Katalog

5 MA YIS 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 3 Fransız rehine serbest BEYRUT (AA) Lübnan'da uzunca bir süredir rehin tutulan 3 Fransız rehine dün akşam serbest bırakıldı. Suriyeli kaynaklar, üç rehinenin Batı Beyrut'taki Summerland Oteli'nde serbest bırakıldığını ve Suriye askerleri tarafmdan "emin bir yere" gotürülduğunü bildirdiler. Otele plakasız bir Mercedes ile getirilen üç rehinenin, oldukça zayıf ve yorgun göründükleri belirtiliyor. Fransa Başbakanı Jacques Chirac da, Lübnan 'daki son üç Fransız rehinenin salıverildiği yolundaki haberlen doğruladı. Askeri operasyon tamamlandı, dünkü çatışmalarda 40 Şii milis ve3lsrail askeri öldü POLTriKADA Israil geri çekiliyor İsrail ordusu tarafmdan yapılan açıklamada, topçu ateşi desteğinde mekanize bir İsrail birliğinin Suriye'nin denetim altında bulundurduğu bölgeden 5 km. uzaklıktaki bir köye baskın düzenledigi, çıkan çatışmalarda 40 Şii milisin öldürüldüğü bildirildi. Dış Haberler Servisi israil askerlerinin Guney Lübnan'da uç gun suren operasyonunun dun sona erdiği ve birliklerin çekilmeye başladığı bildirildi, israil askerleri ile gerillalar arasındaki en kanlı çatışma dun meydana geldi ve şiddetli çarpışmalar sırasmda 40 Şii gerilla ile 3 tsrail askeri oldu. İsrail ordusu tarafmdan yapılan açıklamada, topçu ateşı desteğindeki mekanize bir israil birliğinin, Suriye askerine aıt karakollardan 5 km. uzaklıktaki Maydun köyune baskın duzenlediğı belirtildi. Maydun'da çıkan çatışmalarda, 40 Şii gerilla öldürülürken 3 İsrail askerinin ölduğu, 17'sinin de yaralandığı kaydedildi. Güvenlik kaynaklan, Iran yanhsı Şii örgutü Hizbullah gerıllalan ile Suriye yanlısı EMEL hareketine bağlı milislerin, tsrail yanlısı Gıinev Lıibnan Ordusu (SLA) milisleri tarafmdan buldozerlerle yıkılan binalann enkazı altında kaldıklarını büdiriyorlar. İsrail askerlerinin oldürdüğü gerillalardan 30'unun Hizbullah uyesi olduğu belirtildi. lyi haber alan kaynaklar, Maydun köyünde sadece Şii Hizbullah orgütü uyelerinin üslendiklerini, sivil halkın koyü terk etmiş durumda bulunduğunu belirtiyorlar. Bu arada Bekaa Vadisi'ndeki Karun Golü çevresinde, Lübnan topçu bataryalarının dun oğleden sonra, "giivenük kuşağı"nın kuzeyindeki israil mevzilerine karşı saldırıya geçtikleri, ancak İsrail askerlerinin buna karşılık vermedikleri .bildirildi. Güney Lübnan daki tsrail birliklerinin mevcudunun dün aldıkları iki mekanize tabur takviyesiyle ilk günkünün iki katına çıkarak 2500 askeri bulduğu öğrenildi. Lübnan polis kaynaklannın açıklamasına göre, lsrailliler dün Bekaa vadisindeki Maşgara kasabasındaki Suri SORUNLAR Polonya'daki Huzursuzluk Polonya, General Jaruzelski'nin 1981 arahğında sıkıyönetim ilan etmesinden bu yana en büyük bunalımını yaşıyor. Nova Huta'daki çelik işçileri ile diğer ağır sanayi dallarında binlerce işçinin greve gitmesinden sonra Gdansk'ta Lenin Tersanesi'ndeki işçilerin de greve gitmesi ile olaylar 1980 yıhndaki gelişmeleri andırmaya başladı. Anımsanacağı gibi, 1980'de Gdansk kentinde Lenin Tersanesi'nde başlayaîi grev, işçi eylemlerinin ülke çapında yayılmasına yol açmıştı. Grevlerin başlamasının yüzeydeki nedeni yine ekonomik. İşçiler ücretlerine zam istiyorlar. Hukümet, şubat ayında kemerleri sıkma politikası uyannca gıda maddelerine % 40, kiralara % 50, elektriğe % 100 ve kömüre % 200 e varan zamlar yaptı. Ücretler fiyat artışlannın gerisinde kalınca da işçiler ayaklandı. Ülke derin bir ekonomik bunahmdan geçiyor Dış borçlar 40 milyar dolara dayanmış; enflasyon % 45 dolayında. Böyle dönemlerde acı reçetelerin başarılı sonuç verebilmesı için, kitielerın yönetim le işbirliğı yapması şarttır. Yönetimler ancak halkın desteğı ile ekonomik darbogazları aşabilirler. Oysa Polonya'da işçilerin yönetimle işbirliği yapmak istemediği görülüyor. Bunun nedeni Polonya işçisinin bilinçsiz olması mı? Sanmıyoruz. Bize göre temel neden işçilerin yönetime güvenmemesi, onu benimsememesidir. Nova Huta'daki grevci çelik işçileri, ücretlere zammın yanı sıra 1981'de kapatılan Dayanışma Sendikası yetkililerinin tekrar ise alınmasını istemektedirler. Gdanskta Lenin Tersanesi'ndeki işçiler, Dayanışma için gösterı yapmaktadırlar. Başka bir deyişle, ekonomik nedenlerle başlatılan grevlerin ardından kısa süre sonra siyasal talepler ortaya alılmaya başlanmıştır. Kapatıldıktan 7 yıl sonra Dayanışma, tekrar ön plana çıkmıştır. Dayanışma hakkında çeşitli görüşler öne sürüldü. İşçilerin taşıdtğı Isa ve Meryem Ana resimlerine bakanlar, gerici bir örgüt olduğunu ıddia ettiler. Kimine göre Dayanışma'ya CIA sızmıştı. Kimine göre sendika iktidara gelseydi Polonya'ya kapitalizmi getirirdi. Kimine göre de Dayanışma Polonya'da gerçek işçi devletini, gerçek sosyalizmi kuracaktı. Bu ideolojik tartışmalar arasında sorunun özü galiba gözden kaçtı. Dayanışma, Polonya toplumunun çeşitli kesimlerınde değişik beklentilere yol açmış olabilir. Ama Dayanışma'nın bu kadar popüler olmasının asıl nedeni sanırız, halkın yönetime katılma, yönetimi paylaşma özleminin simgesi haline gelmesidir. İşçi devletinde, yönetime katılamayan işçilerin tepkısı sonucu doğmuştur Dayanışma. General Jaruzelski, 1981'de sıkıyönetim ilan ettikten sonra bir dizi siyasal ve ekonomik reform yaptı. işletmelere daha fazla özerklik verildi, tutuklu Dayanışma liderleri serbest bırakıldı. Sınırlı bir eleştiri özgürlüğü tanındı. Bürokrasideki yolsuzluklarla mücadele edildi. Ancak temel soruna değinilmedı. Yanı yönetimi işçiierie paylaşma, kitlelerin yönetime katılması kabul edilmedi. Bürokrasi, bu ayrıcalığına sıkı sıkıya sarıldı. Yönetme tekelinin işçi sınıfı ile paylaşılması, parti için korkulu düştü; kapitalizmde, yönetimi işçiierie paylaşmanın sermaye sınıfı için bir kâbus olduğu gibi. Polonya'da Komünist Partisi şimdi bir çıkmazın içindedir. Desteğini kitlelere karşı ordudan almaktadır. Ama ekonomik darboğazı aşabilmek için kitlelerin desteğine ihtiyacı vardır. Yönetime katılmasına izin vermediği işçi sınıfı ise anlaşıldığına göre bu desteği vermek niyetinde değıldir. Polonya'daki olaylar aslında parti ile işçi sınıfı arasındaki çelişkinin dışa vurmasıdır. Bunalımın, Mihaıl Gorbaçov'un Sovyetler Birliği'nde bu çelişkiyi hafifletmeye çabaladığı bir sırada ortaya çıkması ise talınsiz oır rastlantıdır. Çünkü krizin büyümesi Gorbaçov'u çok güç durumda bırakabilecektir. ERGUN BALO Rabin'den çaörı LONDRA (AA) tsrail Savunma Bakanı İzak Rabin işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze'nin yüzde 60'lık bolümünde ortaklaşa yönetilecek bir ÜrdünFilistin devletinin kunılmasını sağlayacak bir Araplsrail banş anlaşması sağlanması çağrısında bulundu. Rabin, Ingiltere'de yayımlanan Jane's Defence Weekly Dergisi'ne verdiği demeçte, tsrail'de sağ kanat Likud Bloku ile iktidan paylaşan ve kendisinin de uyesi olduğu Işçi Partisi'nin, "Kudüs'ün israil hükümranlığı altında birleşmesi ve başkenti olarak kalması gerektiginde ısrarlı olduğunu" bildirdi. Kurulacak ortak bir ÜrdünFilistin devletinin tek bir egemenlik, bir hukümet, bir bayrak ve Amman'ın olacağı bir başkent altında kurulması gerektiğini söylcyen Rabin, egemenlik hakkının Ürdun ya da Filistinlilere ait olup olmayacağı konusunda görüş belirtmedi. ÜrdünFilistin devleti kurulsun Gaz kaçağı zehirlenmesi MOSKOVA (AA) SSCB'nin Orenburg bölgesindeki Pavlovka köyünden yaklaşık 50 kişi, bir kaza sonucu gaz istasyonunda meydana gelen sızmtıdan zehirlendi. Sovyetska Rossia gazetesi verdiği haberde, hidrojen sülfür gazından zehirlenen 4'ü çocuk 9 kişinin hastaneye kaldırıldığını, gazdan hafif şekilde etkilenen 42 kişinin ise ayakta tedavi edildiğini ve durumlarımn endişe verıcı olmadığını belirtti. Israil'ın Güney Lübnan sınınndan sızan Rlistinlı genllaları aramak gerekçesiyle başlattığı askeri harekât tamamlandı (Foto$raf: REUTER) ye mevzilerinin sadece 6 km. uzağındaki Hizbullah mevzilerini ilkin 13 dakika boyunca Hovitzer toplarıyla aralıksız dövdü. Ardından tanklar devreye girerek piyadenin eşliğinde mevzileri ele geçirdiler. Üst düzeyde tsrailli bir subav, Lubnan'daki operasyonun tamam landığını ve israil kuvvetlerinin uslerine geri çekilmeye başladıklarını açıkladı. Reuters muhabiri, Lubnanlsrail sınınndakı tanklar, zırhlı araçlar, jeepler ve askeri kamyonların "Tank Junction" diye bilinen yoldan geri donmekte olduklarını bildirdi. Polonya'da sertleşme Çavusesku: müdahalesi Afgan hata VİYANA (AA) Romanya Komünist Partisı lideri Nikolay Çavusesku, SSCB'nin Afganistan müdahalesini bir hata olarak nitelendirdi. Çavusesku, 29 nisanda Politbüro da yaptığı ve Romen Haber Ajansı Agerpres tarafmdan dün yayımlanan konuşmasmda, Afganistan'a Savyet müdahalesinin işleri karıştırdığmı ve karşı devrimci güçlerin artmasına yol açtığını söyledi. Çavusesku, Afganistan şu andaki koşullarm, Sovyet birliklerinin 1979 yılında ülkeye girdikleri zamankiyle kıyaslanamayacak kadar zor olduğunu belirtti. Dış Haberler Servisi Polonya'da grevler yayılırken iki taraf da tutumlannı sertleştirmeye başladı. Politbüro dün sabah işçilere yaptığı uyanda olaylann denetimden çıkmasına izin vermeyeceklerini bildirdi. Kapatılan Dayaruşma Sendikası'nın liden Lech VValesa ise, önceki gece Gdansk'ta Lenin Tersanesi'nde grevdeki 7 bin işçiye hitaben yaptığı konuşmada yönetim "gerçek reform" yapmadığı takdırde "kanlı bir ihtilal" meydana gelebileceğini söyledi. AP ve AA'ya gore Walesa şöyle dedi: "Bu grevi siz başlattınız. BenjfâfReşiSp ve her zajpan yanrnızda olacağım. Deneyimim olduğu için sij& fikir verebilirim. Eğer bu sefer de gerçek bir reform yapılmazsa, bundan s'onra kanlı bir ihtilal çıkabilir. Sözlerim Kremlin'de de duyulsun istiyorum. Walesa'nın sonunu getirebilirler. Gorbaçov'un da işini Walesa "Yönetim gerçek reform yapmazsa kanlı ihtilal olur Politbüro "olaylann kontrolden çıkmasına izin verilmeyeceğini" belirtti ve halkın tahriklere kapılmamasını istedi. bitirebOirler. Ancak bu, Polonyada patlak verecek isyanlan sadece erteler ve ulusumuz daha sonra açlıktan lanklara saldınr." Necibullah DelhVde Yeni Gdansk'ta Lenin Tersanesi'nde grevi sürdüren işçilere yakınları yiyecek yardımı yapıyor. (Fotot. YENİ DELHt (AA) Afganistan Devlet Başkanı Muhammed Necibullah, Hindistan Başbakanı Raciv Gandi ve çeşitli kabine üyeleriyle görüşmelerde bulunmak üzere dün Yeni Delhi'ye gitti. Başkanlık Sarayı 'nda Devlet Başkanı P. Venkataraman ve Başbakan Gandi tarafmdan karştlanan Necibullah gazetecilere, "Hindistan'ayaptığım bu ilk ziyaretin 'tarihsel önemi' bulunuyor" dedi. Gdansk anlaşması Bağunsız Dayanijma Sendikasinın kurulmasına yol açan 2 Eyiül 1980 tarihli Gdansk anlaşmasırun temel maddeleri şoyle: • Veni bağımsız işçi sendikaian kurulacak. • Sendikalar anayasanın uretim araçlarırun kamu mülkiyeünde olması esasına dayalı olarak kurulacak. Sosyalist sistem ale>hinde eylem yapamayacak. • Komünist Parti siyası hayatta "öaeiı ruliı" oynamaya devam edecek. Sendikalar ssvasal bir partıye dönüşemeyecek. • Sendikalar uiuslararası işçi sendikalarına uye olamayacak. • Sansur, devlet güvenliği, asken ve uiuslararası çıkarların söz konusu olduğu durumlar dıjinda kaldınlacak. • Dinsei kuruluşlara haberleşme ozgürluğu verilecek, • Basın, idari konular, sosyal ve ekonomik planiardan haberdar olacak, özgürce yayın yapabilecek. • işçilere gre% hakkı sağlanacak. • Yeni sendikalar işçilerin yaşam koşullannı ilgilendiren devlet kararlarını eleştirme hakkına ^ahip olacak. • Hükumet 1970 ve 1976 yılmda gerçekieşen grevierde işten atılan işçiierie ilgili işlemlerı yeniden gözden geçirecek. uygunsuzluk bulunduğu takdirde işçıleri yentden işe alacak. • İşçi ücretleri enflasyonla orantth olarak artacak. 1980 olayları nasıl başlamıştı? Dış Haberler Servisi Polonya'da gunumuzdeki olaylar giderek 1980 yıhndaki gelişmeleri andırmaya başlıyor. O yıl Dayanışma Sendikası'nın doğmasına yol açan olaylar şoyle gelişmişti: 9 Temmuz 198O"de Başbakan Edward Babiuch, dış borçları 20 mılyar dolara ulaşan ülkede kemer sıkma politikası uygulanmaya başlanacağını açıkladı. Bu politika gereği hiçbir on uyanda bulunmaksızın et fiyatlanna zam yapıldı. Devlet, besin maddelerıne uyguladığı subvansiyonu kademelı olarak azaltmaya başladı. Polonya'da ilki 1970, ikincisi de 1976 yılında olmak üzere yiyecek fiyatlanna yapılan zamların yol açtığı kargaşa ortamına yeniden dönüldü. Et fiyatlarının yükseltılmesinin ardından Varşova'da ve Gdansk'ta iş yavaşlatma ve protesto gosterileri başladı. 16 Ağustos 1980'de 16 bin dok işçisi Gdansk'ta greve gittiler. tşçiler et fiyatlannın duşürülmesi ve ucret zammı isteklerinin yanı sıra, hukumetten siyasal ödün vermesini istediler. Grev dalgasj ülke çapında hızla yayıldı. Çöpçuler, tekstil, ulkedekı siyasal sistemin özüne aykırı bulduğu taleplerini göriişmeye yanaşmadı. Ancak 25 Ağustos 1980'de Polonya Komünist Partisi, başbakan ve beş politbüro uyesini görevden aldı. Babiuch'un yerine Josef Psikovski getirildi. Polonya Komünist Partisi Birinci Sekreteri Edward Gierek bir konuşma yaparak sosyalist uygulamanın yeni bir aşamaya girdiğini açıkladı. Gierek açıklamasmda özeleştiri yaparak, "köklü dönüşümlere gidileceğini" belirtti. Grevci işçiler politbüro ve hukümet değişikliğini yetersiz bir adım olarak değerlendirdiklerini ve özgür sendika kurulmasında ısrarlı olduklarını açıkladılar. Grevler 2 Eylul 1980 tarihinde "Gdansk anlaşmasının" imzalanmasına kadar surdu. Bu anlaşma ile kurulan ve kısa sürede 10 mılyon üyesiyle önemli bir güç durumuna gelen Lech VValesa'mn başkanhğındaki bağımsız Dayanışma Sendikası 13 Aralık 1981 gunu ilan edilen sıkıyönetimle kapatıldı. General Jaruzelski'nin askeri yönetimi, Komünist Parti liderleri ile birlikte Dayanışma Sendikası liderlerini de tutuklattı. Reagan'ın fal tutkusu fVASHINGTON (AA) ABD Başkanı Ronald Reagan, güç durumlarla karşılaştığmda yıldızfalı baktırarak karar aldığı yolundaki haberleri yalanladı. Başkan Reagan, Beyaz Saray'daki bir tören sırasmda gazetecilerin bu konudaki sorulannı cevaplandırırken, hiçbir kararının ve politik seçiminin fallardan etkilenmediğini söyledi. Beyaz Saray Sözcusü Marlin Fitzvater, yaptığı açıklamada, '' Bayan Nancy Reagan, eşinin rahatı ve huzuru ile yakından ilgilenmektedir ve astroloji, eşinin işleri konusunda onun uğraş alanlanndan bir kısmını oluşturmaktadır" diye konuştu. LECH «MLESA 1980 olaylannda ülkenin en popüler liden olmuştu. Gdansk'taki tersanede yaklaşık 12 bin işçi bulunuyor. Tersane işçileri, greve Krakow'daki Lenin Çelik Fabrikası'ndaki işçileri desteklemek amacıyla başlamışlardı. Dayanışma Sendikası Varşova bölge yönetimi de güvenlik güçlerinin grevcilere müdahale etmesi halinde, "butün Polonya işçilerine" derhal grev başlatma çağrısında bulunacağını açıkladı. Dayaruşma tarafından AFP'ye gonderilen bir bildiride, güvenlik guçlerinin "kuvvete başvurmasının, Poionya için trajedi olacağı" ifade edildi. Politbüro tarafmdan yapılan açıklamada halkın tahriklere kapılmaması istendi ve olaylann kontrolden çıkmasına izin verilmeyeceği belirtildi. Politbüro, "İktidann, ekonomiain istikrarsızlaştınlması tehditlerine kesinlikle karşı çıkması gerektiğini ve toplumsal banş, kamu duzeni ve disiplinin çiğnenmesine izin >erilmeyeceği"nı ıfade etti. Gdansk'ta Lenin Tersanesi'ndeki polis kuşatmasının ise dün kaldınldığı ve tersaneye giriş çıkışlann serbest olduğu bildirildi. Bunalıma ait başka bir gelişmede kilisenin girişimleri üzerine, Katolik aydınlardan oluşan iki heyetin, guneydeki Nova Huta demirçelik fabrikaları ile Gdansk'a arabuluculuk amacıyla gittiği haber verildi. Bu arada Krakovv, Poznan ve Gdansk'ta üniversite öğrencileri de işçiierie dayanışma gösterisi olarak derslere girmediler. Hukümet sözcüsü Jerzj Urban, Dayanışma Sendikası'nın tekrar yasallaştınlmasırun söz konusu olmadığını söyledi. Grevci işçiler, fıyat yükselmelerini karşılamak için ücretlerine "In 60'a varan zam istiyorlar. KöRFEZ SAVASI Iraksavaş uçakları, dün sabah îran'ın Şiraz kentini bombaladı. Tahran Radyosu, saldırıya katılan 2 uçaktan birinin düşürüldüğünü vepilotunun esir alındığını bildirdi. TAHRAN (AA) Irak uçakları dün Îran'ın Şiraz kentindeki bir sanayi tesisini bombaladı. Böylece iki ulke arasında 20 nisan akşamından itibaren uygulanmaya başlanan ateşkes ilk kez ciddi olarak ihlal edilmiş oldu. tran Resmi Haber Ajansı İRNA, Irak uçaklannın dün TSt 10.35'te Şiraz kentindeki bir sanayi tesisini bombaladığını ve ilk aiınan haberlere göre bazı işçilerin yaralandığını, ayrıca tesiste maddi hasarın meydana geldiğini duyurdu. Tahran Radyosu da Şiraz kentindeki sanayi tesisini bombalayan Irak uçaklanndan ikisinin Fars vilayeti sımrlan içinde düşürülduğunu bildirdi. Radyonun haberine göre düşurülen iki Irak savaş uçağından birinin pilotu sağ olarak ele geçirildi ve esir alındı. Radyo, üçüncü bir Irak savaş uçağının da tran uçaksavarlanna hedef olduğunu, ancak düşüp düşmediğr konusunda haber alınamadığını kaydetti. Irak, 20 nisan akşamı TSİ 23.00'ten itibaren kentler savaşına son vereceğini acıklamış, ancak tran'ın ekonomik ve askeri tesislerini vurma hakkını saklı tuttuğunu bildirmişti. Iran, Irak'ın ateşkes kararına resmen karşılık vermemesine rağmen fiili olarak ateşkese uymuş, birkaç kez sivil yerleşim yerlerini top ateşine tuttuğu yolundaki Irak iddialannı da şiddetle yalanlamıştı. Öte yandan Suudi Arabistan, önceki gün güvenlik guçlerinin tran'ın Cidde'deki başkonsolosluğuna saldınp görevhleri zor kullanarak bilinmeyen bir yere götürdukleri yolundaki Iran iddialannı yalanladı. Suudi Arabistan Basm Ajansı (SPA) bir Suudi yetkiliye dayanarak verdiği haberde, Cidde ve Riyad'daki tranlı diplomatlann, hiçbir zarar gormeden, emniyetli bir ortamda Suudi Arabistan'ı terk ettiklerini bildirdi. Suudi Arabistan 27 nisanda tran ile diplomatik ilişkilerini kestiğini acıklamış ve tranh diplomatlann ulkeden aynlmalan için 7 gün sure tanımıştı. Suudi yetkilisine göre tranlı diplomatlann ülkeden ayrılmasıyla ilgili onlemler olağan ve diplomatik kurallara uygun olarak alındı. Körfez'e açılan yeni tanker konvoyunun seferi süruyor. ABD Savunma Bakanlığı önceki gün yaptığı açıklamada, Korfez'de saldırıya uğrayan gemilerin yardımına koşulacağını duyurmuştu. Irak, ateşkesi bozdu SSCBj nükleer deneme ynptı MOSKOVA (AA) SSCB, dün sabah yeni bir yeraltı nükleer denemesi yaptı. TASS Ajansı, askeri amaçla yapılan denemenin Kazakistan 'daki Semipalatinsk deneme alamnda gerçekleştirildiğini haber vertii. ulaşım ve maden işçileri greve gittiler. Hastane ve diğer kamu sektörlerinde de hizmetler durdu. Bu arada işçi lideri Lech Walesa'run unü hızla yayıldı. Bazı işkollarında işçiler ücret artışı taleplerinde kazanım elde etmelerine karşı n grevi sürdürdüler. Hareket 1970'te Başbakan Wladislaw Gomulka'nın düşuruldüğü yıliardaki özelliğe bürundü. Başlangıçta hukumet, işçilerin Pravda Sovyet Komünist Partisi'nin yaym organı Pravda Gazetesi'nde çıkan bir yorumda Polonya'daki grevlere karşı olumsuz tavır takınıldı. Pravda, Batı'nın Polonya'daki rejim karşıtı çevrelerin grevleri kışkırttığını one surdü. Gazete, grevlerin, Varşova hükümeti tarafmdan uygulanan ekonomik reformları tehdit ettiğini de belirtti. > Chirac hücumda SABETAY VAROL PARİS Geçen pazar gününe kadar yayımlanan tüm sondajlarda açık farklı bir yenilgive uğraması öngörülen Başbakan Jacques Chirac, son dakikaya kadar mücadele etme kararlıhğım elden bırakmıyor. Hafta sonundan itibaren kamuoyu yoklaması yayımlanma yasağı olduğundan, şu anda kimse Cumhurbaşkanı Mitterrand'ın yüzde 5557 arası gösterilen sondaj üstünlüğünu koruyup korumadığını kesin biçimde bilemiyor. iki tarafm oy oranları arasında, son hafta içinde büyük gelgitler olabileceği varsayımına güvenen Chirac, 71 yaşındaki rakibine karşı hücumlannı giderek şiddetlendiriyor. Chirac'ın sağ kolu Içişleri Bakanı Charles Pasqua'nın geçen hafta içinde bir dergiye verdiği, aşırı sağ "Ulusal Cephe ile aynı değerleri paylaşügı" şeklindekı,demecin de etkisiyle kampında uyanan tereddütleri dağıtmak isteyen Chirac'ın, çözümü Mitterrand'a ağır bir dille saldırmakta bulduğu anJaşılıyor. Chirac'ın Mitterrand'a yönelttiği suçlamalar arasında, Ulusal Cephe Partisi'nin güçlenmesine neden olma, Yeni Kaledonya'da bağımsızlık yanlılaruu ce FRANSA SECIMLERI ÜÜ ÜÇ BÜYÜKLER. Turkiye'de çağdaş erkeğin yaşamında yer tutan "Üç Buyük" vardır...biri KİP! Marcos'a izin yok MANİLA (AP) Filipinler'in devrik dıktatörü Ferdinand Marcos'un ölüm döşeğindeki annesi Josefa Edralin Marcos'un dün ölümünden sonra bir açıklama yapan Cumhurbaşkanı Corazon Açuino, Ferdinand Marcos'un, cenaze törenı için Filipinler'e dönmesine izin verilmeyeceğini açıkladı. Aquino, kabine kriz komitesi ve kongre liderleriyle yaplıkları titiz değerlendirmelerden sonra eski Devlet Başkanı 'mn bu dönemde dönmesinin ulusal çıkarlara aykırı bulunduğunu söyledi. saretlendirme, geçen perşembe günkü karşılıklı TV tartışmasında Vahid Gorci konusunda yalan söyleme, "aşın sağla ortak degerier" konusundaki tartışmayı öne sürerek gerçek somnlan örtbas etme gibi unsurlar yer alıyor. Chirac, ikili TV tartışmasının da Mitterrand'la kendisi arasındaki oy farkını kapatmadığının anlaşılması üzerine, cepheden saldırıya geçme dışında bir çözüm kalmadığı sonucuna varmış gözüküyor. Ancak gözlemciler bu yöntemin geçerliliği konusunda hayli tereddütlü.. Buna karşılık, 8 mayısta hezimete uğramamak, Chirac'ın siyasal hayatta ayakta durması için gerekli. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası için "medeni sağ" içinde çeşitli yeniden örgütlenme modelleri ortaya atılıyor. Bu arayışların başlıca amacı, merkezci bir örgütun sosyalistlerle uzun sürdi bir ortaklığa gitmek üzere ortaya çıkışını engellemek; diğer amaçsa aşırı sağa kayan oylann yeniden klasik sağ partilere dönüşünü sağlamak. Bu iki hedefın ikisini de aynı anda yerine getirmek çok güç gözüküyor. Chirac'ın ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Edouard Balladur, geniş tabanlı ve ılımlı bir liberal parti kurulmasından yana.