Katalog

ariamentodan Çalışma Bakam Aykut; değişikliklerin kabul edilmesinden sonra yaptığı, teşekkür konuşmasında "Kanunlar makyaj değişiklikler değildir. Sizlerin de katkılarımzla kanunlara çok güzel bir estetik ameliyat yapılmıştır" dedi. sn CUMHURÎYET/7 Betül Uncular •Hakkı Erdem •CananGedik • Fanık Bildirici Imren Aykufa göre çalışma yasalarındaki değişiklik makyaj değih NEGETIRDÎ? " Estetik ameliyat yaptık yasakian getiren değişikliklerle iktidar sözcüleri yiizleri kızarmadan övünecekler" dedi. SHP'li Fetımi Işıklarda, değişikliklerle, Batıdaki işçilerin elde ettikleri haklara Türkiye'deki işçilerin layık görulmediğini söyledi. 165 bin işçinin grev yasaklannı kaldırmanın övunülecek bir nokta olduğunu belirten Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakam Imren Aykut, "Değişiklikler makyaj değildir. Yasalara güzel bir esletik ameliyat yapılmıştır" diye konuştu. TBMM Genel Kurulu'nda dun Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası'nda değişiklikler öngören tasannın son iki raaddesi göruşüldu. SHP Eskişehir Milletvekili Cevdet Selvı, çalışma yasalannda sozde değişiklikler yapıldığını yineleyerek, şoyle konuştu: "Bu değişiklikler yasalaşuktan sonra, iktidar sözcüleri 'Yeni haklar getirdik' diye hiç yüderi kızarmadan 6>unecekler. Grevdeki işçilerin defi hacetine dahi işverenler izin vermemişlerdir. Grevcilere çadır meselesi TBMM'de göriişülmiiştür. Yalnızca termik santrallere linyit veren ocaklar dışındaki kömiir işleri ve belediye lemizlik işlerindeki grev yasakian kaldınlmış. Ancak nafta ve dogal gaz, pelrokimya tesislerinde >eni grev yasaklan konulmuştur. Bu mu ivileştirme? Petrokimya işçilerine yeni grev yasakian getirilerek, sonra ILO'ya 'yasalar iyileştirildi' denilecektir. İsçileri boylesine sıkışünrsanız, onları sokaklardan ahkoyamazsınız. İşçiler, boylesine bak arama yollan kapanırsa, daba fazla aç calışamayacaklardır. İşçiler, direniş yapmaya zorlanıyor. Yeni yasaklarla övünmeye kimsenin hakkı yoktur." Selvi'nin bu konuşması üzerine söz alan Imren Aykut, Selvi'nin yanlış bilgiler verdiğini ileri sürerek, "165 bin işçi değişikliklerle grev yasakian dışına çıkanlnuştır. Bu övünulecek birşeydir. Bunu, her yerde övüne övüne söyleyeceğim" dedi. Grevde yeni işçi alan, grev yapan işçilerin yerin1 işçi çalıştıran işverenlere verilecek para cezalarını 1.5 milyon ile 5 milyona çıkarılması yolundaki SHP'lilerin önergesi ANAP'hlarca reddedıldi. Tasanda işverenlere öngörülen 50 bin ile 150 bin lira para cezası verilmesi hükmü aynen kabul edildi. Tasannın tümu oylanmadan önce kürsüye gelen SHP'li Fehmi Işıklar, Turkiye işçi sınıfını bu yasalar içinde tutmanın zor olacağını belirterek, "Genel grev doğasına uygun olarak gerçekleşecektir" dedi. Işıklar'ın bu sözune karşı çıkan ANAP'lı Onural Şeref Bozkurt, anayasaya aykırı olan greve övucü nitelikteki bu sözlerin tutanaklardan çıkarılmasını istedi. Fehmi Işıklar, konuşmasının diğer bolümünde, yasa değişikliklerinin işçi haklarına yeni hiçbir kazanım getirmedigini anlatarak, şunlan söyledi: "Bu değişiklikler, ILO normlanna, Batı standartlanna uygun değildir. Bu duzenlemelerle Turkiye'de çalışan işçiler, Batı'daki işçilerden geri kabul edilmiştir. Batı'daki işçilerin elde ettikleri haklara, Türkiye'deki işçiler layık gorulmemiştir. Bu değişikliklerle Turkiye'de sendikacılar, Batılı sendikacüardan geri kabul edilmiş. Türkiye'deki sendikacılar yurtsever olarak kabul edilmemiştir. Bu değişikliklerle, Turkiye'deki işçilere halen iyi gozle bakılmadığı an laşılmaktadır." İşçi yine açıkta ŞÜKRAN KETENCt Uluslararası Çalışma örgütü (ILO) Genel Kurulu için sendikal yasalarda yapılan değişiklikler dünkü Meclis görüşmesi ile tamamlandı. 12 Eylül'ün demokrasi ve sandikal hak anlayışı içinde düzenlenmiş 2821 ve 2822 sayüı yasalann özüne dokunulmadı.Yapılan yasa değişiklikleri, son oylama öncesi Meclisteki sonuç konuşmaları çerçevesinde, Çalışma Bakam Imren Aykut'a göre "Çok önemli, makyaj değişiklikler değil." SHP sözcüleri Cevdet Selvi'ye göre, "Işçiye hiçbir şey verilmiş değil. Bu değişiklikler makyaj bile değil:' Fehmi lşıklar'a göre ise, "Türkiye işçi sınıfını bu yasalar sınıriarı içinde tutnıak zor olacak." TürkIş'in dünkü yönetim kurulu açıklaması, birgün önce Istanbul'da verilroeyen miting iznini kınamak üzere yapılan acıklama ile aynı inandına olamama izlenimini veriyor. Son haftalann yumuşak, hükümetk içli dışlı havasmdan sonra lstanbul'da miting yapmak sendikacıların pek de göze alabildiği bir iş değildi. Hele de bu yasalann ardından lstanbul'da yüzbinlerce işçiain karşısına çıkmak gerçekten yürek ister. Çok ilginctir, böylcsine zorlu bir miting öncesi en küçük mitingler için bile sürdtirülen olağan hazırhklardan kaçmılmış, adeta bekiemeye girilmişü. Günahı boynumuza, ama nerede ise, "çoğunluk mitinge izin verümeyeceğini biliyordu" diyeceğız. Tabii Türk{ş yönetiminin çoğunluğu gibi, sendikalar yönetimlerinin büyük çoğunluğunun da aynı hava içinde olduğunu saptamış olarak. Evet, Türktş yönetimi yasalan eleştiriyor. Ancak sadece sendikaalan, daha doğnısu bugünün yöneticilerini Icurtaran, işçiyi açıkta bırakan değişikliklerden sonra bu eleştiriler inandırıcı gelmiyor. Sendikacıları kurtaracak değişiklik önerilerinin, yasa taslaklarında değil de Mecliste gelmiş olması dahi "bir danışıklı dövüş" havası, bir hoş olmayan izlenim doğunıyor. Elbette sendikacıları, doğrudan ANAP'ın sendikaiann kamuoyuna deklare ederek ortaya koydukları sendikal hak isteklerini, muhalefet partilerinden gelen karşı çıkışlan yok sayarak, sürekli tek yanlı kalkan parmaklarla çıkardığı yasalardan suçlamaya kimsenin hakkı yok. Elbette sendikacılar güçleri yetse, sendikal hakian getirecek yasa değişikliklerini isterterdi. Bunun için caba da göstermediler değil. Fakat şu öncelik, yöntem konusu var ya, ister istemez ANAP'tan bir şey beklemeyen, sendikacıdan çok şey istemeye hakkı olan işçiyi, kamuoyunu etkiliyor. Sendikacılar belki işlerinden pek memnun, ancak bize göre ANAP sendikacüara, sadece onlan kurtarmakia iyilik değil, aacık kötülük yaptı. önümüzdeki günlerde aleyhlerine oluşan bu olumsuz havayı silecek çok olumlu sendikal işlev yapmazlarsa, dogrusu biz 1988 genel kurullannda bu kez yasalarla değil, ama işçi oyian Ue gidecekleri kamsını taşıyoruz. Ük sınavlannı ILO'da verecek sendikacıiannuzı bugünlük bir yana bırakarak.konumuza, yasa değişikliklerine döneüm... Yasa değişikliklerinin gerekçesinde "Uluslararası Çaüşma Teşkilatı'nın normlanna uygunluğun sağlanması için bu tasarı hazırlanmıştır" cumlesi var. "ILO ilkeleri", "ILO ilkeleri düzeyinde sendikal haklar" Türkiye'nin sendikal hak kısıtlamalan nedeni ile uluslararası sendikal kuruluşlann şikâyetlerine bağlı olarak ILO gündemine gçlmesi ile bağlı olaiik gundemimize girdi. Türkiye'de kendimizi de katarak, sendikal hakian savunan herkes, belki de biraz fazla sıkça bu konuyu gündeme getirdi. Şimdi ise ANAP ve Çalışma Bakam sık sık aynı sözcüklerle karşımıza çıkabilecek. Türkiye'yi ILO'da yargılatan yasalann özünde, içeriğinde hiçbir değişiklik olmadan da ILO ilkelerine aykınhk ve uyumiuluktan söz edilebilir ve karşı tezler geltştirilebilir. Nasü olur demeyin? Anlatması, açıklaması çok zor. Ancak çok yakından izleyebilenier birazını kavrayabiliyor. Çok kısa ve kabaca ILO Birleşmi? Milletler'in hükümetişçiişveren üçlüsünün kauldtğı bir kuruluş. Bu, dünyanın üçlü temsilinin yıllarca tartışarak kabul edebildiği en tartışılmasız sendikal hak ve ilkeleri sözleşme haline getirmiş. Bunlar ileri işçi hakları değil, en alt sımrlar. Buna rağmen ülkeler bu sözieşmeleri imzalamamışlarsa, ihlalinden ötürü hesap vermiyorlar. Türkiye de 87 sayılı sendikal haklarla ilgili sözleşmeyi imzatamadığı için bunu ihlalden hesap vermekten kurtuluyor. Hesap vermek zorunda olduğu 97 ve 111 sayüı sözleşme ile ilgili saptanmış ihlaller ile dahi yasaiarda yapılnuş değişiklikler arasında ciddi bir bağlanü kurma olanağı yok. ÇunkD ILO rapor ve kararlannda Türkiye memurlara sendikalaşma hakkı tarumadığı için, DtSK'i yargüamasız fiilen kapattığı için, toplusözleşme yapma hakkı önüneyüzde 10 işkolu ve yuzde 51 işyeri barajı koyduğu için, sendikalara toplusözleşme yetkisini hükümet eünde tuttuğu sendikalar, hükümet tarafından denetlendiği ve işçilerin seçme, seçilme baklanna konan kısıüamalar nedeni ile öncelikle eleştirüiyor. Yapılan yasa değişikliklerinin bu deştırilerle hiçbir ciddi ilişkisi yok. Ne var ki hükümet daha önceki iki yıî "taahhüt" mektupları ile söz vermişken, bu genel kurula eli boş gidemezdi. Orada "Şimdilik bu kadannı yapabildik. Biz iyi niyetliyiz" denecek. ÇünkU iyi niyet, ne kadar küçük olursa olsun, olumlu adımlann da ILO'da büyük bir hoşgörü ile karşılandığı biliniyor. Hükümetin hesabı böyle. ILO'da durum uluslararası sendika] kuruluşlann bu savunmayı ne öiçüde ciddi alacaklarına ve kendi ağjrlıklarını koyacaklanna bağlı bir kararla sonuçlanacak. Ancak ILO'da kara listeye girmemek, ILO ilkekrine uygun sendikal haklara sahip olmak anlamına hiç gelmiyor. Ülkeler kara listeye sendikal haklann gerilik derecesinden çok, imzaladıklan sözleşraelere ve hak geri almalanna bağlı olarak giriyorlar. ILO ilkeleri üe uyumlu sendikal haklar ise gerçekte, ILO sözleşmelerinin imzalanıp bu sözleşmelerie gerçekten uyumhı yasalar ve uygulamaya geçilmesi anlammı taşıyor. Türkiye bundan o kadar çok uzakta ki... Üstelik asıl önemli olanı ILO'da hesap vermekten kurtulmak için değil, Türkiye işçi sınıfı, iş banşı için sendikal haklar değil rni? ANAPh Çahşma yasaları karıştırdı İmren Aykut'un 2821 ve 2822 sayılı yasalarda değişiklik getiren tasarıları engellemekle suçladığı Kalemli ve Taşçıoğlu bu iddiayı yalanladılar. Kalemli, "Türkiye'nin ILO'nun kara Hstesinden çıkmasını ük sağlayan ben oldum" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Büro) Hükümet, çalışma yasaları üzerindeki makyaj değişikliklerini TBMM'de tamamladı. Toplu tş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası değişiklikleri dun ANAPUıların oylanyla TBMM'de yasalaştı. SHP'li Cevdet SeJvi, "Yeni grev 'Değişiklik ILO'ya temelden aykırı' ANKARA (Curaburiyet Bürosn) Türkİş Yönetim Kurulu tarafından dttn yapılan açtkiamada, TBMM'de kabul edilen çalışma yaşarruna ilişkin yasalardaki değişikliklerin hiçbir çözüm getirmediği belirtüerek, "Hak arama yoUannın baslua yöntemfcrlt ve £LO Bkderiae temehkn «ytan dözeftleneferk ük«h tutalmaya cahsüroastnı, Oeride çok ciddi soranlar* yol «cscagı ve ksrşılıksız bırskılmıyscaiı büinmelkür" denildi. Tttrklş Yönetim Kurulu açıklamasında, sendikalar Ue toplu iş sözleşmesi, grev ve lokavt yasalannda yapılan değjşıkliklerin, sendika) hak ve özgürlüklerle, serbest toplu pazarlık ve grev hakkı üzerindeki kısıtlama ve engellerin kalkmasını sağiayacak yeterlikte olmachğı kaydedildi. 1982 Anayasası ve temel iş yasalanodaki tüm kısıtlamalann kaJdınlması, anayasa konusundarauhaiefetpartilerince başlatılan ortak girişiımn, hükümet kanadı tarafından da en kısa süre içinde olumlu şekilde değerlendirilmesi istenen açıklamada, şu görflşlere yer verildi: "Çaiışantarıa ankoşahaz sendika kannssı ve sendikatere 8yuo u u }dri]de serb«stçe öye oltbilmeleri hakkı yaaında, anatüzök ve ydaetmc&kltria serbestçt düzenleanıe», yonetkilerin tam bir özgftriik içnde seçOcbüınesi, iç ydaetaeHkkrm serbestçe dazenteaebtlmesi, çahşsıa ve iş programlannıa serbestçe beMrienmesi gibi temel sendika öıgüriiiiğîi kuramlan azerinde 2821 sayü» yasada yer alan surafoma, madakale ve yasaklamalar giderilnemiş, bu konulardaki istekleriaüze oygon dazrakmeier yapümaıaıştir. Deggiklikter, 2821 ve 2822 sayıh yasalarftzeriadekoofederasyomunazsa sörekli ve ısrarlı olarak takp ettigi Lluslararası Çalışraa Teşküarj'Diıı (ILO) sodeşme ve tavsiyt kvaıianna ııyum safelaamas» geregini karşıl&maktaa nzaktır." yar çalışma yasalannda yapılan değışikliklerden memnun olmadıklannı açıkladı. Atasayar, 2821 ve 2822 sayılı yasalarda yapılan değışiküklenn çalışma yasamındaki istikran bozacagını öne sürerek şöyle dedi: "Kanaala getiriiea degfeUdflderia bSyök bir bötömii hak araraaktan çok, bir olay yaratmak amacına dönök giW görtinüyor. Grevde fabrikalardaki stokJann çıkanlmasifun önlenmesi veya grev gözctilerinin sayılanaıo arttinlması grevkri olayh bale getirecek degişlklikkrdir. Işyeri öoande veya işyerinde buna benzer olaylar genişlemesi fevkalide kolay başlangıçlar olabirir." Atasayar, ekonomideki olumsuz gelişmelerden etkilenen işverenleri çahşma yaşamında yapılan bu tür değişikliklerin de huzursuz ettiğini söyledi. SHT'nin tcpkisi SHP grup başkanvekili Hikmet Çettn, dün TBMM'de sendikacı miUetvekilleri ile birlikte bir basm toplantısı düzenleyerek çaüşmâ yasalannda yapılan değişiklikler ile, ne işçi hakian, ne de demokratikleşme bakımından hiçbir gelişme sağlanamadığını söyledi. Yapılan değişikliklerin hükümetin gayri ciddiliğini gösterdiğini belirten Çetin, yasalar ile AN AP'm köleci toplum aıüayışını ortaya koyduğunu ve bir avuç holdingin temsilcisi olduğunu açıkça ilan ettiğini bildirdi. Çetin, grev yasaklannm daraltılmış gibi görülmesine karşın bazı sanayi dallanna yeni grev yasakian getirildiğıni, seçilme hakkı kısıtlanmış olan sendikacüara yeniden seçilme olanağı sağîanarak, işçilerîe sendikacılann aralarmın bozulmaya çalışıldığını anlattı. Çetin, "İşeOer ve sendikacdar 12 Eylül 1980'den ba yaaa pounsiyei suçiu olarak göruldüler. Bn anlayış ANAP ikrJdan tarafından da aynen jiirdüriilmtktedir" dedi. TtSK memnun değil AA'nın haberine göre ise TtSK Genel Sekreteri KabUay Atasa Adalet fonu oluşturulmasma karşı çıkan SHP'li Genç, "Adalet hizmetlerinin hızlı yürümesini istiyorsamz hâkim teminatlannı arttırın, hâkimlerin, savcıların, öteki adalet görevlilerinin maaşlannı arttırın" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bnrosu) TBMM Genel Kurulu'nda Odalar Birliği Yasası'nı değiştiren tasarı ile Adalet Fanu oluşturulmasma ilişkin tasan ve YÖK Yasası'ru değiştiren tasarı, göruşulerek kabul edildi. Adalet Teşkilatını Güçlendirme Fonu kurulmasına ilişkin tasarıya muhalefet sert tepki gösterirken, Adalet Bakaru Oltan Sunguriu fon ile adalet hizmetlerinin baskı altına alınacağı iddialarının yanlış olduğunu söyledi. TBMM Genel Kurulu'nda Odalar Birliği Yasası'nda değişiklik yapan tasarı bazı değişikliklerle be nimsendi. Bu tasarıya göre Odalar Birüği'nin üyelerinden alacağı aidatlar 250 bin liraya çıkanldı. Devlet Bakam Yusuf Bozkurt öaü, Odalar Birliği'ne çok onemlı görevler verildiğini ifade ederek, buna karşılık birliğin maddi kaynaklannın yetersiz kaldığını, tasa•ının bu nedenle getirildiğini töyledi, Artık adaletin de fonu var nılmasına ilişkin yasa tasansı görüşuldü. SHP adına konuşan Kocaeli Milletvekili Ömer Tiırkçakal fon oluşturularak adalet hizmetlerinin parah hale getirilecegini belirterek, "Bu fona kira bağış yapacak, dernekler dururken, olsa olsa hayali ihracattan yargılanan kişiler bağış yapacak" diye konuştu. Türkçakal, yargıda paranın egemen olacağını one sürerek "Hâkim ve savcılara da bu fondan mı maaş ödenecek" diye sordu. DYP'li Giineş Müftüoglu ise birçok adliyede dosyaların yerlerde süründüğunu, arşivlerde farelerin cirit attığını söyledi. Adliye teşkilatına ilişkin binaların yetersizliğine dikkati çeken Muftuoğlu, hâkim ve savcıların da büyük sıkıntüar içinde görev yaptıklarını kaydetti. Müftüoglu, fon yoluyla kaynak sağlanmasına karşı çıktı. ANAP'lı Ahmet Günebakan ise adalet hizmetlerinin ıyi yurütulmesi için maddi imkân gerektiğini belirterek, bunun için fon oluşturulduğunu söyledi. Tasarımn tümü üzerinde kişisel gönişlerini açıklayan SHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç ise her bakanlığın bir fon kurduğunu hatırlatarak, "Şimdi Adalet Fonu kurnlması bakanlararası bir (talana katıl) yanşıdır" dedi. Genç, şöyle konuştu: "Adalet hizmetlerinin hızh yüriitülmesini istiyorsamz bâkim teminatını aritınn. Hâkimlerin, savcıların ve diğer adalet görevlilerinin maaşlannı arttınn. Papatyalan yurtdışına gönderecegintze, milyarlık özel uçaklar alınacağına bu kaynaklan adalet için harcayın." Genç, hayali ihracat davasını sonuçlandıran tzmir DGM Mahkemesi Başkaru'nın görevden alınmasını da eleştirince ANAP'U Alpaslan Pehlivanh ile Orhan Ergiider oturdukları sıralardan ayağa kalkarak kürsüden Genç'e laf attılar. Genç, başkanvekili tlyas Aktaş'ın ANAP'lıları yatıştırmasından sonra konuşmasım tamamlayabildi. Adalet Bakaru Oltan Sunguriu ise tasarı ile özel şahıslara maddi olanaklar sağlanmasının söz konusu olmadığını belirterek, fonda toplanan paranın adalet hizmetlerine harcanacağını söyledi. Sunguriu, fon yoluyla hizmetlerinin baskı altında tutulacağı iddialarım da yalanlayarak, Adalet Fonu'nun Sayıştay denetimine bağlı ola ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu'nda çalışma yasalan ile ilgili göruşmelere çoğunluk sağlanamaması üzerine ara verilmesi ANAP'ı karıştırdı. Mustafa Kalemli v e Mükerrem Taşçıoğlu dun TBMM Genel Kurulu'nda çalışma yasaları üzerindeki görüşmelere devam edilirken konuyu Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem ile tartıştılar. özellikle Kalemli'nin sinirü bir şekilde el kol hareketleri yaparak konuştuğu görüşme sırasında Erdem'in kendilerinden sakin olmalarını ve olayı büyütmemelerini istediği öğrenildi. Taşçıoğlu ve Kalemli daha sonra aralannda yaptıklan görüşmede olayla ilgili düşüncelerini açıklamak uzere bir basın toplantısı duzenlemeyi kararlaştırdılar. Kalemli, basın toplantısında Aykut'un getirdiği son tasannın hükümetten aynen geçtiğini bildirerek, kendisinin hükümetteki görüşmelerde yalnızca bir konuya karşı çıktığını anlattı ve tasarıya karşı çıkmasımn söz konusu olmadığını bildirdi. Kalemli, çalışma yaşamı ile ilgili yasalarda ilk değişikliğin kendi zamanında olduğunu da savunarak, "Türkiye'yi ILO'nun kara Usteânden çıkarmayı sağlayan ben oldum. Bundan sonra sayın bakanın gayretleri işçi ve işverenlerin destekleriyle Türkiye'nin ILO gundeminde daha az yer alacağım umuyorum" dedi. cağım vurguladı. Şu anda kurulu bulunan Adalet Bakanlığı Vakfı'na bağış yapılabildiğini hatırlatan Sunguriu "Biz şıiphelerin aksine vakfa giden bn kaynaklan Sayıştay denetimine soktuk. Bu bizira iyi niyetimiri gosterir, onlann söyledikleri de kendi nivetleridir" dedi. Sunguriu, lzmir DGM Savcısı ve Başkanı'nın kendi istekleri üzerine görev süreleri dolduğu için aynı şehirde başka mahkemelere tayin edildiklerini sözlerine ekledi. Adalet Fonu TBMM'de daha sonra Adalet . Teşkilatını Güçlendirme Fonu ku Tasan ANAP'Iıların oylanyla kabul edildikten sonra bir teşekkür konuşması yapan Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakam Imren Aykut, yasalarda çok önemli değişiklikler yapıldığını, sendikal hak ve özgürluklerin genışletildiğinı ifade etti. Aykut, şu göruşlere yer verdi: "Kanunlar makyaj değişiklikler değildir. Sizlerin de katkılarımzla kanunlara çok güzel bir estetik ameliyat yapılmıştır. Biz, bağımsızlıgını daha dun kazanmış topVetolu VÖk e kabul lumlardan değiliz. Biz, kökleri Genel kurulda daha sonra Cum asırlar öncesine inen, asırlara dahurbaşkaru Kenan Evren'in veto yanan devlet tecnibesine sahip bir ettiği YÖK Yasası'nda değişiklik devletiz. Bizim 100 yılı aşan deyapan tasan partilerin oy birliğiyle mokratik tecnıbelerimiz vardır. aynen kabul edildi. Bizim toplumumuz tam 41 yıldır Tasarı altı yıldır profesörluk sendikalarla birlîkte yaşamaktahakkı kazanıp da bu unvanları ve dır. Bizim 25 yıldır toplu pazarlık, rilmeyenlerin profesörluk kadro grev tecrübemiz vardır. Turk halsuna atanmalannı öngonıyor. Altı kı 25 yıldır toplu pazarlıklı, grevyıldır üniversitelerde sorun olan ve li, lokavth bir sosyal, siyasal ve deYÖK Yasası çıkanlmadan önce mokratik hayati yaşamaktadır. profesörluk ve doçentlik hakkı ka Bo\le birttlkede,demokrasinin olzandığı halde atamaları yapılma madığını, sendikal hurriyetlerin olyan öğretim görevlilerinin bu kad madığını iddia etmek. bu yuce milrolan tasan uyarınca öncelikle ger lete. layık olmadığı bir suçlamadır. çekleştirilecek. Bugun daha ileri goturduğumüz TBMM Genel Kurulu'nda ayrı sendikal hak ve özgüriükleri uzun ca altı uluslararası sözleşmenin ve demokratik tecriıbeınizle, geleceksnlaşmanın onaylanmasına ilişkin te daha da ileri gotureceğimize inayasa tasansı göruşüldu. nıyorum." Çevrekonulu araştırma komisyonu belli oldu AKAP'ın ilk benimsediği araştırma önergesiyle ilgili çalışmayı yürütecek komisyonun başkanlığına ANAP'lı Talip özdemir getirildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çevre değerlerini korumak, çevre sorunlaruu gidermek için gerekli tedbirleri belirlemek ve çevre politikası oluşturmak amacıyla kurulan Mecüs araştırması koraisyonunun yöneticüeri belli oldu. Meclis araştırması komisyonunun başkanlığına ANAP Konya milletvekili Ali Talip Özdemir, Başkanvekilüği'ne de ANAP Tekirdağ milletvekili Ali Rıfkı Atasever getirildi. Sözcülüğü Sakarya milletvekili Ersin Taranoğlu, kâtip uyeüği de ANAP Ankara milletvekili Mehmet Sağdıç üstlendiler. Komisyonda Namık Kemal Zeybek, Erdem Beyazıt, Ömer Türkçakal, Giineş Gürseler ve Ertekin Dunıtürk de üye olarak gorev aldı. Komisyon çalışmalannı yaz tatili süresince sürdürecek. • TtYATRO • GÖSTERİ • SİNEMA MODA FILMCILIK SUNAR NIKITA MIKHALKOV PERA 1469738 AŞKKÖLESİ el ELENA SOLOVEY S°N RODION NAKHAPETOV 13.15 16.00 21.30 GENEL İSTEK ÜZERİNE MARGARETHE VON TROHA BARBARA SUKOWA DANIEL OLIBRICHISKY 1986 CANNES EN İYİ KADIN OYUNCU ÖDÜLU Seanslar Dönuşumludu Tel 33? 01 28 H .00 19.00 • t98S Berlın Film Festıvali En İyi IVAN'IN ÇOCUKLUĞU VASIF ÖNGÖREN'İN EHİR a DMtts NlS'ANBUL GENÇLİK GUNLEKİ TİYATROLARI (' BELEDIVESI riS) 12 X FtLM G0STSVMI l5 00SOYlEŞWflS7ERI 1900 OYUN A. T A R K O V S K İ 1988 İstanbul Sinema Günleri UTFAGI SeNİMPARAIöa BeyoaluLALE O G A Z l 149 25 24 W%65 ' KADIKOY ŞuadiyB ATLAMTİK B a k l r k o v s l N E M H MAY1S 12 X FİLU GÛSTERIMI 17 00 KONSfH 1900 OYIMI •AKKA (6n fcmw HTCHCOCK •luOtrOM SAMATT Metm ANO SHAKttHAM/HAMLirTryatro OCası "VMrtOOY4<1 Altred «TCHCOCK y "SmADAKİSOmATVTKU" O'rah(tâ$j Tıyatrc «ua«j •mjHSlMUr1'Sn Yav.ıTURGUL •OeHÇÜK TlYATtOSUAlTBUIATtr(OTEKİ TİYtTKO) Stk'.tn »IGAN STBtpTEASE" M U BaStn Yay T 0 •ARAVAGOIOIOn Der« jARUAN u fMUrtTl.ERİM IŞLCVİ VC UN.ERSITETEMSLCİLERI •KeŞAMU AU OCSTAHIS«nı I^aosu KAiip atHÇLtn rttr J Ovıtt TÛHHAU BCRHAHOA ALBAMIH CVf f N Hemşırel it y^i(w1t okutu •(« MŞIUK Ç0MA »on Jonaman KAUfEH •SANAT Vi SAMS0K~ iHnaı KUR 41 OZGEtmjRK Erd* 02 ZıyM BUZZIYA Yön HakanALTmtB SANCr Sısamak Oyuicubn •OASTuGırr Yoo Gcorge CUKOR 29 MArB 12 K FİLM GOSTEBıUl 15 00 SOrıEŞI 19 00 OYUN 12 0 00 FtlM G0STEMMI 1500SOYLEŞI ROSALUXEMBÜRG ZENGİN ŞENER ŞEN Beyoğlu EMEK 144 84 39 Kadıköy 0CAK336 37 71 * 7 4 337 74 00 5 7 Z YALNIZ DÜNYA SİNEMASI'NDA 149 93 61 = CABARETDEYAZ = HER AKŞAM GİTARIST OZKAN hSTOIREÖON UnlF AHKAMŞ TOSE «'ERE THE DAVS J O D F A ' H E P SUWWER 0 32 SUMVES Yaztrı 5e.5.mz 1 7 y 2 4 * arasöır Meîe er 1 200 Uleyvî t 000 D r,n \ 500 Asnal Mescıt Sok No 13 TLNEL T & 151 80 88 145 11 09 M UVIS 355 43 70 M «0OF1LMGOSTBUIIİ •5 00«ONSEfl 19 00 0YUN 21 mAYIS 12 00FHMGOSTEHIMİ 1500 SOYLEŞI gHABERLER w BKO.\DC\ST N E ^ S Oyuncu Ödütıi 2 OSCAR ÖDÛUÜ FİLM • 1987 Enıy, sesefekf • 1987 En ıyi goruntu etekr Btı yıl daha tıeyıon Mrıci bir lılır ırHyeCBjınizisannıyonjm Bin gözlcrıne ıntnaifudım Neıl N0RM*N Dunyadı «e ilktnizık yankılır yıpan unlu yaratık ALUN tılnınm heyecanlı beklenen w gostertldıgt yerlerds hnılat rekorfarı klfan rkıncı balumu Yön JamesCAMERON Yön.: Erden KIRAL Holly Hunter Wiİliam Hurt 8. HAFA DİLAN HAKAN BALAMİRDERYAARBAŞ YILMAZZAFER 2t MAriS 190OOVUH l2 00FILMGftSTERI*H 15 0OSOYLE5I . . 1900 3YUN relM tn Şişli KEm M7 77 62 «f5/»C/ FVUtlf Yıldız Uıvetstlss 21 00 «APAMŞ KONSEn « « / TÛIlltu IAÇK HAVA TIYATH0SU1OA) Suan CE*H0BAY TÜM eTKlNLIKLER HARBİYE t» ERTUĞRUl TIYATROSU NDA ÛCRETSİZ BİLCI İÇİN 140 TI 20 132 53 2 1 r A' U Çemberlilaç IPEK . . 522 25 13 DEFENCE PLAY ! DA ÖSKAR ÖDCLC .40/1) / Şıştı SITE 147 6 9 47 Beyoülu SİNEPOP 143 70 71 IÇemberlitaş ŞAFAK 522 2513 Aksaray TILDIZ 521 11 37 BakırkSy RENK 572 18 63 Kadıkfiy SUREYY* 336 06 82 P.tesi'den ittbarenyalnız SANAT MERKEZİ Muzık atetyeten çalışmalan aaşiamıştıt • Gilar • Pıano • Org • Davul • Baglama •Artnom«Sotfeı Şışlı Abıde Mjmyet Cad 220 5 I© 148 63 <6 (ZAFERE ÇAĞRJ) Şışli KENT. DÜNYA SİNEMASI'nda SINEMANIN TADI BAŞKADIR 9. HAFA B. BERTOLUCCI ROMRT 0E NIR0 GERARD OEPARDIEU DOMINKXiE SANDA METF.LM STEVE MARTIN CHEVW CHASE MARTIN SHORT Yön: JOHN LANDIS Beyoğlu Emek 144 84 39 i^ 10 14> 16 = is« 2i°« Katlıkay Beks Î36 01 12 ı v » i y <şw 17» 19°° z v Tryatro Snema Gosterı Duyurulorımz İçin 146 9738 Cum Daha dostça ve müzikli geceler için... Pfesı Çorş Perş KARACA J a z ı Müzik Salı Cum , C tesı CEM Folk Müıik C tesı aksam uzen barında RAİF Klasik Muzık Bağdflt cad. No. 472 » • " • * • •* « Mehmet Cüreli Tahsin Ünüvar Şuayip Yeltan Caz iküisi Vokal: ÖZCÜN Gitar: SERDAR Hergun 18M 03M arası açığız. Sultan Sofrası ü«tü ARNAVUTKÖY Rezerrasyon: 163 32 34 Harbiye AS 147 63 15 15" 18°° 21°° ^ ^ ^