Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
19 HAZÎRAN 1988 HABERLER CUMHURİYET/ L ANKARA'DANYALÇINDOĞAN 7.65'in İzinde... ANKARA "Elimden vurulduğumu hissettiğim anda kendimi yere attım". Başbakan Özal çirkin saldırının ardından Başbakanlık Konutu'nda kendisine "geçmiş olsun" demeye gelenlere böyle söylüyor. Ardından çevresine dönüyor ve ilginç bir soru yöneltiyor: "TRT olayı acaba kaç kamerayla çekti? • ** "Mumyalar galerisi" silah sesleriye canlanryor. İlk soru, "Bir siyasal partınin kongresine insanlar ceplerinde silahla nasıl girebiliyor?"... ANAP'ın İkinci Olağan Kongresi son derece sakin sürüyor. Hatta, delegelerin ve parti yöneticilerinin "cansız süren bir kongreden" dolayi canları sıkılıyor. Kursüde Başbakan Özal önceden basına dağıtılan konuşmasını yapıyor. Zaman zaman dağıtılan metnin dışına çıkarak, "Eski politikacılara dönük sert eleştirilerde" bulunuyor. Çeşitli ekonomik ve siyasal çözümlemelerini genellikle "eskiye eleştiriyle" bağlıyor. "Bizimkiler daha hâlâ kaldıkları zaman tüne Yaklasık be? bin klslnln bulunduğu salonda buyuk bir panlk.. Başbakanın koruma potlslerlnden çıkan kursunlar, salondakllertn uzorine yağıyor. Saldırganı hedefleyen kursunlar "serserf bir btçlmde" oraya buraya saplamyor. Atas eden sadece Başbakanın kommalan. Sankl İlk panlğe kaptlan onlar. Salondakller çareslz 'tendHerlnl yere atiyor. Ancak, bu an birkaç daklka sürüyor. Insana bir yüzyıl glbl gelen birkaç daklka. Nnden çıkamadılar, şunları zaman tünelinden bir çıkarsak" gibi sözlerle sürdürüyor konuşmasını. Parti yöneticileri ise, dikkatle dinliyor genel başkanları Özal'ı. Ancak, tümü gergin. Herkes bugün yapılacak parti yönetimi seçimlerini düşünüyor. "Acaba listede ben var mıyım, yok muyum?" kaygılarını taşıyor. Kimileri arkadaşlarını görmezlikten geliyor. Kimileri arkadaşlarını "lütfen öpüyor". Uzaktan bakıldığında, koshoca kongre sanki tam bir "mumyalar galerisi". Fonda Özal'ın konuşması, geriye kalan dekorda "secimlere ilişkin bekteyişin sıkıntısı, 0 sıkıntının yarattığı donukluk..." Uzun süredir Başbakan Özalın yanında görünmeyen Semra Özal da kongre salonunda. Semra Hanım bir süredir rahatsız. Ağrılardan yakınıyor Semra Hanım. Kongre salonunda ellialtmış metrelik mesafeyi yürudükten sonra, kürsünün yerleştiği platforma çıkmadan önce, bir ara sandalyeye Oturmak gereğini duyuyor. O da Başbakanın arkasında bir sandalyede oturuyor. Özal kürsüde. İşte, tam o sırada silah sesle1... 7.65 mm'lik bir silahtan çıkan : kurşun, Özal'ın eline isabet ediyor. Yaklaşık beş bin kişinin bulunduğu salonda büyük bir panik... Başbakanın koruma polislerinden çıkan kursunlar salondakilerin üzerine yağıyor. Saldırganı hedefleyen kursunlar "serserı bir biçimde" oraya buraya saplanıyor. Ateş eden sadece Başbakanın korumaları. Sanki ilk panığe kapılan onlar. Salondakiler çaresiz kendilerini yere atiyor. Ancak, bu an birkaç dakika sürüyor. İnsana bir yüzyıl gibi gelen birkaç dakika... Üçbeş dakika içinde salonda herkes kendine geliyor. Başbakan Özal ve çeyresi de paniği atlatıyor. Hatta, Özal salondakılerı yatıştırmak için, Semra Hanım'ın "Haydi artık gidelim" demesine rağmen, kürsüden ayrılmıyor ve konuşmasını sürdürüyor. Özal'ın konuşmasını sürdürmesi salondakilerde yatıştırıcı bir etki yaratıyor. Beş bin kişinin alındığı salona herkes elini kolunu sallayarak giriyor. Çevrede çok sayıda polıs var. Ama, işte cebinde tabancayla salona girmenin mümkün olduğunu, saldırgan kanıtlıyor. Polis kimseyi aramıyor. Aslında, kongreden önce ANAP yönetiminde "koruma önlemi" üzerinde tartışılıyor. Daha sonra "delegeleri rahatsız etmeyelim" düşüncesi ağır basıyor ve koruma önlemleri "yarım yamalak" kalıyor. Buna rağmen, insanlar ceplerinde silahla bir kongre salonuna nasıl girebiliyor?.. Başta İçişleri Bakanı Mustafa Kalemli, Ankara valisi Saffet Arıkan Bedük ve Ankara Emniyet Müdürü Mehmet Ağar olmak üzere, sorumlular bu sorunun yanıtını vermek zorunda. Olaydan sonra Başbakan Özal, Başbakanlık Konutu'na çıkıyor. Konut ana baba gunü. Özal'ın bulunduğu odaya çok az sayıda insan girebiliyor. Ozal'ın eline "lokal anestezi" yapılıyor ve Dr. Cengız Aslan, Özal'ın yaralı parmağına dikiş atiyor. Başbakan bir koltuğa hafif uzanıyor. Bir eli doktorun elinde, öteki Semra Hanırr^ ın... Özal çevresine gülümsüyor... Kendisine "geçmiş olsun" diyen bakanlar, üst bürokratlar, parti üst yöneticilerinın kullandıkları sözcük genellikle "verilmiş sadakanız varmış Sayın Başbakanım"... Doktor Aslan'a donüyor: "Bimden vurulduğumu hissettiğim anda kendimi yere attım". Ardından çevresine ilginç bir soru yöneltiyor: "TRT olayı acaba kaç kamerayla çekti?" TRT son yılların en önemli "habercilik" oiayını gerçekleştiriyor ve olayı tüm aynntılarıyla görüntülemeyi başarıyor. Saldırıdan yarım saat sonra dünya televizyonları TRT'den aldıkları görüntüleri yayınlarını yarıda keserek kendi ızleyicilerıne aktarıyor. Çirkin saldınnın giden tesellisi bunlar. Ancak, kötü korumadan kimin sorumlu tutulması gerektiği sorusu ortada dururken, buna bir soru daha ekleniyor; "Acaba saldırgan tek başına mı hareket etti?" İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü bu sorunun yanıtını doğru bir biçimde, en kısa sürede açıklamak zorunda. ANAP 2. Büyuk Kurultayı'nın yapıldığı Ataturk Spor Salonu'nda saldırgan Kartal Demirağ'ın Başbakan Özal'a ateş etmesiyle başlayan panik sırasında çok sayıda kişi de yaralandı. (Fotoğraflar: AA) IYAMLMM ANAP 2. Büyük Kongresi'nde, kursüde bulunan Başbakan özal'a karşı suikast girişiminde bulunan saldırgan Kartal Demirağ, emniyet gorevlilennın açtığı ateş sonucu bacagından yaralı olarak yakalandı Eski MHP yandaşı ve cezaevi kaçağı Haber Merlezi Başbakan Turgut Özal'a suikast girişiminde bulunan Kartal Demirağ'ın eski bir MHP'li ve cezaevi kaçağı olduğu anlaşıldı. D e m i r a ğ ' ı n MHP'li bir arkadaşını yaralamaktan 10 yıla mahkum olduğu edinilen bilgiler arasında. Afyon Dinar Cezaevi'nden "iyi hal"i görulerek nakledildiği Daiaman Yarı Açık Cezaevi'nden iki gün sonra (23 Ocak 1988 tarihinde) firar eden "Komando Kartal" adıyla bilinen Kartal Demirağ'ın bu süre içinde ne yaptığı araştırılıyor. Cumhuriyet'in Denizli muhabiri Ömer Yurtseven, diin saat 15.00 sıralannda Afyon'un Dazkın ilçesi ne giderek Demirağ'ın jakınlanyla göriiştii. Yakınlan kendisini "uzun süreden beri görmediklerini ve defterden sildiklerini" belirttiler. Arkadaşımızın edindiği bilgiler şöyle: Demirağ, 1956 yılında dogrnuştu. tlk gençlik yıllannı özel idare memuru olan babası İbrahim Demirag'Ia birlikte Denizli'nin Çardak ilçesinde geçirmişti. Daha orta öğrenimi sırasında ülkücü ve MHP sempatizanı olmuştu. Çevrede adı "Komando Kartal"dı. O dönemin etkin MHP ve ülkücü kadroları arasında yer alırken Kütahya Öğretmen Lisesi ve Eğitim Enstitüsü'nden "bızJa" mezun oluvermişti. Artık stajyer öğretmendi ve Kütahya'da 15 gün kadar görev yapacaktı. Yıl, MHP'nin AP ile koalisyon ortağı olduğu 1977 yılıydı. Demirağ'ın ilk resmi ataması "depo tayini" olarak Kars'ın Göle ilçesineydi. Ancak Kars muhabirimiz Yiicel Sezer'in araştırmasına göre, Demirağ'ın adı "depo tayini" yapılmış olarak geçiyor, ancak Kars ve ilçelerine göreve gelmediği ortaya çıkıyordu. Dazkırı Kaymakanı Vekili Kartal Alacıoglu, ANKA muhabirine •Kendisi aşın MHP'lidir. Kendisi gibi MHP'li olan bir arkadaşını bıçakladı" diyordu. AlacaoğJu'nun anlattığı olay 1980'lerde oldu. Demirağ, bir düğün sırasında Abdullah Akgül'ü bıçakla yaraladı. Adam öldürmeye teşebbüs suçundan tam 10 yıl hapis cezası yedi. Demirağ yaralama olayından uzun yıllar sonra hüküm giyip Dinar Cezaevi'ne konmuştu. Tam 2 yıl 5 ay yatmıstı. "lyi haJf'nden ötürü 1988 ocağının 19'unda Daiaman Yarı Açık Cezaevi'ne nakledilmişti. Ama tam iki gün sonra, yani 22 Ocak 1988'de firar etmişti. Yani, geride 7 yıl 6 ay cezası vardı ve kaçmakla infaz indirimini de yakıyordu. Demirağ'ın bıçakla yaraladığı Abdullah Akgül de bu firar oiayını öğrendikten sonra kayıplara karışıyor, kendisini yurtdışına atıyordu. Abdullah Akgül'un "sahte belgelerle vergi iadesi" almak gibi suçlara adı karışmıştı. Denizli muhabirimizin dün Dazkın'da görüştüğü yakınlan, Demirağ'ın "fanatik" bir MHP'li ve "dengesiz bir kişUiğe" sahip oldu Saldırgan Demirağ'ın babasv Oğluma bu işi kimlerin yaptırdığı birkaç güne kadar ortaya çıkar ğunu söylediler. Neden olarak da Demirağ ailesinin sorunlu bir aile olduğunu, baba tbrahim Demirağ ile annesi Naciye Demirağ'ın uzun yülardır geçimsizlik yüzunden ayn yaşadıklarını belirttiler. Ailenin yakınlan, geçimsizliğin nedenini baba Demirağ'ın nıhsal dengesinin bozuk olmasına bağlıyorlar. Arkadaşımız Yurtseven'in Dazkırı'daki ilk izlenimleri şöyleydi: "Dazkın'ya gittigimizde yöre halkı olaydan habersizdi. Baba ve anne olayı bizden ögrendi. Anne Nadye Demirağ'ın yaşadıgı eve gittigimizde bizi kardeşi M.Ali Demirağ karşıladı. Kardeş Demirağ, ikinci kattald percereden bize 'Ağabeyim hakkında konuşacaksanız bir şey söylemem. Biz onu defterden sildik' dedi. Kendisine niçin Özal'ı hedef aldığını sorduğumda ise yanıü şöyleydi: 'Benim için fark etmez, ister Başbakan olsun, ister Cumhurbaşkanı. Biz onu defterden sildi yıllar oldu. Benden hiç bir şey öğrenemezsiniz.' M.Ali Demirağ'a annesini sordugumuzda ise "gezmeye gittiğini, ancak kendisini bulamayacaklarım" söyledi. Daha sonra kansından ayn yaşayan baba tbrahim Demirağ'ın evine gidip olayı aktardım. Baba son derece sogukkanlıydı. Olayı ilk kez bizden duydugunu belirterek şöyle konuştu: 'Hayretle karşıladım. Oğlumun Başbakan'ı niçin vurmak istediğini bilemiyonım. Oğlum öğretmen oluncaya kadar bir hayli sıkıntı çekti. Bu olumsuzluklar, onu suça teşvik etmiş olabilir. Kendisini en son cezaevinden kaçmadan önce görmüştüm. Onun bu suçu işlemesindeki en büyük etken baştakiler.' Biz baba Demirağ ile konuşurkan, eve poüsler geldi. Ve tbrahim Demirağ'ın kimseyle konuştunılmaması konusunda Afyon Valiligi ve Emniyet Mudüriugu'nden talimat geldiğini ve bu yüzden kendisiyle göriışemeyecegimizi söylediler. Daha sonra tbrahim Demirağ ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü. Babadan sonra annesi ve bazı yakınlan da emniyete alındılar." BABA DEMİİUfi Kartal Demirağ'ın babası savcılıkta verdiği ifadede "Bu iş oğlumun işı değildir. Arkasında birileri olmasaydı Başbakanı vurmaya kalkışmazdı" dedi. (Fotograf: Ûmer Yurtseven) HüKÜMETACIKLAMÂST Demokrasiye kurşun konuyla ilgili hükümet açıklamasını yaptı. Açıklamada suikast girişiminin "Yiice Allab'ın iradesiyle başansız kaldığı" belirtilerek şöyle denildi: "Her şeydea önce böyle bir hadiseyi milletimizin ve memleketiraizin buzuruna, istikranna, kardeşlige ve demokrasiye sıkıJmtş kursunlar olarak göniyonız. Tek tesellimiz Sayın Başbakan'ın suikasttan elinden çok hafif bir yara alarak kurtulması ve berhangi bir can kaybı olmamasıdır. Büyük milletimiz çok wa tecrübeterdeB gecerek bugünlere geldi. Öyle anlaşılıyor ki, çok yakın geçmişte, kardeşi kardeşe lurdıran, anarşi ve terörden hala medet umanlar var. Boşuna çırpınmasınlar, milletimiz 1980 öncesinin o karanlık ve umutsuz günlerine asla dönmeyecektir. Böyle olaylar, Sayın Başbakan'ın önderüginde, milletimize hizmet etmek azim ve şevkimizi hiçbir zaman kırmayacakbr. Başta Sayın Başbakan ve ailesi olmak üzere, yanüılara ve aziz milletimize geçmiş olsun diyoruz." Genelkunnay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay, suikast girişimi için "Asbnda bu tecavuz miUetce titizlikle korumaya çalıştıgımız demokrasiye yöneltilmiştir" dedi. Torumtay saldırganın "layık oldugu cezayı görecegine şüphe yoktur" diye konustu. Türkiye tşveren Seodikalan Konfederasyonu Başkaoı Halit Narin, özal'a çektiği telgrafta saldırının Türk işveren camiasını derin bir üzuntüye boğduğu DlSDÜNYADAN IZMİR'den HİKMET ÇHİIIKAYA 'Komando Kaıtal' İZMİR Başbakan Turgut Özal'a ANAP Buyuk Kongresi'nde suikast girişiminde bulunan Kartal Demırağ, Dazkın'da MHP eğilimli bir kişi olarak tanınıyor. Sanığın babası emekli özel idare memuru. 34 yaşındaki Kartal Demirağ'ın 12 Eylül 1980 öncesi Ülkü Ocakları'nda etkin görevlerde bulunduğu söyleniyor. Afyon'un Dazkırı ilçesi DenizliAnkara karayolunda. Denizli'ye 80, Afyon'a 150 kilometre uzaklıkta olan Dazkırı, 6800 nüfuslu. Tutucu ve içine kapanık bir ilçe olarak bilinen Dazkırı, 12 Eylül öncesinde MHP'nin en önemli kalelerinden biri kabul ediliyor. Başbakan özal'a suikast girişiminde bulunan Kartal Demirağ'ın okul arkadaşları şöyle kcnuşuyor: 1979 yıhnda MHP yanlısı sloganlar atıp, duvartara yazı yazıp, polise hakaret ettiği için de cezaevine girmişti. Arkadaşları ve yakın çevresi sanığın, Denizli Öğretmen Lisesi ile Kütahya Eğitim Enstitüsu'nde okuduğu sıralarda, çeşitli sağ eylemlere katıldığını söylüyorlar. O yıllarda çevresinde "Komando Kartal" olarak tanınan Kartal Demirağ'ın çok iyi silah kullandığını ifade ediyorlar. Üç erkek çocuğun en büyüğü olan Kartal Demirağ'ın kardeşi Mehmet Ali Demirağ, olayı arkadaşımız Ömer Yurtseven'den öğrenince gayet soğukkanlı yanıt veriyor. Ağabey Kartal Demirağ ile her türlü ilişkilerini kestiklerini bildiren Mehmet Ali Demirağ, "Onu biz defterden sildik" diyor. Acaba Demirağ ailesi oğul Kartal Demirağ'ı niye defterden sildi? İlk gelen haberler, Demirağ ailesinin sosyal demokrat olduğu yolunda. 12 Eylül 1980 öncesi CHP'yi destekleyen ailenin, son seçimlerde SHP'ye omuz verdikleri öğrenildi. Ailesiyle arası, yaklaşık 10 yıldır açık bulunan Kartal Demirağ'ın çevresinde geçimsiz ve dengesiz bir kişi olduğu da bildiriliyor. Arkadaşları, Kartal Demirağ için, "Ne zaman ne yapacağı belli olmazdı" diye konuşuyorlar. 1980 yıhnda bir düğünde Abdullah Akgül'ü bıçakla yaralayan Kartal Demirağ, 10 yıl ağır hapis cezasına mahkum olmuş. Üç yıl Dinar Cezaevi'nde yatan Kartal Demirağ, "iyi halli mahkum" olarak Daiaman Yarı Açık Cezaevi'ne gönderilmiş. 197677 yıhnda Denizli Öğretmen Lisesi ile Kütahya Eğitim Enstitüsü'nden mezun olan Kartal Demirağ, stajını Kütahya'da tamamladıktan sonra Kars'ın Göle itçesine atanmış. Göle'de üç yıl çalışan Demirağ, tatil için geldiği Dazkın'da yaralama olayından sonra hapse girmiş. Kartal Demirağ ailesi de şu anda gözaltında bulunuyor. Baba İbrahim Demirağ, olayı Cumhuriyet muhabirinden öğrenince şaşkınlık geçiriyor. Baba Demirağ şöyle diyor: Oğlum Başbakanı niçin vurmak istesin? İbrahim Demirağ, oğlu Kartal'ın, MHP eğilimli olduğunu doğruluyor. Kardeşleri de "Biz onunla aynı görüşte değildik" diyorlar. Baba Demirağ'ın ilginç bir başka sözü de şu: Onun bu suçu işlemesindeki en büyük etken baştakiler. Acaba baba İbrahim Demirağ, "baştakiler" sözüyle neyi söylemek istedi? Gençlik yıllarında Ülkü Ocakları'nda etkin görevler yapan, iyi silah kullandığı söylenen Kartal Demirağ, Dinar Cezaevi'nden, Daiaman Yarı Açık Cezaevi'ne 19 Ocak 1988'de geliyor ve iki gün sonra da firar ediyor. O tarihten beri aranıyor. Şimdi Kartal Demirağ'ın 1988 ocak ayından beri nerede kaldığı, kimlerle ilişki kurduğu, silahı kimlerden aldığı soruIan ortaya çıkıyor. Evet, 6 aydır cezaevi kaçağı olan Kartal Demirağ'a bu süre içinde yardım edenler, hatta silah bulanlar ve barındıranlar kimler? Sanırız olaya el koyan MİT ve polis bu sorulara yanıt arayacaklardır? Haber Merkezi Başbakan Turgut özal'a suikast girişimi Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve muhalefet liderleri tarafmdan kınandı. Hükümet adına yapılan açıklamada olay, "Demokrasiye sıkılmış kurşun" olarak değerlendirildü. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş olaydan duyduğu üzüntüyü özal'a bir telgraf çekerek duyurdu. Çok sayıda kuruluş temsilcisi de yaptıklan açıklamada özal'a geçmiş olsun dileğinde bulundular. Cumhurbaşkanı Evren, Başbakan özal'ı telefonla arayarak üzüntülerini belirtti. Evren, özal'a gönderdiği telgrafta da şöyle dedi: "Demokrasiyi, hoşgörii, sevgi ve saygı duyguian geliştirir, göçlendirir. Geçmiş, kaba kuvvet ve silaha başvuranlaria, kin, nefret ve intikam gibi ilkel duygulann lutsağı olmuş insanlann ya da topluluklann sonlannın mutlaka hüsranla noktalandıgının sayısız örnekleriyle doludur. Bu düşiincelerle menfur olayı şiddetk kınarken, size geçmiş olsun diyor, en iyi dileklerimi sunuyonım." KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve Başbakan Derviş Eroğlu da özal'a geçmiş olsun mesajları gönderdiler. Denktaş mesajında en büyük sevinçlerinin özal'ın olaydan küçük bir yara alarak kurtulması olduğunu söyledi. TBMM Başkanı Yddımn Akbulut, özal'a gönderdiği telgrafta suikast girişimini kınadı. SHP Genel Başkanı ErdaJ tnönü, Başbakan özal'a geçmiş ol Yabancı radyo ve TV^lerdeflaş haber Haber Merkezi Başbakan Turgut Özal'a düzenlenen suikast girişimi dış dünyada çok geniş yankılar uyandırdı. Yabancı radyo ve televizyonlarla, haber ajanslan suikast girişimini flaş haber olarak verdiler. Birçok yabancı devlet başkanı, başbakan ve hükümet yetkilisi Özal'a gönderdikleri mesajlarda geçmiş olsun dileğinde bulundular. tngiliz BBC radyosunun dünya servisinde Özal'a suikast girişimini TSl 14.00'teki haber bülteninde birinci haber olarak verdi. Haberde hiçbir yorum yapılmadı; Özal'ın ortalık biraz yatıştıktan sonra konuşmasına bıraktığı yerden devam ettiği belirtildi. tngiliz Reuter, Amerikan AP ve Fransız AFP haber ajanslan da olayı flaş haber olarak verdiler. Yunan radyo ve TV'si de 13.45'te yayımlanan ana haber bülteninde olayı birinci haber olarak verdi. Yunan TV'si haber hakkında hiçbir yorum yapmadı ancak suikast girişitniyle ilgili görüntüler iki kez arka arkaya ekrana getirildi. Suikast girişimi.ABD'nin önde gelen ve ülke capında yayın yapan tum radyo ve TV kuruluşlannca dun sabahın erken saatlerinden itibaren flaş haber olarak duyuruldu. masına karşı olduğu için suikast girişiminde bulunduğu yorumunu yaptılar. Mesajlar ABD Başkanı Ronald Reagan Türkiye'nin VVashington Büyükelçiliği'ni arayarak Özal'a geçmiş olsun dileğinde bulundu ve olaydan duyduğu üzüntüyü bildirdi. Yunarüstan Başbakanı haberi duyar duymaz özal'a geçmiş olsun mesajı gönderdi. Papandreu'nun mesajı şöyle: "lyi bir sans eseri kurtulduğunuz suikast girişiminden sonra samimi geçmiş olsun dileklerimi kabul etmenizi rica ediyorum. Ülkelerimizin Uişkilerinde beraber başlattığımız savasraama rotası gibi yaratıcı eserlerinize yeni bir güç ve sıhhatle devam etmenizi diliyorum." tngiltere Başbakanı Margaret Thatcber Özal'a suikast girişimini Toronto'ya hareket etmek üzere havaalanına giderken haber aldı ve derhal bir mesaj göndererek, Başbakan'ın bu saldırıdan ciddi bir yara almadan kurtulmuş olmasından duyduğu memnuniyeti iletti. Thatcher "Ancak, bazı meslektaşlanmzın, olayı sizin kadar şanslı atlalamadığından dolayı üzgünüm. Lütfen yaralılara ve ailekrine iyi dileklerimi iletiniz" dedi. F.Almanya Başbakanı Helmut Kohl da mesajında "Bu alçakça saldınyı sağ salim atlatmış olmanız beni çok rahatlattı" derken, Pakistan Devlet Başkam Ziya Ül Hak, Avrupa Topluluğu Akdeniz Havzası Sorumlusu Claude Cheysson, Yunanistan Ana Muhalefet lideri Konslantin Mitçotakis de gönderdikleri mesajlarla Başbakan Turgut Özal'a geçmiş olsun dileğinde bulundular. Hindistan Başbakanı Rajiv Gandi de, Hindistan haber ajantı PTİ tarafından yayımlanan mesajında, Başbakan Özal'a, "Oayı, ciddi bir yara almadan allatmamz, beni çok rahatlattı. Ansvatan Kongresi'nde yaplığınız konuşmaya devam edilecek kadar sakin ve güçlü olmamız, takdire deger" ifadesini kullandı. Gandi, Başbakan Özal'a halkın hizmetinde uzun bir ömür ve sağlık dileklerini de iletti. Ürdün Veliaht Prensi Hasan, Özal'ı dün telefonla arayarak "geçmiş olsun" dileklerini iletti ve olayı kınadı. Bulgaristan Devlet Bakanı Todor Jivkov ile Bulgaristan Başbakanı Atanosof da, Başbakan Özal'a birer mesaj göndererek. "geçmiş olsun" dileğinde bulundular. Savcılık ifadesi Kartal Demirağ'ın babası Dazkın Cumhuriyet Savcüığı'nda verdiği ifade de şunlan söyledi: "Bu iş oğlumun işi değildir. Çünkü arkasında birileri olmasaydı, Başbakanı vurmaya kalkışmazdı. Bir kişinin tek başına bu işi yapması için deli olması lazım. Oğluma bu işi kimlerin yaptırdığı birkaç güne kadar ortaya çıkar." İbrahim Demirağ, daha sonra Cumhuriyet muhabirinin "Bu işi kimin yapbrdığına" ilişkin sorusunu da "Kimler yaparmış bilemem. Onun işlerine benim pek aklım ermez" karşılığını verdi. Kartal Demirağ'ın dedesi Ali Demirağ da Savcılıkta ifade verdikten sonra "Allah onun defterini dürsüD, yülardır emek verdim. Hayirsız. Verdiğim tüm emekler haram olsun. tnsan böyle bir dellik yapar mı" dedi. Demirağ'ın kuzeninin oğlu Muzaffer Demirdag, ANKA muhabirine, "Kartal'ın eski ülkücülerden ve MHP ile ilgisinin olduğunu" doğruluyordu. Ardından söyledikleri şöyleydi: "Ama onlar eskidendi. Daha sonra basına bazı kötü hadiseler geldi. Cezaevine girdi. Şu anda siyasi çalışmalan olup olmadığı koousunda bügimiz yok. Pek sık görmezdim." Bir uzak akrabası olan Taran Demirağ da "Uzun yıllar kendisini görmediğini Kartal'ın MHP üyesi olduğunu" söyleyerek "bir bıçaklama badisesine kanşmıstı, yaraladığı kişi de kendisi gibi MHP'liydi." diye noklalıyordu sözierini. Bu arada, olayı soruşturmak üzere Afyon'dan bir MlT ekibinin de Dazkın'ya geldiği belirtildi. ANAP Genel Merkezi'nden ilçe örgütü, telefonla aranarak Kartal Demirağ'ın "politik göriişü ve yaşamı" hakkında ayrıntılı bilgi istendiği öğrenildi. Akşam saatlerinde Kartal Demirağ'ın annesi t... U J ., «.^cı <"kardeşi gözauııiu ajıiıuı. Evren: Geçmiş, kaba kuvvet ve silaha başvuranlarla, kin, nefret ve intikam gibi ilkel duygulann tutsağı olmuş insanlann ya da toplumlann sonlannın mutlaka hüsranla noktalandığının sayısız örnekleriyle doludur. tnöoü: Demokrasinin büıün şiddet hareketlerini yenecek güçte olduğuna ilişkin inancımı tekrar ediyorum. Demirel: Siyasette bu tür olaylar olmamalıdır. Ecevit: ANAP iktidarından kurtulmanın yolu silah değildir. Meseleleri silahla halletmek isteyenler demokrasinin karşısındadır. sun dileklerini Başbakaıuı*. Konuıu'na giderek iletti. Inönü, özal'a gönderdiği telgrafta da "Demokrasimizin bütıin şiddet hareketlerini yenecek güçte olduğuna inancımı tekrar ediyorum" dedi. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel ise gazetecilere yaptığı açıklamada "Siyasette bu tür olaylar olmamalıdır. Türk siyasetine bunlar kanşmamalıdır. Kimseye yararı yoktur. Ben herkesi Sayın Özal'a geçmiş olsun demeye çağınyorum" dedi. Demirel dün gece de Başbakanlık Konutu'na giderek özal'a geçmiş olsun dileğinde bulundu. özal'a suikast girişimini Fatsa'da Cumhuriyet muhabirinden öğrenen Bülent Ecevit "Bunu üziintü ile öğrendik. Milletimizin böyik çogunluğunun ANAP iktidanndan kurtulmak isledigi belli. Fakat bunun yolu asla silah değildir, asla şiddet olmamalidır. Bunun yolu vatandaşın yoludur. Bu meselelerini silahla halletmek isteyenler ashnda Özal'ın, ANAP'ın falan degil, demokrasinin ve halkın karşısındadırlar" dedi. DSP Genel Başkanı Necdet Karababa da Özal'a geçmiş olsun mesajı gönderdi. Sosyalist Parti Başkanlık Kunılu yaptığı bir acıklamayla saldınyı kınadı, açıklamada "Türkiye'de fıkirler ne kadar farldı olursa olsun, hiçbir sorun silah zonıyla ve kaba kuvvetle çözümlenemez" denildi. Milliyetçi Çalışma Partisi(MÇP) Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici, suikastcı Kartal Demirağ'ın eski bir MHP'li olmasının MÇP'yi bağlamayacağını söyledi. Yahnici, ANAP'ı Türkiye için son derece zararıı oır mcuıaaı paııisi olaiok gorduklerini kaydederek,"Bizim bu tip saldınlarla ugraşacak baiimiz de yok, vaktimiz de" dedi. RP Genel Başkan Yardımcısı Rıza Ulucak da olayın son derece uzücü ve menfur bir hareket olduğunu söyledi. RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan ise "Özal'ın kişiligine degil fikirlerine karşı olduğunu" belirterek geçmiş olsun dileğinde bulundu. Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Mehmet Yazardun saat IS.OO'te Başbakanlık Konutu kapısında nu bildirdi. Narin,"acil şifalar ve memlekelimize hizmet yolunda uzun ömürler" diledi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kunılu Başkanı AH Coşkun, "Demokrasimizin ve cumhuriyetimizin vazgeçilmezligİDe inanmış hür teşebbüs camiası olarak bu çirkin olaylar nereden kaynaklamrsa kaynaklansın nefretle karşılıyoruz" dedi. Türktş Genel Başkam Şevket Yılmaz Türkİş Yönetim Kurulu adına gönderdiği mesajda Özal'a suikast girişimini nefretle kınadıklannı bildirdi. Yılmaz, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tmren Aykut'a da "geçmiş olsun" dileğinde bulundu. Türk Hukuk Kurumu Başkam Prof. Dr. Muammer A k s o y , s a l d ı n y ı " ü z ü n t ü ve nefretle karsıladıgım" bildirdi. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih Demirkenl ile TGS Genel Başkanı Eren Güvener, merkezi Ankara'da bulunan Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Beyhan Cenkçi de özal'a birer geçmiş olsun telgrafı gönderdiler. Iran TV'si Başbakan Turgut Özal'ı hedef alan suikast girişimi, dün Jran TV'sinden görüntulü olarak duyuruldu. lran TV'sinin 1. kanahnda yerel saatle 17.00'de yayımlanan tngilizce haber bülteninde Özal'a suikast girişiminde bulunulduğu, sadırganm yakalandığı belirtildi. Saldın haberi Irak'ın başkenti Bağdat'ta ilk olarak Irak resmi haber ajansı INA'da ve aynı binayı kullanan Enformasyon Bakanlığı'nda duyuldu. Bağdat TV'si de haberi yerel saatle 20.00'de yayımlamaya başladı. Haber, Filistin ayaklanmasıyla ilgili haberden sonra ikinci sırada yer aldı. F.Almanya radyoları 1. kanalı (SDR) haberi kayınını keserek duyunırken, radyo haberini ANAP Kongresi'ni izleyen muhabirinin sesinden verdi. Akla gelen sorular J Saldırgan kongre salonuna nasıl girdi? Salonda kimseyle göriiştii mu? 2 özal ile birlikte başka hedef var mıydı? 3 Salona girişte üstbgş aramasını hangi genel merkez yöneticisi kaldırttı? 4 Saldırgan, ateş ettikten sonra kurtulmak için mi yuvarlandı, yoksa ikinci tabancaya ulaşmak için mi çalıştı? 5 Saldırgana yardım eden var mıydı? 6 Saldırganın eylemi örgutlii muydü, yoksa bireysel bir hareket miydi? 7 İkinci tabanca salona nasıl getirildi, kimindi? 9 Saldırgan ın ANAP'la herhangi bir ilişkisi var mıydı? Avrupa'da Olay, dün gece Fransız, Belçika ve Lüksemburg televizyonlannda birinci haber olarak verilirken, suikast girişimi sırasında TRT'nin çektiği film tekrar tekrar gösterildi. Fransız TV'leri, suikastcı Kartal Demirağ'ın eski bir MHP sempatizanı olduğunu belirterek, sanığın TürkYunan yakınlaş