29 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 1 EYLÜL 1987 Trakya87 tatbikatı ANKARA (AA) Türk Silahlı Kuvvetleri'nin planlı tatbikatlarından olan "Trakya87", 3 eylül perşembe günü Edirne'nin Süloğlu mevkiinde başlayacak. 2 gün sUrecek "Trakya87 Kıtalı Arazi Tatbikatı"nda kuvvetlerarası koordinasyon ve işbirliğinin geliştirilmesi amaçlanıyor. ANKARA NOTLARI MUSTAFA EKMEKÇİ Koşu... 196O'li yılların başları olmalı; 27 Mayıs devrimi olmuş, CHP o yılların güçlü partisi. İsmet Paşa, CHP'nin başında, damadı Metin Toker de Akis Dergisi'nin başında. Akis etkili bir dergi o yıllar. Metin Toker, CHP'nin organı Ulus'tan "Allahlık Ulus" diye söz ediyor, eleştiriyor onu. Bununla, satır arasında "CHP'tiler 'Allahlık Ulus' gazetesini okumayın, bakın biz daha iyi gazetecilik göreviyapıyoruz!" mu demek istiyor, pek anlaşılmıyor. Metin Toker'in dergisi, CHP'de sevmediklerini diline doluyor, onlara veryansın ediyor; CHP grubunda neler olup bitiyorsa, en ayrıntılı biçimde Akis'te okuyor çok kişi. O zaman CHP grubunun ileri gelenlerinden Fehmi Alpaslan, konuyu CHP grubuna getiriyor. Paşa da grupta, dinliyor konuşmayı. Şöyle diyor Alpaslan: Arkadaşlar. CHP grubunda neler oluyorsa, Akis'in o haftaki sayısında okuyoruz. Partiye sanki Akis dergisi yön veriyor. Arkadaşiarımız gibi, ben de bundan rahatsız oluyorum. Soruyorum, partiyi Akis mi yönetecek? Fehmi Alpaslan'ın konuşmasından sonra, İsmet Paşa söz alır; ağır ağır şunları söyler özetle: Arkadaşlar, Akis dergisi, haftalık bir dergıdir. Partimizin organı filan değildir. Ben okumam! Orada, istedikleri yazıyı, haberi yazabilirler. Benim ilgim, derginin sahibinin kızımın kocası oluşudur. Bu da benim özei hayatım, buna da siz kanşamazsınız! Metin Toker, başından beri SHP'ye de yol gösterme eğilimindeydi. Erdal Bey, kayınçosu değil miydi? Enıştesinin sözünü dinlemez olur muydu? Siz bu iki huysuz Virjin'e (Demirel'le, Ecevit'e) kaptlmayın! diyordu kayınçosuna; Size ne? Uymayın onlara. Ne halleri varsa görsünler... Böyle demeye getiriyordu. Kendısi, "geçersiz"oy kullanacaktı. Bu bir anlamda "hayır" oyu kullanmakia bir değil miydi? Ama, öyle olmayacak, Erdal Bey'le, eniştesı Metin Toker, oy konusunda ters düseceklerdi. Aslına bakarsınız, başlarda SHP'liler de, sırf Ecevit'e öfkelerınden "hayır" demeden yanaydılar. Genel merkezin "evef" diyelim önerilerine karşı örgütten şu yolda yanıtlar geliyordu: Siz, genel merkez olarak Jevet' deyin, ama bize karışmayın! Biz, bildiğknizi yapalım.. Örgütün bildiği, 'hayır' demekti. Örgütten, tek tük de olsa böyle haberler gelince, Genel Başkan Erdal inönü, 16 Temmuz 1987 günü 1126 sayılı bir genelgeyi il başkanlarına, ilçe başkanlarına gönderdi. Erdal Bey, genelgesinin başında "Bazı partililerimizin halkoylaması ile ilgili soruları üzerine, bu konudaki tutumumuzu bir kez daha örgutümüze ve kamuoyuna duyurmak istiyorum" diyor, "SHP'liler 6 Eylül'de yapılacak halkoylamasında 'evet' oyu kullanacaklardtr, kişisel yasakların kalkmasına 'evet1 diyeceklerdir. Bundan kimsenin kuşkusu olmamalıdır.." diye ekliyordu. Erdal Bey'in genelgesi, başına verilmesine karşın başında pek yer bulmadı. Bu genelgenm birkaç tümcesini burada vermek istiyorum. Şöyle diyordu Erdal Bey genelgesinde: "..6 Eylül halkoylaması 12 Eylül 1980 öncesinde Türk siyasetinde rol oynamış 234 ileri gelen siyaset adamını ilgilendiriyor. (Bu rakam sonradan 701 olarak hesaplandı). İçlerinde, geçmişte yaptıklanyla, bugün söyledikleriyle partililerimize haksızlık etmiş siyasetçiler olabilir. Yann 'evet' oyları çoğunluk kazanınca bugünkü yasaklı siyasetçilerin bir kısmının kendi siyasal eğilimleh doğrultusunda SHP aleyhinde mücadeleye devam edeceklerini de biliyoruz. Ama siyasi rakiplerini halkoylaması yolu ile siyasetten men etmek ancak diktatörlük rejimlerinde rastlanan bir davranıştır. Demokraside, siyasette uğranılan haksızlıklann hesabının sorulacağı yer gene siyaset alanıdır ve en sonunda seçim sandığıdır. Türkiye'de önümüzdeki iktidan belirleyecek olan şey genel seçimdir, 6 Eylül halkoylaması değildir... Önümüzdeki seçimlere girerken artık hiçbir yasaklı sıyasetçi kalmamış olmasını içtenlikle istiyoruz. Onun için 'evet' diyeceğiz. Demokrasimizi bir kusutdan kurtanrken, SHP'yi iktidara götürecek davranış budur. Çünkü, biz demokrasinin erdemlerini biliyoruz. Her konunun rahatça konuşulabildiği, yasaksız bir sfyaset ortamında SHP'nin seçmenlerden en yüksek oyu alacağına güveniyoruz. ...Anayasanın geçici dördüncü maddesinin kaldırılmasıyla, demokrasimizin bütün eksiklerinin tamamlanmış olmayacağını biliyoruz. Kişisel hak ve özgurlükler, işçi hakları, yargıç güvencesi, basın özgürlüğü, üniversite özerkliği gibi temel konularda 1982 Anayasası'ndan kaynaklanan sınırlamalar hâlâ yürürlüktedir... 'Evet' diyerek Sayın Özal'ın oyununu bozmuş olacağız. 'Evet' diyerek Türkiye'de halkın demokrasiyi ne kadar içtenlikle istediğini göstermiş olacağız." Erdal Bey. bu genelgeyı örgütüne gönderdıkten sonra, kollan sıvadı. Daha yakın ilişkiye geçmek gerekiyordu örgütle. "B/rakın Ecevit, sandıkta kalsın!" diye düşünmek, yiğitlikle bağdaşmazdı. Asıl o zaman, SHP, argo deyişle "ayvayı" yerdil Gelecek seçimlerde de avucunu yalardı! Erdal Bey, çok kişinin kanısına göre ileriyi görmüş, enişte geride kalmıştır. Politikacılar anlatırlar, bir fıkra var; düveler, inek olmaya yüz tuttuklarında, lyicene kızışırlar. Peşlerine de tosunlar düşer. Düveyi yakalayan tosun, onu aşar, çiftleşir. Bu kovalamaca sürer gider. Yine böyle bir kovalamaca sırasında, ayağı topal bir tosun, yektirerek koşuyor, onu da yaşlı mı yaşlı bir öküz izliyormuş. Topal tosun, öküze demiş ki: Ben topalım mopalım ama, ne de olsa gendm. Bir düvenin, ineğin ayağı sürçer, yere düşerse ben yetişir, muradıma ererim! Ama sen, yaşlı öküzsün. Yetişsen de bir şey yapamazsın, niye koşturuyorsun? Öküz karşılık vermiş: Vâa, ben koşmazsam; beni de inek samrlarsa? demiş... Erdal Bey'in çabaları sonucu, köylüler işi benimsediler. Gönen yöresinde köylünün biri: Geç kalındı! demiş, daAıa önceden haberim olsaydı, gömleğimi çivite boyatacaktım! Ünlü bir ozanımız, kaynanasına 6 Eylül'de nasım oy kullanacağını sordu. Kaynana şu karşılığı verdi: Biz, tabii Demirel'in, Türkeş'in, Erbakan'ın geri gelmesini istemeyiz. Onun için 'evet' diyeceğiz! • •• Dil severlere Dil derneği, aklanıp çıktıktan sonra, etkinliklerıni sürdürüyor. Tüzüğü gereği 120 eylül arasında üye vazımını gerçekleştirecek. 20 eylülden sonra üye yazımı yapıimayacak Üyelık ıçm basvuru adresi: Dil Derneği Başkanlığı Ziya Gökalp Cad. SSK Işhanı 11/425 Kızılay ANKARA Tel.: 133 92 91 İkiaşiret barıştı Aşk Gemisi tstanbuVda Istanbul Haber Servisi Aşk Gemisi (Love Boat) adlı TV dizisi ile üne kavuşan "Plasiflc Princess" adh gemi dün tstanbul'a geldl ABD ve tngütere'den uçakla Venedik'e gelen müyoner yolculannı uzunca bir Akdeniz yolculuğundan sonra tstanbul'a getiren lüks gemi, yann tstanbul'dan aynlacak. Yüzme havuzlanndan barlama, çeşitli dbkoteklerine ve tiyatro salonuna kadar her türlii konfora sahip olan gemide 640yolcu ve 320 mürettebat bulunuyor. "Pasific Princess" tstanbul'dan sonra Sovyetler BirUği'nin Yalta Umanım ziyaret edecek. (Fotoğraf: UYGAR GÜRKAN) VİRANŞEHİR (Cumhuriyet) İlçenin en buyuk aşiretlerinden Vendan ile Mardin'in Nionayro aşiretleri arasında 10 yıldır süren kan davası sona erdi. Viranşehir'e bağlı Zikreş mezrasında bir araya gelen iki aşiretin liderleri Şaban Vendanlıoglu ve Celal Ziyonak, hazırlanan sölende banştılar. hir Hipodromunda düzenlenen törenler sona erip stadyumdakiler dağıldığında geriye 3 mahzun gazi kaldu 60 yasındaki Kore gazisiAU Terzi (solda), 88 yasındaki 16. Fırka 64. Alay 3. Thbur 10. Bölük'ten Basçavuş Mehmet Altın ve 87yasındaki 1. Fırka Hücum Taburu 2. Bölük 1. Takım'dan îbrahim Erdoğan'dı bu 3 mahzun. Mehmet Altın, "Yunanla, Rusla, Fransızla dövüstüm" diyordu. tbrahim Erdoğan da Yunanhlara karşı savaş vermiş. Aü Terzi ise törenler için Bartın'dan kalkıp gelmis. Üçü de "Kimse yüzümüze bakmıyor, artıa ölmez sağ kalırsak nice 30 Ağustoslarda duşe kalka geliriz. Bizi en çok üzen, ayda 12 bin lira maasımız vardı, onu da özal'ın kesmesi" dediler. Bayrumda3 mahzun HABERLERİN DEVAMI Korfez Tam Bir Banıt Fıçısı... (Baştarafı 1. Sayfada) Erken seçim kokusu (Baştarafı 1. Sayfada) ki giinku Bakanlar Kurulu toplantısında, "Evet de çıksa, hayır da çıksa biz tedbirimizi ona göre almalıyız" dediği öğrenildi. Özal'ın 'tedbir'den erken seçim hazırhklarını kastedip kastetmediği ise açıklığa kavuşmadı. Ancak Özal'ın bu toplantıda evet oylannın yükselmekte olduğunu vurgulayan çeşitli kamuoyu araştırmalarını bakanlara gösterdiği öğrenildi. Siyasi kulislerden yansıyan bilgiler ışığında, erken seçimle ilgili olarak beliren ihtimaller şöyle sıralanıyor: güıiüöü açısından ele alınmalı. Bu nedenle, eğer ıran'ın petrol ihracatı engellenirse, hiçbir ülkenin, Körfezi, petrolünün çıkış yolu olarak kullanmaması gerekir. Buna karşılık Irak, Koriezdeki durum ile savaşın birbirinden ayrılamayacağını, çünkü iran'ın petrol dıssatımıyla elde ettiği mali olanakları savaşı sürdürmek için kullandığı görüşünde. Bagdat, bu yüzden savaşın Körfeze yayılması ve uluslararasılaştırılmasının Tahran'ı bartş masasına oturmaya zortayacak sonuçlar yaratacağı inancındadır. Reagan yönetimi ise, Körfezi uluslararası ulaşıma açık tutmak, İrangate nedeniyle Arap dünyasında sarsılan saygınlığını yeniden elde etmek ve Sovyetler Birliği'nin bölgede mevzi kazanmasını önlemek amacıyia silahlı güçlerini Körfeze gönderdi. Bunu yaparken, İngiltere ve Fransa'yı da kendisiyte ortak davranışa sürükledi. Bu karmaşık ve duyarlı tabloyu İran'ın Kuveyt ve özellikle Mekke olayından sonra Suudi Arabistan ile girdigi çatışma tamamlıyor. Son 48 saatte meydana gelen tırmanmadan sonra Korfez her an infilaka hazır birbarut fıçısına dönüşmüştür. Bu durumda, bütün tarafların, gerginliği daha da ağırlaştırmaktan kaçınmalarını, yerleşim merkezlerine saldırılara başvurmamalarını ve bir an önce ateskese varmalarını öngören Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 20 temmuz tarihli 598 sayılı kararı daha da anlam kazanıyor. Umarız, taraflar, bu karar çerçevesinde yürütülen yoğun diplomatik temaslara, yani soruna barışçı yollardan çözüm arama çabalarına iiişkin olanakları tüketmezler. Aksi halde, önü alınamayacak gelişmeler, bütün uluslararası dengelerle biıiikte bölgesel güvenliği de zorlayabilecekiır. Dileğimiz, sağduyunun ağır basmasıdır. Evet çıkarsa 6 Eylül halkoylamasında evet oyları çoğunlukta çıkarsa, Özal, ANAP'ın içinde doğması muhtemel kanşıklıkları bastırmak zorunda kalacak. Özal'ın önceki günkü televizyon konuşmasında da belirttiği gibi, DYP'nin birçok ANAP milletvekiline el atması yakın bir ihtimal. Kimi siyasi gözlemcilere göre Suleyman Demirel'in DYP Genel Başkanı olmasından sonra ANAP, Mecliste büyuk kayıplara uğrayabilir. Aynı şekilde, daha önce açık açık "hayır" propagandası yapılmasına karşı çıkan ANAP içindeki liberal gruplar da özal'a baş kaldırabilirler, hatta hükümette bile istifalar olabilir. Siyasi gözlemcilere göre Özal, bütün bu karışıklıklan etkisiz kılabilmek için 6 Eyliil'ün hemen ertesinde erken genel seçim ilan edebilir. Ancak bazı siyasi gözlemcilere göre, Özal'ın kararında evet ve hayır oylannın oransal dağılımı da bü AMKARA'dan YALÇIN DOĞAN (Baştarafı 1. Sayfada) mız bu soru, "şu anda olumsuz" bir hava gösteriyor. Bizegöre, "DSP ile SHPnin birleşmesi halkoylamasmdan sonra da oldukça zor" görünüyor. Çok kişi ve taban "birleşmek yöniınde eğilim ortaya koysa bile", DSP ile SHP'nin birleşmesi sanıldığından daha zor. Halkoylamasına giderken solda durum nedir?.. "En ölü zamanda bile" yiızde otuz dolaymda oy potansiyeline sahip sosyal demokratların şu sıralarda "moraUeri bozuk " SHP'.de'aradıklarını bulamıyorlar. DSP'ye kırgınlık ve küskünlüklerini sürdürüyorlar. "Seydişehir'de iki aydır işçiler grev yapıyor, bir kere bile SHP Seydişehire gitmedi, böyle kayıcsız bir parti olur mu" derken, SHP'ye "beceriksizlik, ilgisizlik" türünden eleştiriler sürüp gidiyor. Bülent Ecevit'e ise, "Bizi yedi yıldır yalnız bıraku, bizieri böldu, şimdi bizden oy istemeye geliyor" diyerek, oklarım bu kez DSP'ye çeviriyorlar. SHP ve DSP ile ilgili bu değerlendirmelerin sonu gelmezken, tabanda ne gözleniyor?.. SHP'nin örgütü var. Güçlü bir örgütü var. Ama genel merkez yok. örgütü yönlendirecek bir "merkez politikası" yok. Buna karşı, DSP'nin örgütü oldukça cılız. Hatta, çok yerde DSP örgütü hiç yok. Taban "kırk yıllık sosyal demokrat olarak biz zaten birleştik, SHP ile DSP ayrımı bizi ilgilendirmez " diyor. Bu sözleri söylemekle birlikte, "Acaba Ankara'daki her ikipartinin yöneticileri ne der" sorusunu sormaktan kendilerini alamıyor. Birleşmek ne demek?.. Eğer, birleşmek 'iki partinin tek bir örgüte dönüşmesi" ise, tabanda bu zaten kendiliğinden gerçekleşiyor. SHP'liler ile DSP'liler koylerde, kasabafarda, kenüerde eskisigibi "düşman kardeşler"değil. Tersine "urtık el ele dolaşıyorlar". Ama tabandaki bu hareket Ankara'ya, daha somut deyimle, "tnönü ile Ecevit e ne kadar yansıyor?" Şu ana kadar hemen hiç yansımıyor. Tabandaki bu birlik, önümüzdeki dönemi nasıl etkiler?.. Görünenoki, "SHP örgütü DSP ile birlikte fiilen tek partiye dönüşebilir". Ecevit'ten gelecek engelleme, "tek partinin hukuksal çatısını geciktirebilir". Zaten, şu andaki güçlük bu. Belirtilen neden, örgutleri de etkisi altına alabilir. Tabanda >/ ele tutuşmak" bu nedenle "ellerin yeniden ayrılmasını" zorlar tşte, bunun içindir ki, "tabana rağmen, birleşmek zor" görünuyor. Ecevit'e kızgınlıkla saygı birlikte yürüyor. Birleşmek konusundaki tutumu da Ecevit'e yöneltilen eleştilerin hemen ön sırasında geliyor. "Yedi yıldır saDERS VERİLİR Lise 123 EdebiyatKlasik Mühendislik, Fizik Yapı statiği Saat 20.00'den sonra 359 02 72 359 14 49 hipsiz bırakmak ve şimdi de birleşmeye karşı çtkmak" Ecevit'e duyulan saygıya rağmen, ağır eleştirilerin odak noktasını oluşturuyor. Çözüm nerede?.. Herhalde SHP önce kendini yeni baştan gözden geçirmeli. Izlediği ve izleyeceği politikalarda "kendi iç tartışmalarından sıyrılıp dışa dönük hale gelmeli." Ecevit ise, "sola karşı yürüttüğü olumsuz politikalardan artık vazgeçmeli". Sosyal demokrasinin teorik açıdan gelişmesine, fıili açıdan yol almasına ağır/ığım kovmalı. Bu yargılar "bize ait değil". Soldaki tanışmalardan özetler. Birleşmede en önemli güçluk, bize göre, tek partiye dönuşmesi durumunda, örgütü tam olmadığı için, küçuk DSP'nin SHP tarafından yutulması olasılığı. Bu ise, Ecevit'in söylediklerine ters düşen ve daha da ote, "kendi siyasal geleceğini" belirsizliğe itebilecek bir oğe olarak değerlendiriliyor. İşte, birleşmedekı güçlük burada yatıyor. Ve belli bir süre daha sosyal demokratların bu güçluğün içinden geçecekleri kaçımlmaz görünuyor. ytik rol oynayacak. Evet ve hayır oylannın birbirine yakın olması durumunda, Özal'ın bir süre bekledikten sonra erken seçim yoluna gitmesi de olası. Bu senaryoya göre Özal, özellikle Biilent Ecevit'in DSP'nin başına geçmesini ve SHPDSP birleşmesini bekleyecek. Böylece, DYP'ye kaymakta olan potansiyel sol oylar tekrar sol partilere geri dönecek, Özal da "çantada keklik" saydığı hayır oylanna güvenerek günü geldiğinde erken genel seçimi ilan edecek. Ancak, bu senaryoya karşı çıkan kimi gözlemciler, yasakların kalkmasının ve Suleyman Demirel'in, özal'ın karşısına rakip olarak çıkmasının Batı'daki finans çevrelerini belirsizliğe ve "beklegör" tavrına sürükleyebileceğini vurguluyorlar. Bu durum da, Özal'ın bir erken seçim karanna yönelmesine yol açabilecek ihtimallerden biri olarak görülüyor. Siyasi gözlemciler özal'ın, "evet" çıkması durumunda DYP'nin ANAP'tan milletvekili transferi yoluna' gitmesini bir seçim malzemesi olarak kullanabileceğini, "İşte, 12 Eylül öncesine döndiik" diyebileceğini de belirtiyorlar. Hayır çıkarsa Bazı siyasi gözlemcilere göre, referandumdan "hayır" çıkması durumunda gazetelerin atacağı en gerçekçi başlık, "Savulun Özal geliyor" olacak. Aynı gözlemciler, referandum öncesi bütün basın ve siyasi partilerin "evet" kampanyasına karşı tek başına "hayır" propagandası yapan Başbakan Özal'ın, ilk demecinde de "Hepsi bir araya geldi, bir ANAP etmedi" diyeceğini belirtiyorlar. Özal, doğal olarak bütün hayır oylarını ANAP oyu kabul edecek ve özellikle DYP'deki "şok"ıı dikkate alarak, bu yıl içinde erken genel seçim ilan edecek. Referandumda "hayır" çıkması durumunda, erken genel seçim ilan edilsin edilmesin Özal'ın ve ANAP'ın çok güçleneceği bir gerçek. Bu sonuçla Özal hem siyasi rakiplerini alt etmiş olacak hem de parti içindeki sorunlan bastıracak. SHP Genel Sekreteri Fikri Saglar'a göre, "Referandum öncesi 'megaloman' olan Özal, eğer hayır çıkarsa 'megalomanyak' olacak." Referandumda "hayır" çıkması, ANAP dışındaki partilerde büyük bir "hayal kınklığı" yaratacağından, Özal'ın bu partilere bir darbe daha vurması ve erken seçimi hemen ilan etmesi, şimdilik en büyük oiasıhk. da çıkacak hayır oyunnn ANAP'ı yeniden ve büyük ölçüde milletvekili) le iktidar yapacagına inandığuıı, bu nedenle evet çıksa bile erken seçime gidebilecegini" öne sürüyorlar. Öte yandan DYP kurmaylan evet çıkarsa erken seçime daha çok asılacaklannı, hayır çıkarsa özal'ın Meclisteki çoğunluğu ile alacağı karardan elbette kaçmayacaklarını söylüyorlar. DYP, mavi renge göre geleceğini saptayan bir takvim yapmış durumda. 7 eylülde evet oyunun çıkmasından sonra bu ay içinde olağanüstü kongrenin toplantıya çağnlacağını, yasağı kalkan Demirel'in hemen genel başkanlığa seçileceğini vurguluyorlar. Referandum kampanyasında sosyal ve ekonomik sorunların geniş ölçüde anlatıldığına inanan Demirel'in Özal üzerinde erken seçim baskısı yapmaya başlamasının doğal olacağı görüşu DYP'de egemen. Demirel'in DYP'nin başına geçer geçmez yönetim kadrolannda da yeni düzenlemeler yapması bekleniyor. Ancak, Demirel'de "evette de, hayırda da Başkentin erken seçim koktuğu" goruşünün ağırlık kazandığı, yakın çevresine yansıyor. Hatta Demirel'in evet oyundan sonra "Özal iktidannın yerinde kalamayacagına" inandığı aynı çevreden yayılıyor. SHP ne düşünüyor? SHP halkoylamasının sonucu ne olursa olsun seçime hazırlanacak. SHP bu amaçla halkoylamasmdan hemen sonra kurucular kurulunu ve parti meclisini ayn ayrı toplayacak. 9 eylülde CHP'nin kuruluş yıldönümünü de kutlayacak olan SHP, eski CHP'Iileri saflannda toplama çalışmalanm yoğurılaştıracak. SHP Genel Sekreteri Fikri Saglar, halkoylamasında "evet" ya da "hayır" çıkmasına göre SHP'nin izleyeceği stratejiyi şöyle açıkladı: "Evet ya da hayır çıkması bizi m için bir şe>i değiştirmeyecek. Bir yandan butün sosyal demokratlan bir araya getirmek için caUşırken, bir yandan da seçime hazıriık çalışmalanm hızlandıracağız. Evet çıkması durumunda bu iktidar daha fazla durmayacağı için seçime hazırianacagız. Hayır çıkması durumunda ise Özal'ı zapt etmek için seçim hazıriık çalışması yürütülecek. Zaman geçirmeden Özal'ı zapt etmek gerekir. Özal'ı zapt etmenin yolu da seçimdir." Fikri Sağlar'ın verdiği bilgiye göre, SHP kurucuları halkoylamasmdan iki gün sonra AST'ta toplanacak. Toplantıya hem HP hem SODEP kurucuları katılacak. SHP kurucuları halkoylaması sonuçlannı ve son siyasi gelişmeleri değerlendirerek, seçim hazırlıkları konusunda görüşlerini açıklayacaklar. Bu toplantıya ayrıca, CHP'nin kadın ve gençlik kollan son dönem merkez yöneticileri ile il başkanları da çağnlacak. CÜMEYT ARCAYÜREK yazıyor (Baştarafı 1. Sayfada) miyordu, ama kimi siyasetçiler özellikle DYP kurmayı cumartesi günü Özal'ın konuşma saatinin maçlara denk düştüğunü, Başbakanın ilgi çekebilmek için bu duyuruyu yaptığmı söylüyordu. ANAP çevreleri ise, Özal'ın çeşitli kesimlerin oyunu çevirebilmeye yönelik yeni "icraat ve olası yeni uygulamalardan " spz edebileceğini belirtiyor. Örneğin gençlik ve üniversite çevreterinı 'hayır'a dönüştürmek için YÖK Yasası'nda önemli düzenlemeleri açıklayabileceğini öne sürüyorlardı. Başbakan, kampanyanm son günü eski siyasetçilerle ilgili "önemli''' kimi irdelemeler yaparsa artık yanıt hakkı kalmayan bu çevrelerin 7 eylülde daha fazla hırçmlığa sürükleneceği söyleniyordu. özal, kafalara bir, çengel atmıştı, bu noktada Başbakan başanlı sayılabilirdi. Belki de bu davranışı son konuşma saatine, "müşteri çekmek " içindi. özal'la her olasılığı göz önünde tutan her çevre, çeşitli varsayımlarla çengel soruyu çözmeye çalışıyordu. Başbakan TV'de banttan konuşurken, önceki gece 30 Ağustos için verilen resepsiyonda siyasetçilerin bir araya geldiğini bilenleri başka bir merak sarmıştı. Özal'la muhalefet partileri liderleri arasında halkoylamasıyla ilgili şaka karışığı söyleşiler yapılmış mıydı? Yada Başbakan yeni ipuçları vermiş miydi? Gece yarısına doğru çalışan telefonlar, bu türsoruları araştırıyordu. Cumhurbaşkanı Evren 'in de katıldığı, hatta bir ara dans ettiği resepsiyon çok canlı ve neşeli geçmiş, ' 'siyasal söyleşiler'' ağtrlık kazanmamıştı. miyordu. Kamuoyuna daha ön lislerde söylenen olasılıklan sırace yansıyan kimi bilgiler, siyaset ladık, ola ki Özal'ın, "Hayır çıçilere de egemen oluyor, Cum karsa, eskilerle sizi baş başa bıhurbaşkanının TV'de konuşma rakır, çeker giderim" diyebileceyapmayacağı düşüncesine kapı ğinin akla geldiğini söyledik ya lıyorlardı. Tabii, bu yargılarına da "Bu işin sonu anarşiyi getiren karma hükümetlere dayanır, ben "şimdilik " sözcüğuyle başlıyorbu sorumlulupı üstlenmem" gilardı. bi, demokratik anlayışı yeniden Uzun süredir toplanmayan dışlayan bir davranış gösterebiBakanlar Kurulu 'nun aynı gün leceğini dokundurduk. Ne çare bir saatlik bir çalışma yapması, ANAP üst düzeyi evet sezgisine kulisin ilgilendiği konuların bir karşın, 'hayır'da direnirken, diğeriydi. Bakanlar, Özal'a maÖzal'ın "önemli açıklamalannın nen destek olmayı yeğliyorlar. Resmi dairelerde, devlet kuru içeriğini" bir nebze olsun bilmiluşlannın kapı önlerinde yaptık yordu, bunu saptadık. ları küçük anketlerden çıkan Erken seçim mi? 'hayır' sonucunu anlatarak, gezdikleri yerde, genelde mavinin Ama liberal ANAP'lı, iç bünyenileceğini Başbakana duyuru yede öteden beri konuşulan bir yorlardı. Bir bakanla konuşu görüşten söz etti. Ona göre cuyorduk, bir ilçede kaymakamlı martesi günü Özal açıklar mıydı ğm önünde oturuyormuş, gelene açıklamaz mıydı, bilemiyordu, geçenesormuş, 'hayır'oyu verean.* c.; azından evet de çıksa, ceklerini öğrenmiş. Oysa gazetehayır da çıksa halkoylaması soci olduğumuzu başlarda söylenuçları daha belli olmadan 6 Eymeden hemen her ilde konuştulül pazar gecesi saat 19.00'daki ğumuz insanlar ilk önce duraksıradyo haberlerinde, "erken seçiyor, oyunun rengini belli etmime gidileceği'' halka duyurulmayor, ancak resmi görevli olmadılıydı. Erken seçim eğiliminin halğımıza inandıktan sonra hem koylamasında 'evet 'lere etki yadertlerini dile getiriyor hem de pacağı varsayımıyla bu duyurusonuçta vereceği oyu gösteriyordan vazgeçilmişti. Söylediğine du. Kent içlerinde küçük esnafın gore, "evet'in ANAP'a önemli ANAP'lı belediyelerden duydu yararları olacaktı: ğu yılgınlıktan başlayarak, kırsal kesimde oyunun rengini söyleParti kemikleşecek, bugüne meden maddi açıdan nasılyıkıldek sandıkta önemli bir meydan dığmı köy kahvelerinde anlatansavaşı geçirmemiş olan ANAP, ların gazeteciye bile korkuyla kendini bulacaktı. Bakanların, yaklaştığını dikkate alırsak, ma yöneticilerinj milletvekiilerinin vi verecek insanın bir bakana nerelerde, ne ölçüde başanlı otkarşı eğilim söylemesi, elbette duğu ortaya çıkacaktı. Partiden çok zordu. Bu genel görünüşten gideceklerle "çürükler aynlacaktı. " Seçimlerde asıl savaşım yasonra oran açısından sandıktan değişik birsonucun çıkması ola pılacak, iktidara böyle gelinecekti. Kısacası 'evet' sonucu, sıydı. Muhalefet parti merkezleri partideki, "kelleri gösterecekti." de dün bu yargtyı paylaşıyordu. Hayır oyu da önemli etkiler Muhalefetin umudu yapacaktı: ANAP'ın seçimde işi Hükümet ve ANAP'ın 'hakoiaylaşacaktı. tstikrar oturayır'a göre kendini ayarlamasma caktı. Hükümet, özellikle Özal karşı, muhalefet mavi oranımn rahatlayacaktı. SHP, partileşeartmaya başladığım, çabaların cekti. ANAP, SHP'ninpartileşbu yöne kaydığını söylemeye mesine gereksinim duyuyordu. başlamıştı. Erdal İnönu, maviler SHP'ye oy vereceklerin DYP'ye giderek artıyor derken, DYP'likayması duracak, rejim iki ayaler kampanyanm ilk günleriyüzğı üzerinde yeniden can bulacakde 55 'lerde tuttukları umut oratı. nını daha yukarılara çekmeye Son konuşmasmda Özal, erbaşlamış/ardı. ken seçime gidileceğini, siyasetHemen her yerde dün, söz döte kalıp kalmaması hesabını da nüp dolaşıp Özal'ın "önemli katarak duyurabilir miydi? Doğaçıklamalarına" geliyordu. Bir rusu bu varsayım ötekiler kadar başbakan, bu denli büyük vurhem geçerliydi, hem değildi. gulamadan sonra yapacağı Kafaiarı bir o yana bir bu ya"önemliaçıklamalar", incir çe na çeviren geçen haftaki karşılıkkirdeğini doldurmazsa, beklediği lı söz duellolan bu haflayerini, etkinin bir nefeslik omrü olaca' 'son sözlere'' bırakıyordu. Muğını elbet bilirdi. O halde, Özal halefet elındeki kartları açmıştı.. gerçekten oy sonucunu, "çok Özal ise son duyurusuyla cebinetkileyecek " bir konuşma yapa den çıkaracağı yeni kartlarla halcaktı. Sağduyu boyle diyordu. koylamasına katılacaktı. ANAP üst düzeyinde görevli Görelim... Bekleyelim... Babir "liberal"ile konuşurken, ku kalım sonuçta Mevla ne eyler! Sonucu beklemeden Bu arada son bir gelişme ile erken genel seçim ilanı senaryolarına bir yenisi daha eklendi. Gelişme, Bakanlar Kurulu'nun referandumun yapılacağı 6 Eylül günü saat 19.00'da toplanmasıydı. Yeni senaryo ise şu ihtimale dayamyordu: Referandumdan evet de çıksa, hayır da çıksa erken seçim ilan etme zorunda olduğunu gören Özal, daha referandumun sonucunu beklemeden erken seçim karannı alabilir. Yukanda saydığımız her iki ihtimalin de göz önüne alınması gerektiğini vurgulayan gözlemcilere göre, böylece Özal, yasağı kalkacak ve DYP'nin başına geçecek olan Suleyman Demirelden korkmadığıru vurgulamış olacak. Referandumdan "hayır" çıkması durumunda ise Özal'ın kaybettiği bir şey zaten olmayacak. DSP'de belirsizlik Belli başlı partilerde görülen bu gelişmelere karşı DSP'nin halkoylamasmdan sonra hangi siyasal stratejiyi izleyeceği açık seçik bilinmiyor. DSP'yi "kapalı bir kutuya" benzeten siyasal gözlemciler, evet O>TI çıkarsa Bülent Ecevit'in partinin başına geçip geçmeyeceği üzerinde de duraksamalar geçiriyorlar. Bir habere göre Rahşan Ecevit konumunu koruyacak. Bir öteki habere bakılırsa Bülent Ecevit, DSP'nin başına geçecek. Partilerde durum Erken seçim kararının Başbakan ve ANAP Genel Başkanı Turgut Özal'ın alacağı karara bağlı olduğu kabul edilmekle birlikte, öteki partiler halkoylaması sonucunun evet ya da hayır çıkması halinde iktidann erken seçimi hemen gündeme getirebileceğini belirtiyorlar. Örneğin SHP Genel Merkezi, halkoylamasında sonuç ne olursa olsun 7 eylülden itibaren "erken seçim hazırlıklarına başlayacağını" söylüyor. DYP'de de evet çıkması durumunda erken seçim hazırlıkları yapılması görüşu ağır basıyor. DSP'de bir politika belirsizliği hüküm sürerken Refah Partisi şimdiden erken seçime hazır. Muhafelet sözcüleri, "Özal'ın son giinlerde halkoylamasında çıkacak oy oranları üzerinde durmaya başladığmı" söylüyor, "Başbakanın yüzde 40 dolaym Evren konuşacak mı? Özal, bütün konuşnıalarmda küçümseyerek söz eıtiği Cindoruk'un elini sıkmıştı. Ama siyasetçiler daha çok Evren 'in TV'de konuşup konuşmayacağını araştıran gödemler yapmışlardı. Cumhurbaşkanı sevecendi, çevresini alanlara siyasal yaklaşımlar ıçeren konuşmalarla yaklaş RP de seçime hazırlanacak Refah Panisi de halkoylamasının sonucuna bakmaksızın seçime hazıriık çalışmalanm yürütecek. Seçim hazıriık çahşmalanna şimdiden başlayan RP, olası bir erken seçim için il örgütlerinden aday adaylarının listesini istemiş durumda. Halen genel merkezde olan listeler halkoylamasmdan sonra değerlendirilecek. Halkoylamasmdan bir hafta sonra MKYK toplantısı, 11 ekimde de büyük kongre yapacak olan Refah Partisi'nde eski "MSP kurmaylarından" bazılarının yönetime gelmesi bekleniyor. Eski MSP Genel Başkanı Necmettin Erbakan'ın RP yönetiminde yer alıp almayacağı ise henuz açıklığa kavuşmadı. KAYIP Hüviyetimi kaybettün, hükümsüzdür. DtLEK DURUAY Denizli / Buldan Boğaziçi ve kolej mezunundan Ingilizce ders verilir 3580643 Ingiltere'd: Ingilizceyi ucuz öğrenme imkânını şirketimiz safclar Derin Limited 158 53 42 1 Kurumumuz tstanbul Süt ve Mamülkri Işletmesi tevsii inşaatı kapalı zarf usulü birim fiyat teklifi alınmak suretiyle ihaleye çıkanlmıştır. 2 tşe ait geçici teminat 1.500.000. TL.'dir. 3 thaleye son teklif verme günü 7.9.1987 olup, teklifler ayıu gün saat 17.30'a kadar Akay caddesi No: 6 Bakanlıklar / Ankara adresinde bulunan haberleşme servisine verilecektir. 4 thaJe dosyası, Kurumumuz Mali tşler Daire Başkanlığı'ndan veya Londra Asfaltı Kuleli mevkii Bakırköy / tstanbul adresınde bulunan Istanbul Süt ve Mamülleri Işletme Müdürlugü'nden bedel mukabili alınabilir. 5 thaleye katılabilmek için ajağıda yazüı evraklann belirtilen gün ve saate kadar asıl veya noter tasdikli (yeni tarihli) suretlerini, Kurumumuzdan alınan ve her sayfası imzalanmış ihale dosyası ve teklif zarfı ile birlikte kapalı bir zarf içinde Kurumumuz haberleşme servisine verilmesi gerekmektedir. a) Geçici teminat mektubu veya nakit vezne aündısı, b) Yapı tesis ve onarım işleri ihalelerine katılma yönetmeliğmde belirtilen usul ve formlara göre hazırlanmış, teknik ilan tarihinden sonra düzenlenmiş banka mektuplan ile belgelendirUmiş mali durum bTldirimı, taahhüt bildirimi, yapı araçları bildirimi, c) Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı'ndan alınmış (b) grubu müteahhitlik karnesi, d) Ticaret veya Sanayi Odası belgesi, e) lmza sirküleri, 0 Yer görme belgesi (tşletme Müdürlugü'nden ahnacaktır.), 6 1987 yılı noter tasdikli olmayan fotokopili belgeler, telgrafla yapılan müracaatlar kabul edilmez. 7 Tüm taahhütnameler işin adına ve ilan tarihinden sonra alınmış olacaktır. 8 Kurumumuz 2886 sayılı yasaya tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine vermekte serbest olduğu gibi sebeplerini açıklamak zorunda değildir. TÜRKİYE SÜT ENDÜSTRİŞİ KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle