28 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU leleoroloı Geiel Müdurtuği; nden aiırun ttilgıye göre. yurdumuzda genel hava durumu: BJtün ttölgelenmtz parçalı çok bulutlu Ooğu Karadenîz ile Ooğu ve GüneydoOu Arafotu gelennır doğu&j dışjnda fcaian tum yurt yaDısiı geçecek. Yağışlar geneHfcte yağmur yer yer saöanaK Trakya. tc Ege. Batı Karadertı?' içfcesımlen,lc Anaddu nun «uzey batıSHİe Dc9u Anarjolu nun kuzey öaosında kaia *arışı« yaörnur ve kar şekfınde otacak H * * SICAKLIGI Yurdun ba'j kesimnde biraz aalacak ö^ ğer yerterde decışmeyecek RÜZGAR Guney ve batı yorteflen orta kuvvettE yer yer kuvvetli yurdun öaö kesımlerinde kısa sureli fırtıua şöüinde esecet Denizterde. kıule »e •oaoSan 4 la 6 yef yer 7 ila a kııvvetinde saatte 16 la 27 y « yer 33 ;ia 40 denız mılı hızla esecek. OENİZ: Muledn yer yer kaba ve çok HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE'DE BUGÜN Adana Adapazarı Adı>aman AfyOT Ağn Ankara Antatya Antava Artvın Aydın Balıkesır Bileak Bıngöl BiDis Bdu Bursa Canakkale Conım Denızli Y Y Y B 8 Y Y Y Y Y Y Y Y Y K Y Y Y Y 17° 8°Dtyart>ak.' V 8° 2°Edıme y 8° 3°E'zıncan K 6° 1° E'iurum K 4= 6° Esfaşehır Y 5° (PGaaantep Y 15° 6°Gırestın V 16° 7° GümüsHane K 4° 2° Hakkari B 8° 3°lsparta Y 10° 2°lstant>ul Y 8° 1" izmir 5° 1°Kars 6° 2° Kastamonu K 5° 2° Kayseri K 8° 2°Kırtüareh ¥ 10° 2°Konya ¥ 6° 3° Kütahya K 8° 1° Malatya ¥ K kart 5 sısiı v 17 ARALIK 1988 DÜNYA'DA BUGÜN Moskova Amslerüam Amman Atina Bağdat Barceıcna Basel Betgraa Bertn Bonn Brüksel Budapeşte Cenevre Ceayır DuBai Frankfurt Gırne Helsnki Kahire Kopenhag Köln Lefkoşa Y 9° B 18° Y 13° B 18° B 10° B 6° K 4° 8 3° B 6° Y 9° K 3° B 6° B 14° B 19° B 22° B 8° Y 16° 6 3° B 21° Y 8° B 8° Y 18° enınarad Madrid Mıöno Montreal Moskova Münih Hen "Trl Oslo Pans Prag Riyad Roma Sofya Sam Tel Avru Tunus Varşova Vçedı« Viyana Washington B 10° Zunfı B 6° K B A B B K B B B B B B B K B B B K B Y 1^ 12° 12° 9° 0° 2° 7° 6° 4= 10° 4° 20° 7° 3° 16° 20° 22° 2° 7° 4° M kaba dalgaiı olacak dalga yukseklıği 1 la 2 yer yer 3 a 35 metre göruş uaidıgı tO km yağış annda 3 ila 5 km dolayında tmıunacak Van Gölü'nde hava. aarcait cok Oukıüu geçecek Ruzgâr güney ve öat» yönlerden rıafii ara sıra orta kuvvette esecek. Göl fıafıi çalkantık olacak. görüs uaklığı 5 ila 10 km ttolayında bulunacak > Öululk. j yajmurlL 10° 4r Mamsa a 2° K Maras 6° 2°M«S:r 4°7° Muğla 4° 0°MuS 8° 2°Niğde 14° 6°Ordu 6°1° Rıffi 6° 2° Samsun 8° 2°Sıırt 6° 2°Smop 11° 2°Sıvas 3° S° Tedinlağ 6° 2° Trabzon 5° 3° Tunceİ! 7° 2°Usak 6° 0°Van 5° 2° Yozgat 12° 0° Zongu>dak POLITIKA VE OTESI MEHMED KEMAL Bütçenin tümü üstüne yapılan görüşmelerde Süleyman Demirel, "Yüreğiniz yetiyorsa gelin, 12 Eylül'ü yapanları da yanınıza alın, genel görüşme yapalım" dedi. Demirel'in bu çıkışından da anlaşılıyor ki 12 Eylül korkusu yavaş yavaş süresini doldurmuştur. 12 Eylül darbesi bundan 8 yıl önce yapıldı, korkusu hâlâ geçmemişti. 12 Eylül'ün ürünü olarak iktidara geçen ANAP da bu korkuyu aba altından sopa gösterir gibi kullanıyordu. 12 Eylül bir darbedir. Getirdiği anayasa ve yasalarla da bir dikta rejimidir. Bugün işkenceler, baskılar, insan hakları ihlalleri, hapisanelerde insanların yatması 12 Eylül rejiminden ötürüdür. Bir genel secimden sonra iktidara gelen siyasal parti 12 Eylül'ü bütün kurumları ile temizleyememiştir. Tersine bu rejime arka çıkmıştır. Yunanistan'da ise askeri cunta devrildikten sonra böyle olmamıştır. İktidara gelen parti demokratik rejimi yeniden kurarken darbecilerin koyduğu bütün kuralları yıkmış, kurumlannı temizlemiştir. 'Cuntayla Savaşım' adlı kitabında Melina Mercouri şöyle der (AFA Yayınları)'. "Yunanlı doğdum ve Yunanlı öleceğim. Albay Papadopulos faşist doğdu. faşist ölecek." Yunan cuntacıları ömür boyu hapse mahkum olmuş ve 14 yıldır ıssız bir adada yatmaktadır. Artık herkes biliyor ki Yunanlılar için bir cunta korkusu yoktur. Bu korkuyu kimse ağzına almıyor. Oysa bizde öyle mi? Kendi yaptığı seçim yasası ile iktidara gelen parti karşıtlannı korkutmak için her fırsatta ortalığa bir cunta korkusu salmaktadır. içlerinde biraz demokrasi tutkusu olanlar bu davranışa karşı çıkmalıdır. Demokratlık ancak böyle olur. Yunan Başbakam Andreas Papandreu 'Namlunun Ucundaki Demokrasi' adlı kitabında Nisan darbesindeki tutuklanışını şöyle anlatır. Bütün işlerini bitirdikten sonra yatağına uzanıyor. Gece yarısı eşi Margaret gürültüler duyuyor. "Silah sesleri var." Koruma bekçisi, "Geldiler Bay Andreas, diyor, kapıyı kırmaya çalışıyorlar." Tabancasını alıp üçüncü kattaki çalışma odasına çıkıyor. Ordan babasına (eski başbakan) telefon ediyor, sonuç yok. Kendi oğlu soruyor: "Ne yapacaksın baba?" "Çatıya çıkmama yardım et!." Tabancasına kurşun sürüyor. Bağırtılar, gürültüler, sert emirler, öfkeli sözler çoğalıyor. O sırada bir cam kırılıyor. Gelenler silahı oğluna doğrultuyorlar. "Babanın yerini söyle yoksa öldürürüz." "Bilmiyorum." Babası bağırıyor: "Burdayım." (Tabancasını atıyor.) "Yere atla vururum." Aşağı bakıyor, iki metrelik boşluk var. Pantolonunu giymeye izin veriyorlar. Sürükleyerek dışarı çıkarıyorlar. Bir kamyona bindiriyorlar. "Nereye gidiyoruz?" Bir yer adı söylüyor, sonra ekliyor: "Ordu iktidara el koydu." Yanında oturan yüzbaşı: "Ne yaptığını gördün mü Andreas? Düzeni değiştirecektin, şimdi belanı buldun!" "Bir yüzbaşının ne çıkan var bu düzenden!... Sen de halktan biri değil misin?" Yüzbaşı daha sertleşiyor, ama soruya yanıt veremiyor. Öyle ya halktan biri değil mi? Her darbede baskınlar birbirine benzer. Asker karışır, kimin için karıştığını bilmez. Darbeci generaller ne yandansa asker de o yandan sayılır. "27 Mayısı, 12 Eylül tasfiye etti" diyenler gelenlerin kimin için geldiğini biliyorlardı. Şimdi arkalarına aldıkları da biliyor!.. Y 9° 2° Y 10° 2° Y 8° 6° Y 13° 4° 6 9° 1° Y 5° 1° Y 10° 4° 14° 5° Y 10° 4° Y 9" 2° Y 9° 4° K 6°3" Y 5° 1° 8 )2° 6° Y 6° 2° K 5° 2° B 6° 4 ° Y 5° •2° Y 7° 2° •Berlın ^ ' e •Paris , / ^ h , >} mZurih f%*> »Viyana L Darbeler Ne İçin?... <£sS^ A aç* B tnjlılij Kahıre • Kıyamet Kopmaz, Ama... (Baştarafı 1. Sayfada) Bu soruların zihnimize takılmasının nedeni, Başbakan Özal'ın dün basında yer alan sözleridir. VVashington'da gazetecilerle sohbet ederken "Ermeni soykırımı"na ilişkin tasarıların Türkiye açısından "hassasiyeti"r\e değinerek şöyle demiş Sayın Özal: "Bu, Türkiye'nin önüne devamlı 'geldi, geliyoruz' gibi itilen bir konudur. Yani, işibiraz da bu tarafından düşünmek lazım. Yani, unconventional (geleneksel çizgide olmayanyeni tanımlamasını da Özal, yine ingilizce bir sözcükle yapıyor) düşünmek iazımdır. Bazen ne derler, 'Tek atımlık bir silahtır; atarsın, biter gider.' Ama devamlı 'Seni öldüreceğim, sana bir şeyler yapacağım' diye bir şantaj hikâyesinden çıkması icap eder bazen. Ama yapabilir miyiz, yapamaz mıyız, bunu iyi tartacağız." (Hürriyet; 16.12.1988; s.17) Başbakan Özal'ın ülkemiz açısından gerçekten duyarlı bir konudaki bu sözleri ne anlama geliyor? ilk bakışta, bu tarihe kadar sergilenmiş olan kararlıhktan bir sapma, bir geri adım, karşı tarafa adeta bir "yeşil ışık" olarak da görülebilir bu sözler. Öyle mi? Ermeni lobisinin Kongre'de almış olduğu mesafe ile, yeni Başkan Bush'un seçimlerde Ermeni oyları için yaptığı taahhütler göz önünde tutanların çaresizliği mi? Nasıl olsa artık bu tasarıları engellemek olanaksız, ne olacaksa olsun da görelim, diyenlerin ruh halini mi yansıtıyor Sayın Özal'ın sözleri? İlk bakışta bize biraz öyle geldi. Başbakan Özal, Kıbrıs gibi, "Ermeni soykırımı" gibi bazı konuların Türk dış politikasını fazlasıyla ipotek altına aldıklarını, onun için de bunların kendi olağan boyutlarına indirilmeleri gerektiğini öteden beri savunagelmiştir. Acaba bu son açıklaması bu çerçevede bir adım sayılabilir mı? Aksine bir açıklama yapılmadığı sürece, öyle gözüküyor. Ama ne var ki bu konuya, "Ermeni soykırımı tasarıları Kongre 'den geçse kıyamet mi kopar?" mantığıyla yaklaşmak hata olacaktır. Hiç kuşkusuz, kıyamet kopmaz. Ancak, 70 yıl öncesinin savaş koşullarında yaşanmış insani trajedilere öyle şak diye "soykırım" etiketini yapıştırmak, onları tarihsel boyutundan saptırıp politize ederek Türkiye'ye karşı kullanmaya kalkışmak, herhalde öyle küçümsenebilecek, kolayca geçiştırılebilecek bir olay değildir. Hele böyle bir olay, dost ve müttefik bir ülkenin yasama ve yürütme organlarında yaşanacaksa... Israil için (Baftamfı 1. Sayfada) FKÖ'ntin anatomisi (Baftarafı 1. Sayfada) alıyor. Yürütme kurulunda alınan kararlar sürgündeki Filistin parlamentosu niteliğindeki 450 üyeli Filistin Ulusal Konseyi'nde onayiandıktan sonra yürürlüğe giriyor. FKÖ çatısı altındaki Filistin grupları şunlar: 1) FKÖ lideri Yaser Arafat tarafından 1959 yılında kurulan El Fetih gnıbu. 1 Ocak 1965'te resmi niteliğe kavuştu. Siyasi yönden ılımlı olan El Fetih grubunun Bağdat ve Tunus'ta merkezleri bulunuyor. 2) George Habbaş tarafından 1967 yılında kurulan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi. MarksistLeninist politika izleyen grubun merkezi Suriye'nin başkenti Şam'da bulunuyor. Çoğunlukla Cezayir'de bulunan Habbaş, dört yılhk bir ayrılıktan sonra geçen yıl Arafat ile yeniden birleşmişti. 3) Nayef Hawatme'nin başkanlığındaki Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi. 1969 yılında FHKC'den aynlarak Havvatme liderliğinde kurulmuştu. Moskova'ya yakınlığı ile bilinen grubun merkezi, Cezayir ve Şam'da bulunuyor. Bu üç grup, FKÖ'nün gücünün yüzde 80'ini oluşturuyor. 4) Suriyeli eski bir subay olan Ahmed Cibril tarafından oluşturulan Filistin Halk Kurtuluş Cephesi Genel Komutanlık. FHKC'den ayrılanlar tarafından oluşturulan bu grup, Suriye ve Libya tarafmdan destekleniyor. 5) Filistin Kurtuluş Cephesi. 1977 yılında FHKCGenel Komutanlık'tan aynlarak kuruldu. Merkezi Tunus'ta olan grubun başkanı Ebu Abbas olarak da tanınan Muhammed Abbas. Abbas, İtalya'da 1985 yılında Achille Lauro gemisınin kaçınlması ve bir Amerikalı yolcunun öldürülmesi olayından suçlu bulunarak gıyabında ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. 6) Arap Kurtuluş Cephesi. Irak tarafından 1969 yılında kurulan ve merkezi Bağdat'ta bulunan grubun lideri Abdül Rahim Ahmet. 7) Sayka Gnıbu, Suriye desteğindeki bu grup, 1967 yılında kuruldu. Merkezi Şam'da bulunan grup, son zamanlarda Arafat'a ters düşüyor. 8) 1967 yılında Şamir Goshe tarafından kurulan Halk Mıicadele Cephesi. Merkezi Şam'da bulunan grubun lideri Goshe, Libya'da yaşıyor. 9) Filistin Komünist Partisi. Grubun başkanı Süleyman Nejat, ı'KÖ'nün grubu tam üyeliğe kabul etmesinden sonra 1986'da FKÖ Yürütme Kurulu'na seçilmişti. SSCB (arafından desteklenen grubun merkezi Cezayir'de bulunuyor. Fransa LIBERATION: Amerikahlar artık Israilli müttefiklerinin lercihlerini desteklemekle yetinmeyip izlemesi gereken yolu kendilerine gösteriyorlar. Bu görüşme. İsrailli yöneticiler tarafından benimsenmemekle birlikte Israilliler uluslaraıası planda tecrit olmuş gözüküyorlar. LE FIGARO: İsrail kamuoyu. ABD'nin 180 derecelik dönüşünden şok halinde bulunuyor. Gerçi ABD'nin FKÖ ile diyalog kurma karan tarihi bir dönüm noktası oluşturuyor. LE MONDE: Eski tabular da ölür. FKÖ'yü tanıma karan, eski Dışişleri Bakanı Kissinger tarafından başlatılan ve 13 yıldır süren FKÖ'yü karantina altına alma poiitikasının bittiği anlamına eelir. Belçika LE SOIR: ABD, FKÖ'yü gördü. Washington'un karan. Yaser Arafat'ın son diplomatik girişimlerinden kaynaklanıyor. Bu karar İsrail'i oldukça güç durumda bırakacak. Atılanlar FKÖ tarafından bünyesinden çıkartılan gruplar da şunlar: Ayrılıkçı terörist grup olan El FetihDevrimci Konsey. Grubun başkanı, asıl adı Sabri ElBanna olan Ebu Nidal. 1972 yılında Arafat'tan ayrılan Ebu Nidal, 1976 yılında grubunu kurdu. FKÖ Devrim Mahkemesi, Ebu Nidal'ı ölüm cezasına çarptırmıştı. Albay Said Musa, diğer adıyla Ebu Musa'nın başkanlığındaki FJ FetihAyaklanma. Merkezi Şam'da bulunan grup, 1983 yılında Arafat'a karşı ayaklanan Suriye desteğindeki gruplardan oluşuyor. Gözler IsraiTcle (Baştarafı 1. Sayfada) bu, "tki tarafın önümüzdeki haftalar içinde yeniden bir araya geleceklerini de" bildirdi. ABD Dışişleri Bakanı George Shultz tarafından iki gün önce açıklanan ve ardından Başkan Ronald Reagan'ın da ayrıntılarım duyurduğu "FKÖ ile diyalog kurma karan" İsrail ve radikaJ Arap çevreleri dışmda tünı dünyada olumlu tepkiler almaya devam ediyor. ABD'de kamuoyu, son gelişmeleri merakla izlerken, liberal Yahudilerin diyaloğa sıcak baktıkları, ancak özellikle "lerör" konusuna ağırlık verilmesini isteyen diğer Yahudilerin tepkileri üzerine ABD yönetimi bu konunun, Tunus'ta gerçekleşecek konuşmaiarda ilk sırayı alacağı konusunda "güvence" vermek çabası içinde görünüyor. New York muhabirimiz Şebnem Atiyas'ın haberine göre ABD yönetimi, görüşmelerde şu noktalar üzerinde durulacağını belirtiyor: 1) FKÖ ile göriişme karan. Filistin devletinin taıunması anlamına gelmez. 2) Göıüşme, anlaşma ihtimallerinin keşfedilmesinde araç olacaktır. YÖK'ün başörtüsü FINANCIAL TIMES: Filistin Kurtuluş Örgütü dışındaki Filistinli örgütlere dikkat etmek gerek. Arafat'ın komrolü dışındaki radikal Filistinliler, banş girişimlerini baltalamak için teröre başvurabilirler. THE TIMES: ABD ile FKÖ arasında diyaloğun başlaması, bu dosyanın son derece karmaşık olduğu gerçeğini değiştirmez. Hemen bir çözüme ulaşılabileceğini sanmak gerçekçiiikten uzak bir yaklaşım olur. THE INDEPENDENT: İsrail şimdi sıkı :>ıkıya "diplomatik savunma" durumunda kalmış bulunmaktadır. Dün (perşembe) BM'de uluslararası konferans için İsrairde durum alınan karar bunun en önemli gösİsrail Başbakam tzak Şamir'in, tergesidir. şu ana kadar ABD'nin tavrıyla il İtalya gili fazla bir yorum yapmamayı LA REPUBBLICA: İsrail, şimtercih etmesi dikkat çekerken, "bu girişimi gölgede bırakacak yeni bir di sırtını duvara dönmüştür. En adım" hazırlığında olduğu öne sü kötüsü, şimdi İsrail'in tarihi bir rüldü. İsrail'de yayımlanan Haa gelişme ile karşı karşıya olduğuretz Gazetesi, dünkü sayısında bi nu farketmemesidir. CORRIERA DELLA SERRA: rinci sayfadan verdiği geniş haberinde bu yeni girişimin "İşgal al Etrafındaki güçlü düşmanları tatındaki topraklarda yaşayan 1.5 rafından daima tehdit altında bumihon Filistinliye kendini yönet lunan Yahudi devletinin yardımıme hakkı vermek" şeklinde ta na daima koşmaya hazırlıklı olan nımlanabileceğini bildirdi. Başba ABD bu kez "yeler" demiş ve bükan Şamii'in danışmanlarından yük bir çabuklukla tarihi karan Avi Pazner de dün yaptığı açıkla almıştır. mada ABD'nin diyalog kararını IL GIORNALE: Tarihi dönüm eleştirerek "tnanıyoruz ki, ABD noktalanna böyle de gelinir. Reçok yakında FKÖ'nün gerçek yü agan'ın Arafat'İa diyaloğu başlatziinti görecek ve bu örgütiin ba ma kararına sadece dış dünya denş görüşmeleri için taraf olama ğil, Başkan'ın kendisi de şaşırmış yacağını anlayacaktır" dedi. olabilir. Tabii, VV'ashington ve Şamir'in danışmanlarından Arafat arasında şimdi diyaloğun Yossi Ben Aharon da Tunus'ta başlaması, herhangi bir anlaşma ABD ile FKÖ arasında başlayacak yolunu açtığı anlamına gelmiyor. olan diyaloğun yakın zamanda başansızlıkla sonuçlanacağını öne îsveç sürdü. Ben Aharon, "İki taraf biraraya geldiklerinde kendilerine DAGENS NYHETER: Washington'un 180 derece dönüşü için saABDFKÖ el sriuşması ABD'nin Tunus Büyükelçisi Robert Pelletreau ile soracaklar. Bu temasın anlaını ne? dece bir gün yetti ve böylece tsraFKĞ Filistin Ulusal Konseyi ve FKÖ üyesi Abdullah Hourani ilk ABDFKÛ gö ABD ve FKÖ asgari bir ortak te il, gerçekle şimdiye kadar görülmele sahip değiller" dedi. rüşmesi öncesinde el sıkıştılar. memiş biçimde yüz yüze geldi. İsrail Dışişleri Bakanı ve İşçi Gelişmelerin bu kadar başarıh olPartisi lideri Şimon Peres ise ül ması Andersson ve İsveç Dışişleri kesinin "şu andaki duruma yanıt için bir zafer oldu. rencilerin siyasi düşünce. felsefe verecek düzeyde yeni bir siyasi ini(Baftamfı 1. Sayfada) SVENSKA DAGBLADET: İnDr. Co?kun İçöz, inanç gibi anayasal nedeıılerle siyatife gereksinimi olduğunu" tifada, Filistin hareketinin özgüdavranışlarını sınırlamaktadır. Yrd. Doç. Dr. Şükrü Kızılot, Yrd. bildirdi. venini güçlendirdi ve son haftalarDoç.Dr. Yılmaz Üzkan, Dr M. Yuksek ouretimin hayan oğrenciAP'nin haberine göre Peres, da FKÖ büyük diplomatik başaKemal Çakman ve Dr. Meral Sa lerine tanınan bu ayrıcaiık erkek dün yaptığı açıklamada işgal al rılar kazandı. nkaya, Hacettepe Üniversitesi'n öğrenciler ile diğer yüküekögretim tındaki topraklarda yaşayan Filisden Yrd. Doç. Dr. Mustafa Ö. İp çalışanlanna tanınmamaktadır. tinliler arasından banş görüşme Yunanistan çi, Ankara Üniversitesi'nden leri için temsilciler seçilmesini ELEFTHEROT1P1A: ABD'nin Prof. Dr. Nejat Kaymaz, Prof. Böylesine eksik \e hatalı bir dü önerdi ve •'İsrail, silahlı bir deleDr. Erdoğan Akkan ve Doç. Dr. zenleme bazı tarikatların dini gasyonla görüşmektense, seçilmiş Filistin Kurtuluş Örgütü'nü tanıMetin Günday 12 sayfalık dava inancı istismar etmesine ve gi>iın bir delegasyonla gönişmeyi tercih yan tarihi kararı İsrail'i diplomatik yalnızlığa itiyor. dilekçesini dün Danıştay Ba^kan aracılıgıyla dinsel prdpa^anda ><ıETHNÜS: 13 yıllık verimsiz bir lığı'na sundu. Yuksek Öğretim luna gitmesine >ol açabilir. İpla eder" dedi. Peres'in partisinden 30 kişilik siyasetten sonra ABD nihayet YaKurulu Ba^kanlığı'na kar>ı açılan li islenen yonetmelik maddesi her bir grup da partinin piatformunu ser Arafat'a elini uzattı. davada, kurulan öğrenci disiplin açıdan temel hak ve ozgürlukleri değiştirerek FKÖ ile temas kurmayönetmenliğinde değişikliğin iptal sınırlayıcı bir düzenlemedir" ya çalışmasını önerdi. F.Almanya ve yürutmenin durdurulması YÖK'un kararının laiklik ılkcistendi. Öte yandan AA'nın haberım D1E WELT: Birçok İsrailli şok sint açıkça aykırı oiduğu savunuYönetmenlik değişikliğinde. lan dilekçede, "YÖK'un bir ida göre İsrail işgali altındaki toprak içinde. Sadık müttefik ABD'nin "dini inançlar nedeniyle boyun vc ri oryan olarak kamtı kurumları larda dün çıkan olaylarda 5 Filis tutumu şaşkmlık yaratıyor, ama saçlar. ortu \eya tiirban ile olan üniversiteleri dinsel esaslar tinli öldü, 20'den fazla kişi de ya endişe ve üzüntünün sevinç ve kapalılabilir" denildiği amman la düzenlemesi kesinlikle düşiinü ralandı. Olaylar, Batı Şeria'nır umutla karıştığını da görmezliklarak, davacı ü\elerınin bu kara lemez. Bu \6nelmelik maddesi ise Nablus kentinde daha önce Israii ten gelmemeliyiz. rı uygulamakla yükümlü oldukla böyle bir durum > aratarak ana> a askerleri tarafından vurularak FRANKFURTER rı belirtildi. Da\a dilekçesinde, sa ve hukuk du/enimı/ ile bcra ağır yaralanan ve perşembe gece ALLGEMEINE: Bu ilk adımdır. YÖK karan anayasa, yasalar, ber devletimizin cumhuriyel reji si ölen gencin cenaze töreni sıra Bir başlangıçtır. ABD'nin FKÖCumhurbaşkanı Kenan Evren'in mine dayanan lemellerini de sında çıktı. ye açılışıyla yakındoğudaki anlaşkonuya ilişkin yasayı veto edişi, sarsmıstır" goruşü savunuldu. Dünkü olaylarda ölen 5 kışiy mazlıklar yeni bir perspektit' kaYÖK düzenlemeleri ve bilimsel le, işgal altındaki topraklarda baş zanıyor. açılardan ayrıntılı olarak dcğer Cumhurbaşkanı Kenan Kvren'iıı layan ayaklanmanın (intifada) aynı konudaki yaiayı \clu tdfr başlangıcından bu .ana hayatını ABD lendirildi. ken bclirniği gcrckçclcrin YÖk kaybeden Filistinlilerin sayısı NEW YORK TIMES: Arap Anayasa açısından yapılan de karan için dc gccerli olduğu kaydünyasının bu noktaya erişmesi ğerlendirmede. "VÖK yeni gelir dedilcrek " ( umhurbaskanının 330'a ulaştı. FKÖ'nün, Cenevre'deki BM uzun zaman aldi, hâlâ daha çözüdigi bu yonetmelik maddesi ile vetosundaki açıklama \e j>erekçeyalnızca dini inanç için ayrımtı ler ilgili ytınetmelik maıkksinm toplantısı sırasında terorizmi kma me varmak için bir o kadar yol lığa gidip, anava^al eşitliği aıık iplalini Kereklirmekledir. l)e\le yan ve "vazgevtiği" yolundaki var. İsrail'ın bir anda dönüp Kuca viğnerken dini inanç nedeniyle (imizin bası olarak Cumhurbaş açıklamaları, radikal Filistinli düs'ü teslinı eımesini ve boğazına kapanmayı da yanlızca boyun ve kanının velo ^erekçelerine grupların sert tepkisine neden bir Sovyet müuetikini sardırmasını bekleye;ııeyiz. saç için sınırlayıcı bir tutum içine kalılıyoruz" dcnıldi. YÖK'un si oluyor. girmiştir" denildi. Dilekçedc da yasal baskıların clkisindc kalarak VVASH1NGTON POST: FKÖ'İlk büyükelçilik ha sonra şu görüilere yer verildi: yönetmeliği dcğistirdiği oııc sürünün, terorizmin kınanmasını be"Dini inanç nedeniyle saç ve lcrck, "Tartısmalann ^iderek büBağımsız Filistin devletinin ilk ğenmeyen taraflarını nasıl disipbuyunlannı kapatma olanagı sa^ yümesinden çekinen YOK, sonun büyükelçiliği Cezayir'de açıldı. line edeceği, uzun dönemli ilişki lanan bu kimseler. dini inanca <la da anayasamı/ \e hukuk ılıı/eni AP'nin haberine göre 15 kasım açısından öncm taşımaktadır. yanarak başka yerlerini de kapal ıni/e aykırı dusen bu üegîşikli^i da bu ülkede yapılan Filistin Ulu FKÖ'nün içinde sorumlu unsurlanıa hakkından vasal du/enlımi' yapmışlır. Ne var ki VÖK'ün es sal Konseyi toplantısının ardından rın geliştiğine şüphe yoktur. Bu açısından yoksun bırakılmışlar ki kararlan ve uy^ıılamaları açı bağımsız Filistin devletini tanıyan kararla George Bush çok buvük dır. Anılan düzenleme, hayan og sından konuya bakılınca çıliskili ilk ülke olan Cezayir, Filistin Bü bir yükten kurtulduğu gibi, şimrencilere dini inanç nedeniyle ka bir durum orlaya çıkınışlır'" go yükelçisi Muhdar Dadcani'yeak di barışı gerçekleştiren adam olpanma ulanağı getirirken aynı öj> ruşüııc yer verildı. reditasyon verdiğini açıkladı. ma fırsatını eline geçirmiştir. 3) Banş sürecinde ABD'nin roliiniin ne olacağının saptanmasına yarayacaktır. Aynı önemle tartışılan bir başka konu ise tutum değişikliğinin ABD'ye mi, FKÖ'ye mi ait olduğu. İsrail yanlıları, ABD'nin bir politika içinde olduğunu öne sürerken, ABD'nin kararını savunanlar ise FKÖ'nün tavır değiştirdiğinj ve ABD'nin "üç koşul'una ilk kez bu kadar açık yanıt verdiğini belirtiyorlar. Bu üç koşul; bilindiği gibi FKÖ'nün bireysel ya da örgütsel terorizmi kınaması, BM Güvenlik Konseyi'nin 242 sayılı kararını kabul etmesi ve lsrail'in varolma hakkını kabul etmesi olarak sıralanıyordu. İsrail yanlıları, FKÖ'nün bu üç koşulu kabul ettiğini söylemesinin bir "aldalmaea" olduğunu savunuyorlar. Eski İsrail Dışişleri Bakanlarından Abba Eban ise farklı düşünen Israillileri temsil ediyor. Eban, öncfki gece PBS televizyonunda, Ortadoğu uzmanı yazar Edward Said ile tartıştı. Tartışmada İsrail'in tepkisini kınayan Eban "ABD'nin karan neredeyse biitiin dünya tarafından olumlu karşılandı. Şimdi biitiin dünyaya yanlış, kendimize doğnı dememiz biraz zor" dedi. Eban'a yanıt veren İsrail'in \\'ashington Büyükelçisi Moshe Arad ise "İsrail daha önceleri de yapayalnız kalmış, ama sonunda haklı olduğu kanıtlanmıştır" diye konuştu. Edvvard Said ise Filistinlilerin Batıda hiçbir zaman insan yerine konmadıklarını, Ortadoğu sorununun tartışılmaya başlanmasından beri işgal edilmiş topraklarda Filistinlilere karşı uygulanan terörü kimsenin "terorizm" diye nitelendirmediğinin altını çizdi ve Batının çifte standartlı yaklaşımını eleştirdi. Ingiltere 10 milyara hücum bulunuyor" diye yanıtladı. (Baştarafı 1. Sayfada) Oğuz Tezmen, "nabız ölçümü" nın üzerinde olduğunu kaydeden sırasında, bir büyük ikramiye veTezmen, şöyle konuştu: "Anadolu'dan ek bilet talepleri rileceğine, küçük ama çok sayıda gelmeye başladı. Karaborsa olma ikramiye dağıtılması yönündeki sın diye biletleri piyasaya azar eğilimin ise yüzde 12 düzeyinde azar veriyoruz. Böylece elimizdeki saptandığını belirterek, "Biz de 60 milyarlık bileti 30 aralığa ka zaten süriıkleyici, büyük bir ikradar bilirmeyi düşüniiyoruz. Me miyeden yana idik. Bu hem bilet muriar maaşlannı yeni aldığı için satışlannı artüracaktır hem de kazanan talihli bu para ile kendisisatışlar hızlanacaktır." Tezmen, ekstra çekiliş ve yeni ne bir iş kurabilecektir" diye bilet basılmasının söz konusu ol konuştu. Tezmen, 1989 büyük ikramiye mayacağını belirttiği açıklamasında, sahte bilet satışlarıru da yalan miktarı için ise "Önümüzdeki >ıl ortalannda yeniden hem bayiler layarak şöyle konuştu: "Bu konuda ne bize ne de adli düzeyinde hem de halkın bütün makamlara yansıyan bir gelişme kesimlerini kapsayacak bir biçimolmadı. Böyle bir tespit yok. An de nabız yokJaması yapacağız. Ficak yine de vatandaşlan yaka yat artışlan da göz önünde bulunkartlı bayilerimizden bilet alma duntlacak ve bir rakam belirtenelan için uyanvorum. Aynca bilet cek" dedi. Yılbaşı özel çekilişinde 20 bin ler havaya tutulduğunda içinde de 'Milli Piyango' yazısı okunmak liralık tam biletle 10 milyar lira tutadır. Vatandaşlardan bunlara tarındaki büy'ük ikramiyeyi kazadikkat etmelerini rica ediyoruz." nacak talihli, 2 milyar 927 milYılbaşı çekilişinin Büyük Anka yonluk Cumhurbaşkanlığı bütçera Oteli'nde yapılacağını dile ge sinin üç katından fazla bir paratiren Oğuz Tezmen, gece için nın sahibi olacak. Aynca Milli Pi"Önemli sanatçılarla göruşuyo yango'nin bu çekiliş nedeniyle piruz. Aynca büyük ikramiyeyi ki yasadan topladığı 120 milyar lira min çekecegi konusunda sürprizi da 5 F16 savaş uçağı fiyatına eşit. ntiz de sürüyor" diye konuştu. Bir F16 uçağınm fiyatı yaklaşık Bilet almayacağını ifade eden 21 milyon dolar tutuyor. MP seyyar ve sabit bayilerine, genel müdür, kendisine bir gazete tarafından hediye edilen ilgili meslek kuruluşları ile der(5417797) numaralı tam bileti de, neklere üyelik zorunluluğu getiril(5417797) numaralı tam bileti de, Ankara 11. Noterliği aracılığıyla * . Bundan böyle Mıllı Piyango Türkiye Çocuk Esirgeme Kuru bileti satıcılığı yapan sabit bayimu'na bağışladığını, bilete ikra ler de, 507 Sayılı Yasa uyarınca miye çıkması halinde, bunun ku ticaret ve sanayi odalarına kayıtlı olacaklar. Seyyar bayilerde de ruma verileceğini söyledi. illerde bulunan Milli Piyango baÖte yandan Cumhuriyet'in so yileri derneklerine üyelik şartı ararulannı yanıtlayan Tezmen, "10 nacak. milyar rakamının nasıl belirlen1 Ilaziran 1988 tarihinde yadigi" sorusuna, "Halkın her ke yımlanan MP Genel Müdürlüğü simini kapsayan bir araştırma so Bilet Satış ve İkramiye Yönetmenucunda, büyük ikramiyenin 10 liği'nin bazı maddelerinde değimilyar ya da daha fazla olması yö şiklik yapan karar, Resmi Gazenünde yüzde 57 oranında eğilim te'de yayımlandı. Karar, MP'nin saptadık" yanıtını verdi. "Bü bazı birimlerinin adlarını da deyük ikramiye miktannın belir ğiştirdi. lenmesinde halkın nabzının dıSpor Toto ve Loto'da ise bu şında başka ne gibi etkenlerin hafta dağıtılacak toplam ikramibulunduğu" sorusunu ise Tez ye miktarı, geçen haftalardan ekmen, "Fiyat artışlan, ekonomik İenmelerle birlikte 4 milyar liragelişme gibi etkenler de ya ulaştı. Ecevit: Özal ateşle oynuyor (Baştarafı 1. Sayfada) dünya kamuoyu önünde yuksek sesle düşünürmüş gibi dile getirmesinin büyük bir sorumsuzluk olduğunu belirterek "Türkiye'yi bazı oldu bittilerle karşı karşıya bıraktığını" söyledi. Özal'ın birkaç yıl önce de "Uluslararası ilişkilerimizi Kıbrıs sorununun ipoteği altından kurtarmak gerektiğini" söylediğini anımsatarak şöyle dedi: "Böylece, Kıbns sorununa, tatmin edici bir çozüm aramak yerine, kurtulmamız gereken bir yük gibi baktığım açığa vurmuştur. Bu yaklaşımımn sonuçları olarak, KKTC'nin tanınması yolunda adımlar atılmasını önlediği gibi Rum tarafının da ciiretkârlığını ve uzlaşmazlığını arttırmıştır. Ve hakça bir çözümii bir hayli güçleştirmiştir. Bu arada KKTC'yi bazı ödünlere zorladığı da sezilmektedir. Sayın Özal, Ege konusunda da yıllardır benzer bir yaklaşım izliyor. Baiı'nın egemen güçlerinden "aferinler" toplayabilmek ugruna, Ege'deki ulusal haklarımızı hasıraltı ediyor. O konuda da bazı ödünler için zemin hazırlar gorünüyor. Şimdi Sa\ın Özal, Ermeni iddiları konusunda ise ateşle oynamaktadır." Ecevit, ÖzaFın Batı'daki bazı çevrelere şirin görünüp biraz daha yardım koparabilmek ve Avrupa Topluluğu'na üyelik konusunda ortanıı yumuşatabilmek umudu ile Türk ulusunu birtakım haksız iddialann gölgesi altına sürebildiğine işaret ederek, "Dışardan alkış loplamak, kredi saglamak ve Avrupa Toplulugu'nu Türkiye konusunda yumuşatabilmek uğruna Sayın Özal'ın vermeyecegi ödiin yok gibi görünmektedir" dedi. "ANAP iktidarının açtığı yaraları zamanla yine kendi içimizde iyileştirebileceğimizi" söyleyen Ecevit, "Ama uluslararası alanda birtakım sorumsuzca ödünlerle Türkiye'ye ve Türk ulusuna verebileceği zaraıian gidermek o kadar kolay olmaz" diye konuştu. Ecevit şunları söyledi: "Ermeni iddiaları ve girişimleri konusunda Sayın Özal, Amerika gezisi sırasında yuksek sesle düşünmeye başlamadan önce acaba, bu yeni düşüncelerini hükümette, Milli Güvenlik Kurulu'nda veya kendi partisinin yetkili organlarında lartışmaya açmış mıdır ve onay almış mıdır, çok merak ediyorum. Eğer bu son derecede duyarlı konuda, böyle yapmadan konuşmuş ise devlet ve iktidar sorumluluğuna katılan bu kurullar suskun mu kalacaklardır? Hele TBMM her konuda olduğu gibi bu konuda da Sayın Özal'ın oldu bittileri karşısında etkisiz mi kalacaktır? Eger suskun ve etkisiz kalırlarsa onlar da Sayın Özal'ın oldu bittilerinin vebalini, millet ve tarih önünde, Sayın Özal ile paylaşmış olacaklardır." Başbakan Turgut Özal'ıu, ABD Kongresi'ne getirilecek bir Ermeni tasarısını, "Tek atımlık bir silaha" benzetmesi konusunda Dışişleri Bakanlığı çevreleri herhangi bir yoruma girmekten kaçınırlarken, hükümete yakın kaynakların bu açıklamadan büyük bir rahatsızlık duydukları gözlendi. Bu konuda görüş bildiren bu kaynaklar, Başbakan Özal'ın sözleri altında yatan, "tasan kabul edilse dahi unutulur gider" goruşünün "tehlikeli" olduğunu belirterek "Ermeni tasansı, Pandora'nın kutusuna benzer. Pandora'run kutusu bir açıldı mı içinden ne çıkar belli olmaz" diye konuştular. Dışişleri Bakanlığı çevrelerinin bu konuda sessiz kalmalan ise diplomatik gözlemciler tarafından "anlamlı" bulundu. Söz konusu gözlemciler sessiz kalmayı yeğlemelerinin, Dışişleri Bakanlığı çevrelerinin bu konudaki aşırı duyarlılığından kaynaklandığmı tahmin ediyorlar. Başbakan Özal, seçim kampanyası sırasında Ermeni lobisine açıkça göz kırpmış olan ABD'nin müstakbel Başkanı George Bush ile dün yaptığı görüşme öncesinde NVashington'da Türk gazetecilerine verdiği demeçte, Ermeni tasansını tek atımlık bir silaha benzetirken şunlan söylemişti: Atarsın biter "Konuyu geleneksel olmayan bir çizgide düşünmek İazımdır. Bazen ne derler, 'Tek atımlık bir silahtır. Atarsın biter gider' Ama devamlı 'Seni öldüreceğim, sana bir şeyler yapacağım' diye bir şantaj hikâyesinden çıkması icap eder bazen. Ama yapabilir miyiz, yapamaz mıyız, bunu iyi tartışacağız." Bu konunun "hafife alınamayacağını" ve "gerçekten tartışılması gerektiğini" bildiren hükümete yakın kaynaklar, görüşlerini bildirirlerken, şu noktalar üzerinde durdular: 1. Başbakanın bu görüşleri Cumhurbaşkanı Evren'in ABD1 ye yapacağı ziyaretin ertelenmesi sırasında 1987 başlannda gündeme gelmişti. Sayın Özal taraftar değildi Cumhurbaşkanı'nın gezisinin ertelenmesine. Şimdi eski yaklaşımını daha da netleştirmiş oluyor. "Kıyamet mi kopar" oluyor. Ancak, "tasan kabul edilse dahi unutulur gider" görüşü tehlikelidir. 2. Ermeni tasarısını Pandora'nın kutusuna benzetmek münıkün. Pandora'nın kutusu bir açıldı mı içinden ne çıkar belli olmaz. Böyle bir masum tasan ile başlar. Arkasından soykırım müzesi gelir, ki bu daha kalıcı birşeydir. O müzeye her sene binlerce insan gelecek. Ve böylece gider. 3. Gerçekten bu türlü tasarılar Amerika'da kimseyi etkilemez. Duyulmaz bile. Ermeni gazeteleri yazar. Ama Amerikan ve dünya kamuoyunu etkilemez. Ama bunun Türkiye'de yaratacağı akisler, TürkAmerikan ilişkilerinde ne tür zincirleme gelişmelere yol açar, o hiç belli olmaz. Muhalefet de tabii buna sanlır. Oncehse. ans tapan. Akçırns" 1 ! Anadolu Cam ArceİK Bagfaş Bolu Cımento Çunurova Elek. Denizfi Cam Oöktaş Ege Bıracılık Ereğli D Ç. Güney Biracılık HeKtaş . Demır Çelık Kartonsan KAV Koç Holding Kordsa Koruma Tanm Köytas Kuc Yatırım Mensuca: S (BU) fiasaş Otosan Pimaş Pınar 5ul Raba». Sarkuysan T Demır Dök Teletaş T See Cam T Sıemens Yasas işlem n t i k t a n : İMKB Endeksl^ 2200 1450 3975 1700 10500 7000 1000 3200 4850 4950 2575 2350 830 1275 17600 2725 3900 3875 1075 2050 5650 750 2700 740 1150 1325 2300 2375 3275 1125 4600 600 I Borsada işlemler 16 Aralıl Bugunkü Bugünkiı en düsük en yucek 2200 1450 4000 1750 10000 6350 1000 3125 4750 4950 2575 2325 810 1300 17100 2775 3925 39O0 1100 2050 6100 2250 1450 4000 1800 10000 6950 1000 3125 4850 5100 2575 2325 810 1300 17100 2800 4000 3950 1125 2050 6100 740 2700 720 1150 1325 2300 2350 3300 1125 4650 600 Bugünku kapanış 2200 1450 400C 1800 10000 6950 1000 3125 4850 5050 2575 2325 810 1300 17100 2800 3950 3950 1100 2050 6100 740 2700 710 1125 1325 2300 2350 33O0 1125 4600 600 1988 İşlem En çok soz. 2200 1450 4000 1800 10000 6950 1000 3125 4800 5050 2575 2325 810 1300 17100 2800 4000 3900 1125 2050 6100 740 2700 710 1150 1325 2300 2350 3275 1125 4600 600 Ağıriıklı ort.fiy. 2219 1450 4000 1787 10000 6919 1000 3125 4788 5020 2575 2325 810 1300 17100 2791 3985 3914 1116 2050 610C 740 2700 712 1141 1325 2290 2350 3280 1125 4600 600 miktan yapılan fiy. 14170 280 405 500 740 ; 2700 710 1125 1325 2275 2350 3275 1125 4600 600 50 2193 100 150 4055 17350 100 230 35C 5718 750 1850 1530 400 740 512 112 950 1200 796 300 3750 1320 1203 2558 111 1100 2525 70.765.0 377.66 işlem hacml: Z26.293.200 Sözleşme sayısı:... ....247
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle