28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 EYLÜL 1987 CUMHURÎYET/13 Kıbrıs'ta üretim kaçak işçilerin elinde YavnıVatan , y Yazı ve fotoğraflar ŞÜKRAN KETENCİ 1 Kıbnsla ilgili bir haberin radyo, TV ya da gazetelerimizde yer almadığı kaç günümüz vardır ki? Kıbns, uluslararası arenada kangren olmuş bir sorun. Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti ve orada yaşayan Türklerin haklan Türkiye için bir onur. KKTC ve orada yaşayan Türkler deyince bunca yoğun haberler ve bunca önemsemeden sonra neleri algüayabiliyoruz. Kıbrıs'ı, Kıbnslıları sorunlan ile ne kadar doğru tanıyor, nasıl biliyoruz? Türkiye'den turist olarak giden işçiler, yerleşik ücretlerin çok altında ve ağır koşullarda kaçak olarak çalışıyorlar Dev sorunlan ile • ürkiye'den giden kaçak işçiler, Kıbnsh işçilerle karşılaştırılmayacak ölçüde düşük ücretlerle, ağır koşullar altında, sağlığa aykırı yerlerde yaşayarak, hiçbir güvenceleri olmaksızın çalışıyorlar. alen en yaygın sayılan inşaat işçiliğinin hemen hemen tamamı kaçak işçilerin elinde. Tarımın temelini oluşturan narenciye toplama işçiliği de büyük çoğunluğu ile ellerinde. ıbrıs'ta yayımlanan gazetelerin baslıklanna şöyle bir göz atmak, "Türkiyeli Türk"1 ile "Kıbnsh Türk arasındaki diyalogsuzluğun giderek kanayan bir yara haline geldiğini apaçık ortaya koyuyor. T, Kıbns ve bavul turizmi "Kıbns" sözcüğü belleğimizde önceükle Kıbns Banş Harekâtı çağnşımı ile övünç duygusunu ortaya çıkarır. Sonra bu haklı övüncümüzü uluslararası arenada bir türlu kabul ettirememiş olmamızın sıkıntısını duyanz. Üçüncü aşamada KKTC'yi ayakta tutabilmek için ülke olarak ne kadar çok özveride bulunmak, maddi ve manevi destek vermek zorunda olduğumuz aklımıza gelir. Güzel bir tatil, "bavul turizmi" için Kıbns'a gitme şansına ulaşmış olanlanmız, Kıbns TUrklerini tanımış olanlanmız biraz da kızgındırlar. H Adana'dan, Anlep'ten, Maraştan gehnişler, Kıbnsta kaçak olarak çalışıyorlar. Kıbnsh Türklerin kadir bilmezliği Minnet duygusu ile karşılanmayı duşlerlerken, karşüaştıklan eleştirilerin şokunda, ülkeye döndüklerinde, Kıbnsh Türklerin "kadir bümezliğini", tembelliğini, nasıl kültür ve geleneklerıni yitirdıklerını anlatır dunırlar. KKTC'de yayımlanan gazetelerin baslıklanna şöyle bir göz atmak "Türki>eU Türk" Ue "Kıbnsiı Türk" arasındaki diyalogsuzluğun, her iki kamu oyunda da onca gizleme çabasına rağmen, nasıl geliştiğini, giderek kanayan bir yara haline geldiğini apaçık sergüiyor. "Kara sakal düşmanhğı" Lefkoşa'nın göbeğinde sanayi çarşısında dolaşıyoruz. Kıbns'ta fabrika, birkaç, en fazlası ile 4050 işçilik işyeri anlamına geliyor. Cıimartesi günleri çoğunlukla çalışma yok. En buyüklerinden birinin bir marangoz fabrikası, daha doğrusu atölyesinin bahçesinde ev olarak kullanılan ikinci bir bina var. Sıcakla, içerde kalanların kalabalığı ile bağlantılı, yataklar avluya çıkardmış, tellerde yıkanmış iç çamaşırları var. Öğrenciliğinden eski dost CTP milletvekili Ergun Vehbi, "Bunlar kaçak işçidir. Bizimkiler böyle yerlerde yatıp kalkmaz, yaşayamaz" diyor. "Türkiyeli misiniz?" sorusuna hep birden "evet" yarutı geliyor. Adana, Maraş, Antep'ten kimisi 34 yıl, kimisi 34 ay önce gelmiş marangoz ustalan hepsi. Oralarda marangoz ustası olarak bugünlerde olsa olsa en yuksek 6090 bin lira ucret alabileceklerini, burada ise net 180 bin lira kadar Ucret aldıklanm anlatıyorlar. Para biriktirme hayali ile geldiklerini belirtiyorlar. Kimisi çok kısıth yiyerek, fazla çalışarak, her şeye katlanarak, Kıbns'taki çok yüksek fiyatlara, hayat pahalılığına rağmen ayda 100 bin lira kadar bir para biriktirebiidiğini anlatıyor. Türkiye'den çok kötü çalışma ve yaşama koşullanna alıştıkları için, Kıbnslılara çok ağır gelen bu koşullara katlanmaya razılar. En çok sevilmemelerinden, istenmemelerinden yakımyorlar. "Burada çok büyük bir Turk düşmanhğı var. Bize kara sakallılar diyorlar. Bir hindi, bir elbise mi çalındı. Polis tepemizde. Hep korku içinde, hep işten atılma, sınırdışı edilme tehdidi altında yaşıyomz. Türkiye'de hep saklanıyor. Burada bir Türkiyeli Kıbnsh ayınmı, düşmanhğı olmuş. Köyler ayn, okullarda, universuede bile sıralar ayrı. Jki taraf da hem hakh, hem haksız. Türkiye bu düşmanlığa bir çare bulmak zonında." Konuşmaları, işçileri ürkütmemek için uzaktan, arabasından izleyen Ergun Vehbi dönüşte anlatıyor... "Biz Kıbns kökenliler böyle yaklaşamıyonız. Bizden korkuyorlar, gazeteden gönderdiğinıiz arkadaşlarla konuşamıyorlar. Bunlar marangoz ustası. Bilinçli işçi." Ve ne yazık ki söylediklerinin tumü doğm. öfkelenıyor. Yüz binler, milyonlardan Kıbns'a ayak basabilmiş olanlar, kendi sefaletlerine karşıhk, karşılanndakilerin yaşam düzeyinin kıskançhğında. Karşılıklı bilenme sürüp gidiyor. Elden geldiğince gizlenen gelişmeler öylesine boyutlanmış ki, her iki taraftan birkaç görüşmenin ardından durumun Almanya'daki "Türkler dışan" boyutunda kutuplaşmaya varmış olduğunu dehşetle görüyorsunuz. Kıbnshlann kaçak işçilere tepkisinin bir başka acıklı boyutu ise Türkiye'den Kıbns'a yerleştirilmiş, TC vatandaşı kimlikleri de duran Türklerden geleni. Bugüne kadar en düşük ücretli, en ağır koşullardaki ve kalifiye olmayan işleri yapan Kıbns'a yerleşme hakklnı elde etmiş Türkler kaçakların akını karşısında en çok işsiz kalanlar grubunu oluşturuyorlar. Bunun tepkisi olarak "kaçak işçiler dışanya" diyr protesto mitingleri, gösteriler düzenliyorlar. K konomik, sosyal, kültürel tüm sorunlarımızı taşıdığımız yavru vatan Kıbrıs'ta, elimizi uzattığımızdan bu yana değil yeni yatırım ve iş alanlarının yaratılması bir yana, var olanlar kapanmış. İş alanı daraldıkça daralmış. Yaşam kjşullan ağırlaşmış, enflasyon yükseldikçe yükselmiş. 18 eylül tarihli "SÖZ" gazetesinin manşetinde Istanbul'da yayımlanan "Sabah" gazetesinin "Al Tiırkiye'den ye afiyetle Kıbns'ta." başlıklı haberinin kupüru yayımlanmış. Altına "KKTC'nin TCden borç ve yardım istemesi Turkiye basınında ala> konusu oldu. Ulusal Birlik Partisi'nin işbilmezliği nedeni Ue KKTC Ue dalga gecilmeve baslaadı. Sabah gazetesi kasamınn tamtakır oldugunu, israfta birbirimizle yanştıgımızı, yan yatıp TCden gelecek parayı bekledigimizi yazdı" diye haberi özetleyen spotlar atılmış. E Yaşanmayacak derecede pis ve polis tarafından sık stk basüan ucuz l yatacak yeri olmayan Türk işçilerinin tek bannağı. Kıbnsh işçilerle karşılaştınlamayacak düşük ücretlerle, ağır koşullarda, sağlığa aykırı yerlerde yaşayarak, hiçbir güvenceleri olmaksızın, çok sık olarak işten atılıp, horlanıpkakılarak, kaldıkları yerlerden atılarak, bazen ücretleri de odenmeksizin çalışmayı sürdürüyorlar. Giderek artan sayılarda. 5 bin, 7 bin, 15 bin kaçak işçi Türkiye ölçeğinde pek bir anlam taşımıyabilir. 20 bin civarında sendikalı, sözleşmelı çalışanın bulunduğu sendikasız çalışanlannın toplamının 30 bin olduğu KKTC ölçeğinde çok büyük bir rakam. Hele de Kıbrıslı sendjkalı ve sendikasız çalışanlara ilişkin sayılann içinde çoğunluğun bizdeki memurlar karşılığı kamu çalışanları olduğu ve de KKTC'de ciddi anlamda sanayi işçiliğinin hiç olmadıgı göz önünde tutulursa. 1 oluşturan narenciye toplama işçiliği de büyük çoğunluğu ile ellerinde. Yeni gelişmeye başlayan tekstil işçiliği de. Turizmde de hızla yayılıyorlar. Ashnda özel sektörde sendikalı ve Kıbnsh işçi parmakla sayılacak kadar az kalmış. Ekonomik, sosyal, kültürel tüm sorunlarımızı taşıdığımız yavru vatan Kıbns'ta, elimizi uzattığımızdan bu yana değil yeni yatırım, iş alanlarının yaratılması, var olanlar kapanmış. tş alanı daraldıkça daralmış. Buna karşılık yaşam koşullan ağırlaştıkça ağırlaşmış, enflasyon yükseldikçe yükselmiş. Bugün gelinen noktada sendikalı Kıbrıslı bir işçi OTtalama 200 bin, çoğunlukla bunun üzerinde bir ücret alıyor. Çalışma saatleri, çalışma koşullanna ilişkin standartları, alışkanlıklan, kazanılmış haklan var. Sendikanın, topiusözleşmenin olmadıgı bir iş için de Kıbnsh bir yurttaş, geçmişinden gelen kültürü, yaşam koşullan, geleneklen, alışkanlıkları içinde, benzer bir ücret istiyor. Ashnda son yıllarda sürekli "fjeriye giden" yaşam standardına rağmen Türkiye'den çok daha yüksek olan fiyatlar karşısında ancak bu düzeyde bir ücretle çalışmayı kabul edebiliyor. Ayrıca da Kıbns'ta yasal asgari ücret 90 bin lira. TUrkiye'den gelip kaçak olarak bunlarm çok altında ücretlerle hem de ağır koşullarda çalışmayı seve seve kabul edenler karşısında Kıbnslının rekabet şansı sıfıra iniyor. Kaçak işçilerin sayısı arttıkça sadece işsizler için değil, işi olanlar için de kâbus olmaya başhyorlar. Hızla işten çıkarmalar artıyor. Çalışan ışçinin ücret düzeyi olumsuz etkilenıyor. Çıkar çelişkisi, birbirine öfke duyma, bilenme de işte böylece gelişiyor. "Türkler Kıbns't an dışan?" Bir yanda çok sınırh iş alanı, yaşam koşullan, haklan belli düzeylere gelmiş, belirli bir yaşam kültürü ve ahşkanlığı edinmiş on binler. Diğer yandan Anadolu'da işsiz, ya da çok düşük ücretlerle çok ağır koşullarda çalışan yüz binler ve milyonlar. Onbinler uzerlerine gelen tehlikeli selin paniğinde, öfkelendikçe TC yardımlan ve baskılar Dört sütunluk bir başka haberde ise KKTC bütçesinin 1 ayda 10 milyar açık verdiğine işaret ediliyor. Bütcede 26 milyar olarak öngörülen TC yardımlarının ilk 7 ayda ancak 7 milyar, 23 milyon lira olarak gerçekleştiği vurgulanıyor. Aynı gun yayımlanan "Ortam" gazetesinin manşetinde "TC'li yurttaşlar KKTC yonetimini Turkiye'>e şikâyet ettiler" üst başhklı haber var. Manşet "Tahammülü imkânsız baskılar altmdayız, DAYANAMIYORUZ" diye atılmış. Türk Hükümeti ve Cumhurbaşkanına çağnda bulunulduğu ve Kıbns Türk yönetiminin Rumlann Türklere yaptığının daha fazlasını göz kırpmadan kendilerine yaptığını iddia ettikleri, haberin içinde anlatıhyor. Bir de dilekçelerinin, imzalarını taşıyan fotokopisi yayımlanmış. Kıbns'a, Kıbrıslıya, sorunlanna biraz daha önyargısız, sevaplarımız ve gunahlanmızla, neler verip neleri alıp götürdüğıimüzu görmeye çalışarak bakabilir miyiz? KKTC'deki kaçak Turk işçiler sorununu çeşitli boyutlan ile öğrenmek için çok fazla bir çabaya gerek yok. Doğrudan uretimin söz konusu olduğu her yerde, istemediğiniz kadar çok kaçak Turk işçisi bulabilirsiniz. Evet yanlış okumadınız. Kıbrıs'ta Türk vatandaşı, turist pasaportu ile girmiş, kimisi aylarca, kimisi yıllarca çalışan işçiler. Uretimin her alanında, kaçak olarak, kayıtlarda yer almaksızın, vergileri, sigortalan, emeklilik kesenekleri odenmeksizin çalışıyorlar. Kaçak Türk, Kıbnsh işçi rekabeti Halen en yaygın sayılan inşaat işçiliğinin hemen hemen tamamı kaçak işçilerin elinde. Tarımın temelini SCRECEK Yıkıntılar arasında yaşam Lefkoşa'nın göbeğinde yol ve boru malzemesi üreten bir atölyedeyiz. Diğer pek çok işyeri gibi burada da uzaktan yıkık dökük bir baraka görünuyor. Demek ki çalışan işçiler kaçak ve Türk. Ağırlıkla Hatay ve Afyon'dan gehruşler. Ağır işçilik olduğu için onlar da 180 bin liraya kadar ücret aldıklanm söylüyorlar. Bir Kıbnsh için en az iki katı ucret ve daha iyi çalışma koşullan gerekirmiş. Yaşadıklan evleri ile birlikte fotoğraflanm çekmek istiyordum ki, uzaktan boru ve bidonlar arasında bir kıpırdanma oldu. Çıplak, çömehniş, bidonlar arasında yıkanmaya çalışan bir işçi, yabancı sesleri görünce önce merakla başını uzattı, sonra hemen giyinmeye davrandı. Çok uzaktan giyinme sahnesi belirsiz bir görüntü olarak kamera içinde yerini aldı. Daha sonra rica edince havlusuna sannarak nasıl banyo yaptıklarmı, yaşam koşullannın bir göstergesi olarak fotoğraflanmasına izin verdi. Kaçak Türk işçileri, inşaatı yıllardır bitmeyen stadyumu yatakhane olarak kullanıyorlar. Kıştn kapah böbrulerde, yazın ise ust tribünlere yığdıklan molozlann üzerinde uyuyorlar. BASROLDEN FIGÜRANLIĞA Hülya Koçyiğit ve Beşiktaşlı Samet milletvekilliğine soyundular. Fakat siyasi konulara pek girmiyorlar. ANAP acaba ünlerinden mi yararlanıyor? Sinema ve spor dünyasının bu iki yıldızı ile siyasi içerikli geniş görüşme. DeVİet Senİ gÖZetlİyOr • İşte belgesi: Basında ilk kez "Güvenlik Soruşturması Yönetmeliği." Tüm yetkiyi polise veren anayasaya aykırı uygulama. Hasan Yalçın: "Korku bitecektir." • Köstebek değil, yeni ANAP'lılar Yaşar Okuyan, Kemal Zeybek, Avni Çarsancaklı, Ahmet Denöliz, Süleyman Servet Sazak, Ruhi Bacanlı, Akkan Süver • Azız Nesın: "Hıç olmazsa Ataturk konuşsun" • Türkİş yöneticileri Mustafa Başoğlu, Kenan Durukan, Mustafa Özmek: ANAP'a oy yok • llkokullular hızaya gır Rap rap rap • Çin Heyeti Türkiye'de: Dünya Şanghay'ı, Şanghay dünyayı tanısın • Selım llen. Takılmış plaklarla dolu bir çevre • Ölümünün ikinci yılında Erkan Yücel CINSIYET AYRIMI GÖZETMEYENLER • Cinsel azınlıklar arasında kendilerinden en az söz edilen ama en yaygın arup olduğu tartışmasız kabul edilen biseksüellerin yaşantıla^duygulan ve kimseyle paylaşamadıklan acıları • İki erkek ve bir kadının ölümle noktalanan aşk ilişkisi • Çaresiz bir aydının evinde eskiciye kurduâu kapan • On arrı yaşındaki delikanlının bir tecavüzle başlayan biseksüelÜk seruveni. • Sevişmenin Rengi adlı kitabın yazanGüner Kuban Avrupalı biseksüellerle Noktaiçin görüştü: • Bir teoloji profesörü: "Kanmıplümsüz bir aşkla seviyorum; erkeklere tutkunum." • Unlü bir manken: "Öğretmenime anlattım, anlayışlı ve olumlu karşıladı." • Bir butik sahibi: "Yakmlarım iki kaptan yiyiyorum diye beni kıskanıyorlar." • • • • • • • Pasaportsuz 500 bin yurrtaşa, vatondaşlıktan çıkartılan 20 bin kişiye umut ışığı: Hükümet, pasaport ve vatandaşlık yasalarını değiştirmfeye hazırlanıyor. Emekli askeri hukukçular dönemin Sıkıyönetim Komutanı Orgeneral Recep Ergun'u suçluyorlar. Seçim sonrası Yılmaz Güney filmlerine özgürluk. İtirafa MLSPB sanığı Yüksel Akkuştur "itiraf" ediyor: "ölüm tehdidi ile itirofçı yapıldım..." Çocuklardan Tanrı resimleri... "Balık şeklinde...", "Sarı gözlü...", "Uzaydaki robotlar kafasına çarpıyor..." Kars'ta bir Alman köyü... 25 boskının sırrı... Duygu Asena neyi yakaladı?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle