Katalog

PAZAR NOTLARI 9 AĞUSTOS 1987 EKONOMI CUMHURİYET/9 Yabancı sigara üreticileri Tekel'e son tekliflerini verdiler E fa y n Kim B sy r ni s o u e i o? P r o f . T m u n ÇiIIer'/n yaptığı bir araştırmaya göre özellikle son yıllarda KtT ürünlerine yapılan zamlar maliyet artışlannın gerektirdiği zorunlu fıyat artışlannın çok üzerine çıktı ve enflasyonu besledi. 1986 yılmda özel kesim sanayünin de maliyet artışlannın gerektirdiğinin çok üzerinde fıyat artışları gerçekleştirdiği görüldü. Kamu kesiminin enflasyonu besleyen başlıca gelişmçlerin başını çektiği ne kadar doğru? kamu kesiminin enflasyon üzerindeki etkisi artmış mı, azalmış mı son yıllarda? Kamu harcamalarının milli gelir (GSMH) kpindeki payı nasıl bir gelişme göstermiş? Bütçe açıklarının GSMH'ye oranı nasıl bir trend izlemiş? Kamu kesiminin yatınmtasarruf açığının GSMH'ye oranı azalmış mı, çoğalmış mı? KİT'lerin sürekli zamlarla enflasyonu besledikleri gerçek mi? "KIT açıklannı kasındaki ılişkiyi saptamaya çaItşmış. Özel kesimde ve kamu kesiminde başlıca sanayi kollarındaki fiili fiyat artışlarını alan Prof. Çiller bu artışları maliyet artışlannın zorunlu kıldığı artışla karşılaştırmış ve 198286 dönemi için tablotar elde etmiş. Prof. Çiller'in hazırladığı tablolara baktığınız zaman her yıl için bir sütunda fiili, yani gerçekleşen fiyat artışlarını, diğer sütunda ise maliyet artışlannın fiyatlara tam olarak yansıtılması halinde olması gereken fiyat artışlarını görüdüğü yıltar olmuş. Bazı altsektörlerdp fiili fiyat atfışları maliyet artışlarının gerekli kıldığı artışların altında kalırken bazı sektörlerde ise tersi gözlenmiş. 1985'ten itibaren ise kamu kesiminden başlayarak çok daha belirgin bir eğilim ortaya çıkıyor. 1985 yılmda araştırmaya konu olan on altsektörün yedısinde kamu kesiminin gerçekleştırdiği fiyat artışları maliyet artışlannın gerektirdiği fiyat artışlarını aşmış. Bazı altsektörlerde maliyet artışlarının üzerindeki fiyat artışları çok çarpıcı boyutlar kazanmaya başlamış. Örneğin kamu kesiminin elektrik altsektöründe maliyet artışlarının gerekli kıldığı fiyat artışlan yüzde 47 dolayındayken, yapılan zamlarla gerçekleştirilen fiili fiyat artışları yüzde 100'ü bulmuş. 1986 yılına baktığımızda ise bu kez özel kesimin de kamu kesimine ayak uydurduğunu ve gıda sanayii altsektörü dışındaki sekiz altsektörde gerçekleşen fıyat artışlannın maliyet artışlannın gerekli kıldığı artışların çok üzerine çıktığını görüyoruz. 1986 yılmda kamu kesiminde incelenen on altsektörden dokuzunda da gerçekleşen fiyat artışlarının maliyet artışlarının gerekli kıldığı artışların üzerinde gerçekleştiği ortaya çıkıyor T l ö r t bitti, ııikâlı yakında' Tekel Genel Müdürii Süreyya Yücel özden, "yılan hikâyesine" dönen ortak yatınmlar için "Bir an önce bitirmek istiyoruz. Yabancılar son tekliflerini verdiler. Biz de kararımızı vereceğiz" dedi. özden, terazinin bir kefesinde Türkiye'nin yararlannın, öteki kefesinde ise yabancı sigara üreticilerinin çıkarlarmın bulunduğunu, göriişmelerin bu yüzden uzadığını belirtti. Ekonomi S«rvisi Tekel'in Türkiy<£ de yabancı sigara üretmek için uluslararası sigara üreticileriyle görüşmesinde son i YBeti özden aşamaya gelindi. Tekel Genel Müdürü Süreyya Yücel Özden, göTüşmelere katılan yabancı sigara üreticilerinin son tekliflerini verdiklerini bildirdi. Yücej Özden, adeta bir "yılan hikâyesi"ne dönen Tekel'in yabancılarla ortaklık projesinde, terazinin bir kefesinde yabancıların çıkarlan, öteki kefesinde Türk tütüncülüğü ve Türkiye'nin menfaatlerinin bulunduğunu söyledi. Görüşmelerin bu nedenle uzadığını belirten Özden, Türk tütüncülüğünün geleceğinden ve üretilecek yabancı sigaralann ihOnlardan da makine, teçhizat ve teknoloji getirmelerini istiyoruz. Yabancılarla gireceğimiz ortak vatınmlarla bir yandan bu 4 fabrikamızj üretken hale getirirken, öte yandan halen ithal etmekte olduğumuz yabana sigaralan da Türkiye'de üreteceğiz. Bu üretim sonunda da sigara ithalini keseceglz, hatta sigara ihracatçısı bir ulke olacağız. Bizim yabancılara şartımız budur." Tekel Genel Müdürü Süreyya Yücel Özden, 27 temmuzda başladıkları kampanyada 9 milyon küo anason ahmı gerçekleştirdiklerini bildirdi. Geçen yıllarda bu miktaruı 34 milyon küo olduğunu hatırlatan Yücel Özden şöyle dedi: "Biz iireticiyle anlaşma yapbk. Kendisine urününü daha önce açıkladığımız fiyattan alma ^arantisi veıdik. Anason üreticisi de buna göre kendini ayarladı. Artık bundan sonra Tekel'in anason sonınu diye bir sorunu kalmamışür. Anason eksikliginden dolayı rakılarunızın bir daha tadı ve rengi degişmeyecek." Genel müdür Süreyya Yücel özden, Tekel ürünlerine uzun bir süre daha zam yapmayacaklannı da bildirdi. Tekel Genel Müdürü Süreyya Yücel özden, anason üretiminin artırıldığını belirterek "rakılanmızın tadı ve rengi artık bir daha değişmeyecek" dedi. TekePin yılan hikâyesine dönen yabancılarla ortaklık kurarak Türkiye'de uluslararası üne sahip sigaralan üretme projesinde "flört dönemi bitti, nikâh yakında kıyılacak!' •V I ABD'de sigara içenler hızla azalıyor Tekeltn "yüan hikâyesine" dönen yabanctlarla sigara üretimi projesinde son aşamaya gelindi. Projeyle yabancı sigaralann ithaline de son verüecek. raç edilmesinden ödün vermeyeceklerini vurguladı. Bundan dolayı görüşmelerin uzadığını anlatan Yücel Özden, British American Tobaceo, Philip Morris, Rothmans, Reynolds. Japon Tobacco ve Isviçreli Rinsoset Ormond ile ortak yatırım projesi görüşmelerinde son aşamaya gelindiğini ve yabancılann son önerilerini yaptıklarını açıkladı. Özden, "Onlar son tekliflerini verdiler. Biz de bu işi bir an önce bitirmek istiyoruz. Kararımızı verecegiz" dedi. Tekel Genel Müdürü Süreyya Yücel Özden Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada, yabancılarla ortak yatınmda dikkate alacaklan noktalan da şöyle sıraladı: "Kısa ve uzun vadede Türk tütüncülüğü zarar görmeyecek, tüketiciler kaliteli sigara icecek, tütünüyle ünlü Türkrve dünyada sigarasıyla da ünlü dünıma gelecek. Onun için yapılan ortak yatınm önerilerine hemen evet demedik. Biz yabancılara karşılık atıl durumda olan SamsunBallıca, tzmirÇiğli, ManisaAkbisar ve Diyarbakır sigara fabrikalarını ortaya koyuyoruz. Ureticiler, krizi ihracatla aşmayı planlıyor Ekooomi Servisi ABO'de sigara içmeme kampanyası hızla yaygınlaşıyor. Sigara içenler sosyal ve yasal olarak çeşitli engellerle karşılaşırken sigara tüketimi bu yıl yüzde 3 geriledi. Sigara tiryakılerınin gittikçe azalması büyuk sigara ureticilerini u * i t ediyor. Krizin gelecek yıllarda daha da ağırlaşacağını tahmın eden ureticiler başta ihracat olmak üzere çeşitli onlemlerle durumlarım güçlendırmeye çalışıyorlar. Bir paket sigaranın ortalama fiyatı 1.15 dolarâ çıkınca birçok şir' ket aynı fiyata 25 sigaralık paketleri piyasaya sürdü. Winston, Camel gibi markalann Ureticisi Reynolds ise, içşi çıkartarak maliyetleri azaltmaya cahşıyor. ABD'li sigara (Ireticileri ihracatı artırarak krizi aşmayı planlıyorlar. Ingütere, Japonya gibi Batılı ülkelerde talebin düşmesine rağmen Amerikan sigarasma dünya çapında talebin yılda yüzde 5 arttığı belirtiliyor. Marlboro'nun üreticisi Philip Morris'in başkanı denizaşın satışların önemli bir fırsat olduğunu belirtirken, Reynolds bu yıl ihracatını yüzde 17 artırmayı planlıyor. Business Week dergisınde yer alan bir araştırmaya göre, ABD'deki işyerlerinin yüzde 30'u çalısanlannın is saatlerinde sigara içmelerini kısıtlayan kurallar getirdiler. Aşırı KİT zamları pattık, KİT'leri kâr eden kuruluşlar haline getirdik" diyen bir yönetim KİT fiyatlarına yaptığı zamlarla gene enflasyonu beslemiş olmuyor mu? KİT zamları gerçekten maliyet artışlarını mı yansıtıyor, yoksa KİT ürünlerine zaman zaman maliyet artışlannın da üzerinde zamlar mı yapHİıyor? Peki, özel sektörde durum nasıl? Özel sektörün yaptığı zamlar gerçekten maliyet artışlannın bir yansıması mı? Yoksa özel sektörde de yer yer ve zaman zaman maliyet artışlarını aşan fiyat artışları mı gündeme geliyor? yorsunuz. Gerçekleşen fıyat artışları, maliyet artışlannın gerekli kıldığı fiyat artışlannın altında kalıyorsa o altsektörde maliyet artışlannın fiyatlara tam olarak yansıtılamadığı sonucuna varabiliyorsunuz. Yok eğer gerçekleşen fiyat artışları, maliyet artışlannın gerekli kıldığı fıyat artışlannın üzerindeyse, o zaman o altsektörlerde fiyatların maliyet artışlannın üzerinde artırıldığı ve enflasyona bu yolla ivme kazandırıldığı sonucu ortaya çıkıyor. Prof. Çiller'in hazırladığı tablolar bu açıklamanın ışığı altında dikkatlice baktığınızda özellikle enflasyonun kontrolunda en başarılı yıl olarak görünen 1982'de gerek kamuda gerek özel sektörde gerçekleşen fiyat artjşlarınırygirdi maliyetlerinin gereklpKildığı fiyat artışlannın altıpöa kaldığını görüyorsunuz/Tersine eğilimin gözlendiöi altsektörler d ^ var ama genel egilim bu. 1963 ve 1984 yıllan bu açıdaryfarklı egilimlerin bir arada görülBu sonuçları yorumlayan Prof. Tansu Çiller, 1980'den sonra KİT açıklannı azaltmayı başaran yönetimlerin bir süre KİT ürünlerine maliyet artışlarıyla orantılı, hatta maliyet artışlarının altında kalan oranlarda zam yaparak enflasyonun olumsuz etkilenmesini öntemeye çahştıklannı; ancak 1985'den itibaren iplerin elden kaçtığını ve maliyet artışlannın zorunlu kıldığı zamların çok üzerinde KİT zamları yapıldığım belirtiyor. Özet kesimin de 1986'da bu eğilime ayak uydurarak enflasyonu beslemekte KİT'leri yalnız bırakmadığını hatırlattıöımızda ise şunları söylüyor Prof. Çiller: DüNYAYA AÇILAN PENCERE Elekironik dünyusında sırasuıı bekleyen yenilikler Ekonomi Servisi Kişisel bilgisayarlar, faks cihazları ve online sistemleri piyasaya ilk çıktığında lükstüler, ancak şimdi gereklilik haline geldi. The Wall Street Journal gazetesi tarafından yayımlanan "Işyerinde Teknoloji" ekinde, şimdilik gelişme aşamasında olan, ancak yakında günluk hayatımızın ayrılmaz parçaları haline gelecek buluşlara yer verildi. Gelecek birkaç >ıl içinde "sıradan" hale gelecek buluşlar şunlar: • Yüksek kapasiteli diskler: Yaklaşık 250 bin sayfa bilgiyi depo edebilecek kapasitedeki bu diskler dosyalar veya sayfalar arasında boğuşmaya son veriyor. • Portatif minitelefonlar: Halen birçok otomobilde kullanılan bu portatif telefonların yeni modelleri ile büroda çalışanlar, kulaklanna taktıkları küçük bir kulaklık sayesinde gün boyunca telefonlarına bağlanmadan konuşabilecekler. • Ses tanıma: Halen emekleme aşamasında olan bu buluş ile telefondan ev guvenlik sistemine, çeşitli cihazlardan çocuk oyuncaklarına kadar birçok cihaz sadece ses ile çalışabilecek. • Optik okuma cihazları: Sekreterler bu buluşu çok sevecekler. Günümüzde bilgisayara bilgi vermek için dokümanların kelime islemci ile yeniden yazılması gerekiyor. Ancak bu yeni cihazlar dokümanlan izleyerek "okuyor" ve bilgiyi bilgisayara aktanyor. • Uzmanlık sistemleri: Yapay bilgi yazılımları halen piyasada satıhyor, ancak birkaç yıl içinde daha sıradan hale gelecek. Bu sistemler uzmanlasmış programlar ile uzman olmayan kişilerin karar almasına yardımcı olacak. Borç kartları: Avrupa'da bazı ülkelerde ve ABD'nin bazı bölgelerinde kullanılan bu kartlarfa tüketici otomatik olarak bankasına borçlanacak. Alışveriş yapanlann bu kartları nakit para veya kredi kartı yerine sık sık kullanacağı belirtiliyor. Maliyetler ve f iyatlar Boğazıçi Ünıversıtesi öğretim üyesi Prof. Tansu Çiller bu sorulara yanıt aramak için bir araştırma yapmış. Sanayi sektörüne ilişkin girdiçıktı tablolarını ve DİE'nin toptan eşya fiyatlan endeksierini kullanan Prof. Çiller öncelikle maliyet artışlarıyla fiyat artışları ara Zamların maliyet artışını geride bıraktıgı yıl: 1986 oereken 1982 yıiı Mattyettere gfe gereken kesiiNte Maiiyetlere göre otıusı Sanayi NtsaMörii Gıda 19.4 26.8 245 2&4 255 lekstfl 3Q0 301 29.7 32.7 273 Orman ür. 286 29.2 52.0 26.3 Kâğıt 313 31.4 31.0 Kimya 36.7 3d7 21.0 32.8 Taş4bprak 343 35.1 293 20.1 Metal 333 22.2 18.1 Metal eşya 31.6 31.8 26.6 Diğerieri 30.7 48.4 Elektrik 353 36.2 Gaz, su 353 1986 YMı Gıda 36.0 24.5 36.0 TeksH 32.8 303 415 23.8 Orman üc 316 543 38.4 31.5 293 Kâğıt 25L8 51.2 19.8 Kimya 2Q4 31.7 12.9 Taş4öprak 455 24.7 45.6 22.2 Metal 257 30,1 22.4 204 Metal eşya 403 17.6 22.0 Diğerieri 41.6 178 Elektrik 215 3ao Gaz, su 263 50.0 Prof. ÇüTerin hazırladığı tablolardan 1982 ve 1986 yıllanna ait olanlan seçtik. Göruldüğü gibi 1982 yüında gerek kamu kesimi gerekse özel sektör pek çok sanayi daünda maliyet artışlannın gerekli kıldığı fiyat artışlarını bile gerçekleştirememiş, maliyet arttşlartm tam olarak flyatlanna yansıtamamış. 1982 aynı zamanda enflasyonun kontrouında en iyi sonucun almdığı yıL 1986'da ise tam tersini görüyoruz. Gerek kamu kesimi gerekse özel kesim hemen tüm sanayi koUarmda maliyet artışlannın gerekü küdığmm çok üzerinde fiyat artışlan gerçekleştirmiş. Yani 1986 yıhnm fiyat artışlannı bir noktadan sonra maliyet artışlarıyla açıklamak mümkiin değiL kün, yani şartlar tam esH değil. Bu nedenle ben 1985'den itibaren KİT fiyatlarında gözienen aşırı artışları öncelikle vurgulamak istiyorum." Prof. Tansu Çiller, KİT ürünlerine maliyet artışlarının gerektirdiği oranın üzerinde zam yapılmasımn, kamu kesiminin enflasyonu besleyen davranışlarından yalnızca bir tanesi olduğunu belirtiyor. Prof. Çiller'e göre kamu harcamalarının giderek büyümesi, 1982'de yüzde 18'e kadar düşürülen bütçe harcamaları / GSMH oranının 1986'da yeniden yüzde 24'ü aşması (borç idaresi dahil); kamu kesimi tasarruf yatırım açığımn GSMH'ye oranının yeniden büyümeye başlaması ve bütçe açıklarının artma eğiliminde olması hep enflasyonu olumsuz etkileyen gelişmeler. "Evet, rakamlar bunu gösteriyor, ama özel kesimde maliyetleri şişiren M z unsuru var. Kamu kesiminde ise bir tür sübvansiyonlu faizden söz etmek müm GEÇEN HAFTA "Pekiyi, ya dev boyutlara varan iç borçlanma" diyorum. Prof. Çiller, Türkiye'de halen yaşanan biçimi ve boyutuyla iç borçlanmanın da enflasyonu körükleyici bir etki yaptığını, bazı tanımlara göre para arzını artırıcı etki yaparak fiyat artışlarını hızlandırdığını söylüyor. Bu koşullar altında Türkiye1 deki enflasyonun geleceği konusunda iyimser olmak hiç de kolay değil. Gerek kamuda gerekse özel kesimde yapılan zamların, gerçekleşen fiyat artışlannın, maliyetlerin gerektirdiği artışların çok üzerine çıktığı, çıkabildiği bir ortamda enflasyonun kontrol altında olduğunu söylemek olsa olsa güldürebiliyor insanı. Sınava katılabilmek için; 1. En az 4 yıl süreli öğretim yapan; İktisat, İşletme, Maliye, iş idaresi ve Hukuk konularıyla ilgili yüksek öğrenim diploması veren öğretim kurumlarından birini bitirmiş olmak, 2. Yazılı sınav günü 30 yaşını doldurmamış bulunmak, 3. Sağlık durumu Türkiye'nin her yerinde görev ve yolculuk yapmaya uygun olmak, 4. Erkek adaylarda, askerlik görevini yapmış olmak, 5. İNGİLİZ, FRANSIZ dillerinden birini bilmek gerekmektedir. Sınav, istanbul'da yazılı ve sözlü olarak iki aşamada gerçekleştirilecektir Yaalı sınav, 22 AĞUSTOS 1987 günü, saat: 9.00'da YABANCI DİLDEN ve MESLEKİ KONULARDAN yapılacaktır. Yabancı dili ve mesleki bilgisı yeterli görülenler, daha sonra bildirilecek bir tarihte, sözlü sınava çağrılacaklardır. İlgilenenler. sınav konularını, parasal hakları ve diğer bilgileri kapsayan broşürü: • Genel Müdürlük'te Teftiş Kurulu Başkanlığı'ndan, • Merkez, Bahçekapı, Bakırköy, Kadıköy, Karaköy, Mecidiyeköy, Ankara, Izmir, Bursa, Adana Şube Müdürlüklerinden, sağlayabilırler. Sınava katılacakların; Teftiş Kurulu Başkanlığı, Büyükdere Caddesi, No: 165, Kat:2, Esentepe/İSTANBUL adresine 14 AĞUSTOS 1987 günü, Saat: 18.00'e kadar, gerekli belgeleri vermek üzere, şahsen ya da yazılı olarak başvurmaları zorunludur. Müfettiş Yardımcılan Alınacaktır. Dolar müdahaleye rağmen 1.89 mark Dolar iç ve dış borsalarda değer kazandı. Körfez'deki gerginlik, altının değer kaybetmesi, ABD'deki oiumlu işsizlik rakamları ve yatınmcıların dolara artan güveni Batılı ülkelerin merkez bankalarının piyasalara müdahalesine rağmen cuma günü Amerikan para biriminin New York'ta 1.8930 mark ve 151.82 yen paritesinden kapanmasına neden oldu. Tahtakale olarak bilinen serbest piyasada ise bayram tatili ö'ncesinde dolar değer kazanarak 898 liraya ulaştı. Önceki haftayı serbest piyasada 887 liradan kapatan dolar pazartesi günü 893, salı günü de 898 liradan alıcı buldu ve 2 günde 11 lira değer kazandı. Böylece geçen haftalarda 902 liraya kadar çıkan dolar yeniden 900 lira sınırmı yakalamışoldu. İran'ın yeni saldırı tehditlerinde bulunması üzerine Körfez'de artan gerginlik haftamn ilk günlerinde dünya borsalarmda yoğun dolar alımlanna neden oldu. Petrol fiyauannın varil başma 20 dolara kadar çıkması salı günü New York'ta doların 1.89 marka yükselmesine neden oldu. Gözlemciier Ortadoğu'daki gerginliğin ilk anda dolan Körfez bölgesinden petrol ithal eden ülkelerin para birimIeri karşısında güçlendirdiğini, ancak bunun dolan ayakta tutmaya yetmeyeceğini ve başta işsizlik olmak üzere ABD ekonomisine ilişkin yeni rakamlann doların geleceğini belirleyeceğini söylüyorlardı. Perşembe günü dolar Londra 'da 1.8820 mark paritesinden kapandı. Haftanın son gününde tüm gözler ABD Çalısma Bakanhğı tarafından açıklanacak işsizlik rakamlanndaydı. ABD'de işsiziiğin son lOyılın en düşük rakamı olan yüzde 6'ya düştüğü açıklanınca yatınmcıların dolara güveni arttı ve yeni alımlar başladı. Oiumlu haberler üzerine dolar Londra'dc 1.8895 mark ve 151.40 yen parıtesine ulaştı. Ancak başta ABD Merkez Bankası olmak üzere Batılı merkez bankaları doların dahafazla değer kazanmasım önlemek için Londra Borsası 'na dolar satarak müdahale ettiler. Merkez bankalarının müdahalesi de piyasalardaki dolara karşı oiumlu eğilimi etkilemedi ve dolar New York'ta haftayı 1.8930 marktan kapadı. Altın, rekorkırdı Altm, bayram öncesinde iç piyasada rekorlar kırdı. Bayram sonrasında altm fıyatlarında beklenen artış, bayram öncesinde başladı ve 24 ayar külçe altının gramı ilk kez 14 bin lirayı geçerek 14 bin 100 liraya çıktı. Böylece külçe altın 2 günde yaklaşık 500 değer kazanmış oldu. Cumhuriyet Altını ise bayram tatili öncesinde haftanın ilk 2 gününde 3 bin 500 lira değer kazanarak 96 bin liraya çıktı. İç piyasalarda geçen cuma gününden başlayan artış bayram tatiline dek sürerken dış piyasalarda altın fiyatlan Körfez'deki gerginlik nedeniyle hızla değer kazandı. Bunalım anlannda yatınmcıların guvenli sığınağı haline gelen altm, haftanın ilk gününde ons başma 10 dolarhk birsıçrama gösterdi ve Londra'da 473 dolara ulaştı. Salı günü ise altının onsu 477.50 dolara kadar çıktı. Ancak hızla değer kazanan altının değer kaybetmesi de hızlı oldu. Yatınmcıların, kârlannı almak amacıyla altm satmaya başlaması üzerine altın 468 dolara kadar geriledi. Cuma günü doların değer kazanması, ABD'de hissese477 50 474 00 ,473 00 NELER OLDU? 1987 ürünü fındıkta kurutma islemleri sürdürülüp pazara indirme günleri yaklasırken, piyasadaki fiyat istikranmn korunması için •Uınacak önlemler tartısüıyor. Karadeniz Bölgesi Fındık ve Mamulleri thracatçılan Birliği tarafından yapılan açıklamada, fiyat seviyelerinin korunması için Fiskobirlik tarafından ek ödemeyle birlikte 1200 lira olarak açıklanan fiyatın mutlaka devlet destekleme ahm fiyatına dönüstürülmesL gerektiği öne sürüldü. Fuıdık piyasasında istikrar araytşı Sovyvüer'de ücretlere zam SSCB'de, sosyal adaletin yaygınlaştırılması ve herkese yaptığı işin niteliğine göre ücret verümesini öngören ücret ve maaş reformunun uygulanmasma başlandı. TASS'ın haberine göre, işçilerin asgari ticretlerine yaklaşık yüzde 25 oranında, muhendis ve teknisyenlerin ücretlerine de üçte bir oranında zam yapılıyor. 00 Altın/Londra (Dolar/Ons) Agustos Fiat, Polonyn pazannı genişleüyor Italyan Fiat firmasmm, Polonya'da yılda 160 bin araba üretmesine ilişkin anlaşma imzalandu Fiat firmasınm yabancı b: ulkeyle imzaladığı anlaşmalann en büyüğü olan, yaklaşık 616 milyon dolar tutarındaki sözlesme uyannca, fiat 126 model yerine üç kapılı, 700 cc (motor gücünde) model G YP arabalan üretilecek. Sanayi Şurası Sanayi ve Ticaret Bakanı Cahit Araftn 1987 yıh içinde toplanmasını planladığı Sanayi Şurası 1 Eylül 1987 günü saat 10.00'da Maden Tetkik Arama Enstitüsü salonlannda çaüsmalanna başlayacak. netlerine artan talep ve Körfez bölgesinde pek fazla değişiklik olmaması üzerine altının değer kaybı devam etti. Londra'da onsu 463.50 dolara gerileyen altm New York'ta geç saallerde rekor kırdu New York'ta bir günde ons başma 15.20 dolar değer kaybeden altm 453JO dolara geriledi.