Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU Atlana HABERLERİN DEVAMI TURKIYE DE BUGUN DUNYA DA BUGÛN Y 3° B 10° B 10° B 9° Y 15° B 2° B 3° B 15° B e° Y 6° üonn 3 4° B 9° Bnjksel B 4° Büdapeste B 9° B 25° Cenevre S 2° S 3° B 13° Cezayır B 17" Roma B 4° CMde Sofya B 22° B 17° Dubaı Şam B 10° B 10° Frankfun B 3° Te\ AMV Y 10° drne B 16° Tunus B 5° HeSınlo Y 5° VSrsova B 8° Katııre Umedık t 18° Y 15= Kopenhag B 7° Viyana Koln B 4° WaSwıg1onB 15° S 5° Lefloşa B 16° Zunh (unsterdam Amman Atma Bagdat Barcekna Bâset Bekjad Bertin B 8° B 18° B 12° B 16° B 15° S B 13° Lenıngrad Londra Madnd Mılano Montrea, Moskova Mun* Ne* Yortc Oslo Pans Prag Rjyad 30 OCAK 1989 d e I S ü T J m Z t o B E £ T B £ f * """«** »******°* Akdenede 3340 d<™ mıl, hızta esecek a B 16° 0° Dıyarbakır S Adapazan 9° 4°EdTie Adıyaman B (0° 2° Erzmcan Afycn S 10° 3° Enurum AJr S 6= 20EskışefHr " Ankara S 5° 5° Gazanlep B 10° 5 öresun Antakya Antelya B 17° 3 G u u ş 3°Gumuş»ıaneS Artvn B 2°4°Hakkan B B 2°4°Hkk Aydn B 15° 0°lsparta Balıkesr S 9° 0°lstanbu! B*c* e 0° 5°lzmır Bıngol B 4° ICPKars t d 1 Mar e Ba lck aa Bıths B 0° 8° Kastamomı S Bohı S 3°4° Kaysen S ute w vel M o k n r t b aundriusu «eta d e n S t y * ' S ' 0515 açıktaröa 152 Ege acıklarmda 46 metre dolay n Bursa B 15° 5»Kırklaff* S b u l ü n a k r ™ z d e y . W e * W a z t a 3 5 Marmara * " ^ Gdu nde hava parçal az bulutlu gececek Ruzgar Çanakkate B 8° 4Konya ku2By d o u 0 1 S 3° 5° KuBflva da & En> w> Ratı Akdeni2dp 7 8 kuvvMın. 3 3 ** 9 y at* " * " I H W ara sıra orta kuvvette esecek Gol1 m Çorum rıafif 15 Denzlı B 10° 3°Malatya Nİeteoroloıı Genel Mudurluğu nden alı nan t> Igrye gore yurdun kuzey kes nler parcalı yer yer çok bulutlu Ooğu Kaıadenc k yıları yağmur u otekı yerler az bulut Kı ve açık geçecek Marmara, ıç ve dogu kes mlerde sabah saatlennde yer yer yoğun oımak uzere sıs gorulecek HWA Sl CAKLIĞI Ûnemlı b r değışıMık olmayacak RUZGAR Kuzey ve doğu yonlerden haiıl ara sıra orta kuvvette yurdun kuzeybatı ke MEHMED KEMAL POLJTİKA VE OTESİ ~ S £ m 3 £ •*« ™ ' ™ * **«* «» ••' ° «* "n °^" l d a açk """"""^ ı tululfu ™» <*>«*«*** °« j ya{mu<1u s ac i B bulutlu r kartı S ss» Y yajjmurlu Davos Notları... çok soz edılen "patronu" Detors, Ankara açısından hıc de umut verıcı bır havada gözukmuyor Oysa Ozal hukumetı bugün ıçın şunu beklıyor Tam uyelığe donuk muzakerelenn 1992'den once baslayacağının acıklanması Goruşmeler bır yerde kac yıl surerse sürsun Ancak Ozal hukumetı ıçın onemlı olan boyle bır resmı taahhudün AT tarafından yapılması Ama AT Komısyonu Baskanı Delors, bu konuda da hıçbır lyımserlık vermıyor Buna karşılık, Portekız'ın genç Basbakanı Cavaco Sılva, Turkıye'nın AT'ye hıc olmazsa "ılke olarak" tam uyelığınden soz edebılırdı Ancak bu ışın çok zor olduğunu, Portekız'le muzakerelerın yedı yıl surduğunu, AT'nın, sımdılık bır yandan "1992" ıle uğraştığını, öte yandan Ispanya'yla Portekız'ı hazmetmeye çalıştığını anlatıyor Yanı AT'nın bır de Turkıye'yle uğraşacak vaktı yok demeye getırıyor Portekız Basbakanı Sılva'yla sohbet ederken Devlet Bakanı Yusuf Ozal da kendısını Turkıye'de bekledıklerını söyluyor Yusuf Özal, AT konusunda lyımser Delors'untutumundakı katılığı, "Bunlar bugunku muzakere pozısyonları, değısır" dıye açıklıyor Bılemıyoruz Omeğın Turk Dışışlerı'nın, Turkıye'yle tam uyelık goruşmelerını AT'nın 1992'den once baslatabıleceğı konusunda bır ongorusu var mı' "Başlatacaklar" dıyebılıyor mu Ankara 7 Dışışlerı'nın de bu konuda kesın bır dıl kullanabıldığını sanmıyoruz • Tam bır yıl once burada, buyuk bır tantanayla ılan edılen ' Davos ruhu" bugun ne durumda 9 Bu soruyu bır Yunanlı ışadamına sorunca, "Tebahhur ettı", yanı buharlaşıp uçup gıttı yanıtını verıyor Bunu soylerken, ıkı elını havaya doğru kaldırıp guluyor Bır başka Yunanlı ışadamı ıse "Davos ruhu"nu önemsıyordu Ona gore ıçı fazla dolu olmasa bıle, bır "dıya/og"un başlayabılmış olması kendı başına önemlı bır gelışmeydı, gerçekçı olunmalı ve TurkYunan ılışkılerınde "mucıze" beklemekten kaçınılmalıydı Papandreu, Turkıye'ye gelecek mıydı 9 Hazırandakı secımlerde bu zıyaret ışıne yarayacaksa, evet1 ~*y Böyte bır ziyaretı kendı kamuoyuna hangı koşullarda satabılırdı7 Turkıye'den odun ya da ödunumsu jestlerle m ı ' Herhalde' Pekı, Papandreu'nun seçım şansı 9 Tek başına hukumet olabılecek çoğunluğu elde etmesı olanaksız Kımıne gore de son ana dek beklemek gerekıyor, zıra Papandreu ıktıdar ıcın her şeyı yapabılırdıyeduşunuyorlar Orneğın, seçım oncesı seçım yasasında radıkal bır değışıklık yaparak gıdısı tersıne çevırebılır dıyenler var Ama bu durumda bıle, Papandreu ıcın en lyı ıhtımalın komunıstlerın dıştan desteğıyle yenıden hukumet olabılmesıymış Papandreu donemının artık noktalandığına kesın gozuyle bakılıyor Yenı Demokrası Lıderı Mıtsotakıs'ın bu ışı kıvırabıleceğınden ıse kuşku duyuluyor Hazıran seçımlerınde 300 sandalyelık parlamentoda her ıkı partı de mutlakçoğunluğu elde edemezse, nısan 1990'dakı cumhurbaşkanlığı secımıyle bırlıkte Yunanıstan yenı bır erken secıme gıder goruşunu savunanlar da var Ege'nın otekı yakasında durum böyleymıs "Avrupa 1992" ve dunya ekonomısı Tartışmacılar AT Komısyonu Başkanı Delors, Portekız Basbakanı Sılva Belcıka Basbakanı Martens, Avusturya Basbakanı Vranıtzky Ingıltere Tıcaret ve Sanayı Bakanı Lord Young ve Japon ışveren kuruluşlarının tavan orgutu Keıdanren'ın baskanı Saıto Açıkoturumu, (Baştarafı 1. Sayfada) Papandreu: Diyalog zorunlu ATİNA (Cumhurivet) YuFransa cumhurbaşkanlığı secımını Mıtternanıstan Basbakanı Andreas P J rand'a karşı yıtıren Raymond Barre yonetıpandreu Davos'un bırıncı yıldoyor numunde Turk Yunan dıyaloğuAT, 1992'de "tek pazar' olunca ne ola nun zorunlu olduğunu soyledı cak' Çevresını gumruklerden oluşacak yukPapandreu, PASOK'un msan sek duvarlarla mı orecek? Bır tur 'Avrupa ayında yapılacak ıkıncı kurultav kalesı" mı 7 Japon Saıto, bu konudakı kayçalışmalarına hazırlık amacıyla gılarını belırtıyor duzenlenen toplantıda bır konuşRekabetı dışlayıcı bır korumacılığın uç verma yaparak TurkYunan ıhşkılemesı. genellıkle dıle getırılen bır tedırgınlık rıne de değındı 4 bın PASOK dekaynağı olarak dıkkatı cekıyor legesının coşkulu tezahuratı kar Uc yenı blok, ABD ve Kanada, ' Avrupa şısmda yaklaşık bır saat konuşan 92" ve Japonya ıle Guney Kore'nm başını Papandreu, TurkYunan ılışkılecektığı "Pasıfık Havzası"arasında koruma rı ıle ılgılı şunları soyledı cılık ve tıcaret savaşı ıhtımalı "TurkVunan anlaşmazlıklarıKonuşmacılar, bu durumdan kesınlıkle kanın bu>uk bir bolumu uluslararaçınılması gerektığını vurguluyorlar; ekonomık sındaki sı>ası gelışmelerdeıı ka\vetıcarı ışbırlığının altını kalın olarak çızıyornaklanmıştır. Turk\ unan sorunlar lan, Kıbns adasındaki Turk nuBelçıka basbakanı ıle Ingılız bakan, "korumacılık" ıle gumruk duvarlarına karşı çıkarlarken 1930'ların dunyaya neler getır(Baştarafı 1. Sayfada) dığını anımsatıyorlar vuk >aran, fîzıkı çatışma>a yol Avrupa Komısyonu Baskanı Delors, "1992 açacak surtuşmelen engellemış tek pazan"nm kesınlıkle "Avrupa kalesı" ololmasıdır" dıye konuştular madığını anlatıyor Ekonomıler arasındakı Mart 1987 krızı anımsandığınbırbırıne bağımlılığın onemının, AT Komısyonu olarak bılıncınde olduklarını, her turlu re da bunun onemının yadsınamaya cağını ıfade eden bu çevreler, ankabete açık bır "Avrupa pazan" amaçladıkcak bunun tek başına yeterlı de ollarını anlatıyor madığını sözlerıne ekledıler Delors'a gore rekabetten, farklılıktan korkmamak gerekıyor Çoğulculuk gelıştırmelı, Ege'nın her ıkı vakasında sağ duyulu ınsanların Davos surecıne tekelcılıkten kaçılmalı ona gore, cunku anbır alternatıf olmadığını bıldıklecak bu yolla toplum bır dınamızm kazanabırını kaydeden bu çevreler, ılerle lır, gelışebılır "Farklılık zengınlıktır, yarame ka>dedılmesı ıçın Atına'nın ıkı tıcılıktır" dıyor ulke arasındakı sorunları bır pa* Ve bız gazetecıler 1520 meslektaş, bır ket olarak goruşmek üzere masa ya gelmesının şart olduğunu da baska kosede kendı mesleğımızın sorunlabehrttıler. rını, basında "farkhlığın" onemını, tekelcılıÖte vandan Türkı>e"de olduğu ğın sakıncalarını tartışıyoruz gıbı Yunanıstan'da da "seciın Acılış konuşmasını The Economıst'ın yoatmosfenne" gırıldığını ıfade edenetmen yardımcısı Nıcholas Colehester'm rek. Yunan seçımlennın yapüacağı yaptığı konu, "Vern tıp bırgazetecılığe gerek hazıran ayından önce Davos surecı var mP" çerçevesınde yenı adımlar bekleKanada'dakı "The Fınancıal Post'un yayın medıklerını hıssettırdıler cısı Nevılle Nankıvell, ulkesınde basın alaYunanıstan'dakı secımlenn Başnında yabancı sermayeye yuzde 25 sınır kobakan Papandreu'nun PASOK ta nulduğunu anlatıyor rafından kazanılıp kazanılamaya fusunu alet ederek, adadakı emper>alıst planlann vururluğe ginnesi ile başlamıştır. Bızler, Turkiye'ye karşı bıçbir zaman duşmanlık du>gulan beslemedik. Bız vanlız emper>alıst entrıkalann bu konulara vaklaşımını reddellık. ancak her şeye ragmen, uluslararası ılışkılerde, çozum \olunun savaş olmadığını da bır an olsun unutmadık. Temel hedefimiz halklar arasındakı karşılıklı anlayıştır. Bu nedenle Turkıye ile ikıli goruşmelere başladık. Ve bu karanmızla yabancı gtıçkrin 'bol ve vonel' $ı\asetıne karşı verilebılecek en i)i vanıtı vermiş olduk. Almış oldugumuz bu karan tura dunya ulkeleri desleklemektedir. Uyesi bulunduğumuz AT ise Turkive'nin AT'ye u>e olmasıvla Kıbns'takı Turk bırliklerinin varlıgı ıle bağdaşmadığını ilk kez beyan etmıştir." Papandreu, son olarak 1987'dekı mart knzımn herkes ıçın "ders" olmasmı da sözlenne ekledı Yunan Başbakanı'nın bu konuşması sıyası çevreler tarafından oldukça " y u m u ş a k ve iyımser" dıye nıtelendı Yunanıstan Basbakanı bu arada skandal olaylanndan sağ eğılımlı ana muhalefet Yenı Demokrası Partısı'nı sorumlu gosterdı ve "Saglık dunımumum iyije dogru gıtmesıyle paniğe kapılanlar şımdı bu sozde skandal olaylan ile kırli silahlannı şahsıma ve PASOK'a yoneltmeye başladılar" dedı Ulkede sıyası krızın olmadığını da öne surdu Kahlre» Rııhu yaşıyor Davos buluşmasmın bınncı yıldönumunde Dışışlerı Bakanlığı çevrelennın "D«vos ruhu" ve TurkYunan ıüşkılenne ılışkın baa göruşlennı şöyle özetlemek olası Davos ruhu: Davos ruhunun öldüğünü söylemek hatalı olur Geçen bir yıl ıçınde ıkı ulke arasında yaşanan somnlann yanı sıra, ıkı ülke halkını yakınlaştıran guven arttırıcı ılerlemeler de kaydedılnuştır Bu çerçevede ınsanlar arasındakı ılışkıler artmış, kulturel ışbırlığı alanında somut gelışmeler olmuştur Turkıve'nın tea de zaten bujdu Yanı önce uzun perspektıfte kımı sıyası sorunlann çozumunu kolavlaştıracak ışbırlığını gelıştırmek, ondan sonra zorlu sorunlara eğılmektı. Türkıye^ nın Yunanlılann mallarını bloke eden 1964 kararnamesını kaldırması, Yunanıstan'ın ıse TurkAT Uyum Antlaşması'nı onaylaması ve bazı Turk pasaportlarından vıze şartım kaldırması, öte yandan TurkYunan ulastırma protokolunun ımzalanması ve bır TurkYunan bankasımn kurulması, kuçuk de olsa gözardı edılemeyecek gehşmelerdır Uzun bır süreden sonra bır Turk başbakanımn Yunamstan'ı zıyaret etmesı, Yunan Dışışlerı Bakanı'nın Ankara'ya gelmesı ve Yunan Başbakanı'nın Turkıye'de beklenmesı de olumlu gehşmelerdır Davos ne yaptı?: Turkıye, aksıne ıddıalara rağmen bu bır yıllık süre zarfında önemlı sorunlarda herhangı bır tavız veya ödun vermedı. Mart knzıne kadar Papandreu'nun Ege'dekı statukonun kabul edılmesı ve Kıbns'tan Türk askerlennın çekılmesı gıbı koşullara bağlı olarak Turkıye ıle masaya oturacağını söylemesme karşı, sonuçta Davos'a önkoşulsuz geldı Şımdı Davos'un hıçbır sonuç vermedığını savunanlara şunu sormak gerekır Alternatıf nedır7 Dı yalog ortamı ıçınde uzlaşma yolları aramaya bır alternatıf mevcut mu? Ege'nın ıkı yakasındakı sağduyulu ınsanlar Davos Mrecı dıye adlandınlan surece bır alternatıf bulunmadığını bılmektedırler Bu arada Davos'un en buyiik yararı, fizıkı çatışmaya yol açacak surtuşmelen engellemış olmasıdır Mart knzıne gıden gelışmeler ammsandığında bunun önemı yadsınamaz. Mersin krizi: Burada Atına'yı harekete geçıren taraf Kıbns Rum yönetımı olmuştur Kıbns Rum tarafı nın tutumunun değışmeyeceğını gören Yunanıstan, sonunda başını sıperden çıkarmak zorunda kaldı Olay Papandreu tarafmdan ve üstelık bır seçım dönemınde kamuoyu nezdınde bır prestıj meselesıne dönuşturuldu Pürüz Turk hukumetının benımsedığı bır formül çeıçevesmde çözumlendı Ancak, benımsenen formul Turkıye'mn temel ısteğı açısından fiılıyatta bır şey değıştırmış değıl Turkıye bellı bır formul çerçevesınde ve aldığı garantıler karşısında Konvansıyonel Istıkrar Göruşmelerı (KlG) vonergesınde Mersın'e atıfta bulunulmamasını kabul ettı Bu Turkıye tarafından Papandreu'ya seçım dönemınde venlmış bır hedıyedır Bunu kabul etmek gerekır Şımdı bunun ılerde sorun yaratacağı konusunda spekulasyon var Ancak şu unutulmamalı, esas KlG muzakerelen başladığında, ılk başta kabul edılen ve daha sonra verılen garantılenn de ıçerdığı parametrelenn dışında bır yaklaşım getınhrse Turkıye bunu kabul etmez Bunları Turkıye'ye kabul ettuecek hıçbır ulke de yok Turkıyesız de KÎG olamayacağına gore ıtırazımızın ağırlığı olacaktır The Fınancıal Tımes'ın yazı ışlerı müduru Davıd Bell basında tekelcıhğın yenıden gundeme geldığını anlatırken 20 yuzyılın başındakı Amerıka'yı ornek verıyor O yıllarda RockefeHer aılesının önııne gelen her şeyı almaya başlaması uzerıne, nasıl kı antıtekel yasaları cıkarıldıysa, 20 yuzyılın sonuna gelınırken ozellıkle basında aynı konunun guncellık kazandığını belırtıyor Amerıkan MIT'den Prof Negroponte, teknolojık devrımın yazılı başına ılıskın etkılerını geleceğe donuk olarak orneklendırıyor Reuters'ın Genel Yayın Muduru Reupke ıle Herald Trıbune'den Axel Krause'nm konuları, "gunumuzde haber ve habercılık " Comere Della Serra'nın yazarı Franco Levı, Italyan basınında bıngoculuğa ben de Turkıye'dekı "karton devn' ıle basındakı son gelışmelere değınıyorum The Economıst ten Colehester gazeteye kımın sahıp olduğundan cok, tekelcılığı onlemenın gereğme ınandığını bunun ıcın de antıtekel mevzuatının onem tasıdığını vurgularken antıtrost yasalarının etkılı kullanımına ısaret edıyor Turkıye'de henuz antıtekel duzenlemesı olmadığmı oğrenınce de haklı olarak şaşırıyorlar "Farklılık', gerçekten zengınlıktır, yaratıcılıktır, dınamızmdır Farklı olandan korkmamak, demokrası anlayısının temelınde yatar Ama ne yazık kı bızde hâlâ farklı olandan korkuluyor Istenıyor kı her sey tornadan cıkmıs gıbı tek tıp olsun' O zaman da demokrası olamıyor Davos'takı 'Dunya Ekonomık Forumu"ndan bazı notlar bu kadar cağının da bılınmedığını kaydeden bu çevrelenn TurkYunan ılışkılerı konusunda tam anlamıyla bır "bekle gor" tutumu ıçınde oldukları gözleruyor Nükleer politika yol (Baştarafı 1. Sayfada) kara'dan henuz bır talepte bulunulmadığı ve Turkıye'nın prensıpte ek yukumluluk ıstemedığı en yetkılı ağızlardan duyurulmasına karşın resmı çevrelenn 'Teküf gelirse değerlendirilir" bıçımınde ıfade bulan yaklaşımları dıkkat çekıyor Gerek askerı gerekse sıvıl kanattakı bu^ numaralı kaygının "banş nızgârlannın estıgi" bır donemde Moskova'nın gereksız yere tahrık edılmemesı olduğu bıldırılırken, bunun Turkıye'nın bır NATO uvesı olarak çeşıtlı seçeneklen gozden geçıremeyeceğı anlamına da gelmedığı bıldınhyor Bu arada kımı resmı çevreler, Turkıye'nın, kendı modernızasyon programını tamamlamış olan Sovvetler Bırlığı ıle nukleer dengeyı bozmayacak ve aynı zamanda caydırıcılıgı guçlendırecek "bır modemızasyon marjı" bulunduğunu behrttıler Ote yandan, gerek asken gerekse sıvıl resmı çev relerde, "caydırıcılık" ve "esnek mukabele" kavramlanndan vazgeçılemeyeceğıne ılışkın goruşun hâkım olduğu ozellıkle dıkkat çekıvor Başka bır ıfade ıle DoğuBatı ılışkılennın mevcut konjonkturu ıçınde Ankara nukleer sılahlardan tumuvle vazgeçmeve de hazır değıl Bu durum karşısında kımı uzmanlar, Turkıve'nın katı bır şekılde "Nukleer modernizasvona yunaşmam" şeklınde bır tutum takınmasının çelışkı oluşturacağını kaydedıyorlar Modernızasyon karşısında, "nazlı davranan" ulkeler arasında başı çeken Federal Almanya ıçın de aynı şeyın geçerlı olduğunu kaydeden bu uzman lar, sordukları temel bır soruyu şu şekılde dıle getırdıier: "Modemızasyon islemem diyen ulkeler. Norveç ve ona benzer bazı muttefiklerin >aptıgı gıbı başından itibaren nukleer sılahlan kabul elmemış olsalar. bu lutum anlaşılırdı. Ancak ne yazık ki bır kere şevtanla yataga gınlmıs. Onemlı olan modernızasyon ıstemem dıye n ulkelerın şımdi topraklarını nukleer sılahlardan anndırmava hazır olup olmadıklandır" Turkıye'nın "Balkanlar'da nukleer sılahlardan arındırılmış bolge" teklıflerıne sureklı olarak Lenın'den sonra Sovyetler Bırlığı Stalın demektı 1930'lardan sonra gmstığı temızlığe ınanamamıştık Bır adam, yakınlarını ve çevresındekılerı boylesıne temızler mı^ Btze yalan gıbı gelırdı Olumunden sonra partı arşıvlerınden çıkan belgeler soylentılerı doğruladı Nazı ordularının Sovyetler'e yuruyeceğı Japonya üzerınden bıldırılmıs, bu habere de Stalın ınanmamıştı Cünku aralannda bır saldırmazlık paktı vardı Lenın'ın eşı Krupskaya'yı öldürtmuş, partı arşıvlerı doğruladı Kızı Svetlana mektup turünde anıların yazıyor (Duşün Yayınları), babasının kıyıcılığına tanıklık edıyor Kımler temızlenmış, hepsı orda da var Dışardan Nazı Alman ordularını yenen başkomutan olarak görunur ' Ne pahasına'" orasını soran yok1 Bugün artık her şey partı arşıvlerınde gün ışığına çıktı Svetlana, "Babam Berıa'nın entrıkaları karşısında saşırtıcı derecede çaresızdı" dıyor Kayınpederının ve kayınvalıdesının yırtık pırtık gıyınerek gezdığını gorenler, "Şu sefıl ıhtıyarlara bakın, damatları onlara gıyecek bır şeyler almıyor mu 7 " dıye sorarlarmış Damatları ıse yazın keten bır elbıse, kışın da pamuklusunu gıyermış Eğer hava sertse on beş yıllık paltosuna sarınırmış Garıp gorunuslu, dışı sıncap, ıcı rengeyığı kurkunden bır gocuğu varmış Devrımden sonra edınmış, hâlâ onu gıyermış Eşı öldukten sonra sevdığı kızı ustune ağmıs vakıt buldukça en çok onu ararmış Svetlenaya arada bır sorarmış "Paran var mı 9 ' 1947 para reformundan sonra elındekı paranın neler aldığını bılmezmış Ama sorarmış "Paran var mı 7 " "Var, ıstemez ' "Rol yapıyorsun" Ister ıstemez verdığını alıyor Para konusunda babasını şöyle anlatıyor "Yenı paranın ne olduğunu, fıyatları bılmezdı Bıldığı tek şey devrım oncesı fıyatlardı Yuz ruble, ıkı yuz ruble ona buyuk para gıbı gelırdı Her ay maaşını paket olarak masasının ustüne koyarlardı Bankaya mı yatınrdı? Tasarruf mu ederdı' Hıç para harcamazdt Harcayacak yerı de yoktu Gereksınım duyduğu her şey, yıyeceğı, elbıselen, hızmetçılerı hukumetçe Karsılanırdı Ara sıra komutanlara kızar, söver sayardı 'Parazıtler' Burada hazıneter kazanıyorsunuz Kac para aldığınızı bılmıyor muyum?' Ama gerçekte hıçbır şey bılmez, sezgılerı ıle konuşurdu " Iktıdara gelışınden ölümüne değın Rusya uzerınde bır dehşet ve korku dalgası olarak görunmuştür Savaş kahramanı oluşu bır süre korkuyu dağıtmış Ama sonra gene korkulur olmuş Olüm halını Kruşçev anlatır Öldü haberı gelır gelmez polıtburo uyelerı Kremlın'e doğru yola koyulmuşlar Sessız, ağır ağır oiu odasına gırıyorlar Stalın upuzun yatıyor Gozlen acık Içlerınde bır kuşku, acaba gerçekten öldu mu 9 Yoksa denemek mı ıstıyor Kımse karar veremıyor Kruscev yavaş yavaş yanına yaklaşıyor Parmaklarıyla açık gözlerını kapatıyor Gözler kapanıyor Hepsı derın bır oh dıyor Numara ve oyun değıl, Stalın gerçekten ölmüş Svetlana'yı Fransızca dersınde Malenkov çağırtır Anlar kı babası ölmüştur Içerı gırerler, ölum haberını verırler Donakalır Bılırsınız Stalın'ı en çok eleştıren Kruşçev olmuştur Amerıka gezısınde bır gazetecı Kruşçev'e sorar "Stalın'ı çok eleştırdınız Ama olumunden sonra Sağlığında bu sözlerı nıye soylemedınız''" Kruşçev oturduğu yerden doğrulur ve butun gucuyle bağırır ' Bunu soran kımdır? Çıksın karşıma bakayım' Uzun bır sessızlık Soran da, yanıt bekleyenler de ortaya çıkamaz Çünku Kruşçev çok sert bağırmıştır Sozu gene kendı tamamlar "Işte, ben de sızın gıbı onun karşısında boyle susuyordum ' Gorbaçov'un "yenıden yapılanması" belkı de Stalın'ın temızlık mayası üstune ot'jrmaktadır Bın temızlerken otekı de ayıklıyor Güçlünün Gölgesi... Davos öldü mü? (Baştarafı 1. Sayfada) dan sonra komşu ulke Yunanıs tan'ın başkentı Atına'>a gelmış olması bıle TurkYunan ılışkılerı açısından onenüı bır adun olarak değerlendırılmelı Kaldı kı Turk ve Yunan bakanlar bu bır yıl ıçınde karşılıklı olarak bırbırlennın başkentlennı zı>aret etmış, Turk ve Yunan ışadamları bu sure ıçınde ılk kez bırbırlerının ulkelennde "apkça" bır araya gelerek "tıcan ve ekonomik işbiriiği olanaklannı" konuşabıl mıştı Davos mutabakatı, ıkı ulke arasında ıkı ayrı heyet yarattı "siyasi ışbirligı" ve "ekonomık ışbırtiği" heyetlerı Bu heyetler bu sure ıçınde Ankara ve Atına'da olmak uzere ıkı^er kez toplandı Heyetlere dışışlerı bakanları ve ekonomı ışlennden sorumlu bakanlar başkanlık vaptı Alınan kararlar pek o kadar "gorkemli" gorun muvorsa da vıne de heyetlerın oluşturulması ve bır araya gelın mış olması da uzun yıllardan bu yana bırbırlerıne sırt çevıren ıkı ulke ılışkılerı açısından "olumlu" olarak goruldu. zılarının yururluğe gırmış olması, Turk Yunan dıyaloğu ıçın gereklı ortamın yaratılması ıçın taraflann gosterdığı gayretler, " D a v o s ruhunu" yaşatma>i öngöruyor Bırıncı yaş gununu dolduran Davos ruhu, ıkı ulke arasındakı sıyası sorunlara henuz hıçbır etkıde bulunmadı Ancak uzun bır kopukluktan sonra kultur ve tunzm alanlarında, hatta tıcan ılışkılerı gelıştırdı Sanatçılar bırbırlerının ulkelenne gıttı geldı Sportıf faalıyetler o denlı yoğunlaştı kı 52 vıldan sonra Yunan Mıllı Futbol Takımı, Turk Mıllı Futbol Takımı'yla tstanbul'da karşılaştı Dığer futbol takımları, aralannda maç anlaşması yaptı Yunan radyolanndan Turk muzığı dınlenmeye, Turkıye'de bar ve restoranlarda Yunan muzığı de repertuarla ra alınmaya başlandı karşı çıktığını da anımsatan bu uzmanlar "Ankanı'nın bu lutunıunun arkasındakı kaygı, Sovyetlerin Turk topraklanna yonelık nukleer tehdıdı olduğuna gore Ankara kuzey komşusu ıle bır nukleer denge gereginı kabul edıvor. Bundan dolayı da caydırıcılığın ve esnek mukabelenin oneminı vurguluvor. Ancak bunlann temel koşulları var. Caydırıcılık stalık degil, dınamik bir kavramdır. Koşullarından bin de modernizasvondur" dıye konuştular Ote yandan Dışışlerı Bakanlığı çevrelen, nukleer modernızasvon konusunu, "Sovyetler Birliği ıle •lışkılere yapacağı olası zarardan dolajı" Ankara ıçın buvuk duyarlık arz ettığını doğruluyorlar. Ancak, eskıve oranla daha esnek bır tutum sergıleyen bu çev reler, konunun Turkıve açısından fiılen gundeme gelmesı ıle "NATO'va baglı olan Ankara'nın kendi ulusal çıkarlarıru da gozeierek. gerekli kararları alacagım" belırtıyorlar Bu yanıtla da boylece nukleer modernızasyon konusunda hıçbır opsıyona kapıyı henuz kapatmadıklarını gostermış oluyorlar Aynı çevreler sılahsızlanma konusunun gundemde olduğu bır sırada, Turkıye'nın tek başına modernızasyon kararına yaklaşmayacağını da ıfade ettı. Bu arada Turkıve'nın modernızasyon alanında bellı bır marjı ol duğunu ıfade eden kımı vetkılı çevreler şu goruşlerı dıle getırdıier "Sovyetler Bırlığı Dışişleri Bakanı Şevardnadze, geçen gunlerdr Vıyana'da vaptıgı konuşmasında taktik nukleer silahlar alanınd; modernızasyon programlan bu lunmadıgını ve bu alanda da bazı tek taraflı ındınmlere gıdeceklerını açıkladı. Ancak, NATO ıçindelu genel kanı, So\yetler'ın, ozellikle kısa menzıllı SCLD fuzeleri ıle ılgılı modernızasyonu tamamladığı yonunde. Taktik alanda Turkıve ile olan dengenin şu anda Sovyetler'ın lehınde olduğu bildinlıyor. Bu da Turkıye'ye, Sovyetler'le genel dengevı bozmayacak, fakat aynı zamanda cavdırıcılığı guçlendırecek bır modernızasyon raarjı verıyor." Yunan basını Ote yandan Yunanıstan'ın pazar gunlerı yayımlanan gazetesı "To Vima", Ozal ve Papandreu'nun "Davos"un 1 yıldonumunu kutlamak ıçın Davos'a gıtmemelerının altını çızerek ıkı ulkenın Da vos'ta varılan mutabakatta belırtılen maddelerın bır yıllık sure ıçınde hıçbırıne uymadıklarına dıkkat çektı To V ıma, "Davos ruhunun olduğunu", buna da Turkıye'nın tutumunun yol açtığını öne surdu Izmir'de EBahçe günü (Baştarafı I. Sayfada) vardı bu ınsanların Fenerbahçelıydıler Zaman epey ılerlemıştı, saatler gecemn 03 00'unu gosterıyordu Hava ayazdı, soğuk ınsanın taa ıçıne ışliyordu Olağandışı bır hareketülık vardı Santral Garaj'da Onca kalabalık pek gorulmuş şe> değıldı garajda, hem de o saatlerde Kafeter>alar, lokantalar, bufelerın onlen, >olcu ^alonu dolu doluydu Her vanı Fenerbahçeü kaynıyordu garajın Takıtnlanru desteklemek ıçın oyna volu tepıp gelmışlerdı Kımılerı yorgunluktan olacak, oturdukları banklarda bırbırlerıne yaslanarak uyuyakalmışlardı1 Santral Garaj'dan Ataturk Stadı'na doğru uzanan yol boyunca "aksesuar satıcüan" sıralanmıştı. SarıLacı\ert renklı bayraklar, flamalar, başlıklar, kaşkollar, bantlar satıyorİ2rdı 2 bın 500 hra ıle 10 bın lıra arasında değışen fiyatlarda alıcı bulabılıyordu bu aksesuarlar SatıcJann bırçoğu da taraftarlar gıbı Istanbul'dan gelmıştı, "Fenerbahçe nerede biz oradayıı" dıyorlardı Stadın dış duvarlan boyunca sıralanmış satıcıların önunden geçıp kapıya yönelıyoruz Dış kapı nın hemen yanına bırkaç Fenerbahçelı uzanıvermış Battanıve>e sarınmış uyuyorlar, hepsının ustunu saracak bıçımde Fenerbahçe bayrağı örtulu Hemen bıraz otelennde yıne bırkaç kışı bırbırlerıne sokulmuş uyuyor Stat bahçesının ıçı karanlık, ama kıpır kıpır Bılet satış gışesının onunde kıvrıla kıvnla uzanan bır sıra oluşturmuşlar Isınmak ıçın bırbırlerıne sokulmuşlar Gozlen u>kulu, ama bedenlerı soğuğun etkısını azalımak ıçın de vınımlı \erlennde sureklı hare ket edıyorlar Bır darbuka sesı kalabalığın sessızlığmı bozuvor, ardından hep bırhkte ellenyle lempo tutarak darbukaya eşlık edıyorlar Ardından takımlarını o\en sloganlar >ankılanıyor Ataturk Stadı'nın soğuk duvarlarında Kala balığın coşkusu selektor yaparak yaklaşan polıs otosunun gorun mesıyle venıden sessızhğe bırakı>or >ennı Aşırı sağ (Baştarafı 1. Sayfada) başardı Hukumettekı Hırıstıvan Demokrat Partı (CDU) yuzde 10 kadar buvuk oy kaybına uğrarken koalısyon ortağı Hur Demokrat Partı (FDP) yuzde 4'te kaldı ve parlamentoya gıremedı Sosyal Demokrat Partı (SPD) ıse geçen seçımlere gore durumunu yuzde 5 oranında duzelterek seçımlerden >uzde 38'e yakın oyla en guçlu panı olarak çıktı Intas Enstıtusu'nun bılgısayarlı değerlendırmelerıne gore oy oranı yuzde 36 cıvannda kalan CDU, eskı koalısyon ortağı FDP parlamentoya gı remedığı ıçın hukamet kuramayacak SPD ıse yuzde 12 kadar oy Yaptığımız kuçuk soruşturma toplayan Mternatıf Lıste (AL) da uzak ıllerden gelenlerın çoğu Partısı ıle koalısvon kurabılecek nun bıletsız olduğunu oğrenıvo duruma geldı Ancak sosval deruz Satış rekoru kıran Alta> mokratlar AL ıle koalısvona gıt Fenerbahçe maçı ıçın bılet bula me>'eceklerını açıkladılar Eyalet bılmek umudundalar Karaborsa parlamentosundakı 119sandalye cılar da boş durmu>or bu arada den CDU 47, SPD 48, AL 15\e Açık tnbun, kapalı tnbun f<ırk et Cumhurıyetçıler de 9 sandalye elmı>or Karaborsa bıletler 70 bın de ettı lırava kadar alıcı buluyor Kara Batı Berlın'de Hırıstıvan Deborsacı olduğunu anladığımız Mıllı Pı>ango bavısı, gezgın satı mokrat Partı'nın uğradığı >enılgıyı cı, elı portfovlu adam objektıfı değerlendıren Başbakan Helmut doğrulttuğumuzda kalabalığın Kohl ıse "Ağır bır venilgıye uğraarasına karışıp kaybolu>orlar he dık. Bunu açıkça so> lemem gerek. Eberbard Dıepgen \e arkadaşları men çok ıvı çalı>tılar, ama buna ragmen ağır venilgıye uğradık" deaı Cumhunvetcıler Partısı'nın GeAlta> Fenerbahçe maçından nel Başkanı gazetecı Frans Schonsonra Fenerbahçeh futbolcuların huber televızvonda yaptığı açıklakaldığı Efes Otelı onunde bır grup mada, Turk duşmanı olduğunu taraftar kavga ettı Polıs, vakla reddederek, "B«n bırkaç tane yabancı dil bıhvorum. Yabancı duşşık 40 kışıyı ıfadelerıne başvur mak uzere Kantar Karakolu'na manı olsavdım hiç oğrenır mı>dım?" dedı goturdu Davos'tan bu yana ıkı ulkenın anlaşmazlık noktalannı gıderen ozlu bır gelışme olmadı Ancak Turk ve Yunan başbakanları Turgut Ozal ıle Andreas Papandreu, ulkelen arasındakı anlaşmazlık noktalanna çozum bulunabılmesının oldukça guç olduğunu kabul etmışlerdı Başbakanlar karşılık lı olarak sabır ve ıvı nıvet duvgu lannın her zamankınden daha fazlasına gereksınım olduğuna dıkkat çekmışlerdı Bu çerçevede, karşılıklı olarak alınan "guven arttına" onlemler, bunlardan ba Ege: Yunanıstan, Ege'de sadece kıta sahanlığı sorunu var dıyorsa da Ankara bunu kabul etnuyor Ayrıca, Ege konusunda Lahey Adalet Dıvanı'nı tek altematıf olarak da kabul etmıyor Ege, değışık sorunlan ıçeren bır paketUr dıvor ve bu sorunların çozum yöııtemlen goruşulmelıdır dıyor La hey, çözum yöntemlennden sadece bırıdır Bu çerçevede Turkıye "Kathimerinı" Gazetesı de Da katı bır şekılde Lahey'ı kabul etvos ruhunun olduğu goruşunu mıyorum demıyor Sadece Lahey*! paylaşarak, bu yıl Davos'ta yıne tek alternatıf olarak kabul etmelenen Dunya Ekononuk Forumu dığını savunuyor Ege'de bırçok toplantılarma katılan Turk ve Yu sorun var ve bunlann çozum yönnanlı ışadamlanmn da bu goruş temı bır sıyası pazarlık mesete olduklarını savundu lesıdir Hesap (Baştarafı 1 Sayfada) gosteremeyız Çunku ınsana ışkence yapılması doğru değıldır Insanlara baskı yapılması doğru değıldır Devlet anarşıyı kendı usullerıyle, ama medenı usullerle onler Oturup oradakı bolge halkına baskı yapmak suretıyle, onları konuşturmak gıbı zorlamaları bız asla tasvıp etmıvoruz, doğru bulmuyoruz Bu faalıyetlen yapanlardan da hesabını sorarız BBC Bu konuda her şeyın yapıldıgına inanıyor musunuz? KEÇECtLER Bu konuda anarşık faalıyetlerle uğraşanların statusu de kolay değıldır Hadı seyı çıkartanlan yakalamak onların pesıne duşmek kolay bır hadıse değıl, ama devlet gorevını yaparken devlet gıbı hareket etmek zorundadır Devlet anarşıst gıbı hareket edemez Sangeıme KONGREİLANI SIMRLI SORUMLU 2'NCİ GUL SOSYAL SİGORTALILAR KONUT YAPI KOOPERATİF İDARE HEYETİ BAŞKANLIĞI'NDAN Kooperatıfımızın 19871988 yıllarına aıt olan genel kurul toplantısı 26 2.1989 pazar gunu saat 10.30'da Kadıköy, Baharıye Kadıfe Sokak Reks duğun salonunda aşağıda bıldınlen gundem gereğınce yapılacaktır Ortaklanmızın toplantıda hazır bulunmaları rıca olunur GUNDEM: I Açılış 2 Dıvan Heyetı ve uyelerle mısafîrlenn belırlenmesı 3 Yonetım Kurulu faalıyet raporunun okunması 4 1987 ve 1988 yıllarına aıt bılançolann okunması 5 Denetıcı raporunun okunması 6 Rapor ve bılançolann muzakeresı ıle kabulu 7 Uyelerce Eyup 2 Noterlığı'nden gondenlen yazıda ıstenılen hususların goruşulmesı ve karara bağlanması 8 Idare Heyetı ve Denetıcılenn ıbrası 9 tnşaat teslımı, Ferdıleşme ve odeme şartlan hakkında muzakere ve karar 10 Genel Kurulun 5.250.000 TL ödeme kararına uymayan ve vecıbelerını yenne getırmeyerek ıhraç edılen üyeler hakkında karar I1 ldare heyetı ve denetıcılenn seçımı 12 Dılek ve Temennıler, Kapanış SINEMASI Maçtan sonra olav Yılmaz'ın tepkisi ANAP Mardın Mılletvekılı Nurettin Yılmaz, "tşkencenın insanlık suçu olduğunu" beiııterek, "Işkencevle ılgılı ıddıalar savcılıga ıntikal elmıştır. Ortada suçlu varsa, adalelın pençesınden kurtulamayacagına inanıyorum" dedı LIZA MINELLI TEL 337 01 28 YAŞAMAK İÇİN RENTAC0P JERRY LONDON bÜ MERKEZİ BURT REYNOLDS 1200/1415 1630/1900/2130