Katalog

R EFERANDUM '88 Ankara Umum Otomobilciler ve Şof örler Derneği'ni ziyaret eden SHP Genel Başkanı, Taşıt Alım Vergisi'nin iki katına çıkarılmasmın yasalara aykırı olduğunu söyledi ve "Devlet, verin fena olursunuz; hukuk sistemi de ödemeyebilirsiniz diyor. Şof örler iki ateş arasında kaldı" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, referandum öncesi toplumun çeşitli kesimlerinin nabzını yoklamaya devam ediyor. İnönü, dün de Ankara Umum Otomobilciler ve Şoförler Derneği'ni ziyaret etti. İnönü, Türkiye'de nemelazımcılığın olduğunu savunarak, trafik kazalarının ilctidar boşluğundan kaynaklandığını ve şoförlerin iki ateş arasında kaldığını söyledi. SHP Lideri İnönü, beraberinde Genel Sekreter Deniz Baykal, Genel Sekreter Yardımcısı Adnan Keskin ve MKYK üyesi Ethem Cankurtaran'la birlikte dün sabah Otomobilciler ve Şoförler Federasyonu Genel Başkanı Derviş Gündogan'ı ziyaret etti. İnönü, ziyaret sırasında yaptığı konuşmada, otomobilcilerin ve şoförlerin içinde bulunduğu sıkıntılan görüşmek istediklerini belirterek, Taşıt Alım Vergisi'nin iki katına çıkanlmasının yasalara aykın olduğunu, bu aykınlığın Danıştay'ca yürütmeyi durdurma biçiminde engellendiğini hatırlattı. Erdal tnönu, "Ama ha>retle gördük ki Maliye ve Gümriık Ba EFERANDUM '88 HABERLER \EFERANDUM '88 EFERANDUM'88 ANTALYA'dan CÜNEYT ARCAYÛREK yazıyoı CUMHURİYET/7 tnönü referandum öncesi 'nabız' tutuyor: Şoförler iki ateş arasında kanı yanlış bir modelk yaklaşımla yasalara aykın bir şekilde bu vergi/i odeyin dije zorladı. Devlet 1 'verin yoksa fena olursunuz , hukuk sistemi de 'ödemejebilirsiniz' diyor. Şoförler iki ateş arasında kaldı" dedi. Dernek Başkanı Günday da, meslek kuruluşlanna siyaset yasağı getiren anayasa maddesinin değiştirilmesini istedi. Günday, kamyonlara ve otobüslere plaka suurlaması konulmasını da isteyerek, ceza puanı uygulamasıyla trafik kazalarının önlenemeyeceğini savundu. Günday, esnaf bakanlığının kurulması gerektiğini de ifade etti. İnönü ise Günday'a, "Esnaf derneklerinin odalar haline gelroesini uygun gönir rausünüz?" sorusunu yoneltince Gunday "inceliyonK" yanıtmı verdi. YİBE SÜTIÜ KAHVC Şoförler Derneği Başkanı Günday kazalann önlenebilmesi yolunda kendilerinin aktif çalışma yapabileceğını belırtince hönü de trafik kazalarının iktidar boşluğundan kaynakiandığını savundu. "Ben Tiırkiye'de trafiğin bu kadar bozuk olmadıöı günleri de hatırlıyorum" dedi. İnönü, saat 16.00'da Türkiye Ziyaret sırasında öncekı gun Türklş'te olduğu gıbı Şoförler Derneği'nde de sutJu kahve ıçıldı. (Fotoğraf: AACaner Gören) Ziraatçiler Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin'i kabul etti. ra geldiğinden bu yana köylunun AIi Yardımoğlu, Çevre Komisyo va'yı halka kapattığını, bu bölge keyfi uygulamalann bir anlamda İnönü, hukumetin tarım politika fukaralaştığıru söyleyerek "Mes nu Sözcüsu Emin Atalay ve An deki koylara tahsis verilen yatı muhasebesini >apmak için bir fırsını eleştirdi ve kendi iktidarların lek kuruluşunun başındaki kişi kara Şubesi Başkanı Yükseler rımcıların rakipsiz bırakıldığımn sat. Turizmi geliştirmek adı altında ciftçilerin haklarının konına olarak bu politikalar onaylaıursa Başbaş tnonu'ye "Çevre Koruma anlatılması üzerine özetle şunları da nasıl haksız bir koruma yapılcagı konusunda güvence verdi. istifa ederim" dedi. Bolgesi Kararnamesi" hakkında söyledi: dıgı, haksız bir fırsat verildigi orMilletin efendisi köylünün ve çift"Tamamen ke>fi bir icraat gö tada. Üç gün sonra yerinde inceMimarlar Odası yöneticıleri de bilgi verdi. tnönü, kararnamenin çinin şimdi üvey evlat olduğunu dün SHP Genel Merkezi'ni ziya özel çevre koruma bölgesi ilan riinümünde. Şimdi onumüzde bir lemelerde bulunup bunlan kamusöyledi. Yetkin de ANAP iktida ret etti. Genel Sekreter Mehmet edilen Köyceğiz, Fethiye ve Göko fırsat var. Halkoylaması biitün oyuna duyuracağız." Potansiyel SHP'nin yüzde 50 artı 77 yeterli görmesi, Özai'ı tanıyanlara yetmiyor. Bu slogan yanlış. 'Hayır'a koşarken ülke, klasik Batı anlayışıyla, De Gaulle örnekleriyle, hele TV gibi aracı ellnde tutan özal İle gelecek günlerde siyasal savaş olanaksız. DÖŞEMEALTI/ANTALYA Halkoylamasının önemi henüz kavranmadı: burası bir gerçek. Somut kanıt elbet elimizde değil. ANAP'lı sade vatandaşın, hatta yer yer yönetici kadroların, çevresine danışmadan halkoylamasina giden Özal'ın kararına kuşkuyla baktıkları söylenebilir. ANAP'lılarla konuşurken, siyasal gelişmeyi bir de bizden, ne de olsa siyasetin merkezinden gelen gazetecıden dinliyorlar, "Ozal'ın oyuna geldiği" yargısını kabul ediyorlar. Belediyeler iyi çajıştı deseler, mal meydanda. Özal, hepinızerefahgetirdi diye başlasalar, çarşı pazar, rüşvet olayları, üstüne üstlük basına yansryan türlü çeşıt rezalet dlz boyu. İşi ağırdan alsalar, içlerine sinmiyor. Yukarısı bıyık, aşağısı sakal. Saptadıklarımıza göre, muhalefetin tek derrj, halkoylaması nda 'hayır'ın nedenini iyi anlatmak, sindirmek. Ya ANAP: lıların? Arfmı v^rsek, başt derde girecek. Bir ANAP'lı hem de merkezin tuttuğu biri bize, "Abesı savunmak zor" diyordu. Yani pahalılığı, yerel kimi sıkıntılan.. Hele hele hacdan sonra, hac anlayışını dışlayan Semra Hanım'ın giysilerini. "aldatıldık" diyor. Suikast, ikincisi. Bu da özal'ın parmağındaki iz kadar bir iz bırakmamış. 2000 yılı mı? Çoğu kesim, on iki yıl sonraki "refah düşlerini" değii, yıllardır sürüp giden maii, ekonomik bozgunu yaşıyor. Masaldan gerçek yasama dönmeye yatkın yığınlardan 'evet' beklemek, 1001 gece masallannda ha geldi ha gelecek diye beklenen peri kızı. Erbil anlatıyordu telefonda: Güneyden, Orta Anadolu'dan bizim arkadaşların taşıdığı haber, "hayıt" Hayır çıkacağına bizden de bir evet! SHP'nin yüzde 50 artı bir'i yeterli görmesi, Özal'ı tanıyanlara yetmiyor Bu slogan yanlış. 'Hayır'a koşarken, ülke, klasik Batı anlayışı ile De GauHe örnekleriyle, hele TV gibi aracı elinde tutan Özal ile gelecek günlerde siyasal savaş vermek olanaksız. Halka amact sindirmeyi başarabilirse muhalefet, 50 artı bir 'hayır'a değit, tersine yüzde 36 eksi üç, dört, artık nereye varabilirse ona çalışmalı Bu potansiyel de var. İş, 'hayır'ın erdemini anlatabilmekte! Yoksa 36 artı bir fazla alan bu iktıdara özgü demogoji ustalığını yenmek, bir yerde, olaÖzal'ın iki yıkıcı füzesi vardı. naksız hale gelebilir. Hac, birincisi Dinci çevreler Basta İnönüBaykal'a ve de bugün fotoğraflara bakıyor, Demırel'e duyurulur. DYP Bursa'da atağa kalkmış ve ANAP'ı ufalamaya başlamış bile. Dem/re/, Bursa'ya büyük önem veriyor. DYP'nin politikada "pilot bölgesi", yeşilin giderek yok olduğu betonlaşan Bursa. İznikli üretidler kesin konuşuyohar: Blz hayır diyelim de hayıhısı olsun. BURSA Yeşilin yerini beton yapılar almış çok katlı. Öyle yoğunlaşmış ki bu yapılaşma! Çekirge'den Atatürk Anıtı'na dek 510 yıl öncesinin yeşilliği yitip grtmiş. Sanki her yer taş yıgınına dönuşmüş Bursa'da. Biz her gelişımızde Bursa'ya, değişık ızlenimler ediniriz. Yine her gelişimizde sorarız, "ANAP mı, DYP mi önde gidiyor?" diye. Son yillarda öyle alışmıstık ki bu soruya hiçbir zaman "SHP nasıl gidiyor?" diyemiyorduk. Dediğimizde alacağımız yanıtı önceden biliyorduk. Şimdi ise durum de Yeşil Bursa'dan Beton Bursa'ya BURSA'dan HİKMET ÇETINKAYA SÎNOP tZLENÎMLERİ KAYSERİ NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇt II Başkanı Kemal Ekinci, 25 eylül halkoylamasının sonuçlarını şımdiden görür gibi. ANAP'ın tabanı DYP'ye doğru hızla kayarken, 1983 ve 1987 genel seçimlerinde ANAP'a giden sosyal demokrat oylar da SHP'ye dönüyor. ğişmiş. Sosyal demokratlann gü DSP'nin varlığı ise hızla yitiyor. cü, varlığı ortaya çıkmış. Ekinci'ye soruyorum: SHP İl Başkanı Kemal Ekinci, Halkoytamasından nasıl bir "Şimdiye dek Bursa'da sosyal demokrat politjka üreten ve yöne sonuç bekliyorsunuz? Verdiğı yanıt şöyle oluyor: timde etkin olanların sayısı 30'u Hayır oylarının yüzde 7O'ı geçmiyordu" derken belki bir gerçeği vurguluyordu. Yani şöy geçeceğıni sanıyorum. Artık le, 20 yıldan beri 2530 kişi çev ANAP olayı Bursa genelinde geresinde oluşmuş sosyal demok riye saymaya başladı. rat kadrolar. Ama şimdi yönetim SHP'nin Bursa'da tek milletvede işçi, esnaf kısaca yaşamın kili olan DİSK Genel Sekreteri içinde insanlar var. Bursa'da sos Fehmi Işıklar kırsal kesim izleyal demokrat hareket bu neden nimlerini aktanrken, "Her geçen le en canlı ve devinimli dönemı gün güçleniyoruz" diyor. ni yaşıyor Bursa'da yaklaşık 150 bin işçi var. İsçilerin SHP'ye olan ilgisi C A İ f S M I I ^ a c d a n YaP|lm|Ş beyaz renkli sobalar yerini yavaş yavaş kahverengi emaye O U I M I İ J I sobalara bırakıyor. Kemeraltı Çarşısı'nın Sobacılar Sokağı, baştan başa kahverengi. Referandum tarihmtn kesinleşmesinden sonra, Sobacılar Sokağı, muhalefet sokağı olmuş. Esnaf 'şin gırgınnda İktidar ve muhalefet diye ıkrye ayrılmış. En çok kahverengi sobası olan "muhalefet", beyazı fazla olan ise "iktidar." Kahverengili, beyazlı sohbetJerden kurtulup, Sobacılar Sokağı esnafına referandumu soruyoruz. Sobalar gibi, oylar da kahverengi. Hacı Mehmet 60 yaşında. ANAP'lı, ama ANAP'a ders verilmesinden yana. "Gözlerimız kahverengiye alıştı. Ben hayır derim, gerisine karışmam" diyor. (Fotoğraf. Zafer Aknar) açıkça belli oluyor. 1950'lerden beri sağ partilerin kalesi olan Bursa, 1973'ten 1977 yılına dek sosyal demokratlann kök saldığı bir kentimizdi. O yıllar yerel yönetimleri de ele geçiren sosyal demokratlar, 1983 ve 1987 seçimlerinde 12 Eylül 1980 sonrasının getirdiği koşullar nedeniyle başarılı olamadılar. Şimdi bu farkı ortadan kaldırmak için yoğun bir çalışma içindeler. Fehmi Işıklar'a soruyorum: Hayır oytarı ne kadar çıkar Bursa'da? Işıklar yanıt veriyor: Yüzde 70'leri aşar. ANAP iktidarı da bunun farkında. DYP Bursa'da atağa kalkmış ve ANAP'ı ufalamaya başlamış biie. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, Bursa'ya büyük önem veriyor. DYP kurmayları Bursa genelinde uyguladıkları politikayı şablon olarak Ankara, Istanbul ve İzmir'de de denemek istiyorlar. Yani DYP'nin politikada "pilot bölgesi" yeşilin giderek yok olduğu, betonlaşan Bursa. DYP'liler ANAP'ın güçlü olduğu Karacabey, Gemlik, Mudanya, Inegölde yoğun bir kampanya sürdürüyortar. ANAP'lılar bu gelişmeyi çok yakından ızlemelerine karşın birşey yapamıyorlar. Daha doğrusu kırsal kesimde köylünün karşısına Çıkamıyorlar. FakFukFon da eskisi gibi pek yarar sağlamıyor. Çünkü 1987 genel seçimlerinde FakFukFon'un uygulandığı köylerden tulum olarak Doğru Yol çıkmış İznik yöresinde üreticiler ANAP iktidarından yakınıyorlardı. Ziraat Bankası'nın kefil ve tapu karşılığı dekar başına verdiği 1020 bin lirayı üreticiler almıyorlardı bile. Bugün 1 dekar üzüm bağı ya da 1 dekar zeytinlik 56 milyon lira arasında satılırken, Ziraat Bankası'nın en fazla 500 bin lira kredi vermesi gerçekten çok gülünçtü. İşte o yüzden İznikli üreticiler kesin konuşuyortardı: Biz hayır diyelim de hayırlısı olsun... Düğüm Yüceler ve Sol Oylar nutuklarda Bine yakın cam işçisiyle radarda çalışan 410 Harbtş üyesi işçi ktpır kıpır. Her iki kesimde de büyük çoğunluk 'haytr'dan yana. 1ŞIK KANSU ~~ KAYSERİ DSP'nin, SHP oylarını iyiden iyıye böldüğü illerde dolaşıyorum; Niğde'den sonra, Kayseri... 29 Kasım 1987 nilletvekili seçimlerinde, Kayseri'de DSP'nin örgütü var yoktu. DSP'liler, Kayseri'nin sevilen bir adını, eski Tekel Bakanlarından Mehmet Yüceler'i, liste başında gösterdiler. Mehmet Yüceler de açıkladı. Bir başına Kayseri merkezınde 15 bin oy aldı. Ama, SHP'lilerin oylarını da bölmuş oldu. SHP burada, o bölgede iki milletvekili çıkarabilecekken, çıkaramadı. SHP de, DYP de barajı aşamadı. ANAP, seçım sisteminin getirdiği özellikten de yararlanarak, Kayseri'de sekız miletvekilinı aldı, göturdü. Kayseri'de yüzde 47 oy aldı. Türkiye'de bu en yüksek oran... Türkiye'de yüzde 36'yla bir başına iktidar olurken, bu iktidannı perçmleyen illerin başında geldi Kayseri. İki bölgelı Kayseri'de, partilere göre oyların dağılımı şöyleydi: Birinci Bölge: ANAP: 119.486, SHP: 41.411, DYP: 38.326, RP: 21.071, DSP: 14.599, MÇP: 14.155, IDP: 2009 İkinci Bölge: ANAP: 57.403, SHP: 26.149, DYP: 19.256, RP: 14.980, MÇP: 12.286, DSP: 11.439, IDP: 1.441. Ecev'ıt, Türkiye'de olduğu gibi Kayseri'de de sosyal demokratlar arasında seviliyordu. Mehmet Yüceler de gerek bakan, gerekse milletvekili olarak geçmişte çok hizmet etmiştı. Kayserililer, onun kapısına dolar, Ankara'daki işlerini gördürür, dönerlerdi... Kayseri'de nabız yokladığım sırada, DSP'nin bu kez Mehmet Yüceler'i Kayseri'den belediye başkanlığına aday göstereceği söylentileri dolaşıyordu. Eh, Kayseri merkezinde yüksek oy almış, sevilen bir kişi, bu kez neden kazanamasındı? Mehmet Yüceler'in de o StNOP Tekir kedi, sırtını güneşe vermiş, Derya sandahnın baş kısmında uyukluyor. Asmaaltı Kahvesi'nde nedense yaşhlar tahta iskemlelerine yanpiri oturmuşlar. Esinti karadan olsa gerek, arkarruzdaki akşamsefalarının kokulan denize doğru. Sinop'ta Şevket Kavak. "Kavakb Şevket" olarak tarunıyor. 33 yıl denizle boğuşmuş, bir koca palamudun " 2 0 paraya" satıldığını anımsıyor. Va halkoylaması?.. Vallahi, burada herkes "hayır çtkar" diyor. Bu hayat pahalıhğına can rru dayanır? Sinop'taki bine yakın cam işcisi ile radarda çalışan 410 Harblş üyesi işçi kıpır kıpır. Cam işçileri, Kristallş'in örgutltı oiduğu Şişe Cam'dan 4 arkadaşlannm atılmasına, bir de ANAP'a "hayır" diyorlar. Radardaki isçilerin de sözieşmesi halen uyuşmazlıkta. Onların da büyük çoğuniuğu "h«yır'*dan yana. DYP 11 Başkanı Ayhaa Ayyıldız, eski "Demokratçı". "ANAP" diyor, "devlet hazİBe. siyte, hükümet giicüyie ayakta daruyor." SHP İl Başkanı Ali Galip £rgül, arada sırada gittiği şebir kulübünden "iktkJardan menfaatleoen birkaç kişi dışnıda, çofmılugon 'hayırcı' oldnğn" izlenımini çıkardığını anlatıyor. ANAP 11 Başkanı Ahmet Baş da, halkoylamasında ANAP'ın güçlü çıkacağma, ancak " e v e t " ile "hayır" konusunda bir tarafın az farkla galip geleceğine inanıyor. Ama **hayır"ın mı, "evet" in mi öne geçeceğini söylemiyor. Düğüm; Yeni Konak, Boyabat, Türkeli, Kabalı, Kumlu, Karapınar, Derepazan, Erfelek. Gerze, Durağan, Dikmen pazarlarında atüacak "nutBk"larla çözülecek. günlerde Kayseri'de olduğu söyleniyordu. Mehmet Yüceler'i aradım. Yalova'da dinlendiğini öğrendim. Mehmet Yüceler'e önce, Kayseri'de halkoylaması sonuçlanyla ilgili tahminlertni sordum. Şu yanıtı verdi: Referandumda "hayır" çıkacağı belli. Beklediklerini bulacaklannı tahmin etmiyorum. Kayseri'de, DSP'den belediye başkanlığına aday gösterileceğiniz söyleniyor, doğru mu? Ecevit'in eski bakanlarından Mehmet Yüceler'in DSP'den beledlye başkanlığı için aday gösterileceği söylentileri dolaşıyor. Yüceler ise "1987 milletvekili seçiminde DSP'nin örgütü yoktu. Tek başıma 17 bin oy aldım. Arkadaşlar böyle bir şey olursa kazarulabüçceğini düşünmüşler" diyor. İki partinin, yani SHP ve DSP'nin durumları belli. Benim belediye başkaniığına adaylık koyacağım orada yayıldı. 1987 milletvekili seçiminde, DSP'nin örgütü yoktu. Tek başıma on yedi bin oy aldım. Arkadaşlar, böyle bir şey olursa kazanılabileceğini düşünmüşler. Ancak ben, 20 yıllık parlamenterlikten, bir çok bakanlıklar yaptıktan sonra, böyle bir şeyi düşünmek istemiyorum. İki partinin, yani SHP ile DSP'nin durumları da belliydi; DSP'lilerin katkısı olmadan SHP de bir varlık gösterebilir miydi? Sezdiğim kadanyla, Mehmet Yüceler, artık oy parçalamayı düşünmemekte miydi? Sol oyların parçalanmasının örnekleri, tipik olarak Kayseri'de gozlenebilirdi. 1987 seçimlerinde, Kayseri'nin Sarız ılçesinde durum şöyleydi: ANAP. 2.346, SHP: 2.259, DSP: 2.210, MÇP: 1.653, DYP: 963, RP: 309, IDP: 102. Merkez köylerindeyse, DSP, SHP'den çok oy almıştı. Oyunlara gelme olmasa, Turgut Bey, Meclis'te istediği yasayı çıkarabilir miydi? Kayseri'de SHP'liler söyiüyorlar şimdilerde, DSP'nin bir "faaliyeti" pek yokmuş. SHP'ye yönelik bir eğilim de var gibi mi neymiş? Bir köylü, secimden sonra şöyle demiş: Biz, Ecevit çok çıkarır diye verdik. Bilseydik... SHP'nin Merkez İlçe Başkanı İbrahim Genç: Bu halk bizi kandırmıyorsa, Kayseri'de yüzde 80 "hayır" çıkar! diyordu. Bir köylü, ibrahim Genç'e; Bu iktidarın ipini kesmek istiyorum! demiş. Evet, dersen kendi ipini kesersin. Hayır, dersen onun ipini. Garajdan bir arabaya atlayıp doğruca SHP il merkezine gitmiştim. Nabız yoklamasının kırağısını orada göreceğimi düşünüyordum. Arabaya binerken şoför: Taksimetrem çalışmıyor, iki bin lira alınm! dedi. Al, dedim atladım. Eh, ben de onun bir nabzını yoklasam mı? Ne diyorsun, 25 Eylül'de "evet" mi, "hayır" mı? Sen ne diyorsun abi? Ben "hayır" diyorum! Evet olur mu abi ya, Allah inandırsın perişanız! İki çocuğum okuyor, kimse geçinemiyor abi! Kim olduğunu bilmiyorum ama, soyleyeyim, biryakınım var, trafik polısi, "Ehliyet almak isteyen varsa, gönder vereyim!" diyor abi! BAŞKENT İZLENİMLERİ Beğensenîz de beğenmeseniz de nna kara sular inmiş" bir yaşh teyzeye soruyoruz: "Referandumda ne yapacaksın ANKARA TBMM'nin tam karşısında Akay Caddesi'nden teyze?" yukarı çıkıldığında Ankara AnaYaşlı teyze yanya kadar ancak kent Belediyesi'nin "kaldırım doldurabildiği filesini havaya kalşantiyelerinden" biri yolurnuzu dırıp gösteriyor ve şu yanıtı verikesiyor. Küçükesat Caddesi sağlı yor: sollu kazılmış, kaldırımlann ke"Ben o dediğini anlaraam. Bu nanndaki taşlar sökülmuş... Belli geçim sıkınüsından sonra Özal'a ki Küçükesat da dört yıldır döşe hayır diyeceğim. Ben bunn biline döşene bitirilemeyen pembe rim." kaldınmlara kavuşacak yakınAnkara nüfusunun yüzde da... Trafik nkalı, korna sesleri küfürlere karışıyor. REFERANDUM KULİSI A N A P Ankara İl Başkanı Mehmet Demirel, referandum engelini aşıp kasımda mahalli seçime ulaşılırsa, ANAP'ın oylanm daha da arttıracağı kanısında, ancak Demirel bile mahalli seçimlerde adayın onemini vurgulamaktan kendini ahkoyamıyor. Demirel, Anakent Belediye Başkanlığı dışında tüm üçelerde adaylann önseçim ile belirlenmesini istiyor. ANAP'm Ankara'da en güvendiği ilçe ise Keçiören.. Keçioren Belediye Başkanı Melih Gökçek, yerel seçimde yine aday olacak. Gökçek, referandum propagandası yaparken, yoluna çıkan vatandaşlara şöyle sesleniyor: "Eğer beni beğenmiyorsanız, evet verin, bir an önce seçime gidelim, bizden kurtulun. Yok eğer befeniyorsaıuz, beni kırmayın seçime gidelim göreve talibiz." Gerek SHP'nin, gerekse de DYP'nin korktuğu tek şey de ANAP'ın bu propagandası. Muhalefet, "Vatandaş, bunlardan bir an önce kurtulalım düşuncesiyle beyaz verirse" endişesi taşıyor. SHP İl Başkanı Cilasun ile DYP İl Başkanı Yangm, btıtün propagandalarını "neden hayır verilmesi" gerektiği uzerinde yoğunlaştırmışlar. CANAN GEDtK gecekondulu bir işçi, dert yanıyor: gililer. Cilasun da "hayır" çıka"Ben daha önceki seçimlerde ca|ı görüşünde. hep Özal'a oy verdim. Şu geçim Ankaralı, hayat pahaJılığımn derdimize bir çare olur dedik, ai yani sıra belediye hizmetlerinden lece oy verdik. Ama bu son secim de yakınıyor. Geçen yılki kömur den sonra yapılan zamlar iyicc be sıkıntısı hâlâ unutulmuş değil. limizi büklü. Artık Özal'a ders Dört yılda sürekli sökülen kaldıvenne zamanı geldi." rımlar, kazılan yollar, dokülmeAnkara' mn çevre ilçelerinde de yen asfaltlar. Fatura hep Anakent ANAP'ın durumu pek parlak Belediye Başkanı Mehmet Allıngözükmüyor. Yok pahasına elden soy'a çıkanhyor. Artık ANAP'çıkanlan tarlalar, hacizli koyler. ın Ankara mUletvekilIeri bile Al LfcHf. ! Propagandada 433 taktiği BURSA SHP il örgütü, yaklaşan referandum öncesi, propaganda çalışmalannı 433 taktiği ile yürüteceğini açıkladı. Bursa İl Başkanı Kemal F.kinci bu taktiği şöyle anlatıyor: "Bizim 433'ün futboldaki sistemlerle bir ilgisi yok. Bursa'nın bellibaşlı 10 Uçesini 3 gnıba ayırdık. 1. bölgeyi Karacabey, Mustafakemalpaşa, Orhaneli ve Keles; 2. bölgeyi tznik, Yenişehir ve Mudanya; 3. bölgeyi de Inegöl, Orhangazi v» Gemlik olarak böldük. Böylece referandum öncesinde yapacağımız propaganda çalışmalannda köylerle ilçelerin ve ilçelerle il merkezinin eşgudıimunu daha saglıklı koşullarda gerçekleştirmiş olacağız." Ekinci, gerçekleştirecekleri örgütlenmenin futbol sisteralerini andırdığım da belirterek, "Ancak bizde, futboldaki gibi 'tek seçici' kun>mu yoktur. Referandum sonrası yapılacak yerel seçimlerde de belediye başkan adayımızı demokratik koşullar belirleyecek" şeklinde konuştu. Bnrsa "Nedir bn kaldınm hastalığı be kardeşim. bıktık yahu! Saglam Gökçek, vatandaşa şöyle sesleniyor: "Eğer beni beğenmiyorsanız, evet kaldınmlan boyuna alt üst edi verin, seçime gidelim, bizden kurtulun. Eğer beğeniyorsamz, beni yorlar. Üç yıldır inşaatı tamam kırmayın, seçime gidelim. Göreve talibiz. lanamayan Aydınlıkevler kavşagında da durum aynı. DYP'liler, 1983'ten bu yana yapılan her seçimde ANAP'ın kalesi olagelmiş trafik ükanıklıgını fırsat bilip pro gecekondu, ekmek. derdine düşmüş. Konuşulan tek şey geçim sıkıntısı. pagandaya çıkmışlar. Santim santim ilcrleyen otolara yaklaşıp, "hayırda hayır var" diye sesleni 60'ının banndığı gecekondu semtDYP Ankara tl Başkanı Mus tınsoy'un "yeniden aday olduğu yorlar. lerinde de Özal'a tepkiler büyük. trfa Dursun Yangm, başkentte takdirde seçilemeyeceğini" itiraf Aslında kimsenin ne referandum yüzde 70'in uzerinde "hayır" ediyorlar. Belediye başkanı adayAna caddelerdeki tepkiler pa la ne de mahalli seçimle ilgilendi bekliyor. Zaten ANAP yönetici ları saptanırken, Ankaralı zar yerlerinde daha da sertleşiyor. ği var. 1983'ten bu yana yapılan lerinin dışında kimse "evet" çıka ANAP'lılann Başbakan Ozal'dan Etiketlerin Uzerindeki rakamları her seçimde ANAP'ın kalesi ola cağını olası görmüyor. SHP İl bir tek istekleri var: uzaktan seyrediyor çoğunluk ve gelmiş gecekondu, ekmek derdi Başkanı Uğur Cilasun, "Mahalli "Altınsoy aday gösterilmesin. birkaç kuruş daha ucuz alabilmek ne duşmuş. Kahvelerde, sokaklar secirain >apılıp yapılmaması kırumuduyla akşam saatlerinde dol da konuşulan tek şey, geçim sıkın sal kesimi hiç Ugilcndirmiyor" di AJtınsoy, Ankara'nın bütün cadduruyor pazar yerlerini. Kendi tısı. Akşara yemeğini sadece çay yor. Cilasun'a gore Ankaralılar delerini altın kaplasa artık seçileifadesiyle dolaşmaktan J ayakla ekmekle geçiştirdiğine yemin eden "Özal'ın gidip gitmeyeceği" ile il mez." ANAP'ın Ankara'da en güvendiği ilçe Keçiören'in Belediye Başkanı Pervari StİRT'in Pervari ilçesinde yolu olmayan yerleşim birimlerine gidiş gelişte yararlanılan ve referandumda da kullanılacak olan katırların günlük ücretlerine zam yapıldı. Pervari Belediye Encumeni'nin aldığı karar uyarınca daha önce 3 bin 500 lira olan katırın günlük ücreti 5 bin liraya çıkarıldı. Katır, Referandum katırlan sahıbıyle birlikte çalışırsa, günlüğü 10 bin lira olacak. Fiyatları 400800 bin lira arasında değişen katırlar, en çok seçim dönemlerinde kullanıhyor. 25 eylülde yapılacak referandumda da sandık ve görevlilerin, yolu bulunmayan yerleşim birimlerine katırla ulaştırılacağı bildirildi. (AA)