Katalog

CUMHURİYET/8 HAVA DURUMU Meteoroloji Genel Muöüriüğü'nden alınan bilgiye göre, yurdun kuzeybatı kesımleri parçalı buiutju, öteki yerter az bulutlu ve açık geçecek. HAVA SICAKLIĞI: Değişmeyecek. RÜZGÂR: Kuzey ve doğu yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette esecek. Denizlerde Akdeniz'de günbatısı ve l o Van Gölu'nde hava, az bulutlu ve açık geçecek ruzgâr dos, öteki dentzierde yıldız ve kuzey ve doğu yönlerden hafif ara sıra orta kuvvette poyrazdan 35 kuvvetınde saat esecek. Göl hafif çalkantlı olacak. te 1021 deniz mili hızla esecek. DENİZ: Mutedil dakjalı, olacak. : *;.k bulutlu >«}trwiu Mana Mapaan Adıyaman Afyon AJrı A A A A B A Ankara A Antakya A Antalya A Artvtn A Atfın A Balıkesır B.teok A A Bıngai A Bıttıs A Botu A Buısa ÇanaHote A A Çonım A OerazS 37° U ° Dıyartator 31° 22° Edıme 36°23°Erancan 33° 15° Erzunım 26° 8°Esluşelw 35° 16" Gazanles 33°26°&resun 3 6 ° ? r GumushaneA 30° 14° Halrtân 35°20°IS(»rt3 33°19°lsönbul 30° 19° tontr 36°14° Kan> 33° 14° Kasomonu 32° 14° Kayan 32°20°KKidat« 32°2O°Konp 32° 10° Kutahya 36° 21° Mafaîya 39° 20° Manısa 34° 18° K Maraş 32° 11° Mersm 27° HABERLERİN DEYAMI TÜRKİYE'DE BUGÜN A A A A A A * B 26°20°0n)u B 32°13°REe B 32°WSamsun A 33°M°S»rl A 29°20°Sınof> A 34°19°Sıvas A 26° 8° TelorcSağ B 34° 10° Trabzon A 33° 10° Timcelı A 33° 19° Uşak A 32° 18° Van A 33° 18° Itagat 36° 17° Zonnuldak A 37° 21° 35° 25° 32° 27" 34° 22° 34° 14° 33° 14° 26°20° 27°20° 26° 18° 39°22° 26° 20° 33° 13° 28=19° 27" 20° 34° 12° 34° 18° 26° 13° 34° 11° 26° 18° 24 AĞUSTOS 1981 Heislnki j Lenıngrad OAJ. DUNYA'DA BUGÜN AmstenJam Amman Atına Bajdat Barcekra Basel A 20° A 40° A 33° A 43° A 27° A 29° A 28° Y 21° A 18° B 18° Y 23° B 19° A 26° A 27° A 30° A 28° A 18° A 31° Y 13° A 19° Y 21° A 45° A 29° A 32° A 40° Şam A 32° •fel Avw A 34° lüflus Y 22° Varşma A 27° \fcnedrt 26° Vryana A 26 WasKng1on A 32° Zinh A 29° Lfinıngrad Londra Madnd Mlano Montreal Moskova Munh New Osto Pans Prag ftyad Roma Sofya POLİTÎKA VE OTESİ MEHMED KEMAL J npf. »Paris /Madrfd a Moskora Belgrad Berfın Bonn Bnttsel Budapeşte Y 20° Kanla Gelen... 2ya ÜlHak'ın uçağının patlamasıyla öldüğünü radyodan dirv lediğim zaman Enver Sedat'ın ölumünü anımsadım. Sedat da dikta yoluna sapmış, ama politikayı değiştirmiş, muhaliflerini susturmuş, demokratik hakları kısmıştı. Bu gidişe dur diyebılmek için bir tek yol kalmıştı: Sedat'ın temizlenmesi!.. Bir geçit resm töreninde Sedat'ı temizlediler. Pakistan, kendine göre bir demokrasiye yöneliyordu. Ali Butto'nun önderliğinde seçimler yapılıyor, muhalefete haklar tanınıyor, demokratik çizgiye oturmaya çalışıyordu. Tam bu sıradc Ziya, bir darbe ile Butto'yu devirdi, demokrasiye giden bütün yolları tıkadı, diktasını kurdu. Kimdi Ziya? Ziya İngiliz ve Hindistar ordularında askerlik yapmış, sömürgeciliğin subaylarından biriydi. Bütün sömürgeci subaylar gibi gözleri darbeyle yanıyordu. Butto, Ziya'yı genel kurmay başkanlığına atadığı zaman kendine gün doğduğunu anladı. Demokrasiye inanmış liderlerin en zayıf yanıdır askerleri tanımamak... Genelkurmay başkanı yaparlar, onlann eliyle devrilirler Ali Butto'yu da Ziya devirdi. Devirmekle kalmadı idama mahkum ettirdi. Düzmece bir mahkeme Butto'nun ölümüne karar verdi. Her darbeci ütkede böyledir; kendilerini ise getirenleri deviririer, başa geçerler, düzmece mahkemelerle ölüm kararları ve^dirirler. Ziya'ntn Butto'yu astıracağını bizim o dönemdeki başbakar öğrendiğinde engel olmaya çalıştı. Haber saldı, asmayın Butto'yu, bize verin, biz siyasi mülteci olarak koruruz. Başbakan asmak kimseye yarar getırmez. Bizde de bir başbakan asıldı, hâlâ etkileri sürüyor. Başbakanları asmak doğru değildir. Bu ögütleı ve uyarılar Ziya'ya vızgeldi. Bildiği yolda gitti, Butto'yu astırdı Olayı radyodan dinlediğim zaman aklıma hemen Butto'nun idamı geldi. Bir başbakanı astıran bir kazayla gidiyordu. İdam, darbe, suikast gibi olaylann da kendine özgü bir mantığı var. Egeı bu mantığın ayrımını görmezseniz anlam vermeniz de zorlaşır Darbelerin ve sabotajların da doğrultusu vardır İkisi de birbirin izler. Atatürk için bir olay anlatırlar Bir gün Çankaya'da, sofrada konuşuyorlarmış. Atatürk, "Biz Harbiye'de öğrenci iken", demiş "ileri geri konuşur, yönetimı eleştirir, aramızda tartışırdık. Kaç yıldıı iktidardayız. Acaba bizim için de öyle konuşanlar var mıdır?" Çevresindekiler, "Yok paşam, olur mu öyle şey? Sizin için konuşanlar çıkmaz..." demişlerse de... "Çağırın Fethi'yi (Okyar)!.." Fethi Okyar elçi bulunduğu ülkeden çağrılmış, yakın arkadaşına bir parti kurdurulmuş. İşte Cumhuriyet Serbest Fırka'nın böyle kurulduğu söylenir. Demokrasilerde, çok partili rejimlerde büyük erdemler saklıdır. Bir ülkede demokrasi varsa, genelkurmay başkanları bir gecede darbeyi gerçekleştirip ülkeyı yönetenlen deliğe tıkamazlar Onları başa geçiren başbakanları genelkurmay başkanları tutuklayamaz, düzmece bir mahkeme kararıyla asamaz. 1961 yılının başbakanı iken benim gibi gazetecıler ismet Paşa'dan çok duymuşuzdur, "Bunlar Kore'ye gitmişler, askerliği öğrenecek yerde, darbeyi öğrenmişler." Bizim orduda darbecilik var mıdır? Yeniçerilerin kazan kaldırıp sadrazam değiştirmelerinden bu yana alırsanız, darbecilih geleneksel oluyor. Süleyman Paşa'nın Harp Okulu öğrencilerini ayağa kaldırması da darbecilik sayılmaz mı? Sonuna doğrı gelelim, ne denli seçimle olursa olsun Özal iktidarları da darbelerin ürünü değil midir? Darbeyi gizlemek için yapılsa bile karanlığında görünmeyen darbe yok mudur? Söylemek istemıyordum, söyleyeyim. Ecevit, askeri atamajaı yaparken attığı imzaların bir gün neyi getireceğini düşleyebiliyor muydu? Süleyman Demirel, geçende, içinde kanayan bir yarayı açıkladı, şöyle dedi: "Ben başbakanlık yaptım, neyin ne olduğunu bilirim. Siyas partiyi iktidarda iken ayakta tutmak zor değildir. Çünkü devlei vardır elinizde. Bir siyasi partiyi devletin gücünden yararlanmadığı zaman ayakta tutmak meseledir." Herkes bu meseleyi çözümlemeye çalışıyor. Gerçek demokrasilerde kolaydır, demokratik olarak çözersiniz. Ama demokrasiden ayrıldınız mı, üniformalılar çıkıyor ortaya. Kimsenin de işine yaramıyor. Kısa erimde yarar gibi görünuyor ama, ya sonu'î Gecikse bile sonu da biliniyor. A ac»B bulutkı K Ivtı S sei, Y yaOmurhj ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 1. Soyfada) ranışlar... Halkın nabzını tutan araştırmalarda altı çizilen konular rakama dökülüyor. Örneğin, pahalılıktan yakınma yüzde 67. Buna karşılık, olumlu görülen "proje üretme, model geliştirme" Özal'a yüzde 58 destek sağlıyor. Belki bu nedenle, belki de SHP'nin son "GAP çıkartmastndan" duyduğu rahatsızlık nedeniyle olsa gerek, Başbakan Ûzal önceki gece geç saatlere dek Başbakanlık Konutu'nda "proje üretmeye" ağırlık tanıyor "Her türlü projeyi en iyi ben yaparım, her türlü projeyi en iyi ben uygularırrr, benden başka proje geliştirecek, Türkiye'yi kalkındıracak başka parti ya da kirnse yoktur. Kalkınma modelini çeşitli projelerle destekleyerek Türkiye'yi 2000 yılına ancak ben hazırlarım"... özal'ın ana teması bu. Bunun çevresinde gelişecek halkoylaması için yapacağı konuşmalar. dara gelince bu ayrıma göre davranacağız. Kişisel farkları koruyarak uygulanan temel ekonomik politikalarda yapacağımız rötuşlar da özel kesimi incitmeyecek. Serbest pazar ekonomisini daha akılcı olarak SHP uygular". İş çevreleri bu mesajı en iyi aktaran sözün Deniz Baykal'a ait oldugunda birieşiyor. Deniz Baykal'ın bir süre önce düzenlenen bir açıkoturumda kullandığı deyimden aynı çevreler çok hoşnut kalıyor. Baykal'ın sözu şu: "Biz iktidara geldiğimizde İspanyol modelini uygulayaca9'2"Yani, özel kesim arasında herhangi bir ayncalık yaratmadan, kamu kesimini yine de etkin tutarak, ancak özel kesimin önünü kesmeden devletin el atacağı alanlan sınıriamak, bu sınırlan genişletmek yerine belki daha etkin kılmak... işçevreteri ile Türkİş yaklaşan halkoylamastnda farklı nedenlerle aynı noktada buluşuyor: "özal'a hayır". İstanbut'da Demirel'in aynı çevrelerde "bir tohum attığı" ortada. Ancak "asıl beklenti" SHP'ye dönük. 1978den bu yana iş çevreleri ilk kez "sosyal demokratları denemek şimdi daha yararlı olabilir" duşüncesinde. Kahim* A A A A Outeı Frsntclurt A A Gime A Helsınta Kalve Y Kale Kopertag Y A Köln A Cenevre Ceayir Catte 29° 33° 44° 43° 19° 34° 19° 45° 20° 18° 36° Ecevit: Özal 'Şoın ağızlılar' (Baştarafı 1. Sayfada) (Baştarafı 1. Sayfada) digi bir demeci Dışişleri BakanlıBen bunu kabul ediyorum. üuğı'na da gönderdigini, ama kiraşündüm diyenler artık başka laf senin bunu umursamadığıu" söybulamadıkları için böyle leyerek şöyle dedi: söyluyorlar" dedi. "B«n, Milli Güvenlik KuruluÖzal, halkoylamasının gereknun her şeye kanşmasına karşı çelerini anlatırken "Şimdi size yım, ama bu bir Milli Güvenlik danışılraasını istemez misiniz?" Knrnlu sonınndur. MGK duruma Evet istersiniz. Belediyelerde el koymazsa, Sayın Başbakan'ın yolsuzluk yapıldığını söyleyeniki gün önceki sorumsuzca konuş ler gelsinler seçimle bu belediye ması yüziinden Kıbns'ta Tiirk ta başkanlannı degiştirsinler. Ama rafı bir kayba uğrarsa, Sayın bunlar seçint kaçaklan" diye Cumhurbaşkanı da, Milli Güven konuştu. lik Kurulu da, Bakaniar Kurulu GAP uçağj Ue dün saat 17.40^3 da bunun sonımlulagundan kur Şanlıurfa Havaalanı'na inen Baştulamaz." bakan Turgut Özal, Bayındırlık ve Demokratik Sol Parti'nin doğal lskân Bakanı Safa Giray, Enerji lideri Bülent Ecevit, dün eşi Rah ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fahretşan Ecevit'le biriikte Istanbul'da tin Kurt, Devlet Bakanlan Kâmparti il merkezinde bir basın top ran lnan, Mehmet Yazar, ANAP lantısı düzenledi. Kıbrıs sorunu Genel Başkan Yardımcısı Oltan na siyasal çözüm aranırken, Kıb Sungurlu, Vali Alpaslan Karacan ns Türklerinin eşitliğini, özgürlü ve 20 kadar mületvekili tarafından ğünü ve güvenliğini tehlikeye dü karşılandı. şürecek ödünlerden kesinlikle kaDünya şampiyonasında birinci çınılması gerektiğini vurgulayan gelen Türk paraşüt ekibinin gösEcevit, verilemeyecek ödünleri terilerinin yapıldığı alanda halka şöyle sıraladı: hitap eden Başbakan Turgut Özal, "1 Adada Rumlara dolaşım bir yıl önce Şanlıurfa'ya geldiğinserbestligi lanınraası, 2 Adada de kendisinden havaalanı istendiRumlara yerleşme serbestligi (a ğini anımsatarak "ANAP iktidanınması, 3 Türkler kesin güven n işbilir, işbitiricidir. Kim ne derlige kavuşmadan önce adadaki se desin, pist uzun olmasa da BaşTiirk askeri birliklerinin çekilme bakanlığın ucagı inecek büyüksi. Bu üç konuda veya bunlann lükte bir pist yaptık. Yakında bir berhangi birinde ödün verilirse milyon nüfuslu Şanlıurfa'ya uyçok degil birkaç ay içinde Kıbrıs gun modern bir havaalanı taki durum 20 Temmuz 1974'teki Türk Banş Harekâb öncesine döner. Yani Türkler için ne eşitlik ne özgürlük ne de can güvenligi ka (Baştarafı 1. Sayfada) lır." Ecevit, konuşmasuu şöyle ri bulunan tünelin 1.5 ay önce kazılsürdürdümaya başlandığı bildirildi. Bursa Jandarma Alay Komuta"Sayın Özal, Pakistan dönüşünde yaptığı bu konnşmayla nı Yardımcısı Önıer Faruk OruçKKTC'yi ve Tiirk loplumunu han, tünelin bulunduğu bölgede ödünlere zorlamıştır. Üslelik bu Aydın, Diyarbakır, Metris ve Gazisürpriz zorlamayı tam Sayın antep cezaevlerinden gelen Denktaş ve Vasiliu'nun Cenevre1 TKPML TtKKO ve Acilciler gnıpde buluşmalanna iki gün kaia lanndan mahkumlann bulunduyapmıştır. Denktaş'a çok acı ve ğunu söyledi. Oruchan, "Şayet tüüzücii bir oyun oynamıştır. Dün nel açma işlemi ortaya çıkanlmade (önceki gün) belirttigim gibi saydı 150 mahkum kacardı" dedi. Edinilen ilk bilgilere göre tünel Başbakan Özal, Iıpkı Rum tarafı ve Vasiliu gibi adada serbest do olayı şöyle gelişti: Cezaevi gardiyanlarından biri laşım istiyor. Bunun ardından yerleşim serbestliginin gelecegi kuş dün sabah merkezi ısıtma borulakusuzdur. Ben Sayın Özal'ın bu nnın geçtiği dehlizde tuğla şekli vetaühsiz sözlerini eski deyimle sürç rilmiş ve duvara monte edilmiş bir i lisan olarak görmek istedim ve karton buldu. Kartonun yerinden Cenevre görüşmesi öncesinde ver sökülmesiyle biriikte tünelden çıdigim demeci, suratle Dışişleri Ba kartılan topraklara ulaşıldı. kanhğı'na da yolladım. Boylece Gardiyarun durumu anlatması Cenevre görüşmesi başlamadan üzerine cezaevinde dün sabah saat önce hukümele Özal'ın bu gafını 10.00'dan itibaren geniş bir operasonarma fırsatı verdim, ama yetki yonabaşlandı. Cumhuriyet Savcıliler bunu umursamadılar." sı Aykut Kutlay'ın yönettiği operaiyon saat 20.30'a değin sürdü. önce Bülent Ecevit, bu durumda bir cezaevinde olağan bir arama yapılyurttaş olarak Türkiye Cumhuridığı bu tip aramalartn her zaman yeti Devleti'nin Kıbns politikasıolduğu duyuruldu. Bu açıklamanı öğrenmek istediğini, buna hakdan 2 saat sonra savcı Aykut Kutlay kı olduğunu söyledi. bir tünel açma girişiminin ortaya çıEcevit, Kıbns sorununun karıldığını söyledi ve şu bilgileri Milli Güvenlik Kurulu'nun konu verdi: su olduğunu belirterek şu sorula"Ol^bizimmemurianmıztesn yöneltti: "Milli Güveniik Kurulu, Başba pıt etö. Şu an son derece temkınlıkan'ın Kıbns konusunda belirtiği yiz. Tünel lavabogiderlerialtından düşüncelerine katılıyor mu? Bu kazılmaya başlannuş. Siyasi mahkurulun başkanı Sayın Cumhur kumlar kazdıkları toprağı da merbaşkanı, Başbakan'ın görüşune kezi ısıtma sisteminden gelen geniş kalorifer borulanmn arasına çarkatılıyor mu? Dışişleri Bakanı daşafla gizlemişler. E blok 3. koğuşhil olmak üzere Ozal hükümeti, ta yapılan aramalar sonucunda tüÖzal'ın bu görüşlerine katılıyor nel açma çalışmalannda kullanıldımu? Bunlann süratle Tiirk ve ğı tespi t edilen su borusu, demir ve diinya kamuoyuna açıklanması teneke parçalan bulundu." gerekir." Ecevit, bu konuyla ilgiBursa Jandarma Alay Komutan li önerisini de şöyle dile getirdi: Yardımcısı Ömer Faruk Oruçhan "Milli Güvenlik Kurulu, arka da tünelin bulunduğu bölgede Aysından da Bakaniar Kurulu bir an dın, Diyarbakır, Metris ve Gazianönce toplanarak Kıbns konusuna tep cezaevlerinden gelen TKPMlx el koymalıdır. Aksi halde efer TtKKO ve Acilciler gruplanndan Başbakan'ın sorumsuzca konuş omürboyu hapis ve idam cezasına ması yüzünden Kıbns'ta Türk ta mahkum tutuklulann bulunduğurafı bir kayba uğrarsa, Sayın nu söyledi. Cumhurbaşkanı da, Milli GüvenOruçhan, "Şayet tünel açma işlik Kurulu da, Bakanlar Kurulu lemi ortaya çıkanlmasaydı, 150 da bunun sorumluluğundan kur mahkum kacardı" şeklinde konuştulamaz." tu.Tünelin boyu konusunda ise çelışkıli bılgıler var. Tünelin 40 metre uzunluğunda ve 7 metre derinliğinde olduğu beiirtilirken Adalet Bakanı Mehmet Topaç ise Cumhuriyet muhabirine tünelin E blokta bulunan 21 sol görüşlu kişinin kaldığı yerden kazıldığını söyledi ve 2530 metre uzunluğunda ince bir tünel olduğunu belirtti. "Fakat çıkışını yapamamışlar" dedi. yapacagız" dedi. Çevre il ve Uçelerden gelen yurttaşlara hitap eden Başbakan Özal, FıratDicle arasını bir dantela gibi işlemeye devam edecekleriıü söyledi. Karakaya Barajı'nı kendilerinin tamamladıklannı, Atatürk Barajı ile Urfatündlerinin ise süratle devam ettiğini belirten Özal konuşmasında SHP yöneticilerinin geçen hafta yöreye yaptığı gezinin "güıültn" çıkarmaya yönelik olduğunu savunarak şöyle devam etti: "Geçenlerde SHPIiler geldi. Gazetelerden takip ettim. Biz onlara 'biz gidiyoruz, sizi de gölürelim' dedik. Ana Muhalefet Partisi gelsin görsün ki memlekette ne oluyor. Neler yapılıyor. Görsün ki yanlış yollara gitmesinler. Yok biz ayn gideriz dediler. Tabii şu hesapla geldiler. Hani bir ara basında da çıktı. Baraj, tünel, inşaatı durdu. yedi bin işçinin işine son verildi diye... Onu yerinde tespit edecekler, gürültü kopartacaklardı. Gelmelerinin amacı budur." Muhalefetin yaptıkları işi görünce şaşırdığını ve hafsalasının dahi almadığını ileri suren Özal, bir SHP ileri geleninin baraj müteahhitinin 20 milyon dolar rüşvet aldığı biçimindeki iddialanna değinirken de şunlan söyledi: "Şimdi hep bir işin acaba neresine leke süreriz, neresine kara süreriz, başka bir şey yok bunlarda. Memlekette hayırlı bir iş yapılıyor, sen orada bilmem ne anyorsun. Neyse ki gezdirenlerden biri cevap vermiş. Siz bu kafayla giderseniz hiçbir şey olama/sınız. Ben de öyle söylüyorum. Bu kafayla giderlerse hiçbir şey olamazlar. Ancak muhalefet olurlar. Milletimu onlan zaten muhalefete mahkum etti^ kat onlar da Fırat 200 metre yüksekte, bu iş olmaz" diye projeyi geri çevirmişler. Tabii o vakit bunun düşünülmesi mümkün değil. Bunu kabul ediyorum. Ama ANAP iktidan bunu 28 kilometrelik iki tündle gerçekleştirdi" dedi. Özal konuşurken Adıyaman Tekel Fabrikası'nda çalışan ve ellerinde kadro istediklerini belirten dövizler taşıyan işçiler, "kadro istiyonız" diye bağırmaya başladılar. Başbakan özal, "Adıyaman'ı iyi tanınz. Çok da severiz. Bakacagız" diye karşılık verdi. Daha sonra havaalanının resmen açılışım yapan Özal, buradan 15 kilornetre uzaklıktaki Şanlıurfa'ya geçerek halka hitap etti. Yol boyunca biriken yurttaşların Başbakan Özal'ın geçişi sırasında tepkisiz kaldıklan gözlendi. Muhalefeti "şom agızh" olmakla suçlayan Özal, konuşmasına şöyle devam etti: "80 öncesinin düşman kardeşleri şimdi birbiıierinin dostu oldular. Hani derler ya yanyana oturmuşlar ya huyundan, ya suyundan diye. TV'de hergün aleyhimize konuşuyorlar. Siz aldtrmayın. Allah yaptıklanmıza şahittir. Sizler de şahitsiniz. Böyle çamur atanlara inanmayın. Zaten memleketin başına ne geliyorsa, bu şom ağızlılardan geliyor. Siz sımsıkı arkamızda durun. Kimse birliğimizi bozamaz." Özal, daha sonra yurttaşların "Evet" oylanna ihtiyacı olduğunu vurguladığı konuşmasında muhalefetin "evet" oylan karşısında, "tıpış tıpış" sandığa gitmek zorunda kalacaklarını da'bildirdi. Özal daha sonra Balıklı Gölü gezdi ve Hazreti Ibrahim'in doğduğu ve "Dergah" diye adlandırılan mağarayı ziyaret etti. özaldan yaz aylarında mağaranın soğutulması istendi. özal da bununla ilgileneceğini söyledi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ali Talip Özdemir Urfa mitingine ilişkin olarak "Urfa coşkulu ve güzeldi, Sayın Başbakanımız da çok memnun kaldılaı ve çok duygulandılar" dedi. SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Başbakan özal'ın Şanlıurfa Havaalanı'nın açılışında, kendisi ve partisine yönelttiği eleştirileri sert bir dille yanıtladı. Inönu, özal'ın "Hayalleri bizim icraatımıza yetişebilir mi" şeklindeki sözlerine, "Bizim hayalleriraiz halkımızın mutluluğu doğrultusunda çalışır, kendimizi zengin etmeye çalışmaz" karşılığını verdi. Erdal tnönüj Özal'ın sözlerini ANKA aracıhğıyla yanıtlarken siyasetçinin hayallerinden halkın yarar sağlaması gerektiğini ifade etti. "Gerisi bankerzedenin hayalidir" dedi. Özal böyle düşünüyor olabilir. Ancak iş çevreleri farklı bir havada. Onlar "balon patlatmayı" düşünüyor. Yani, "Ozal bir balondu, gelip geçti, şimdi bu bak>nun patlaması gerek" havası iş çevrelerine yavaş yavaş egemen oluyor. Özal'dan "umudun kesilmesi, ondan kaçış" iş çevrelerinde gözle görünür hale geliyor. "ANAP'ın parti olarak misyonu yoktu, belki Turgut Bey'in misyonu vardı, ama o misyon da (Baftanfı I. Sayfada) Ankara Büyükşehir Belediye artık bitti" deyişi aynı çevrelere Başkanı Mehmet Albnsoy da gıyerleşmiş bulunuyor. da kontrolünün daha sıkı yapıl"Özal'dan kaçış" ister ıste ması gerektiğini bildirerek, "Ilçe mez ek bir soruyu beraberinde belediyelerinin görevleri bu, ama getiriyor: "O zaman kim destek iyi çalışmıyor" dedi. Altınsoy, gılenecek?" da kontrolü ile ilgili tüm uzraanişte, Süleyman Demirel'in son lann bir araya gelmesiyle oluştu"İstanbul çıkarması" bu çerçe rulacak tek bir merkezle kontrovede değerlendiriliyor. Özal'a lün çok daha sağlıklı yapılabilehâlâ yakınlıklarını koruyanlar dik ceğini söyledi. Belediye Başkanı katli bir yaklaşımla "Demirel'in Altınsoy, "Caydıncı bazı hükiimson istanbul gezisinde el ustün ler de getirilebilir. Gerçeklen vade tutulması Özal'a bir gözdağı him noktadaysa, toplu ölumlere dır" derken, Özal'dan artık iyi yol açabilir, konu hassasiyetle elc den iyiye uzaklaşmış olanlar alınmalıdır" diye konuştu. "Demirel her gittiği yerde çok Büytlkşehir Belediyesi Sağlık puan topladı ve kendini göster Işleri Daire Başkanı Ergüneş'in di" yargısına varıyor. Can Kıraç, verdiği bilgiye göre dondurmalaSakıp Sabancı gibi "İstanbul nn yüzde 9O'ı sağlığa aykırı, etlebüyüklerinin" DYP'nin balosun rin ise yüzde 90'ının bakterili olda kendilerini çekinmeden gös duğu saptandı. Alınan ekmek örtermeleri, özel kesim ile DYP neklerinin yüzde 10'unun gramaarasında "açık birftörtun vartığı" jı eksik, yüzde 80'inin tuz oranı yüksek bulundu. olarak niteleniyor. Laboratuvarda 1988 yüının ilk Bununla biriikte, iş çevrelerinbeş ayında 1854 örneğin analizi de asıl beklenti "SHP ile ilgili"... yapıldı. Bunlann yüzde 58.4'ünün Demirel'in son İstanbul gezisi ne sağlığa uygun, yüzde 41.6'sının ise kadar başanlı olursa olsun, bozuk ve hileli olduğu belirlendi. Özal'ın yerine gelecek iktidar Ergüneş, 12 teknik elemanla 1 için "SHP'nin daha şanslı bakteriyoloğun çalıştığı kururalagörüldüğu" vurgulanıyor. Kullarında, dört ayn dakla iaboratuvar nılan deyim, aynen "Demirel bulunduğunu ve ayda 400500 Orbeklentisi yerine, SHP beklentineğin incelendiğini söyledi. Ergüsi" biçiminde sloganlaşıyor. neş, şöyle konuştu: SHP'den özel kesime çok sık "Vatandaşlann bir tek lelefon mesaj iletiliyor. "İstanbul'un etmeleri bizim için yeterli. Şikâyetbüyükleri" ile SHP çok sık bir leri anında ele alınacaktır. Heraraya geliyor. SHP'den iş çevre hangi bir gıda maddesinden şikfilerine giden mesajın özü şu: yetçi olan vatandaş, 31113 02 no"Biz artık iyi özel sektör ile kö lu lelefonla )sı da LlusKonya Sotü özel sektörü ayırt edebiliyoruz. kak 48 numaradaki başkanlığımıİhracatçı ile hırsızı, sanayici ile za gelerek tahlil yapmamızı istekapkaççıyı iyi tanıyoruz. Ve ikti yebilir. Başkentte Büyük Seçim kaçağı Muhalefetin haziran ayından beri sürekli erken seçim istediğini ve çoğu ANAP'lı belediye başkanlannı yolsuzluk yapmakla suçladığını anımsatan Özal, "Madem belediyelerde yolsuzluk yapılıyor diyorsunuzi doğruysa gelin bunlan sandıkta degiştirelim. Bunlar sandıktan korkuyoriar. Nereden tutsanız, bir şey if ade etmiyor. Bu sefer de kaçtılar. Ya o söyledikleri dogru değil, ya bunlar seçim kaçağı" diye konuştu. Başbakan Özal, SHP Genel Başkanı Erdal Inönü'nün GAP'a sahiplenmeye çahştığını da iddia ederek "Şimdi 'bu projeyi babam da düşünmüştü' diyorlar. O döncmde rahmetli tsmet Paşa Cumhurbaşkanı iken Harran'a Fırattan su gelirtilmesi istenmiş. Urfa1 nın Valisi bu konuyu Ankara'ya ve Cumhurbaşkanlıgına yazmış. Fa ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUTVLARI YHJVIAZ ŞİPAL u K a ç a k işçi olarak" SORU: Kadın olan 15, erkek olan arkadaşım ise 20 yıl öğretmenlik yaptıktan sonra biriikte Almanya'ya kaçak işçi olarak gittiler. Onlann gidişinden bu yana 9 yıl geçti. Şimdi ise geriye dönuş yapmak istiyorlar. Almanya'da geçen 9 yıllık süre içinde geçimlerini Alman hükümetinin verdiği maaşla sağlarlar. Sigortalı olarak resmi bir işte çalışmamış durumdalar. Türkiye'ye gelince SSK'ya geçmiş yıllar için marlı olarak ödeme yapanların SSK'dan emekli olabilecegini duymuşlar ve bu hakkı kuilanarak emekli olmak istiyorlar. Almanya'da sigortasız geçen 9 yıllık süreyi borçlanıp SSK'dan emekli olmalan olanaklı mı? K.M. ŞANLIURFA'DAN İZLENİMLER Ittifak katılmadı : 3 CANAN GEPİK ŞANLIURFA Başbakan Turgut Özal, referandum gezisine Harran Ovası'nda henüz bitmemiş Şanlıurfa Havaalanı'na "GAP"la inerek başlattı. tki gündür Şanlıurfa'da Özal'ın gövde gösterisi için ANAP yöneticileri seferber olmuşlar. Devlet Bakanı Kimran tnan ile ANAP'ın Genel Başkan Yardımcılanndan Ali Talip Özdemir, adam toplamaya çalışıyor. Urfalı, gölgede 45 dereceyi bulan sıcaktan bitmiş... Susuzluktan bezgin... Urfa yolları delik deşik... Başında "poşu" ile şehri turlayan Erkal Zenger'in, "Urfa'ya devlet geliyor, Özal geliyor" anonslan kimsenin umurunda değil. ANAP'lılar, bütün çabalarına rağmen Urfa merkezinde "görkemli" bir kalabahk toplayamamanın sıkıntısı içinde. GAP'tan sorumlu Devlet Bakanı Kâmran İnan, Urfa'nın ANAP milletvekillerine haber gönderip yardım istiyor.. Eskiden Özal'ın bir işareti ile ayağa kalkan ANAP milletvekilleri, şimdi sadece "çalışıyor göriinmek" için işin ucundan şoyle bir tutmakla yetiniyorlar. Bitmemiş Şanlıurfa Havaalanı1 nın açılışında da miting meydanında da gozler, Urfa'nın "şanlı" olması için önerge hazırlayan ANAP'ın "hareketçi" milletvekillerini arıyor. Kimse yok... Ittifaktan, Özal'ın referandum propagandasını başlattığı GAP turuna kimse gelmemiş. Hem de Özal'ın talimatına rağmen. Kitleleri coşturan, kalabalıkla VAHAP AEITNOK ÖZDEN ALTEVOK ÖZER ALTINOK'u 22.8.1988 tarihinde acı bir trafik kazasında kaybettik. ölüm adın kalleş olsun. Sizi unutmayacağız. DOSTLARI CERCEVE TemmuzAğustos 1988 İki ritüel: İçmek ve yazmak, İsmail Murat *Metin Altıok'la söyleşi, Zeki Coşkun •Defter, Nesrin Kasap • Lolita ya da erkeklerin gizli günahlan, Erdal Atabek * Şiirin sıcağına atılan imza, Kemal Özer * Kapahlık, büyücülük ve simya, M. Cevdet Anday • Handke'nin kaygısı, Sunja Altınel * Çabuk soldun ey goncei gül, tbrahim Yıldırım * Demokrasinin tarihi ve felsefesi, Arslan Kaynardağ • Türkçeye yenik düşmek, Atilla Özkırımlı * Kadıköy'ün uzakta kalan yakın geçmişi, Eray Canberk • Kadın, erkek ilişkiler ve roller, Burak Eldem • Siyah gerçekte bütün renkleri kapsar, Deniz Ekin • 'Ruhların evi' evimizde yaşamayı sürdürüyor, Devrim Eker • Yeşilçam arşivcisinden Yılmaz Güney arşivi, Kemal Kaldı * Dorsay'dan 7. sanata iki armağan, Kemal Kaldı * Ankara'nın başkent olma savaşı, Günseli Önal * Salih Bolat'la söyleşi, Kemal Gündiizalp • Gerçek hiçbir yalana benzemeyen şeydir, Ahmet Cemal * Tarihsel maddeciliğin ilkçağ felsefesine bakışı, İsmail Murat * Tarih neden yazılır, M. Ali Kılıçbay •Dünya'dan: EdipEmil ÖymenLondra, Yavuz BaydarStockholm, Edit TasnadiBudapeşte, Banu GürsalerOslo, Dafni ZikasAtina * Taşrada edebiyat, Necati Giingör * Vitrindeki kitaplar * Kitap ödüllu bulmaca, İlker MumcuogluNevzat Erkmen «Kitap Kulübü özel böliimü. Topaç özetle şöyle dedi: "Oğrendigime göre tünel çok iyi gizlenmiş ve çok detay lı bir araştırma sonucu bulunmuş. Yanndan sonra kimin yaptıgını, nasıl yaptığını ortaya çıkannz. Hakikaten bazı konıma memurian olsun, görevliler olsun çok hassas bir aramadan sonra her şe>i ortaya çıkarmışlar. Firar girişi mi ni n açlık grevi söylentileriyle bir flgisi yoktur. Asayiş tamamdır. Bunlar muayyen olaylardır. Bursa Özel Tip Cezaevi'nde tam tersine huzur ve asayiş vardır, ayrıca açlık grevi yapılması için de sebep yoktur." rı avaz avaz bağırtan, Özal'ın arabasının önünde yerlere yatıran ne Mustafa Taşar var ne de Mehmet Keçeciler. Geçen hafta SHP'nin çıkarma yaptığı Şanlıurfa Havaalam'nın çevresi 01, 02, 63, 21, 47, 27 ve 42 plakalı otolar ile doldu. Pankartlann coğunluğunda Urfa'nın ilçelerinin imzası dikkati çekiyor. Belli ki merkezden çok çevre ilçeler Özal'a ilgi göstermiş.. Bu kalabalığa devlet gücü de eklenince, Özal'ı karşılayanlar İnönü'yu kraşılayanlarla eş değer bir görünüm sergiledi. Urfa'daki bütün resmi otolar, Özal'ın GAP turu için seferber edilmişti. Diyarbakır Valisi thsan Dedeoglu makanı otosu ile Şanlıurfa'ya gelmekten kaçınmamış. Havaalanında toplanan kalabahk beyaz balonlarla süslü kürsude konuşan Özal'ı çok fazla bir tepki göstermeden izliyor. Özal, GAP'la ilgili konuşmasını uzatınca, "Geçici işçilere kadro istiyoruz" pankartı altında ioplanan Adıyamanlılardan şu ses yükseliyor: YANFT: Sosyal Sigortalar Kurumunun 3439 sayıh "Yurtdışı Hizmet Borçlanmalan"na ilişkin genelgesinde borçlanma hakkından kimlerin ve hangi koşullarda yararlanabilecekleri açıklanmıştır. " 1 . BORÇLANILACAK SÜRELER: Vatandaşlarımız, >Tirtdışında geçen ve belgelendirilen fıili çalışma süreleri ile bu çalışma süreleri arasında veya sonundaki işsizlik sürelerinden her birinde bir yıla kadar olan kısmmı borçlanarak sosyal güvenlikleri açısından değerlendirebileceklerdir. Ancak 18 yaşından önce geçen hizmetler bu değerlendirmede dikkate alınmayacaktır. Çalışılan ülke ile sosyal güvenlik sözleşmesi yapılmış olup olmadiğına bakılmaksızın vatandaşlanmız yurtdışında geçen çalışmalarından diledikleri kadarını borçlanabileceklerdir!' Aynca, yurtdışında ve herhangi bir işte calışmaksızın ev kadını olarak geçen süreler de borçlanma kapsamındadır. Yalnız çalışılarak gecirüen sürelerle, bu çalışma süreleri arasında ya da sonunda ve bir yıla kadar olan işsizlik süreleri borçlanma kapsamına ahnmıştır. Yurtdışında çahşılmadan geçen süreler ise borçlanma kapsamı dışmdadır. SEKA grevi (Baştarafı I. Sayfada) Önay, Kamu tşveren Sendikası Genel Sekreteri Naci Önsal'ın Ankara dışında olması nedeniyle Kâzım Oksay ile yaptıkları toplantımn bugüne ertelendiğini de bildirdi. önay, Başbakan Turgul Özal'ın uyuşmazlığa el attığı ve görüşmelerin sürdüğu bir dönemde, Izmit SEKA'da çalışan yaklaşık 900 kadar işçiye primlerinin ödenmediğini belirterek, bu durumu kınadığını bildirdi. Selülozlş Sendikası tarafından dün yapılan açıklamada, SEKA işyerlerindeki grevin 6 eylül sabahı başlayacağı duyuruldu. İşveren sendikası Kamuİş de önceki gece sendikaya, SEKA işyerlerinde lokavt ilan ettiğini bir yazı ile bildirdi. tşçilerin, SEKA işyerlerinde başlattıklan yemek yememe ve fazla mesaiye kalmama eylemleri 23 temmuzdan bu yana devam ediyor. "Baba. bizi gör. İş yok." OZEL PENGUEN GÜNDÜZ BAKIMEVİ 36 yaş • Yarım gün ve tam gün, • Hafta sonları doğum günü partileri, • Psikiyatr Prof. Dr. Adnan Ziyalar danışmanlığında aylık toplantılar, • İngilizce dil faaliyetleri, Levent'te bahçfe içinde bir ev atmosfeıi. Gelin görüşelim. 3. Levent, Çamlık Sok. No. 7 Tel.: 169 07 80 YÖNETİCİ SEKRETERİ • Uzman vc dcıieyinıli bir kadroyla, "Ajans Sekreteri" olarak çabşacak... Başkaııı • Daktilo, telex ve fax kullanabilen, dosyalama ve iyi derecede İngilizce bilen bayan sckretcr aranınaktadır. • Ajaıısımızda çalışnıak isterseniz, tclctoııla raıidevu alabilirsiniz. Tel. 131 40 02 Rehber ve Psikolojik Danışman ASLI GÖMEÇ Pedagog NEYLÂN ZİYALAR KESİM