Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 4 0 . ULUSLARARASI LOCARNO FtLM ŞENIİĞfrNDEIV 13 AĞUSTOS 1987 ELEVİZYON Jason, Alegra ile birlikte kaçmayı başarır. Nicole onlan gemısıne alır. Bu arada Akademı de bır guneşe çarpma tehlıkesıyle karşı karşıyadır. Jason, Pr.ıgos'u engellemek için bır plan yaper. Üçü gemıden ayrılıp, gemmin Drago< 'a çarpıp hasar yaralmasını sağlarıtir. 19.00 Açıhş Haberler 19.15 Yıldızlar Hâkimi3 CELAL USTER GERGEDAN GERGEDAN, ağustos sayısını, Jenerik'te Enis Batur'un "70 yıl sonra hâlâ manyetik alanındayız" dediği Gerçeküstücülüğe ayırmış. Gerçeküstücülük konusunda bugüne kadar yayımianan en kapsamlı ve nitelikli ürün olduğu söylenebilir Gergedan'ın bu özel sayısının. Hem içerdiği yazılarla, şiirlerle, söyleşilerle, hem de Gerçeküstücülerden sunduğu görsel ürunlerle. Gergedan'ın 6. sayısmda giriştiği bu çalışma, başka bir özelliğiyle de dikkati çekiyor. Yabana kultür adamlarının Gerçeküstücülük akımı Ustüne değerlendirmelerinin, bu akıma ilişkin belge niteliği taşıyan yazıların, önde gelen Gerçeküstücülerle yapılmış söyleşilerin yanı sıra, Tahsin Yücel, Ferit Edgii, Enis Batur, Onat Kutlar, Semih Kaplanoğlu gibi bizden kultür adamlarının Gerçeküstücülük akımına değisik acılardan yaklaşımlarını da okuma olanağı buluyoruz. Dergileri genellikle meraklıları biriktirir. Ama Gergedan'ın her sayısını almıyor olabilirsiniz, alıyorsanız biriktirmiyor olabilirsiniz, ama bu sayısını alın ve saklayın. Tabii okuduktan sonra... 19.40 Yaz Okulu Bu bölamde, Londra'nm Heathrow Havaalanı'nm ve Manchester'da butunan Granada TV merkezınin bilgisayartardan nasıl yararlandıiı anlatıhyor. 19.50 Pakistan Milü Günü 20.00 İnanç Dünyası Kuranı Kerım ve Turkçe açıklamasından sonra Dm ve Ahlak konufmaa yer aJıyor. Program Ttirk Tasavvuf Musikısı ile son buluyor. BROY Çeük'i "şiirimiz açısından yeni bir omnt, yeni bir ses ve yeni bir soluk" olarak niteliyor. / Alişan Özdemir, "Eleştiri ve Günümüz Şiiri" başlıklı yazısında, edebiyatımızda "eleşriride olsun, şiirde olsun, romanda olsun, genei bir düşüklük bulunduğunu" vurguluyor. 20.30 Haberier ve Hava Durumu 21.15 Perihan Abla TV 2. Kanal'da daha önce yayımianan "Mart Kedileri" adlı bölumun tekran yapılıyor. 22.10 Komedi Ustalan: En Sevdiğim Esmer (Aynntıh bılgı yandakı sulunlarda) 23.40 Müzik Dünyasından; Spandau Balesi 00.25 Haberier Kapanış İKİNCİ KANAL 19.50 Açılış 19.51 Müzik Bahçesi Viyolonselde Mettn Çetinöz, kanunda Ahmet Cennetoğlu, vıyolada Kt.nal Demir. kemençede Kadrı Rizelı ve piyanoda Cüniz Akçam'm yer aldığı progmmda şu parçalar seslendınltyor: Bugun yıne gönlumun bahçesınde, Sahiide o hof buseler, Ben bır kuçuk sevdalı kuşlum, Yağmur duası, Menekşe kokulu yarım, Vskudar'a gvierken. Aynca Dtlek Bate Grubu 'nu izleyeceğız. KJMLER GELDt KİMLER GEÇTt Kırk yü boyunca Locame FUm FestivalTnden birçok ünlü sinema adamı geldi geçtL 1949'da ttalyan yönetmen Vittorio de Sica ve ttalyan yıldız Gina LoUobrigida Locarno'daydılar (solda). 1960'taysa festivaltn konuklan arasmda ünlü yönetmen Joseph von Sternberg ve Alman sanatçı Martene LMetrich de vardı (sağda). 20.15 Haftanın Dizisi: Uzayda Cinayet Bu akşam ikincı bölümunü izleyectfimız dtzi fılmin yOnetmenı Steven HUIard Sıern, oyunculan ıse Caıhıe Shırriff ve Mıchael Jransıde DUnyamn uzay çaltşmalannda önde gelen dokuz üikesmm astronotlan, Mars gezegemndekı gârevlennı bittrıp dünyaya dofru yola çıkarlar. Sovyet vt Amenkalı astronoılar arasmda bır sunüşmt oimasmdan korkulurken, hi( btklenmedik bir olay ohır. Asıronottardan btn cinaytte kurban gitmıştır. 40 yılda 40 başyapıt 40. yü dolayıstyla düzenlenen "retmspektif'te 40 yıldan 40 başyapıt sunuluyor. Szabo'nun, Rosselini'nin, Bergman'ın, Antonioni'nin fHmlerinden, 1979'da Altın Leopar alan Zeki ökten'in "Surü"süne kadar uzjanan bir liste. 1946'daki ilk festivalden bu yana kitnler gelip geçmemiş ki Locarno'dan? VECDİ SAYAR LOCARNO "Locarnoda ay bBe stBema delisidir", "Ay dogar, film başlar"... Böyle sloganiar yer alıyor Locarno sokaklannı süsleyen afışlerde. Locarno'nun geleneksel simgesi Leoparın küçük bir parçası da her defasında afisin bir köşesinden giriveriyor. Kâh bir pençe, kâh bir kuyruk. Sloganiar çeşitli dillerde yazılmış. lngilizce, tspanyolca, ttalyanca, Çince, Rusça, Almanca... Ama Locarno sokaklarında kulağımıza çarpan diDer bu kadarla kalmıyor. Bu yıl otağan konuk sayısının çok üstüne çıkmış Locarno. Nedeni, festivaün kırkıncı yüdönumü olması. Festıval yönetmeni David Streiff, bu yıl gerçekten de görkemli bir programla çıkıyor konuklaruun karşısır.a. 40. yıl nedeni ile düzenlenen "retrospektir'te 40 yıldan 40 başyapıt sunuluyor. Kimi "Alön Leopar" sahibi, kimi ise ödullendirilmemiş, ama önemini aruk herkesin kabul ettiği filmler. lstvan Szabo'nun "Diişcagı"ndan Roberto Rosselini'nin "Almanya Sıfır ¥ılı"na, Ingmar Bergman'ın 'Hamstad'ından Antonioni'nin "Çıglık"ma, Kubrick'in "Katil'in Opücüğii"ne, Forman'ın "Maça Ası'na. Paradyanov'un "Atcşten Atlar"ına ve Zeki Ökten'in "Snrü"sune dek uzanan bir liste. Yarışmadaki fümleri bir yana bırakıp, tümuyle bu programı izleyesi geliyor insarun. Sembetıe, Panayotopulos, Rivette, Panfüov, Solanas, Meszmros, Rocha, Pasolini, Mekas, Reisz, Chabrol, hepsi de Locarno'nun öne çıkardığı, ilk yapıtlanyla dunyaya tanıttığı ustalar arasında. tşte bu yüzden yanşmayı dikkatle izlemek gerekiyor. Geleceğin Beilochio'larını, Panfilov'lannı bir an önce tanıyabilmek için. David Streiff, bu yıl yanşma için 18 film seçmiş. Arjantin'den Avustralya'ya, tzlanda'dan Tayvan'a çeşitli ulusların genç sinemalanndan örnekler yer alıyor programda. Bunların 9'u ilk yapıt, yedisi ikinci, yalmzca ikisi üçüncu urun. Yarışan filmlenn 10 tanesinin dünyadaki ilk gösterisi oluyor. Şu ana dek izlediğimiz filmler arasında çok önemli bir üTünk karşüasmadık. Şimdilik daha önce Budapeşte'de izledigim Macar yönetmen Gyula Gardos'un "Bir Varnuş, Bir Yokmuş"u ödülün en kuvvetli adayı gözüküyor. Film seçiminde ulusal özellikleri ağır basan yapıtlara öncelik tanınması sonucu, egzotik çekiciliği yaratıcı yanırun çok üstüne çıkan ürunlerle sıkça karşılaşıyoruz. Dünya sinemasırun konuraunu pek güzel yansıtıyor bu tablo. Ne yazık ki, ulusal sınemalar dünya pazarlanna girebilmek adma giderek daha çok taviz veriyor bu yönde. Kard Reisz'in •Cumartesi Gecesi, Pazar Sababı" ulusal özellikler taşımıyor muydu sanki. ' Retrospektir te yer alan bu filmi yeniden izleyince pek çok sorunun yanıtım buluveriyor insan. Egzotizrne teslim olmadan da ulusal karakterin korunabilecegini bir güzel gösteriyor bu film. Üstelik de ulusal ögelerden yola çıklrak alabıldiğine evrensel bir mesaj iletiyor. 21.00 SanatFestival Programda, Isıanbul Festnaiı'nden çeşıılı sanat faaliyeüenne yer venliyor. En eskilerden Locarno Festivali, Venedik'in hemen ardından gelen, dünyanın en eski festivallerinden biri. Cannes'la birlikte 40. yaşlarını kutluyorlar bu yıl. 1946'da ilk festivalden bu yana kimler gelip geçmemiş ki buradan? Daha ilk yıl Eiseastein, Rosseünl, Wilder, Clair'in filmleri gösterilmiş. "Genç Sinema" her zaman baş tacı edilmiş Locarno'da. önceleri yarışmaya yalmzca ilk filmler kabul edilrniş, ama sonralan bütün festivaller ilk yapıtlann peşine düşünce yönetmelik değıştirerek, sinemalan az tanınan, gelismekte olan ülkelerin sinemalanndan urünlere de yer vermeye başlamış. Woody Allen'dan Tanner'a, Comendni'den Alexi Gnerman'a bugün dunya sinemasının "usta" kabul ettiği nice sinemacının yolu Lucamo'dan geçmiş. tlalyan "Yeni Gerçekçi" sinemasının, Fransız "Yeni Dalga"sınm. Brezilya "Ye ni Sinetna"sımn, Ingüiz "Özgur Sineınası"nın ilk urünlerinin keşfedildiği mekânlardan biri, belki de en önemlisi olmuş Locarno. Nitekim, Berlin'in atladığı, bir yan bölümde gösterdiği "Sürii" filmıni yarışmaya alan ve 1979'da "Altın Leopar"la değerlendiren de Locarno Festivali olmarmş mıydı? 40 yıldır sinemanın"Agora"sı niteliğini koruyabilen bir festival olmak kuşkusuz kolay degü. Çok yönlu avantajlara sahip bir kent Locarno. Doğal konumu (göl kıyısında olağanüstü güzellikte küçük bir kent), tsviçre gibi politik çatışmaların uzağında kalan bir ülkede yer alıyor olması (McCarthy'ciliğin en yoğun günlerinde Banyla sosyalist dünyayı buluşturan bir forum niteliğini konıdu Locarno ve sosyalist sinemalann pek çok ustası burada keşfedildi), mali kaynaklar açısından zorlanmaması (bu yıl devletin ve yerel yönetimlerin yanı sıra bir bankanın parasal desteği ile gerçekleştiriliyor festival) konuk sayısının binin ttzerinde olması bu desteğin boyutlarını göstermeye yeter sanlrım. ADAM SANAT, ADAM SANAT'ta Memet Fuat'ın "Yalan Külturü" bashkh yazısı, son donemde belki de toplumun bütün kesimlerine sinen bir olguyu, yalanın hayatımızda her geçen gün ağırlık kazanmasını ele alıyor: "Yalan söytediğiniz^irtaJum seyleri kurtarmak amacıyla yalan söylemek zorunda kaidıgınız için siz de arük utanç duymuyor, üzulmüyorsunuz. Nerede, hangi yalanlan söylemenizin daha yarartı olacağını duşünmeye başlıyorsunuz." Ve "yalan üzerine kurulu alışveriş ilişkileri acımasız, utanç duygusundan yoksun çıkar çatışmalan, yepyeni değer yargılan oluşturuyor." / Samim Kocagöz, Nikos Kazancakis'in o nefis "Kardeş Kavgası" adlı romanından yola çıkarak, Dido Sotiriyu'nun Yunanlılarla Türkler arasmdaki "kardeş kavgası"n\ anlattığı "Benden Selam Söyle Anadola'ya" adlı yapıtını arumsatarak, Anadolu'nun tarihsel bütünlüğünü vurguluyor. / John Berger, "Moskova'da Bir Mezarlık"ı anlaurken gerçekte evrensel bir tutkuyu dile getiriyor: "Birtakım sonılar ve yanm yamalak yanıtlarla, mezarlıga gelmis olan ölünttn yakınlan ya da ziyaretçiler öKımlerin, ölümlerin olduğu kadar, kendi hayatlannın anlamını bulmaya çaiışıyorlardı; tıpkı kendilerinden önce, şimdi orada yatanlann yaptığı gibi..." BROY, bu ay, "dağıüm sorunlarının giderilememiş olması" dolayısıyla iki sayı bir arada yayımlandı. Derginin ağustos ve eylül sayılan birlikte sunuluyor. Nitekim, gazetemiz Yazıişleri Müdürü Okay Gönensin'e yöneltilen Ayın Sorusu da dağıtım sorunlarına ayrılmış. / Refik Durbaş, Metin Cengiz'in sorularını yanıtlarken, kendi şiirine ve şiirimize ilişkin görüşlerini dile getiriyor. / Feridun Andaç "Yasamdan Şiire" dizisinde Federico Garda Lorca'nın "Atlının Türküsii" adb şiirinden yola çıkarken, Hüseyin Haydar "Yazmak CkJdi Bir tşUr" başlıklı yazısında Andaç'ın geçen ay yayımianan yazısını eleştiriyor. / Naim Tırali'nin "tlhan Berk ve tldnci Yeni" ve Müstak Erenus'un "Bir Kör Beyazı Sordn" yazılannın da yer aldığı dergide, Nnrer Uğuriu "Tarih ve Şiir" dizisini bu sayıdaki yazısıyla sona erdiriyor. / Erdoğan Alkan'ın hazırladığı "Rimbaud" bölümünde, şairin şiir anlayışı, edebiyatçı dostlarına yazdığı mektuplara dayanılarak belirleniyor. Doklor, yıllık tzninden o gıin evlendiği kansıyla döner. Büıün dostlan bu duruma sevinerek bir panı duzenlerler. Ancak gelmde bır gariplik vardır. Bu arada güvenlik mufettışı olan yolculardan biri ortahkta görduğu her şeye bır kusur bularak güvenlik açısından tehhkelı olduğu genekçesıyle msanlan tedırgın etmektedir. Ancak genç ve guzel Alıce'e âşık olunca ıs değısır ve kendısı de tehlıkelı şeyter yapmaya baştar, 21.30 Haberier 22.00 Sohbet 22.45 Aşk Gemisi Gösfiart GÖSTERt'de, Samim Kocagöz, onuncu ve son romanı "Mor Öteta"ni anlatırken, ro manlarının gerçekçi gözlemlerden kaynaklandığını belirtiyor. / Bu sayıda, Fethi Naci'nin "Eleştiri Günlügii"ne iki yanıt var. Biri Necati GUngör'den, öbürüyse Nedim Gıirsel'den. / Salâh Birsel'in "Terazi" başlıklı denemesi, Zehra tpşiroğlu'nun Ahmet Harodi Tanpınar'ın "Saatleri Ayariama Enstitüsü" adlı yapıtı üstüne incelemesi, Sulhi Dölek'in Mehmet Seyda üstüne yazısı ağustos sayısının edebiyat alamndaki ürünleri arasında. / Istanbul Festivali kapsamında açılan öncü Türk Sanatmdan Bir Kesit Sergisi Beral Madra'nın incelemesiyle değerlendirilirken, ressam Şenol Yorozlu, tbrahim Niyazioglu ile yaptığı söyleşide, son çahşmalannı ve sonbaharda gerçekleştirilecek 1. Uluslararası Istanbul Sanat Sergileri'ne ilişkin görüşlerini anlatıyor. / Ayın Dosyası'nın konusu "Kitap Kurtlan." Güven Turan ve Kürşat Başar'ın birlikte hazırladıkları, fotoğraflarını Cengiz Cıva'nın çektiği "Ayın Dosyası"nda, çok eskilerden bugünlere uzanan bir tutku, kitap tutkusu gundeme getiriliyor. 23.30 Kapanış İZLEYİCİ GÖZUYLE TVde güldürü programları Teievizyonda yayımianan programlann güldürü bölümlerini izlerken sinirden kendimi yiyorum. Birbirinden yetenekli güldürü sanatçılanna sahibiz. Neden ekranın yalmzca birkaç yeteneksize açık tutulduğunu ve digerlerinin dışlandığım bir türlü anlayamıyorum. Daha doğrusu çok iyı anlıyor, ama kabullenmek istemiyorum. Hele o cumartesi geceleri ve bayram eğlence programlannda arulara sıkışttnlan sözümona skeçler yok , mu? Bari yalmzca arka arkaya parçalan yayımlayın olsun bitsın Bir de ' Allah afkına bUdiğimiz gibi sunun sanatçılan. tlle de orijinallik olsun diye maskaralık yapmaya gerek yok. SEVtM CANSU PEKttf tstanbul V^*i RADYO \ 1 K l 1 05.00 Açıhş, program ve kısa haberier. 05.05 Ezgı kervanı 0SJO Şarkılar , ve oyun havalan. 06.00 Köye haberier. 06.10 Gunaydın. 07JO Haberltr. 07.40 Günün içinden. 09.40 Arkası yann. 10.00 Kısa haberier. 10.05 Reklamlar. 11.00 Kısa haberier. 114)5 Türküler geçidi. 11J0 Solıstlerden seçmeler. \1M Kısa haberier. 12.05 Reklamlar. 12.10 Ogle uzerı. 12J5 Reklamlar ve radyo programları. 13.00 Haberier. 13.15 Muzık. 1350 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.45 Turkuler. 15.00 Kısa haberier. 15.05 ögleden sonra 16.00 Kısa haberler. 16.05 Çeşıtlı muzık. 16J0 Solıstterden birer şarkı. 17.00 Kısa haberier 17.05 Koyumuz koylümuz. 17.25 Saz eserlerı. 17J0 Din v« ahlak. 18.00 Çocuk bahçesi. 18.15 Haftanın çocuk sarkısı. 1820 Bolgesel yayın. 1855 Reklamlar. 19.00 Haberler ve olayların içinden. 20.00 Gençlik korolan. 20.15 Şarkılar. 20J0 Yurt,tan sesler. 21.00 Haberler. 21.05 Saz eserleri. 21.15 Türk ve Islam dünyasından. 21.30 Tilrk halk müziği kadınlar toplulugu. 22.00 Kuçuk konser. 22.30 Beraber ve solo şarkı; lar. 23.00 Haberler 23.15 Gecenın içinden. 00.55 Günün haberlerinden özetler. 01.00 Program ve kapanış. 01.0505.00 Gece yayını. T R T I I 07.00 Açıhş've program. 07.02 Solisllcrden seçmeler. 07 J0 Haberler. 07.40 " Turkuler ve oyun havaları. 08.00 Iki solistten şarkılar. 08J0 Sabah konseri. 09.00 Turkuler. 09.15 Çocuk bahçesi. 09J0 David Rogers soyluyor. 10.00 Musiki dunyamızdan seçmeler. 10J0 Turkuler. 10.40 Turkıye'den çizgiler. 11.00 Beraber ve solo şarkılar. 1130 Çeşitli muzik 12.08 Turkuler geçidL 12J0 TSM loplu programı. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif muzik. 13 J0 Caz muziğı. 14.00 Amatör topluluklar. 14J0 Yabano dil dersı. 15.15 Bir album 16.00 Şarkılar 16.20 Arkası yann. 16.40 Turkuler geçidi. 174)0 TSM kadınlar loplulugu 17J0 Çeşııh muzık. 18.00 Turkuler. 18.15 Huseynı faslı. 18.45 Hafif muzik. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Şarküar. 20.15 Turkçe sozlü hafif müzik. 20 J0 Yabancı dıl dersi. 21.15 Turkuler. 21 JO Hafif muzik. 21.45 Beraber ve solo şarkılar. 22.15 Hafif müzik. 22J0 Bir roman / bir vazardan hikâyeler. 2145 Turkuler. 23.00 Haberler. 23.15 Solistler geçidi. 23.40 Hafif müzik. 2335 Persembe konseri. 00.55 Program ve kapanış. T R T I I I 07.00 Açılış ve program. 07.02 Hafif müzik. 07J0 Sabah konseri. 08.00 Sabah ıçın muzik. 09.00 Haberler. 09.15 Muziklı dakikalar. 10.00 Muzik muzık muzik 11.00 Ögleye dogru. 12.00 Haberler. 12.12 Gunun konseri. 13.00 tki solistten şarkılar • 13J0 Türküler geçidi. 14.00 Konser saati. 15.25 Solistler geçidi. 15SS Iki solistten tur, küler. 16.25 Haftanın çocuk sarkısı. 16J0 Caz dunvası. 17.00 Haberler. 17.15 Geçmışten gunumuze. 18.00 Plak albumlennden 19.00 Haberler 19.15 Ayın besıecısı. 20.00 \ Hafıf muzık. 20J0 Bır konser. 22.00 Haberler. 22.15 Gecenin getırdikleri. 23.00 Opera sanatı 24.00 Gece ve muzık 01.00 Program ve kapanış uurıu uu jjgıetu~c ificuct KatürveEğlmceFmndola , yısıyla düzenlenen "Yar Bana Bir Eğlence Medet" konuhı karikatür yanşmasuıda büyük ödül Ahmet Erkanlıiun yapıtına (yukanda) verildi. Ozcan ÇaUfkan, Eray özbek, Varol Yofaroğtu, Hakan Boyav ve Vahit Tuna da mansiyon aldtlar. Yanşmaya kanlan 197 karikatür Eski Türk Evleri Sanat Galerisi'nde sergileniyor. Seçici Kurulu Ali Ulvi, Ferruh Doğan, Jan Orat, Kâmil Masaracı, Semih Balcıoğlu ve \ezih DanyaVdan olufan yarifmanın ödüüeri 15 ağustos akjanu düzenlenecek bir törtnU sahipUrine verilecek. 1. KANAL/KOMEDİ USTALARI Bob Hope'un 'en sevdigi esmer' Kültür En Sevdiğim E*mer (My Favorite Brunette) / Yönetmen: Elliott Nugent. / Oyuncular: Bob Hope, Dorothy Lamour, Peter Lorre, Lon Chaney Jnr., John Hoyt, Charles Dingle, Reginald Denny. / 1947 yapımı. / 87 dakika. Kültiir Servisi Bob, fotoğrafçılıkla uğraşmaktadır Bir gün gangsterlerin oyununa gelir ve başı belaya girer. TVde son donemde ekranlara getirilen "Komedi Ustalan" programında Charlie ChapHn, Bustef Keaton g'bi güldürü ustalarının filmlerini izlemiştik. Bugün biraz daha yakın bir döneme geliyoruz. tngiliz asıllı olmasına karşın, Amerikan sinemasının ve TV'deki "show" dünyasının en büyük komiklerinden Bob Hope'un oynadığı "En Sevdiğim Esmer" adlı filmi izleyeceğiz. "En Sevdiğim Esmer" ya da özgün adıyla "My Favorite Brunette", Bob Hope'un 1940'larda ve 1950'lerde oynadığı ve benzer adlar taşıyan üç filmden biri. Bob Hope, 1942'de "En Sevdiğim SarışınMy Favorite Blond " adlı filmde Madeleine Carroll'la oynamış, 1947'de zamanın "star"larından Dorothy Lamour'la birlikte "En Sevdiğim Esmer" de oynamış. 1951'de de "En Sevdiğim CasusMy Favorite Spy" adlı filmde başrolleri Hedy Lamarrla paylaşmıştı. Asıl adı Leslie Townes Hope olan Bob Hope, uzun yıllardır Amerikan komedi dünyasının vazgeçilmez adlanndan biri. Bob Hope uzun bir sure sahnede vodvil ve müzikallerde çahştıktan sonra 1940'larda sinemada da oaşaıı Kazanaı. Bing Crosb} ve Dorothy Lamour'la birlikte çevirdiği "Yol" dizisiyle büyük ün yap Filmlerinin yanı sıra, hayır işleri ve dünyanın her yanındaki Amerikan askerlerine "moral verme" organizasyonian dolayısıyla üç özel Oscar aldı. Bugün ekranlara gelecek olan "En Sevdiğim Esmer"de, önce egzotik filmlerle ün yapan, daha sonra ustalıkla güldürü ve muzikallere kayan, zamanında Amerikan sinemasının en büyük yıldızları arasına giren Dorothy Lamour'un yanı sıra, sinema tarihinin ilginç bazı oyunculannı da izleme olanağı bulacağız. Bunlardan biri, patlak gözleri, sıkılgan ve esrarengiz tavırlanyla, ikiyüzlü, içten pazarlıku kişileri büyük bir ustalıkla canlandıran Peter Lorre. Öteki ise, sessiz sinema döneminin binbir kılığa giren unlü Amerikalı oyuncusu Lon Chaney'in oğlu Lon Chaney Jnr. Babasının izinden giderek korku fılmlerinde, ama bunun dışında her türlü karakter rolünde oynayan Lon Chaney Jnr., özellikle 1930'larda "Fareler ve İnsanlar" adlı filmdeki Lenny rolüyle büyük başan kazanmıştı. Adcdar ve Sanat Şenükleri BULMACA SOLDAN SAGA: . 1/ Analiz. 2/ Bilgiçlik taslayan kimse... Boyacıhkta ve yaldızcılıkta astar olarak kullanılan bir tür zamk. 3/ Kaba dikiş. 4/ Geviş getiren hayvanların ilk ve en büyük mide bölümü. 5/ İngiltere ve ABD'de kullanılan arazi ölçüsü birimi... Hicap... Koca. 6/ Japon lirik dramı... Saygıdeğer, ince. 7/ Gazel ve kasidenin son beyiti... Pasifîk adaları yerlilerinin çiçekten yaptıkları kolyeye verilen ad. 8/ Eskimiş giyecek... Bir bağlaç. 9/ Hidraüı doğal sodyum ve magnezyum boratı. YLKARIDAN AŞAÇlYA 1/ Alta almak için birinin ustüne abanmak. 2/ Dahi... Avustralya'da yaşayan ve keseli •yı da denilen tırmanıcı bir hayvan. 3/ Tekkelerde yapılan ayinlerde ilahi okuyan kimse... Sevimsiz davranışlarla insanı rahatsız ediphuylandırankimse.4/ Hisse, pay... Tesir. 5/ Sakağı hastalığına tutulmuş at. 6/ Küçük akarsu... İtalya'da bir ova. 7/ Acı... Hollanda'nın plaka işareti. 8/ Su... Göçebe Arap. 9/ Çoğunluk. Költür Servisi Adalar Belediyesi'nin düzenlediği "Kültiir ve Sanat Şenlikleri"nin üçüncüsü 1519 ağustos tarihleri arasında Büyükada, Heybeliada, Burgazada ve Kmalıada'da yapılacak. Adalar Belediye Başkanı Recep Koc, dun yaptığı basın toplantısında "buram buram kültiir ve sanat kokan bir şenlik" olarak nitelediği senliklerin Turk edebiyatı, müzik, resim ve şiir sanatında büyük bir yeri olan Adalar'ı günümüzde de bütün bu özellikleriyle halka tanıtmayı amaçladığım belirtti. Senliklerin tiyatro bölümünde Nisa SerezliTolga Aşkıner Tiyatrosu "Kocanızı Tazeleyin", Ali Poyrazoğlu Tiyatrosu "Yammdaki YaUk" adlı oyunlarını, İdil Abla Tiyatrosu "Papuçcu Ahnıet", Salih Kalyon "Nereye Böyle Minik Tay", Tevfik Gelenbe Tiyatrosu "Sevgi Ülkesi", Hadi Çaman ve Yedi Tepe Oyuncuları ise "L'nutulmuş Bir Ada" isimti çocuk oyunlarını sahneleyecek. "3. Adalar Kiiltür ve Sanat Şenliği"nin tek klasik muzik şölenı V ve 18 ağustos tarihlerinde Büyükada San Pasifiko Kilisesi'nde gerçeklesecek. Şölende Ayla Erduran'ın keman resitali, Tiirey Berki'nin piyano resitali ve Tasos Venetoklis'in piyano resitali dinlenebilecek. Leman Sam ve Grup Doğuş ile Sezen Aksu'nun vereceği konserler ve Banş Manço, Hulya Süer, Kâmil Sönmez, Sermin Can'ın katılacağı muzik şöleninin yam sıra, şenlik programında edebiyat sohbetlen ve spor yanşmaları da yer alıyor. Gösterilere girişin ücretsiz olduğu şenlik süresince açık kalacak resim sergisinde ise Adalar'da yasamış ve yaşayan ressamların yapıtlannın yanı sıra. aralannda Erdal Alantar, Öjeni Danon, Birim Bozok, Hasan Kavruk, Cenl Alaniar, Sibel Özkaygısu, Habip Gerez, Mariea Tekirdağlıcan'ın da bulunduğu 33 ressamın 300 yapıtı yer alıyor. MJLLİYET SANAT, 1 ağustos tarihli sayısını geniş ölçüde "Yaz Festivalleri"ne ayırmış. Uluslararası tstanbul Festivali'nin yeni sona erdiği günlerde Avignon, Atina, Epidavros, Edinburgh, Lx>s Angeles gibi önde gelen senliklerin yanı sıra, lspanya, Almanya, ttalya ve Avusturya'daki festivaller tanıtıhyor. Vecdi Sayar ise beyazperdedeki yaz festivallerinde bir yolculuğa çıkıyor / Faruk Yener, bir yazısında tstanbul Festivali'ni müzik açısından değerlendirirken, başka bir yazısında 50. ölüm yüdönümünde Fransız besteci Maurice Ravel'in müzik dünyasındaki yerini anlatıyor. / Kısa bir süre önce yitirdiğimiz gazeteci Orsan Öymen, derginin bu sayısında Zeynep Oral ve Mahmut T. Öngören'in yazılanyla, meslektaşlarının çeşitli yayın organlannda yayımianan yazılarından alıntılarla anılıyor. DÖNEMEÇ dergisi ağustos sayısını "hapishanelerde külliir ve sanat "a ayırmış. Namık Kuyumcu, "Hapishanelerdeki Kultür ve Sanat İlişkileri Üzerine" başlıklı yazısında, hapishanelerin "kitltür ve sanata değişik bir mekândan zengin katkılanna" değiniyor. Karahan Yılmaz ise, hapishanedeki bir şairi, Nevzat SANAT OLAYI'nın ağustos sayısında edebiyatçılarımızla söyleşiler ağırhkta. Samim Kocagöz'le Erkan Sevinç'in yaptığı söyleşi, "40Kuşağı"ndan günümüze uzanıyor. Rıfat Dgaz, Kemal Bekir'in daha önce yayımianan yazısını yanıtlıyor. Bir süre önce "Şairlerimizin Diliyle Banş" adlı kitabı yayımianan Asım Bezirci, Ülkü Karaosmanoglu'nun sorularını yanıtlarken, "Halkımızın Diliyle Banş" ve "Şairterimizin Diliyle Banş" adlı kitaplanndan sonra banş dizisini "TürkYunan Banş Şiiıieri"yle sürdüreceğini açıkhyor. Tevfık Akdağ, Tank Dursun K. ile yeni kitabı "Ömriim Ömriim" üstüne yaptığı söyleşide, yazarın alışılrruş cizgisini aşıp aşmadığını ya da yenileyip yenilemediğini araştınyor. / Sovyetler Birliği'nin muhalif aydınlarından Dmitri Lihaçev'le Fransa'da yayımianan "Nouvel Observateur"ün yaptığı söyleşi, Gorbaçov'un önderlik ettiği •glasnost" hareketine değgin ilginç değerlendirmeler içeriyor. Not: Bu yazıyı hazırladığımız 12 ağustos çarşamba günü Varlık dergisinin ağustos sayısı daha elimize geçmediği gibi bayilere de ulaşmamıştı. SANAT KULİSİ Sürekli değişim! .Bu yıl İstanbul Kultür ve Sanat Vakfı tarafından ilk kez düzenlenecek olan Uluslararası İstanbul Çağdaş Sanat Sergileri'nın programı sürekli değişim içinde. Başlangıçta Aya Irini'dekı Uluslararası . Sanatçılar Sergisi'nde yapıtlanyla yer almalan kararlaştırılan ünlü sanatçıların hiçbiri gelmiyor. Bu bir yana, son olarak, Mimar Sinan Hamamf ndaki Türk Sanatçılan Sergısi'ne katılacak sekız sanatçıdan Burhan Doğançay ile Erol Akyavaş da Askeri Müze'ye "alındılar". Ancak Çağdaş Sanaı Sergileri'nin yoneticileri bu konuda hiçbir açıklama yapmadılar, hiçbir gerekçe göstermediler. Şimdi bazı çevrelerde bulunan bir "tenzili rütbe" olup olmadığı tartışıhyor. Kımileri de Doğançay ile Akyavaş'ın hamamdakı ınekânı uygun bulmadıklarını soyluyor. Aya Irini'dekı uluslararası sergınin içeriği ise durmadan değişmeye devam ediyor. İlk açıklanan ünlüler listesinin ortadan kaybolmasından sonra verilen ikinci listeden de bu kez Bertrand Lavier çıktı, listeye Francois Morellet girdi. Bakalım. sergilerin açıhş günu olan 25 eylüle kadar daha neler değışecek? Öğle rakıları Gazeteciler Cemiyetı lokalinde pazartesi öğle yemeklerinden birine, geçenlerde, şair ve gazetemizin Duzeltme Servisi Şefi Refik Durbaş, gazetemiz yazarlanndan Mehmed Keman de çağırdı. Ama Mehmed Kemal bu yemeklerin "rakılı" geçtiğini çok iyi biliyordu. "Yok, ben gelmem, rakı içmeyeceğim," dedi Mehmet Kemal. Durbaş, >, "Abi, sen gel. rakı içmen şart değil," diye diretince Mehmed Kemal'ın yanm şöyle oldu: "Şimdi benim oraya gelip de rakı ıçmeden oıurmam yakışık almaz. Ne de olsa 'Öğle Rakıları' diye kıtabımı/ var!" HAVA DURUMU U n A »2Vtame Y rır'ıuım Umntı t zr'ıs'Eıanc» B 2T İS* Koıyl M)m * 41* 22" Eıaran e 21*lO°Mılrlyı V 30*M*UuOla fmiıır /Maı V Ht»ft A 35* 21* GMvm A 4024° N4M «flMp * l Y Z f i 4 ° Samuı «rtık B M*1(*lHt« A 32* ı r stn •k«a » 33*u*le«<tu > 2»"H'Sl»(l A 36° 21 Sors •otı y 30*12*bı* > 25" 11° S üttı an 8 J1*i«*Km çnHok B OnU B 0|WMw A Y 8 A A B Y A Y B A Y Y B 30*10° 30"1«* 3»*U* 34*13 •t* ;i* *n*m y 28» n ımrae > 31* 14* TfJtlffln 2»° 1P VojJJt Aac* BtUufc O ^ r t ü Kk*4 SKt • 2«*17* 40*27* 24* 18* 34*10* 42*27* 2B1»" 2P2O» 30*17* 30* ı r Amstonan Y Y Un A FatU B«ond • e«nr. s Sm s Y ena» Ctnm Y OOOt A FfVHut S A Gm A urn S «r 23° 33* 35° 24° 1»° 21° 20* 25° 42* 1«° 3P 40° 21° « M Ne» Yon CMo Pn Hyal Hnn Sotyı Sn TelAm ZMı Ho*oa Londra ttakC Y A Y e A B Y B B Y A A 17° 31° 18° 11* 29° 17° 22° 39° 2»° 27° 38° 40» 22° M jH6*,*Ktm**nmmmm***mt* S M ttMMgt'ndr» mm HtM *"• X»**' tury p m bukAl. Traln/l Uvron Blt « Ott RU2Gtn an a n *«. gM*. uaM» 10 ka okat. OMZ Suru SCAKiıfiı Um IfMnMnn AnMyı. HUf w Atem 30 SMn 29, tor* 27 * m * 2» CM a B, Horyj 21 d m Vn O uttMtoriügkUoy w giny «Mvıkn «• t MH ıg O •K*. gH n M Oq* otak. gk% naMgı 10 m Mak DMı "YOL" DtZtSİYLE ÜSLENMİŞTİ Bu akşam ''En Sevdiğim Esmer" adlı filmde Dorothy Lamour'la (ortada) birlikte izJeyeceğimiz Bob Hope (sağda), sinemada 1940'larda Bing Crosby'nin (solda) de yer aldığı "Yol"dizisiyle ünlenmişti 1941'de çevıilen "Zengibar Yolu" da üç sanatçıyı bir araya getiren yapıtlardan biriydi.