Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
27EYLÜL 1987 ABD'den Çad'a gaz maskesi fVASHINGTON (ANKA) Çad yönetiminin Libya'nın ülkesiyle yühittüğü savaşta kimyasal silah kullandığını bildirmesi üzerine, ABD Çad'a, savaşta kullanmak üzere iki bin gaz maskesi gönderdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Phyllıs Oakley, fVashington'un Libya'nın Kuzey Çad'da sürdürülen savaşta kimyasal silah kullandığına ilişkin bağımsız belgelere sahip olup olmadığı konusunda bir açıklama yapamayacağını söyledi. Ancak sözcü, ABD'li yetkililerin, Çad'ın bu konudaki iddiasını ciddiye aldıklarını beiirtti. DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Körfez'de mayın döşerken vurulan Iran çıkarma gemisi imha edildi ABD, Iran gemisîni batırdı Hafta başında vurulan Iran gemisi gövdesine yerleştirilen patlayıcı maddelerin etkisiyle derhal battı. (Fotoğraf: AP) ın bir Hank füze bataryasını imha etmeyi başardılar. Bataryanın nerede imha edildiği ise sözcü tarafından açıklanmadı. ö t e yandan Basra Körfezi'ndeki Fransız donanması Komutanı Amiral Jacques Lanxade, "Korfezde Fransız ticaret gemilerine saldıniırsa, bu saldınyı donanmamıza yapılımş sayacağız ve karşılık verecegiz" dedi. DUNYADABUGUN ALİ SİRMEN Bir Mektup Hıdır Usta, bizim yokuşa yıllarını vermiş bir basın emekçisidir. Her gazetede olduğu gibi, bizde de adı her gün görünenlerin yanı stra, okuyucunun tanımadığı adsız kahramanlar vardır ki, onlar olmasa ne haberler erişir okura ne de yorumlar. Üstelik ağır işin gerginliğini ve yorgunluğunu da her an yaşar bu adsız emekçiler. Işte Hıdır Usta onlardan biri. Okulların açılmasına çok az kala bir gün Hıdır Usta'yı bizim katta gördüm. Alışılmışın dışında telaşlıydı, her zaman gülümseyen yüzü de asıktı. Samı Karaören ile Oktay Akbal a hâlâ Milli Eğitim'de tanıdıkları olup olmadığım soruyordu. Öyle ya, günümüz Türkiyesi'nde en yasal ve doğal işler bile tanıdıksız yürümüyordu. Hıdır Usta'nın derdi, bir "Anadolu lisesi"nde okuyan oğlunu başka bir "Anadolu lisesi"ne yerleştirmekti. Çocuk sınavları kazanmış, babası önlerindeki secenekleri değeriendırmış, sonunda okullardan birini secmiş ve oğlunu oraya yerieştirmişti. Ama bunu yaparken Hıdır Usta nın hesaba katmadığı. daha doğrusu bilmediği bir nokta vardı. Burada adını vermek istemediğimiz okulda, çocuklara şeriatçı eğilimler aşılanıyordu. Ve bir yıllık deney Hıdır Usta'ya yetmişti. Çocuk gittikçe laikliğin ve cumhuriyetin temel ilkelerinin karşısında olan bir akımın etkisine girmekte, çağdaş eğitimin çok uzağında kalmaktaydı. "Aman" diyordu yıllann çalışma arkadaşımız, "ne olur bu çocuğu normal laik eğitim yapan bir okula geçirelim. Bu işte bana yardımcı olun. Eğer bu olanağı bulamazsam oğlumu Anadolu lisesi' statüsündeki bu okuldan alacağım. Zarar yok İngilizce öğrenmesin. ingilizce falan derken çocuk elden gidiyor." Hıdır Usta uğrastı didindi, sonunda çocuğunu "normal" eğitim yapan bir okula geçirmeyi başardı. Ama bizim Hıdır Usta kadar uyanık, bilinçli ve becerikli olamayan diğer binlerce, yüz binlerce Hıdır Usta'nın çocukları, onlar ne olacaklar? Milli Eğitim'in bağnna çöreklenmiş ve vartığını gün geçtikçe pekiştiren şeriatçı akımın öncüleri ve öğreticıterinın eiîerinden nasıl kurtulacaklar? Bugün laikliğin karşısında olanlar, Türkiye Cumhuriyeti'ni bir İslam Çumhuriyeti'ne dönüştürmek isteyenler, gelecek kuşakları yetiştirecek olan örgütte çöreklenmiş durumdadırlar. VB bu durum Türkiye için çok uzak olmayan bir gelecekte laikliğin sonuna gelineceğinin, Suudi Arabistan'dakine ya da İran'dakine benzeyen ve bunların sentezi olan bir İslam cumhuriyetine geçileceğinin habercisidir. Bakmayın siz, Humeyni'de büyük bir devrim ve kurtuluşu yıllarca ararrnş olan sözde devrimcilere, şapşal gözlemcilere. Kendi aymazlıklannın dangalak aynasına bakarken, Türkiye'nin laik güçlerini, ilerıcilerini "saf'lıkla, "Batı'nın oyununa alet olmakla" suçlayan bu uyanıklar, ülkemizin, sayısı gittikçe azalan sağlam ve ileri kurumîarı içinde gelip geçici birer yanlış olmaya mahkumdurlar. Gerçek gün gibi ortadadır. Laik Türkiye çok ciddi bir tehlike He karşı karşıya bulunmaktadır ve laikliğe karşı olan güçler, eğitim kurumlarına çöreklenmişlerdir. Bu çöreklenişin sonucu olarak da, Türkiye'de eğitimin düzeyi hızla düşmekte, AT'nin kapısinı çalan ülkemizin yannlannın umudu otan gençler, ulusiararası alanda kimseyte boy ölçüşemeyecek bir düzeye itilmektedirler. Bu konuda elimizde çok ilginç bir mektup var. Türkiye'de uzun yıllar çalışmış, Genç Oyuncular'ın kuruluşunda başrolü oynamış olan ve şu anda yurtdışında ulusiararası bir kuruluşta görev yapan çok değerlı bir arkadaşımız, kendi okulu Galatasaray'ın vakıf yöneticilerine gönderdiği bir mektupta, bulunduğu kuruluşta yapılan bir çalışmada. AT'ye tam başvurduğumuz bir sırada, Türk öğrencilerde görülen yetersizliklerı anlatan bir metin kaleme almış. Bu metnin konumuzla ilgili can alıcı bölümlerini şimdi kısaca aktarmak istiyorum: Çok kişi Avrupa Topluluğu konusunda insan yetiştirmek gerekir dendiği zaman, AT'nin tanıtıcı, öğretici eğitim faaliyetlerinin ötesıni göremiyor. Türkiye'nin AT'ye hazırlanması bu dar çerçevenin içine sıkıştırılıyor. İnsan gücü ihtiyacını (neredeyse okuma yazma öğretme seviyesinde) böylesine ele almakla yetinmek, ilerisi için büyük tehlikeler yaratacak, Türkiye'yi tarifsiz sıkıntılara sokacaktır. Bu çerçeve içinde gözlenen, saptanan eksiklik ve yetersizliklerin listesine artık baslayabiliriz: A) Sosyal ilişki kurma becerisi. İnsanlarla kolayca kaynaşabilmek, özellikle yabancılarla beraber olunduğu zaman bir köşeye kısılıp kalmamak, atılgan, sıcakkanlı olabilmek, gene yabancı ülkelerde, başka ülkelerin insanları arasında variığını hissettiren ve aranılan kişi olabimek. B) Geniş bir dünya perspektifi. Konulara, bilgilere, tecrübelere milli çerçevenin dış;nda da ulaşmış olmak. Haberdar olmak dünyada olup bitenden, değişik külturlerden, çeşitli tecrübelerden. Dünyada olup bitenleri birçok boyutu ile yakından izlemek. İzleme ihtiyacı ve izleyebilmek. Başka bir deyişle taşralı manttğının dışına çıkabilmek. C) Açık, belirgin, berrak ifade yeteneği. Hem yazarken, hem konuşurken. Konunun içinde kalabilmek, laf ebeliği yapmadan esası doğru yakalayıp kendini mümkün olduğunca saydam ifade edebilmek. D) Topluluk karşısında rahat konuşabilmek. Tabii özellikle yabanctların hazır bulunduğu topluluklarda. Üstelik mikrofonun karşısında. Dinleyicilere sahip çıkabilmek; topluluğu konuşmasıyla sürükleyebilmek. E) Fransızca ve İngilizceyi (her ikisini birden) çok iyi konuşabiliyor olabilmek. Evet, iki dili birden. Bu, özellikle Avrupa Topluluğu için vazgeçilemez bir mecburiyet. Mümkünse ayrıca bir üçüncü dilde belli bir seviyeye erişebilmiş olmak. F) Sağlam bir mantık ve analitik düşünme yeteneği. (Analitik bir rapor yazmak söz konusu olduğu zaman Türklerin genelde gözleme dayanan raporlar yazmakla yetindikleri izleniyor. Okul sistemi analitik düşünceyi geliştirmiyor. Böyle olunca da yabancı ortamlarda karşı tarafın uzun vadeli stratejilerini anlamak, bunu analiz edebilmek olanağı ortadan kalkıyor. Bunun özellikle Avrupa Topluluğu ortamında çok tehlikeli olduğu söyleniyor.) G) Ekip kurma yeteneği. Ekip olarak çalışabilme alışkanlığı. H) Ağ (reseau, netvvork) kurabilme yeteneği. Bu, ekip kurmanın dışında bir kavram. Ağdan kasrt, belli işlerin yürütülmesinde ya da problemlerin çözülmesinde ilişkiler kurup, ilişki ağları oluşturmak ve bunlan harekete geçirebilmek. I) Başkalanyla işbirliğine dayalı müzakere yapabilmek, Çatışmaya dayalı bir müzakere yaklaşımına karşılık. Türklerin daha çok çatışmaya kayan bir teknik kullandıklan ve bunun da her zaman başarılı olmadığı gözleniyor.) J) Kendiliğinden karar alabilme, riski göze alma, kendine güven yeteneği. (Gerek aile yapısı. gerekse okullarda eğitim sistemi, bu yeteneği büyük ölçüde baskı altında tutuyor.) Yukarıdaki listede bazı unsurlar birbiriyie çok yakından ilişkili. Bunun irdelenmesini sizlere bırakıyorum. Ayrıca, bu listeyi savunmaya da girmiyorum. Birçok ömek verebılirdim. Bir ikisi ile yetineyim şimdilik. Yabancı gözlemciler, gerek toplantılarda gerek seminer ve benzerlerinde Türk katılımcılann çok dikkatle dinlediklerini, notlar aldıklarını, ama çok ender zamanlarda konuştuklarını belirtiyorlar. Onların gerçek bir katılımcı olmaları çok zor oluyor. Bunun bir nedenini yabancı dile güvensizlik, hata yapma korkusu oluşturabilir. İkincisi de bütün eğitim süreci içinde öğrencinin konuşmasının hiçbir zaman teşvik edilmemesidir. Böyle bir toplantıda bir Türk katılımcıya, "niçin hiçbir şey söylemediği" sorulduğu zaman, "Bızde adettir, bizler büyüklerimizin yanında konuşmayız" demişti. Bu cevabı veren sıradan bir genç değil, kamu yönetiminin orta seviyesine varmış, aslında değerti bir yöneticiydi. Mektup yoruma gerek bırakmayacak kadar açık. Milli eğitimimizin yetiştirdiği gençlerin, ulusiararası alandaki durumları işte bu. Hıdır Usta oğlunu şeriatçıların elinden kurtarmayı başardı. Acaba delikanlıyı bu yetersizliklerden kim kurtaracak? Çiri'de 6 kişi idam edildi PEKtN (ANKA) Çin'de kocasmı. aşığının yardımıyla zehirleyen bir kadının da aralarında bulunduğu 6 kişi idam edildi. Şanghay Daily gazetesinin bildirdiğine göre, bu hafta içinde Şanghay'da asılan 6 kişiden birisi de 10 kadma tecavüz etmekten suçlu bulunmuştu. Yang Yueming adlı adam, 10 kadın ve genç kıza tecavüz etmiş bunlardan 4'ü de hamile kalmıştı. Asılanlar arasmda bulunan Li Mei adlı 30 yaşındaki fabrika işçisi kadın, kocasmı, fabrika direktörü olan aşığının yardımıyla zehirlemekten suçlu bulunurken, aşığı da suça ortak olmak ve ayrıca ateş ederek öldürmekten idam cezasına mahkum edilmişti. Irak dün Iran açıklarında iki tankeri vurduğunu ve Ahvaz kenti yakınlarındaki bir askeri teçhizat fabrikasına hava saldırısı düzenlediğini açıkladı. Dış Haberier Servisi Iran, savaş uçaklarının dün sabaha karşı tran açıklarında iki tankere saldırdığını açıklarken, ABD donanmasına bağlı bir gemi, Basra Körfezi'nde hafta başında bir Amerikan askeri helikopteri tarafından vurulan tran gemisini batırdı. lran'a Birleşmiş Milletler'in ateşkes planını tanıması için bir şans daha tanıyan ABD Dışişleri Bakanı Gcorge Sbultz ise, Tahran'ın ateşkesi kabul etmesinin milyonda bir olasılık taşıdığını söyledi. AA'nın haberine göre tran'ı koşulsuz banşı kabul etmeye zorlamak için Basra Körfezi'ndeki tankerlere saldırılarını son günlerde yoğunlaştıran Irak, savaş uçaklarının Iran kıyılarında sey Ortak çaba Güveniik Konseyi'nin 5 daimi üyesinin dışişleri bakanları BM'nin ateşkes karannın derhal ve eksiksiz uygulanması için ortak çaba sarf edeceklerini bildirdiler. ABD, Sovyetler Birliği, Çin Halk Cumhuriyeti, tngiltere ve Fransa dışişleri bakanları Genel Sekreter Perez de Cuellar'la görüştükten sonra ateşkes karannın savaşa son verecek köklü bir çözüm olduğunu belirttiler. BM Genel Sekreteri de Cuellar hazırladığı raporu Güveniik Konseyi'nin 15 Uyesine sundu. retmekte olan iki deniz hedefini vurduğunu ve hedeflerden birinin büyük bir tanker olduğunu açıkladı. Basra Körfezi'ndeki denizcilik kaynakları da, Irak savaş uçaklarının saldırısı sonucu isabet alan "deniz bedefterinden" birisinin tran tankeri olduğunu ve yanmaya başladığını bildirdiler. Pazartesi günü Körfez'de mayın döşediğı gerekçesiyle bir Amerikan askeri helikopteri tarafından vurulan tran gemisi de ABD Deniz Kuvvetleri tarafından batırıldı. ABD Savunma Bakanlığf nın sözcusü Albay Marvin Bramanın yaptığı açıklamaya göre, ulusiararası sularda bulunan Iran gemisi gövdesine yerleştirilen patlayıcı maddeler nedeniyle derhal battı. Irak ayrıca, önceki gün tran1 ın iç kesimlerine hava akınları düzenlediğini bildirdi. Irak askeri sözcüsü, "geniş çaplı hava akını" sırasında sınır dan yaklaşık 100 kilometre uzaklıktaki Ahvaz kenti yakınlanndaki bir askeri teçhizat fabrikasının hedef alındığmı açıkladı. Sözcü, uçakların bu hedefi vurduktan sonra üslerine döndüklerini söyledi. Sözcü aynca nerede olduğunu belirtmediği ve adının Habib Allah olduğunu söylediği silah ve cephane deposunun da Irak jetleri tarafından bombalandığını söyledi. Sözcüye göre, yine önceki gün Irak savaş uçakları tran Tahran'da patlama öte yandan tran'ın başkenti Tahran'da dün öğle saatlerinde içine patlayıcı madde yerleştirilmiş bir arabada patlama meydana geldi. Olayda, ölen ya da yaralanan olmadı. PORTRE ALI HAMANEY Lübnan'da patlama BEYRUT (AA) Lubnan'ın liman şehri Trablusşam'ın merkezinde dün bir bomba patladı. Polis, paüamada iki kişinin yaralandığım belirtti. Park etmiş bir arabanın altına yerleştirildiği samlan bombanm patlaması sonucu, civardaki bazı araç ve binalarda yangın çıktığı, vitrin ve pencere camlarmın kırıldığı ve caddede geniş bir çukur meydana geldiği bildirildu Lübnan'da bu yıl meydana elen 16 patlama 58 kişinin ölduğü beliniliyor. Anadili gibi Türkçe biliyor tran devlet başkanlığına 1981 ekiminde seçilen 48 yaşındaki Hamaney, Irak'a karşı savaşı sürdüren Yüksek Savunma Konseyi'nin başı. Devlet başkanbğı görevinde daha çok protokol faaliyeüerde bulunan Hamaney'in yönetimsel gücü hemen hemen yok denecek kadar az düzeyde. Devlet başkanının seçtiği bakanlar parlamento tarafından onaylanıyor. Şah zindanlarında Uç yıl tecrit yaşamı geçiren Hamaney, 1979' dan beri en azından bir suikast, birkaç da bombalı saldırı atlattı. Bu olaylardan birinde sağ elinin ağır şekilde yaralanması nedeniyle bugün elini tam olarak kullanamıyor. Dini eğitimle yetiştirilen Hamaney, altı çocuk babası. Fransa ve İngiltere 'INF yeter' derken, Bonn kısa menzilli füzeleri gündeme getiriyor Füze anlaşması Avrupa'yı böldü ABD ile SSCB arasında orta menzilli nükieer füzeler (INF) ilke anlaşmasınm ardından, izlenecek politika konusunda, Fransa ile ingiltere "daha fazla silah indirimine gidilmesine" karşı. Federal Almanya ise kısa menzilli füzeler konusunda da bir anlaşmaya gidilmesini istiyor. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA ABD ile Sovyet^ ler Birliği arasındaki, orta menzilli nükieer füzeler (INF) ilke anlaşmasınm ardından Avrupa ülkeleri arasında ortaya çıkan görüş ayrılıkları, Berlin'de son* eren "Avrupa Demokratik Birliği" toplantısında iyice belirginleşti. INF, ilke anlaşmasınm imzalanması halinde, daha sonra izlenecek politika konusunda, ingiltere ve Fransa "daha kapsamlı bir silahsi2İanma anlaşması >apılıncaya kadar Avnıpa'da daha fazla silah indirimine gidilmesine karşı olduklarTm açıklarken, Federal Almanya "INF anlaşmasıyla yetinmek islemiyoruz" diyor. İngiltere Başbakanı Margaret Thatcber, Avrupa'nın nukleer savunmasına ilişkin göruşlerıni, "Nükieer silahlardan tamamen annnuş bir Avrupa'dan söz etmiyoruz. Nukleer \e gelenekşel silahlardan oluşan daha güvenli bir savunmadan söz ediyoruz" şeklinde ozetledi. İngiltere ve Fransa'nın sahip oldukları nukleer sistemleri "NATO'nun biilünii için nükleer caydırıcı güç" olarak tanımlayan Başbakan Thatcher'ın bu göruşünü, Fransa Başbakanı Jacques Chirac da paylaştı. Ancak Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl, INF anlaşmasına, menzili 500 kilometreden kısa füzelerin katılmadığına dikkat çekerek, Batı Almanya'nın, bu tür kısa menzilli füzelerin menziline girdiğini belirtti. Kohl, "Biz sadece INF anlaşmasıyla yetinmek istemiyoruz" diyerek, kısa menzilli füzeler konusunda da bir anlaşma arzuladıklarıru belirtti. Doğu Avrupa'da konuşlandırılan ve menzilleri 300 kilometre olan 1300 kadar Sovyet yapısı "Scud" füzes' Federal Almanya'yı hedef alıyor. NATO'nun elinde ise 200 kilometre menzilli 88 "Lance" füzesi var. Batı Avrupa nükleer silahsız kalmak istemiyor. tngiltere Başbakanı Thatcher, "Sovyetlerin kimyasal silahlardaki listunlügüne tek >anıl, nukleer silahlardır. Nükleer silahlar diinya sa^şını önkyen en giiçiü caydıneıdır. Geleneksel bir savaş, nükleer silahlardan vazgeçtimizde daha kolay çıkar" dedi. Öte yandan, NATO'nun asker ve sivil kanadı arasında da nükleer füzeler konusunda tam bir görüş birliği olmadığı göruluyor. Norveç'in başkenti Oslo'da toplanan "Kuzey Atlantik Assamblesi'nde konuşan NATO Genel Sekreteri Lord Carrington, askerlerin "hem silahsızlanma hem de silahlanma"yı bir arada istememeleri gerektiğini belirtti. VİYANA (UBA) Ulusiararası Atom Enerjisi Ajansı tsrail'e nükieer enerji tesislerini ulusiararası kontrole açması çağrısında bulunarak, bu ülkenin atom bombasma sahip olduğu yotundaki söylentiler konusunda endiselerini belirtti. BM teşkilatı bünyesindeki Ulusiararası Atom Enerjisi Ajansı ayrıca ajansın genel direktörüne örgütün 1983'deki yıllık toplantısına sunulmak üzere ' tsrail'in nükieer tehdidi" konusunda bir rapor hazırlaması talimatını verdi. Cezayir, tran, Irak, Ürdün, Kuveyt, Libya, Fas, Kaıar, Suudi Arabistan, Sudan, Suriye, Tunus ve Birleşik Arap Emirlikleri tarafından önerilerek kabul edilmesi sağlanan karara ABD ve Batı Avrupa devletlerinin çoğunun aleyhte oy verdiği bildirildi. Atom Enerjisi Ajansı'nın endişesi Iran rejiminin diğer liderleri gibi o da Ayetullah Humeyni'nin öğrencisi. Irak'ta bir yıllık din eğitimi gören Hamaney, Farsça dışında çok iyi Arapça ve Türkçe biliyor. Hamaney'in Devlet Başkanlığı ikinci dönemi ekim 1988'de sona erecek. Kumaşı seçerek satanlar, modayı yarataniar ve gardroplannda özel giysiler bulunduranlar için COK ÖZEL Art Tekstil'in ithal ettiği, moda dünyasının en ünlü markaları(*) ile Altınyıldız ve Çebiteks kışlıkları birarada. Hepsi nadide... hepsi çok özel bir kış için. Halefoğlu'nun BM Radyosu'na demed NEW YORK (AA) Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, Rum tarafımn Kıbrıs konusunda BM'de genel görüşme açma girişimlerin, "konuyu istismar etme" arzusundan kaynaklandığını söyledi. Halefoğlu, Birleşmiş Milletler Radyosu 'na verdiği demeçte, Kıbrıs konusunda BM Genel Sekreteri'nin hazırladığı 29 mart tarihli çerçeve anlaşmasınm hâlâ geçerli olduğunu hatırlatarak, şöyle dedi: "Çerçeve anlaşması Türk tarafımn kabul etmesi ve Rumlann bu metni kabule hâlâ yanaşmamalan, Kıbrıs sorununa henüz bir çözüm bulunamamasının sorumluluğunun kime ait olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Kıbrıs Rumlarının ortaya attığı meselelerin tümünün çözümü ( çerçeve anlaşmasmda yer almaktadır. Rumlann bu i metni kabul etmek yerine meseleyi BM Genel Kurulu'na ve diğer ulusiararası kuruluşlara götürerek istismar etmeye kalkışmalan makul ve kahcı bir çözümü arzu etmediklerinin kamtını oluşturmaktadır." ITHAL KUMAŞLAR İOO'S Quality Ingiliz/İtalyan yünlüler, % 100 Lama, Cashmere, Camelhair paho ve ceketlikler, Harris Tweed ceketlikler, Mohair/yün karışımı Chanel tayyörlükler, Jakar desenli İtalyan yünlüler, Fransız ve İtalyan abiye tuvaletlik ve gece elbiselikleri, Fransız kadifeler. ÇEBİTEKS % 100 yün gabardinler, % 100 yün kadm/erkek desenli elbiselikler. * Chrisum Fishbıchcr, Clıssold, Corisu. Dormcml, Eurojcrsey, Gırmes. GuabcMo. H. Gut, Htms Tweed. Hausmınn Moss, Jules Toumıer, Mınova, Ratti, Samuc/ Tweed, Stehli, Taco, Tıkısıdı, Velour de Frınce, Wcll der Scadt. Whuctey ınd Green. TEKSTİL Dış Haberler Servisi Siyasi ve ekonomik sorunların giderek büyüdüğü Yugosiavya'da, Belgrad Parti Başkanı Pavloviç'in görevinden alınmasından sonra, dış borçların durdurulması için alacaklılara çağrıda bulunuldu. Yugoslavya Komünist Partisi, geçenlerde ortaya çıkartılan "tahvil skandahm" görüşmek için toplanan Komünist Partisi Merkez Komitesi, toplantı sonrasında dış borç geri ödemelerinin geçici olarak dondurulmasını istedi. 20 milyar dolar dış borcu bulunan Yugoslavya'nın bu yıl sonuna kadar 2.1 milyar doları ana para olmak üzere 4 milyar dolar borç ödemesi gerekiyor. Yugosiavya'da önemli bir mali kriz yaratan tahvil skandalı, geçtiğimiz ay ortaya çıkarılmış, Başkan Yardımcısı Hamdiya Pozderac görevinden istifa etmiş, ALTINYILDIZ bir banka yöneticisi ile 24 devlet Yün/mohair buklet görevlisi tutuklanmıştı. tayyörlükler, Yün/mohair Komünist Partisi Merkez Kokarışımı erkek ceket ve mitesi'nin toplantısında tahvil paltoluklar, 90'S Quality skandalından önce gündeme geSuper Fine erkek len ilk konu partinin Belgrad kolu başkanı Dragişo Pavloviç'in elbiselikler, Lambswool görevinde kalıp kalmayacağı idi. tayyör ve paltoluklar, Pavlovic, etnik huzursuzluk koShetland kadın/erkek nusunda geçen ay verdiği bir depaltoluklar, % 100 yün meç nedeniyle tartışmalara yol velur mantoluklar, % 100 açmış, büyük eleştiriler almıştı. yün Dra, Yün/angora Pavlovic, bu demecinde, "Kosokarışımı kadın/erkek va eyaletindeki Arnavut milliyetçiliğine sert bir lulum takınırken, kumaşlan. Sırp milliyetçiliği karşısında daha yumuşak bir politika izJediği" ART TEKSTİL gerekçesiyle partiyi eleştirmişti. SanayiTicaret ve Pazarlama A.Ş. Belgrad'daki diplomatik kayAbdi İpekçi C. 55/A Nişantaşıİstanbul naklar, Pavloviç'in görevden Tel: 131 48 92 147 75 19 ahnmasının, Sırbistan Komünist 526 82 65 522 03 13 527 75 14 Partisi içindeki ılımlılarla, sertTeleks: 28 278 Mst tr lik yanhlan arasındaki mücadeArt Tckstil bir Çebiteks kunılufudur. leyi açığa çıkardığını belirtiyorlar. Yugoslavyu dış borçuırın donduruhnasmı istedi