Katalog

Cumhuriyel Sahibi: Cumhuriye! Ma'.baacıhk ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına N«di/ N»di • Genel Yayın Mudüri): Hasan Ccımü, Müessese Müdilrü: Eminc l/şaklıgil. Yazı Işlen Müdürü: Okay Gönensin, • Haber Merkezi Müdürü: Vıiçıa Bayer, Sayfa Düztni Yönetmeni: AU Acar, • Temsilcıler ANKARA: Vslçın Dogın. İZ.MİR: Hikmet Çrtinkays. ADANA: OUI Başlugıc. Isunbul Haberleri: Eıiıuı Akyıklu, Dış Haberler: Ergun B«kı, Ekonomi: O s m u Ul*g*y. Kültilr Cctal tsttr, Spor Daruşmanı: Abduikidir Yurelman. Düzeltme: Reflk Durbaş, BUunEğiıim. Şahin Alpıy, tşSendika: Şiikna Kclenci, Yun Haberleri: Vecdet Dojaa. Dizi Yazılar: forem Çaiışkan, Erzurum: Mehmet Gültefciıı^ Bursa: Ltvenl Gcnçeili, • Koordınaıör: Ahrotl Korulsan, 0 Mali [şler: Erol Erkut, • Reklarn: Ayş* Tonın Ek Yayınlar: Hulyı Alıyol • Idare: Htıseyin Gurtr, Işletme: Önder Çciik. Bügıljlem: Nıil InaJ. Basan ve Yayan: < umnunytı MaiDaacıUK ve uazetecılık I.A> Ittrk Ocagı Cad". 39/41 Cağaloglu, 34334 Ist., PK: 246lstanbul, Td: 512 05 05 (20 hatX THot 22246 • Burolar Ankan: Zıya Gökalp Bulvan lnkılap Sokak No: 19/4, Tel: 133 11 4147, Telex 42344 • Umir H. Ziya Bulvarı, 1352. Sok. 2/3. Tel: 13 12 30, Tdex: 52359 • Adan*: Inönu Cad 119 Sok. No: 1 Kaı 1, Td: 1455019731. Telex: 62155. TAKVİM 16 TEMMUZ 1987 Imsak: 3.44 Güneş: 5.38 öğle: 13.15 Ikindi: 17.13 Akşam: 20.42 Yatsı: 22.26 Bostancı'daki Kuloğlu CamisVnin mimari özelliği ek inşaatlayok ediliyor Tarihe inen darbe TEPKILER Prof. Metin Sözen: Mimar Kemalettin 'in eserlerine yapüacak her müdahale, yüzyıl başındaki tasarım anlayışına büyük darbe demektir. Prof. Dogan Kuban: Böyle bir şey olamaz. Yüksek kurulun ve belediyenin kaygısızhğı. Çelik Gülersoy: Yıkmak caiz olmadığı gibi, eklemeler yapmaya da imkân olmaması gerekir. KEMAL KÜÇÜK Türk ulusal mimarisinin öncüsii Mimar Kemalettin Bey'in eseri olan Istanbul Bostancı'daki Kuloğlu Camii'nin avlusuna, yapının mimari özelliğini bozacak şekilde ek inşaat yapılıyor. 1. derece tarihi eser olan caminin avlusuna Yüksek Anıtlar Kurulu'nca inşaat izni verilmesi, mimar ve sanat tarihcileri tarafından tepkiyle karşılanırken, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün mülkiyet ve denetiminde olan camiye ek inşaat yapılması konusunda, Vakıflar Istanbul Bölge Müdüriüğü yetkilileri, "Caminin namazgâh kısmının büyiitülmesi için avluya ek bina yapılıyor, ama kubbesi camj tipine aynen benzetiliyor" şeklinde konuşuyorlar. Ust Bostancı otobüs durağınır, arkasında bulunan ve tasanmı " I . Ulusal Nfimarlık Dönemi" nin ileri gelen kuramcısı Mimar Kemalettin Bey tarafından 1911 yılında tamamlanan Kuloğlu Camii'nin avlusunda geçen günlerde yükselen beton kolonlar, çevreden geçenleri şaşırttı. Bir dönemin mimari özelliğini yansıtan caminin avlusunda 72 yıl sonra yükselen inşaatın amacı, Kuloğlu Camii Ek inşaat Yaptırma Derneği'nce, "giderek artan ihtiyaca karşın caminin küçiik kalması" olarak açıklandı. Yüksek Anıtlar kurulu ise, 30.10.1986 günü eşi görülmemiş bir karar alarak, 1. derece tarihi eser olan caminin avlusuna adeta camiye yapışık ikinci bir cami yapılmasına izin verdi. Ruhsat alınarak başlanan inşaatın ilginç bir yönü de bir süre sonra ortaya çıktı. Kadıköy Belediyesi'nin elindeki 1973 yılında yapılan imar planında cami avlusu "yeşil alan" olarak görülüyordu. Ancak, Kuloğlu Camii Ek İnşaat Yaptırma Derneği, Yüksek Anıtlar Kurulu'ndan inşaat izni çıkarmadaki başarısını burada da gösterdi ve Kadıköy Belediye Meclisi'nde alınan kararla imar planında değişiklik yapılarak, cami avlusıındaki inşaat yasal hale getirildi. 1911 yılında tasanmı ve 1915'te de inşaatı bitirilerek hizmete açılan Kuloğlu Camii, Mimar Kemalettin Bey'in Istanbul'daki diğer yapıtları, Yeşilköy Mecidiye Camii, Bebek Camii, Bakırköy Kartaitepe Camii ve Beyoğlu Kamer Hatun Camii ile aynı mimari özellikleri taşıyor. Tek minareli olan cami, tümüyle keşme küfeki taşından yapılmış. İçi çiniler ve kalem işi rumi motiflerle bezenmiş. Caminin dış yüzeylerinde çeşitli bezeme ögeleri bulunuyor. Mimar ve sanat tarihcileri cami avlusundaki inşaat girişimine tepkilerini şöyle dile getirdiler: BOSTANCl Tiinel 4 gün çalışmayacak İSTANBUL }a.a.) 112 yasındaki tünel, makine bölümlerinin genel bakımı ve yenileme işlemlerinin yapılması için, bugünden itibaren 4 gün sefer yapmayacak. İETT yetkililerinin verdiği bilgiye göre, tünelin çalışmadığı 1619 temmuz günleri arasında, bu bölgedeki boşluğu doldurmak amacıyla ek otobüs seferleri konulacak. Türkiye'nin .ilk ve tek metrosu olan tünel, 17 Ocak 1875 tarihinde hizmete girmişti. PTTnin uyarısı İLAVE İNSAAT1 ANKARA (UBA) Son günlerde bazı kişilerin beklemesiz olarak araç telefonu bağlatacaklan şeklinde gazete Hanlan vermeleri üzerine, PTT Genel Müdüriüğü vatandaşları uyardı. Açıklamada, "Herhangi bir aracıya gerek duyulmaksızın, isteyen vatandaşın telefon başmüdürlüklerine, başmüdürlük bulunmayan yerlerde ise, en yakın PTT merkez müdürlüklerine müracaat eımek suretiyle, derhal araç telefonu almasının mümkün olduğu" belirtildi. TRTYE YASA İŞLEMEZ Mî? Inşaat izni: Geçici film platosu için. Yapılan inşaat: 800 kişilik sosyal tests. Antalya Belediyesi'nin Lara Plajı'ndaki tesisUrin yıkıhp halka açılması karan da kâğıi ustündt kahnca, akla "TRT'ye yasa işlemez mi?" sorusu geliyor. Antalya Lara Plajı'nda 3 katlı 'kaçak inşaaf TRT, plato iznîyle sosyal tesîs yaptı Uyaaık TRT: TRTye fılm platosu için "Büfe, kabin, duş, gölgelik ve WC gibi sabit olmayan geçici tesis inşası" şarîıyla verilen alanda 800 kişilik 3 katlı sosyal tesis yapıldı. Czertede darauıyım: TRT inşaatını yürüten bir yetkili, "TRT'nin burada olması halkı rahatsız mı edecek? Bu konunun üzerinde niye böyle hassas duruyorsunuz? Türkiye Cumhuriyeti böyle bir tesis kazamyor, siz olayı abartıyorsunuz" dedi. B. ECEVtT AiNTALYA TRT'nin, Türkiye'de ilk kez Antalya'da kuracağı fılm platosu, Kıyı Radyosu ve SosyaJ Tesisleri için Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün TRT'ye tahsis ettiği Lara bölgesi sahilinde, 559 bin 625 metrekare alanın. "büfe, kabin, duş, gölgelik ve WC gibi sabit olmayan ve geçiçi tesisler inşa edilmesi" koşuluyla verildiği öğrenildi. Bu koşullara karşın TRT, bölgenin plaj ve kumluk sahasında 3 katlı, 800 kişilik "sosyal tesisler" inşaat ını tamamladı. TRT Genel Müdürü Tunca Toskay'ın açıklamasına göre, 10 milyar liranın ayrıldığı ve geçen aylarda yapımına başlanması gereken film platosu için ise, henüz çalışmalara başlanmadı. TRT'nin yapuğı sosyal tesisler, plaj ve kumluk alanda yapıldığı için, Antalya Belediyesi'nin 8 Ağustos 1986 tarihinde aldığı 298 nolu kararına göre yıkılması gerekiyor. Lara bölgesinde Hazine'ye ait olan 1071 parsel nolu taşııımazın TRTye tahsisi hakkında Maliye ve Gümrük Bakanlığı, Milli Emlak Genel Müdürlüğü'nün 5 Şubat 1985 tarihli Mile 3/4 Şb. Md. 33144976/4929 sayılı, TRT'ye gönderdiği kullanım izni yazısında, "1/5000 ölcekli Antalya Nazım Iraar Planı karannda 'serbest plaj ve kumluk alan' kapsamında bulundugundan, plan kararian gereğince üzerinde sadece büfe, kabin, duş, gölgelik ve WC gibi sabit olmayan ve geçici tesisler inşa edilmesi şartıyla TRT Türkiye RadyoTelevizjon Kunımu Genel Müdürlüğü'nce kullanılması uygun göriilmüştür" deniliyor. 10 Nisan 1985 tarihinde de Antalya Milli Emlak Müdürü Hüseyin Evedenci tarafından TRT Antalya Bölge Müdürü Nihat Katlan'a düzenlenen "yer teslim tutanagı" ile aynı koşullarda teslim edildi. Lara sahil bandında Kopak Çayı bölgesinde kurulacak olan film platosunun 800 kişilik sosyal tesislerınin bu sezon açılacağı belirtiliyor. Antalya Belediyesi'nin 8 Ağustos 1986 tarihinde aldığı 298 nolu karannda Kopak Çayı ve çevresinin düzenlenmesi planı kabul edildi. Bu projeye göre 1 milyon 250 metrekarelik Lara sahil alanı halka açılacak. Belediyenin bu kararına göre, TRT'nin, Maliye ve Gümrük BakanMğı'nın şartlı olarak verdiği alanda, o tarihte devam eden inşaatını durdurması gerekiyordu. SHP'li belediye meclisi üyeleri, o zamanlarda konunun üzerinde durduklarını ve açıklama istediklerini kaydederek, "Meclisin karan v^rdı. 298 nolu karara göre TRT dahil diğer kamu kuruluşu karaplarının yıkılması gerekiyordu. Biz 'Bu karan aldık, TRT'nin de inşaatını durdurun' dedik. Hatta başkan vekilliğini yapan Metin Kasapoğlu. gerekenin yapılacağını söylemişti. Şimdi göhiyorsunuz, inşaat tamamlandı. platodan ses yok. Film platosu adı altında TRT, kendine deniz kenannda dinlenme tesisi \npti. Aynca Milli Emlak Müdüriüğü tarafından verilen tahsis yazısında da geçici inşaat yapılması koşulu vardı. Şimdi orada yapılan 3 katlı bina geçici tesis mi" şeklinde konuştular. Belediye Başkanı Vener l lusoy da, "TRT, Antal>a">a çok güzel bir şe> yaptığı için yıkmay ı değil, tesisin Antalya'ya kazandırılmış olmasım istedik. Kente bir hareket getirecek. Aynca şunu da söyleyeyim, TRT tesislerinin onünde halk detıize girecektir. Kesinlikle, TRT'nin sahili kapatmasına izin vermeyecegiz" dedi. TRT'nin Eilm Platosu Kıyı Radyosu ve Sosyal Tesisleri inşaatını yürüten bir yetkili, fılm platosu çalışmalarının henüz başlamadığını doğruladı. Aynı yetkili, inşaatın yasaya aykın yönünün olması halinde, yasada değişiklik yapılarak düzeltilebileceğini söyledi ve şöyle devam etti: "Bizim, TRT'nin burada olması halkı rahatsız mı edecek? Bu konunun üzerinde niye böyle hassas duruyorsunuz? Türkiye Cumhuriyeti'ne böyle bir tesis kazandınlıyor, ama siz olayı abartıyorsunuz. Yasaya aykın bir yönıi varsa, bakanlar düzeyinde degiştirikbilir. TRT'nin özel bir durumu var, hizmeti gıregi yapıyor." YEŞİL ALAN A EK İNŞAAT Istanbul Bostancı'daki Kuloğlu Camisinin avlusuna Yüksek Anıtlar Kurulu, ikinci bir cami yapılmasına karar verdL Avlunun "yeşilaian" olduğu ortaya çıkınca, Kadıköy Belediye Meclisi'nde alınan kararla, imar planında değişiklik yapılarak inşaat yasal hale getirildL Çelik Gülersoy Bu eserler rnimarimizde özel bir dönem oluşturan "Ulusal Mimari" devrinin ürünleridir. Bu, yüzyıl başından 1930'lara kadar sürmüş. O yüzden I. sınıf tarihi eserdir. Yıkmak caiz olmadığı gibi üstüne ve yanına eklemeler yapmaya da imkân olmaması gerekir. Prensip, yapıtına bir biçim vermiş olan ilk mimara du>iılacak saygı konusudur. Prof. Dogan Kuban Böyle bir şey olamaz. Kurul karan tamamen yanlış. Bazen hiç olmazsa camiler kurtuluyor diye düşünüyorduk, ama demek onlara da hücum ediliyor. Bence bu düpedüz kaygısızlık. Yüksek Kurul 1 un da, belediyenin de kaygısızlığı bu. Doktora için yeni yönetmelik ANKARA (ANKA) Doktora öğrencilerinin yeterlik smavları bundan böyle yazılı olarak da yapılabilecek. Doktora tezi hazırlama süresi de 2 yıl olacak. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren, "Lisansüstü öğretim Yönetmeliği'nin Bazı Maddelerinin Değiştiri/mesi ve Yeni Maddeler Eklenmesi Hakkındaki Yönetmelik"e göre, doktora öğrencilerinin yeterlik smavları, en az 45 dakika, en çok 1.5 saat olmak üzere sözlü ya yazılı olarak yapılacak. PORTRE MÎMAR KEMALETTtN 1. Ulusal Mimarlık Dönemi'nin en etkili adı 18701927 yılları arasında yaşayan Ahmet Kemalettin Bey, 19O8'de İkinci Meşrutiyet Ue başlayıp 1930'larda sona eren yaklaşık 22 yıllık "Birinci Ulusal Mimarlık Dönemi"nin en etkili mimanydı. 1884 yılında ilk kez kurulan Hendesei Mülkiye Mektebi'ni 1891 yılında bitiren Kemalettin Bey, 1895'te mimarlık eğitimini ilerletmesi için devlet tarafından Berlin'e gönderildi. Burada "Chariottenburg Technische Hochschule"de iki yıl eğitim gördlı ve daha sonra Berlin'de mimarlar yanında iki yıl çalıştı. Yurda döndükten sonra "Ebniyei Aslceriye"ye (askeri yapılar mimarlığı) atanan ve bu arada Hendesei Mülkiye'de tüm mimarlık derslerinin hocalığını yapan Kemalettin Bey, Sanayii Nefise Mektebi'nde de mimari nazariye dersleri vermeye başladı. Yüzyıl boyunca yabancı azınlık mimarlarının eknde yozlaştığına inandığı Türk mimari değerlerini yeniden topluma kazandırmayı amaçlayan Kemalettin Bey, gücünü yitirmiş imparatorluğun geçmişteki gösterişli yaşantısına özlem duymakta, çöküntünün nedenini kültür yozlaşmasında aramakta ve Batı mimarisi ile geçmiş Türk mimarisini karşılaştırmaktaydı. Kemalettin Bey'in en verimli dönemi, 19091919 yıllan arasında Efkaf Nezareti Sermimarhğı'nda bulunduğu dönemdir. Bu sırada camiler, türbeler, okullar, iş hanlan inşa etmiştir. Yapılan çoğunlukla simetrik tasarlanmış, simetriği vurgulamak için köşelere gelen mekânlar dışarıya doğru taşırümıştır. AIDS testini protesto YENİ DELHİ (UBA) Hint hükümetinin üniversitede okuyan yabancı öğrencilerden 'AIDS Temiz Raporu' istemesini protesto eden Afhkalı öğrenciler gösteri yaptı. Afrikalı diplomatlardan oluşan bir heyetin başkent Yeni Delhi'de temaslarmı sürdürdüğü binamn önünde toplanan Afrikalı bir grup öğrenci, hükümetin AIDS Temiz Raporu 'nu protesto eden sloganlar attılar. Öğrenciler, yabancı öğrencilerin AIDS testine sokulması ve Hintli öğrencilerin bu karardan muaf tutulmasını eleştirerek, bunun eşıtsızlik olduğunu belirttiler. Halen yüzde sekseni Afrikalı olan 25 bin üniversite öğrencisinin eğitim gördüğü Hindistan 'da, hükümet yabancı öğrencilerin "AIDS Temiz Raporu" getirmemeleri halinde sınır dışı edileceklerini açıklamıştı. Mimar Kemalettin Bey. i rektörler: Once para Ankara Üniversitesi Rektörlüğü'ne atanan Prof. Serin, "Göreve gelmemi normal karşılıyorum" derken, eski rektör Prof. Somer, "Bu bir görev değişikliği. Benden iyi rektörlük yapabilecek yüzlerce profesör var" dedi. Haber Merkezi Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından atanan bazı rektörler, karan sürpriz olarak nitelendirdiler. İTU ve Mimar Sinan Üniversitesi rektörlüklerine getirilen profesörler, "Bu göreve getirileceklerini hiç tahmin etmediklerini" söylediler. Ankara Üniversitesi yeni Rektörü Prof. Necmettin Serin de. "Rektörliige gelmemi normal karşılıyorum" dedi. Ankara'nın 3 üniversitesine atanan yeni rektörlerden, halen SBF Dekanlığı görevini yürüten Prof. Dr. Necdet Serin, "Ankara L niversitesi'nin daha da ileri gitmesi için çalışacağım. Reklorlerin temel sorunu maddi imkânlardır" dedi. Eski rektör Prof. Dr. Tank Somer ise " N ö bet değişikliğidir, hayırlı olsun. Ülkemizde benden daba iyi rektörlük yapabilecek yüzlerce profesör vardır. Rektörlük bir görev degişikliğidir" diye konuştu. ODTÜ'de Prof. Dr. Mehmet Gönliibol'un yerine atanan Prof. Dr. Omer Saatçıoğlu ise "EndüstriÜniversite işbirliğini geliştirmeyi amaçladıklarını ve üniversitelerin ülke kalkınmasına yardımcı olması için ellerinden geleni yapacaklarını' dile getirdi. Prof. Saatçıoğlu, "Temel sorı nlar ise bence para, ögretim iiyr ^rinin maaşları ve bazı mevzuat engelleridir" dedi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü iken, bir kez daha görev verilmeyen Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şakir Akça'nın yerine getirilen Prof. Dr. Necat Tüzün ise, rektör ataması ile ilgili kararın henüz kendisine ulaşmadığını. bu nedenle konuşmayacağını ifade etti. Türkeş'in gezisine tepkiler WIESBADEN (OM.) Federal ALmanya Sosyal Demokrat Partisi'nin Hessen Milletvekili Gert Luetgent, kapatılan MHP'nin Genel Başkanı Alpaslan Türkeş ile ilgili olarak Eyalet Parlamentosu 'na bir gensoru önergesi verdi. Luetgent, gensoru önergesinde, bir süre önce Federal Almanya'ya gelen Türkeş'in Hessen eyaleıinde nerede ve hangi tarihler arasında kaldığının ve neden sımrdışı edilmediğinin araştırılmasını istedi. Eyalet İçişleri Bakanlığı'nın sözcüsü ise, Gert Luetgent'in gensoru önergesine ilişkin yorum yapmaktan kaçındı. Menteşe teşe adh şüepte dün belirUnemeyen bir nedenle yangm çıktt. ABD'den Türkiye'ye buğday gerirdiği öğrenüen 52 grostonluk Menteşe adb şüepteki yangm, öğle stralarmda makine dmresinde başladı. Kısa sürede buyüyen yangınm çevreye yayılması nedeniyle gemi yttkilileri Deniz Polisi'nden yardım istedilcr. Olay yerine gelen Söndüren 1 adlt yangm söndürme gemisi, yaklaşık 2 saatlik bir çaüşmayla tehlikeyi ön: zyi başardı. YetkUiler, zararm çok büyük olmadığmı ancak, onunmmm zaman alacağmı beürttiler. DikUTde sanat vardı MUZAJFER İZGÜ DtKÎT İ Dikili 2. Kültür ve Sanat Festivali'nde Ahn Tugba yoktu, Siiha özgennl de yoktu. Sonra özgerminin Avnıpah mankenleri de yoktu. Baudan birkaç yüz milyonlara ithal edilmiş Sandra Kim, Kim Wilde, Antonie Deion da yoktu. Yazarlar, bilim adamlan vardı. Saayla türkü söyleyen sanatçılar, tiyatro topluluklan, resim, karikatür sergileri vardı. Ve halk vardı. O halk ki, güneşin altında ithal malı sarkıcıyı izlemiyordu, Sempati Çay Bahçesi'nin bir köşesine kurulmuş masanın ardjndaki beş ınsanı dinliyordu. Nasü dinüyordu haik yazannı, bilim adamını? Can kulağîyla değil, teyp gibi. Orada konuşulanlan yaayordu kafasına bir bir. Oyle de biliyordu ki yazannı, bilim adamını alkışlayacağı yeri... O alkıs, ne Abu Tüğba'ya ne de Sandra Kim'e idi. Bu alkıslarda bir inanmanın bir onayiamanın coşkusu vardı. Ancak bir bacagına, kanepenin ucunda yer buiabilmiş ya^lı Dikilüi 73 yasındaki etnekü bir sağlık memuru, "Bn festival keske yüda birkaç kez ota dt, ben de şuraaku konnfutanlan dlniescm" diyordu. YOzünden domur domur ter akıyor, silmeye bile MAVt MEKTUP gerek duymuyordu. Ses yükschici şöyle on beş saniye susuverse, "N'oMa, yoksa dektrikleri mi kestüer?" diye heyecanla soruyordu. ÇamJaraJu nda soyleşi başladıgında yan yana iki kahvenin tavlaolan, damaalan, hemen kulak kabartıyorlar, az önce koyu bir söyleşiye dalmış olanlar, hemen soyleşiyi kesiyor, konuşmaayı dinüyorlardı. Kahvehanenin yöresindeki evlerden insanlaı bu kez gelip geçeni izlemek için balkonlara çıkmıyor, konuşmacıyı dinlemek için kankoca, çocuk balkona sandalye atıyorlardı. O çamlar o denli çok insanı bir arada görmüşler miydi acaba, o denli coşkulu alkış sesi işitmişler miydi acaba?.. O ne coşku, o ne açlıktı insanlarda? Saat 15.00'te Çamlaraltı'nda baslayan kahve söyleşisi, 17.00"de bittiğinde, halk aynı sinemadan çıkar gibi, topluca kıyıya, kıyıdaki panelin yapılacağı çay bahçesine koşuyordu. Orada da saat yinniye dek sabırla oturuyor, dinüyor, alkışlıyordu yazannı, bilim adamını. Çocuk tiyatrolan, öteki tiyatrolar dolup tasıyor. Dikili'de salt sanat konuşuluyordu. Halk, sevdiği yazannı, bilim adamını alkışlayarak videoya poz veriyordu. Prof. Metin Sözen Birinci Ulusal Mimarlık Dönemi'nin önde gelen kişisi Kemalettin Bey'dir. Eğer bu dönemi sağhklı yargılamak istiyorsak dinsel y. pılardan değişik işlevli yapılara kadar bütününü incelemek zorundayız. Özellikle günumüzde birçok tartışmanın temelinde bu dönem anlayışı yatıyor. Mimar Kemalettin ve arkadaşları, Mimar Sinan ve dönemini değerlendirmeye almışlardır. Bu dönem yapılarına çok duyarlı olmalıyız. Tarih, süreklilik ister. Son yıllarda birçok özgün yapı duyarsız yaklaşımlarla bozuluyor. Mimar Kemalettin Bey'in tüm camilerinde benzerlik ve aynlıklar vardır. Bunlara yapılacak her müdahale yüzyıl başındaki tasanm anlayışına büyük darbe demektir. Geçmişten kalan miras "çok eski", "daha yeni" diye değerlendirilemez. Artık herkes geçmiş mirasa nasıl yaklaşacağını öğrenmek zorundadır. Yoksa bir gün kimliğimizi açıklayamaz duruma düşeriz. Tarihi yapı ihtiyaca y;tmiyorsa bir gün Süleymaniye de yetınez, yanına inşaat mı yapacağız? Kuloğlu Camii, külliyesi ile birlikte bitmiş bir bütündür. Çevresiyle ilişkileri vardır. Caminin ağırhğını değiştiriyorsunuz. Mimarın çevre ile ilgili tasarımlan her yerde çe\ reye göre düzenlenmiştir. Belli bir duyarlık vardır. Bunun dengesini bozamazsınız. Bu büyük hata olur. KAYAıS YÖK'ün en iyi tarafı. GİRA Y Doğramacı 'yı çok seviyorum. Haber Merkezi İTU Rektörlüğü'ne getirilen Prof. Ühan Kayan, üniversite'de bundan önceki programı aynen uygulayacağını belinerek "Rektöriügt geürilecegim aklımın ucundan bile gecmezdi. Hiç beklemiyordum. Büyük sürpriz oktn" dedi. Prof. Kemal Kafafa'nın yerine rektörlüğe atanan Prof. llhan Kayan, rektör yardımcılığı sırasında Kafalı'yla bir program hazırladıklarını, programın basanya ulaşması için de elinden geleni yapacağını söyledi. Prof. Kayan, üniversitelerde araştırmamn yetersiz kaldığını, bunun da sanayinin arastınna talebi olmamasmdan kaynaklandığını kaydetti. YÖK sisteminin kendi içinde bazı sorunlan bulunduğunu ve bu sorunlan zamanında dile getirdiğini anlatan Prof. Kayan, öğrencilerin ise YÖK'ün en iyi tarafına tepkide bulunduklannı söyledi. Prof. Kayan, "Dünyamn bütön sistemlerinde sınav vardır ve başarnın ölçülmesine yanu. Üniversite ögrencilerimiz bu smavlardan şikayetçi oldular ve lepki gösterdiler. Üniversiteierde başansulıgı en aza indinnek gerekir. Bunu yaparken de başansızlaga göz ynmulmamahdır" dedi. YÖK'ün bazı katılıklan olduğunu kaydeden Prof. Kayan, bunlann çözümlenmesi gerektiğini, tTÜ'de öğrencüerle diyaloga girerek sorunlan çözmeye çalışacaklannı kaydetti. Mimar Sinan Üniversitesi Rektürlüğu uzatılmayan ve yerine yardımcısı Prof. Gnndiiz Gökçe'nin getirildiği Prof. Muhteşem Giray, yardımcısımn rektör olmasına çok sevindiğini söyledi. Prof. Giray, thsan Doğramaa'yla araJannda hiçbir sorun bulunmadığını ve Doğramaa'yı çok sevdiğini kaydetti. Prof. Giray, "Bunlar geçici görevler. Benim ünlversilemde rektör yardımcüıgı yapan arkadaşunın atanmasuıdan iftihar eltim. Bir nöbetti. devrettim. Görev verselerdi, çauşmaya devam ederdik. Cumhurbaskanıınız ve Dogramaa böyle uygun bulmnflar. Biz vazifemizi yapük" dedi. Muhteşem Giray'ın yerine Mimar Sinan Üniversitesi Rektörlüğü'ne getiriJen Prof. Gnndüz Gökçe, karan sürpriz olarak değerlendirerek "Bea daha çok Muhteşem beyin getiriiecegiııi sanıyordum" dedi. öte yandan Istanbul Üniversitesi Rektörlüğü'ne Prof. Cem'i DemirogIn'nun yeniden seçümesi halinde görevinden istifa edeceğini açıklayan rektör adayı 1Ü Çapa Tıp Fakültesi Dekam Prof. Sedat Kaüraoglg' nun rektörlük seçimleri sırasında tatilde olduğu öğrenildi 'Bunlar geçici görev' Istanbul 2.3 milyarla ilk sırada Milyarder üniversite A.NIC\RA (a.a.) YÖK üyesi Prof. Dr. Kâmil Mutluer, bu yıl sonuna kadar öğrencilerden 15 milyar lira dolayında harç toplanacağını söyledi. Mutluer, 1987 yılında toplanan harçların yüzde £4'ünün öğrencilerin beslenmesine, yüzde 46'sının da sağlık, bannma. kültür, spor ve diğer sosyal faaliyetlere harcanmasının öngörüldüğünü bildirdi. Prof. Mutluer. öğrenci maliyetlerinin 1 milyar 750 milyon ile 400 bin lira arasında değiştiğini kaydetti. Alınan bilgiye göre, üniversiteler 1987 yılında yaklaşık 27 milyar lira gelir sağlayacak. Bunun yüzde 55'ini öğrenci harçları oluşturuyor. Öğrenci harçları toplamı 15 milyar lirayı bulurken, üniversitelerin verdiği diğer hizmetlerden 7.5 milyar lira elde edilecek. Gelir aralamasında 2 milyar 290 milyon lirayla birinci olan tstanbu! Üniversitesi'ni, İTÜ ve Ankara Üniversitesi izüyor. Yüzüncü Yıl Üniversitesi ise 78 milyon 650 bin lira ile son sırada ver alıvor. KATIRCIOĞLU lstifa edecek mi? İsveçhe Çevre Kirliliği Fonu STOCKHOLM (ANKA) Isveç'te çevre kirliliğinden zarar görenler için bir fon kurulması önerildi. İsveç Çevre ve Enerji Bakanlığı 'na sunulan öneriye göre, yürürlükteki yasalarm kapsamına girmeyen olaylar sonucu meydana gelen, çevre kirliliğinden zarar gören kişilere yardımda bulunulacak. Ekonomik ve pratikteki nedenlerden dolayı fon, 30 Hazıran 1986'dan sonraki olaylara uveulanacak. Pilav Günü Istanbul Haber Servisi Divriği Kültür Derneği'nin Geleneksel Pilav Günü 19 temmuz pazar günü Belgrat Ormanları'ndaki M.Akif Piknik Alanı'nda yapılacak. Pilav Gününe halk sanatçılarının yanı sıra Divriği Kültür Derneği'nin folklor ekipleri de değişik yörelerin oyunlartyla katılacak.