17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet FRANSA SEÇİMLERİ Sahibı: Cumhuriyet Maıbaacıhk ve Gazeıecılık Turk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi • Genel Yayın Muduru: Hasaa Ccmal, Müessese Muduru: Emine Ugakhgil, Yazı Işlen Muduru Oka> Göneasin. # Haber Merkezı Müdurü: Yalfin Bayer, Sayfa Düzenı Yonetmem. Ali Acır, • Temsılaler ANKARA: Yalçııı Dotan, İZMİR: Hikmel Çtlinkaya, ADANA Crtal Başiang*. tstanbul Haberleri: Erhaa Akyddu. Dış Haberler Ergun Balcı, Ekonomı: Osmaa Ulaga), Kullur: Cetal (jslrr, Spor Danışmanı: AMu&adir Yactbnaa, Duzeltme Refik Durbaş, BılımEğilım. Şakia Alpay, IşSendika: Şttkraa Ketmd, Yun Habcrlen: Necdtt Dofcnn, Dızı Yazılar. Kerem Çılışkan, Bursa: Lcvenl Gcaçtllı, # Koordinalör: Ahnct Konban, • Malı Işleı: AxA Eıtat. • Muhasebe BuJoH Yeatr # ButçePlanlama: Stvgi Ariîn • Reklam: Ayşt Toraa, Ek Yayınlar: Hatya Akyol # Idare: Haseyin Garar, tşletme: Öndcr Çttik. Bılgılşlem. Nail Inal. Bman ve Yayan Cumhunyeı Mılbucılik ve GaMecılık T A j . Turk O a * Cad 39/41 Cagalothı 34334 la PK 246lsunbul Tcl. 512 05 05 (20 hat), Telex: 22246 Fax (1) 526 60 72 # flurofar Aakara: Zjya Gökalp Blv Inkılap S No. 19/4, Tel 133 11 4147. Tdex: 42344 F u . (4) 1338264 0 tzıair: H Zıya Blv 1352 S.2/3. Td 13 12 JO.TeİM. 52359FM: (51*13 12 J0 # Ada«a: InönuCad II9S No I Kal 1, Tel: 114550119731,Tde«: 62155, Fax (71)328 056 TAKVtM 7 MAYIS 1988 Imsak: 4.06 Güneş: 5.49 ögle: 13.05 tkindi: 16.58 Akşam: 20.13 Yatsı: 21.47 Fransa'da politika çevreleri, rehinelerin serbest bırakılması ve Kaledonya'daki olaylann seçimler üzerinde ne gibi etkisi olabileceğini konuşuyoo SABETAY V A R O L PARtS Bir gün önce Marsilya'da, dün akşam da Paris'in "Concorde" meydanında, kampanyanın son mitinglerine katüan Jacques Chirac yandaşları aylardır bekledikleri 'mucize'nin sonunda gerçekleşeceğine inandıklannı, attıklan sloganlarla belli ediyorlardı. Liderleri başbakan, sonunda şeytanın bacağını kırmış ve hakkı olan seçim gaübiyetini avuçlannın içinde hisseder hale gelmişti. Mart 1986'da hükümet başkanlığına gelen muhafazakâr liderin görevlendirdigi bir ekip, iki yıldır canla başla bu anı yakalamak için çalışmıştı. Lübnan'da tslarni Cihad'ın elinde tuttuğu rehineleri ne pahasına olursa olsun kunanp, 55 yaşındaki Chirac'ın itibannı güçlendirmek.. Habcr, seçime 4 gün kaia Paris kulislerinde bomba gibi patladı. "Üç rehine serbest bırakıldı". Yıllardan beri Fransız kamuoyunda "müli yara" olarak görülen rehinelerin bırakılması, ilk anlardaki sevinç gösterilerinden sonra yerini tereddüte bıraktı. Ya rehinelerin serbest bıraküışı bilinçli olarak seçim öncesine denk getirildiyse, ya Iranlılar Fransa seçimlerini etkilemek ve Chirac'a kazandırmak için 8 mayısa ramak kala rehineleri bıraktıysa? tnsanların kafaları bu soruya yanıt aramakla meşgulken ikinci haber patladı. Fransa'dan binlerce kilometre uzaktaki Yeni Kaledonya'da güvenlik kuvvetleri 23 jandarmanın rehin tutulduğu mağaraya hücum emri ahyor, kurtarma operasyonu kan banyosunda bitiyordu: 23 ölü, onlarca yaralı.. Tüm Fransız politika çevreleri, yorumculan şimdi ayıu soruyu soruyor: Son olayların seçimler üzerinde ne gibi etkisi olur? Eski seçimlere bakanlar, cumhurbaşkanlığı seçiminin birinci turundan ikiüç gün sonra seçmenin oyunu kesinlikle belirlediğini ve bundan sonra meydana gelen olaylann yapacağı etkınin çok kısıtlı olacağını öne sürüyor. 'Kehineler 1 Olayt Chiraeh umutlandırdı Ancak bu seçimi öncekilerden ayırt eden özellik, 1965, 69, 74 ve 81 yıllannda 4 kez doğrudan oyla yapılan başkanlık seçimlerinin hiç birinde bu tür son dakika olaylannın cereyan etmemiş olraası. Sosyalist Parti Birinci Sekreteri Lionel Jospin, ayru gune rastlayan iki sansasyonel olayın "daha çok tiyatro hamksine benzediğini" söyledi. Eski başbakan ve seçimin ilk turunun şanssız adayı Raymond Barre da Yeni Kaledonya'daki operasyonun bedelinin "çok pahalı" olduğunu belirtti. Birçok kişi, Lübnan'daki rehineler konusunda yülarca pazarlık edilerek ve ağır tavizler verilerek 3 Fransızın kurtanlmasına karşüık, Yeni Kaledonya'da hem rehinelerin hem de bağımsızlıkçüann hayatının hiçe sayılarak askeri operasyona girişilmesini tutarsızlık olarak niteliyor. Başbakanın, Yeni Kaledonya'daki atılımıyla Aşırı Sağ Ulusal Cephe Partisi'nin Lideri Jean Marie Le Pen'e ilk turda yönelen oylara göz diktiğı meydanda. tçişleri Bakanı Charies Pasqua, geçen hafta içinde bir dergiye verdiği demeçte, aşın sağ ile klasik sağın "aynı degerieri paylaşbgını" söylemişti. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunun sağcı adayı, sağ kolu Pasqua'nın bu kaygısız demecinden sonra merkezci seçmenleri rahaüatmak için, aksi yönde konuşmalara ağırlık vermişti. Mitterrand'a oy vermemek koşuluyla, Chirac'la çekimser kalma arasında seçmenini serbest bırakan Le Pen, Yeni Kaledonya'daki operasyonu atkışladı. Ancak, Lübnan'daki rehinelerin bırakılmasını aynı Le Pen, "Fransa'nın leröristlerin isleklerine boyun eğmesi" olarak değerlendirdi. Başkan Mitterrand da, Chirac'a, "Yeoi Kaledonya'daki Avrupalı (oploluğu gereğinden fazla ka>ırdığı için" sitem etti. Mitterrand, "Pazar giinii seçilir secilmez, Yeni Kaledonya dosyasını dertaal ete alacagım" dedi. Efes'te Davos müzigi TürkYunan Dostluk Derneği Başkanı Akurgal, prensiplerinin politika yapmak değil kültürel bağlantılan geliştirmek 15 olduğunu söyledi. "Aydmlan bir araya getirerek, festivaller if düzenleyerek dostluğu £ pekiştirmek zorundayız" dedi. GÜNSELİ ÖNAL ANKARA Türk Yunan Dostluk Derneği, sonbaharda büyük bir festival düzenleyerek, Türk ve Yunan sanatçılannı bir araya getirecek. Efes'teki Büyük Tiyatro'da, Aspendos'ta ve Bergama TiyatTOSu'nda gerçekleştirilecek olan festivale ünlü besteci ve şarkıcı Mikis Theodorakis ile Hacıdakis de katılacak. Ayrıca haziran başında da ünlü Yunanh şarkıcı Maria Faranduri de Türkiye'ye gelecek ve Ankara ile Istanbul'da konserler verecek. TürkYunan Dostluk Dernegi'nin girişimiyle Türk ve Yunan lise ve üniversite ögrencileri, bakez karşüıklı olarak birbirlerinin ulkelerini ziyaret edecek. TürkYunan Dostluk Derneği Başkanı Prof. Ekrem Akurgal, derneğin amaanın iki ülke arasındaki kültürel bağlantılan geliştirmek ve güçlendirmek olduğunu belirterek, YunanMarı değil, Türkleri eleştirme yoluna gidileceğini belirtti. Akurgal, TürkYunan dostluğuna ilişkin sonıları şöyle yarutladı: " TürkYunan doslluguyla ilgili izlenimleriniz nasıldı? AKURGAL 1986'da, bir Amerikan kultür kuruluşunun îstanbul'daki Hidiv Kasrı'nda düzenlediği bir sempozyumda Yunanlı temsilcilere bir YunanTürk Dostluk Derneği'nin kurulmasını önermiştim. Hepsi birden böyle bir derneğin kamuoyunda büyük tepki yaratacağını söylediler. Ancak Yunan hükümetinin o günkü politikası gereği böyle bir olumsuz tutum isteyenlerin, en aşağı yüzde 3040 civannda olduğunu çok iyi biliyordum. Sayın Papandreu bugün düşmanlık yerine dostluk temasına başlayınca Türklere yakınlık duyanlann yüzdesini büyük ölçüde arttırmıştır. Türkiye kökenli Yunanlıların, yani eski Rum vatandaşlarımızın Türkiye özlemi, TürkYunan dostluğunun en başta gelen etmenlerinden biridir. Diger etmenler neler? AKURGAL Selam olsun Anadolu'ya', "Eoüki Gi' (Eolya Toprağı) gibi kitaplar, 'Zorba' gibi filmler, Yunanistan'da oynayan Türk filmleri, tavernalarda geceyarısma doğru çalınan Türk müziği, çiftetelli havaları, ortak karakterli danslar dostluğu yaşatan diğer bağlantılardır. Yunanlıların Türkiye'ye geldiklerinde karşılaştıklan dostluk ve konukseverlik de onları Türklere bağlamaktadır. Ayrıca, Türkiye'nin Yunanlılar için çok ucuz bir ülke oJması da yakınlaşmayı kolaylaştırmaktadır. Ynnan aydınlan da Tiirkleri seviyor mu? AKURGAL Türk yazarlan Prof. Akurgal; Theodorakis, Hacıdakis veMariaFaranduri'nin Türkiye'de konser vereceklerinisöyledi Dragon Hammer88 NAPOLİ (Cumhuriyet) NATO'nun planlı tatbikatlarmdan olan Dragor<\ Hammer88 Tatbikatı'mn îtalya'daki bölümü devam ediyor. NATO üyesi 7 ülkenin silahlı kuvvetlerinin katıldığı tatbikatta, Türk Fantomları ilk kez uluslararası alanda sınav verdiler. Tatbikata Eskişehir Hava Üssü'nden 6 Türk Fantomu katıldı. 1 mayısta başlayan Dragon Hammer88 Tatbikatı'mn ttalya'daki bölümü, Napoli ve Bali'deki NATO üslerinde devam ediyor. Bu üslerden kalkan uçaklar Tunus ve Libya açıklarmda Cebelitank Boğazı'na kadar yaklaşık 3 milyon kilometrekarelik bir alanda uçttş yapıyorlar. Tatbikatta Fransa'nın Mirage, Belçika'nm F16, ttalya'mn Tornado, Portekiz'in A7, tspanya'mn P5, Ingiltere'nin A6 ve ABD'nin AZ8, D12, F1U tipi uçakları katıhyor. bela kenti, dünya jet sosyetesinin bir numarah tatil beldelerinden biri. "Oer Spiegel" Dergısi'nde yer alan bir haberde, yılın 310 günü yaz olan "Costa del So\", özellikle "dolce vita" duşkunleri için tam bir "eğlence fabrikası" olarak nitelendiriliyor Marbela'nın konuklan arasında Suudi Arabistanlı silah ve petrol tüccarı Adnan Kaşıkçı (ustte, eşiyle bırlıkte). Katar Emin, Abu Dabi Emiri, Gunilla Von Bismarck (sağda) gibi Avrupalı soylular, prensler, prensesler ve özellikle Körfez ülkelerinin zenginleri yer alıyor. İki kişılik 5 günlük bir tatilın 6000 bın marka (yaklaşık 4.8 milyon TL ) mal olduğu Marbella'da, geceleri lıtrelerce şampanya, kilolarca havyar tuketiliyor. Eğlence fabrikası MaıteiaS2£ nın Grekçeye çevrilmiş kitapları anımsanırsa, Türkiye'nin Yunanistan'da iyi temsil edildiği söylenebilir. Yahuz Aziz Nesin'in 20 kitabı Grekçeye çevrilmiş ve bu yazanmız, yeni basılan 4 kitabı nedeniyle Yunanistan'da bulunmaktadır. Aynca Yaşar Kemal'in 4, Necati Cumalı'mn bir ve Nazım Hikmet'in bütün eserleri Grekçeye çevrilmiştir. Bu, büyük bir potansiyeldir ve bu kitaplar çok okunmaktadır. Derneğinizin, TürkYunan dostluğuna katkılan ne şekilde olacak? AKURGAL Prensibimiz, politika yapmak değil, kültürel bağlantılan geliştirmek. Hiçbir zaman Yunanlılan tenkit etmCyeceğiz, kendi hükümetimizi, politikalanmızı tenkit edeceğiz. Çünkü biz onları tenkit etmeye başlarsak, onlar da bizi tenkit eder. Aydınlan bir araya getirerek, festivaller düzenleyerek dostluğu pekiştirmek arzusundayız. Bir program yaptınız mı? AKURGAL Haziran başında Maria Faranduri gelecek. Sonbaharda da büyük bir festival yapacağız. Başı müzik çekecek. Theodorakis, Hacıdakis gelecek. Tiyatrolar, filmler, sergiler olacak, yazarlar gelecek. Festival Efes'teki Büyük Tiyatro'da, Antalya'daki Aspendos'ta düzenlenecek. Sayın Başbakarun da bir teklifı oldu. Festivalin tam bir Yunan tiyatrosu olan Bergama Tiyatrosu'nda yapılmasını istedi ve 'Yunan devri bir tiyatroda oynasanız daha doğru olmaz mı?' dedi. Bu teklif, Yunanhlann da hoşuna gitti. TürkYunan dostluğu geliştirmek için yapacagınız programlara devlel desteği veriliyor mu? AKURGAL Dışişleri Bakanı meseleyi büyük bir önemle takip ediyor. Devletin de destek olacağını söylüyor. Ama devlete bağlanmamaya dikkat ediyoruz. Biz bir partiyi veya iktidan değil, halkı temsil ediyoruz. Ama bazı konulan, devlet desteği olmadan yapamıyoruz. Nedir bunlar? AKURGAL Mesela okul kitaplarından düşmanca sözlerin çıkarılması, lise ve ünivirsite öğrencilerinin karşüıklı ziyaretleri. Bu mübadele konusunda devlet desteği şart. Sayın Hasan Celal Güzil'i ziyaret ederek bu düşünceyi ilettim. 'Tamamiyle uygun buluyorum, gerekeni yapanz' dedi. "MM"nin elbisesi satıldı LONDRA (AA) Sinema dünyasımn "Sarışın Bomba"sı Marilyn Monroe'nun "Bazılan Sıcak Sever" fılminde giydiği siyah elbisesi, Londra'da yapılan açık arttırmada 19.800 sterline (yaklaşık 47 milyon TL.) satıldı. Sırtında (V) şeklinde bir açıklık bulunan siyah dekolte elbisenin, eylül ayında Londra'da açılacak sinema müzesi tarafından satın alındığı belirtildi. Müze adına elbiseyi satın alan sinema eleşürmeni David Robenson, "Elbise biraz eskimiş, ama çok çekici ve seksi, gerçekten Monroe'nun vücudunun biçiminde..." dedi. Araca telefon 4 milyon ANKARA (ANKA) PTT Genel Müdürlüğü, bugünden itibaren telefon abonesi olanlara telefon makinelerini parayla satacak. Bu arada araç telefonu tesis ücretlerine de zam yapıldı. Telefonun PTT tarafından verildiği durumda tesis ücreti 2 milyon 500 bin liradan 4 milyon liraya, telefonuh abone tarafından sağlandığı durumda ise tesis ücreti 700 bin liradan 1 milyon liraya ' çıkarıldı. Kenüsan kirliUği mahkemede İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Yelki köyü muhtan Ibrahim Karataş Ue köyiülerden Necati Çiğdem ve Kemalettin Çetin, yayın yoluyla Kemisan Elektro Kimya A.Şînin itibarını sarstıklan için mahkemeye verildi. Çevre odüllü Kemisan Elektro Kimya A.ŞÎnin "içme sulannı kiriettiği"ni basın yoluyla kamuoyuna duyuran köylüler ve köy muhtarı hakkında 6 milyon liralık ceza istemi ile dava açüdı. Köy muhtarı tbrahim Karataş da, "köylalerin gözünde köçük düşürüldügü" gerekçesiyle şirket aleyhine 2 milyon liralık karşı dava açtı. Düzmece fotoğraf ve yanlış bilgilerle Kemisan'ın itibarırun sarsıldığını ileri süren şirket yetkililerinin açtığı davaya dün başlandı. Kemisan şirketinin avukatının duruşmaya mazeret gostererek katümaması uzerine dava 7 Haziran 1988 tarihine ertelendi. Müdahil Avukat Ceyhan Demir, kendisinin şu aşamada bir yorum yapamayacağını belirterek, "Köy sakinleri Ue ilgili davalar ayn aynydı. Sonradan davalann birleştirilmesini istedik. Bu isteğimiz kabul edfldi. Aynı zamanda bir de karşı dava açtık. 2 milyon lira da biz istiyoruz " dedi. Yelki köyü sakinleri, uzun süredjr kullandıklan suyun, çocuklarda kızanklığa yol açması.'dudakları şişirmesi ve hayvanlaruun dere suyundan ölmesiyle, suyun fabrika atıklanyla kirlendiğini iddia etti. Didün ^betonlaşma tehdidi altında Turistik belde Didim 'de aşırı ve plansız yapılaşma ve altyapı yetersizliği, turistik tesiz sahiplerini "turisti kaçıracağız" endişesine sürüklüyor. HAKANKARA İZMİR Hızla betonlaşan turistik ilçeler arasında ön sıralarda yer alan Didim'de, altyapı yatınmlannın yetersiz kalması nedeniyle bu yıl "Turizm endişesi" yaşaruyor. "Sezonu kazasız belasız atlatma" telaşına düşen otel, pansiyon sahibi ve mimarlar, "kanalizasyon eksikligi nedeniyle ortaya çıkacak bir hastalık olayı, Didim'in turistik gelecegini bitirir" diyorlar. Yoğun yapılaşma nedeniyle Marmaris ve Bodrum'da olduğu gibi şantiye görünümüne bürünen Didim'de, plansız gelişim, kanalizasyon sorunu, bozuk yollar, suların üst katlara erişmemesi, elektrik kesintilerinin yanı sıra en çok eleştirilen konulardan biri de, deniz kıyısırun anlaşılamayan bir nedenle belediye tarafından doldurulması. özellikle son üç yüda gerçek anlamda bir "turizm patlamasının" yasandığı Didim'de, 1988 yılı için, günübirlikçilerle birlikte yaklaşık 150 •bin turist bekleniyor. Yoğun bir turistik yatınmın gözlendiği Didim'de aynı zamanda sayılan giderek artan ikincil konutlar da dikkati çekiyor. Belediye yetkililerinden alınan bilgiye göre kışın 6 bin olan Didim nüfusu, ikinci konut sahiplerinin de gelmesiyle birlikte yazın 25 bine ulaşıyor. Halen, resmi verilere göre otel ve pansiyon 1 Ideal Ev Fuarı açıldı İSTANBUL (AA) TÜYAP'm düzenlediği 8. '• Ideal Ev Fuarı, dün lstanbul Sergi Sarayı'nda açıldı. Mutfak, banyo ve ev araçgereçleriyle, çeşitli mobilyalann yer aldığı fuarda, 90 yerli ve yabana firmanın ürünleri sergileniyor. Fuara, bu yıl ilk defa bir Yunan fırması da katıhyor. 15 mayıs pazar akşamma kadar açık kalacak fuar, 11.0020.00 saatleri arasında gezUebüecek. : TOPRAK Chdim'de kıyıların toprakla dddurulmasına kimse anlam veremiyor Ingiliz gazetenin iddiasına otellerden tepki Star gazetesinde Bodrum'daki Sun Clup Dolphin ve Kuşadası'ndaki Truva otelleriyle ilgili haberler yayımlanması üzerine bu otellerin sahipleri tazminat davası açacaklarını söylediler. İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Bir Türk seyahat acentesi sahibinin Ingiltere'de çıkan "Star" Gazetesi'ne Türkiye'deki iki otelle ilgili verdiği demeçler çeşitli tartışmalara yol açtı. Otelciler, olây hafıfe alınmamalı dediler. Kültür ve Turizm Bakanlığı, tngiliz gazetesinde sözü edilen oteller ile ilgili araştırma başlattı. Bu otellerin yöneticileri, tazminat davası açacaklarını söylediler. tngiliz "Star" Gazetesi'nde "Parlak broşürlerin arkasındaki gerçekler". "Insanlar, bulunan her boş yere tıkıştırılıyorlar" gibi başlıklarla son birkaç gündur yayımlanan haberler, Türk turizmcilerinde tedirginliğe neden oldu. tngiliz gazetesine demeçler veren Ege Turizm Seyahat Acentesi'nin sahibi Bilge Kaltakkıran'ın, "Büyük turizm şirketlerinin para kazanmak için böyle kötu otellerlc iş yapması, Türkiye'de turizmin kötüye gitmesine yol açacak" yolundaki sözleri, "Seyahat acenteleri arasındaki rekabete" dayandınldı. Kaltakkıran, Bodrum'da Sun Club Dolphin ve Kuşadası'ndaki Truva otelleriyle ilgili verdiği demeçlerinde, otelin inşaat sırasındaki bir fotoğrafını da kullanarak, "Tuvaletlerin genellikle yere açılmış bir delikten ibarel olduğunu, tabaklardaki yemek artıklannı masalann üzerine brmanan kedilerin yediğini" ileri sürmüştü. Olayla ilgili Bodrum'daki otele bir görevli gönderen Kültür ve Turizm Bakanlığı bir araştırma başlattı. Turistik belgeli olmayan bu otelde yapılan araştırma sonucunda, bakanlığa, "Star Gazetesi'nde çıkan yazılann gerçege uymadığı" bildirildi. Ege Seyahat Acenteleri Derneği Başkanı Ergun Göksan, olayın spekülatif hale getirildiğini savunarak, "Bilge Kaltakkıran'ın acentesinin, Türkiye'deki otellerde yer arayıp da bulamaması yüzünden böyle söylediği ileri sürülUyor. Kim haklı kim haksız bilemiyorum" dedi. Otelciler ise demeç veren Türk turizmcinin, "Kendi çıkartanru ülke çıkarlanndan üstün gordüğiinü" belirterek, "Ola> tıafife alınmamalı. Sinek küçük, ama mide bulandınr" diye konuştu. Aleyhlerinde demeçler veren Bil,ge Kaltakkıran'ın peşini bırakmayacaklannı söyleyen Kuşadası'ndaki Truva Oteli sahibi Özdemir Baştug, "Benim olelimin haysiyeliyle oynadığı için bu kişiyi mahkemeye verecegim" dedi. AIDS'li Rony Yunanistaır'a gidiyor Haber Merkezi Çantasmda 40 gram esrarla tsviçre'ye gitmek üzere Atatürk Havaalanı'nda uçağa binmek isterken yakalanan Caterina Bernhard ile sevgilisi Rony Zurbringger'in "kesin" olarak AIDS oldukları belirlendi. Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'nden alınan Caterina, uyuşturucu bağımlıhğının belirlenmesi için Adli Tıp'a götürüldü. Rony ise Yunanistan'a gitmek üzere köpeğiyle karavanda yaşadığı Manavgat'tan ayrıldı. Rony'nin temasta bulunduğu 20 kişinin kanlan ise temiz çıktı. Esrarla yakalandıktan sonra tutuklanan, daha sonra Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıklan Hastanesi'nde müşahede altına alınan Caterina'nın, hastanede yapılan testte AIDS virüsü taşıdığı belirlendi. Yeniden kanı alınarak sağlık müdürlüğüne gönderildi. Bu kana Çapa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde uygulanan Western Blood testinde de AIDS bulunduğu belirlendi. Caterina, dün Sağmakılar Cezaevi'nden gelen bir araçla Adli Tıp'a gönderildi. Adli Tıp'ta kadının uyuşturucu bağımlıhğının belirlenmesi halinde, yasal takibatın düşürülerek ülkesine dönmesine izin verilebileceği bildirildi. Manavgat'ta herkesten üzak karavanında köpeği ile yaşayan Rony'den Antalya İl Sağlık Müdürlüğü tarafından alınarak Ankara'ya gönderilen kanda da elize testi sonucu AIDS virüsü bulundu. SSYB Müsteşar Yardımcısı Abdurrahman Koçer, doğrulama testi için kanı Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü'ne gönderdiklerini söyledi. Koçer, AIDS'li hastalara bir yaptırım uygulanmadığını belirterek "Dünyamn hiçbir yerinde yasalüanmıyor. Gideceğim derse gider. Kim isterse gider" dedi. Manavgat'ta kaldıklan sure içinde tsviçreli iki sevgilinin tercumanlığını yapan Almanca öğretmeni Sabahattin Oğuz, Caterina ve Rony'nin .5 martta tpsala'dan giriş yaptıklanru, 12 martta Manavgat'a geldiklerini öğrendiğini söyledi. Sevgüilerin 8 gün pansiyonda kaldığını, daha sonra karavanlarında kalmaya başladığını belirten Oğuz, birkaç gün sonra Caterina'nın ruhi dengesinin bozulduğunu, çağırdıkları doktorun uyuşturucu kullanıp kullanmadı. ğını sorduğunu söyledi ve "Doktor, esrar kullandıgını öğrenince bir psikiyatri kliniğinde tedavi edilmesi gerektiğini söyledi. İsviç. re'den telefonla doktorunu arayıp randevu aldılar. Karavanın gümrüge teslim işlemi 2 gün surecegi için Ron> gklemedi. Kızı Antalya'dan uçağa bindirdi. Istanbul'da aktarma japarken \eniden hastalanmış. Şüphelenilip üzeri aranınca da esrar bulunmuş" dedi. Oğuz şöyle dedi: "İki sevgili çocuk yapmaya niyetlendiğinde 1986'da kan . testi yaptırmış. O zaman AIDS olduklarını öğrenmişler. Doktorlan, 'kendinizi üzmeyin, gezin dolaşın, huzur içinde olun' demiş. Afrika'ya gidip yerli halka hayvancılık, tarım öğretmişler. Ron>, istemeden hamile kalınca İsviçre'ye donüp kürtaj olmuş. Huzur bulmak için yeniden yola çıkmışlar. llalya'da 2 gün, Yunanistan'da bir hafta kaldıktan sonra Türkiye'ye gelmişler. Amaçlan huzur içinde ölümü beklemekmiş. lardaki toplam yatak kapasitesi yaklaşık 4 bin. Ancak süren yatınmların 1989 yılında tamamlanacagını hesaplayan yetkililer, gelecek yıl bu sayıya 6 bin yatak daha eklenecegini dile getiriyorlar. Didim'de yasanan bu yoğun yapılaşma, belediyenin kimi yerlerde ikincil konutlara da 4 kata kadar izin vermesi, buna karşüık bölgede kanalizasyonun bulunmayışı, Didimliler arasında endişe yaratıyor. Otel sahibi Ömer Nayman Tuncay, "Turizmi kendi elimizle baltalıyoruz" diyor. Alabildiğine düzensiz bir yapılaşmaya göz yuman belediyenin, altyapı yatırımlanna yeterince önem vermediğini belirten Tuncay, "Didim bunca nüfusu. ve yogunlugu. altyapı olmaksızın nasıl karşılayBcak bilemiyoruz" diyor. Rehber Turan Karamanlıoğlu ise yazın 3 bine yakın insanın akın ettiği Didim kumsalmda tek bir tuvaletin bile olmadığına dikkat çekiyor ve "önce turizm diye çırpınıyoruz, sonra gelen turiste rezil oluyoruz" görüşünü dile getiriyor. Didim'de pansiyonculuk yapan emekli öğretmen Osman Çetin de yazın belediye vidanjörlerinin yetersiz kalması nedeniyle evlerin foseptiklerinin yola taştığma, daha sonra da denize aktığına dikkat çekiyor. Pansiyoncu ve otelciler, Didim'e gelecek turistler arasında tek bir mikrobik hastalık olayımn bile Didim'de turizme ağır darbe indirebüeceğini belirterek, "O zaman da burada yapılan railyonlarca liralık turistik tesisler ne olacak? Turizm Bakanlığf nın bu tesisler için verdiği krediler ne olacak?" diye sonıyorlar. Ankara eski belediye başkan yardımcılarından yüksek mimar Dogan Gürsoy ise alınabilecek acil önlemleri şöyle sıralıyor: "Didim'de her 20 metrede bir foseptik var. Toprak artık foseptiğe doymuş durumda. Bu yükü daha fazla kaldıramaz. Önümüzdeki yıldan ciddi endişe duyuyorum. Tüm otellerin antma tesisi yaptırraalan zonınlu hale getirilmelidir. Ya da birkacı birleşerek paket antma sistemi kurabilirier. " Tükürük AIDS'i engelliyor CHICAGO(AA) Amerikalı araştırmacılar, insan tiikürüğünün, AIDS hastalığına yol açan virüsün hücreleri enfekte etmesini engelleyici bir madde içerdiğini saptadılar. Amerikan Ulusal Diş Araştırmalan Enstitüsü'nden Dr. Philip Fox, bu buluşun, organizmanın sö'z konusu hastalığa karşı kendi kendini savunma sistemi oluşturduğunu gösterdiğini bildirdi. Yaptıkları araştırmaların, "epidemiyolojik alanda yapılan gözlemleri, biyolojik açıdan desteklediğini" kaydeden Dr. Philip Fox, "Pratik olarak AIDS virüsünün tükürük yoluyla bulaşması tehlikesi hemen hemen hiç bulunmuyor" dedi. Kan Hajtası başladı ANKARA (ANKA) Kızılay Genel Başkanı Dr. Kemal Demir, sivillerin kan bağışı oramnın arttınlmasına yönelik çabalann meyvesini vermeye başladığını belirtti. Mağaracıhk Federasyonu ÎZMtR (AA) Türkiye'de mağaracılığın gelişmesi için federasyon oluşturulması gerektiği bildirildi. Mağara tedavileri konusunda çeşitli bilimsel araştırmalan bulunan Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Eren Akçiçek, Türkiye'nin mağara ve yeraltı dereleri bakımından dünyamn en zengin ülkelerinden biri olduğunu söyledi. Dr. Eren Akçiçek, resmi olarak 3 bine yakın mağara tespit edilmesine karşılık, ülkemizde 40 bin kadar mağara bulunduğunun tahmin edildiğini kaydetti. ENFLASYON YINE INIŞE GECTI t.Ö. 6. yüzyılda kurulan Apollon tapınağı, Didim'e gelen günübirlik turistler için en önemli ziyaret yerlerinden. Çeşitli kaynaklara göre Apollon tapınağı o dönemlerde, burada yaşayan orakel adli kâhin din adamlarından geleceği öğrenmek isteyen insanlann akınına uğramış. Her gün otobüsler dolusu turistin geldiği tapınakta artık kâhin yok. Esprili bir Didim'li "iyi ki de yok" diyor ve ekliyor. "Eğer olsaydı ve ona Didim'in gelecegini sorsaydık herhalde bize pek iyi şeyler söylemezdi;'
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle