Katalog

arlamentodan HABERLER GÖRÜ$ Güçlü adam CUMHURİYET/9 'Gollü bütçe'de silbaştan Daha önceki bütçe oylamasını yöneten Yıldırım Avcı, "Ben salona baktım ve oylamaya geçtim. Bundan sonra yapılan itirazlar ve yoklama istekleri bir şey ifade etmez" dedi. ANAP'm yazıh itirazını görüşen TBMM Başkanîık Divanı, karan 10'a karşı 4 oyla aldı. Oylamada usul hatası olduğu bildirildi. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) TBMM Başkanîık Divanı önceki gece reddedilen Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinin bugün genel kurulda oylanmasını kararlaştırdı. TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut, Başkanîık Dıvam'nın, "Oyiamanın usule uygun olmadığı" karan aldığını belirterek. "Bakanlık bülçesinin >eniden oylanması TBMM Başkanlığı'nın güvenilirliğine gölge düşiirmez" dedi. TBMM Başkanîık Divanı dün saat 13.00'te toplanarak Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinin yeniden oylanmasına ilişkin ANAP Grup Başkanvekilleri Ahraet Karaevli ve Haydar Özalp ile divan üyeleri Cemal Özbilen ve Mehmet Akarca'nın yazıh itirazlarını görüştü. Toplantıdan sonra bir basın toplantısı duzenleyen TBMM Başkanı Yıldırım Akbulut, Bakanlık bütçesinin reddine yol açan oylamada usul hatası olduğunu ifade ederek, başkanîık divanımn oyiamanın tekrarlanması karan aldığını açıkladı. Akbulut. anayasanın 96. maddesi uyarınca TBMM genel kurulunda karar alabilmek için 114 oy gerektiğini belirterek. yapılan itirazlara raâmen Kültür ve Turizm Bakanlığı butçesi oylamrken, bu çoğunluğun aranmadığını bildirdi. Akbulut, "TBMM Başkanvekili'nin aldığı karan TBMM Başkanîık Divam'mn geri çevirmesi güvenilirliğe gölge düşürür mü?" şeklindeki soru üzerine de, "Hayır bunlar hep hukuki konulardır. Bir başkanvekilinin hukuki bir yanlışlık yapması onun güvenilirliğini zedelemez. Veter ki iyi niyelle yapılsın. O başkan vekilinin de iyi niyetinden şiiphe etmiyonız" diye konuştu. TBMM Başkanîık Divam'mn oyiamanın yenilenmesine ilişkin karan 10'a karşı 4 oyla ahndı. Oylamada DYP'li Yıldınm Avcı. Hüdai Oral, Nafiz Kurt ve SHP'li Mustafa Sangiil ret oyu kullandılar. Başkanîık divanımn toplantısına SHP'li idare amiri Yiiksel Çengel ise katılmadı. Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi goruşülürken oturumu yöneten DYP'li Baskanvekiü Yıldırım Avcı'nın toplantıda kendisini savunarak, "Ben salona baktım ve oylamaya geçtim. Bundan sonra yapılan itirazlar ve yoklama istekleri bir şey ifade etmez" dediği oğrenildi. MuhaJefete mensup divan üyeleri de aynı görüşleri savunarak oturumu yöneten başkanın oylamaya geçmesınden sonra yapılacak itirazların dikkate alınmaması gerektiğini savundular. Bakanlık bütçesi bugun TBMM genel kurulunda yeniden değerlendirilecek ve oylama yenilenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesi bugün yeniden oylanacak EVSANLAR Dünyanın en güçlü adamı tek başına ayakta durabilen kişidir. Henrik İbsen FÜSUN ÖZBİLGEN Türklerin Orta Asya'dan geldiği yolu tersine giden gezgin Arif Ascı anlattı: Asya'yı tanıyıp âşık oldum ARİF AŞÇI KİMDİR? KULİS Devlet Milli Eğitim bütçesi kasasından kutlanıa Ulaştırma Bakanı Ekrem Pakdemirii, yılbaşı nedeni ile tasarruf genelgesini bir kenara itiverdi. Pakdemirii PTT'nin kontur kartının (telefon kartları) arkasına "Yeni yılınızı kutlarım" yazdıktan sonra bunları milletvekillerine yapmak mümkün. Kartların bir tanesinin 17 bin 400 lira postaladı. olduğu düşünülürse, 450 Pakdemirii'nin gönderdiği her milletvekilinin yeni yılını kart ile 120 telefon konuşması kutlamak devlete 7 milyon 830 Adolf Togay bin liraya mal oldu. Kutlamalı kontur kartlannı alan milletvekilleri "bu nasıl tasarruf" demekten kendilerini alamadılar. Anavatan Partisi o kadar renkli bir parti ki bünyesinde her görüşten, he tipten insanı barındırıyor. ANAP'lıların en büyük zevklerinden biri de arkadaşlanna lakaplar takmak. ANAP'ın Erzurum Milletvekili Togay Gemalmaz da minicik bıyığı ve alnına dökülen saçları ile Adolf Hitler'i anımsatıyor. Bu nedenle Gemalmaz'ın lakabı da: "Adolf Togay" Din eğitimi tartışddı ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı, YÖK ve üniversiteler bütçeleri uzerinde muhalefetten yoğun eleştiriler geldi. Din eğitiminin laikliği zedeleyecek kadar ileri gotüruldüğunu ve eğitimde kalitenin çok duştuğünü belirten muhalefet ınilletvekillerine karşı ANAP'b üyeler Milli Eğitim Bakanlığı'nı ve uygulanan sistemin başarısını savundular. DYP'li milletvekilleri de milli kültür ve din eğitiminden övguyle söz eden konuşmalarıyla ANAP'lılarca alkışlandılar. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı, YÖK ve üniversiteler bütçeleri uzerinde ANAP grubunun göruşlerini açıklayan Erzurum milletvekili Mehmet Kahraman, ders kitaplannın iki yılda bir gözden geçirilmesini istedi. SHP Çorum Milletvekili Rıza Ilıman da eğitimde parasal sorunların buyük boyutlara uıaştığmı, ancak sorunlan sadece parasal kaynaklara indirgemenin yanlış olacağını scyledi. SHP grubu adına söz alan Izmir milletvekili Türkân Akyol, YÖK sistemi ile birlikte üniversite özerkliğinin ve bilim adamı yetiştirme vasfının yok olduğunu ifade ederek "Güdümlü bilim olmaz. Üniversitelerde bagımsızlık işte bunun için gereklidir" biçiminde konuştu. DYP grubu adına konuşan Tahir Şaşmaz, Türkiye'de eğitimin milli bir karakter izlemediğini bildirerek çocuklara milli ve manevi değerlerin yeterince öğretilemediğini savundu. Eleştirileri yanıtlayan Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel, "dünya vatandaşı degil, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı" yetiştireceklerini söyledi. Güzel, bakanlığında ilahiyat kaynaklı kadrolaşma olduğu şeklindeki görüşleri yalanladı. Guzel, sorulartnı yanıtlarken SHP'li Kamer Genç ile tartıştı. Genç'in soruları üzerine sesini yukselten ve genel kurul salonunda bağıran Güzel, Genç'in ortaya koyduğu iddialan "hüsnü kuruntu" olduğunu öne sürdü. Daha sonra Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ile YÖK ve üniversite bütçelerinin bugun yapılacak oylaması için ara verdi. Arif Aşçı. Tibetten döndükten sonra Hindistan'da TibetJiierin kutsal liderleri Dalaylama ile görüşen ilk Turk. 1958de Adana'da doğdu. Çocuk yaşta resim yapmaya merak sardı ve liseyi bitirdiği sırada bir doktor arkadaşı ile birlikte tüm Anadolu'yu gezerek resim çizdi. Güzel Sanatlar Akademisi resim bölümünü bitirdi. Akademi bittikten sonra 6 ay italya 'da kalıp çeşıtli kentlerini gezip parklarda yatarak resim çızdi. Bir süre Adana 'da resim ve sanat tarihi dersi verdi, sonra akademide öğretim görevlisi olarak çalışmaya başladı ve günün birinde gezginci ruhu ağtr bastığı için akademik kariyerini bırakıp sırt çantasını aldı. Almanya'dan Türkiye'ye gelmiş kendisi gibi gezgincilıği seven kız arkadaşı Mananne Stark ile birlikte Asya'ya doğru yolculuğa çıktı. 2,5 yıl süreyle Asya'yı dolaştı, Karakurum çöllerinden, Uygur Türklerinin yaşadığı Sincan eyatetine, Hindistan'dan Sri Lanka'ya, Nepal'den Tibet'e kadar dolaştı. binbir gece dekoru. Her tarafta zencefiller. tarçınlar, karanfiller. Et olmayınca yemeklere baharat ile lezzet veriyorlar, o yüzden baharat ve sebzeyle son derece zengin bir mutfak gelişiyor. Başka enteresan gelen bir olay var mı? Mesela Hindistan'da? Hindistan'da Ganj Nehri üstünde bir küçük teknede bir ay yaşadık. Sabahları müthiş bir sis çöküyor, çıt yok. Sadece tapınaklardan ilahi sesleri geliyor. Benares'te ölüleri yakıyorlar. Fotograf çekerseniz gelip kırıyorlar makineyi. Benim makinenin vizörünü çıkardım, boynumda asılı gibi tutup çektim resimlerini gizlice. O sırada kavga da ettik Hindularla. Ölen erkekle birlikte eskiden kadınları da canlı olarak yaktıklan biliniyor. Halen var mı? Hâlâ çok fanatik kastlar var. Ya kadın kendini ateşe atıyor veya ailesi atıyor. Aslında Sathi geleneği kadının kendini ateşe atmasını öngörüyor. Çünkü toplumda dul kadına yer yok. Bir daha evlenemiyor da. Bazı durumlarda kutsal saymadıkları ölüleri yakmıyorlar. Kobra yılanı sokmuş adamı, bebek ölürse onu yakmıyorlar. Bir de kendini ateşe atmamış dul kadını ölünce yakmıyorlar. Yaktıklarının külünü kutsal Ganj'a atıp Nırvana'ya gönderiyorlar. Hindistan'dan sonra yolculuk nereye doğru uzandı? Bir süre Sri Lanka'ya geçtik. Tamillerle olan olayların en kanlı haftası bizim orada bulunduğumuz zamanlara denk geldi. Bir ay kaldık sonra vizemizi uzatmadılar yine Hindistan'a döndük, sonra Nepal'e geçtik. Yeni Delhi'den Nepal'e Türk otobüsleri gidiyor, şoförler de Türk, arabesk dinleyerek değişik bir yolculuk... Neden Türk otobüsleri çalışıyor? Çünkü Hindistan vatandaşının Pakistan'a, Pakistan vatandaşının da Hindistan'a girmesi yasak. Nepal çok fakir ülke, otobüsleri yok. Buralarda taşımacılığı Türkler yapıyor. Pencap'ta sınır ayda üç kez açılıyor, bir kamp var orada: Türk şoförler, muavinler, kaçakçılar, suç işlemiş, tüymüş insanlar karma karışık. Tibet'e nasıl geçtiniz? Nepal'den Çin için vizealdık. Aslında Nepal'den Çin vizesi vermiyorlar ama yine sanat tarihi incelemesi filandedik; vizeyi getirdikten sonra uçak yerine Himalayalar'a tırmandık. 10 gün 6 bin metre yükseğe tırmandık. Ağır sırt çantaları ile karlar altında çadırda yatıyoruz. Everest'in eteklerinden dolandık. Çok maceralı bir yolculuk oldu. Tibet nasıl bir ülke? 1950'ye kadar bağımsız, sonra 1959'a kadar Dalaylama'ya baskılar yapıyorlar, dayanamayıp kaçınca ülke Çin'e geçiyor. Yanımızda götürdüğümüz Dalaylama resimlerini hediye edince bizi çok iyi ağırladılar. Yasak olmasına rağmen tapınakların içinın resimlerini çekmemize müsaade ettiler. Tibet'in binlerce yıllık kültürü, tapınakları çok değişık. Tabii kültür devriminde binlerce Tibetliyi öldürüp tapınakların bir bölümünü yıkmışlar. 10 milyon Tibetli hepsi Dalaylama'ya âşık. Sonra Tibet'te yeniden olaylar başladı ve giriş çıkışlar yasaklandı. Biz de oradan treııle, otobüsle Hong Kong'a gidip Uzakdoğuyu dolaştiK. Gezi boyunca rakamla ne harcadınız, bu gezinin duygusal ve eğitimsel yanı ne oldu? 2.5 yılda 9 bin dia çektim, 15 bin dolar harcadık. Duygusal olarak da pek çok şey söyleyebilirim. Asya'yı tanımakla bir anlamda âşık oldum. Öze!likle Hindistan'a ve Tibet'e. Atatürk ÖzaFın rokoru SHP Ankara Milletvekili Beşer Baydar, bütçe gorüşmeleri sırasında anlattığı bir fıkra ile Atatürk'un Başbakan Turgut Özal'ın rekor kırmasına nasıl katkıda bulunabileceğini dile getirdi. Baydar, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı bütçesi uzerindeki konuşmasında bu fıkrayı anlatmakla \etindi ve kürsüden indi. Baydar'ın fıkrası şöyle: "Özal ABD'de Reagan ile görüşürken, ulkelerinin gerçekleşlirdigi başarıları anlatmaya başlamışlar. Reagan geliştirdiği bir teknoloji ile ölüleri diriltebildiklerini söyleyince Özal altta kalmamak için Tiirkiye'de atletlerin 100 metreyi 5 saniyenin altında koşabildiklerini söylemiş. Reagan ha.oretle kaldıgı bu rekor karşısında suskun kalmayı veğlemiş. Bir süre sonra Reagan Türkiye'yi ziyarel etraeye karar vermiş. Reagan'ın ziyareti kendisine iletildiğinde Özal telaşa diişmüş. Bir danışmanı Özal'a lelaşının nedenini sorunca, Başbakan aralarındaki konuşmayı aktararak, 'Ya şimdi Reagan bu rekorun kmlışını gormek isterse ne yapacağız' diye sormuş. Danışmanı Özal'a verdigi yanıtla çıkış yolunu göstermiş: Kolayı var efendim. Reagan'ı önce Anıtkabir'e götürursünüz. Kendisinden Atatiirk'u diriltmesini istersiniz. Eğer bunu yapamazsa sorun yok, ama gerçekleştirirse siz zaten oradan kaçarken bu rekoru fazlası ile kırarsınız." ANAP gnıbuııda maç yasağı TBMM'deki partiler bugün Istanbul'da oynanacak GalaiasarayBeşiktaş maçı nedeni ile seferber oldular. Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinin reddedilmesinden sonra, TBMM'de her an çoğunluğu yitirme kaygısı taşıyan ANAP grup yöneticileri, cumartesi günü için sıkıyönetim ilan ederek, milletvekillerine maça gitmeyi ycsakladılar. ANKARA (Cumhuriyet Burosu) îstanbul'da bugün oynanacak GalatasarayBeşiktaş futbol maçı nedeni ile TBMM'deki partiler "seferber" oldular. Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesinin reddedilmesinden sonra, TBMM'de her an çoğunluğu yitirme kaygısı taşıyan ANAP grup yöneticileri, cumartesi günü için sıkıyönetim ilan ederek milletvekillerine maça gitmeyi yasakladılar. SHP ve DYP yöneticileri de milletvekillerinden Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı bütçesinin oylanacağı bugün Mecliste hazır bulunmalarını istediler. İlk varı liderini belirlevecek olan GalatasarayBeşiktaş maçı ANAP grup yöneticilerinin korkulu rüyası oldu. Şampiyonluk savaşı veren iki takımın karşılaşma tarihinin 18 aralık pazar günü olarak belirlenmesi, o gün bütçesi görüşülecek olan Bayındırlık ve Iskân Bakanı Safa Giray'ı telaşa düşürdü. Giray, 15 gün önceden ANAP yöneticilerinden milletvekillerinin maça gitmelerinin önlenmesini istedi. Maçın 17 aralık cumartesi gününe alınması Giray'ı rahatlatırken, bu kez Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel'i telaşlandırdı. Bakan Güzel, bakanlığının bütçesinin görüşülmeye devam edileceği bugün milletvekillerinin Meclise devamlarını sağlamak için yoğun çaba gösterdi. Güzel, ANAP kulisinde rastlayabileceği bütün milletvekilleri ile görüşerek maça gitmemeleri ve Meclise gelmeleri ricasında bulundu. Tanrıyar kısıtlamasız ANAP Grup Başkanvekilleri de milletvekillerini sözlü olarak uyararak genel kurula mutlaka katılmalarını istediler. 30 kadar milletvekilinin cumartesi günü için tstanbul uçağında yer ayırttığını öğrenen ANAP yöneticileri GalatasarayTCulübü Başkanı ve İstanbul mKletvekili Ali Tannyar ile görüşerek biletlerin iptal edilmesini ve hiçbir milletvekilinin maç için Meclisten ayrılmamasını istediler. Ancak Tanrıyar kulüp başkanı olması nedeni ile bu kısıtlamanın dışında tutuldu. Öte yandan ANAP yöneticileri grup yönetim kurulu üyesi Burdur milletvekili Sait Ekinci'ye görev vererek yoklama cetveli tutmasını istediler. Ekinci, yaptığı bir düzenleme ile bütçe gorüşmeleri süresince her gün 3 kez yoklama yapmaya başladı. Ekinci'nin hazırladığı cetvelleri ANAP'lılar sabah saat 10.0011.00, öğleden sonra 14.001500 ve gece oturumlarında imzalamaya başladılar. Yoklama cetvellerinin Başbakan Turgut Özal'a iletileceği de öğrenildi. Akademide öğretim üyeliği gibi Türkiye'de önemli bir kariyere başlamışken birdenbire istifayı basıp kendinizi Asya'ya doğru yollara vurmak fikri nasıl doğdu? Akademıye 10 sene önce girdığim zaman çok sevdiğim saydığım bir sürü doçent ve profesör 10 yıl sonra bakıyorum sakalını bıyığını kesmiş ve 10 yıldır ne yeni bir sohbet ne yeni bir bakış açısı. 1980 sonrası öğrenciler de asosyal, Batıya kapalı, Doğuya kapalı. Dedim ki benim yerim burası değil. Sonra yeriniz neresi oldu? Neresi olduğuna daha karar vermiş değilim. Neden Asya'ya doğru yola çıktımz? Batıyı bir parça gezrniştim, Viyanayı, İtalya'yı, Almanya'yı dolaştım vaktiyle. 27 yaşımdayım. 45 sene Doğuyu dolaşsam ne kaybederim diye düşündüm. Dedim ki gideyim gidebıldiğim kadar. Zaten desen ve gravür hocası idim. Gıttiğim her yerde bir kâğıt alıp bir insanın portıesini çizip verdiğim zaman herhalde bana ihtiyacım olan bir lokma yiyece ğerli taşları alıp Hong Kong'da sattık. Örada bir foto ajansıyla çalıştım bir süıe. Tabii çok az harcama yaptık yollarda. İlk durağınız neresiydi? Önce iran'a gıttik. Sayısız serüven. Evli olmadığımız için ilk durakta bizi ayırıp beni hapse sokup Marianne'ı göndermeye falan kalktılar. Sonra islam sanatını inceliyoruz diye vizemizi üçer hafta uzattık. Iran'da şehit gömme törenlerini, Rafsancani'nın toplu namaz kıldırmalarını, kadınların çarşaflı yürüyüşlerini çektim. Marianne da resim yapıyor. Tekerlekli sandalye uzerinde yüzlerce asker Saddam'a ölüm diye bağırıyorlar.. Şiraz, İsfahan, son derece doğuya özgü egzotık sıluetler.. Sonra nereye doğru ilerlediniz? Karaçi'ye geçtik. Fotoğrafları, resimleri postaladık ülkelerimize. Benazir'in popüler olduğu günlerdi. Mıtıngının fotoğrafların; çektim. Otobüsün üstüne çıkmış konuşuyordu. Pakistan'dan sonra yolculuk nereye? Himalaya Dağlan'ndan Marko Polo'nun geçtiğı yollardan Orta Asya'ya geçtik. Hin Biletler iptal ~ Muhalefet partilerinin grup yöneticileri de milletvekillerinden bütçe görüşmelerini ilgiyle izlemelerini istediler. DYP ve SHP yöneticileri ANAP'lıların her an Meclisteki çoğunluğu yitirebilecekleri olasılığını gözönünde tutarak Meclise devam konusunda daha titiz davranılması gerektiğini bildirdiler. ANAP grup başkanvekillerinin uyarısı üzerine Istanbul'da GalatasarayBeşiktaş maçına gitmeyi düşünen İstanbul milletvekilleri ile Başkanîık Divanı ve ağırlıklı olarak Galatasaraylı milletvekilleri uçak biletlerini iptal ettiler. Himalaya Dağlan'ndan Marko Polo'nun geçtiği yollardan Orta Asya'ya girdik. Karakum Dağları'nda eksi 20 derecede otobüs bozuldu, üç gün karlar altında kaldık. Sonra Kaşgar'a ulaştık. Uygur Türklerinin gelenekleri, yemekleh ve konuşmaları bize benziyor. ği verirler ve evlerinde bir gece kalırım diye hesapladım. Yani insanların içindeki öze inanıyorum. Yola çıkarken rotanızı nasıl çizdiniz, neye göre karar verdiniz gideceğiniz üfkelere? Büyük bir harita aldık elimize. O yaşa kadar öğrendiğimız, okuduğumuz ilginç olan ne varsa onları gezelim dedik. 5 yıl mı sürer 10 yıl mı sürer? Yer yer çalışalım, resim yapalırn, fotograf çekelim dedik O zamana kadar bu geziyı bir foto röportajadönüştürmek fikrı yoktu. Sonra hocam Hilmi Yavuz'la konuşurken o önerdi röportaja dönüştürmemi. Bir süre öyle de yaptım ve gezdığimız yerlerden yaptığımız foto röportajları Türkiye'de bir büyük gazeteye gönderdık ama daha sonra o iş yürümedi. Yani gezinin finansmanını nasıl sağladınız? Marianne'ın bir miktar birikmıs burs parası vardı. Gazeteden biraz para aldık. Gezgitıcı olarak özel bir statünüz oluyor bir süre sonra. Size öğretiyorlar, bazı yerlerde ucuz olan bir malı alıp pahalı olan yerde satıyorsunuz. Hindistan'da dedistan'ın yukarısında Gılgıt diye bir bölge var, oradan Çin'e girdik. Felaket bir yolculuk. Otobüs bozuldu, üç gün karlar altında kaldık eksi 20 derece ve 6 bin metre yükseklikte Karakurum Dağları'nda. Kaşgar'a kadar çok zor bir yolculukla ulaştık. Kaşgar'da tabii yer yerde Türkçe konuşuluyor. Uygur Türkleri... Marko Polo'nun geçtiği bu yollar eski göç yolları olsa gerek, nasıl seyahat ediliyor bugün aynı yollarda? Eskiden develerle geçiliyormuş, indüs Nehri'nin kaynakları burada olduğu için nehrin açtığı vadi var. Orta Asya'dan geçiş için uygun. Kesintıye uğramaksızın geçen bir yol. Tabii Afganıstan'a giden yollar da var kuzeyden. Afganistan'a geçmediniz mi siz? Geçmedik, ama Hayber Geçidi'ne çıktık, orada Afgan kamplarında kaldık günlerce. Yol boyunca yemek konusunda sorunlu yerler oldu mu? 2,5 yıl boyunca her gittiğimiz yerin yemeğine uyum sağladık. Eski Delhi hep baharat kokuyordu. Nışaver tam IŞTE BAYMAK EVININ BANYOSU! Bir banyonun, banyo olabilmesi için musluklanndan sıcak su akması gerekir. BAYMAK EVİnin banyosunda; en kısa zamanda, en emniyetli ve istenilen derecede su üretmede usta BAYMAK ELEKTRİKLİ TERMOSİFON vardır. BAYMAK, banyonuzu banyo yapsın, sonra siz; istediğiniz aynayı takıp, istediğiniz havluyu asıp kendi banyonuzu yaratın. BAYMAK, DÖRT DUVARINIZI EV YAPAR. BAYMAK ELEKTRİKLİ TERMOSİFON Çrft termostat, basınç dengeleme ventili, çift emniyet supabıyla beş kez daha güvenlidir. Çelik gövde, tümüyle emaye kaplıdtr Paslanmaz, çürümez ve delinmez. Isı kaybını onteyen ızolasyona sahiptir. Isınan su 24 saat sıcak kalır. 15406080 lıtrelık termosifonlann; sıcak su kapasıtelerı ve kapladıklan hacım dışında hepsı aynı üstun teknik özeüiklere sahiptir baymak Merkez Satış: Necatibey Cad. No: 44, 80030 Karaköy / İstanbul Tei.. 145 40 38 I 145 38 05 I 145 63 32 Ankara Satış Tei: 222 47 89 223 43 25 Izmır Satış Tel.: 14 55 75 14 84 23 19 11 28 UYGUN ÖDEME KOŞULLARI Arif Aşçı nın Orta Asya'ya gıder^en ızledığı yollar, geçtiği kentler.