tehdıt edıcı bovutlara ulaştığı vurgulandı Son vıllarda yapılan çalışmaların bağımlılık rıskının 1725 >aş arasındakı gençlerde voğunlaştığını ortava ko>an arastırmada şu bılgı ler verıldı "Uyuşturucu madde kııllanımı ve bağımlılığının bır gençlık çağı sorunu oldugu bilınmektedır. Gençlen uyuşturucu madde kullanımına ıten etkenlenn saptanması, sorunlara gencin yaşadığı sosyal çevre ıçınde çozumler aranması gerekmektedır. Bagımlılar gunluk vaşamın sorunlan ve sorumluluklannı ustlenebilmek ıçın gereklı guç vc becerıyı geliştirememış yanşmah bır dunvada kendilerini guvens/z ve velersız hısseden birevlerdir. Çalışmamız bu bırevlenn vuksek kavgılı oldukları, juksek ka>gının ket vurucu etkısıvle davrandıkları. madde bağımlılığının oluşmasında sıgınılacak bır şe> aramanın onemli bır etken olabılecesı varsavımıvla gerçekleşlırılmiştır." Arastırmada elde edılen sonuvlar şovle değerlendırılıyor "Incelenen populasvonun du>,uk orta sosvoekonomık duze>dekı esnaf zanaalkâr ve ışçilerden oluşlugu gorulmuştur. Bagımlılar arasında ışsızlik oranının da vuksek oldugu tespıt edildı. İlaç ve madde bagımlılarından ılk çocukluk vıllarını kentte geçıren bırevlerın oranının vuksek oldugu goruldu. \eriler bağımlılıgın aıle deslegınden voksun kalmış bırevlerde daha kolav gelışebılecegını gostermektedir. Denev grubunun )uzde 22'si parçalanmış aılelerden gelmektedir. Anne ve babanın çocuga karşı kotu davranışı normallere oranla uç kat fazla bulunmuştur. Bulgular, kardeşler arasındaki verin, kardeş savısının ve anne babanın egıtim du/evınin bagımlılıga etken olmadıgını gostermektedir." Psıkıvatmt Dr Vicdan Yucel araştırmasrnda ilaç \e>a madde\e başlama vaşı grubunun vuzde68'ııçın I8'ın, vuzde92'sı ıçın 20'nın altında olduğunu belırte rek şu açıklamava yer verdr "Yuzde64'unun ılk kullandıgı madde esrardır. Bagımlılardan kendilerini bagımlılıga ıteıı nedenleri belırlemelen istendigınde hepsı, birden fazla neden gostermıştir. Ancak arkadaş çevresi vuzde 28.3'luk değerle birinci sıravı almakladır. Bır bagımlının bağımlı oldugu maddevı eide edebilmek içın gunluk para gereksınımı ortalama 5500 lıradır. \vnı doneme aıt kalifiye yetişkın bır isçınin gunluk kazancının 2662 lıra oldugu duşunulurse, bağımlıların luketicı vonu hakkında adli sorunlarla karşılaşma bakımından gruplar arasında vuksek anlamlılık saptanmamıştır. Ozetlersek bagımlı olan grupta sureklı kaygı duzevi anlamlı şekılde vuksek bulunmuştur. Incelenen populasyonda bağımlıların ilk çocukluk vıllannı kentte gecırdikleri, genellikle aıle desteginden voksun oldukian \eya parçaJanmış aıle içinde yetiştıkleri, çoğunun ogrenimini varıda bırakmış bıreylerden oluştuğu saptanmıştır. V uzde 92'sı için madde ve başlama yaşı 20'nin altındadır. Yıne bu grubun uyuşturucu dışı zararlı alışkanlıklara yatkın oldugu gozlenmıstir." Mersin Psikiyatri Kongresi Sivri dilli mizahçı Jose Cela, Nobel odulunu alırken şoyle dedı: "Çok onurlandım Yıllar yılı çalışmamın haklı bır karşüığı olarak goruyorum bunu. Nobel'ı benım kadar hak eden en az yarım duzıne Ispanyol ve Latın Amerıkalı yazar vardı. Ama favorım bendıtn tabıı..." 1989 NobelEdebiyat Ödülü sahibi Camilo Jose Cela "sevilen ve nefret edilen" biryazar Türk yemekleri Singapurlda • İSTANBUL (ANKA) Sıngapur'da 23 ekım1 kasım tarıhlerı arasında "Turk Yemeklerı Haftası" duzenlenecek Orchard Hotel'de duzenlenecek festıvalde Turkıye'yı Ramada Hotel Istanbul'dan beş kışıhk bır heyet temsıl edecek Turk yemeklerı ıçın gereklı olacak her turlu yıyecek ve alet Turkıye'den gıdecek Festıvale Aydın Dayı, Zekerıya Kandaz, Kemal Gundoğdu ve Sadık Akcan adlı aşçılar katılacak PORTRE CAMİLO JOSE CELA 73 yaşındaki yazara bireş, bir de sevgili Palma de Mallorca ıle Madrıd arasında yaşıyor Kendısınden 43 yaş genç bır sevgılısı var ve dun Madrıd'de gazetecılere onunla poz verdı 10 aralıkta Nobel odulunu almaya Stockholm'e gıttığınde, karısını mı, yoksa sevgılısını mı gotureceğı Ispanya'nın cıddı basın organlarında bıle tartışılan, gunun konusu Camilo J Cela, Palma de Mallorca'da "Papeles de Son Armadans" (Son Armadans'ın kâğıtları) adlı bır dergı çıkarıyor Soz konusu yayın, İspanyol yazında tekıl bır vere sahıp ve Pıcasso'nun şıırlerını basmak gıbı ılgınç ışlevler yerine getırmış Kımı zaman yenılıkçı, kımı zaman klasık, ama her zaman orıjınal bır yazar olarak nıtelenen Camilo Jose Cela, ılk romanını reddedıp, kendısıne meslek değıştırmesını öğutleyen yayınevı sahıbı ıçın bugun "Ben degil, o yanlış meslek seçmişti" dıvor Dun Madrıd'dekı evınde, Zarzuela Kralıyet ve Moncloa hukumet sarayından gelen tebrık telefonları arasında, Nobel sevıncını "kedisiyle" paylaşamadığı ıçın uzgundu Bıtmez tükenmez röportajlar sırasında, "Nobel almam, hınzınn umurunda değıl" dedı "Çok guzel bır kedı, ama pek kultursuz!" MİNE G. SAULNIER M \ D R İ D 1989 Nobel Edebıvat Odulu, Ispanva Iç Savaşı .sonrasının en onemlı vazarı olarak tanımlanan 73 vaşındakı Camilo Jose Cela"> a verıldı Ispan\ol edebıjatına 5 Nobel odulunu kazandıran Jose Cela, dun saat 13'u bır dakıka geçe haber kendısıne ıletıldığınde, her zamankı gıbı el yazısıvla son romanı ustunde valışı>ordu Madrıd'dekı luks bır otelde kendısını kabul eden ls veç Buvukelçısı, Ispanyol yazara Nobel'ın verılış gerekçesını şoyle açıkladı "Zengın ve yogun bir duzyaayla, provokator gorunumlu ınsanoğlu çaresızliğini gorece bır acımavla vansıttıgınız ıçın Nobel odulu eserınıze layık gorulmuştur." Camıle Jose Cela, yapıtlarına vansıyan mızah doğrultusunda son derece esprılı, hoşsohbet ve sı\rıdıllı bır yazar Ispanya'nın en çok sevilen ve nefret edılen yazarı olmanın vanı sıra en çok okunan ve en az odullendırılen vazar çelışkısını de bırlıkte taşıyor Yıllardan berı Nobel'e adav gostenlmesıne karşın, Ispanya'nın en bu yuk odulu savılan Cervantes odulunu henuz alamadı Camilo Jose Cela, dun oğleden sonra Nobel oduluyle ıleılı olarak şunları soyledı Ispanyol yazar Jose Cela 1983 yılında Israıl'de Ağlama Duvarı önünde "Çok onurlandım. Yıllar yılı çalımamın haklı bır karşılıgı olarak goruvorum bunu. Fakat açık konuşmak gerekirse de Nobel'ı benim kadar hak eden en az yanm du/ine Ispanyol ve Latın Amenkalı yazar vardı. Ama kendi favorim, bendım tabii!" Odul sıze mı, yoksa Ispanvol dılıne mı sorusunu "Elbette bana. Ama Ispanyol diline de yarayacak" dı\e yanıtlayan yazar, dığer Nobel adaylarını pek ovmesı uzerıne, bır gazetecmın "Pekı para odulunu paylaşır mısınız?" jorusuna, "Yoo, onu kımseyle paylaşmam" dıye karşılık verdı Haftada bır gun oğleden sonra İspanyol TV'sı bırıncı kanalında "Tertulias" dıve adlandırılan sohbet programlarında gençlerle gevezelık eden unlu \azar, dun Nobel'ı aldıktan sonra ıkı saat sonra hıçbır şey olmamış gıbı soz konusu canlı yayında yennı aldı Ama bu kez özel tezahuratia karşılanarak Her zamankı alçakgonullu hazırcevaphlığıyla gençlerın bazen abuk sabuk, yuzden fazla sorusunu yanıtlayan Jose Cela, "Nobel yerine Brigitte Bardot ile bir hafta sonu gecirmeye ne dersıniz?" sorusuna "Hayır" dedı "Margaret Thatcher'le bir hafla sonuıtu veglerim, daha orijinal olur!" Ispanyol ya2inına yarım yuzyıldır 80'den fazla eser veren \e en uretken yazar olma rekorunu elde tutan Cela "Bana Nobel verdiler diye dunya durmayacak" dı yor Ama tspanya ıçın dunya dunden bu yana donuşunu hızlandırdı gıbı Jose Cela'nın doğduğu bölge olan Calıcya'da dün gece resmı bayram ılan edildı Camilo Jose Cela, 1916 yılında Corunya ılının (Calıcya) kuçuk bır koyu olan IrıaFlavıa'da doğdu Babası Ispanvol, annesı Ingılızdı Oğrencı, memur, torero, asker, sınema oyuncusu, ressam ve yazar oldu 1942 yılında yayımlanan ılk kıtabı ve romanı "Pascual Duarte'nın Ailesı", ıç savaş sonrası fspanyol edebıyatının donum noktası sayılır Soz konusu yapıt yırmıden fazla dıle çevrılmış olup, yazarı kesınlıkle ınkâr etse de Ispanyol yazınında "Tremendiımo" adı verılen "dehşetçilik" (karamızah) akımının öncusu olarak nıtelenmektedır 1984 yılında Ulusal Edebiyat ödulu'nu, 87 yılında Asturıai Prenslık Ödulu'nu aldı Fakat hıçbır özel odul ve en onemlısı "Cervantes" alamadı En onemlı kıtapları arasında ılk romanı "PascuaJ Duarte'nın Aılesı"nden başka 1952 yılında Buenos Aıres'te yayımlanan ve Franco donemının acı bır tablosu olan "Petek" (La Colmeno), "Iki Olu İçin Mazurka", "San Camilo 1936", "Mrs. CaJdvvell", sayılabılır Camilo Jose Cela'nın basılan son kıtabı bır makaleler dızısı olup, "Cristo, Versus, Arizona" adını ta^ıyor Nobel odullu yazar, "resmi tanhçisi" olan oğlu ve sekreterhğını vapan ' arısıyla 7 milyonu aşan kentler • LİZBON (ANKA) Dunyada kentsel nufusun hızla arttığı bıldırıldı 2000 yılında dunyada nufusu 7 milyonu aşan kentlerın sayısının 35'e çıkması beklenıyor Lızbon'da kentsel gelışmenın kontrolu konulu bır konferansta söz alan Avrupa Yerel ve Bolgesel Guçler Daımı Konferansı Başkanı John Morgan, 2000 yılında dev kentlerın 23'unun gelışmekte olan ulkelerde bulunaca^ını bıldırdı 10. Üroloji Kongresi • Eğitim Servisi 10. Uiusal Urolojı Kongresi 2327 ekım tarıhlerınde Beldıbı'ndekı Salına Otelı'nde yapılacak Uluslararası katılımla gerçekleştırılecek konferansta kanser, çocuk urolojısı, prostat gıbı konular tartışılacak Israıl, Kuzey Kıbrıs Turk Cumhurıyetı, Federal Almanya, Italya, Ingıltere ve Amerıka'dan 24 bılım adamının katılacağı konferansta 184 sozlu araştırma, 335 bıldın ve 151 poster sunulacak F. Almanyada turistik bağ bozumu ULYA ÜÇER MAJNZ Ekimle bırlıkte bagbozumu mevsımıne gırdık F Almanyanın şarap yörelen RenPfalz, Mosel, Nahe, Ahr vadılerı ıle Baden'de, Franken'de, Wurtemberg'de eylulun son haftasın dan ben bır faalıyettır gıdıyor Bağlan hayvanlara ve ınsanlara karşı korusun dıye kutuklenn uze rıne serılen ağlar kaldınlıyor, uzumler toplanıyor, once sepetler de bırıkıyor, oradan ezılıp suyu ahnmak üzere fıçılara aktanlıyor Üzumlerın ayakla çığnendığı dönemler çoktan gerıde kalmış, artık her şey makıneyle yapılıyor Şarabın tahta fıçıda dınlendırıl mesı bıle ender, sayıJı bırkaç şarapçının bağlı kaldığı bır gelenek Şımdılerde fıçılann yalnız dışı tahta, bazen o bıle değıl Ama o ıslak ve loş sarap ınahzenlerıne ııı dınız mı, modern teknığın ızıne rastlamıyorsunuz özelhkle hal kın, alıcıların zıyaretıne açık mah zenlerde ambıente yuzyıllar öncesının ambıentesı Almanya'da çoğu ortaçağ, bazısı hatta Romalılardan kalma şarap mahzenlerıne Uzum fıçıya gırer gırmez şarap duzenlenen "degustation turlan" olmadığından şımdılık ıçılen de her yıl milyonlarca turist çekıyor satılan da geçmış yılların şarabı Bağbozumu mevsımının bır Ama Alman şarapçılar bu olağabaşka atraksıyonu hemen her nustu yazdan sonra 1989 rekolteköyde duzenlenen jenhkler, sarap sının de olağanustu olacağından köylennın onunden akan nehırler emınler Tek sorunlan \1 belıruzerınde gemı gezıntılerı, bugun lemelerı nedenıvle uymak zorunkımı otel kımı kısmen muze ola da oldukian uretım kotaları rak kullanılan şatolarda sunulan Almanlar kırmızı şarapta fazsanat gosterılerı Bu tur turistik la başarılı değıller Ağırlık, kalıfaalıyetlenn en yoğun oldugu yer te olarak da rnıktar olarak da beRen Vadısı yaz şarapta Bunun yuzde 70'e yaEn çok zıyaretçı çeken yore de kını Rıeslıng Rıeslıng turunu vayRenPfalz bağlannın yayıldığı ya gın olmakla bırlıkte mıktar bakımaçların eteğınde, Ren Nehn'nın mından epey farkla Mullerıkı kıyısına dızılı şarap koylerı Thurgau ve Sılvaner ızlıvor KerHele bu yıl olağanustu sıcak ge ner, Elblıng, Trollınger, Gevvurzçen yazdan sonra ılık ve guneşlı tramıner ıse bellı bolgelere ozgu havanın ekıme kadar devam et yaygınlaşmamış turler mesı hem şarap uretıcısını sevınPnmeur (taze şarap) ekım ayı dırdı hem otelcüen \e restoran sa sonundan ıtıbaren çıkmava baş hıplerını hem de bağbozumunda layacak, Mmanya'da prımeur saburaya akan zıyaretçılerı F.Al dece bevaz şaraptan yapılıyor manya'da şarap ureten kov sayı sı 618 Bunlardan 200'den fazUsı RenPfalz yoresınde Ren'ın şarap koylerı bu vaz bağbozumu donemı de eklenınce toplam 6 mılyon turist ağırladılar Geceleme sayısı 20 mılyon Şarap köylerıne bovle yoğun ıtıbar zıyaretçılenn alkole duşkunluklerınden değıl Bır kere hemen her yerde oldugu gıbı burada da ıyı şarap, ıvı mutfakla el ele gıdıyor. Sonra yamaçlarda, bağların arasından geçen patıka yollar en sevilen gezıntı yerlerı Yukarıdan yemyeşıl vadının ortasından akan ırmağı, rengârenk çıçeklı eskı evlerden oluşan kuçuk kovlerı, karşı tepedekı bır eskı manastırı, bır ortaçağ şatosunu seyrederek ve bağ bahçeden bıraz uzum, elma, armut aşırarak dolaşmak vuzbınlerın gozde sporu Ne denlı guzel olursa olsun kılometrelerce yol tepmek pek herkesın harcı değıl, ama gonullusu ıçın Ren, Mosel, Ahr ve Nahe ırmaklarının tepelerınde 12 km'den 500 km've kadar bağlık ve ormanhk patıkalar var Ekimle birlikte Ren kıyılarında yoğun bır Yumurta akı faaliyet başlar. Şarap koylerinde şenlikler duzenlenir. Milyonlarca turist bolgeye akın eder. kanseri önlüyor • TSU (AA) Şarapmahzenlerinde "degustasyon turları" Japonya'dakı Yokkaışı yapılır. Taıyo Kagaku laboratuvannda çalışan araştırmacılar, yumurta akında bulunan maddelenn kanseri onleyıcı etkısı olduğunu açıkladılar Kyoto Unıversıtesı öğretım uyelennden profesor Koışı Koşımızu ve laboratuvardakı gorevhlerden Nobuyukı Hagıvvara, yumurta akındakı lumıflavıne ve lumıchrome adlı maddelenn, kanser vırusunun çoğalmasını ve sağhklı bır hucrenın kanser hucresı halıne donuşmesını önleyebıldığını bıldırdıler Hucreler uzerınde araştırmalarını surduren ıkı bılım adamı, çalışmalannın sonuçlannı Nagoya'da yapılacak Konserolojı Kongresı'ne sunacaklannı belırttıler PSIKIYATRI KONGRESI IZLENIMLERI Gençlerimizi anlayamıyoruz leşil alan kunılacak • NEVŞEHIR (Cumhuriyet; Kaymaklı, Dennkuyu ve zlelve'de turıstlere yonelık tesısler ıçın kamulaştırma yapılacak Nevşehır Kultur Mudurluğu yetkılılerı, onumuzdekı gunlerde kamulaştırmaya başlanacak alanlarda turıstlerın yemek, dınlenme gıbı gereksınımlennı karşılayabıleceğı tesıslerın ışletılmesıne ızın verıleceğını soyledıler. llgılıler, 750 mılyon lıra harcanacak kamulaştırma sonunda yapılacak tesıslerın doğayı bozmamasına ozen gosterıleceğım ve ye^ıl aian kurulmasına onem vereceklerını belırttıler Psikiyatri bılimi artık bır kultur konusudur. Sadecefakulte duvarlannın arkasında kalan bilimse toplum içın onemh bırkayıp. Bılimi halka yaymak gorevı hepımizındir. Dr. ERDAL ATABEK Toplumda ruh sağlığı bozulan ınsan savısı gıderek artı>or Bunda da şaşılacak bır van >ok Sayısı artan pekçok stresle kuşatılmış ınsanımız, artık bunlarla başa çıkamaz duruında Genetık et kıler, ruhsal )apı, toplumsal guvensızlık, ınsanlar arası ıletışımın zayıflaması, yuksek enflasyon, tansıvonu artan polıtıka ucundan kulpundan ınsanı etkılıyor Çocuk ruhunun ıncelıklennı bılmıyoruz, gençlen anlamayı basaramıvoruz, kadınlarımız sorunları>la bunalıvor, erkeklerımız aşırı yuklerın altında ezılıvor Sonuç da anan depresvonlar, artan anksıyete (ka\gı), bozulan davranışlar oluvor Hızla artan kentleşme, hızla değışen kultur, kuşakların hızla eskımesı, hızla gençleşmesı toplumun ruh sağlığını etkıleyen nedenlerın bazıları. XXV Psıkı>atrı Kongresi, panellenvle, bıldırılerıvle bu duru mun ıpuvlarını verıyor, kımı konulara venıden dıkkat vekı>or Ama veteriı m\n Kongre>ı fakultelerın, ruh sağlığı merkezle rının, hekımlenn, psıkologlann, sos>al hızmet uzmanlarının bır bınne bılgıgorgu aktarması olarak duşunursek, "evet" dıyebı lırız Ama, Psıkıvatrı Kongresi nın topluma da onemlı mesajlar vermesı gerektığını duşunursek, yanıtımız "havır". Neden bu onemlı kongreden topluma gereklı mesajlar verıle medı 1 Bu nedenlerın bırısı, kongre run " b ı l ı m i e l " >anı kadar "populer" yanının duşunulme mesıdır Topiumumuzun oldukva uzun vıllar bo\unca uğradığı "baskılar" bır panel konusu yapılabılırdı Unıversıtegençlığının sureklı gozaltında tutulmasının, onlara soz hakkı bıle verılmemesının gençlık uzerındekı etkılerı tartışılabılırdı Kadınların kendı haklarına sahıp çıkma çabası gosterdığı bır donemde "kadın ruh saglıgı" ozel bır çalışma olarak ele alınabılırdı Bunun gıbı değışık konuların ırdelenmesıyle, psıkıyatrı bılımının topluma verebıleceğı mesajlar ıletılebılırdı Umversıtelenn "toplumu avdınlatmak" gorevlerını daha cesaretle yapmaları gerekıyor Bızım gıbı ulkelerde bılım gucu, toplumun hayatına daha dınamık bıçımde katılmalıdır Üzum şenliği Ren yoresınde üzumler bır şenlık ortamında toplanır Onemlı bır neden de başta TRT olmak uzere basının konuBoylesine Prof. Erdal Özhan: Side'defevkalade tuhafbir lubeler kondunıyortar.yer western yu ızleme çabasını gostermemetarihi oneme sahip bır sıdır TRT kongre bovuncaorabozulma var. İVestern filmi dekorlarına benzedi. filmlennın çevnldıgı Hollyvvood da bulunsaydı sadece panellerle, dekorlarına dondu. Bırçok yerde Tanm alanları inşaata açıldı. Birçokyerde bıldırılerle değıl, orada bulunan tanm ekolojiksistem hızla tahrip oluyor, envanterini yan'daalanlan inşaata açıldı. Dalbılım ınsanlarıvlagoruşmeler yaekolojik sistem bozuluyor parak onemlı konuları topluma bile tutamıyoruz. ve ben ileriM için umutlu değilim. aktarabılırdı Halk kıyılara ulaşamaz oldu. Bes IZMIR (Cumhunyet Ege Buro yasalarm da uygulanamadığını yıldızlı oteller sahil boyunca diziPsikiyatri bılımı, artık bır kulsu) Akdenız Kıyıları ve Çevre soyledı tur konusudur Sadece fakulte liyor, Dalyan, Gokova gihi ekosel Koruma 2 Avrupa Konseyı Avrupa Konseyı'ne bağlı Natu lojik açıdan hassas bolgelerde dmarlanmn arkasında kalan bı lımse toplum ıçın onemlı bır ka ! KollOfvVumu'nda "Akdeniz nasıl ropa Merkezı tarafından Ege Unı yanlış kullanım korkunç boyutlarkurtulur" sorusuna yanıtlar aran versıtesı ve Turkıye Doğayı Koru da." Prof Erdal Ozhan turızm \ıp Bıhmı halka >avmak gorevı dı ODTU'den Prof Dr Erdal ma Derneğı ısbırlığıyle duzenlehepımizındir Ozhan Turkıye'de yasadışı yapı nen 2 Akdenız Kıyıları ve Çevre den kavnaklanan bozulmalara Bu kongre, duygusal yanı ağır laşma nedemyle halkm kıyılara sel Koruma Kollokyumu'nda dıkkat çekerek, "Şu anda yapılan lıklı, verımlı, bılımsel duzeyı yukulaşamaz duruma geldığını belir ağırlıklı olarak Turkıye kıyılannın zarann envantenm bıle lutamıyosek bır kongre oldu Prof Avhan terek, " h k o sistem bozuluyor, çevre sorunlan ışlendı ODTU' ruz. Eko sistem hızla bozuluyor. Songar, "Gordugum kongrelerin kullurel degerler kaybediliyor. den Prof Dr Erdal Ozhan, or En ufak bir marına projesınde bien guzelıvdı" derken bunları soyDogayla uyumlu, yumuşak lu neklerle Turkıye kıyılannın duru le çevresel etki degerlendirme»! lu>ordu san rım rızm anlayışı bizde de munu anlaltı Prol Dr Erdal Oz yapılması gerekıyor, ancak yapılUmarıın gelecek kongreler bu yaygınlaşmalı" dedı Dokuz Ey han, kıyılarda yoğun bır yapılaş mıyor. Kıyıların vonelımı mullabılımsel duz^M topluma aktarlul Unıversıtesı Çevre Muhendıs ma olduğunu vurgulayarak şuıı ka bir plan çerçevesınde ele alın* makta daha başarıh olur YenıIığı Bolumu Başkanı Prof Dr ları soyledı malı ve mullaka dogal çevreyle den, Ankara Tıp Fakultesı Psı Orhan Uslu da Turkıye'de vevre"Sidc'de fevkalade luhaf bir uyumlu olmalı. \rtık dunyada kıvatn Anabıiım Dalı'nı bu nın korunma^ı ıçın yasal çeıçeve bozulma var. Orada bına vapmak dogayla uyumlu 'yumuşak kongrevı duzenlemelerı nedenı>le nın yeterlı olmadıgını, var olan yasak, ama insanlar tahladan ku lurizm' diye anılan bır lurizm ankutlu>orum Türkiye kıyıları hızla bozııldu layışı yaygınlaşıyor. Bızde de buna onem vermek gerek" dedı Dokuz Eylui Unıversıtesı Çevre Muhendıslığı Bolumu Başkam Prof Dr Orhan Uslu da Turkıye'de çevrenın buyuk bır kırlılık sorunuyla karşı karşıva olduğunu vurgulayarak sozlerını şoyle surdurdu "Yasal çerçee. çevrenın korunması için yeterii degil. Turkıye. anayasasında çevre sozunun gecdğı ender uluslardan bın, sonra Çevre YasaM ve yonelmelıkleri çıktı. Ancak sorun bunlann uygulanması. Yasalan uygulayacak mercıler yeterince tanımlanmadı. Turkiye'de çevre sorunlan karvmıza yeni çıktı. Bu nedenle çevre kırlilıgıyle savaşmak bızım ıçın çok ıvedı. Bir an once gereklı <>nlemleri almak /orundavı/." Ege Lnıversıtesı'nden Prot Dr Sıddık Klı dc kortezdekı agır metallerın ol^umlerı konusunun onemıne değındı