26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 ARALIK 1988 * * * CUMHURİYET/15 Türkiye, Eurocontrol üyesi ANKARA (AA) Turkiye. Avrupa Sivil Havacılık Konferansı (ECEC) tarafından Avrupa'daki sivıl havacılık trafiğini kontrol etmekle gorev lendirilen Hava Seyru,eferinin Emniyeti Için Avrupa Teşkilatı'na (Eurocontrol) resmen uye oldu. Üyeliğe ilişkin yasa, Resmi Gazete'nin dünku sayısında yayımlanarak yurürluğe girdi. Yasayla, hava seyruseferinin emniyeti için uye ulkelerin işbirliği ve yol ücretlerine ilişkin çok taraflı anlaşmalar onaylanıyor. Sivil Havacılık Genel Mudur Yardımcısı Atilla Parla, Eurocontrol'un öteki uyelerinin, Danimarka, Norveç, Isveç, Federal Almanya, Avusturya, Ispanya, lsviçre, Yunanistan ve Belçika olduğunu soyledi. Valiyî Başbakan'a şikâyet etti ŞANLILRFA (Cumhuri>eO Şanlıurfa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Kemal Kapaklı Vali Alparslan Karacan'ı basının haber alma ozgurluğunu engellediği ve bazı gazetelere ka.şı yasadışı uygulamalar yaptığı gerekçesiyle Başbakan Turgul Özal ile İçişleri Bakanı Mustafa Kalemli'ye şikâyet etti. Kapaklı Basın Konseyi'ni de göreve çağırdı. Şanlıurfa Valisi Alparslan Karacan'ın bazı basın temsilcileriyle yerel gazetelere karşı antidemokratik tutum içinde olduğunu one süren Kapaklı, Şanlıurfa'nın yedi milletvekiline de telgraf çekerek önlem almalarını istedi. Kapaklı, Vali Karacan'ın baa gazetelere haber ambargosu uyguladığını soyledi. Noel Babalar beklediğı Noel öncesı hazırlıklar bu yıl da yoğunlaştı Noel m başkisısı de hiç kuşkusuz Noel Baba Batı Almanya'nın Bersenbrueck kasabasında bu yıl düzenlenen Noel Baba Konferansı'nda da 20 değişık ülkeden "Noel Babalar" bir araya gelerek ülkelenndekı Noel kutlamaları hakkında göruş alışverişınde bulundular. (Fotoğraf Reuter) Küçük Marie mi çük Anne Marie Cattierine McClusky, hayatının geri kalan bölumünü bır öksüz olarak gecireceğıni henüz bılmıyordu. Ancak geçen yıl ağustos ayında meydana gelen bir trafık kazasında ıki kız kardeşı, bır teyzesi, annesi ve babasını kaybeden küçük Marıe, kazayla ilgili mahkemenin sonucuna göre 5 milyon steriin tazminata hak kazandı. (Fotoğraf: AP) Yatıkanüa her pazar günü geleneksel ayınin gerçekleştırildiği St Peter • r.'ıeydanı'na l toplananlar bu pazar gunu ılgınc görüntülerie karşılaştılar Ispanya'dan gelen bır grup Hırıstıyan hacı da ulusal giysıleri ıçinde, ' ayine katılanlara unutulmaz bır . gösten sundular. Ispanyolların yaptıkları ınsandan kuleyı Papa II. Jean Paul de hayranlıkla ızledı (Fotoğraf AP) Hacı kulesi HABERLERİN DEVAMI Cudi Dağı'ndaki Şehitlerimiz. (Baştarafı 1. Sayfada) Oysa Ulusal Kurtuluş Savaşımızla tarihin çop tenekesine fırlattığımız Sevr'i hortlatmak düş kurmakla eşanlam taşır. Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşı olan Lozan Antlaşması'nı yırtıp ülkemizi bölmek isteyenler şunu çok iyi bılmelidir: "Milli Misak" sınırlarını değiştirmeye kimsenin gücü yetmez! Buna yeltenenlere de bu ülkenin tarihsel bilinci geçit vermez! Cudi Dağı'nda şehit olan askerlerimizı bu gerçeğin ışığında anıyoruz. Onlara pusu kurup tetik çeken ayrılıkçı gerillalar, bir çıkmaz sokakta olduklarını bilmelidirler. Eylemleri hiçbir zaman karşılıksız ve cezasız kalmayacaktır. • Ne yapmalı? Bu soruyu her zaman serinkanlı ve önyargılardan uzak biçımde sorabilmeliyiz. Tabulardan kaçınmalı, sorunun adını koyabilmeliyiz. "Kürtler"\n varlığını bir yerde yadsıyarak olumlu bir noktaya varamayacağımızı bilmeliyiz. Sorunun ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel boyutlarının altını çizerken, genel çerçeveyi demokrasi ve insan haklarının belirleyeceğini göz ardı etmemeliyiz. Başbakan Ozal'ın bu konuda dile getırdiğı aşağıdaki görüşleri ilginçtir: "Milli Mücadele'yi hep beraber yaptık. O zaman bir olalım da şimdi niye ayrı gayrı olsun? Milli Mücadele bütün islâm dünyasını, bütün Şark'ı etkiledı. Nehru, İngiliz hapishanesinden Türk zaferterini fenerier yakarak kutladı. ingilizler bu etkiden çekindiler. Tabii bu meseleyi kurcaladılar. Bu doğru. Ama meseleye Milli Mücadele 'den sonraki dönemlerde 'tedip' zihniyetiyle yaklaşılması hatalı oldu. Türkiye'nin milli bütünlüğü bakımından en önemli mesele, Ermeni meselesi falan değil, bu meseledir. Biz 'tedip' zihniyetiyle bu işin çözülmeyeceğini düşünüyoruz. Seneler sonra büyük tepkiler ortaya çıkıyor. Bize göre meseleyi 'tedip'le değil, 'siyaseten' çözmek lazım." (Tercüman 16 Eylül 1988, Sayfa 7) "Tedip"\e değil, "siyaseten" çözmek... Genel olarak haklıdır Sayın Özal. Ama "siyaseten" derken, bunun çerçevesini özellıkle demokrasi ve insan haklarının çizdiğınl unutmamalıdır. Cudi Dağı'nda düzenlenen alçakça pusunun ardındaki tuzaklara düşmemek için son derece soğukkanlı olmalıyız. Askerterimizi şehit edenler hiç kuşkusuz cezasız kalmayacaktır. Ancak sorunu da kendi gerçekliği içinde bir bütün olarak ele almaktan başka çıkar yol da yoktur. İnöniU Kürt liderlerinin Özal'ın siyasi görüşme istemini reddetti SABETAY VAROL PARİS Irakh ve Iranlı Kurt liderleri SHP Genel Başkanı Erdal İnönu'yle Paris'te görüşmek istediler, ancak Inonu "vakti olmadığı" gerekçesiyle göruşme istemine olumlu yanıt vermedi. Iran Kurdistan Demokratik Partisi lıderi Dr. Abdurrahman Kassıralu ile Iraklı Kurt lider Celal Talabani, İnönü'nün Sosyalist Enternasyonal konsey toplantısı ıçin bulunduğu Paris'ten Turkiye'ye donmesine birkaç saat kala SHP Genel Başkanı'ndan, tam basın mensuplarıyla sohbet ettiği bir sırada randevu istediler. Olay Sosyalist Enternasyonal toplantısının hemen sonrasında İnönu'nün gazetecilerle bir araya gelmesi sırasında cereyan etti. Kassımlu Inonu'nun gazetecilerle sohbet ettiği salona girerek kendisiyle görüşmek istediğini soyledi. SHP Genel Başkanı, zamanının olmadığını, birkaç saat içinde uçağa binmek zorunda olduğunu anlattı. Ayakustu birkaç dakikalık bu konuşma sırasında Talabani'nin birkaç adım ötede beklediği gözlendi. Kassımlu, İnönu'yle ayakustu goz açıp kapayıncaya kadar süren bu konuşmanın ardından, "SHP lideriyle ilk kez temas ettik" dedi. Kassımlu İran'da yonetimle uzlaşmaya varan bir Kurt lider, Talabani ise lrak'ta Saddam Hüseyın rejimiyle "kanlı bıçaklı" olarak tanınıyor. (Baftarafı 1. Sayfada) iki ülkede de Davos siirecine karşı çıkan ve onu değiştirmek isteyenlerin cesaretinin arttıgı, çünkü 1988 ağustosunda her iki iilkede de liderlik sorunu olduğu" ileri suruldukten sonra "Davos gelişmelerini tarihi bir adım olarak görmek için henüz erken" deniliyor. Raporda Davos zırvesıne yol açan durtüler anlatılırken ilk ikili goruşme ertesinde açıklanan ortak bıldıride yer alan "TürkYunan sorunlarının bazı çevreler tarafından sömurıilduğu" cumlesınin, Yunan kanadınca "Türkiye'den gelen tehdit dolavısıyla Amerikan uslerinin varlığına tolerans gosterilmesi", Turk kanadınca da "Tıirkiye'nin AT üyeliğinin karşısında olan topluluk uyelerinin Yunanistan'ın bu uyeliği bloke etmesinden menfaat umduğu" şeklinde algılandığı anlatılıyor. Papandreu'yu Davos'a gjtmesinde ise "1978 martındaki TürkYunan krui sırasında Atina'nın 1974'den bu yana ilk kez Türkiye ile savaşa cesaret edebilmiş olmasıııdan doğrjı güçluluğünün de payı olduğu" kaydediliyor. Turkiye'nın durtulerıne yer verilirken de "Özal'ın Davos ko SHP'nin üyeliği İnonu, onceki gece de Sosyalist Enternasyonel'e üye partilerın başkanlarıyla SHP'nin orgute uyeliği konusunu goruştu. İnonu toplantıdan sonra yaptığı açıklamada uyelik konusunun mayıs ayında İsveç'in başkenti Stockholm'de yapılacak kongrede kesinleşeceğini umduğunu açıkladı. İnönü dün genel kuruldaki konuşmasında ise "IMF ve Dünya Bankası reçetelerinin, bazı ülkeler tarafından aynen uygulanmasını" eleştirdi. İnönü, "Enflasyon yüzde 100'e çıkıyor. Hastanın ateşi 40 derece, doktor, iyileştin, diyor" dedi. Cudi Dağı'nda 11 şehit (Baştarafı l. Sayfada) barındığı sığınakları gosterebileceğini bildırdi. Bunun uzerine usteğmen Muslafa Şimşek komutasında 28 kişiden oluşan iki tım "itirafçı terörisl"ın sığınakları göstereceği bölgeye gittı. İtirafçının ikir.ci sığınağı gosterdiği onceki sabah 09.25 sıralarında çevrede daha onceden mevzilenen PKK'lı teroristler gu\enlik güçlerinin uzerine yaylım ateş açtı. Guvenlik güçlerinden olüm ve yaralanmaların bu sırada meydana geldiği belinilirken bir suTe sonra olay yeriyle Şırnak 119. Sınır Jandarma Alay Komutanlığı arasındaki telsiz bağlantısı kesildi. Ancak daha once Usteğmen Mustafa Şimşek'in yaralı haldeyken telsizle durumu komutanlığa bildirdiğı oğrenıldi. Ancak teıorıstlerin açtığı ateşle isabet alan helikopterlerden biri Şırnak'a guçlukle donebildi. Önceki gun bir usteğmenin ölv düğu şeklinde ulaşan haberlerden sonra olaya ilişkin ilk açıklama dün oğleden sonra Olağanustu Hal Bolge Valiliği tarafından yapıldı ve ölenlerin sayısı 8 olarak bildirildi. Açıklamada, "Devriye görevi yapan güvenlik güçlerinin bir grup teröristin pususuna dıiştiiğü ve teröristlerin ilk anda güvenlik gıiçleri uzerine açtığı ateş sırasında 1 üsteğmen, iki assubay ye 5 erin şehit olduğu" yer aldı. Oldurülen ilk askerlerin adlan şöyle: Şırnak'a gelerek çatışma bölgesinde girişilen operasyonu yönetmeye basladı. Cudi Dağı'nın karlı doruklarında süren çatışmada PKK'iıların kayıpları konusunda kesin bilgi alınamazken, adının açıklanmasını istemeyen bir askeri yetkilı, dün öğle saatlerine kadar teröristlerin en az 10 kayıp verdiklerini söyledi. Yetkili, pusuda olenlerin dışında 3 erin daha çatışmada ölduğünü bildirdi. Güvenlik kuvvetlerinin Cudi Dağı'nda pusuya duşurülmesi olayı ve ardından çıkan çatışmanın 1988 yılında bolucu teröristlerce gerçekleştirilen en kanlı eylem olduğu bildirildi. Bu yıl içinde bölucü teröristlerce gerçekleştirilen saldırılarda, 2'si binbaşı, bıri üsteğmen olmak üzere 26 güvenlik görevlisinin şehit edildiği kaydedildi. ile iki er şehit edilmişti. Gercüş, Uludere, Hani ve Bingöl'de meydana gelen olaylarda da 6 polis memuru şehit olmuştu. Olağanustu Hal Bölge Valisi Hayri Kozakçıoğlu ile Jandanna Asayiş Bolge Komutanı Korgeneral Hulusi Sayın dün çatışma bölgesinde helikopterle incelemelerde bulundular. Kozakçıoğlu dun, aralarında Siirt Valisi'nin de bulunduğu bazı yetkililerle Diyarbakır'dan 17.00'de Ankara'ya gitti. Vergi paketinde ne var? (Baftarafı 1. Sayfada) ciddi endiselerimiz vardır " dedi. Toplam 8 ayn yasada değişiklik ongören yeni Vergi Yasası ile getirilen yeni düzenlemeler ozetle şovle: 1. Hayal standardı göstergeleri: Yasa, hayat standardı gostergelerinin 4 kat arttırılmasmı ve artan bu göstergeleri de Bakanlar Kurulu'nun 10 katına kadar yukseltip, yarısına kadar azaltabilmesini ongoruyor. Buna gore yasa, hayat standardına esas temel gösterge tuıarlarını ikinci sınıf tuccar, tacir ve serbest meslek sahipleri için 450 bin liradan 1 milyon 800 bin liraya, birincı sınıf tacir ve serbest meslek sahipleri için de 800 bın liradan 3 milyon 200 bin liraya çıkaracak. İşe yeni başlayana Bakanlar Kurulu'nca yapılan son arttınmlar, bu tutarlar 1 milyon 575 bin lira ve 2 milyon 800 bin lira olarak uygulanıyordu. Mukelleflere bu göstergelerin yarısı uygulanacak. Yasayla hayat standardına esas göstergeler de şoyle düzenlendi: Mükellefin: a Otomobili varsa; 1600 cc'ye kadar olanlar :çin 480 bin lira 16001900 cc'ye kadar 720 bın lira. 1901 cc ve ustu 1.440 bin lira b Mülkıyeti kendisine ait birden tazla binası varsa, bunlann her bın için kira bedelinin yarısı kadar. c Kıralık vazlık vb. ıçın 380 bin l'ra. d Uçak, helikopter, yat. koıra, surat teknesı varsa bunlann her biri için 4 milvon 800 bın lira, e Ozel hizmette çalıştııılan; Şofor, aşçı, hizmetçi, bahçevan (her bin için) 960 bin lira, Kaptan ve>a pilot ıçin 4 milyon 800 bin lira, f Yarış atı varsa (her at için) 960 bin lira, g Turistık amaçlı dış seyahatlerde kendisi veya çocukları için her >efer icin ki>i ba^ına 1 milvon 440 bin hra. Sıralanan bu tutarlar mukcllefin temel gostergesine eklenerek o vıl için odeyeceği vergi maırahının alt sınırı bulunacak. Mukellef zarar etse bilc en az temel gostergc için 1 milyon 800 bin veva 3 milvon 200 bin liıanın matrahını odeyecek. Buna ek olarak vaıı sarsa lıstcdeki tutar kadar bir matrah buna eklenecek. Orneğın zarar eden mukellel ikinci sınıf tacir ise ve hayat standardına esas olarak goslenlen mallardan hıçbırinc sahip olmasa bile en az 447 bın hra vergı odeyecek. Mukellef, eğeı bırinci sııııl tacirse \e 1600cc'lik bır otomobıh varsa 917 bın lira vergi odeyecek. Listede sayılan varlıklar da vergı matrahınm bulunması sırasında karsılarında gosterılen tutarlarda dıkkate almacak. Ancak, vergıvc esas temel gosteıge ve buna eklenecek liavat standardı goslergelerı Bakanlur Kurulu'nca çıkanlacak bir karaıname ile belirlenecek. Bakanlar Kurulu, yasada gosterilen bu tutarları 10 katına kadar arttırabileceği gıbı yaı ısına kadaı da a/altabılecek. Bakanlaı Kurulu'nca çıkanlacak bu konudaki ilk kararnaıne ile kalkınmada oncelıkli yorelerde bu tutarların bir miktar dusuk tutulabileeeği, normal bolgelerde ise arttırılacağı bildirildi. 2. Peşin vergi: Halen "dahili tevkifat" adı altında uygulanan peşin vergi de yeni yasa ile "geçici vergi" adını aldı. Peşin vergi, kurumlar ve gelir vergısi mukelleflerinin bir onceki yıl ıçin tahakkuk eden vergilerinin yarısı oranında olacak ve bu vergi 12 eşit taksıtte yatınlacak. Peşin vergı, zarar gosteren gelir vergisı mukelleflerı için ise temel gösterge ve hayat standardı göstergclenne gore belirlenecek. Buna göre de mukellef zarar etmiş dahi olsa, en az 447 bin hra vergiyi odeyeceği gıbi, her ay da 18 bin 625 lira vergi odemek durumunda kalacak. İşe yeni başlayan mükellefleıe ise temel gösterge ve hayat 5tandardı yuzde 50 oranında uvgulanacak. Bu durumdakı mukelleflerin peşin vergisi de avlık 9 bin 312.5 veva 18 bin 625 lira olacak. Yasaya gore, kurumlar vergisi mukelleflerinin odeyecekleri peşin vergi de, zarar eden kurumlar dahil gelir vergisine göre birıncı sınıf tacırler için uygulanan hayat standardı göstergesi tutarının ortak sayısı ile çarpımının yarısı uzerinden hesaplanacak. Bu hesaplamada eshamlı komandit şirketlerde komandite ortaklar hariç tutulacak. Ancak, oıtak sayısı fazia olan şirketlerde çarpımda en çok beş ortak dikkate alınacak. Buna gore, 5 ortaklı bır şirketin odeyeceği aylık kurumlar vergisi tutarı da en az 306 bin 667 lira olacak. 3. Bono ve lahvile stupaj: Hazıne bonosu. devlet tahvılı \e gelir orıakhğı senetlerindcn gelir \ergisi stopajı alınması konusunda Bakanlar Kuıulu'na vetki verıldı. Bakanlar Kurulu bu vetkisinı, bankalar, ozel finans kurumları, sigoıta şirketleri ve diğer mukellefler ıçin farklı oran veya muativet tanıma bıçımınde kullanabilecek. Avrıca, dovize, altına veva başka bir değere eııdeksli senetler için dc farklı oıanlar saptayabılecek. 4. Gecikme fai/int faiz: Vcrgı vc diğer amıııc alacaklarında, 1989 vılından itibaren gecikme /anımı veya laizı için dc vergi aslı gıbi faiz işlctilecek. Bu durumda halen vuzde 96 olan gecikme faizi biılesık faiz csasına goıe ıkı vılda vuzdc 284'c ulajacak. 5. Hapis t'tzası: Vergı suçları ile ilgili hapis cezalarının parayaçcvrilmesinde de yeni esaslar getinldi. Vergi suçu nedeniyle verilciı hapis cczalannın paıaya çevrilmesine karar \cı ılırse her gun ıçın sanavi kesinıindc uvgulanan avlık asgari ucret tuiaıının vaıısı esas alınacak. Bu da >mıdıkı duıuıutla 63 bm lııa. 7. Yazar kasa kolaylıgı: İlk kc/ odeıııc kuydcdicı cıhaz alan ikıııci sınıf lacirleı, bu cilıazı kasıın avında alnııslaısa II av suıcvlc, aralık av ıııda almıslaısa 12 av surcvle gecıci vctgı odcnıevecckleı. 8. \ergi affı: Vasa ile veıgi ccza vc faı/lerı ağırlaştırılırken 500 bın lırayı aşnıayan vergı borcu olanlaıa da kolaylık yctırildı. Mukellel lcr, bu borçlarını 31 Aralık 1988'e kadaı yuzde 30 fazlasıvla oderlerse başkaca fai/ veva ccza odemevecekleı. 9. Kl>\ ve Bakanlar kıımlu'nu \erilen diğer yetkiler \ergı '»asası ile Bakaniar Kurulu'nuıı KD\' oranlarını dtızenleme yetkıleri dc onemli olçudegenisletildı. Bakanlar Kurulu halen yuzde 10 olarak uygulanan genel KDV oranını 4 kat arttırarak yuzde 40'a kadar çıkarabilecek veya yuzde l'e kadar indirebılecek. Bakanlar Kurulunun bu yetkisıni mal gruplan ıçin değişik olarak uygulayacağı ve bazı mallann KDV'lerim arttırırken bazılarını sabıt tutacağı, bazı mallarda ise vergı oranını indirebileceğı kaydedildi. Yasavla. başta gumrük harçları olmak üzere bazı harçlar onenıli oranlarda yukseltilirken, damga vergisi ve harçları arttırma konusunda daha once 10 kat olan Bakanlar Kurulu'nun yetkısını de 20 kata çıkanldı. 10. Şirket yönelicilerinin sorumluluğu: Vergı Usul Yasası'nın 10. maddesindeki şirket yonetıcılennın vergi sorumluluğu ile ilgili hukumde yapılan değişiklikle de şirket yonetıcilennin sorumlulukları tum mal varlıklannı kapsavacak biçimde genişletıldi. Buna gore, şirket yonetici ve sorumlulan, şirketin odemediği veya odeyemedıği vergıden dolayı, "kasıt ve ihmalleri olup olmadığına bakılmaksızın" tum mal varlıklanvla sorumlu tutulacak. Mal varlıklarının tumu haczedilebılecek. Vergi yasalanndaki değişiklığin hayat standardı göstergeleri, peşin vergi miktarlan, KDV oranları ve harçlar konusunda getireceği veni düzenlemeler esas olarak yasanın yurürluğe gırmesındcn sonıa Bakanlar Kurulu'nun çıkaracağı kararnamelerle kesınlik kazanacak. Rona Yırcalı'nın görüşleri: Bu arada, Cumhurbaşkanı'nın incelemesinde bulunan yeni vergi duzenlemelerı Odalar Bırliği \onetim Kurulu uvesı ve Balıkesir Sanayi Odası Başkanı Rona 'ıırcalı tarafından >en bir dille eleştırıldı. Yırcalı. TBMM'nın vergı ko>nıa ve arttırma yetkilerinin hukumete bırakılmaMiıı eleştirdi Getirilen duzenlemelerin "yeterli ve adil olmadığım" one MIren Yırcalı, "Kabul edılen dcğışikliklcrin bir kısmı uzerinde cidüı endışelcrim;/ vardır" dedi. Yırcalı, dun yaptığı vazılı açıklamada ozetlc şunlan soyledi: "Genel olarak ana hedefin. /a(en mukellef olandan ve halen termekte olandan daha fa/la almak olduğunu ıı/unltıvk' gorınekleyi/. Kamu uelirlerinin arllırılmasının gerekli olduğunu devamlı olarak savunmaktavı/. Yalnı/ bunun >eni sahalar açmakla. veni kcsinılere uıanmakla olınası «trıkııukkdir. Buna ragmen. son dc^isiklikler elde olanlara daha la/la vııklentnckledir. \erş;i gelirinin lubanını gcnişielmev i ongormenuklvdir. Daha öncc peşin vergi olarak alınan vergiler bu sefer "geçici vergi" olarak lekrar gelirilııukledir. Bunun adalftsiz bir durum oldugu ı;<>ru>ıındevi/. Ka/anılnıanıı> "elirin vergisi alınmakladır. İlk srnt ba/ı ek gelirlcr varaİMi Itile sonraki vıllarda kaımna oıifmli favdaları ıtlmavai'aklır. Mukelltlleri zor durumda bırakacaklır. KDN'vi dorl kafına, lıaval slaııdardını on kalına kadar arllırına telkisini oldugıı gini htıkuınrlt' bırakmak ne dercce dogrııdıır? Itovlc vuksek sevivedeki degi^ikliklfrin vıııf Meclisin yetkiM dıs.ıulu bımkılması nasıl olatjklıı " Kalemli kızdı İçişleri Bakanı Mustafa Kalemli dün oğleden sonra TBMM kulisinde Cudi dağmda meydana gelen çatışmayla ilgili olarak Doğu ve Guneydoğu Anadolu'yla ilgili Devlet Bakanı Kâmran İnan'a bilgi verdi. Kalemli, lnan'la goruşmesinden sonra gazetecilerin çatışmaya ilişkin sorularına, "Bölge valiliği bildiri yayımladı. Onu okuyun" yanıtını vermekle yetindi. Kalemli gazetecilerin ısrarla sorularını yinelemeleri uzerine, valiliğin bildırisinde gerekli bilgilerin bulunduğunu ve claya ilişkin değerlendirme yapmayacağını soyledi. Olay yenne inceleme amacıyla gıtmeyeceğini belirten Kalemli, bır gazetecinin, "Olayı onemsiz bulduğunuz için mi gitnıiyorsunuz?" sorusuna sinirleııdi. Kalemli gazetecıye, "Ben sizin meselelerinize böyk mi yaklaşıyorum. Biraz insaf" dedi. Kalemli, bu açıklamasından 10 dakika sonra gazetecilerin konuya ilişkin sorularıru yanıt vermeye basladı. Çatışmanın Cudi daJının 2.700 metre olan zirvesinde surduğunu belirten Kalemli, "Elimdeki bilgilere göre bizim tarafıroızdan 8 şehit var" dedi. PKK'nın sığınağı Hakkâri Siirt ve Mardin illerinin sınır bölgelerinı kapsayan 2114 metre yuksekliğindeki Cudi Dağı, PKK'nın halen çözülemeyen tek barınağı olarak değerlendiriliyor. Cudi Dağı'nda yaklaşık 2 bın 500 mağaranın bulunduğu sanılıyor. PKK'lı teroristler için doğal sığınak ve barınak gorevi yapan söz konusu mağaraların saptananlarımn güvenlik guçlerince tahrıp edilerek kullanılamaz hale getirildiği biliniyor. Üsteğmen Mustafa Şimşek, asBu yılın basında yine Şırnak ilsubay çavuşlar Yaşar Çelik, Şerif çesinin Boyunkara köyünde pusu Avar, jandarma onbaşı Mustafa kurarak bir binbaşı ile üç eri şeGürcan ile jandarma erleri Selçuk hit eden teröristlerin, yıl içindeki Gökraen. Yavuz Günal. Ali Sert ikinci kanlı eylemi Nusaybin'in taş ve Mebmet Balıkçı. Dibek köyu Kilisedüzu mevkiinAsayiş Bolge Komutanı Korge de meydana gelmişti. Bu çatışmaneral Hulusi Sayın, onceki akşam da da bır binbaşı ile bir astsubav ANKARA'dan YALÇIN DOGAN (Baştanfı 1. Sayfada) li gelir araştırmalarında" uzmanlaşmış bulunan Erdoğan Özötün, son zamanlarda yeni bır araştırmaya yöneliyor. Türkıye'de çeşitli üretım sektörlerının milli gelırden aldıkları payı hesaplayan Özötün ilginç bulgulara ulaşıyor. 19TO yılı "yüz" olarak kabul edildiğınde. 1988 yılında tarım sektörünün katma değeri 2480, sanayınin 3557, inşaatın 2873, ticaretın 3208, ulaştırmanın 3244. buna karşılık devlet hizmetlerının 1500 olduğu görülüyor. Bunun anlamı ne? Devlet hızmetlerı, kamu kesıminde çalışan memur ve işçilerın maaş ve ücretlerınden olusuyor. Diğer sektörlerde katma değer artarken, devlet hızmetlerınde gerilıyor. Yanı, memur ve ışçilerin payı geriliyor. Devlet İstatistık Enstitüsu'nün milli gelir tahminlerınden yararlanarak yapılan araştırmada bir tablo hazırlanıyor. Cari fıyatların sabıt fiyatlara bölünmesıyle elde edılen. teknık deyımıyle, "zımnı fıyat deflatörünün" kullanılmasıyla, ekonomidekı sektörlerin mıllı gelir payı bulurıuyor. Ortaya çıkan gerçek çok carpıcr "Ekonomide bır geiışme gozleniyor Ancak, fiyat artışlarındaki hızlı yükselme, ışsızlığın büyük boyutlara ulaşması, gelir dağılımındaki hızlı bozulma, refahın halk arasında dengesiz dağılımını, bu da kalkınmanın gerçeklesmediğini ortaya koyuyor". Yani, Özal'ın döne dolaşa vurguladığı gibi ekonomide bir gelişme var, ama refah adıl bır bıçimde dağılmadığından dolayı, gerçekte kalkınma yok. Fiyat artışı ile ilgili ıstatıstıkler ne zaman yayımlansa, mutlaka bunun halk için, insan ıçın anlamını da sergilemek gerekiyor Son olarak fiyat artışlannın yüzde 87.5'e ulaştığı açıklanıyor. Çalışanlar açısından bunun anlamını, alınan ücretlerle fiyatlar arasında bir karşılaştırma yaparak kavramak mümkün. Böyle bır karşılaştırma Türkiye'de gelırin ne kadar adaletsiz bölüşüldüğünü ortaya koyuyor. Özötün'ün arastırmasına göre, maaş ve ücretlilerın 1979 yılında milli gelirden aldıkları pay yüzde 34.6. Bu pay 1982'de yüzde 2558'edüşüyor. 1988de ise, tam yüzde 16.07'ye kadar ıniyor Ucretliler için "yoksullaşma" anlamından başka bır şey değil bu rakamlar. Çünkü, mıllı gelirde ücretlilerin payı azalırken, kârlar artıyor, rantlar artıyor ve faızler artıyor. En çok da faiz gelırlerı artıyor. Yani, insanlaremek harcıyor, ama harcadıkları oranda yoksullaşıyor. Üstelık, Özal dönemındekı yoksullaşma daha da geniş boyutlara ulaşıyor. Özal'ın sık sık altını çizdiğı "Bız, ücretlılere enflasyonun üstunde artış sağlıyoruz" sözu, hiçbir biçimde gerçeği yansıtmıyor. Katsayı artışları ve toplusözleşmeler yoksuljaşmayı hızlandırıyor Ücretlilerın durumu diğer ulkelerdeki çalısanların durumu ile karşılastırıldığında, ortaya daha da vahım bir tablo çıkıyor. Örneğin, Türkiye'de 1982 yılında ücretlıler milli gelirden yüzde 25.58 oranında pay alırken, aynı yıl İrlanda'da ücretlıler mıllı gelirden yüzde 72, Ingiltere'de yüzde 77.6, Almanya'da yüzde 73.4, Yunanistan'da yüzde 49.4, Portekız'de yuzde 62.1 pay alıyor. Haydi, dıyelım bu ülkeler Avrupa ulkeleri. Yani. bizim üye olmak için çırpındığımız AT ulkeleri... Ya diğerlerındeki durum?.. Örneğin, Kongo'da ücretlilerin milli gelirden aldıkları pay yüzde 40.6, Ürdün'de yüzde 47.3, Kenya'da yüzde 41.7, Tayland'da yuzde 45.2, Fas'ta yüzde 38.5 Sadece Nijerya bıraz yaklaşıyor Turkiye'ye, o da yüzde 27.1. Dünyadakı ıstatıstıklere giren ülkeler arasında, tek bır ülke var; Çad. Oradakı ücretlilerın payı fürkiye'den düşük, yüzde 15.1. Ortaya çıkan gerçek acımasız: Dünyada kendi çalışanlarına en az ücret veren, kendi çalışanını en çok sömüren. kemeıien sadece çalısanlara sıktıran ulke, ne yazık kı. Türkiye .. nusundaki alılganlığı onun lurkiye'nin Avrupa'da siyasi ve diplomatik açıdan kabul edilme arzusunun yansımasıdır" cumlesi sarfedıliyor. Raporda Ozal'ın TurkYunan sorunları konusunda inisiyatıf alması genel olarak da uzun vadede Avrupa Topluluğu Haber Merkezi Guney kıyıuyeliğine donük olarak yorumlarında görülen çol çekirgelerinın lanıyor. Raporda, yıne ilginç bir vakla kontrol altında tutulduğunu soyşımla, Davos'dan sonra "Ege ko leyen Tarım Orman ve Koyışlerı nusunda ve Lahev'e gitme konu Bakanı Husnu Doğan, "Şimdilik sunda esnek bir tutum alan" Baş tehlike vok, ama 1989 yılında yebakan Özal ile buna karşı çıkan niden çekirge tehlikesi ortaya Turk Dışişleri Bakanlığı arasında çıkabilir " dedi. Antalya'nın Kagoruş ayrılıkları doğduğu anlatı le, Izmir'in Seferihisar ve Içel'in lıyor. Rumlann Istanbul'da mulk Anamur ilçelerinde görülen çekıredinmelerini onleyen kararname gelerle ilaçlı mucadelenin tamamnin yururlükten kaldırılması sıra landığı bildirildi. sında ise "Türk Dışişleri BakanıBakan Doğan ANAP grubunnın (diplomat) meslektaşlarının da yaptığı konuşmada, çekırgeleaksi yönde baskısı ile karşı karşı rın geçmiş yıllarda ancak 60 saat ya kaldığı" görüşu ileri sürüluyor. uçabildiklerinı, ancak Turkiye'ye Fakat raporda Davos sürecinin gelen çekırgelerın yapılan araşıırkısmi bır başarısı olduğu da kay ma sonunda 120 saat uçtuklarımn dediliyor. Örneğin iki uJke arasın belirlendiğini anlattı. Doğan şoyle da 2 milvar dolar boyutlarında konuştu: "Çol çekirgeleri Suriyeprojelerden soz edildiği, Iran ve Irak rotasını izliyordu. Fakat roIrak için (TurkYunan) ortak ya ta değiştirerek Akdeniz uzerinden tırımlarının konuşulduğu anlatı uçarak Turkiye geldikleri saptanlıyor. Buna karşılık "1989 hazira dı. Bu havvanlar bir defada 100 nına kadar çozülmesi hedeflenen" yurnurta bırakabiliyorlar. ŞimdiKıbrıs konusunda hâlâ somut bir lik tehlike yok. aına onumuzdeki gelişme sağlanamamış olmasın yıl yeniden tehlike ortaya çıkabidan yakınıhvor. Papandreu'nun lir. Avrıca Afrika uzerinden Ankara'ya yapması gereken ziyd Turkiye'ye geçişleri de mümkiinretin iptalinin perde arkasında ise diir. Bakanlığımız bu (ehlike kar"Turklere henuz kulıip <AT) üye şısında etkili mucadeleyi surduresi olmadıklannı haurlatmanın" da cek ve gerekli tedbiıieri alacakyatabileceğine işaret edıliyor. tır." Raporun sonuç bolumunde DaGeçen cumartesi gunu Kale savos surecinın başarıya ulaşmasının ABD'yi hangı açılardan rahatla hillerinde görulmeye başlanan çetabileceğı anlatılırken askeri yar kirgelerle mücadele için bugŞne dımda 7'ye 10 oranının kalkabile kadar 1200 dekaıı uçakla olmak uzere 1500 dekarlık alan ilaçlanceği ima ediliyor. dı ve 1.5 tondan fazla ilaç kullanıldı. Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı Koruma Kontrol Genel Muduru Ersin İstanbulluoglu. Antalya kıyı şeridinde 3040 kilometre uzunluğunda, iç kesimlere doğru da 20 kilometre genişliğinde bir alanın havadan ilaçlandığını soyledi. Istanbuüuoğlu, İZT ANKARA (Cumhuriyet Buro mir'den Hatay'a kadar bolgeyi su) Anayasa Mahkemesı. Sos kontrol altında tuttuklarını ve önyalist Parti'nin kapatılması iste lem olarak ilaçlamaya dev am edil* mini ıçeren davayı goruşmeve bu diğini açıkladı. Burdur, Adana ve gun devam edecek. Dun yaklaşık lzmir'de ilaç stoklanmaya devam 5 saat süren oturumda davayı so edildiğini soyleyen İstanbulluoğnuçlandıramayan Anayasa Mah lu, "Kale. Finike ve Kumluca yökemesı'nin, Sosyalist Partı'nia resinde ilaçlama tamamlandı. \r* kapatılıp kapatılmamasına ilişkin dından da arama tarama çalışmakarannı bugun açıklaması bekle ları devam cdivor. Yeni bir çekirniyor. ge sürüsunun beklenip beklenmeAnayasa Mahkemesi'nin dun diği konusunda şimdiden bir şey sabah saat 10.00'da başlayan otu söylemek güç. " diye konuştu. rumunda, raportör Alpaslan Nazlıoğlu'nun davayla ilgili hazırladığı raporu incelemeye başlandı. Akşam saat 17.00've kadar suren \ oturum suresince, raportorün ra (Baştarafı Sporda) Ote yandan hutbol Federasyoporunu okumasını biterememesı uzerine davanın gorüşulmesine nu'nun Galatasaray ve Konyabugun devam edılmesıne karar ve spor kuluplerine onerdiği 1 Ocafc tarihi, Galatasaray rildi. Raportör Nazlıoğlu, rapo 1989 runu bugun de okumaya devam Kulubu'nce "yılbaşı" gerekçesiyle edecek ve bitirilmesinden sonra da reddedildi. Buna karşılık federasAnayasa Mahkemesi yargıçları yon her iki kulubun tam yetkıh davavı goruşmeye bajlayacaklar. temsilcilerinı yarın saat 11.00'de Kararın bugun akşam açıklanma Futbol Federasyonu'nda bir ara t sı bekleniyor. Anavasa Mahkeme ya getirerek sorunu çözume bağsi'nden bir uve. kararın bugun İayacak çıkmaması halinde davayla ılgılı Ertelenen BeşiktaşAdanaspor goruşmeleıe varın da devam edi karşılaşması ise 31 Aralıkta Sporleceğinı bildirdi. Toto kuponlanna dahil edilerek oynanacak. Çekirge alarmı sürüyor Sosyalist Parti için karar günü Milli takımın \argıtay uyeliğine 14 atanıa Milne: Metin (Baştarafı Sporda) nndan memnun olmadığım, ancak (akımdan memnun olduğunu belirtirken. "Para yok pul yok divorlar. Bugun Zalad'a perşembe günu de oteki futbolculara yaklaşık 200 milvon lira ödeyeceğiz. Temmuzdan bu yana 1.5 milvara yakın hara harcanraıştır. Bunu leylekler mi getirdi?" dedi. Ote yandan Beşiktaş'ın Adanaspor ile 31 aralıkta yapacağı erteleme maçı için Beşiktaş Kulubü Futbol Federasyonu'na başvurarak bu maçı 28 aralıkta oynamak istediğini belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Hâkımler ve Savcılar Yuksek Kurulu, boş bulunan 14 ^argıtay uveliğıne atama yaptı. Adalet Bakanı Mehmet Topaç, dun makamında Yargıtav'ın yeni uyelerini kabul ederek mazbatalarını verdi. Hâkımler se Savcılar Yuksek Kurulu'nun atadığı yeni Yargıtay uyelerinin isımleri ve cski goıevlerı sovle: Lülfullah Muammer Yııla (Adalet Bakanlığı Musl. Yrd.>. Ali Naci Tuncer (Adalet Bakanlığı Sicil ve İstalislik Gen. Mud.L Yavu/ Faik Y'azıcıoğlu (Adalet Bakanlığı Tetkik Hâkimi). Dinçer Özbilgin (Yargıray C. Başsavcı Yrd.). Mater Kaban (Yargıtay C. Başsavcı Yrd.), kenan Guven (Y'argılav C. Başsavcı Y'rd.). Sadık Mollamahmuloğlu (Yargıtay Tetkik Hâkimi). Mehnıel Çetin (Y'argıta; Telkik Hâkimi). Sadretlin Çelik (Y'argılav Tetkik Hâkimi). Ihsatı l lıısııv (Yargıtay Telkik Hâkimi), Turgul Uğur (Ankarj Hukuk Hâkimi). Kulman Öge (İzmir DGM, yedek), Settar Alabek (Ankara Tic. Mah. Bşk.). Metin Lrtuğrul (Ankara Ağır Ceza Mah. Bşk.) (Ba^tarafı Sporda) desi dalıa az oiur. Kasıtlı olan vapılan hareket sonunda futbolcuların sakatlanmaları ciddi sorunlar varatıyor. Ancak asıl sorun bu sakatlıkların sonunda uygulanan vanlış yontemlerdedir. Bir futbolcunun kırılan ayağını tedavı etmek. sokaktaki adamın kınlan avağını tedavi etmekten farklıdır. Çunku kırık iyileştikten sonra futbolcu ıçın bir klinik çalışması ile bu kişinın sahada koşar duruma gctırılmesı gerekır. Ayrıca gerekli olan rehabilitasyonun da uygulanması soz konusudur. Bunlar olmadıkca sporcu sağlığı her zaman ciddi boyutta olacaktır. Ciddi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle