Katalog

CUMHURtYET/6 HABERLER 9 KASIM 1988 Doğu cazip hale getirilerek kendi istekleriyle gitmelerisağlanacak Doktorlara zorunlu hizmet kalkıyor B. ECEVİT nun cazip hale getirilerek kendi istekleriyle gitmeleri için çalışmalar yaptıklarını söyledi. Kitapçı, "Zorunlu hizmet olayını kaldırmayı duşünüyoruz. Doğu Anadolu Bölgesi'ne gidecek doktorlanmızı maddi bakımdan destekleyecegiz. Böylece Doğu daha cazip hale gelecek. Artık torbadan çekip oraya git demek yok" dedi. Bakan Kitapçı sağlık hizmetlerinin sosyalleştirilmesi gerektigine inandığını söyledi ve doktorların motorize ekiple donatılacağını açıkladı. Kitapçı şöyle dedi: "Her sağlık ocağında bir doktor degil, her sağlık ocağında sadece ebe ve hemşire bulunacak. Doktorlar ilçe merkezlerinde oturacak, coğrafi duruma göre 5 veya on köyden sorunılu olacaklar. Bu köyleri de devamlı emirlerinde olan jiplerle dolaşacaklar. Böylece doktorların dağ başlannda hasta beklemeleri önlenmiş olacak. Bu durumda doktorun daha çok hastanın ayağına giımesi sağlanacak." Bu düşüncelerin kendi kişisel düşüncesi olduğunu söyleyen Bakan Kitapçı bunları hükümete önereceğini bildirdi. Kitapçı, "Doktorların iicretlerinin iyileştiriimesi konusunda çalışmalanmız sürüyor. Yan odemeler. yakacak yardımlan iyileşecek. Nöbet ucretleri konusunda da bir şeyler yapacağız" dedi. Bakan Kitapçı'nın açıklamaları sonrasında sorularımızı yanıtlayan Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Nusret Fişek, Bakan Kitapçı'nın bu göruşlerıne karşı çıkarak doktorların halktan uzaklaştınlmaması gerektiğini söyledi. Fişek, "Böyle bir uygulama ile halk sağlığına verilen önem azalnıış olacaktır. Köylü sağlık ocağına güvenini yitirir. Sağlık ocaklannda devamlı bir doktorun bulıınmasında yarar var" derken motorize ekipler konusunda da şunları söyledi: "Neden böyle düşünülüyor, her sağlık ocağına bir jip veya araç şimdi verilsin. Belli günlerde de doktoıiar ile veya ilçeye giderek durum toplantısı yapabilirier. Ancak bakanlığın motorize ekip duşuncesinin altından kalkabileceğini tahmin elmiyorum." Antaiya Özel Mare Kongre Salonu'nda önceki gün başlayan ve cuma günü sona erecek olan Ulusal Halk Sağlığı Kongresi'nde Türkiye'de sağlık politikası, kentlerde sağlık hizmetlerinin örgütlenmesi, turistik bölgelerde sağlık sorunları ve hizmetleri, çevre sağlığı sorunları, sağlık dışı sektörlerin halkın sağlığına katkılan, yaşlıların medikososyal sorunları ve sağlık hizmetlerinin geliştirilmesinde öncelikler konulan tartışılıyor. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Nihat Kitapçı, "doktorların maddi bakımdan destekleneceğini" bildirdi. Türk Tabipler Birliği, doktorların jiplerle köyleri dolaştırılması düşüncesine "Köylü, sağlık ocağına güvenini yitirir" diyekarşı çıkıyor. scrumlu oldukları sağlık ocaklannı devaralı tarayacaklarını; buANTALYA Sağlık ve Sosyal nun için de motorize ekip sayısıYardım Bakanı Nihat Kitapçı dok nı arttıracaklannı bildirdi. torlara uygulanan zorunlu hizmeUlusal Halk Sağlığı Kongresi tin kaJdırılarak Doğu bölgesinin için geldiği Antalya'da Cumhuricazip hale getirileceğini söyledi. yet'in sorulannı yanıtlayan Bakan Kitapçı sağlık hizmetlerinin sos Nihat Kitapçı doklorların Doğu yalleştirilmesi konusunda da dok Anadolu Bölgesi'ne zorunlu hiztorlann Uçe merkezlerinde oturup raet için gitmeyeceklerini, Doğu 53 sanıkh PKK davası ANKARA (ANKA) Yasadışı PKK örgütü üyesi oldukları ve bu örgüt adına çeşitli faaliyetlerde bulundukları iddia edilen 13 'ü tutuklu toplam 53 sanığın yargılanmalarına dün Ankara DGM'de başiandı. tddianamede sanıklarm çeşitli suçlardan 15 yıla kadar hapis cezasma çarptmlmalan isteniyor. Yasadışı PKK örgütü üyesi olmak suçlamasıyla yargılanan sanık Mehmet Aslan sorgusunda PKK'nın amacımn "insanlığa hizmet etmek olduğunu" öne sürdü. "Iddianamede denildiği gibi gasp, soygun, örgüte karşı olanlan ve örgütten aynlmak isteyenleri öldürmek değildir" dedi. ÜNİVERSİTEYE GİRİŞ SINAVEVDA DEĞİŞİKLİK Güzelözel dershane çelişmesi B a k a n Güzel: Yeni sistem, öğrencileri özel dershanelerden okullara çekti. Dershaneler: Değişiklikten sonra özel dershanelere başvuranların sayısı 1.5 kat arttı. ÜLKER GÖKTÜRK Üniversite giriş sisteminde yapılan değişikLik, lise ve dengi okulİardan geçen yıllarda mezun olup vukseköğretim hakkı kazanamayan adaylar arasında tepki yaratmaya devam ediyor. Milli Eğitiın Bakanı Hasan Celal Güzel, yeni sistemin, ortaöğretimde basarılı ögrencilere öncelik verdiğini hatırlatarak, yapılan düzenlemelerin olumlu sonuçlarının ahndığını, öğrencilerin dershanelerden okullarına dönmeye başladığını söyledi. Hasan Celal Güzel, yeni uygulamayla başarırun dershanelerden okullara kaydınldığını belirtirken, özel Dershaneler Birliği Başkanı tbrahim Ankan, bakanın söylediklerinin aksine, sistem değişikliğinden sonra dershanelere öğrenci akını olduğunu savundu. Yapılan değişiklik konusunda görüşlerini bildiren Ankan, liselerdeki öğrencilerin okullardaki öğretim açığım kapatmak için dershanelere başvurduğunu ve bunların sayılannda büyiik artıslar gözlendiğini anlattı. Ankan, üniversite hazırlık kursları dışında, ögrencilere lise dersleri için takviye kurslan açtıklannı belinerek, sistem değişikliğinden sonra dershanelere devam eden öğrenci sayısında geçen yıla oranla 1.5 kat artış olduğunu kaydetti. Ankan şöyle devam etti: "Yeni sistem adaylar arasında eşitsiztiklere yol açmıştar. Haziran mezunlannın avantajlı duruma getirilmesivle, okullarda suni bir haziran mezunu yaratılacak, başansız öğrencilerin de üniversiteye girme şansı doğacaktır. Aynca lise birinci, ikinci ve üçüncülerine ek puanlar verilmesi, küçük yerlesim yerlerinde nüfuzlu kişilerin çocuklanna avantaj saglayacakbr. Biiyuk bir olasılıkla, şubat ayından sonra zor dediğimiz okullardan kolaylanna geçişler artacakör. Aynca bu yıl yaklaşık. 11 bin öğrencinin lise birinci, ikinci ve üçüncüsü olarak mezun olduğunu düşündüğümüzde, eğitimöğretim açısından bölgeler arası, okullar arası farkhlıklan dikkate almak zorundayız. Derece alan ogrenciler arasında bilgi farkldıkl » ı eşitsizliklere yol açarken daha iyi öğrenciler üniversite dışında kalabileceklerdir." Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel ise sistem değişikliği konusunda yapılan eleştirileri vanıtlarken şöyle dedi: "Ortaöğretimde başanlı olan, düzenli çalışan, test çözmeye değU öğrenmeye yönelmiş, akademik öğretime kabiliyetli öğrencilere öncelik verilmişür. Yeni sistem, ortaöğretimde başanyı arttırmaya yönelik bir düzenlemedir ve öğrendleri haziran mezuniyeti için teşvik edecektir." ANAP DevSol ortak savunması SHP'deki toplantı SHP lstanbul ll Örgütü'nde de üniversite öğrencilerinin katıldığı bir toplantı düzenlenerek üniversiteye girişteki yeni düzenlemeler tartışıldı. Toplantıda konuşan öğrenciler yeni sistemle 690 bin öğrencinin haksızlığa uğratıldığını, geçmiş yıllarda mezun olan adaylar için bu haksızlığın boyutlarının daha da buyıik olduğunu söylediler. Öğrencilerin dile getirdikleri gorüşler şöyle: "Haksızlığın temelinde, orta öğrenim başan puanının üniversite sına>ına katkısı yatmaktadır. Aynca bu başan puanının haziran mezunu, eylül mezunu, meslek lisesi mezunlan ile derece alanlar ve eski mezunl&r arasında farklüaşım göstermesi, bu haksızlığa daha nel çizgiler kazandırmaktadır. Sonuc olarak orta öğrenim başan puanının kime avantaj sağlayacağı da belirsizdir. Sisfem, geçen sene melstanbul Haber Senisi İstanzun olmuş olanlan neredeyse ce bul Devrimci Sol davasında sazalandırmaktadır. Suçumuz bir yıl vunmalara devamla 1980'lere geonce doğmak mı?" lindiğinde üikenin her yerinde raÜniversite adayları, yeni uygu hatlıkla işkence yapılabildiği belamanın hiç olmazsa geriye doğ linilerek, eski başbakanlardan Niru genelleştirilmesini isteyerek hat Erim, Gün Sazak ve tstanbul "Eşit haklaria eşit başan değil, Emniyet Müdür Yardımcısı Mahanta aynı savaş güciiyle aynı de mut Dikler'in cezalandınldığı bilmokratik yarış istiyonız" dediler. dirildi. Savunmalarda ayrıca Devrimci Sol'un 12 Eylül'e karşı da birçok mucadele kampanyaları gerçekleştirdiği vurgulandı ve ANAP'ın "cuntanın sivil devaraı olduğu" ileri suruldu. Tutuklu sanıklardan Ali Fadıl Ceiepsoy ve Arslan Şener Yıldınm tarafından okunan ortak savunmada özetle şöyle denildi: "Faşist MHP destekli AP hükümetinin yukselen devrimci mucadele karşısında tek silahı, baskı ve lerördü. Baskı ve terorün en yaygın uygulanan biçimlerinden biri de işkence idi." Gün Sazak'ın "faşizme karsı savaşta şiddet metodu gerektigine inamlarak cezalandınldığı" kaydedilen savunmalarda bu konuda, "Gün Sazak, faşisl bareketin tepeşinde yer alan biri olması yanında faşist hareketin döneme ilişkin taktiginde önemli roller de ustlenmişti. 2. MC hükümetinde Giımriik ve Tekel Bakanlığı yapmış ve bakanlık içinde oluşturdugu birimlere faşist hareketin kadrolannı yerleştirerek, bunlan tüm yurt capında faşist hareket örgütlenmesine seferber etmiştir. Yine bakanlık doneminde kaçakçılık vb. yollarla fasist hareketin para ve silah yÖDÜnden guçlenmesini sağlamış, kaçakçılarla somut isbirliklerine girmiştir. Gün Sazak'ın faşist kadrolann eğitiminde ve katliam planlamalannda nasıl bir aktif rol üstlendiği bugıin MHP davasında ortaya çıkmıştır" denildi. 12 Mart'ın balyozcu Başbakanı Nihat Erim'in cezalandınlmasının" işkenceye karşı başlattıkları kampanyalannın doruk noktası olduğu ileri sürülen savunmalarda, Erim'in öldürülmesim'n yalnızca eski bir başbakanın öldurülmesi olarak ele alınamayacağı ifade edildi. Nihat Erim'in 12 Mart'ın "işkenceci başbakam" olduğu one sürüldü. cuntanın sivil devami* TA YAD üyeleri DGM'ye çıkarddı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM önünde gösteri yaptıklan gerekçesiyle gözaltına alınan 22 tutuklu yakını dün Ankara DGM'ye çıkarıldılar. Ancak tutuklu yakınları daha sonra DGM Savcılığı 'nın isteği üzerine tekrar emniyete götürüldüler. DGM Savcdığı 'nın tutuklu yakınlarının sorgusunu yapmadığı oğrenildi. Bulgaristan Türkleri için destek tSTANBUL (AA) Balkan Türkleri Dayamşma ve Kültür Derneği Yöneticileri, Hamburg'da yapılacak NA TO toplantısına sunulmak üzere, Federal Almanya'nm tstanbul Başkonsolosluğu'na bir bildiri verdiler. Bildiride, Bulgaristan'daki Türklere NATO'nun destek sağlaması gerektiği kaydedildi. Dernek yönetim kurulu adına Genel Başkan Prof. Dr. Mehmet Saray ile Başkan Yardımcısı Mehmet Çavuş'un imzasım taşıyan bildiride, Bulgaristan'daki Türklere uygulanan "soykırtm"ın, bir yandan dünya barışını tehdit ettiği, diğer yandan da tedavisi mümkün olmayan tehlikeler doğurduğu ifade edildi. Defne Yalnızhn intihar girişimi tSTANBUL (AA) Tiyatro ve sinema sanatçısı Defne Yalnız, uyku ilacı içerek intihar girişiminde bulundu. Cihangir'deki evinde sabaha karşı henuz bilinmeyen bir nedenle iki kutu uyku ilacı içen Defne Yalnız, eşi Mete Sezer tarafından hastaneye kaldınldı. Taksim tlkyardım Hastanesi'nde midesi yıkanarak tedavi altına alınan Defne Yalnız, dün sabah taburcu edildi. Atatürk'ü Anma Haftası süruyor. "feievizyonda dun gece yayımlanan "10 Kasımlar ve Atatürk'ü Anlamak" konulu yuvartak masa toplantısında konuşmacıların arkasındaki fotoğrafm Atatürk'e benzemediğini öne süren çok sayıda izleyicı tepki gösterdi. Izleyiciler, fotoğrafın Ataturke benzemediğini öne sürerken, TRT'nin bu konuda daha dıkkatli olması ve ozen göstermesi gerektiğinı belirttiler. Kultür ve Turizm Bakanı Mustafa Tınaz Titiz'in de katıldığı programdakı fotoğrafa çeşitli benzetmeler yapıldı. TRT. rtöbetçi yayın sefli TV ve okullarda 'Atatürk' ği ilgiliteri kendılerıne de çok sayıda tepki geldiğını belirterek, durumu bir rapor tıalinde yöneticilere ileteceklerini bildirdiler. Bu arada programda "kutJama" kelimesinin geçmesi de eleştiri aldı Atatürk'ü Anma Haftası nedeniyle Dojmabahçe önlerinde demirieyen iki savaş gemisi, halkın ziyaretine açtldı Istanbul'da okullar arasında düzenlenen"Atatürk" konulu resim, kompozısyon, şiir yazma ve şiır okurna yarışmasında derece alan öğrencilere ödullerı törenle verıidi. Boğazıçi Üniversitesi'nde dün bir koııferans verildi. Mimar Sinan ve Trakya Üniversitesi'nde bugün Atatürk'ü anma programları yapılacak. Dil Demeğı de Ankarada bir açıkoturum düzenledi. Haydarpaşa'da yemek boykotu Af Örgütü'nden işkence başvurusu Uluslararası Af Örgütü, Başbakan özal ve Adalet Bakanı Topaç'a başvurarak cezaevlerindeki işkence ve kötü muamele iddialannın tarafsız bir şekilde araştırümasını istedi. Haber Merkezi Türkiye'deki çeşitli cezaevlerinde tutuklulara işkence yapıldığını iddia eden merkezi Londra'da bulunan Uluslararası Af Örgütü, Başbakan Turgut Özal ve Adalet Bakanı Mehmet Topaç'a başvuruda bulundu. Açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlü yakıru Saliha Şener ise kan kusmaya başladı. Uluslararası Af Örgütü'nce Londra'da yapılan açıklamada Özal ve Topaç'a başvurularda son iki ayda yoğunluk kazanan işkence ve kötü muamele iddialannın incelenmesi ve tarafsız bir biçimde araştınlmasının istendiği bildirildi. Af Örgütü açıklaması ile birlikte başvurulara temel oluşturan dört sayfalık bir de rapor yayımladı. Raporda 1983 yılında cezaevlerinde hükümlülerin yanı sıra tutuklular için de tek tip elbise zorunluluğunun getirildiği, ancak Şubat 1988'de yapılan bir açıklama ile bu uygulamanın kaldırılacağının bildirilmesine karşın bu zorunluluğun temmuz 1988'de yeniden yiirürlüğe konulduğu kayJedildi. Bu arada, TemmuzI988'de de ziyaretleT, kitap ve diğer yayınların bulundurulması ile mektuplaşmaya ek sımrların getirildiği de ifade edildi. Raporda Gaziantep, Bursa, Eskişehir, Diyarbakır. Bayrampaşa ve Nazilli cezaevlerindeki işkence sonucunda yaralandığı öne sürülen çok sayıda tutuklu ve hükümlünün isimlerine de yer verildi. Adana Cumhuriyet Bürosu'nun haberine göre Diyarbakır SHP il binasında açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlü yakınlanndan Saliha Şener kan kusmaya başladı. Adil Eser, Revhan Vluk ve Şemiye Bulutun da mide ağnlannın arttığı, yürümekte zorluk çektikleri görüldü. Adana E Tipi Cezaevi'nde ise kalbi pılle çalışan Halil Kınk, fenalaşarak hastaneye kaldınldı. Gaziantep Özel Tip Cezaevi'nde 197, Şanlıurfa Cezaevi'nde de 19 tutuklu ve hükümlünün açhk grevi sürerken Ergani'de diğer cezaevlerindeki açlık grevini desteklemek amacıyla 16 tutuklu ve hükümlünün üç gündür rürdürdüğü açlık grevi sona erdi. tşSendika Servisi Demiryolları Faal Memurtar Derneği Genel Başkanı Hakkı Koçak'ın ve Genel Sekreter Hayri Erol'un sürgüne gönderilmelerini protesto amacıyla Demiryolları çalışanlan, Haydarpaşa Garı'nda yemek boykotu eylemi gerçekleştirdiler. Demiryolu faal personeli, makascı, ateşçi ve revüzörler, protesto niteliğindeki yemek boykotu eylemlerinde, çalışma koşullarımn ağırlığından yakındtlar, kendilerine baskı yapan yönetimin görevden alınmasını istediklerini söylediler. Kumdagezer'e soruşturma tstanbul Haber Servisi Kamuoyuna "Novum Butik baskmı" olarak yansıyan ve bir kişinin ölümüyle sonuçlanan Osmanbey 'dekı olayda yaralanan ve Interpol tarafından kırmızı bültenle arandığı ortaya çtkan Varujan Kumdagezer'in dün beyin tomografısi çekildi. Kumdagezer, dün saat 13.30'da beyin tomografisi çekilmek üzere, geniş güvenlik önlemleri altında tedavi edildiği Şişli Etfal Hastanesi'nden, Şişli Abidei Hürriyet Caddesi'ndeki özel bir kliniğe götürüldü. Hastane yetkilileri, Kumdagezer'in sağlık durumunun iyi olduğunu belirtirken, polis yetkilileri de Kumdagezer'in bugün hastaneden taburcu edilmesini beklediklerini söylediler. Bu arada polisin, Şişli Savctlığı 'na gözaltı süresi isteminde bulunacağı oğrenildi. Kumdagezer, Gayrettepe'deki yeni nezarethaneye götürülecek ve burada sorgulanacak. Masmavi Gökyüzü İZMİR Gözlerinde kaygı ve korkunun kalın çizgisi beliriyor. Umutsuzluğun acıya dönüştüğü yüzünde sanki yılların verdiği bir sıkıntı var. Oysa daha çok genç. Yaşı yirmisekiz. Haftada bir kez uğruyor. Cezaevinde olup bitenleri aktanyor. Sık sık sorduğu soru ise şu: Onlar insan değil mi? Sağ işaret parmağının ucu nikotinden sararmış. Çok sigara içiyor. Genç yaşına karşın saçlarına kır düşmüş. Gözlerinin altında ince kıvrımlar oluşmuş. Dört yıl yatmış içeride. Şimdi kocasının çıkmasını bekliyor. Bir yıl sonra işte bugünlerde bir aksilık olmazsa çıkacak kocası da. Cezaevleri bugün kanayan bir yara. Eskişehir, Nazilli, Çanakkale, Gaziantep, İstanbul Bayrampaşa, Adana, Amasya ve Ergani'de açlık grevleri sürüyor. Dışarıdaki anneler, babalar, kardeşler, eşler kaygılı ve korkulu. İnsan hakları hiçe sayılıyor. Gardiyanlar kaburga kemiği, kafatası, kol kırıyor. Sonra bu kişiler ödüllendiriliyor. Bu acımasızlık, insan haklarını kenara itmek niye? Çağdaş devlet bu mudur? Bir sigara daha yakıyor genç kadın. Gözleri dalıyor... Çay içer misiniz? Başını sallıyor. Gözleri buğulanıyor bu kez... İnsan Hakları Derneği Cezaevleri Komisyonu'nun bir açıklaması çıkıyor postadan. Açıklama, "Cezaevleri üzerine ve 1 ağustos hakkında düşünceler" ' başlıklı... Şöyle deniliyor: "İnsan hakları sorunu ve bunun önemlı bir boyutunu teşkil eden cezaevlerindeki uygulamalar, ülkemiz ve diğer ülkelerin siyasilerinin, aydınlarının, dernokratlarının her zaman gündeminde olmuş ve bu konudaki aksaklıklar siyasi iktidarları daima sıkıntıya düşürmüştür. Ulkemizdekı şu ahda en somut sıkıntı Adalet Bakanlığı tarafından 'Cezaevlerinde disiplin sağlanması ve farklı uygulamaların önlenmesi' başlığıyla yayımlanan 1 Ağustos 1988 tarihli genelgenin yarattığı olumsuz sonuçlardır. Ulkemizde cezaevlerinin sorunları hiçbir zaman bitmemekle birlikte sorunların büyük bir oranla çözümlendiği, ancak bir kaç cezaevindekı açlık grevlerini dikkate almazsak en rahat dönem bu yılın mart ve ağustos ayları arasındadır, yani genelgenin yürürlüğe girmesinden önceki kısa dönemdir." Önceleri tutuklu ve hükümlü aileleriyle üçüncü dereceye dek görüşme, haberteşme özgürlüğü vardı. Yine yargının yasaklamadığı kitap, dergi, gazeteler içeriyesokuluyordu. Havalandırılmaya yeterli ölçüde çıkartılıyor, açık görüşte ailelerın getırdiği yiyecekler alınabiliyordu. En önemlisi tek tip elbise giymede zorlanma kalkmıştı. 1 Ağustos 1988 genelgesi bu koşulları silip atmıştı bir anda. Cezaevlerinde bir tedirginlik başlamıştı. Adalet Bakanı Mehmet Topaç'ın "Bu genelge değiştırilecek" açıklamasıyla da bir bekleyiş dönemine girilmişti. Ama bu pek uzun sürmedı, 25 eylül günü genel hükümler uygulanmaya başladı. İnsan Hakları Derneği Cezaevleri Komisyonu'nun açıklaması bu konuyu şöyle yansıtıyor: "Bu genelgenin 1. maddesi ile daha önce Adalet Bakanı Oltan Sungurlu dönemınde tek tip elbise giydirilmesinin zorunlu olmayacağı açıklamasına karşın, tek tip elbise zoruniu hale getırilmiştir. Adalet Bakanı'nın daha önce yapmış olduğu açıklama doğrultusunda tek tip elbise uygulamasına son verilmesinin cezaevlerindeki huzursuzluk nedenlerinden birini ortadan kaldıracağı kanaatindeyiz. Keza genelgenin 13. maddesi üe cezaevlerine giren her türlü basılı eserin (kitapdergigazete) girişi sınırlandırılmış ve son derece subjektif uygulamalara neden olabilecek ölçüler getiriierek, cezaevlerine girecek yayınlar, cezaevi yayın seçici disiplin kurulu adı altındaki birimin yetkisine bırakılmıştır. Bakanlar Kurulu tarafından yurda sokulması ya da dağıtıiması yasaklanmış veya mahkemeler tarafından hakkında toplatılma ya da müsadere kararı verilmiş yayınlar dışında her türlü yayının cezaevlerine alınması hukukun gereği olduğu gibi insanca yaşamanın da bir sonucudur." Dışarıda masmavi gökyüzü. Kasım ayının ilk haftası bugün... Genç kadın yerinden kalkıyor usulca. Siyah mantosunu giyiyor. Gözlerinden tarifsiz acılar fışkırıyor. Soruyor: İçerdekiler insan değil mi? IZMIR'den HİKMET ÇCThlKAYA BALİ MAKİNA Tasarruf Sahiplerine Duyurudur SANAYI VE TICARET ANONIM ŞIRKETİ'nden Şwkeltmı^tn altt ayda bır İai2 odemelı, brul oufc5 sabti faı/iı.li.terttp tahvillen 21 11.1968 lanhınden ılıbaren Osmanlı Bankası ^.Ş. Menkul Kı\metler \e ^atırım Merkezı'nde saiışa ^umılacaktır l$bu tah\ıllcrın halka arzı,Sermave Pıvasası Kurulu'nun 17 10 1988 lahh ve 97/B8 sayılı ı?nıne dayanrnaktadır Ancak bu ızııı lahvılletımı/ ve oftaklığımızın Kurul veya Kamura lekeitıjju anlamına gflme/. 1) ORTAKLICIN, aTıcarel umanı BALİ \V\KI\A SA\A>I vp TtCARET A.Ş Perşembepazan Cad No.l214,karakoy Islanbul bVterkez adresı : 12O.0OO.OOO.TL c Sermayes) l)f sas sermayesı : 120.000.000.TL MtOdenmış sermaycı, : 120.000.000.TL dlaaln. ı konusu S.ınavı ıırunltrı l«:.ıreli, ıilulatı, ıhraratı ve e5ürest Stmrsız fÇlkarılacak lahvTİIerden sağbnacak fon ışk'Im*3 sermavest thhyacının karşıfanmasınd.ı kullanılaraktır. 2) İZAHNAMENİN, aVayınlandığt T lıcaret Sırılı Cazelesı'fnn tarıb ve numarası 27 10 1988, Sayı: 2132 bHalkın ıncclennesıne a ç * tululduğu ver: Osmanlı Bankası A Ş .Menkul kıymetler ve Vatırıtn Merke?ı. Bankalaf Cad. 35/37 karakoy/ Islanbul 3) Ç1KARILACAK TAHVİLLERİN, alltbarı de^'fien lutunv. icriıbt 300 OOTı OOO TL II lertifı ıUç vu^ ıralyon Tıırk lırasıl bKupurler ıtibarîyfe d.ığılımt: KUPURDtĞtRI SAVISI 10PIAM TLTVRI llleri Bürosu) Adana, Gaziantep, Hatay ve Mersin'de 58 kişinin gözaltı hali sürerken, genişletilen soruşturma sonucunda yeni bazı kisilerin de gözaltına alındığı bildirildi. Yeni gözaltına alınanların da Güneydoğulu olmaları dikkati çekerken polis yetkilileri operasyonun ne kadar süreeeği konusunda "bir sey söylemek zor" dediler. Adana'da İrfan Yıldınm, Cuma Büyükertaş ve Mehmet Göktaş adlı öğrencilerin gözaltı süreleri yarın 15. gününü dolduruyor. Emniyet yetkililerinin, Adana SHP Milletvekili Sedat Doğan ve Adana SHP İl Başkanı Ziya Yergök'e, "3'ü öğrenci, toplam 20 kişi gözaltında, başka öğrenci >ok" şeklinde açıklamada bulunmalarına karşın, Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü 4. sınıf öğrencisi Mehmet Erikan'ın 7 gündür gözaltında olduğu oğrenildi. Yetkililer. Mehmet Erikan dışında yeni gözaltıların olduğunu, ancak sayı konusunda açıklama yapamayacaklarını belirttiler. İskenderun ve Antakya'da "Güneydoğulu operasyonu"nun hız kazandığı, yeni gözallıların olduğu oğrenildi. Adının açıklanmasını istemeyen bir emniyet yetkilisi, gözaltındaki 20 kişi dışında "birini bırakıp, birkaç kişiyi alıyoruz" diyerek sayı vermenin doğru olmayacağını belirtti. Yetkililer, operasyonun ne zaman biteceği konusunda ise "Operasyon, diğer illerie ortak sürdüriildüğünden bir şey söylemek zor" dediler. Güneydoğu'da gözaltılar DemireVden IHD'ye destek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP Genel Başkanı suruyor Süleyman Demirel, kişilere kanunların belirlediği ADANA (Cumhuriyet Güne> eezaların dışında hiçbir ceza verilmesine taraftar olmadığını söyledi. Demirel, dün parti genel merkezinde tnsan Hakları Derneği yöneticilerini kabul etti. Cezaevlerinde yapılan insanlık dışı uygulamaları kınayan Demirel, DYP olarak, tutuklu ve hükümlü aileleriyle lHD'nin çalışmalarını destekleyeceklerini belirtti. VEFAT Tamnmış ynyjncı Nebioğlu ~" 100.000,TL 500.000,TL 300 adet 540adet 840adet 30.000.000,TL 270.000.000,TL 300.0ÖoToOO,TL c Salış sure^.1 Başlang.ç tanhı '21.11.1988 Brtışlanhı .30 11.1988 d Erken odefneye ılışkrıı esas \«> şanlar Erken paraya çevtrme taahfnıdıt yoklur eSatış fıyaiı Çıkanfacak tah\ıller nomınal değer uzerındon satrfaraklır. f'Tahvıllerın tamamı hannlınp vaztlıdır gVadesı 1 yıl hOdemesiZ donem sure<.ı . 2 \ıl ıTahvıllerln odf*mt' planı ODENU TARIHI Nebioğlu Yaymevi'nin sahibi tamnmış yayıncı ve gazeteci Osman Nebioğlu (76) vefat etti. Basın şeref kartı sahibi olan Osman Nebioğlu, tstanbul Hukuk Fakültesi'nden mezun olduktan sonra Almanya'da ekonomi tahsili görmüş ve "iktisat doktoru" unvanı almıştı. Çeşitli yüksekokultarda öğretim görevlisi olarak ders veren Nebioğlu, 40 yılı aşkın yayıncılığı sırasında dergiler, kitaplar, ansiklopediler yayımladı. Nebioğlu'nun eserleri arasında Almanca "Kapitülasyonların Türk Ekonomisine Etkileri", "Bir împaratorluğun Yıkılışı ve Kapitülasyonlar", "Nebioğlu Çocuk Ansiklopedisi", "Türkiye'de Kim Kimdir Ansiklopedisi", "Atatürk ve Batılılaşma", "Sihirli Bahçe", "Türkçe Kuranı Kerim", "Yüz Meşhur Türk" bulunmakta. "Basın Mesleğinde 50 Yıl Hizmet Belgesi" sahibi olan Nebioğlu'nun cenazesi, yarın Teşvikiye Camii'nde kılınacak namazdan sonra Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Prof. Orhan Ersek tstanbul Haber Servisi tstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tip Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Prof. Orhan Ersek Istanbul'da öldü. 49 yaşında ölen Prof. Orhan Ersek için bugün Cerrahpaşa Tip Fakültesi 'nde bir tören yapılacak. Ersek'in cenazesi Şişli Camii'nde öğleyin kılınacak cenaze namazından sonra Zincirlikuyu Mezarlığı 'nda toprağa verilecek. 30.5.1989 30.11.1989 30.5.1990 3O.t 1.1990 TOPLAM c\ız 97.500.000 TL 97.500.000 Tl 97.500.000 TL 97.500.000 TL 390.000.000 TL 300.000.000 Tt jfaız ve anapar.ı odcmc yen. Obiıvanl. B.ııtk.ısı A > Mınkııl kıymellıı veVatırımMerkr/ı. Bankalar I" ad. 45/3T Kaı.ıkov/ Islanbııl Anrak rm>rke/m fonksıvfjrıtı.arart kunjm nılPİtgındc dı'gıldır. 4) Anapara ve faızletın Ğdenmesmı taahhu! eden kışı ya da kurum yoktur . ^ 0 Gaziantep'te Ufuk Bulut, Hasan Hıiseyin Şaşı, Cevdet Uoğru, Osman Akyel, Hüseyin Sertkaya, Mehmet Ceylan, Taha Tektaş, Ali Sincan ile kimliği öğrenilemeyen bir tutuklu yakınının gözaltı hali sürüyor. Emııiyet yetkilileri, gözaltı süresi ve gözaltı sayısı konusunda "bir şey söylemek yok" demekle yetindiler. Mersin'de ise 8 kişinin gözaltında tutulduğu, bunun dışında gözaltının olmadığı bildirildi. DÜZELTME • Pazar günkü gazetemizin 9. sayfasında çıkan Başbakanlık bütçesi görüşmeleri haberinde SHP'li Mehmet Moğultay'ın başlıktaki sözü, haber metnindeki gibi "muhatabım bakandır." Başlıkta "muhatabım bankadır" diye çıktığından özür dileriz.