Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER du. Haftada bır gün tum ev baştan aşağı temızlenıyor, herkes kendı köşesını yenıden düzenhyordu. Yemek pışırmek, ütü, çamaşır gıbı ev ışlermı kızlar annelerınden öğrenıyor ve kendılennı eş olmaya hazırlıyorlardı Kardeşlenyle, derslerıyle ılgılenmek de yetışkın kızlann görevıydı Anne de, tüm çocuklann derslenyle ve aynca dını eğıtımlerıyle, bılımsel bır yaklaşımla ılgüenıyor, onlan ıyı ve doğru ınsanlar olmaya yönlendınyordu, bır başka görevı de kızlanna koca bulmak, gelen görucülen ağırlamak, uygun koca adaylannı ıncelemek ve evlendırmeye karar vermektı Evlenıp ayrılan kızlar da sık sık annelenru zıyareı edıyor, akıl damşıyor, onu alıp evlenne götürüyor, tonınlanru gösterıyorlardı Bazı annelenn yanlannda kendı öz çocuklan da bulunuyordu, onlar da aynı koşullarda yetışıyorlardı Çocuklar yetışıp evden aynlınca, yenı bebekler katıhyordu aıleye ve ortalama 810 çocuk olu yordu her evde. Anneler ayda bır gün ızın yapıp kendı evlenne gıdebılıyorlardı, aynca çocuklarından bırı hasta olunca anne o çocuğu hastaneye götürüyor, gerekırse yanında kalıyor ve "teyze" denen hanım görevlıler nöbetı kısa süre ıçın devralıyorlardı let denetımmde de olsa bır şeyler yapılabılır dıye düşündüm Gıdıp bu konuda en yetküı kışüerle görüştüğumde konuyu bıldıklerını, ancak uygun görmedıklerını behrttüer ve "Nasü olur bu ış, örf ve âdetlerımıze, gelenek ve göreneklenmıze aykındır böylesı, çocuklar kızlı erkeklı olarak o evlerde nasıl kahrlar, ranzalarda hangısı altta hangısı Ustte yatacak 7 Bızım akhmız yatmadı bu ışe. Evet ülkemızde korunmaya muhtaç yüzbınlerce çocuk var ve bız bunlann çok azını koruyabüıyoruz, ancak yıne de tam denetımımızde olmayan böyle bır kunıluşa ızın veremeyız" dıye görüş belırttüer "Aman yapmayın" dedık, "Sızın bıldığınız kuruluşlardan olmayacak buralc\rı, buralarda çocuklann yaş ve cınslerı bır güzel dengelenıyor, örneğın büyükler abla, oğlanlar ıse daha küçük bebekler oluyor, daıma beUı bır yaş dağüımı korunuyor, kızlarla oğlanlann bır şeyler yapmasını özendına bır ortam yok, her şey o ülkenın örf ve âdetlenne göre düzenlenıyor, dışarıdan kanşan, empoze eden yok" Ve sonunda denemek üzere ük SOS Çocuk Köyü'nün kurulmasma karşı çücmayacaklan göruşune vanldı 29 EYLÜL 1987 Bîr Yılan Hîkâyesi daha: SOS Çoeuk Köyleri... Olumlu bilgi ve izlenimleri edinerek yurda dönünce ülkemızde bu girişimin engellenme nedenlerini araştırdım ve öğrendim ki 12 Eylül'den sonra çıkartılan bir yasa ile, korunmaya muhtaç çocuklarla ilgilı tum ginşimler devletin uhdesinde toplanmıştı; hiçbir özel ve göniıllü kuruluş bu konuda bir çalışma yapamayacaktı ve işte yıllardan beri SOS Çocuk Köyleri ile ilgıli girişimler hep bu yasaya çarpıp gen donmuştu. PENCERE Dış Borç Patlaması!.. Bır okurum 21 Aralık 1984'te bu köşede çıkan yazıyı kesıp yollamış Yazmın adı "30 mılyar dolar borçlanmaya doğru " Turkıye'nın dış borcunu hesaplamak uzmanlann basarabıleceğı guç bır ıştır Borçların turlerı, karmaşıklığı, faızlerı, değışkenlığı zoriuğu arttırır Buna karşın yuvarlak sayıyla vurgulandığında ne görulüyor' 1984'un aralık ayında bu köşede çıkan yazı 1979'da 14 mılyar dolar olan dış borcun 1984'un ağustos ayında 195 mılyar dolara yukseldığını behrtıyor Faızler de hesaba katıldığında 1984'te Turkıye'nın dış borcu 25 mılyar dolara tırmanıyormuş Çok değıl, ıkı yıl dokuz ay önce toplam 25 mılyar dolar dış borç bugün 36 mılyar dolar Okurum soruyor Nereye gıdıyoruz? * Yıllar çabuk geçıyor Bır yıl kalemımın ucuna 20 mılyar dolar olarak takılan dış borç, ıkı yıl sonra 25 mıryarı aşıverıyor, dört yılda dağdan aşağıya doğru yuvarlanan çığ gıbt buyuyor 1984 ANAP ıktıdannın ıkıncı yıldır, 1987 seçım yılı, ama Turkıye'nın dış borcu 40 mılyar dolara doğru koşmaya başladı Önune geçılemeyen bu yukselışı ANAP ıktıdan bır başarı gıbı gostermeye çalışıyor Televızyondan her gun borç tuzağının prr> pagandası yapılıyor Turkıye'nın dış ıtıbarı o kadar buyuk kı borçlanma yolunda guçluk çekmıyoruz Pekı, bu borçları nasıl ödeyeceğız? Dış borç ıkı türlu ödenır Bırıncısınde ulke ekonomısı guçlenır, uretım gücu yukselır, dış ödeme dengesı eksıden artıya dönuşur, dev4et borçlarını odemeye başlar 1980'den sonra her yıl 3 mılyar dolar yukselen borçlanma, önce yavaşlar, sonra durur, borç ödeme surecıne gırdığımızde ekonomı olumlu yolda demektır Şımdılık ufukta böyle bır olasılık görunmuyor, ne enftasyon dızgınlenebılıyor ne Turk parasının kanaması duruyor ne de borçlanma surecınde bır yavaşlama var Göstergeler bırkaç yıl ıçınde Turkıye'nın dış borcunun 40 mılyar dolan aşacağını vurguluyorlar Bır devlet parasal yoldan ödeyemedığı dış borcunu sıyasal yoldan da odeyebılır Nedır bu yol 7 Turkıye sorunlarla çevrıhdır, sınırlarında bırıken ulusal davaları buyuktür Odeyemedığımız dış borcumuzu Kıbrıs'ta taksıte bağlayabılınz Ege'de ödeyebılırız, Amerıka'ya Doğu Anadolu'da kolaylıklar sağlayabılırız, ulkemızı kullanmaya kalkacak yabancılara odunler verebılırız, yeraltı ve yerustu kaynaklarımızı ıpotek edebılırız Amerıkan Morgan fırmasının hazırladtğı rapora gore kârlı ıktısadı devlet kuruluşlarını görüntude paravan şırketler elıyle yabancı kumpanyalara hedıye edebılırız Çok değıl, uç beş yıl sonra 52 mılyon nufuslu, 52 mılyar dolar mıllı gelırı olan, 52 mılyar dolarlık dış borcun altında ezılen bır Turkıye, hıç bır ulusal davasını ve çıkarını savunamayacak duruma duşer ANAP ıktıdannın tarıhsel görevı bu mudur? •k Prof. Dr. TÜRKAN SAYLAN Tıllar önce, kendı de bır yetım olan ve yetımhanelerde büytlmenın acısını yaşamış bulunan bır Avusturyalı tarafından, aıle modelıne benzetılerek kurulan SOS Çocuk Köylen, dunyanın bemen her ülkesınde yaygın şekılde uygulanmış ve uygulanmaktadır, ancak ülkemızde son on beş yıldır çeşıtlı gönullü grupların bu konudakı gınşımlen ne yazık kı hâlâ bır sonuç vermemıştır Bu nedenie rastlantısal şekılde üçer kez zıyaret ettığım Hındıstan ve Mısır'da gezıp gördüğüm SOS Çocuk Köylen'ne aıt ızlenunlerunı kamuoyuna ve ügıblere aktarmak ıstıyorum şırın bır kadındı anne, hemen ıçen gıdıp süslendı, gündelık kıyafetını çıkanp yabanlıklannı gıydı, çocuklannı topladı, saçlarını taradı, buyük kız sutlu kahve yapü, ardından çay ve ev pastası ıkram ettıler, tek tek tanıştım hepsıyle, sarmaş dolaş olduk, sonra bırhkte öbür evlerı zıyarete gıttık. Ikıncısı bır Müslüman evıydı, anne başına Mısırb kadınlara özgü hotozunu takmıştı Bana evı gezdırdı Bına tek kathydı, dört yatak odası ve ıkı tuvalet, banyo, bır salon ve bır mutfak vardı Bır yatak odası annenındı, TV'yı de oraya koymuşlardı, ancak uygun bır program olunca ve dersler bıtmışse acıyordu anne. öbür üç odada yataklar ve dolaplar vardı Yetışkuı kızlann odası aynydı, dolaplannın bır bölümünde çeyızlerını bınkürıyorlardı, kendı ışledıklen veya annelerının dıktığı el ışlen, havlular, çarşaflar Çekmeceleruıı gösterdı anne ve düzgün tutmayanlan azarladı ötekı ıkı odada ranzalar ve tek yataklar vardı, küçük çocuklar ve bebeler ıçm Salon tam bır oturma ve yemek odasıydı. Anne evınden de bazı eşyalar getırmış, burayı sıcak bır yuva halıne sokmuştu Aıle burada yemek yıyor, sonra okullular ders başına geçıyordu Anneler, köyun babasından, on beş günde bır, orta hallı bır Mısırh aüeye yetecek mıktarda harçlık alıyorlardı. Akşamdan veya sabah, o gıinkü yemek ve alışvenş lıstesı bırhkte hazırlanıyor, anne, küçuklerle çarşıya alışvenşe çıkarken okul çağındakı çocuklar çevredekı en yakın okullara yollanıyorlardı On beş yaşına gelen erkek çocuklar, ısteT okulda okusun, ıster bn ışyermde çalışsın, evden aynhp aynı köy alamnda ve köy başkanı babanın denetımmde olan hostele taşınıyorlardı, kuşkusuz her gün veya sık sık kendılennı yetıştıren annelenne ujruyor, ıhtıyaçlannı soruyor, evın ve kardeşlerınm sorunİanyla ugılenıyor, ama o evde yatmıyorlardı Kızlarsa, okuduklan kadar okuyorlar, daha sonra da annelenne yardım edıyorlardı Evın tum ışlen yaşa ve yeteneğe göre hep bırhkte yapıhyor Anne modeli, annelerin niteligi Tüm evlenn durumu, üç aşağı beş yukan böyleydi Benı en çok şaşırtan ıse annelenn mtehğı (kalıtesı) oldu Bu kadınlar bızım lıse ve ortaokul eğıtımı görmüş ınsanlanmız duzeyındeydıler, ama çamaşır, bulaşık, bez yıkama gıbı küçük görulen ışlen de sevencenlıkle yapıyorlardı Seçımlerın nasıl yapıldığını sordum, anneler şöyle özetledı Gazetelere danlar venlmıştı, çocuklan çok seven, orta veya hse eğıtımlı, herhangı bır nedenie (ölum, ayrılma) yuvası yıkılmış, çocuklu veya çocuksuz, 25 yaşın üstünde, özel kurs görmeyı kabul edecek, bellı bu süre kuruluştan ayrılmayacak anne modellen aranmıştı, ücret orta bır memurunkıne eşıttı, çok yuksek değıldı Yüzlerce başvuru olmuştu, aralanndan seçım yapılmıştı, köyun sorumlu doktoru olan bır harumın başkanhğında Sonra uç ay, kültür, çocuk bakımı ve basıt pedagojı eğıtımı venlmıştı altyapısı olan bu kadınlara Çoğunun kocası ölmüştü, baslangıçta kendılennı çok yalnız hıssetmışlerdı, bazılan çocuklarıyla dul kalmışlardı Çocuk sevmek önkoşul ve aranan tek özellıktı ve gerçekten bu annelenn gözlerı parhyordu çocuklannın manfetleruu anlatırken, okul defterlerını, el ışlerını sergılerken Bütün bu olumlu bılgı ve izlenimleri edinerek yurda dönünce ülkemızde bu gırışımın engellenme nedenlerini araştırdım ve öğrendim kı 12 Eylül'den sonra çıkartılan bır yasa ile, korunmaya muhtaç çocuklarla ılgüı tüm ginşimler devletin uhdesinde toplanmıştı; hıçbır özel ve gönullü kuruluş bu konuda bır çalışma yapamayacaktı ve ışte yıllardan ben SOS Çocuk Köylen ile ılgüı gınşımler hep bu yasaya çarpıp gerı dönmüştu Belkı, dev Yaratıcılıga set çekmeyelim Bundan sonra son SOS Çocuk Köyleri gırışımcüerı gayretlerını yoğunlaştırdılar, planlar, programlar, heyecan dolu toplantılar yapıldı Avusturya'dan yenıden yetkıhler geldı, protokoller hazırlandı "Ha bugun, ha yann" dıyorduk kı bu kez bazı üst düzey yetkılüennın, ta başa dönerek bır türlü doğmayan bu kuruluş ıçın kuşkulannı belrrttıklennı ve "neyın nesıymış bunlar, acaba mısyonerhk mıymış bu ış, bızım gücumüz çocuklanmızı korumaya yetmez mıymış" gıbı sözler sövledıklennı öğrenıyoruz (Cumhunyet gazetesı 4 Ağustos 1987) Baylar, bayanlar "Herkes gıder Mersın'e, bız gıderız tersme" demış atalanmız Dünyada bugün NGO denen ve "Non Governmental Organızatıons" dıye bılınen "Devlet Dışı Gönullü Kuruluşlar" olayı yaşanıyor, toplumu ılgüendıren her konuda, gınşuncı bıreyler güçlerını bırleştınp, yaratıcüıklanm değerlendırıp çözümler arıyor ve buluyorlar olaylara Devletler bunları desteklıyor, yüreklendırıyor, ödüllendınyor, çunku devlet ne denlı güçlu olursa olsun toplumsal sorunlann çözümunde halkla bütünleşemezse başarüı olamaz Sadece büyüklerımızın uygun göreceğı bellıbaşlı bırkaç konuda değıl, "ınsan" denen varlığı ügılendıren her konuda gelecek tum önerılere korkmadan kucak açmalı, ınsan yaratıcıhğı na set çekmemeh ve yurttaşlık büıncmı başta kendımıze, sonra da çevremıze ve çocuklanmıza aşı lamalıyız Not Bu yazı yayına hazırlandığı sırada Çocuk Köylen konusunda DPT ile sözlu bır uzlaşmaya varıldığı öğrenıtmıştır Hindistan ve Mısır'da... Hındıstan. Yıizlerce dılın, onlarca dinın mozayığını oluşturan ınsanJarın ülkesı Her eyalette bırkaç Çocuk Köyü kurmuşlar yıllar önce, ük kuruluşta banndınlıp yetıştınlen çocuklar şımdı Bombay'dakı Merkez Kuruluş'u yönetıyorlar Her şey pınl pınl ışlıyor ve yüzlerce kımsesız çocuk özellıkle doğal afetlerde aılesız kalanlara öncelık tanıyorlar guvenceye alınmış bu köykrde. Gonullü Kuruluşlar SOS Çocuk Köylerının sayısını arttırmak ıçın hanl harıl çahşıyorlar Mısır'dakı ük Çocuk Köyünü, Cıhan Sedat kurmuş, Nasır şehrı denen IGıhıre semtınde. Oraya gıdıp aılelen tek tek tanıma olanagı bulduğum ıçın mutluyum Bu köyde hem Müslüman hem de Hınstıyan aıleler var, her akşam dua edıyorlar sofra başında ve pazar günlerı kılıseye gıdıyor lsevıler, cumalan da namaza Müslumanlar Dını bayramlajda aıleler bırbuienne armağanlar alıyor, kutluyorlar komşulannı. Yınru kadar ev var her köyde, yırmı evde yırmı anne ve 9 üa 10 kadar çocuk, aynca köy yönetıcısı olarak da bır eğıtıcı olan baba, gece gündüz bır büroda çalışıyor, köyün tum yönetım ve denetımınden sorumlu o Konuk geldığını görünce anneler çok heyecanlandı tlk çaldığım kapıda benı bır salona aldılar Burası bır Hınstıyan evıydı lkı çocuğu ile dul kalmış ve sekız yıl önce bu İcöyde görev alnuş, şışman, HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD Kasette ınıltı sesler Ezık ezgıler Iç paralayıcı sozler Ahlar, vahlari Şoför hem dıreksıyonu kullanıyor hem de baygın ezgılere kulak verıyor Sözler de ezgıler de bırbırının benzerı, hepsı ağlamaklı Şoför uzgün bır sesle konuşuyor Abı yazık ettıler çocuğa Iğne yaptırdılar, sesını değıştırdıler Iğnenın geçerlığı kalmayınca ses de elden gıttı" JJasetler bırbırını ızlıyor Şoför hem konuşuyor hem arabaeskçıler uzerıne ayrıntılı açıklamalar yapıyor, özel hayatlarını anlatıyor "Bızım mıllet bu şarkıları çok tutuyor Neden dersen, herkes çok efkarlı Mıllet arabaeskle efkar dağıtıyor " Şoför "Bızım mıllet çok efkârlı'1 dıye bırkaç kez yınelıyor llgınç ve ıçtenlıklı bır açiKlama Tekel Genel Mudurü'nun geçenlerde açıkladığına gore, rakı tuketımı, durmayan fıyat yukselmelerıne karşın artmakta Arabesk kasetlennın satışı da artmakta Duşünceyı uzaklaştırmak, kafaları uyuşturmak' Oysa toplum olarak gıdış parlak değıl 1925'te sıfırdan başlamış olan Turkıye Cumhurıyetı'nın ekonomı yapısını oluşturan fabrıkalar ve tesısler satışa çıkarıldı Sadece fabrıkalar mı? Çağdaş toplumların can damarı olan PTT örgutu bıle satışa çıkarıldı Oysa batan Osmanlı Imparatorluğunda 'Posta ldaresı"nı satmak kımsenın aklına gelmemıştı Düşünülmuş değıldı Duşunulemezdı de Ataturk, Kurtuluş Savaşı başlangıç yıllannda Turk telgrafçılarının başardığı önemlı aörevı ovguyle anlatır Şofor ' Efkârlıyız abı1 " dıyor, nedenını çıkış yolunu bılmıyor Arabeskle "Efkâr dağıtmak"tan öteye geçmıyor Oysa dolar bın ve mark 500 lıraya tırmandı Paranın değerı en alt çızgıye duştu Dış borçlar mılyar dolarlar belırlenıyor Enflasyonun hızını kesıp bırkaç yılda (ne bıtmez bırkaç yılsa) sağlıklı bır ekonomı yapısı getıreceğız dıye bayram yerı orneğı çadır kapısında çıngırak çalanlar, sadece şu son yılda oranın yuzde yuzu aştığını umursamaz görunuyorlar Her şeyın bır kolayını bulmuşlar Arabesk ve rakıyla "Efkâr dağıtmak varken, tatlı canlarını neden sıkıntıya soksunlar'' Toplumun yapısını bedrlemesı, ekonomıde gıdışe yon vermesı gereken partıler, Turkıye'nın dışında bambaşka dunyalarda yaşıyor gıbı, surgıt bır laf ebelığı ıçındeler Arada bır "demokrası' demekle yetınıyorlar Beylık laflar gııia gıdıyor Bızım partılerın ekonomıde dünya göruşu dıye bır kaygıları yok Ulkeyı bataktan kurtarmak ıçın nasıl bır ekonomı programı uygulayacaklarını açıklayan yok Mıllet kaygılı ve tedırgın, ne olacağız dıye beklıyor Yoksa TurKiye'de partılenn ekonomı polıtıkası açıklaması, tartışması, göruş ve program açıklaması yasak mı? Yasaklandı mı? Tek partının ağır bastığı yıllarda toplumbılım derslerı oğretım görevlısı doçentın kadrosu lağvedılerek, dolayısıyla kaldınlmış, Marks, sermaye vetoplumbılımkıtapları ambarlarda sandıklanmıştı 1 Bu kotu alışkanlık. sanırım günumuzde de surduruluyor Hıçbır partı, hatta sosyaiıst ve sol sözlerını kullanan partıler bıle ekonomıde programımız şu olacak dıye bır soz etmıyor Bır şeylerden mı korkuyorlar"? Toplumbılıme gore ekonomıden soz açmak yasak m ı ' Bu tutum basında da goze çarpıyor ANAP yonetımını ve genel başkanını sert çıkışlarla hırpalayanlar bıle, ıncır çekırdeğını doldurmayan kuçuk ayrıntılarla ve sakız gıbı uzatıla uzatıla yınelenen 'Demokrası' sozuyle yetınıyorlar Aydın suskun Emekçı çoğunluğu suskun Polıtıkacının başt kuma gömulu Ellı mılyon ınsanımızın yuzde doksan beşı yoksul ve perışan, yaşadığı ulkeyı bır avuç para babası yonetıyor Dunya para babalarının buyruğunda olarak Şofor yurttaş kaset değıştırıyori SHERATON, VOYAGER ANTALYA Akdenız'ın ve Turkıye'nın tunzm cennetı Antalya'da buvuk bır tesısın temelı atıldı Poll) Peck Internatıonal PLC kuruluşlanndan Voyager Mediterranean Turizm Endustrisi ve Ticareti A.Ş. nın tunzm alamnda dunv adakı ılk yatınmı olan Sheraton/Voyager Antal\a Otelı'nın, Akdeniz'de turizmin, banşın ve dostluğun odak noktalanndan bırını teşkıl edeceğı ınancıyla hayırlı olmasıru dıler, bugune kadar ılgısıru esırgemeyen ve telgraf gondererek bu mutlu gunumuzu paylaşan Başbakammız Sayın Bır yandan dıyorlar kı Ekonomı ıyı gıdıyor Ote yandan soruyorlar Paramızın önundekı sıfırı atalım mı? 1000 lırayı yuz, yuz lırayı 10, 10 lırayı 1 lıra yaptık kısa bır surede Boylesıne bır ekonomik deprem, ancak buyuk savaşlarda, yıkımlarda, duşman ışgalınde, ulkenın baştan başa yanıp yıkılma sureçlennde gorulur Ya da Latın Amerıka ulkelerınde yaşanan bıçımıyle koku dışarda sermayenın askerı dıktatoryası gelır, tum ulkeyı yabancı kumpanyalarla bırkkte soyup ö ^ rur, ılığını kemığını yok eder ekonomıyı yıkıma ğ i Nereye gıdıyoruz7 VE ANADOLU CAM SANAYİİ A.Ş.'DEN TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURUDUR Şırketımızın yıllık faız ödemelı brut "'o 58 sabıt faızlı 5 tertıp tah vıllen 07 09 1987 tarıhınden ıtıbaren şırketımızın Barbaros Bulvan No 125 Camtıan, BalmumcuBeşıktaş/lstanbuI adresındekı tnerkezınde satışa sunulacaktır Işbu tahvıllenn halka arzı serma>e pıyasası kurulunun 15 9 1987 tarıh ve 163/A15 sa>ılı ıznıne dayanmaktadır Ancak, bu ızın tahvıllenmızın ve ortaklığımızın kurul ya da kamuca tekeffülu anlamına gelmez 1 Onaklığın Anadolu Cam Sanayıı AŞ a) Tıcaret Unvanı Istanbul Camhan, Barbaros b) Merkez Adresı Bulvan 7 700 000 000 TL c) Çıkanlmış Sermave Kavıtlı sermaye tavanı 20 000 000 000 TL d) Faalı>et Konusu Düzcam, şışe ve her nevı cam sınaı kap üretımı e) Suresı Kuruluşundan ıtıbaren 99 yıldır 2 Tahvıuenn satışından sağlanacak fon, ışletme sermayesının finans manı ıçın kullanılacaktır. 3 Izahname28 9 1987 tarıh ve 1858 sa>ılıTürkı>eTıcaret SıcılıGa zetesı'nde yayımlanmış olup, şırketımızın yukanda behrtılen merkezı ile T Şışe ve Cam Fab AŞ'nın merkezınde ıncelemeye açık tutula caktır Çıkarılacak tahvıllenn a) ttıban kıymetlerı tutarı, tertıbı 1 000 000 000 TL 5 tertıp b) Kupurlerın ıtıbarı kıymetlen "KUPÜR ADET TUTAR (TL) 5000 000 200 25 000 950 95 000 0 0 0 100 000 300 150 000 000 500 000 750 750 000 000 1 000 000 TOPLAM 2 200 1000 000 0 0 0 c) Satış süresının 5 10 1987 Başlangıç tarıhı 21 10 1987 Bıtış tarıhı d) Erken odemeye ılışkın Erken paraya çevırme taahhüdü esas ve şartlar >oktur e) Tahvıllerın yıllık faız oranı Tamamı hamıhne yazılı tahvıller ve faız ödeme tanhı brut ^o 58 sabıt faızlı olup, faızler her yıl 21 ekım tanhlennde ödenecektır 0 Tahvıller 1 000 000 000 TL tutarında olup, tamamı hamıhne yazıdır Satış tarı Satış fiya Satış tarıhı Satış fiya Satış tarıhıSatış fıyatı g) Satış fıvatı 5 10 1987 980 1513 10 1987 990 02 20 10 1987 998 75 981 3814 10 1987 991 27 21 10 1987 1 000 00 6 10 1987 7 10 1987 982 6115 10 1987 992 51 8 10 1987 983 8416.10 1987 993 75 985 0717 10 1987 995 00 9 10 1987 10 10 1987 986 3118 10 1987 9% 25 987 5519 10 1987 997 50 11 10 1987 2 10 1987 988 78 h) Tahvıller ıkı >ıl vadelıdır Ikıncı yılın sonunda bır defada ıtfa edılecektır ı) ödemesız dönem süresı 2 yıldır 5 Tahvıllenn ödeme planı Vade Anapara (TL) Faız (TL) Toplam (TL) 580 000 000 580 000 000 21 10 1988 1 580 000 000 21 10 1989 1 000 000 0 0 0 580 000 000 1000000000 1160 000000 2 160 000000 6 Anapara ve faız ödemelerı vadelerınde Camış Menkul Değerler A Ş 'nın merkezınde yapılacaktır 7 Tahvıller, Şırketımız tarafından Barbaros Bulvan No 125 Cam han, Balmumcu Beşıktaş'Istanbul merkez adresımızde satışa sunulacaktır 8 Tahvıllenn anapara ve faız ödemelennı taahhüt eden kışı veya kurum yoktur TURGUT ÖZAIA uğurlu ellerıyle tesısın temehru atan Çalışma ve Sosval Guvenlık Bakanı Sa>ın MÜKERREM TAŞÇIOĞLU'ya Antalva Valısı Sa>ın B A H A E D D I N GUNEY'e, Kultur ve Tunzm Bakanlığı Musteşarı Sayın ERTAN CIRELl'ye, Antalva Kultur Sanat ve Tunzm Vakfı Yonetım Kurulu Başkanı Sayın YENER ULUSOY'a, Antalya Beledıye Başkan Vekılı Sayın METIN KASAPOĞLLTva, değerlı konuklanmıza, basın mensuplarına, ve tum Antalyalılara teşekkurlenmı sunanm Asıl NADIR Polly Peck Internatıonal PLC Yönetım Kurulu Başkanı MAJOR OZGUN MUZIK YAPIM ÖZGÜRLÜK t DEMOKRASİYİ CİZMEK... SELDA BACCAN TÜRKİYE ZİRAİ DONATIM KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞU'NDEN Kurumumuzca, 10 tona kadar Sodıum Dınaftalen Methane Sulphonate ıthal edı lecektır Son teklıf verme muddetı 15 Ekım 1987 Perşembe gunü saaı 12 OO'ye kadar olup, bu ışe an leknık ve tıcarı şarıname Ankara'da Genel Mudurluğumuzden, Istanbul ve bmır de bölge mudurlukle rımuden temın edılebılır llgıhlere duyurulur Basın 30531 hazır beton Kaliteli, hızlı, ekonomik Tel: 335 55 80 335 5316 158 30 96 KONSERİ BEYOGLU ATLAS SINEMASI 21.15 • Gi$£ TEL 143 75 76