24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 16 AĞUSTOS 198, 41 yasmdaki James Dickson adh görmez bir denizd, Atlas Okyanusu'nu tek basma geçmeye çahşırken, önceki gün, büyük firtınalar atlatarak, Saint Gtorge Umanına vardı. Halen, Bemutda adalanndaki Hamilton limanına doğru seyreden Dickson, "Gözaçan"adh teknesiyie, bu geziyi tamamlayabiUrse "Atlas Okyaruısu'nu tek basma geçen ilk görmez denizd" unvanuu kazanacak. Görmez denizci İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Turklş Genel Baskaru Şevket Yılmaz'ın kızı Dilek Yılmaz ile Coşkun Nalbantoğlu dun İzmir Fuan'nda Park restoranda kıyılan nıkâhla e%lendiler. Görevden alınan Süha Baykal'ın yerine Anakent Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Uz'un kıydığı nikâhta kız tarafının taruklığını İzmir Valisi Vecdi Gönul yapu. Nikâhtan sonra yaklaşık 40 dakıka suren takı löreni sırasmda Yılmaz gazetecilerb sohbet etti. Torenin yapıldığı yerin Yaşar Holding'in yeri olduğunu anımsatan bir gazeteciye Yılmaz, "Ne yapayım kardeşim. Duğünu oğlan tarafı yapıyor" dedi. Nikâh töreninde gözleri yaşaran Yılmaz, "K'z evlendirmek ne zormuş" derken, "Kac çocugunuz var" sorusunu " Ü ç " olarak yanıtladı. Daha sonra beş çocuğu olduğunu öğrenen gazetecilere, "Ben sadece oğlanları saydım" diye espri yaptı. Şevket Yılmaz kızıııı evlendirdi Madonna koşuyor "Who's That Orl" adh son füminin galası için Londra'da bulunan, lspanyol asıüı Amerikah şarkıcı Madonna, yoğun program arasmda logging» yapmayt da ıhmal etmiyor. Arkadaşt Oay Tbre üe birtikte koşarken, hayranları tarafindan pek rahatsız edümediği ender zamanlan yaşıyor. (Foto&raf: REUTER) Gençlik kanıpı fiyaskosu LEFKOŞA (UBA) Kuzcy Kıbns TOrk Cumhuriyeti'nde yapılan gençlik kampı "fıyasko" ile sonuçlandı. Gençlik, Spor ve Çalışma Bakanlığı tarafindan Kantara'da düzenlenen kampa, sadece 16 kişi katıldı. KKTC Gençlik, Spor ve Çalışma Bakanlıg» tarafindan bu yü 50"si Ingiliz, 2CSİ Fransız ve 30*u da KKTC ve Türkiye'den olmak üzere 100 kişinin katılacağı Uluslararası Gençlik Kampı düzenlendi. Ancak Kantara'daki gençlik kampına Türkiye'nin dışında hiçbir ülke katılmadı. Kampa katılanların sayısı ise 16'da kaldı. Gençlik kampmdaki başansızlığın organizasyonun yetersizliği, ciddiyetsizlik ve ilgisizlikten kaynaklandığj belirtildi. Bakanlık Gençlik Dairesi Müdürü'nün ise Kantara'daki uluslararası kamp organizasyonun başında durması gerekirken, eşi ve çocuklan ile birlikte TC devleti tarafindan düzenlenen Çanakkale'deki gençlik kampına katılmayı tercih ettiği bildirildi. HABERLERİN DEVAMI (Bostorafi 1. Sayfada) dığı, ama bu cümlesini açmaktan kaçındığı kaydedildi. Davetlilerden bir bölümu yardırrun. ambargonun kal(Baştarafı 1. Sayfada) dınlmasırun Kıbns'ta asker sayısımn Kahramanmaraş: 212 bın 783 evet oyu, 15 bin 482 hayır azatüması işlemi ik bir arada aruldıgı oyu. Oranlar şöyle: Yüzde 9a22 evet, yüzde 6.78 hayır. ı.ienimi edindiklerini söyledi. Adıyaman: 110 bin 843 evet, 5 bin 275 hayır Oy oranları: Öte yandan Cumhuriyet'in konuYüzde 95.46 evet, yüzde 456 hayır. ya ilişkin sorularını yanıtlayan WasDemirel Gaziantep'te "Orgeneral Kenan Evren Bulvan"n hington'dakı Rum Buyukelçilifa'ndcn bir yetkılı, sorunu sonbaharda Birda, yolun iki tarafında sıralanmış halk topluluğunca alkışleşmiş Milletler Genel Kurulu'na golanırken ben de bu sayıları düşünüyordum. Evet, nereden turmeye kararlı olduklannı belirtü ve nereye?.. "Ekimde ise Genel Sekreter'in WasDemirel'in gezisi gerçekten çok başanlı. Sezar'ın hakkıhinglon ilhamlı yeni bir pian sunroanı Sezar'a, Demirel'in hakkını Demirei'e vermek gerekir. sını bekliyoruz" dedi. "Keske" diyorum, "Sosyal demokrat liderier de peslerinde buyfe kalabalıklar toplasalar" Ayağı poturlu köylülerden tu Gelişmeler lumlu işçilere kadar herkes Demirel'in peşine takılmtştı. Tabii Turk Amerikan ilişkilerindeki Kıbsöylemeye gerek yok. Mercedes arabaları da saymadım, rıs puruzünun cımbızla çekilmek ıstenmesi surecı, 1984 ağustosunda sayamadım. Hertıalde Gaziantepten Kahramanmaraş'a Debaşiadı. Aradan geçen sure içinde Re mirel'in konvoyunda en az 1500 araba vardı. agan yönetimi, gerek bizzat Başkan1 Yine "Orgeneral Kenan Evren Butvan"nda.n geçerken düın, Cumhurbaşkam Kenan Evren ve şünüyordum: Yunanisıan Başbakam Andreas PaBu insanlar anayasa oyfamasmda bu anayasaya evet pandreu'ya özel mektuplanyla, gecyu kullanmamışlar mıydı? rekse hükiimetlerarası görüşmelerie bu çabasını sürdurdu. Ancak Kıbns Evet. Çoğu herhalde bu anayasaya, yani Demirei'e 10 yıl Rum >6neliminin "iç politik nedensiyaset yasağı getiren bu anayasaya "evet oyu" kullanmışler ve bayal kınkhklannj ABD'ye histı. Hem de yüzde 95'e yüzde 96'lara varan oranda. seftinnek icin'' Sovya inisıyatifine olŞimdi soralım mı? çulu bir sinyal yakması, Arnenka'yı, Bu sonuçiandan hangisi milli iradeyi yansıtıyor? O gün Rumların Bau'ya bağlılıklanm korukü milli iradeyi yansıtıyorsa bugünkü kalabalıklar neyi anlayacaklarından kuşku duymamalantıyor? na karşın. harekete geçmeye zorladı Anayasa oytaması ve 6 Kasım seçimleri olağanüstü koAncak başlangıçıa ABD'ye gozdağı vermek için başvurulan Sovyet şullarda yapılmıştı. Bu nedenle bu "irade" biraz "askeri kartı, bir ABD Dışışleri Bakanlığı irade" biçimindeydi. "Milli irade" ayrı bir kavram, olağanüsyetkilisine gore. "Kısa sıirede Rumtü dönemlerde ortaya çıkan "askeri irade" ayrı bir kavramlann arzu eltigi sınırtann ötesine geçdı. Peki bu anayasaya evet oyu verdikten sonra bu anayati". Bu arada Kipriyanu'nun. 28 nısadaki yasakları kaldırmak için sokaklara dökülenlerin sanda parti liderleri ile yaptığı top"Iradeleri" nasıl tanımlanacaktı? lantıda yıl sonunda BM Genel Ku: Bu irade de herhalde "hissi rade" sayılacaktı. rulu'na gitme karan alması. Washington'da ilginç bir yansımaya ne0 günlerde bu anayasanın temel hak ve özgürlükleri naden oldu. VVashington'daki Sovyet sıl alıp götürdüğünü bir avuç insan halka anlatmaya çalışBüyükelçisi Dubın, Rumların Genel tı. Ancak bu bir avuç insan seslerini duyuramadı. DuyuraKurul'a giıme karan almasından 3 madı, çünkü devletin tetevizyonu ve radyosu anayasaya evet gun sonra, ABD Dışişleri Bakanlığıdenmesi için kullanılmaktaydı. Ayrıca o günlerde yasaklar na giderek Shultz'a Sovyet mesleklaşı da söz konusuydu. Anayasaya hayır dedirtmek suçtu, ama Şevardnadze'nin Kıbrıs'la ilgilı mesabir avuç insan bütün bu engellere karşın yine de yazıp çizjmı iletti. di, ancak sesini duyuramadı. ABD başkentindeki Kıbns gozBir ülkede seçimlerin "serbest" sayilabilmesi için bütün lemcileri. "Amerika'nın bu konuda Sovyet inisiyalifini kabul elmesinin düşüncelerin özgürce konuşulabilmesi ve dernek, sendimümkün olmadıgını" vurgulamakka ve yasal partiler olarak ete kemiğe bürünmeleri gerekir. la birlikte şöyle kcnuşuyor: Eğer belli düşünceler üzerinde yasaklar ve ipotekier var"Ancak bu, Sovyetler açısından sa, o ülkede her yıl seçim yaptlsa yine de seçimler "serbesf "no lose" (herhalukârda kazançlı çıyapılmış ofmaz. kılacak) birdunım. ABD'nin Kıbns Bugün geçici yasakları tartışıyoruz. Ya kalıcı yasaklar, ya sonınu icin uluslararası bir konferans Güney Afrika'nın zencileri gibi yıllardır devletçe horlanan, onerisini kabul ettigini varsaysak bile Sovyetler artı puan alacak. Amerika ezilen, yok edilmek istenen, cezaevierinden cezaevlerine yanaşmazsa SovyetJer yine artı puansürülen Marksistler?.. İa çıkacak." Onlar da bu ülkenin eşit haklara sahip yurttaşlan değilBu gelişmeler kaydedilirken Şovler midir? yetlerin Kıbrıs'a yönelik profili de Niçin Demirel ve arkadasları "Yasaksız Türkiye" derleryiıkseldi. Örnegin son bir yıl içinde ken, bu ülkede yıllardır ezilen insanların hak ve özgürlükşu gelişmeler oldu: lerini savunmazlar da hep ezenden yana tavır alırlar? Elle• Sovyetlerin yeni Rum Kesimi Burine olanak geçince de bu düşünceteri kendileri devlet bulyukelçisi Yuri Fokine. başarılı bir performans vererek Sovyet ler'in Rum dozerleri gibi ezmeye çalışıriar? yönetimi üzerindeki etki alanlarım Bugün TRT, ANAP'ın ipoteği altındadır. Halka neyin doğru genişletti. neyin yanlış olduğunu, neyin yasak neyin yasak olmadığı• Sovyet Dışişleri Bakanlığı Avrunı anlatma olanağı bile yoktur. Öyie ise halkoylaması üzepa tşleri Müduru Afseneyevski, Lefrine bugünden gölgeler düşmüştür. koşa'da lemaslarda bulundu. "Milli irade", "askeri irade", "hissi irade" var da bu konu • Silahsızlanma goruşmeleri ertelarda, "şahsi irade" yok mu? Var. Nedir peki "şahsı irade?" sinde Sov'yet goruşmecı Karpov, KıbŞudur: rıs'a gelerek Rum yönetimine bilgi Mecliste benim gözümü patlatmtşlardı, onun için ben verdi. Ve böylece dış dünyaya Lefkoşa ile Moskova'nın çıkarlarının kesiştievet oyu vermem. ği izlenimini verdi. Mecliste gözü patlayan milletvekili ile gözü patlatılan mil• Sovyet Dışişleri Bakan Yardımletvekili aynı diyalektik ve "romantik" çizgide yasaklara evet cısı Petrovski, Körfez turu oncesindiyorlarsa, bu da çok kişisel bir sorundur, üstünde durmade Kıbrıs'a uğradı. yı gerektirmez. • Kıbrıs Rum yönetimi Sovyetler'e Kıbrıs suları içinde Jeolojik tarama Bu gibi insanlar ideotojileri ve ilkeleri kendi kişisel konumyapma izni verdi. larına göre yeni renklere büründürmekte hüner sahıbıdirSovyetler bu ilerlemeyi kaydederler. ken, Vvashington'daki Rum lobısı de Kongre'de şu argumanları işlemeye Kalıcı yasaklara evet deyip, yalnızca geçici yasakların kalbaşladı: dınlmasıyla yetinmek bir demokrasi ayıbıdır. 1 Endişeye mahal yok, Rumtar Diyeceksiniz ki: son tahlilde Bau dostudur ve uzun vadede Batı'nın askeri, ekonomik örEvet mi çıkar, hayır mı? güüerinde yerini alacaktır. Bilinmez ki bilinmez; çünkü bugün yasaklara karşı olan2 Eğer Sovyetler irüsiyatif almalar, dün bu yasakları getiren anayasaya oy vermişler. Artık ya başladıysa bu Amerikan yönetimilli irade mi, askeri irade mi egemen olmuş, orasını pek minin Turkiye"ye yeterince baskı yapkarıştırmayın.. maması yuzundendir. Amerikan yönetiminin bu durum Siyaset yasaklarını getiren anayasaya yüzde 95 oranınkarşısındaki değerlendirmesi ise da oy veren Gaziantepliler, yüzde 93 oranında oy veren Kah"Kıbns'ta yakında seçim var. Ve seramanmaraşlılar ve yüzde 95 oranında oy veren Adıyamançim öncesinde böyle olaylar lılann bugün hangi oranda evet, hangi oranda hayır oyu vedoğaldır" oldu. Amerika bu değerreceklerini önceden saptayacak bir elektronik aygıt da helendirmesi ile statukoyu korumaya nüz icat edilmiş değil. çalışıtken, bir Kıbns gozlemcisınin sozleriyle "lemin kactı". Üstelik Kıbİyisi mi ben size bir fıkra anlatayım: ns sorununun uluslararası bir konferansla çözulmesi önerisi, durumu Ortaçağda bir seyyah yola çıkacakmış, adam arıyormuş. öylesine değiştırdi ki oteden beri "Biz Pazarda gezen 3 adamın yolunu çevirmiş, sormuş: Kıbns sonınunu çozemeyiz sadece Sen ne iş yaparsın? idare edebiliriz" formuluyle özetlenen Amerikan lutumu, yerini daha "Ben" demiş birinci adam, fazla inisiyatif aldıkları bir politikaBen şöyle bir baktım mı, Asya'da ve Afrika'da neler olu ya terk etmeye başladı. Amerika'nın yor, bütün bunlan görür, size anlatınm. buradakı bajlıca kavaısı "aile içi bir Seyyah ikinci adama sormuş: UĞUR MUMCU GOZLEM ABD, Kıbrıs için 'paket' hazırhyor kavgaya aile dışı unsuriann miidahalesini önlemek" amacı taşıyordu. Nitekım ABD Dışişleri Bakanlığı Kıbns Işlen Uoordinatöru James Wilkınson'un, son birkaç hafta ıçindeki Lefkoşa ziyaretınde, Rumların Genel Kurul'a gıtmemesi için yaptığı tum telkirüerin Kipriyanu tarafindan reddedildiğı oğrenildi. Amerika'nın sonuçsuz kalan girişimlerınde "insan unsurunun" da onemii rol oynadığı iddia edildi. Kıbrıs gibi uzmanlık gerektiren bir sorunla ilgılenen bolum şefleri sık s:k değişti. 1985'teki özel koordinatör Richard Haas bugun devrede değil. Rope, 1986 sonunda Güney Avrupa Dairesi'nden ayrıldı. Onun yerine atanan LizfiHd'ın da yakında başka bir göreve atanması bekleniyor. İnsan unsurunun devreye girdiği gelişmelerin en onemlisı ise butun işı Kıbrıs olan masa şefı Feifer'in İsrail'e atanmasıydı. Onun yerine gelen Richard Fischer ise göreve başladığının ilk günlerinde, henüz adapte olanağı dahi bulamadan kendisini karmaşık diplomatik manevraların göbeğinde buldu. Bir başka unsur ise Dışişleri Bakanı Shultz'un zamamnın yuzde doksamnı ABDSSCB ilişkilerine ayırması nedeniyle Kıbrıs sorununun genellikle Rozanne Ridgenay'e bırakılması, onun meşguliyeti nedeniyle de Wilkinson'a kalmasıydı Her ne kadar VVilkinson, Haas1 da bulunmayan "başkan yantnnaugr sıfatı ile donanmışsa da Kıbrıs sorunu ABD Dışişleri Bakanlığı nezdınde onceliğı olmayan sorun statusunü haien koruyor. Bu da ABD'yi somut girışimlerden alıkoyuyor. hğı yetkilisi bu konuda "Genel S«kreter bizi bıraksa bile biz onu bırakmayız" dıyor. Son üç yıl içinde Kıbrıs temsilcilığınin Kongre'de yaptığı çalışmaiar, Kongre danışmanlan tarafindan hararetle övülürken, aynı çevreler Amerikan yönetiminin Ermeni Karar Tasarısfnda kaydettiği başarıdan sonra Türkiye'den Kıbrıs konusunda eskisinden daha fazla anlayış bekleyebıleeeğini kaydediyor. Ama "beklemekle. almanın ayn şeyler" olduğu da vurgulanıyor. öte yandan Cumhuriyet'in Kıbns sorununa ilişkm sorulannı yanıtlayan bir Kıbns Rum Büyukelçiliği mensubu, Sovyet Rum yakınlaşmasının tehlikel'erinin "Türk drzenformasyonu" olduğunu iddia ettikten sonra, "Sovyetler de tıpkı Amerika gibi bir super güçtiir vc tıpkı Amerika gibi inisiyatif alabilir" dedi. Aynı diplomat, "ortalıgın şu anda spekülasyondan toz duman olduğunu" kaydettikten sonra "Biz, Amerikaulardan Turkkrin Kıbrts'tan asker çekmelerini saglamalannı değil, işgali sona erdirmelerini bekliyoruz" şeklinde konuştu. Kıbrıs sonınunu sonbaharda BM Genel Kurulu'na götüreceklerini kaydeden yetkili, bunu yapmaktakı amaçlannı iki nokta halinde özetledi: 1 Türklerin Kıbns'ta asker sayısını arttırmasına dunya kamuoyunun dikkatini çekmek. 2 Genel Sekreteri ajanda tespiline zorlamak. Aynı diplomat, BM Genel Sekreteri'nin ekim ayında yeni bir plan sunmasını beklediklerini de sözlerıne ekledi. Ve yavru kaplumbağalar (Baştarafı 1. Sayfada) kaplumbağalann neslinın tamamen tükenmesini gösteriyorlar. İki Alman bilim adamının raporu, Kültür ve Turizm Balcanhğı'na da ulaşmış durumda. Denizkaplumbağalanrun en önemlı özelliği, kendileri nerede dunyaya geldılerse, yumurtalarını da oraya bırakmaları. Sadece yumurtalarını bırakmakla da sorun çözumlenmiyor. Yumunadan çıkan yavrular, ışık yansımalan ile denizi bulabiliyor. Bunun için de çevrede başka ışık kaynagı bulunmaması gerekiyor. Gürültü de yavnılann ürkmesine ve yollarını şaşırmalarına neden oluyor. Yavru, sabah olmadan denize ulaşamazsa, ya kumsalda kavruluyor ya da güneşte oriyantasyonunu kaybedip denizi bulamıyor. Bu arada çevredeki kuşlara, yengeçlere ve diğer hayvanlara yem oluyor. Bu zorlu mucadele sonunda yavrulann çok az bölumu olgunluğa erişebıüyor. Dengenin biraz daha yavruların aleyhine bozulmasının kaplumbağa neslinin tamamen tukenmesine neden olacağı öne surülüyor. niteligini değıştırmek, gürultuyü kesmek gibi önlemlerle kaplumbağalann yasatılabileceğı gönışunde Zakintos adasındaki kaplumbağalann tamamen yok olması, bu tur iyimserliğin çok geçerti olmadıgını ortaya koyuyor. Tutuklu ve hükünüülere aydın desteği TAYAD Genel Kurulu'nda Mustafa Eryüksel dernek başkanlığına yeniden seçildi. Haber Merkea Aralannda Prof. Bahri Savcı. Halit ÇeU>nk, gazeteci Orfaan Tokatlı ve tlhami Soysal'ın da bulunduğu 21 aydın "Tutuklu ve bükümlülere yapılan baskı ve uygulamalan" ortak bir açıklamayla kınadılar. lstanbul'da ise 50 kadar tutuklu ve hükümlü yakını cezaevlerindeki insanlık dışı koşullar duzeltilinceye değin mücadelelerini surdüreceklerini bildirdiler. Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği'nin Genel Kunılu dün yapıldı. Mustafa Eryüksel yeniden dernek başkanlığına seçildi. ANKA'nın haberine göre, aralannda eski senatör, yazar, gazeteci ve öğretmenlerin de bulunduğu 21 aydın adına yayımlanan açıklamada özetle şöyle denildi: Almanya'dakı toplantı Kavala grubunun yabancı ortaklarla kumsala kuracağı otelin, altyapı inşaatı hemen hemen lamamlandı. Dalyan kasabasmdan otele su getirecek borular da doşeniyor. lnşaat alanındaki çalışmaiar yaz sezonu nedeniyle yavaşlatılmış durumda. Şanııye yetkılileri, inşaatın yaz sezonu sonunda hızlanacağını söylüyorlar. Bu arada, Kavala'nın finansöru DEG şırketi, Federal Almanya'nın Köln kentinde bir toplantı duzenledi. Toplantıya Alman hukumet yetkilileri, DEG temsilcileri, uluslararası dugay; koruma kuruluşlan, doğa uzmanları Prof. Kinzelbach ve Dr. Schemel, Türkiye'den Doğal Hayau Koruma Derneği Ba;kanı Nergis Yazgan katıldı. Toplantıda DEG şirketi kendi konumlarıyla ilgili bilgi verdi. Bu arada DEG Başkanı Horst Schroeder, "Turk hukunnetinden gelen çetiskili raporlar uzerine, Alman hukumeti yoreye iki bagımsu uzman gonderdi. Çunku Alman bukumeti doganın bozulmasını istemiyor" dedi. Öneriler Prof. Kinzelbach ve Dr. Schemel, yöredeki ekolojik dengenin bozulmaması için en iyi çozüm olarak "'ulusal konıma alanı" ve "yumuşak turizm" önermişlerdi. Bakanlık ise kuçuk yerleşim alanlan olan ulusaJ koruma alanlarının turizme fazla bir katkısı bulunmayacağını savunarak bu çözumu benimsemiyor. Çevre Genel Muduru Muzaffer Evirgen ise, kumsalda ışığı azaltmak, Olası gelişmeler Bu durumda Rumların Kıbrıs'la ilgili karar tasansını iki aya kadar Genel Kurul'a sunması bekleniyor. Kararın çıkmasında en buyuk desteğin de 100'ü aşkın Uçüncu Dunya Ülkesi'nden geleceğı umuluyor. Ancak ABD yoneıiminın de boş durmayıp onumüzdeki iki ay içinde tarafları Genel Sekreter'le bir araya getirmeye çalışacağı bildıriliyor. Hazırlanmakta olan yeni öneri paketinin ise Sekreter'in önerileri olarak ortaya sunulması bekleniyor. ABD, sonuçsuz ginşımlerden bezen Genel Sekreter'in "havlu atmaması" için özel çaba sarf ediyor. Nıtekim bir Dışişleri Bakan Mardin'in İlkadım köyünde çatışma Dd terorîst ölü ele geçtî MARDİN (Cnmhoriyet) Nusaybin'in Akarsu nahiyesine bağlı tlkadım köyünde teröristlerle güvenlik kuvvetleri arasında çıkan çatışmada iki terörist öldürüldü. Yaralanan bir terörist de kaçtı. öldürülen teröristlerin yaıunda taze ekmek ve yiyeceklerin bulunmasını güvenlik kuvvetleri "Köylerden yardım gördiiklerine ilişkin kanıt" olarak değerlendirdiler. Bir ihbarı değerlendiren güvenlik kuvvetleri, dun sabaha karşı, ilkadım köyü yakınlarında bir grup teröristle karşüaştı. "Dnr" ihtanna teröristlerin ateş açarak karsüık vermesi sonucu gece saat 03.00 sıralannda başlayan çatışma, sabah saat 05.30'a degin sürdu. İki buçuk saatlik çatışma sırasında iki terörist öldürüldü. Yaralanan bir terörist de silahıru bırakarak kaçtı. öldürülen teröristlerden birinin Nusaybin'in Kutlubey köyünden Isa Kotaklı olduğu belirlendi. öldürülen diğer teröristle, yaralı kacan teröristin kımligi saptanamadı. Güvenlik kuvvetlerinin hiçbir kayıp vermediği çatışmadan sonra, olay yerinde yapılan aramada iki otomatik silah. dürbün, iki milyon liraya yakın para, taze tandır ekmeği, domates, yeşil biber ve haşlanmış yumurta ile bazı dokümaıüaı bulundu. Teröristlerin yanında bulunan taze yiyecekler, köylülerden yardım alındığına ilişkin kanıt olarak değerlendirıldi. Çatışmanın ardından Mardin Valisi Alaaddin Turban, Tugay Komutanı Tuğgeneral Erdinç Aygün, Hmniyet Müdürü Aydın Genç, olay yerine giderek çeşitli incelemelerde bulundular. Güvenlik Kuvvetleri tarafindan ölü ele gecirilen bölücü teröristlerin Pınarcık ve Açıkyol katliamlanna katıldıkları açıklandı. A.A. muhabirinin Olağanustu Hal Bölge Valiliği'nden edındiği bilgiye göre, Akarsu bucağının tlkadım köyünde Güvenlik Kuvvetleriyle girdikleri silahla çatışmada ölü ele gecirilen 2 teröristin, bir süre önce Pınarcık'ta 30, Açıkyol köyünde de 8 vatandaşın katledilmesi eylemlerini gerçekleştirdikleri anlasıldı. m Hasan Esat Isık: Kıbrıs önerileri insafla bağdaşmıyor tZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Milli Savunma eski Bakanlanndan Hasan Esat Işık, yaptığı açıklamada, Rum yönetimi Kıbns'ta abluka ve ambargosunu bütün gücuyle sürdünirken, Turk tarafına, "Askeri giicünıi arttırma. Maras'ı yerleşime açma" yaklaşımlarının insaf ve yansızhkla bağdaşmayacağını söyledi. Hasan Esat Işık, "Dost ve müttefiklerimiz Rum tarafının art niyetli davranışlannı görmezlikten gelip, yalnız Turk tarafindan anlayış beklerlerse, Rumlann hakstz iddialan yanında yer almış dunımuna düşerl e r " dedi. Hasan Esat Işık, Kıbrıs'taki Turk askeri kuvvetlerinin üst güç düzeyi sorunu ile Maraş'ın Türk yerleşimine açılması sorununun Güney Kıbrıs yönetiminin tutumunu dikkate almadan değerlendirmenin büyük hata olacağını belirtti. Ote yandan, ABD Başkanlığı için Demokrat Parti'den aday adayı olan Yunan asıllı Michad Dukakis, "Başkan olursam, Kıbns'tan Türk ordusunu uzaklaştırmaya kararlıyım" dedi. Vradini gazetesine bir demeç veren Dukakis, TürkYunan ilişkileriyle ilgili bir soruyu cevaplarken, iki ülke arasındaki sorunlardan çok huzursuz olduğunu ve Türk Yunan ilişküerinin düzelmesine yardım etmeyi istediğini belirtti. Tatvan'da 20 kişi yakalandı Bıtlis ve Tatvan ilçesinde emniyet güçlerinin yaptığı bir operasyorüa yasadışı ERNK (Devrimci Kürdistan Kurtuluş Cephesi) orgütüne uye oldukları öne sürülen 20 kişi yakalandı. Cumhuriyet muhabirlerinin edindiği bilgiye göre, Dun sabah yapılan bir operasyonda gözaltına alman ve halen Bitlis Emniyet Mudürlüğu'nde bulunanlardan U'inin kimliği şöyle: "Kemai Bayram (Denizcilik tşletmesi'nde işçi), Şiikrü Astaoer (Denizcilik tşletmesi'nde işçi), Yakup Tas (Denizcilik İşletmesi'nde işçi), Ahmel Engin (SHP Tatvan Ilçe Sekreteri), Faik Tunçlan (esnaf), Abdurrahim Sun (öğrenci), Ali Koleyusufağaoglu (memur). Adnan Bakırcıoğlo (işçi), Orfaan Koko. Seracettin Sevim, Teyfık Akbay." "Suç isieyen kişinin eezasını çekmesi, ancak cezanın infazı dışında aynca baskılara konu yapılmaması, çagdaş infaz sisteminin bir geregidir. Hangi nedenle olursa olsuo bu baskı ve uygulamalann. alonda devletin Dalyan ve çe\resindeKavalaGru de imzası bulunan utuslararası anlaşbu'nun yanı sıra Katar sermayeli, malara >e \erel bukuk duzenlemelemerkezi İngiltere'de olan Mannai Şir re ters düştiığu açıktır. Bu nedenle yaketi de yatırımlar planlıyor. tngilte pılan baskı ve uygulamalara son vere'den telefonla görüştuğumüz Man rilmesini ve aynca cezaevi yonetmenai Şirketi'nin Uluslararası Operas liklerinin de insan baklan ilkelerine yonlar Muduru Peler Jackson, yatı u>gun hale getirilmesini, sosyal honmlarının niteliği ve nıceliğinin şim kuk devleti anlay^uın bir geregi saydilik kesinleşmediğını, ama Kucuk dıgıınızı ltgifflew** kamuoyuna dukarâta,' Suîtâniye, Öalyaria'âzı başta yururuz." olmak uzere 56 değişik yerde yapılaşmayı planladıklanm belirtti. Jacktmzalar son "Ancak yörenin havası ve suyu o kadar kirlenmiş ki biz >atınm yapProf. Bahri Savcı tarafindan yapımaya degip değmcyecegini araştırmak icin ıskocya'daki Aberdeen t'ni lan ortak açıklamada şu kisilerin imversile'sinden Dr. Roberi Turnbull zası bulunuyor: ın koordine eltigi bir gruba çevresel Prof. Bahri Savcı, eski senatör etki degerlendirmesini yaptırttık" Muzaffer Karan, eski senatör Sami dedi. Kuçük, gazeteci Orhan Tokatlı, yazar Asım Bezırci, ozan Tahsin Saraç, Aynca Dr. Robert Turnbull'ın, uluslararası doğayı korumact kuru Avukat Halit Çelenk, öğretmen Gülten Akm, öğretmen Zeki Tansel, galuşlar arasında çok iyi bir şöhreti zeteci tlhami Soysal, eski milletvekili yok. Çevresel etki değerlendirmesini talep eden kuruluş veya şirketin is Şükrü Koç, kitabevi sahibi Serpil Bozel, Avukat Ayhan Kip, yazar Hüsatekleri doğrultusunda rapor verdiği mettin Bozok, yazar Talip Apaydm, söyleniyor. Avukat Şekibe Çelenk, eroekli öğretmen Halise Apaydın, emekli öğretDozerler men Hasan Bileciklı, emekli öğretmen Fikret Can, Avukat Atila CoşDalyan yoresinde uzun suredir çalışmalar yapan Dogal Hayatı Koru kun, Avukat BilginJ^nanç. ma Dernegi adına Başkan Nergis Metris Askeri Cezaevi'nde açhk Yazgan konuyla ilgili olarak şunları grevüide bulunan 256 tutuklunun yasöyledi: kınları olduklannı öne süren yakla'Turk hükümeti şimdi Dalyan şık 50 kişilik bir grup, dün saat 12.30 ekolojisine ilişkin eskiden bilmedigi sıralannda Sultanahmet Rarkı'nda yepyeni bilgilerie donandı. Bunlann toplandı. Bir dakikalık saygı duruışıgında tavn eskisinden farklı ola şunda bulunan gruptan Recep Cüre cak mı? Amaç, sadece Kavala grubu adh kişi basına yaptığı açıklamada, nun otelini durdurmak değil. yörede "Ozaevlerindeki insanlık dışı yaşam ki ekolojik dengeyi bozmayacak koşuUan duzeltilinceye degin eytemplanlama >iapmaktır. Zalen bu yılın lerini, sürduırceklerini" bildirdi. Daplansız girişimleri gelecek yılki kap ha sonra açhk grevi yapan tutuklulumbağa nufusunu onemii ölçüde ların isteklerini içeren bildiriyı okuazaltmıştır. Daha iki gun once sabah du. Toplantıya katılanlar, dağılın saat beşle İztuzu kumsalına giren iki uyarısı uzerine küçük gruplar halindozer yavru kapiumbağalan yollann de Sirkeci Pastanesi'ne giderek Başdan şaşırtmıs, bir kısmının olmesine bakanhk, Adalet Bakanlığı, TBMM neden olnuştur. Biz konuyla ilgili ve Genel Kurmay Başkanlığı'na biolarak goriış vermeden once Turk rer telgraf çektiler. Telgrafta, "İnbukümetinin tum yore için planladığı sanca yaşamayı engdleyen tiim basf > apılaşmayı bilmek isli>oruz." kılan protesto ediyonız" denildi. Genel af! Cezaevlerinde direnişe selam GENEL AF Belgeler Genelkurmay'ı yalanlıyor "Hürriyet istiyoruz. hürriyet" diye bağırıyordu bir kadın. Metris Cezaevinin önündeki demir parmaklıklı kapıyı zorluyordu. "Yeter artık. yeter çocuklarımıza çektirdikleriniz." Türkıye'nin dört bir yanındaki cezaevlerinde açhk grevleri, ölüm oruçları sel gibi yayılıyor. • Ertuğrul Mavioğlu, Ali Aslan, Garbis Altınoğlu'nun mektupları. Baki Tuğ: "Genel af çıkmalı." Fikri Sağlar: "Toplumsal barış için genel af." Sururi Baykal: "Gecıktirilmeden bir af." Nusret Senem: "Yaraları sarmanın tek etkili yolu: Genel af" Vfe sen ne yaparsın? İkinci adam da hünerini şöyle anlatmış: Bu arkadaşın gördüMeri var ya, ben de o arkadaşın gördüğü yerferde kim ne konuşuyor, onu duyar size anlatınm. Onun gözleri keskindir, benim ise kulağım iyi ses alır. Seyyah üçüncü adama sormuş: • Sen ne yaparsın? Üçüncü adam şöyle bir düşünmüş, düşünmüş ve "6enim de" demiş, Bu iki arkadaşın söylediklerine hep canım sıkılır. Benim de hem "Vasaksız Türkiye" deyip hem de düşünce yasaklarından yana olanları gördükçe canım sıkılıyor! • p SELDA BAGCAN Söylüyor Kurmay Yarbay Canay Koru imzasını taşıyan emır, Genelkurmay'ın açıklamalarına uymuyor. Emirde, "muhafaza altına alınan yasak yayınların lıstelerının" Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na gönderileceğı belırtılıyor. Ektesunulan kıtap lıstesi ise, daha önce 2000e Doğru'ua yayımlanan lıstenın aynı. "Yasal yollar tıkanınca..." ist. Ünıv. Ed. Fak. Sosyolojı Kürsusü'nden emekli Prof. Cahit Tanyol ve TİP'ın bir süre Genel Başkanlığı'nı yapmış olan Av. Mehmet Ali Aslan. gazeteci Şahap Balcıoğlu'nun yönettığı "Guneydoğu olayları ve Kürt Sorunu" konulu açıkoturumda bir araya geldıler YÜRÜYORUM DİKENLERİN • OSTÜNDE Bu Kaseti Aldınız mı? Stüdyo: Değlşlm / Sezer Bağcan Tonmelsterler: Yılmaz Karayalım, Mete Akkus isyanlar ve Destanlar Çalışmalarını beş yıldan bu yana Isveç'te sürdüren Halk Oyuncuları, Ataol Behramoğlu'nun aynı adh uzun şiırinden oyunlaştırdıkları "Mustafa Suphı Destanı"nı. ilk kez Parıs'te sergıledi. 2000e Doğru Halk Oyuncuları Yonetmenı Ayşe Emei Mescı ile Parıs'te gorüştu Bütün Bayilerde
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle