Katalog

lö KAÜ1M 1988 HABERLER CUMHURİYET/9 SHP'nin gensoru önergesi ANAP'lıların oylarıyla reddedildi SHP'den KalemlTye suçlama Mogultay suçladı: Güvenlik güçleri gruplara bölünmüştür. Yeraltı dünyasmın son günlerde ünlü olan ismi Polath'da Başbakanla aynı kürsüye çıkıyor. Siz, altın kaçakçılığı ile Başbakan'm ilişkisini anlatan raporları sümenaltı yapıyorsunuz. Horzum hakkında polisin verdiği rapor ne oldu? Görevinizı yapmıyorsunuz. Knlemli yanılladı: Kamuoyunda baba diye bilinen kişilerin yakalanmaları için emir verdim. "A ATşkta Bunların takibi için emir veren kim? ve savaşta Görevimi yapmamışım öyle mi? Peki her araç bu yakalananlar kim? Bostan meşrudur." korkuluğu mu telefon jetonu mu? Bir Fildişi Poliste gruplaşma yok. Acaba PolSahili atasozüböyle diyor Der'in yerine yeni gruplaşmalar mı Üç tarafı sahıllerle oisun istiyorlar? bir vatanda yaşıyoruz. konuştu: "Güvenlik güçleri kendi içlerinde İstanbul, Ankara, halla İ/mir grubu diye bölünmüşlür. Son derece gizli yürülülmesi gereken sorıışlıırmalar basına sızdırılmakladır. İ/mir Belediye Başkanı Özfalura ga/etelere 'Polis genelev patloıılanna çahşıyor' diye demeç veriyıır. İ/mir polisi de 'Belediyeler rüs, vel alıyor' diyor. Kalcmli susuyor; mafya, yeraltı dünyası ile işbirliği yapmakla suçlananların buyük bölunıu polis. Polis şefleri yeraltı dünyası ile kucak kucağa girmişler. Çeksenet mafyası cirit atıyor. Yeraltı dünyasının son günlerde ünlü olan bir adaını Polath'da Başbakan ile aynı kürsüye çıkıyor. Berber Yaşar'a döviz transferlerinin Başbakan özal'ın emri ile yapıldığını yazan polise ne oldu? Siz altın kaçakçılığı ile Başbakanın ilişkisini anlatan raporları sümen altına itiyorsunuz. Kemal Horzum hakkında polisin verdiği raporları ne yaptınız? Bunlar hakkında işlem yapmıyorsunıi7, ama evlatlarının daha iyi yaşaması dışında bir düşüneesi olmayan anaları copluyor, gençlerı saçlarından siıı uklüyorsunuz" ANKARA (Cumhuriyel Bttro bakan O/al'la birlikte Polath'da su) lçişleri Bakanı Mııslafıı Ku kürsüye çıktığını, ANAP'ın, dülemli hakkında SHP'nin "Güven ğünlcrinde ceksenct mat'yası ve lik güçlerinin devlet lerörii niteli yeraltı dunyasınm adamlannm ciği gösteren işlem ve eylemleri" ııe rit attığını iddia etti. Moğultay, deniyle verdiği gensoru önergesi hıızıır ve guveni sağlamak adına TBMM'de dün ANAF'lıların oy demokrasiniıı yok edihnek isteıılarıyla reddedildi. Bakan Kalem diğini belirterek 12 EyluPden bu li, "Babaların yakalanması için yana işkencede 200 kişinin öldüemir verdim. Bakan görevini yap ğünü, ancak ölüm nedenlerinin mamış öyle mi? Pcki bu yakala çoğunlukla intihar ya da güvenlik nanlar kim? Bostan kurkulugu güçleri ile çatışma olarak açıklanmu, bu yakalananlar lelefon jeto dığını belirterek "Gözaltına alınu mu?" diye konuştu. SHP ls nanlardan hiç ereli ile ölen yok tanbul Milletvckili Mehmct Mo mu?" diye sordu. lçişleri Bakanı1 gultay, "Güvenlik güçlerinin maf nın güvenlik güçlerinin devlet teya ve ülkücü (ahsilal çcleleriyle rörü niteliği taşıyan eylemleri karbirlikte çalıştıgım" öne sürdü. şısında yetersiz kaldığını, hatta güDYP Grup Başkanvekili Vefa Ta venlik güçlerinin bu hareketlerine nır isc anarşinin biçim değiştire göz yumduğunu öne sürcn Morck sürdüğünü söyledi. ğultay, işkencenin artık sıradan bir SHP grubu adına konuşan gen olay halinc geldiğini kaydetti. Mosoru önergesi sahiplerinden SHP ğultay, Tlızla olayına da değinerck tstanbul Milletvekili Mehmet Mo yanlarıııda bir küçük tabanca bugultay, yeraltı dünyası ile polis >ef lunan 4 gencin polis tarafından lerinin içiçe girdiğini öne sürdü. kurşun yağmuruna tutularak ölMoğultay, bir yeraltı şcfinin Baş dürüldüğünü, bu olayın ardından bir gazcteye telefon eden bir kişinin öldürülcn bu insanların hayali ihracat olayı ile ilgili ihbarda buİLinıııak Uzere Istanbul'a gcldiklerini öne sürdüğünü anlaltı. Moğultay, "Bu ne bicim ciddiyet? t y gar bir ülkede bu olaylardan biri olsa lçişleri Bakanı bir gün bile koltugunda oturamaz" dedi. Moğultay, işkencenin örtülü bir biçimde özendirildiğini belirterek hakkında biıçok işkence iddiası bulunan DAL grubu hakkında hiçbir işlem yapılmadığını söyledi. Tanınmış bazı yazar ve hukukçuların geceyarısı evlerinden gözaltına alındığını, birçok sanat gosterisi ve konserin keyfi uygulamalarla yasaklandığını anlatan Moğultay, Milliyet ve Cumhuriyct gazetelerine karşı da yasa dışı uygulamalar yapıldığını kaydetti. Moğultay, güvenlik güçlerinin kendi aralarında gruplara ayrıldığını ve Bakan Kalcmli'nin bu konuda derin bir sessizlik içinde bulunduğunu ifade ederek şövle ANAP'tan savunma ANAP grubu adına konuşan Lr/urum Milletvekili Mehmi'l Kahraman gensoru önergesinin, "mesnetsiz, hakkaniyetsiz ve sadece gündem doldurmak, kamuoyu n a 'iştc bakın muhalefet yapıyoruz' demck için" vcrildiğini öne sürdü. lçişleri Bakanı Kalemli'yi savunan Kahraman, Türkiye'nin en önemli meselesinin Ulke butunluğüne ve rejime yönelen olaylar olduğunu öne sürdü. Tanır kürsüde DYP Konya Milletvekili Vefa Tanır ise 2 yıl içinde 3. gensorunun TBMM gündemine geldiğini belirtti ve hükümeti gensoru mücsscscsini hatiic alnıakla suçiadı. Tanır, gensoru rcddetmekle bu konuda yapışan izlerin silinemeyeceğini belirterek ANAP'lı milletvekillerini ve lçişleri Bakanı Kalcmli'yi gensorunun açılmasına evet oyu kullanmaya çağırdı. Deniz laboratuvam kıırulacak ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Nihat Kitapçı, bakanlığının bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülürken, turizmde rakip ülkelerden daha temiz bir deniz sağlayarak turizm gelirlerini arttırmak için deniz kirliliği laboratuvarı kurulacağını söyledi. Türkiye'deki ilaç mevzuatını AT'ye paralel hale getirmek için çalışmalar yapıldığını bildiren Kitapçı, "Bugün birçok ülkeden ilaç (alebi vardır. 1989 yılında ulkemi/in ilaç ihracının 100 milyon dolar olacagı tahmin edilmektedir" dedi. Kitapçı, Türkiye'nin AT'ye girmesi durumunda rekabet şansı olan endüstrilerdcn birinin ilaç olduğunu, bu nedenlc şimdiden nıevzuatın yüzde 80'inin AT ile paralel hale getirildiğirü belirtti. Kitapçı, bakanlığının bütçesini sunarken, butçenin genel bütçedcn 898 milyar 995 milyon ve foıılardan sağlanan 198 milyar 521 milyon lira olmak üzere toplam 1 trilyon 97 milyar 516 milyon olduğunu kaydetti. Büyük şehirlerde ve bazı il hastanelerinde meydana gelen yığılmaları önlemek amacıyla "kanıu saglıgı merkezleri" ile "ilaç haslanelcri" uygulamalarına geçileceğini söyledi. Kitapçı, "özellikle büyük şehirlerimizdc, nüfusun yogun olduğu ve haslane hizmetlerinden ıı/ak bulunan senttlerde, kamu saglıgı merkezlerinin kurulması ele alınmıştır. Yatırım programında bulunan Çankaya, Yenlmahalle, Mamak ve Sincan kamu saglığı merkezlerinden Sincan yakın zamanda hizmele girecektir. Bu merkezimizde 10 uzmanlık dalında poliklinik ve laboratuvar hizmetleri verilecektir" diye konuştu. llçe sağlık merkezlerinin ve reorganizasyon ve ilçe hastanelerinin desteklenmesi ve yaygınlaştırılmasına çalışıldığını bildiıen Kitapçı, bu amaçla önceki yıllarda yataklı fonksiyonu kaldırılmıs olan sağlık merkezleri binalarımn, ilçelerin nüfus ve uzaklık durumları dikkate alınarak yataklı tesisleıe dönüştürüldüğünü anlattı. AIDS konusunda alınan önlemlere de değinen Kitapçı, "Yiirütülmekte olan AIDS özel programı ile ilgili çalışmalar 1989 yılında da sürdiiriilecek, söz konusu hastalığın ülkemizde sorıın haline gelınemesine çalışılacaktır" dedi. Bakanlığın çevre saglığı çalışmalarına da değinen Kitapçı, kırsal alanda cvscl atıkların ve gübrelerin çevrcyi kirletmesini önlemek arnacıyla "sıhhi hela" vc gübrelik yaptırılmasının eğitim ve desteğinc devam edileceğini söyledi. Gıda kontrol hizmetlerinin etkin biçimde sürdürüldüğünü anlatan Kitapçı, çocuk saglığı ve gelişmesinde büyük önemi olan çocuk besinleri ile ilgili yönetmelik taslaklarının hazırlandığını, çocukların ruh ve beden saglığı açısından büyük önem taşıyan oyuncaklarda bulunması gereken özellikleri belirlemek amacıyla hazırlanan, "oyuncaklar ve oyun araç ve gereçleri yönetmelik taslağı"nın önümüzdeki yıl yürürlüğe konulacağını, mevzuatı yerli olmayan deterjan ve diğer temizlik maddeleri gibi eşya ve levazımla ilgili çalışmalar başlatıldığını anlattı. Sağlık Bakanı Kitapçı, temiz deniz için çalışacaklarını açıkladı bcklemekten ve astronomik rakamlardan dolayı hastaneye gitmekten korktuğunu söyledi. Bayazıt, sağlık hizmetlerinin hükümetiıı temel ilkeleri arasıııa giremediğini savundu. ANAP Kayseri Milletvekili Halil Özsoy, sağlık hizmetlerindeki SHP Izmir Milletvekili Hıran iki darboğazın "insangücü ve fiBayazıt, vatandaşın kuyruklarda nansman" olduğunu kaydetti. KalemlFnin yanıtı Iddiaları yanıtlamak Uzere kürsüye gelen tçişleri Bakanı Mustafa Kalemli, gensoru önergesinin "ciddiyetle hazırlanmadığım" savunarak önergede SHP yöneticilerinin imzalarının bulunmamasının, "oldukça manidar" olduğunu söyledi. Bir yıldır Meclis kürsüsünden işkence iddialarını yanıtladığını söyleyen Kalemli, bu iddialara belgelerle karşıhk verdiğini ifade etti. Bunun uzerine SHP'li millctvekilleri "yalan mı" diye bağırdılar. SHP sıralarından laf atılırken Kalemli, "Terbiyenizi takının, yoksa ben slze takındınnın" dedi, Bunun üzerine SHP Milletvekili Kenan Sönmez ayağa fırlayarak kürsüye doğru ilerledi. Tartışmalar arasında SHP'li Yüksel Çengel, Sönmez'i güçlükle yerine oturttu. Kalemli, Uluslararası işkence Sözleşmesi'nin imzalandığını anımsatarak "İşkence sözlesmesi imzalanınca siyasi koz ellerinden kaçtı. tşte, gensorunun sebebi budur" diye konuştu. Göreve geldiği günden bu yana idari bazı değişiklikler yaptığını ve bunun sonucu olarak güvenlik görevlilerinin şevklerinin arttığını öne süren Kalemli, son günlerde seri operasyonlar yapılarak birçok suçlunun yakalandığını kaydetti vc "Güven ve hıı/ıır saglanmasından sıkıntı duyan bazı çevreler vardır" dedi. Kalemli, milletvekillcrinden son 10 günlük gazetelerin incelenmesini isteyerek sert bir sesle, "Kamuoyunda baba diye hilinen kişilerin yakalanmaları için emir verdim. Bunların yakalanması, takibi için emir veren kim? Görevimi yapmamışım öyle mi? Peki bu yakalananlar kim? Boslan korkulugu mu?" biçımindc konuştu. Kalemli, son günlerde yakalaııan silah sayısını, uyuşturucu madde miktarını vc yakalanan suçluların sayısını belirterek SHP sııalarına dogru, "Bu yakalananlar ne? Telefon jelonu mu?" diye bağırdı. Tüzla operasyonuna da değinen Kalemli, olay sırasında öldürülenlerin polisin ihtarına rağmen durmayarak ateş açtıklarını söyledi. Bunun üzerine SHP'li milletvekilleri "yalan" diye bağırırken Tunceli Milletvekili Kamer Genç de ayağa kalkarak "Bakan Meclise doğru bilgi versin, yalan söylüyor" şcklinde bağırdı. Kalemli, söz konusu araçta iki silah ile örgütsel dokümanlaı bulunduğunu, olay sonrasında "TKPML" adlı illegal örgııtun Federal Almanya'da yayınladığı bir bildiride, "Partiıni/jn yiğit evlatları kalledildi" denildiğini söyledi. Kalemli, oğlunun terörist olamayacağını söyleyen babanın da polis memurluğundan ihraç edildiğini kaydetti. İşkence iddialarının maksatlı çevreler larafından ortaya atıldığını savunan Kalcmli, "Kmniyel Genel Müdurlügü'nde DAL diye bir holııın yoktur. Ankara Kmniyet Mudurlugu'ııde D bolümü vardır. Bu bolııme yapılan vasıflandırmalar da maksallı çevrrlerin çabalarıdır" biçiminde konuştu. Kalemli, "Ülkücümafya" ile ilişkili oldukları iddiaları olan 26 güvenlik görevlisinden 10'u hakkında soruşturma açıldığım, 2'sinin meslekten ihraç edildiğini ve l'inin de istil'a ettiğini açıkladı. Kalemli, konuşmasının sonunda SHP'li Moğultay'a, "Azin Nesin'in pasaporl alamadıgını söyledi. Aziz Nesin pasaportunu aldı ve yurtdışına çıktı. Acaba, bugunlerde bu çevrelerle ilişkileri mi azaldı?" yanıtını verdi. Moğultay'ın konuşmasına değinen Kalemli, "Poliste gruplasma yok. Acaba bugün PolDer gitti yerine yeni gruplasmalar olsun mu istiyorlar" dedi. Gensoıuııuıı gündeme alıııması ANAP'lılaıın olarıyla reddedildi. Davos sürecinde ttkanıkhk ANKARA (Cumhuriyet Bflrosu) Dışişleri Bakanı Mesui Yılmaz, TUrkiye ile ilişkilerin Yunanistan'm birinci öncelikli iç politika sorunu olrnaya devam etmesinin, Davos sürecinin öngörüldüğü biçimde islemesini engellediğini söyledi. Yılmaz, bu sürecin "öngörMİdügü biçimde Işlemeslnin" Yunanistan'da haziran ayıııda yapılacak genel seçimlerden sonra mümkün olabileceğini kaydetti. Dışişlen Bakanlığı 1989 mali yılı b()tçe tasarısının TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görUsulmesi sırasında önceki akşam TürkYunan ilişkilerine değinen Yılmaz, temel görüş ayrılıklarının sürmesine ragmen, iki ülke arasında kurulan Siyasi Komite'nin ağustos ayında Ankara'da toplandığjnı anımsattı. Bu toplantı sonunda güven arttırıcı tedbirler ve kimi tali konularda bazı belgelerin imzalandığına işaret ederek şun'arı söyledi: "Toplantı «onucunda öyle bir noktaya geldik ki Davos mutabakaOmn yenlden ieyid edUmemesl halindc artık Siyasi Komite olarak sürecin kapsamı konusunda yapacak bir şeyimlz kalmadı." Yılmaz, bunun için Başbakan Turgut özal ile Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun önümüzdeki yılm ilk aylarında Ankara'da bir araya gelmeleriniıı iki ülke arasındaki diyaiogun bundan sonraki gtlcceği açısından büyük önem taşıyacağını belirtti. Hatırlaaacağı gibi Yunanistan Başbakanı Papandreu, geçen günlerde Atina'da yaptığı bir açıkİamada Başbakan özal ile bir araya gelmeleri için "yeni adımların" atılnıası gerektiğini söylemişti. Siyasi Komite'nin isc görcvini tamamladığım ilave etmişti. Bu açıklaınayla Yılmaz'ın açıklamasında, iki başbakanm bir araya gelmeleri konusundaki görüş farklılığı dikkat çekerken her iki tarafın Siyasi Komite'nin şu aşamada yapacağı bir şeyi kalmadı ğı konusunda birleştikleri gözleniyor. Mesut Yılmaz ayrıca, Dışişleri Bakanlığı'nca yapılan bir anket çalışmasının sonunda, Türkiye ile ilişkilerin Yunanistan'ın birinci öncelikli iç politika konusu olduğu, oysa Yunanistan'la ilişkilerin Türkiye'nin iç politika gündeminde yer alan ilk 10 konu arasında bulunmadığının tespit edildiğini bildirdi. Hükümetirıin TürkYunan ilişkilerirün son dururnu hakkındaki değerlendirmesuıi de ileten Yılmaz, şunları söyledi: "TUrkiye ile ilişkiler konusunun Yunanistan^ ın birinci öncelikli iç politika konusu olmastı, bu sürecin öngöruldügü biçimde islemesini engellemektedir. YunanLitan'da kamuoyu bu konuda hükümeti genis ölçüdc etkilemektedir. tktidar partislnin kcndl içinde de farklı yaklasımları söz konusudur. Bu sürecin öngöruldügü biçimde ifleyebilmesi muhtemelen Yunanistan'da önümüzdeki haziran ayında yapılacagı açıklanan genel seçimlerden sonra mümkün olabilecekür." Yılmaz. TtirkYunan ilişkilerini anlattı ANAP, SHP, DYPMeclis grupları toplandı Iııöııü: Seçim yasa tasarısını Meclise getirmemek tertiptir Inan'ın protestosu ANKARA (Cumhuriyet BüroDYP grubu su) ANAP, SHP ve DYP SHP grubu TBMM grupları toplandı. özal vc Demirel, ikti Pa r t is i n i n Demirel, gruplarında yaptıkları dardan, bu ülMeclis grubunkonuşmalarda ekonomik konulakeyi idare da konuşan Krra değinirlerken, Inönü, yerel seedemedik' diyedal Inonü, yerel çim yasa tasarısını gündeme getircek düsürtlüğü seçim yasa lasadi. b e k I e ın c n i n rısının bir an ANAP Genel Başkanı Turgut mumkun olınaönce Meclise Özal, memurların en kotu yıhnııı dığını be1979 olduğunu belirterek, scvk edilmesini istedi. ANAP Teş lirtcrck, "Allah bu millelin sonukilat Başkanı Oltan Sungurlu'nun "198088 döneminde enflasyon 15 nu hayır etsln" dedi. Demiıel, kat artarken, memıır maaşları 25 önceki günkü başkanlık divanı grup toplantısında yaptığı konuştoplantısından sonra "Yerel seçim kat artmıştır" dedi. Demirel ise ınada şu görüşlerc yer verdi: grup toplantısında, "Rnflasyona tasansını aralık ayında Meclise ge"Knflasyonun sebebi kalkınmatireceğiz. Yılbasından önce de doğru dürüst bir sebep bulamadıdırdediler. Buna lakılmak isliyoçıkaracagız" şekhndeki sözlcrınc lar. Asıl sebep kendileridir" şck de tepki gösteren Inönü, "Niçin rum. Dalıa iki gün evvel enflasyolinde konuşlu. seçim yasası bütçe göruşmeleri sı nuıı sebebi D Ç M idi, daha önce SHP Genel Başkanı Krdal İnö rasında Meclise sunuluyor? Niçin sogıık dediler, yaş sebze dediler, nü yerel seçim yasa tasarısının bir araya sıkıştınlıyor, niçin şimdi gvl enflasyona dogru dürusl bir sebep an önce Meclise sevk edilmesini is miyor? Bu bir tertiptir" dedi. bulamadılar. Asıl sebep kendileridir. Parayı ııcıı/luttık, fabrika ANKARA (Cumhuriyet Büro tedi. tnönu, tasarıııın lıâlâ Mecliyapmak için diyorlur. Boyle sudan sıı) Devlet Bakanı Kamran se sunulmamasını tertip olarak niInönü, iktıdar partisinin ycrcl sebepler olmaz. Parayı ııcuzlatmaInan" ANAP'lı milletvekillerinin teledi. seçim kampanyasına daha şimdı dan da yapabilirdiniı. Fabrika anamuhalefet parlisı millctvekildcn başladığını, ANAP'lı bclcdı yapmak için Tl.'yi 25 defa ucuzleriyle işbirliği yaparak TBMM ANAP grubu yc başkanlannın her l'ırsatta I V lalmaya gerek yoktur. F.ger boyle PlanBütçe Komisyonu'ndaki görüşmeler sıra&ında kalkınmada özal, memur ve radyoda reklam yıptıklarını be diyorlarsa bir suçlulı/V pisikozu öncelikli yörelere ayrılan 8 milyar maaşlarının reel lirıerck, "Ancak aynı imkân mu olduğunu, nerede bir sebep bulurliralık ödeneği kısmalarına tepki olarak en düşuk halefel partilerine verilmiyor" de larsa lakıldıklannı İfade etmek isterim." göstererek "Son derece ü/ücü. Buolduğu yılm di. nu protesto ediyorum. l)ü/ellil1979 olduğunu mesl için elimden geleni belirterek, 1980 yapacagım" dedi. sonrası memur Kamran Inan, dün TBMM'de maaşlarının gidcrek arttığını söyANKARA (ANKA) TürkiyeAT Karma Parlamento Komisgazetecilerin konuya ilişkin sorıı ledi. özal, I979'da 1200 lıra olan yonu'nda yer alacak milletvckilleri belirlendi. Komisyonda ANAP larını yanıtlarken olayın gazeteler maaşııı bu yıl 220 bin lira olduğu12, SHP 4, DYP 2 üyeyle temsil edilecek. de, "GAP'a aynlan ödenekten kı nu vıırgulayarak, "Bu, enflasyoKornisyonun uyeleri şıınlar: sıntı yapıldı" haberlerinin yanlış nun üzerinde bir artısdr" dedi. ANAP: Halil Şıvgın (Ankara), Mustafa Taşar (Ankara), Fetözal, ANAP grubundan ayrıolduğunu, kalkınmada öncelikli hi Çclikbaş (Burdur), Hüsamettln Örtiç (Bursa), Cahit Aral (Elayörelerin 8 milyarlık ödeneğinin lırken, TBMM Milli Eğilıın Kozığ), F.rol Zeytinoglu (Gskişehir), Bııknt Akarcalı (tstanbut), Cavlt kaldırıldığını söyledi. "Uogu kal misyon Başkan Yardımcısı Kcmal Kavak (İstanbul), Ercüment Konukman (tstanbul), Işın Çelebi kınması esittir GAP haline gcldi Karhan, öğrenci affı kapsamına (Izmir), İlhan Aküzum (Kars), Mehmet Keçecilcr (Konya). ği için yanlış anlaşıldı" diyenInan, açıköğrctim öğrencilerirıin de alııı SHP: Ibrahim Aksoy (Malatya), Deniz Baykal (Antalya), BirGAP'ın rinansmanının yüzde musını Başbakan'dan istedi. O/al gen Keleş (Izmir, Tevfik Koçak (Antalya). 90'ının bütçe dışı kaynaklardan önce karşı çıktı, sonra "düşuneDYP: Tevfik ErtüzUn (Zonguldak), Mehmet Gazioglu (Bursa). lim" dedi. karşılandığını anımsattı. Aman efendlm. Biz kâ liyor. Böylece demokrasinin ğıt zamlarmın altında ezll çok sesliliği sağlanmış oluyor. memeye uğraşıyoruz. Ayrı Nerede bizim sesimiz? Milleca 55 milyonluk ulusu kur tin, milli görüşün sesi? tarmak neylmize.. Belki sizin söyledikleri Hayır kardeşim, mat nizde haber değeri bulmuyorbuatın bu konudaki kuvve lardır. 1 ti ve mesuliyeti.. Alman televizyonu bizim Ama efendim, memle her sözümüzde ilgi çekicilik çevrili Bu ne keti kurtarmak mesuliyeti buluyor. ilgi gösteriyor. Bunlar denle Fildişi Sahilleri'nin ata politikacıların üzerinde de kulaklarını tıkıyor. Konuşmayı başka frekansa ları bize de yardım edebilirler. ğil midir?.. Evet. Ancak politikacı çevirmek gerekiyordu. Ayrıca, politika aynı zamanda Bu yüzden önünde duran bir savaş. İkisini kazanmak ların seslerinin inikâsı (yansıtılması) elzemdir. Buna karıkatürlere işaret ettik. için de aşk gerek. "Bunlar Refah Partisi'nln Refah Partisi Genel Başka imkân tanıyacak da matbuyakında patlatmaya başlanı Necmettin Erbakan da po attır, basındır. yacağı bombalar." litika aşkı ile kalbi çarpan li Siz TRT'yi tanımlıBombalarla bir "karikatür derlerimizden. Ama onun kal yorsunuz.. cihadı" başlatılacaktı. Bunun bi bir başka çarpıyor. Bırakın efendim, TRT haberini yapma imtiyazını Er"Çünkü, Ozal'ın elinde işgal altındadır. bakan hoca Cumhuriyet GaTürk milleti, Ramses'in ellnErbakan ile Balgat'ta Ha zetesi'ne veriyordu. deki Mısır milleti kadar ezimidiye Camli'nln bahçesi llyor." "Solcu" olduğumuz halde içinde yaptırılmış olan ReNasıl kurtaracaksınız fah Partisi Genel Merkezi'n kendisi bizi Milli Gazete ile bir Özal'ın elinden bu milleti? de özel bir konuşma yaptık. tutulmaya değer bir gazete Erbakan, her zamanki al Yanımızda RP Genel Sekre olarak zikrediyordu. çakgönüllü hali ile terl Oğuzhan Asiltürk ile MilKendisine nazik iltifatından "estağfurullah" der gibi ba li Gazete Ankara Temsilcisi dolayı teşekkür edip sorulara şını bir yana yatırıyor. geçtik: Ferhat Koç da vardı. Bu karikatür işl nedlr? Siz kurtaracaksınız. Bu karikatürlerden binEvet siz basın olarak bunun Nesi var TRT'nin? yolunu göstereceksiniz.. Nesi yok ki? Biz haber lerce, onbinlerce bastırdık. Aydınlatacaksımz. Bu zul izlemek istiyoruz. Karşımıza Tüm Anadolu'ya teşkilatımız mü yılmadan, usanmadan Özal çıkıyor. Ardından bakan aracılığı ile yaymaya başladık. siz anlatacaksınız.. ları, ardından belediye baş Milletimlze bu karikatürlerle Bu kez "estağfurullah" sı kanları. Arada da Meclisteki Özal zulmünün açıklamalarıpartilerin yöneticileri gösteri nı yapacağız. rası bize geliyor. Nlye karikatür? Çünkü, göze ve akla giErbakan'ın ağzından karikatürlerin yorumları den en kestirme yol. Burada bir ameliyat masası misali her şey gün gibi ortada. l'İBAtt'F HAYA1I Bu karikatür cihadının ÜIDl R İHOACATA , ^ VA^AMA hedefj kim? Özal ve Özal'ın faiz ve Siyonizm düzeni. Türkiye'nin temel sorunu nedir? Tabii ki faiz. Kapıcı Mehmet Ağa'nın aldığı ekmeğin parasının üçte biri faizse, biz de faize karşı çıkarız. Üstüne üstlük bu faiz de dolaylı olarak Siyonistlere ödeniyorsa gel de karşı çıkma. Ya 5 yıldızlı oteller ve kumarhaneler. Kapıcı Mehmet Slyonlzmln hlzmetlnde 200 liralık ekmeğin 68 lira IMF'nin reçetesi emridlr sı faize, 64 lirası haksız vergiye, 68 lirası ise alınterine gidiyor. Vatandaş Mehmet, köylünün Ziraat Bankası'na ödediğı, un fabnkasının da dığer bunların kurulması. özal da bunu biliyor, ama televizyonbankalara ödediği faizi, ekmek alırken ödüyor. Türkıye de Amerikalı Siyonist bankacılara yılda 7.5 milyar dolar faız borcu ödüyor. Sonra gel da öyle konuşmuyor. IMF'nin sin kapıcı Mehmet Ağa'nın ekmek parasıyla israil'e tanklar, uçaklar. yanında staj yaptıktan sonra bu ustalığa ulaşılabilir. lcraatın Içl okkanın altı Va p 5 * ^ ^ MSP'den milletvekili tandaş Mehmet, beş ayrı "dü! "'SÇ«M™ adayı olan Turgut özal'dan zen vlrüsü"nün aflırhğı altında ~ bahseder misiniz? eziliyor. Ûdenen faız bu vırüsle Özal, yumuşak bir derin en tepesinde. Vatandaş brüt mir, hangi mıknatısı görürse maaşından kesileni vergi sanıona yapışıyor. Bizim yanımızyor Oysa çarşıda, pazarda hardayken faizlerin kaldırılması cadıkları ile net maaşının üçte lazım diyordu. 1977 seçimlebiri de vergiye gidiyor. Darpharinde milletvekili adayımız olne para bastıkça, Türk parasının duğu için televizyonda konuşdeğeri düşüyor. Dolar karşısınturmuştuk. "Ağır sanayi da Türk lırasının değeri duşüyor, hamlesi, milli görüş" deyip fatura vatandaşa kesilıyor. Mehdurdu. Sonra holdinglerin met'in aldığı gömleğın fiyatının arasına diiştü. Şimdi onların içinde, gömlekçının bankaya ağzından konuşuyor. ödediğı faız var. Vatandaş Mehmet, bütün bunların altında ezi Peki ya Korkut özal? lip gidiyor. Siyaseti bıraktı, ticaretle uğraşıyor. 1980'den bu yana sadece tesadüfen karşılaştığımızda merhabalaşıyoruz. İsrall'in kölellğinden nasıl kurtulacağız? Önce Türkiye'ye basın lazım. TRT tamamen sömürgecilerden yana. Bugün RP'den tek kelime bahsetmiyorlar. Bir de variller var. Türkiye Batının çöplüğü olmuştur. Bu gemilerin boy TOrklye slyonlzme çahşıyor Vatandaş Mehmet'in ekmeğe, gömlegöstermesi yönetimin şahsiğe, ayakkabıya verdiği paranın içindeki faiz, Amerika'daki Sıyonist banyetsizliğinden. İmaj şu, Türkikalara gidiyor. Yılda 7.5 milyar dolar dış borç, her hafta Amerika'ya 10 ton altın gönderilmesi demek. işte Özal'ın TIR filoları hareket ediyor. ye bizim en şadık talebemiz. Ve kölemiz. israil, başkalarıBu paralarla, İsrail'e tank, uçak alınacak, Filistinliler öldürülüp, Lübnan bombalanacak. na Türkiye'yi örnek gösteriyor. •;•• C ı Erbakaıf ın karikatür cihadı AHMET TAN Karikatürler şarapnel gibi patlatılacak GUNLEREV KOPUGU Ödeneği kısılmıştı Vatandaı altının blrlnl alıyor Demirci Mehmet'in salladığı 6 balyozdan biri İsrail'e uçak, ikincisi İsrail'e tank, üçüncüsü batık kredilere 5 yıldızlı otelde şampanya, üçüncüsü hayalicilere pasta, dördüncüsü kumarhane yapımına, beşıncisi Özal'ın uçak ve dış seyahatlerine, sona kalan balyoz da vatandaşın sofrasına gidiyor Faizlerin serbest bırakılmasıyla, altıncı balyoz da dığerlerı gibi israf oluyor. II. RAMSES DÛ7ENİ AT Komisyonu üyelerî 163, RP'nin programını gerçekleştirmesi için engel mi? RP mevcut anayasa ve kanunlara uygun olarak kurulmuş bir partidir. 163 gibi, 141 ve 142'nin de kalkmasını insan hakları ve düşünce özgürlüğü bakımından istiyoruz. Özal'ın Cumhurbaşkanlığı gerçekleşlr mi? Yüzde 35 oy alanların Cumhurbaşkanhğı hevesleri kursaklarında kalır. Kesinlikle şans tanımıyorum. Zaten Türkiyede huzursuzluk var. Eklemek istediğiniz bir nokta var mı? Var, bir değil, iki konu. Bir: 163. madde Türk Ceza Kanunu'nun örnek alındığ Italya'nın çeza kanununda bile yoktur. iki: AT'ye girmek isteyenlerin Cumhuriyet Bayramı'nı kutlama hakları olamaz. Çünkü topluluğa giren bir ülkenin bağımsızlığı ortadan kalkar. M TUHKIYr Ramset ve özal Mısır firavunları, görkemli mezar istemişler. Bunun için Mısırlılar, aç susuz çöllerde taş taşıvarak pıramıtlerı yapmışlardı. Aradan 3 bin yıl geçtikten sonra ortaya Ozal çıktı. Şimdi de Türk ışçısı sırtında taş taşıyarak, israil'e uçak ve tank parası çıkarıyor. Aradakı tek fark, Mısırlı çuval etek gıyerken, vatandaş Mehmet'in yamalı panlolon giymesı. Bir de Mısırlının Turk gıbı ev kırası ödemek zorunda olmayıp çadırda "bedava" yaşaması. Çankaya Cumhurbaşkanhğı için halk "Yenlden Evren" dlyorl muş. | Ozal korkusundandır! Şinasi Nahit Berker