19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 ARALIK 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 AtlantisHn gizli görevi WASHIMGTON (A A) Geçen cuma günü uzaya fırlatılan Amerikan uzay mekiği Atlantis'in, uzaya Lacrosse adı verilen casus uydusunu yerleştirdiği bildiriliyor. 1yi haber alan kaynaklar, 500 milyon dolar değerindeki casus uydunun faaliyete başladığını ifade ediyorlar. Uydunun, Sovyet topraklannm yüzde 80'ini gözetleme olanağı sağlayacağı kaydediliyor, ancak Amerikan resmi kaynakları, uydunun yerleştirümesi konusunda "tam bir suskunluk" içindeler. Papandreu inişte STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanisıan Başbakanı Andreas Papandreu, çeşitli skandallar nedeniyle yedi yıllık iktidar döneminin en ağır suçlamalarına hedef olurken se\gilisi Dimitra Liani ile olan ilişkileri tie son zamanlarda sert biçimde eleştiriliyor. Papandreu'nun, hükumetin prestijini sarsan bu skandal dizilerinden sonra kişisel prestijinin de sarsıldığı gözleııiyor. 7 yıllık iktidan süresinde 'hırslı' ve 'çok zeki bir siyaset adamı' olarak tanınan Papandreu, şimdi 'yalnız bir adam' olmaya itiliyor. Çevresinde 'guvendiği' insanların bile kendisini şu günlerde 'terk etntek egiliminde' oldukları gözleniyor. Durumun kendisi için ne kadar 'vahim' olduğunu anlatmak gerekirse Papandreu'nun bugünlerde 'adi bir hırsız' olarak tanıtılmaya çalışıldığı belirtilebilir. Bankacı Yeorgios Koskotas'ın yaptığı milyarlık yolsuzluklara •göz yumulduğu' ve daha sonra 'ağzını açmaması için' yurtdışına kaçırılmasında yardımcı olduğu Yunan Başbakanı 7yıllık iktidarının en zor günlerini yaşıyor DUN\ADA BUGUN ALISIRMEN Darbe mi Var? "Her şeyin zamanı vardır. Sevgi zamanı, aynlma zamanı ve ölüm zamanı. Ve geldi mi ölümün saati, artık hiç kimse önleyemez onu" dıyor ozan Yazgıcı bir gorüş mü? Belki de öyle algılarsanız öyledir. Ama çağdaş ozan belki de, yazgıcı değil, sadece nedensonuç Ilişkisini düşünüyor o sırada ve yeterli nedenlerin bir araya gelmesi halinde önlenmez sonucun gerçekleşeceğini söylemek istiyor. Çağımızda olayları ırdelemenin en geçerli yöntemi, nedensonuç ilişkisiyle yaklaşmaktır onlara. Son günlerde, darbe söylentileh yeniden gündeme geldi. Zaten bir süredir fısıldanıyordu, artık açıkça söylenmeye başlandı, başımızın üstünde sallanan Demokles'in kılıcının bir kez daha ulusun tepesine düşeceği. Evet, gerçekten ne oluyor? Yakında darbe mi olacak? 1990, "ebedıyete akıp geçen her 10 yılda" bir, darbeyi artık yazgı haline mı getirecek? 1990'a daha bir yıldan biraz fazla var ve Türkiye gibi attı ay sonrası için öngörü yapmanın güç olduğu istikrarsız bir ülkede, şu andan 1990 için bir şey söylemek pek akıllıca değil. Ne var ki. şu gun içinde bulunduğumuz koşullar ne denli güç olursa olsun, darbe olasılığı çok, ama çok zayıf görünüyor. Nedensonuç ilişkilerine göz atıldığında, bu gerçek açık seçik görülmektedir. Gerçekten, Türkiye'de geçmiş darbeler, Sayın Ozal'ın ileri sürdüğünün tersine, döviz rezervlerinin tükendiği ekonomik bunalım dönemlerden çok, siyasal mekanizmanın iyice işlemez hale geldiği dönemlere rastlamıştır. Bugün Türkiye'nın ekonomik, siyasal ve sosyal yapısının da çok olumlu bir çizgide olmadığı, ülkemizin bir çıkmaza doğru yöneldiği söylenebilir Ne var ki, bu gerçek de, tek başına darbe nedeni oluşturmuypr. Darbe için ekonomik, politik ve sosyal alandaki çıkmazın yine rejimın kendi sınırları içinde aşılması olanaklarının da ortadan kalkması, yani artık demokrası içinde bir seçenek kalmadığı görüntüsünün ortaya çıkması gerekmektedir. Nitekim, 1960 27 darbesi gibi. 1980 12 Eylül darbesi de bu nedenlerin bir araya gelmesinden sonra gerçekleşmiş bulunmaktadır. Gerçekten, eğer Adnan Menderes, 1960 Mayısı'nda seçime gıtmeye karar verse idi veya 1961 genel seçimlerine salimen gidilebilecek ortamı ortadan kaldırmasaydı 27 Mayıs Harekâtı olamazdı. Aynı şekilde, 1980 darbesi, Ecevit'in önderlığındeki CHP seçeneğinin denenip, çıkmaza saplanmasından sonra hazırtanmış, ama 1979 ara seçimlerinin ardından Demirel hükümetinin kurulmasıyla bırlikte gerçekte var olmasa da yeni bir seceneğin ortaya çıktığı ızlenıminin uyanmış olmasıyla birlikte ertelenmiştir. Darbeciler. ancak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de kilitlenmesinden sonra harekete geçebilmişlerdir. Olaya bu açıdan baktığımızda, sürekli olarak olayları çürümeye bırakmak egiliminde olan Süleyman Demirel'in Türkiye'yi çürutmesinin 12 Eylül darbesinde ne denli sorumluluğu var ise, eline geçen büyük olanağı akıl almaz bir hovardalıkla kısa sürede harcayıp tüketen Sayın Bülent Ecevit'in de o denli sorumluluğu vardır. Politikacıların sorumluluğunu vurgulamaktan amacımız, 12 Eylul karşı darbesiyle, cumhuriyet devriminin kazanımlannın büyük bir bölümünü ortadan kaldıranları aklamak değil kuşkusuz. Ancak üzerinde durmak istediğımiz nokta, politikacının darbeleri önleme konusunda sahip oldukları güçtür. Politikacılar demokrasiyi kurallarına uygun olarak işletebildlkleri sürece, kimsenın darbe yapmaya gücü yetmez. Yine rejim kendi içinde, kendi seçeneklerini oluşturdukça da, kimse darbe yapmaya kalkışamaz. Bugün ANAP iktidarının tükenmişliğinin yanı sıra içine bir sürü şeriatçının, kafatasçmın sızmış olması da darbenin koşullarını olusturmuyor. Çünkü bugün SHP, rejim içinde bir seçenek olarak gözüküyor. Darbe heveslileri, ancak SHP seçeneğinin de kof çıkmasından sonra harekete geçmeyı düşünebilirler. O andan sonra da kuşkusuz, çok daha başka koşulların da bir araya gelmesi gerekecektir ve Türkiye'de bir kez daha darbeyi deneyecek olanlar da, şimdiye kadar bu ışe atılanlardan çok daha büyük risklerin altına girmiş olacaklar, daha yoğun bir halk muhalefeti/ii de göze almak zorunda kalacaklardır. Geçmişteki olayları iyi inceleyip, gelişmeleri nedensonuç ilişkisi açısından ele aldığınızda çıkan sonuç budur. Henüz SHP seçeneği denenmeden darbe olasılığından söz etmenin anlamsızlığı ortadadır. Tıpkı geçmişte CHP seçeneği denenmeden darbe yapılamadığı gibi... 'Acaba SHP bu gerçeğin ayırdına varmış mıdır?" sorusuna gelince: 1974 yılında CHP'nin hazırladığı "Demokratik Sol Düşünce Forumu" adlı kitapçıkta yer alan yazımızda, bu gerçeğı CHP'lilere anlatmaya çalışmıştık, başarılı olamadık. Acaba şimdi SHP'liler, geçmişten ders alarak bu gerçeği kavrayıp, seçenek olmayı başaracak ve ellerine geçecek olanağı iyi kullanacak duzeye gelmişler midir? Bu konuda şu anda herhangi bir yorumda bulunmamayı yeğlerken, okurlarımızın hoşgörüsüne sığınıyoruz. Yunanistan Başbakanı bir yandan mali skandallar nedeniyle çok ağır suçlamalara hedef olurken öte yandan Liani Dimitra ile olan ilişkisi yüzünden hızla yıpranıyor. Papandreu'nun Rodos zirvesine Liani'yi de götürmesi, Yunan basınında "Uluslararası alanda rezil olduk" şeklinde başhklar atılmasma neden oldu. PASOK yanlısı gazetelerin bile Papandreu'ya cephe aldığı gözleniyor. suçlamalarına hedef olan PASOK'un yanı sıra Papandreu da 'silah kaçakçılığı' ile ilgili bir dizi suçlamalara hedef olmaya başladı. Yunanistan'ın en ciddi siyasi dergisi 'Anti' son sayısında yeni bir iddiayı daha ortaya atarak Papandreu'nun resmen silah kaçakçılığından komisyon aldığını öne sürdü. 'Anti' Dergisi'nin kapağında Papandreu ile Koskotas'ın başları birleştirilmiş bir şekilde sunulurken "Barts taciriiğinden silah tacirliğine" manşeti yer aldı. Aslında bu gibi 'suçlamalar' her gıin PASOK hükümetine muhalefet yapan gazetelerde de çıkıyor. Ama PASOK hükumetini en çok düşünduren gelişme, 1 yıllık iktidarı boyunca PASOK'u 'canla başla" destekleyen "iktidar yanlısı' gazetelerin bile şimdi 'hırsızlıklan' çağrışım yapan haberleri buyüterek vermeye başlamış olması. Pazar gunleri yayımianan ve 'iktidar yanlısı' olarak tanınan Vunanistan'ın en ciddi gazetesi To \ iına Gazetesi de PASOK hükumetini sert bir dille eleştirmeye başladı. Geçen pazar günkü sayısında 'To Vima', Papandreu hükümetine ilişkin yazısında, "Bu çürıime dcvam ederse PASOK'un er ya da geç iktidardan düşeceğine inanılıyor" diyordu. Papandreu'nun 'durumu kurlarmak' amacıyla yaptığı son hükümet değişikliğini ise "yararından çok zaran oldu" şeklinde Torrejon Üssü'nde kaza MADRİD (AP) ABD Hava Kuvvetleri'nin Akdeniz Bölgesi Komutanı Orgeneral W. Harpe, bindiği F16 savaş uçağının yere çakılması sonucu öldü. lspanya'nm Torrejon Hava Üssü'nde meydana gelen kaza,un sebebine ilşkin ayrıntılı bilgi verilmedi. Bilindiği gibi ABD Hava Kuvvetleri'nin 401'inci Taktik Hava Filosu 'na aiı 72 adet F16 savaş uçağının Torrejon Üssü'nden başka bir yere aktarılması için tspanya Ue ABD anlaşmaya varmış, lıalya ise bu uçaklara ev sahipliği yapmayı bu yıl kabul etmişti. değerlendiren To Vima'mn bu görüşü Yunan kamuovu tarafından paylaşılıyor. Bu nedenle, Papandreu'nun aralık ayı sonuna kadar yeni bir hükümet değişikliği yapacağından söz ediliyor. Bu arada 140 üyeli PASOK Merkez Komitesi'nin geçen haftaki toplantısında, Papandreu'nun "İktidarı bırakma)racağız" gibi sozleri de hoş karşılanmadı. Çunku butun siyasi partilerin hep bir ağızdan 'erken seçimlere gidilmesi' yolundaki arzuları, PASOK'un ü>eleri tarafından da benimsenmeye başlanmış durumda. Ve Liani Skandal olaylannın yanı sıra Papandreu'nun 'yasa dışı' ilişkisi de son zamanlarda yeniden gundemegetiriliyor. Ancak bunda, biraz da Papandreu'nun katkısı olduğu da söylenebilir. 69 yaşında, sağlık durumu 'fevkalade olmayan' Yunanistan Başbakanının AT zirvesinin yapıldığı Rodos Adası'na 34 yaşında, mini eteğiyle 'yürekJeri hoplalan' sevgilisi Dimitra'yı da getirmiş olması, ozellikle zirveyi izlemek için Rodos'a gelen yabancı muhabirlerin 'en çok ilgi gösterdikleri' konu oldu. Yabancı basının üstelik AT zirvesindeki gelişmelerden çok Dimitra konusunu işlemiş olmaları ise Yunan gazetelerinin hep bir ağızdan "Uluslararası alanda rezil olduk" gibi başhklar atmasına yol açtı" Arjantin'de hükümeîe sadık birlikler duruma hâkim Arafat İsveçhe Yahudilerle görüştü STOCKHOLM (A A) FKÖ lideri Yaser Arafat, bugün Isveç'te Amerikalı Yahudilerle görüştü. Stockholm 'deki yazlık sarayda gerçekleştirilen görüşmenin ilk bir saatine Isveç Dışişleri Bakanı Sten Andersson da katıldı. Arafat'ın, Ortadoğu barışı için faaliyet gösteren uluslararası bir örgütün ABD kolunun da başkanı olan Rita Hauser başkanlığındaki 5 kişilik Yahudi heyetiyle görüşmesi Israil Ue Yahudi örgütlerinin tepkisini topladı. Isyancılar tutuklandı Muhalefet, Devlet Başkanı Raul Alfonsin'i isyanalarla pazarlık yapmış olmakla suçluyor. Komünist Parli Genel Sekreteri, hükümetin isyancıların istediği şekilde tutuklu cuntaaları affedeceğine inandığını söylüyor. Dış Haberler Servisi Arjan. tın'de Albay Mulıammed Ali Seineldin ve diğer ısyancılar tutuklanırken ayaklanmanın bastırılışından sonra iktidar ile muhalefet partileri birbirlerine düştüler. Komünisl Partisi, De\let Başkanı Raul Alfonsin'i isyanalarla pazarlık yapmış olmakla suçlarken, oteki muhalefet partileri de isyancıların eylemlerine son vermeyi neden kabul ettiklerinin aydınlığa çıkartılmasını istediler. Bu arada askeri yetkililer isyancı askerlerin halka plastik mermilerle açtıkları ateş sonucu üç kişinin can verdiğini, 13 sivil ve 12 polisin de yaralandığını resmen açıkladılar. Arjantin Komünist Partisi Genel Sekreteri Patrkio Echegaray, 19 ay içinde beş askeri isyan olduğuna dikkati çekerek Alfonsin yönetiminin orduya karşı gevşek ve asırı tavizkâr davrandığıru ileri sürdü. AP'nin haberine göre, Echegaray, "Sokaktaki adam, hükümetin isyancıların teslim olmalanna ilişkin açıklamasında aldatıcı bir şeyler olduğuna inanmaktadır" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Eminim ki, kapalı kapılar ardında yapılan pazarlıklann bir sonucu olarak hükümet yakında bir af ilan edecek ve cunta yönetimleri sırasında uygulanan devlel terorizmine kanşmış kişilerin mahkemelerine bir son verecektir." Bilindiği gibi, isyancı askerlerin istekleri arasında cunta yönetimleri sırasında insan haklan suçu işlemiş oldukları için sonradan yargılanıp mahkum edilmiş subaylann serbest bırakılmaları ve süren davaların da iptal edilmesi en başta yer alıyordu. Buna karşılık isyanın elebaşısı Albay Muhammed Ali Seineldin de önceki gece teslim olduktan sonra dün sabah askeri mahkemeye çıktığı ve ilk sorgusunun ardından tutuMandığı bildirildi. Birliklerinden kaçarak isyana katılan 52 denizci de tutuklananlar arasında bulunuyor. tsyancdarın bir bölümünün teslim olmadıklarına ilişkin haberler önceki gecenin de gerilimli bir atmosfer içinde geçmesine yol açmıştı. Ancak dün yayımianan hükümet bildirisiyle isyanın tamamen sona ermiş olduğu resmen duyuruldu. Bir yandan mali skandallar öte yandan Uiani olayı, Papandreu ve PASOK'u yıpratırken Yunanistan'da çok yakın bir gelecekte siyasi haritanın değişmesi bekleniyor. Örneğin, 196O'lı yıllardan bu yana iki ayn parti halinde olan komünist partileri şimdi birleşme eğilimini gösteriyor. Ayrıca Yunanistan'daki 'bütün sol eğilimli' partilerin de birleşmesi için çeşitli faaliyetler gösteriliyor ki bu olasılık gerçekleşirse, PASOK'u i sol kanadını temsil edenlerin bu 'birleşmeye' katıimalan kaçınılmaz olacak. Sağ kesimde de bir dizi faaliyet sürdürulüyor. Ana muhalefet partisi Veni Demokrasi lideri Konstantin Mitsotakis'in, PASOK hükümetine karşı "böl ve yönet' yöntemini andıran 'suskunluğu' gerçekten meyve vermeye başladı. PASOK'a kaışı yurüttuğu sert muhalefetin 'meyve vermediğini' goren YDP liderinin, PASOK'un 'hırsızlar tarafından yönetildiği' gibi bir imajı kamuoyuna yerleştirmek için 'suskun' kalmayı yeğlediği gözleniyor. Ama 'fırsat bu fırsat" ilkesine inanan bazı sağ çevreler, PASOK'u iktiBir daha asla İsyanın bastırılışından sonra halk, hükümete sadık Genel dardan düşürmek için 'son hamkurmay Başkanı Dante Cardi'nin çevresinde askeri darbe aleyhinde gösteri lenin yapılmasım' istiyorlar. Bu lerde buiundu. Taşınan pankartta "Bir daha asla halk izin vermeyecek' yazılı gelismeler içinde, sağ kesimde de bir 'birleşme faaliyeti' gözleniyor. olduğu dikkati çekiyor (Fotoğraf: Reuter) Fılistinydegeçenyıl8aralıkta başîayan taşlı ayaklanmasürüyor Ibrontsov'un sürpriz gezisi KAHtRE (A A) Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı'nm Ortadoğu ve Kuzey Afrika İşlehnden Sorumlu Yardımcısı ve bu ülkenin Kabil Büyükelçisi Yuli Vorontsov, dün sabah, önceden açıklanmayan ani bir ziyaret için Kahire'ye geldi. Vorontsov 'un ziyaretinin, Filistin (Jlusal Konseyi toplantısından sonra Ortadoğu sorununda kaydedilen hızlı gelismeler karşısında Mısır'ın görüşlerini ilk elden öğrenme amacını taşıdığı belirtiliyor. İNTİFADA'MN KRONOLOJİSİ Intifada'nın yıldönümü tsrail Filistinlilerin işgal altmdaki topraklarda başlattıkları ayaklanmanın belirleyici siyasal sonuçları oldu. hrail çok güç durumda kalırken Ürdün, Batı Şeria ve Gazze'deki hükümranlığınt terk etti. Bağımsız Filistin devleti ilan edildi. Dış Haberier Servisi îsrail işgali altında bulunan Filistin topraklan Batı Şeria ve Gazze'de Filistinlilerin "taşlı ayaklanma"sı başlayalı yarın tam bir yıl doluyor. Geçen yıl 8 aralıkta Îsrail ordusuna ait bir çekicinin Filistinlilere ait iki minibuse çarparak dört Filistinlinin ölümüne yol açmasından sonra başîayan taşlı protesto gösterileri beklenmedik bir biçimde çığ gibi büyüdü. îsrailli askeri ve siyasal liderlerin başlangıçta fazla önemsemediği ve klasik baskı yöntemleriyle önünü alabileceklerini sandıkları başkaldırının gerçekte kuçük bir azınlığın değil, 7'sinden 70'ine tüm bir Filistinli halkın işgale ve işgalciye karşı direnişi olduğu, birkaç ay geçip de bir türlü hızı kesilmeyince anlaşıldı. Kesinlikle ateşli silaha başvurmayan ve îsrailli askerlere karşı taş atarak direnen Filistinliler karşısında tsrail yönetimi yeni baskı yöntemleri geliştirdi. Plastik mermi kullanmak, "intifada" (taşlı ayaklama) denilen başkaldırının elebaşıları olduklarından kuşkulanılanları tutuklamak ve evlerini buldozerlerle yıkmak, patlayıcıyla havaya uçurmak gibi yöntemler de ayaklanmayı baslırmaya yetmedi. Tersine, basın yayın organları aracılığıyla tüm dünyaya duyurulan intifada Filistin davası yararına muazzam bir sempati sağlarken Îsrail aleyhine de onune geçilemeyen bir tepki oluşmasına katkıda bulunuyordu. İsrail yönetimi ir'ifadayı bastıramadıysa da Filistin Kurtuluş Örgutü'nün, lider V'aser Arafat'tan sonra "ikinci adamı" konumundaki Abu Cİhad'ı, yani FKÖ'nun Afganistartda mücahit saldırm MOSKOVA (A A) Afganistan 'da, mücahitlerin geçen hafta Kunduz kentinde bir yolcu • otobüsüne ateş açmaları sonucu 42 kişinin öldüğü bildirildi. SSCB resmi haber ajansı TASS ve Kabil radyosu, mücahitlerin, lmam Sakhib bölgesinden Kunduz kentine giden otobüse düzenledikleri saldırıda ölenler arasında çocuklann da bulunduğunu belirtti. intifadayı uzaktan yoneten adamı olduğuna ınanılan kişiyi Tunus'taki evine baskın düzenleyerek öldürttü. Intifadanın surup gitmesinin önemli siyasal sonuçları oldu. Bunlardan birincisi, 30 haziranda Ürdün Kralı Hüseyin'in Batı Şe 8 Aralık: İsrail ordusuna ait bir ria ve Gazze üzerindeki hukum çekici Filistinlilere ait iki ranlık haklarıru terk ettiğini ve bu minibuse çarptı. 4 Filistinli toprakların Filistinlilerin olması öldü. Filistinliler, İsraillilere taş atarak protesto gösterisinde gerektiğini açıklaması oldu. bulundular. İkinci önemli sonuç, FKÖ'nün intifadaya siyasal bir platform 9 Aralık: Cebaliye'de protesto sağlamak gereğini duyması oldu. gösterisinde bulunan Kral Hüseyin'in kararından son Filistinlilere, israil askerleri ateş ra bu daha da ivedi bir zorunlu açtı. İki Filistinli öldü. lul haline gelmişti. Yaser Arafat, FKO içindeki çeşitli örgütleri sonunda "bağımsız Filistin devleti" ilan etmek konusunda ikna etti. 13 Ocak: Uluslararası Filistin halkının "sürgünde protestolara rağmen İsrail dört pariamentosu" niteliğindeki Filis Filistinliyi sınır dışı etti. Daha tin Ulusal Konseyi'nin 15 kasım sonraki tarihlerde şu ana kadar da Cezayir'deki toplantısında ba 32 kişi sınır dışı edildi. ğımsız Filistin devletini ilanı ve bu devletin kısa zamanda 6O'ı aşkın 20 Ocak: İsrail Savunma devletçe tamnması, intifadanın Bakanı İzak Şamir, askerlerin daha bir yılı dolmadan eriştiği en göstericilere karşı ateş açmamalarını, ama sert ve parlak başarı oldu. kararlı davranmalarını emretti. 15 Şubat: Bir Filistinli genç, kendisinin \e üç arkadaşının İsrailli askerlerce diri diri toprağa gömülduklerini anlattı. Olayın duvulmasından sonra Îsrailli askerlere disiplin cezası verildi. 16 Şubat: Bir Filistinlinin taşla kolunun kırılmasını gösteren bir filmin dünya televizyonlarında gösterilmesinden sonra olaya karışan dört İsrailli asker tutuklandı. 16 Nisan: FKÖ'nün ikinci adamı Abu Cihad takma adıyla tanınan Halil El Vezir Tunus'taki evinde İsrailli komandoların baskını sonunda öldürüldü. 30 Haziran: Kral Hüseyin, Crdün'le Batı Şeria ve Gazze arasındaki hükümranlık bağlarına son verdiklerini açıkladı ve FKÖ'yu bu topraklarda sorumluluğu üstlenmeve çağırdı. 1 Kasım: İsrail'deki gcnel seçimlerde sağcı Likud Cephesi ile aşırı sağcı, dinci ve milliyetçi partiler daha kazançlı çıktılar. ayaklanmayı bastıramadı Sergül Kocagöz tlkokul4. sınıf öğrencisi. Şiir yazıyor. Edebiyat öğretmeni olmak istiyor. "EDEBIYAT ÖĞRETMENİ Sergül, 6,9 milyon ilkokul öğrencisinden biri. * Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Programlarından yılda yaklaşık 400 öğrenci mezıın oluyor.** * XII. Milli Eğitim Şurası. Hazırlık Dokümam, Temmuz 1988. ** 19861987 ÖSYM İstatistikleri. Mhket bombasına izin KLDÜS (AA) ABD, Israil'e karşı 6 yıldır sürdürdüğü misket bombası ambargosunu kaldırdı. Kudüs'teki ABD Büyükelçiliği yetkilisi Don Cofman tarafından yapılan açıklamada, Başkan Ronald Reagan'ın ambargonun kaldırılmasına karar verdiği belirtilerek "Eğer İsrail'in güvenliğini arttıracaksa ambargonun kaldırılmaması için sebep yoktur" denildi. Yııgoslavyu'da grevler BELGRAD (AA) Yugoslavya'da, Zorka Gübre Fabrikası ve bakır madeni işçileh, düşük ücret ve yetersiz çalışma koşullarını protesto amacıyla greve gittiler. Başarmaları için onlara destek verin. Sağlam bir temel kazandınn! Filistinli öğrenciler, Batı Şeria'nın Ramallah kentinde önceki gün düzenledikleri yurüyüşte Filistin bayraklarının yanı sıra, Filistin Halk Kurtuluş Cephesi lideri George Habbaş'ın portrelerini de taşıdılar. (Fotoğraf: Reuter) 15 Kasım: Filistin Ulusal Konseyi bağımsız bir Filistin devleti kurulduğunu ilan etti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle