Katalog

Cumhuriyet IstanbuVu Kahveci yönlendirecek Devlet Bakanı Kahveci, "Istanbul'un büyümesini yönlendirebilirsem, Avrupa'mn yaptığı hatalardan kurtuluruz" dedi. GÜNSELt ÖNAL ANKARA Nüfusu hızlı artan Istanbul'un büyümesinin yönlendirileceği bildirildi. Devlet Bakanı Adnan Kahveci, "tstanbnl'nn çok buyudugu" bicimindeki görüşlere katılmadığını belirterek tstanbul'un Türkiye'ye göre çok küçük olduğunu, henüz yeterince büyümediğıni söyledi. 11 milyon nüfuslu bir lstanbulun "korknnç" olacağını belirten Kahveci, Toplu Konut Fonu ve örgütlü sanayileşme ile tstanbulun büyümesinin yönlendirilecegini bildirdi. Özel Çevre Koruma Kararnamesi'nin, Gökova, Fethiye ve Dalyan'a bundan sonra gidecek yatırunlann kalitesini yilkselteceğini belirten Kahveci, "Adam gelir, 50 milyon dolariık yannm yapacağı yere 300 rnil\on dolariık yatınm yapar. Çönku bilir ki çevresi 1020 yıl sonra tspanysya, ttalya'ya dönmeyecek" diye konuştu. Devlet Bakanı Kahveci, Cumhuriyet'in, "AT'ye uyum saflamak için çevre mevznaünda yeni düzenlemeler yapılacak mı?" biçimindekı sorusunu yanıtlarken, konuya mevzuatm ötesinde makro olarak baktığını bildirdi. Çevre konusunda mevzuatın yetmediğini vurgulayan Kahveci, Türkiye'nin gelişmesi sırasında, Avrupa'mn yaptığı hataları yapmaması gerektiğini kaydetti. Türkiye'nin şehirlerinin bugün hâlâ Avrupa'ya göre çok daha sağlıklı olduğunu ifade eden Kahveci, şunlan söyledi: "tstanbul çok böyüdiı diyoruz, degil mi? Acaba böyüdü mü? Göreceli olarak buyuk degil. Paris, Roma, Londra, ulkelerinin nufusunun yüzde 20'sine sahipler. Atina, Yunanistan'ın nufusunun yüzde 33'une sahip. tstanbul ise balen ynzde 1112. tstanbul, Sahıbı Cumhurıyeı Matbaactlık ve Gazetccılık TOrk Anomm Şırketı adına Nadir Nadi • Gend Yayın Mudurü Hasan Ctmal, MUcssese Mudünl Eaüar Işaklıgıl, Yazı Işlerı Muduru Oka> GoBcnsin. 0 Haber Merkczı MUduni Yalçıa Baytf, Sayfa Düzcnı Yönetmem All Arar. • Temsılcıler ANKARA Yalfia Dogan, İZMİR Hikmcl Çrtıakaya. ADANA Cdal i Isıanbul Haberlen Erhaa AkyUdu. Dış Haberkr Erçua Balct. Ekonomı Osnun Ulagay, Kultur Cdal Ujter, Spor Danı;manr Abdutkadir Yucdnaa. Duzelıme Rtfik Durb*». BılımEgııım Şakia Alpay, tşStndıka. Şukran Krteiıci, 1un Haberlerı Nfcdrl Dotaa, Dızı Yazılar Kmm Çab*kaa. # Koordınatör Ahmet Konıkan, • MaJı Işkr: Erol Erkal. # Muhaset». Batcal teacr • ButçePlanlama. Sc*gı A n i " • Reklam T n , Ek Yayınlar Hulyı Akyot # Idarc HustyiaGuırr. Işlrtme Ömter ÇtHk, Bıigılşlem Nail Inal Cura hun*ı Malbucılık vc Gucuoiıt T.A.Ş. Ttlrk Ocafe C*d 39/41 Cafllotkı 34334 !a PK 246İHMbul Td 512 03 03 (20 hıt). TMa 22246 Fıx (I) 526 60 72 # Burolor Aakan. Zıya Gokalp BK Inkılap S No 19/4. Td 133 11 4147, Tcto 42344 Fu. (4) 133 II 41/428 # tnrir H Zıy> Blv 1352 SJ/3. Td. 13 12 30, Tdeı 32359 F u (51) I) 12 30 • Adus' Inenü Cad 119 S No 1 Kıı I, Tcl 11455O1I973I. Itteı 62155, Fıx (71) 321 056 TAKVİM: 28 AĞUSTOS 1988 DALANTV "BÖLGESİNE" EL ATILJYOR Kış aşklan sislicür Yazın parlak renklerini kış koleksiyonlarında sisli, buğulu, derin renklerle dener Ungaro. Mavinin tonları, sisli griler, hazan yapraklarının şiirli tonları. Ve bunları kesen siyah kadifeler. Stiline sadıktır Ungaro. Kupunu, havasını bir mevsimden diğerine değiştiren modacılardan değildir. NECLÂ SEYHUN Onalığı tek kanştıran değil belki, ama ilk kanştıran o, Ungaro!.. Bu kesim kıyafetlerde değişik bağlantılar onun eseri. O getirdi bu kargaşalıgı moda dünyasına. Birbirine nt renk ve desen bağlantısı moda dünyasında oldum bittim vardı. Düz bir tayyönin içinde puanlı bir bluz, çizgili bir ceketin altında düz renk bir pantolon, prensdögal bir takunda düz renk yaka ve manşetler olağandı. Kırmızıyla siyah, lacivertle fuşya, koyu gri ile beyaz ne denli kullanılacak koleksiyonlar boyu. Modacılann hepsi geçti bu yollardan. Arada işi biraz daha zora sürenler, daha özenli bir arayışla iki renge, iki desene bir üçüncüyü garnitür gibı katanlar vardı. Ama göze batmadan... Sonra! Ungaro girdi devreye, Moda dünyasının bu dev ismi renklerle, desenlerle, bağlantılarla oynamaya basladı gönlünce. Tüm kurallar altüst oldu. Kaç yüın öyküsü bu. Yıllardır sürüp gidiyor. Once masal kapısından girdi bu yola Ungaro. Masalın, hayal gücünün, Uzakdoğu'nun kapılanm zorladı. Koleksiyonlanna Bali'nin, Malezya'nın, Tayland'ın şiirini, rengini, tadıru kattı. Degişik, büyülü, başdöndürücü... Ondaki bu tutku sürüp gidiyor ashnda. Uzakdoğu'nun o gizemli şiiri modellerinde hep yansı r. Ama kış, ama yaz... Uzakdoğu hep gündemdedir Ungaro'da. Göz alıcı çingene pembelerini. tmsak: 4.47 Ganeş: 6.19 ögle: 13.10 lkindi: 16.53 Akşam: 19.51 Yatsı: 21.17 Kuş Cenneti susuz kaldı ÎZMtR (Cumhuriyet Ege Burosu) Çamaltt Kuş Cenneti'nde menfezJerin tıkanması sonucu, kuşlann barındıklan sazlıklar kunıma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı. Bu konudaki gerekli girişimlere rağmen, herhangi bir olumlu sonuç almmaması üzerine "Tekel", Ege Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Mehmet Sıkı tarafından savcılığa şikâyet edildi. Türkiye'ye göre çok küçük. Italya, Fransa ve tngiltere'nin nüftıs1 lan da hemen hemen Türkiye ye eşit. Buna ragroen bugün 11 milyonluk bir tstanbul duşunebiliyor musunuz? Korkunç olur. tstanbul yeterince buyümedi henüz. Bundan sonra tstanbul'un büyümesini Toplu Konut Fonu, daha örgütlü bir sanayileşme ile yönlendirebilirsem, Avrapa'nın yapugı hatalardan kurtnlurum." Istanbul'un büyümesinin yönlendırılebileceğine dikkat çeken Kahveci, "tstanbul, Atina gibi olmaz. tstanbuPda u\du kentleri teşvik ederseniz, sanayileri beiirii bolgelerde toptayaoiUrseniz, çevre sonınunu da azaltabilirsiniz. Şehrin yogunluğunu dagıtarak, hava IdrliHgini de azalOrsıruz" dedi. Junur Selçukh sondakücasansürü tstanbul Haber Servisi Timur Selçuk 14 yıl sonra yine televizyona çıkamadı. Televizyonun ikinci kanahnda Durul Gence'nin sunduğu Yıllann tçinden adlı programda Timur Selçuk'un da yer alması bekleniyordu. Hatta TRT'nin programmda bile yayımlanmıştı. Ancak dün gece ekrana Durul Gence'nin programı geldiğinde Timur Selçuk'a yer verilmediği görüldü. Timur Selçuk programa çıksaydı 9 parça söyleyecekti. Bu durum izleyicilerin tepkisine neden oldu. Kaliteii yatınm özel Çevre Koruma Kararnamesi'nin çıkarılmasındaki amacın Gökova, Fethiye ve Dalyan'a bundan sotra girecek yatınmlann kalitesini yükseltmek olduğunu bildiren Kahveci, kararaamenin yatınmlann doğayı çirkinleştirmeden gerçekleşmesini sağlayacağını da öne surdü. Bunun sonucunda özel çevre koruma bölgelenne daha kaliteii yatınmlann geleceğini kaydeden Kahveci, sözlermi şöyle surdürdü: "Adam gelir, 50 milyon dolarhk yabnm yapacağı yere 300 milyon dolariık yaunm yapar. Niye? Çünku bilir ki çevresi 1020 yıl sonra tspanya'ya, ttalya'ya donmeyecek. Doga korunacak. Türkiye'nin belki de Avnıpa'dan iıstunlugu bu olacak. Bugün, ne kadar kaliteii yatınm yaparsanız yapın, yaptığınız yaünmın çevresinin 20 yıl sonra Ispanya'nın beton kıyılanna döıunejeceğini garanti eden birşey var mı? Kararname, işte bu garantiyi getiriyor." KalemlVnin kızı attan düştü ANKARA (Cumhuriyet Burosu) tçişleri Bakanı Mustafa Kaiemli'nin küçük kızı Şebnem Kalemli (11) dün attan düşerek yaralandı. Ankara Atlıspor Kulubü'nde atla gezinti yaparken alın şaha kalkması nedeniyle attan düşen Şebnem Kalemli, tbni Sina Hastanesi'nde tedavı altma alındı. Beyin cerrahi bölümünde tedavi gören Şebnem Kaiemli'nin durumunun iyi olduğu ve herhangi bir hayati tehlikenin bulunmadığı bildirildi. PİEBRE BAUMİITden akıllı uslu bir bafllantı. Yeşil siyah çegiye, siyah yakıcı kırmınlan, güneş sarılarıru, portakal turuncularını siyahlarla bağlayarak girişti işe. Böyle parlak çarpıcı renkte bir elbiseye, bir cekete siyah kadife garnitürler koydu. Emprime üzerine siyah kadifeyi de desenli kesti. Alışılmarnış bir (ürdü, bir yenilikti; çarptı... Mavinin tonlan, sisli griler, hazan yapraklannın süslü tonlan... Ve bunlan kesen siyah kafideler gene. Yıllar yılı sürdü bu. Kupunu, havasını bir mevsimden ötekıne değiştiren bir modacı değildir Ungaro. Tutucudur bir yerde. Stiline sadıktır. Yıllardır aynı ceketin, aynı elbisenin kalıbım kullamr. İşe bir de masal havası kanşın Bir yaka, bir manşet değişikliğı, ca, büyüsüne kapılmamak ola bir renk, bır emprime farkıyla. naksızdı. O zamanlar parlak Bakarsınız, aynı model. Bir renkleri yaza ayınr, kış koleksiyonlannda aynı havayı sisli, bu mevsim, iki mevsim, üç mevsim ğulu, daha derin renklerle dener önce de görmüştünüz. Ama gene de güzel bulursunuz. Paranız vardi Ungaro. SCMERKEirrJen siyah beyaz prensdögal ve piyedöpul karışımı bir model. prensdögalden ceketler giydiriyor. Eski şiirini aramıyonım dersem yalan. Bana biraz sert geliyor bu yeni bağlantılar. Ama herkes benim gibi düşünmüyor ki... Zevklerin münakaşa götürür bir yanı yok. Bir Fransız yazar onun bu Aynı kupta, aynı stilde daha stildeki yaz koleksiyonunu aşk çarpıcı, daha yürekli bağlantılar sözcüklerine benzettiğini yazdı. deniyor modacı, bir iki mevsim öylesine tatlı, öylesine çekici... dir. Bir zamanlann ufacık, çıtı pıtı desenlerinin yerini kocaman Önümüzdeki kış modası da yaz dallı güllü emprimeler aldı. En modasmın bir eşi. Gene yaz kupuyumsuz renkleri deniyor şimdi ları, gene yaz çiçekleri, yaz renklerde, yanyana. En uymayacak, leri desenlerde. Gene yann havaen nt üç dört deseni getiriyor bir sı... araya. Ustüne de kareliden, Bu nasıl kış, bu nasıl sevda? sa gene de alırsınız onu. Ungaro'nun gücü burada. Ungaro gibi olmak isteyen nice modacı çıktı. Bir süru taklit. Ama boşuna. Kimse Ungaro'nun başansma ulaşamadı. Yakovas, Fener Patriği'nde İSTANBUL (AA) özel bir gezi için Türkiye'ye gelen GüneyKuzey Amerika Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Yakovas Kukuzis, dün tstanbul'da çesitli ziyaretlerde bulundu. Başpiskopos Yakovas, ilk olarak Fener Rum Patrikhanesı'ne giderek, Fener Rum Patriği Dimitrios Papadopolos'la görüştü. Daha sonra Silivrikapt 'daki Balıklı Meryemana Rum Manastın 'na giden Başpiskopos, burada 1972 yılmda ölen Patrik Atenagoras'm mezan başında yapılan törene katıL Akdenizli yutıruncı tanıtun istiyor ANTALVA (Cumburiyet) Akdeniz bölgesinde, yatak sayısıyla birlikte turist sayısında da artış olduğu, ancak dotuluk oranında düşme görüldüğu belirtildi. Bunun sonucu olarak da önümüzdeki sezon tesisler arasında bir rekabetin başlayacağı ileri süruluyor. Akdeniz TUristik Otelciler ve Işletmeciler Derneği AKTtD yöneticileri tesislerin zarar etmemesi ve turizm gelirinin düşmemesi için, devlet tarafından dış pazarlarda tanıtıma daha fazla pay aynlması gerektiğini söylediler. Bölgede artan yatak kapasitesine karşın turist artışının yeterli olmadığını söyleyen AKTlD Sözcüsu Turgay Alp, özellikle konaklama iektöninün bu konuda yardım beklentisi ıçerisinde olduğunu söyledi. Alp, "Türkiye'nin 3540 milyon adet yıllık tanıtım broşunine ihtiyacı var. 3nnun yuzde 4O'ı seyahat edeceklerin eline geçecek. Bunlann da yansı Türkiye'ye gelse ki bu rakam 68 milyon turist yapar, Türkiye'nin turizm geliri yukselir. Diger yüzde 60 broşür de Turkivenin tanıbmında faydaiı olmuş olur." Beyazıt'ta 'Balkan kampingi kıırıddu Polonyalı ve Yugoslav turistler, BeyazıtLaleli yöresinde otomobillerde yiyip içip, yatıp kalkıyor, "otel parası" vermiyorlar. Ama belediyeye otomobil park ücreti olarak 2 dolar ödüyorlar. Laleli, Ortadoğu ve Balkanların buluşma noktası gibi. ŞENAY KALKAN Laleli ve Beyazıt'ın geceleri, yaz başından beri günduz gibi. Hatta gündüzlerinden bile daha hareketli. Akşamlan, dukkânlar kapandığı, ışıklar sönduğu için en hareketli caddeler bile hüzünlenir, ama bu kural Laleh ve Beyazjt için geçerli değil.. Gündüzleri öğrenci ve çahsanlardan oluşan ve genellikle hızlı hızlı yünıyen kalabalıkların yerini, akşamlan, yavaş yavaş yünıyen, çoluğunu çocuğunu gezdiren, alışveriş yapan bir başka kalabalık alıyor.. önce, ellerinde parfum, gümuş taklidi takılar, renkli taşlardan boncuklardan yapılmış tespih, deri taklidi çanta satan kuçük satıcılar çıkıyor ortaya. Ardından kaldınmlara, dükkân köşelerine mini tezgâhlannı yerleştiren seyyar esnaflar... Daha çok, konfeîcsiyon, ayakkabı ve deri işi yapan dukkânlar da açık, tıpkı günduz gıbı. Seyyar tezgâhlarda ne ararsanız var; iç çamaşırı, ev elbisesi, gümuş, bakır taklidi küçük dekoratif eşyalar, çantalar, terlıkler, simler, boncuklarla işli şıkır şıkır elbiseler, el örgüsu kazaklar, incik boncuk, lüle taşından yapılmış ağızlıklar, pipolar, sahte "lacoste"lar, hediyetik eşyalar, kravatlar... YENKK SAÂTİ Polonyalı bir turist aile Otomobil üstünde tüpgazla yemek pişinyorlar Beyazıt bir karavan kampingi gibi. Arap turistler isporta pazarlığında. (Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlu) tiler. 300 bin lira emekli tnaaşıyla nasıl geçinelim? Mecburen ben düştum sokaklanı. Taa Sangazi'den geli>orum buralara... Burası her akşam böyle kalabalık. Zabıta izin verirse, birkaç kuruş kazanıyornm işte.. Başlarda, bir mernur kansı olarak pazara bile gitmezken buralara gelip seyyar satıcıuk yapmaktan utamyordum, ama şimdi aliştım. Aç kalmaktan iyidir. ' Seyyar satıcılar fotoğraflan çekilince tedirgin oluyorlar. Gazetede çıkınca zabıta gelip dağıtır diye korkuyorlar. Biri, bir yandan Macarlara deri taklidi ayakkabı satmak için dil dökerken bir yandan da bize asıl yapmamız gerekeni öneriyor: "Siz asıl burada turistleri rahatsız edenleri yazın. Biz hizmet sunuyoruz. Bakın raesela burada özellikle Araplara yol ortasında kumar oynatıyoriar. Hileyle de butun paralannı abyorlar. Bunlar hep çete. Bir başka grup da alışveriş yapanların pantlannı nereye koyduklanna bakıyor ondan sonra ya kendi aralannda kavga ediyormuş gibi yaptp adamı ortalanna alıyor ya da yolda alışveriş yaparken yanaşıp soyup kaçıyorlar. Zabıta ya da polis asıl bunlan engellesin de ülkemiz kotu tamnmasın.." Laleli Caddesi ışıklar içinde arkada kalınca Beyazıt'ta tstanbul Üniversitesi'nin önündeki alan dikkatımizı çekiyor. Meydamn yola yakın ilk bölumü arabalar, karavanlarla dolu. Kimi kuçük tüpün üstünde akşam yemeğini hazırhyor, kimi piknik tipi masasını kurmuş içkisini yudumluyor. Arabalann arka koltuklan eşyalarla dolu. Daha çok Polonyalılar ve Yugoslavlar var. Turk asülı bir Yugoslav, arabalannın kenarındaki çilingır sofrasından kalkıp aniatmaya başlıyor: "Şu halimizi goruntuleyin de turistlerin İstanbul'da ne rezillikgörunumunde. Orada da her türlü eşyanın yanı sıra sebzemeyve de satıhyor. Macarlar, Polonyalılar, Yugoslavlar gündüzleri genellikle Tstanbul'u gezdikierini, alışverişlerini de akşama, serinliğe bıraktıklannı söylüyorlar. Araplarsa gündüzleri SKaktan pek dışan çıkamadıklan için akşamı seçiyorlar. Akşamlan turistlerden, alışveriş yapanlardan başka kimse kalmadığı için daha rahat geliyor onlara.. Gece yansına doğru Laleli Caddesi ve Beyazıt Meydanı sessizliğe gömulüyor. Alan da satan da tstanbul Üniversitesi'nin önün memnun evlerine, otellerine dödeki meydan da küçük bir pazar nüyor... ler yaşadıklan karutlansın. Turizme ber demeçlerinde yer veren yetkililer gorsun. Bu civardaki oteller 8 dolardan başlıyor. Hadi diyelim bu kadar paravı gozden çıkardın bu sefer de pislik sorunu var. Oteller tahta kunısu, pire kaynıyor. Tuvaletler pis, duş yok. Bunlar da ne yapsın, arabalanru buraya çekip içinde geceliyortar. Burası da bedava sanmayın. Arabalardan 2 dolar, karavanlardan 4 dolar alıyor belediye.. Bir de etraflanna toplananlann meraklı bakışlan var..." 9 Robert Koleji mezunları tstanbul Haber Servisi Robert Koleji 1963 mezunları 25 yıl sonra bir araya gelerek anılannt tazelediler. Kuruçeşme Bizim Tepe Tesisleri'nde düzenlenen gecede bir araya gelen '63 • mezunlannın "Çeyrek yüzyıl sonraki" programmda, "Kafa Ütüleme" "Şarkılar", çeşitli "Sürprizler" ve "Talent Show" yer aldı. Aralannda birçok ünlünün de bulunduğu '63 mezunlan'nın gecesine Zeki Alasya, Mehmet Karamehmet gibi bazı ünluler de "mazaretleri" nedeniyle katılamadı. TTB ve TDB'den Bakan Aykut'a uyan: 'Sözleşmeü üyeleri SSK hizmetinden çekeriz9 Özel okulda kayıt sorunu ANKARA (ANKA) özel Türk ve yabana okullann öğrenci kayıtlan konusundaki yakınmalan ve çocukları bu okullan kazanan velilerin istekleri, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı'nı harekete geçirdi. Bakanlık, özel okul kayıtlanna tercih sıralamasmı kaldmp, kayıt tarihini 14 eylüle kadar uzatmak için çalışmalara başladı. özel okul yOneticileri, özel okullar sınavını kazandıklan halde, kendi okullannı tercih etmeyen öğrencilerin kayıtlarını yapmamaları konusunda bakanlığa yakınmalarda bulundular. ANKARA (Cunıhuriyet Bürosu) Çalışma ve Sosyal Güver.lik Bakanı İmren Aykut'un doktorlar için kullandığı, "Doymnyorlar" sözune tepkiler Çok geçmeden bütun bu satıcısüruyor. Turk Tabibleri Birliği ile lann başı, dukkânlann önu "anaTürk Dişhekimleri Birliği genel baba g u n ü " n e dönüşuyor... sekreterleri, Aykut'u, "Tüm söz Arapça konuşmalara, Macarcalaleşmeli üyelerini SSK hizmetlerin ra Lehçe konuşmalar karışıyor. den çekecekleri" yönünde uyardı Butun ahşverişlerde pazarlık esas. lar. Izmir Tabib Odası Yönetim 10 binden başlayıp 3 bine, 5 binKurulu da olayı kınadı. "Sayın den başlayıp 2 bine, 1500'e kadar Bakan bu saldırgan ve büyiik he iniyor fiyatlar... Mallar kalitesiz, kim kitlesine saygısız tavnnı sıir ama kimsenin umurunda değil. dürmekte devam ederse, TTB tum Bir Lubnanlı "Evet, kaliteleri çok sozleşmeli üyelerini SSK hizmet i>i değil, ama çok ucuz, zaten biz ierinden çekmekte tereddüt de hediye goturuyoruz" diyor. etmeyecektir" diyen TTB Gtnel Satıcıların anlaşabılmek gibi bir Sekreteri Ragıp Çam, Aykut'un dertleri yok. Arapça, Macarca, doktor ucretleriyle ilgili sözlerinin Lehçe, tngilizce ne olursa olsun "Ya dayak yememiş ya da sayı mallarmı satacak, pazarlık yapasaymasını bilmiyor" atasözunü cak kadar biliyorlar. anımsattığıru söyledi. 55 yaşındaki Dursune Teyze, TTB Genel Sekreteri Çam ile Arap hanımlara elindeki alpaka Türk Dişhekımlen Birliği Genel kemerleri, kolyeleri uzatırken birSekreteri Eser Cilasun, dün Aıı kaç Arapça kelime soylemeyi de kara'da ortak bir basın toplantı ihmal etmiyor. "Ben de gele gide sı düzenleyerek Aykut'un dokıor öğrendim" diyor. ucretleriyle ilgili sözlerini, "Ne yapayım. Kocam PTT me"taiihsizlik" olarak değerlen munıydu. Kalbinden rahatsız oldirdiler. du. Ameliyat geçirince emekli et Ttirkiye'de Stratejik Araşturna Enstitüsü projesi Milli Savunma Bakanlığı, savunma konusunda kamuoyuna açık bir tartışma ortamının yaratılması için stratejik araştırmalar konusunda bir yayın organı çıkarmayı da amaçlıyor. EVREN DEĞER ANKARA Milli Savunma Bakanlığı, TurkiyeMe de bir Stratejik Araştırmalar Enstitusu kurulması yönunde çalışmalar yapıyor. Bakanlık tüm dunya ülkelerinde yaygın bir biçimde bulunan Stratejik Araştırmalar Enstitüsünün kurulması yolunda bir de yasa tasansı hazırhyor. Milli Savunma Bakanhğı'ndan edinilen bilgilere göre, Stratejik Araştırmalar Enstitüsü MSB ile Dışişleri Bakanhğı'nın maddi ve manevi katkılan ile oluşturulacak. Konu ile ilgili bilgi veren bir MSB yetkilisi, "Bizim üzerinde ağırlık verdiğimiz birinci şey bazı konulann efkârı umumiye onunde tartışılmasıdır. Şu kadar askeriraiz var, savunma planlamalanmız şöyle ve şu kadar da masrafıraız var. Bu iyi bir hareket tarzı mıdır? Eğer oyleyse niçin oyledir? Va da kaynakları nasıl yonlendirebiliriz gibi konular üzerinde duracagız" dedi. Kurulacak olan enstitunun savunma ekonomisi de dahil olmak üzere btttün konular uzerinde çalışmalar yüruteceğini de ifade eden aynı yetkili sözlerini şöyle surdürdü: "Bircok insanın görev alacağı bir kuruluş olacak. Bazı araştırmacılar devamh, bazılan ise beiirii süreierk çahşacaklar. Bu arada bir yayın orgammız olacak. tnsanlar görüşlerini eğer gizli değilse gereğinde stratejik hedef planlan hakkında bile bu yayın organında ifade edebilecekler.1' Yetkiliden edinilen bilgilere göre, enstitunun kuruluşundan sonra uzerinde duracağı konular ana başhklar halinde şöyle: " NATO ve Varşo>a Paktlan arasında meydana gelen değişimler ve Türkiye bu konulann neresinde bulunuyor? Silahsızlanma görüşmeleri: a) Konvansiyonel silahsızlanma, b) Nukleer silahsızlanma:' MSB yetkilisi, enstitüyu MSB'nin etkisinden uzak tutmaya çalışacaklarını da kaydederek, "Ancak mali kontrol açısından devlete bağlı olacağız. Çalışmalar yonunden ise ozerk olması planlanıyor" dedi. Aym yetkili, dış ulkelerdekı Stratejik Araştırmalar Enstitüleri'nin özel kuruluşlann katkılan ile oluşturulduğuna da dikkat çekerek, "Ancak bizim memleketimizde bu çok zor. Kim verir bu kadar parayı? Onun için Dışişleri ve MSB'nin katkılan ile oluştunılacak. Parayı onlar verdiği için mali kontrol açısından devlete tabi olacak. Onun dışında araştırmalar açısından özerk olacaktır"" dedi. Türkiye'nin, ABD'den güney kanadı yardım yasasından (Southern Region Amendment) sağladığı 40 adet F4 uçağının yer destek malzemeleri eylül aymdan itibaren gelmeye başlıyor Söz konusu malzemder yüzde 50 Türk, yuzde 50 ABD Deniz Kuvvetleri^ ne ait gemiler tarafından Türkiye* ye getirilecek. Milli Savunma Bakanhğı'ndan edinilen bilgilere göre, F4 ucaklannın yer destek malzemeleri için ABD Savunma Bakanı Frank Carlucci, bu ayın ilk günlerinde Türkiye'ye yaptığı ziyarette, gerekli malzemenin sağlandığı müjdesiui vermişti. MSB yetkilisi, söz konusu malzemelenn Türkiye'ye getirilış bıçimı konusunda görüşmeler yapıldığını beürterek, "Sonuçta yüzde 50 Türk, yuzde 50 ABD gemileri tarafından Türkiye'ye getirilmesine karar verildi. Getirilecek yer destek malzemeleri, bakım, ikmal, kalibrasyon için kullanılan aletler, muhimmat ve yakıt depolannı içeriyor" şeklinde konuştu. Çayda azalan mdyasyon ANKARA (ANKA) Yaklaşık 2.5 yıldır Artvin ve Rize'deki ÇayKur'a ait depolarda bekletilen 1986 ürünü çaylardaki radyoaktivitenin, aradan geçen süre içinde önemli ölçüde azaldtğı bildirildi. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Başkan Vekili Dr. Gürcan Yülek, çaylardaki radyoaktivitenin yüzde 20 dolayında düştüğünü söyledi.