Katalog

CUMHURİYET/12 16 TEMMUZ 1987 \az sıcagına serin çözüm Temmuz güneşi, tüm kızgınüğı ile ortalığı kasıp kavururken hayvanlar da çocuklar da pek fazla şikâyet etmeden ' serinlemenin değişik yollarını buluyorlar. Miami Hayvanat Bahçesi'ndeki dört yasındaki orangutan Sinjo, palmiye yapraklarından icat ettiği r şapkasını başına oturtmuş, güneşten bir güzel korunuyor. öte yandan Kaliforniyah kUçük Danid, 39 derecelik sıcaktan dili damağma ' . yapışmışken, arkadaşı Christina, onu fıskiye ile en • serinletici bir şekilde suluyor. , Pelci ya Amsterdam Hayvanat Bahçesi'ndeki havuzun kenarında serilmiş yatan bu kutupayısına ne demeli? Diğer arkadasları yüzerek serinlerlerken, o içini ısıtan sıcaklardan memnun, güneşli • havanın keyfini çıkanyor. Turist rehberlerini seçecek Evren'in gazete ziyaretlerî tstanbul Haber Senisi Yaz dönemi çalışmalannın bir bölümünO yapmak üzere Istanbul'da bulunan Cumhurbaşkanı Kenan Evren, gazeteleri ziyaret ediyor. Geçen yıl Hürriyet gazetesinde incelemelerde bulunan Evren, dün de Milliyet ve Güneş gazetelerini ziyaret etti. Evren her iki gazetenin çeşitli bölümlerini gezerek bilgi aldı. Milliyet gazetesinde verilen brifingi izleyen Evren, Güneş gazetesinde yönetici ve yazarlarla görüştü. Cumhurbaşkanı Evren, spor servisini gezerken maçlarda seyicinin küfürlü tezahüratımn doğru olmadığını belirterek, basımn bu konuda seyirciyi uyarması gerektiğini söyledi. Evren'e Milliyet ve Güneş gazetelerini ziyareti sırasında günün anısına bir plaket sunuldu. Cumhurbaşkanı Kenan Evren yann da Cumhuriyet'i ziyaret edecek. ÖSYM ANKARA (ANKA) Profesyonel turist rehberlerinin seçimi, Üniversitelerarası Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nce yapılacak. Rehberlerin smavlarla seçilmelerine olanak sağlayan düzenleme yürurlüğe girdi. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürurlüğe giren Profesyonel Turist Rehberliği Yönetmeliği'nde yapılan değişiklikler uyarınca ülke çapındaki 6 aylık ve bölge çapındaki 3 aylık kurs suresi, kurs saatlerinin yoğunlastınlması koşuluyla kısaltılabilecek. Aynca rehberlerin genel kültür sınavinda almalan gereken başan puanları da 50'den 60'a çıkanldı. Buna göre, genel kültür sınavının toplam puanı 100 olup, en az 60 puan alan rehber, bu sınavda basanlı sayılacak. Organizasyonda karşılaşılan güçlükler ve smavın daha sağlıklı olması açısından, gerektiğinderehberlikseçme sınavları, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi'nde yaptınlacak. THY bugün zamlı "KuUanat" lensleri New York'taki Johnson and Johnson firması yeni ve pratik bir kontak lens çeşidi geliştirdi. Yeni kontak lensler en fazla 12 hafta süreyle kullanılabiliyor, sonra da çöpe! Firma yeni lensleri Florida'daki şubesinde yakında deneme olarak piyasaya sürecek. İSTANBUL (a*.) Türk Hava Yollan'nın iç hat bilet ücreüerine yaptıgı zam, bugünden itibaren uygulanmaya başlanacak. YaUaşık yüzde 30'a varan oranda yapılan zamla, tarifede en kısa mesafe olan AnkaraKayseri seferlen 22 bisden 30 bin liraya, en uzun mesafe olan lstanbulGazıantep seferlen ise 42 binden SS bın liraya çıkanldı. Bugünden itibaren Ankara'dan Daiaman ve Gaziantep 42.500, Antalya ve Adana 41 bin, Diyarbakır, Erzurum, îzmir, Trabzon, Van 40 bin, Elazığ 39 bin, Malatya 35 bin, Sıvas 32.500, Kayseri de 30 bin lira oldu. tstanbul'dan Gaziantep 55 bin, Adana, Trabzon, Van 54 bin, Oiyarbakır ve Erzurum 50 bin, Elazığ 48 bin, Malatya 46.500, DaiamanSıvas 44 bin, Antalya 42.500, Kayseri 42 bin, Ankaratzmir 40 bin, lzmir'den Antalya ise 35 bin lira olarak tespit edüdL 5 yıl geciken şans BURSA (mjL) SporToto'dan 1982 yüıada 13 bilerek 7 milyon lira kazanan, ancak lcuponunu teslim ettiği bayinin kuponu işleme sokmaması sonucu ikramiyesini alamayan Erhan Yaman adlı iştirakçi, mahkeme karanyla ikramiyesine geç de olsa kavuştu. HABERLERİN DEVAMI CUNEYT ARCAYUREK vazıyor Sivil Paşah Sikıyönetim ANKA RA Dün bir, bugün iki. Süper valî kararnamesi 48 saat içinde delindi. Kararname önceki gün yürurlüğe girdi, Başbakan özal'ın Şam'a giderken yaptığı açıklamaya göre, "bir belirsizliğin ortadan kaldınlması için" dün değiştirildi. Jandorma ve öteki özel güvenlik güçlerinden sonra ek karar" nameyle güneydoğuda bulunan ordu birlikleri de süper valiye bağlanıyor. Olağanüstü hal bölge valisi, böylece, "özel bir kolordu" ile görev sürdürecek. Başbakanın sözlerinden bu anlam çıkıyor. özal'ın ayaküstü açıklamaları hayli ilginç. Açıkça söylemiyor özal, ama yürütme organındaki sorumluluğun "başka bir makamla"paylaşıldığını gösteren cümleler sıralıyor. Kararnamedeki * 'belirsizlik'' neredeymiş, nasılmış anlatıyor. "tlk kararnamede" ordu birliklerinin süper valiye bağlandığtnı, "sonradan 'herhalde' yanhs bir anlamayla meıinden çıkanldığını" özenle belirtiyor. Kararnamenin nasıl hazırlandığını, başkente ulaştırma biçimini bildikten sonra, özal'tn üsîünu örtmeye çahştığı olayın altında yatan doğrulan söyleyebiliriz. Demek ki, Istanbul'da Cumhurbaşkanhğı'yla Başbakanlık ', uzmanlarımn son şeklini verdikleri ilk kararname metnini, Başbakan özal, Resmi Cazete'ye gitmeden önce görmetniş; ba metin, en azından çevresindeki ünlu kişilerce okunmamış, Özal "yanhs anlamayla bir bölümün çıkarılmasından"habersiz. Teleksle gelen metin doğrudan Resmi Gazete'ye girmiş. Demek ki, Istanbul'da hazırlanan metınde "ordu birliklerinin süper valiye bağlandığı" yer alıyormuş, ancak "hükmü çıkaran kim ise" sonradan bazı saktncalar üzerinde durmuş olmalı, özal'a bildirmeden üç beşsatırı çıkarıvermiş. Demek ki Başbakan, kararnamenin son şeklini tıpkı bizler gibi Resmi Gazete'degörmuş ve birden uyanmış.özal'ın "basımn merak ettiği husus" diye tanımlayıp bizlere ihale ettiği öykü işte böyle başlıyor ve Esenboğa Havaalam'nda mutlu sona ulaşıyor. Anlaşılan Özal da basın gibi önceki sabah kararnameyi Resmi Gazete'de görüyor, inceliyorya da inceletiyor veya inceleyen birilerinden uyan alıyor. Gece Bakanlar Kurulu 'nu toplayıp ordu birliklerini doğrudan super valinın buyruğuna, sorumluluğuna veren yeni bir ek kararname hazırlatıyor. İyi, güzel de akla gel»n başka olasılıklara ne demeli? Başbakanın açıklamalarından bu denli önemli hükmü "fflt" kararnameden kimin çıkardığı anlasılmıyor. Fal mı açsak acaba? Her olumsuz gelişmeden sorumlu tutulan basın mı desek+Başbakanlık'm telekslerine, telefonlarına gırmek hangimizin haddıne? Son dakikada Başbakana danışmadan acaba Sayın Cumhurbaşkanı mı çıkardı diye kafayorsak, aman efendim, bütün şimşekler üzerimize. Olsa olsa ANAP iktidarım tutmayan bir memur, alelacele "Uk"kararnameyi incelemiş, telekstengeçerken "son"kararnameyi biçımlemiş olabilir. Dikkat! Evet, art niyetli, ANAP iktidannm başarısızUğa uğramasını isteyen bir "küçük memur" yapmış olabilir bu oyunu. Sakm solcular tezgâhlamış olmasm? Başmüşavır Güneş Taner, yürütmede sorumluluğun nasıl paylaşıldığını, hukümet kararnamesinin haber verilmeden değiştirilmesini, Cumhurbaşkanlığı 'nda bu işlemin son dakikada yapılıp yapılmadığmı araştıracağı yerde şimdı bir küçük bürokratın izine düşmüş olmalı. Açıkhğı çok sevdiğini bilerek içtenlikle vurgulayabiliriz, herhalde yann öbür gün ustattan sonucu öğreneceğiz. Olur böyle şeyler, Türkiye'de yaşıyoruz. Ülkemizi iyi tantyalım. Kararnameyi hazırlayan, en azından ortakyapım görevi alan üst makam, aynı zamanda onaylayan makam. Hükümetle birlikte hazırlanan metinde Başbakanın ancak yayımından sonra görebildiŞi "küçük çıkarmalar" yapılabilir. tşbirlıği, ideal birliği içinde olanlar arasında bu tur ufak tefek olaylar sineye çekilir elbet. Başbakanlık'tan bir telefon. Metindeki çıkarmanm hükümet açısından sakıncalan üzerinde küçük bir söyleşi. Bir ek kararnameyle her şey diizelipyoluna girebilir. Ülkemizde bu türden işteyişler gunlük olaylardandır. Sikıyönetim, Olağanüstü Hal Yasası 'ndan sonra 19 temmuzdan başlayarak sadece teröre yönelen, sosyoekonomik eksiklikleri biryana atan, anayasal hakların pek çoğunu askıya alan yeni ve uçüncu bir düzenleme başlıyor. Sözü kıvırıp yumuşatmadan söyleyelim, Başbakanın son açıklamasıyla güneydoğuda sekiz ili içine alan geniş bir bölgede, "sivil bir paşarun buyruğunda sivil göruntulu bir sikıyönetim" başlıyor. Kuşku yok, askerı yönetimlerden sivilleşmeye doğru önemli yeni bir adım atıldığını davullar çalarak ilan edecekier çıkabilir. Yüzeysel değerlendirmeler elbette askerlerin sivil yönetici buyruğunda görev yapacaklarım gösterir. Hatta, Cumhurbaşkantnın "Nedir bu sivilasker aynmı" sorusuna yanıt verecek, bütünleşmeyi sağlayacak yeni bir düzenlemenin eşiğinde olduğumuz söylenebilir. Butün varsaytmlarm ne kadar geçerli olacağını, ancak süper valinin uygulamaları, askersivil arasında yapılabilecek koordinasyon, sonunda da bölge halkını perişan etmeden başanya ulaşıp ulaşmadığını gösterecek önemli veriler kanıtlayacak. Uygulamayı, alınacak sonuçları görmeden paçayı sıvamayahm. KOORDCVATOR VAIJLIGE TEPK1LER Bölge vaüsi mi genel müfettiş mi? GENCAY ŞAYLAN ANKARA Güneydoğuda sekiz ili kapsayan olağanüstü hal bölge valiliğinin kurulmasına ilişkin kanun hükmündeki kararname, muhalefet tarafından tepki ile karşılandı, konu ile ilgili bilim adamlan genel olarak kuşkulannı dile getirdi. Yeni düzenlemeye karşı eleştirilerin, esas olarak yeni bir "olağanüstü hal" kategorisinin oluşturulduğu noktasında odaklaştığı izlendi. Gerçekten de "süper valilik" ile anayasada belirtilen sikıyönetim ve olağanüstü hal durumuna ek olarak yeni bir "olağanüstü hal düzenlemesinin ortaya çıktığı görüldü. Türkiye'de mülki idare sisteminin eskidiği ve bir "bölge vaUligi" ya da "koordinatör valilik" kurumuna gidilmesi gerektiği uzun sureden beri tartışılan bir konudur. Ülkemizde bir kısım kamu hizmetleri, mülki idare sistemi içinde yani il esasma göre örgütlenmiş bulunurken, bir kısım hizmetler de (Devlet Su Işleri, TEK, Karayolan gibi) bölge esasına göre yerine getirilmektedir. Bu durumun kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir biçimde görülmesini engellediği, kalkınma çabalan açısından önem taşıyan "bölge plaafaunasuun olanaksız kıldığı ileri sürülmektedir. Devlet hizmetlerinin ülke düzeyinde örgütlenme biçimi için örnek aldığımız Fransa'da, önce koordinatör valiliğe, sonra da ekonomik ve toplumsal içerikli hizmetlerin daha verimli bir biçimde yerine getiriımesi, planlı bir gelişmenin sağlanması için bölge valiliğine geçildiği bilinmektedir. Türkiye'de bu gereksinmeler göz önüne alınarak 1961 ve 1982 anayasalanna bölge valiliği kurmayı sağlayacak hükümler konmuştur. örneğin 1982 Anayasası'na göre, "kamu hizmeUeriain görülmesinde verim ve aynm Mghınnk amaayta, birden çok ili içine alan merkezi idare teşkilatı kurulabilmektedir." Bu hükme dayanarak Ulusu hükümeti 4 Ekim 1983 tarihinde çıkardığı bir kanun hükmündeki kararname ile tüm Türkiye'yi kapsayacak şekilde sekiz bölge valiliği kurmuştur. Sözü edilen kararnamenin gerekçesinde, bölge valiliklerinin amacı, kamu hizmetlerinde rasyonel bir planlama yapabilme ve koordinasyonu sağlama olarak belirlenmiştir. Bu kararnarne uygulanamamış, TBMM'nin 11.7.1984 tarihli oturumunda yürürlükten kaldınlrruştır. Bu kararname ile ilgili olarak Anayasa Komisyonu'nun olumlu, BütçePlan Komisyonu ile tçişleri Komisyonu'nun olumsuz rapor verdiğı izlenmiştir. TBMM'nin, kamu hizmetlerinin örgütlenmesüıde esas birimin valilikler olduğu ve bölge valiliğinin temel özgüılükleri sınırlayıcı bir düzenleme getircceği gerekçeleri ile kararnameyi yürürlükten kaldırdığı söylenebilmektedir. Bu gerekçelere ek olarak genel kurul müzakerelerinde, bölge valiliğine "böigedHgİ tegvik edecegi" endişesi ile karşı çıkıldığı görülmektedir. Bu bakışın, bölge valiliği ve bölge planlaması konusunda geleneksel olma özeUiği taşıdığı açıktır. Bir başka deyişle bölge düzeyinde kamu hizmetleri örgütlenmesine ghmenin "federatif öxtWdai" ön plana çıkaracağı düşüncesi ülkemizde her zaman ağırlık taşımıştır. özal iktidannın 1984 temmuzunda reddettiği bölge valiliği sistemini, köklü bir çözüm olarak 1987 temmuzunda getinniş olması ilginç bir gelişmedir. Yönetim 3 yıl önce gereksiz ve anayasaya çelişik olarak gördüğü bu düzenlemeye şimdi kurtana olarak bakmakta; bu düzenleme ile olaylan ve sorunu çözmeyi ummaktadır. Güneydoğu Ana dolu'daki olaylann sadece bir zabıta ve asayiş sorunu olmadığı, aynı zamanda toplumsal, ekonomik ve siyasal yönJeri bulunduğu, bu alanlarda mesafe almadan gerçek çözümlere ulaşüamayacağı düşüncesi kabul etülmiş ise, yeni dUzenlemenin olumlu sonuçlar vereccğj ileri sürülebilir. Bölgedeki tüm hizmetlerin bir bütün olarak tek merkezden yönetilmesi, toplumsal ve ekonomik sorunlar alamnda hızlı mesafe almayı amaçlayan bölge planlamasının uygulaması, bir bölge valiliği sistemini gerekli kılmaktadır. Ancak 14.7.1987 tarihli Resmi Gazete'de yayunlanan ve devlet yasamımızda pek rastlanmayan bir biçimde, ertesi günü bir ekleme yapılan kanun gücündeki kararname ile yukanda değinilen amaçlann gerçekleştirilmeye calışıldığı söylenemez. Yeni düzenleme, yeni tür bir sıkıyönetimdir; sikıyönetim düzenlemesinin bütün özelliklerini tasımaktadır. Bu nedenle de yeni düzenlemeyi sivilleşme ya da normal yönetime geçmede bir adım olarak değerlendirmeain olanağı yoktur. Kuşkusuz bugünkü koşııllar altında, bölgede normal, sivil yönetime geçmenin imkânsız olduğu ileri sürülebilir, ama yeni kategori olağanüstü yönetim düzenlemesine neden gerek duyuldugu pek anlaşüamamaktadır. 1987 Türkiye'sinin 1930*131 Türkiye'sinden çok farklı olduğu açıktır. tlkesel düzeyde bölge valiliği olumsuz bir gelişme sayılamaz. Ancak gerekçesi kolaybkla anlaşılmayan, asker ve sivil otoriteler arasında anlamsız uyumsuzluklar yaratabilecek olan yeni düzenlemenin çözümleyicilik vasfı, en azından baslangıçta belirsiz görülmektedir. Olağanüstü hal bölge valiliğinin, asayiş yanında ekonomik ve toplumsal sorunlara eğilmesi ve olanaklannı bu yönde kullanması, başan şansuıı Önemli ölçüde etkileyecektir. Baykal: Mectis devre dışı bırakılamaz gii çignenmeden başanh olaMlir. Hökiımel burnunun dikine gitmektedir. Meclis devre dışı bırakılamaz. Bölge valilerinin karar ve istemleri yargı denetimi dışma çıkanlamaz. Adli, idari ve anayasal >argının denetimi dışında kalan yetkiler bolge valisi bir >ana si>asi sorumluluk taşıyan başbakana hile »erilemez. Bolgeıtin halkla butunleşeme>en valileri de gorevden alınmalıdır." MÇP Genel Başkanı Abdulkerim Dogru ise koordinatör vali uygulamasını eleştirdı. Doğru, "Yeni düzenlemenin hiçbir işe j aramayacagını, bolgede e>lern yapan trrorisllerin ekmeğine yağ surmek olacağını" kaydetti. RP Genel Başkanı Ahmet Tekdal da Olağanüstü Hal Bölge Valiliği uygulamasını desteklediklerini bildırdi. Gazeteciler Cemiyeti ve Türkıye Gazeteciler Sendikası, Başbakan öza'.'m basımn eşkıyanın reklamını yaptığı ve guneydoğu olaylarıyla ilgili fazla yaym yapıtmamasım isteyen sözlerine tepki gösterdi. Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nezih Demirkent "Anlaşılan sajın Özal, vatandaşan haber alma hakkını gormezliklen gelmek istiyor" derken, TGS Genel Başkanı Eren Guvener de "Türk basırunın gıineydoğuda meydana gelen ola>lan onemseyerek uzerine duşeni yaptığını" beiirtti. Haber Merkezi Güneydoğu'da teröristlerin yakalanması için operasyonlar surerken, bölgeye koordinatör vr.li atanmasına muhalefet farklı tepkiler gösteriyor. Gazeteciler Cemiyeti ve TGS, Başbakan Özal'ın basımn eşkıyanın reklamını yaptığı yolundakı sözlerini eleştirdı. DYP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Goltıan koordinatör valilik ıçın Anayasa Mahkemesi'ne başvurulması gerektığini söyledi. Konuyu Mecliste tartışacaklannı belinen Gölhan bir hukuk devletinde hiçbir vac liye böyle super yetkiler tamnamayacağını kaydelti. "Bu işin bolge valisi yönlemiyleçözumlenebileceğine kani degiliz, teşhis > anlış konulmuşlur. Ankara'da gurlemek önemli degildir" dedi. SHP Urfa Milletvekili Vecihi Ataklı koordinatör valilik sısteminin etkin olamayacağını, GAP'ın sosyal dengeyi buyuk ölçude bozacağını öne sürdü. DSP grup başkanvekılleri Sunıri Baykal ve Omer Kuşhan ise olağanustu bölge valiliğine prensıp olarak katılmakla birlikte, yetkilerini hukuk deileti demokrasi ilkeleriyle bağdaşır bulmadıklarını soylediler Baykal ve Kuşhan düzenledıklerı basın toplanıısında ozetle şu görüşleri dile getirdiler. "Bolge valiliği, hukukun uslunlü PORTRE , (Baştarafı I. Sayfada) tarafından Erzurum Valiliğine atandı. Kısa bir süre Erzurum Valiliği yapan Hayri Kozakçıoğlu, Ecevit hükümeti • taratından vali kadrosuyla Istanbul Emniyet Müdürlüğu'ne getirildi. Istanbul Emniyet Müdürlüğü döneminde Abdi tpekçi'nin . katil sanığı Meiunet Ali •Agca'nın yakalanması ile kamuoyunun tanımaya başladığı Kozakçıoğlu, Ecevit hukümetinin istifasından sonra kurulan Demirel hükümetince, bu görevinden alındı ve merkez valiliğine atandı. 12 Eylül harekâtına kadar merkez valiliği yapan " Kozakçıoğlu 'nu, 12 Eylül yönetimi, Adana Valiliğine . atadı. 12 Eylül dönemi süresince Adana Valiliği yapan Kozakçıoğlu, daha .sonra özal hükümetince ;Adana'dan alınarak Sakarya Valiüği'ne getirildi. 12 Ocak '1987 tarihinde Sakarya Valiliğinden alınarak Diyarbakır Valiliğine getirildi. tstanbul Emniyet Müdürü . olduğu dönemde lngiltere'nin : polis örgütü Scotland Yard'da • araştırmalar da yapan Bölge * Valisi Kozakçıoğlu, tngilizce ve Fransızca büiyor. Kozakçıoğlu, evli ve iki çocuğu var. Sivil sikıyönetim (Baştarafı 1. Sayfada) lantıda kararlaştırıldı. Toplantıda Guneydoğu'dakı olaylar ve alınması duşunulen önlemler de goruşuldu. Başbakan Turgut Özal, Şam'a gitmek uzere >ola çıkmadan önce Içişleri Bakanı Yıldınm Akbulut'u Başbakanlık Konutu'na çağırdı. Akbulut'la bir sure gonışen Özal, Esenboğa Havaalam'na da bakanla birlikte geldi. Özal, Esenboğa Havaalanı şeref salonunda Suriye gezisine ilişkin açıklamalarından sonra Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'ne Hayri Kozakçıoğlu'nun getirildiğini açıkladı. Özal, açıklamasında aynen şunları söyledi: "Bu arada basınımızın merak ettiği bir husus da var. Bugun (dun) mukerrer Resmi Gazete'de neşredilecek. Kolluk kmvetleri ile ilgili olarak çıkmış kararnamede bir belirsizlik mevcul idi. İlk kararname metninde vardı, sonradan herhalde bir yanlış anlama ile çıkanlmış, onu da bir ek kanun kuvvetinde kararname olarak bugun (dıin) çıkanyoruz. Bu kanun kınvetindeki karanamede bölge lalisinin sorumluluğuna verilen jandarma asayiş kuvvetine diğer biriiklerin verilmesi halinde de ki jandarma sınır birlikleri buna dahüdir diğer birliklerden kastımız da normal silahlı kuvvetlerin muhtelif iiniteleri, aynı kolordunun ve>a jandarma asayiş kuvvetinin emrine verilecektir. Bunlann verilmesi halinde de onlar aynen genel emniyet ve kolluk kuvvetlerinin yetkisine haiz olacaklar ve valiye karşı sorumlu olacaklardır. Ve Olağanüstü Hal Bölge Valisi de Diyarbakır Valisi Hayri Kozakçıoğlu'dur." Özal'ın "kararname metnindcn yanlış anlama" ile çıkarıldığı biçimindeki açıktamasına karşılık, "bu bölümun Cumhurbaşkanlığı'nca ilk inceJeoıede uygun bulunmadığı" öne sürüldü. Bölgedeki silahlı kuvvetlerin bölge valisinin emrine \erilmesine ilişkin kararname hukmünün Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in imzasından önce metinden çıkarıldığı ancak Başbakan özal'ın açıklamasında "Cumhurbaşkanhgf nın adım vermediği" kaydedıldi. kurulmasına ilişkin kararnameye ek yapılmasına ilişkin kararname, Resmi Gazete'nin mukerrer sayısında dun oğleden sonra yayımlanarak yürurlüğe girdi. 286 sayılı kanun hukmunde kararnamede, "kararnameye bir hukum eklenmesinin Cumhurbaşkam'nın başkanlıgında loplanan Bakanlar Kurulu'nca 10.7.1987 tarihinde kararlaştınldığı" belirtildı. Kararnamenin 1. maddesinde aynen şöyle denildı: "Olağanüstü Hal Bolge Valisi'ne karşı sorumlu jandarma asayiş komutanlığı emrine giren veya hareket komutasına verilen diğer kuv\e( birlikleri (jandarma sınır birlikleri dahil), emnivet ve asayiş ile kamu duzeninin sağlanmasında genel kolluk kuvvellerinin sahip olduğu kanuni vetkilere baizduier." Kararnamenin 19 temmuz tarihinde yürurlüğe gireceği kaydedildi. Mukerrer sayıda Hayri Kozakçıoğlu'nun Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'ne atanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu karan da yayımlandı. Kozakçıoğlu'nun bölge valiliğine atanmasımn Bakanlar Kurulu'nun önceki gün yapılan toplantısında kararlaştınldığı yer aldı. Atama kararını Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in dün imzaldığı ifade edildi. Bir onbaşı, bir er şehit (Baştarafı I. Sayfada) na çıkan militanlar, damda bulunan ot yığınlarım ateşe verdiler. Çıkan yangında uykuda olan 80 yaşındaki Meiek Zongur yanarak cldfl. Evde bulunanların yangını fark ederek dışan çıkmalan uzerine de bu sırada evin çevresinde pusu kuran iki terönst, Özcan, Hediye ve Hüseyin Zongur'u otomatik silahlarla tarayarak olay yerinden uzaklaştılar. Mezradaki yurttaşların Yedisu bucağına gıderek durumu jandarmaya haber vermeleri ile üğrenılen olay sonrasında, kaçan teröristlerin aranmasına başlandı. Yarahların kaldınldığı Bingöl Devlet Hastanesi yetkilileri, Özcan ve Hediye Zongur'un sağhk durumlarının dddıyetini koruduğunu soylediler. Ayhanoğlu köyünde önceki gece yapılan saldınyı gercekleştiren PKK'li teröristlenn, 21 ma>ıs 1987'de Ayhanoğlu ile Gelinpertek köyleri arasında pusuya düşürulerek 5 PKK'li teröristin öldürülmesi olayından Zongur aılesini sorumlu tutmuş olabilecekleri olasıhğı üzerinde duruldu. Mezra sakinlerinin olayı Yedisu Jandarma Karakolu'na bıldırmesinden sonra teröristlerin yakalanması için bolgede operasyonlara başlandı. Teröristlerin bu olaydan önce Ayanoğlu köyu civarında kurulan geçici jandarma karakoluna baskın ginşiminde bulunduğu bfldirildi. Bingöl Vahsi Göner Orbay'dan alınan bilgiye göre 78 kişi olduklan sanılan bir grup terörist önceki gece saat 23.45 sıralannda jandarma karakolu çevresinde mevzilendiler. Guvenlik guçlerinın grubu fark etmesı uzerine çatışma çıktığı ve 10 dakika süren çatışmadan sonra çete mensuplannın kaçtığı belirtildı. Olayda ölen ya da yaralanan olmadı. tMZA VE SÖYLEŞÎ MUZAFFER BUYRUKÇU ve KitapKuiübü NECATI GUNGOR Bugün, ABC Kitap Kulübü'nün 3. KOCAELİ KÜLTÜR VE EĞLENCE FUARI'ndaki standında, okurlanyla birlikte olacaklar. 16 Temmaz 1987, saat 18.0022.00 aras 'Açıklama yok' Bolge Valisi Kozakçıoğlu da haberin yayılmasından sonra Diyarbakır'da kendısiyle göruşen a.a. muhabirine, herhangi bır açıklama yapmayacağını söyledi. Kozakçıoğlu, "Teferruatlı bir açıklamayı kararnameyi okuduktan sonra yapmayı düşünuyorum", dedi Daha sonra da ANKA muhabirinin sorulannı yanıtlayan Kozakçıoğlu, "Konuşmak istemediğini" yineledi ve "Bolgenin önemli sorunlanndan biri de istihdam sonınudur. Devlet yatınmlan ve ozel kesimin yatınmlan kırsal kesimdeki merkezi ilçelere kaydınlmalıdır. Yalnız altyapı goturmekle de sorun ç ozumlenemez. Önemli olan vatandaşa iş olanağı yaratmaktır. Buralara. fabrika olmasa dahi kuçuk capta işletmeler kurularak istihdama yardımcı olunabilir", diye konuştu. Bu arada Diyarbakır'da bulunan Refah Parti&i Genel Başkanı Ahmet Tekdal da, Hayri Kozakçıoğlu'nu kutiayan ilk kişi oldu. güçlerinin operasyonu surerken, teröristlerin Dicle boyuna doğru kaçtıkları belirlenince, nehrin Siirt ve Mardin kesimi güvenlik güçlerince tutuldu. Mardin'e baglı Yuvalı köyu ile Idil'e bağlı Peçenek köylerinin basılmasının ardından teröristlerin coğrafı yapısı gizlenmeye son derece uygun olan Cehennem Deresi mevküne doğru kaçtıklan belirlendi. Bunun uzerine Mardin yöresindeki operasyonlannı daha doğuya kaydırar."güvenlik güçleri, önceki gün Cehennem Deresi'ne yakın Maval Dağı eteklerinde kalabalık bic terörist grubuyla karşılaştılar. 25 gundür suren operasyondan gunboyu sıcak takıbe geçen güvenlik guçleri, teröristlerin etrafındaki çemberi daralttı. Ancak yapılan silahlı çatışmadan sonra, havanın da kararmasından yararlanan teröristler, izlerini kaybetürmeyi başardılar. Daha Önce 2025 kişilik uç ayn grup olduğu belirtilen PKK'li militanlardan iki gnıbun kuzeye doğru, 47'şer kişilik gruplara aynlarak dağıldıkJan, ancak bir gnıbun olay bölgesinden önce doğuya doğru kaydıkları ve oradan sınır bölgesine ulaşarak yurtdışına çıkmaya çalıştıkları ifade ediliyor. 20 kadar teröristten oluşan gnıbun ldilMardin%rasındaki Maval Dağı civarında gonılmeleri uzerine başlayan çatışmadan kurtulroayı başaran teröristlerin, halen bolgede gizlendikleri sanılıyor. Suriye ve Irak sınır bölgesınde güvenlik güçlerince alınan çok yoğun ve sıkı önlemler nedeniyle PKK militanlannın bolgede bir sure daha sınıra >akın bir bolgede gjzlenebilecekleri, sınırda alınan güvenlik önlemlerinin zayıflamasını bekleyecekleri sanılıyor. Öte yandan, Suriye sımrına oranla daha zayıf fiziki önlemi olan ve coğrafı yapısı lrak'a ulaşma olanağı veren Uludere, Çukurca bolgesinı teröristlerin geçiş için kullanabilecekleri olasıhğı uzerine, bu bolgede de önlemlerin arturıldığı öğremldi. Ayrıca, Diyarbakır Askeri Havaalam'nda önceki günden itibaren başlayan uçakların keşif uçuşları ve hehkopterlerin bölgeyi taraması dün de 20 kadar teröristin göruldüğu bolgede yoğunlaştınlarak sürduruldü. başlandığı öğrenildi. güvenlik yetkililerinden alınan bilgiye göre, bolgede sürekli görev yapacak ve kuvvet eksikliğini gidermek amacıyla jandarma birlikleri piyadelerin yerine gönderiliyor. Bölücü eylemlerin artuğı SiirtMardin sırunndaki Dicle kıyüanna kuvvet yığma sürdürulurken, jandarma komandolanmn yanı sıra vurucu timler de gönderiliyor. Aynca, Siirt'ten gönderilen özel polıs ümi de Habur'un stratejik noktalannda mevzılendirildi. Hafta başında gönderilen tim, Habur'da sürekli görev yapacak. Demiryoluna koruma Nusaybin'deki tarihi Alman Köprüsü'ne önceki gun yapılan sabotajdan sonra NusaybinKilis arasında yolcu taşıyan trenlerde de bazı güvenlik önlemleri alımrken, TCDD yetkililen, yaklaşık 500 kilometre uzunluğundaki demiryoluna devriye çıkanldığını soylediler. Kilis Nusaybin arasındaki trene bineninenlerin jandarma tarafından kontrol altında tutulmaya başlandığı bildirildi. Teröristlerin birbiri ardına yaptıkları eylemlerden en fazla konıcular, bekçiler, köy muhtarlan, köy ihtiyar heyeti üyeleri tedirgin oluyor. Köy koruculanmn ve muhtarlann hedef seçildiği terör olaylarından sonra, köy muhtarlanmn geceleri e\lerini terk ederek aileleriyle birlikte her gece başka başka evlerde yattıklan öğrenildi. Mardin merkeze bağlı bir köyün adırun açıklanmasını istemeyen muhtan, son olaylardan çolc tedirgin olduklannı belinerek şunları söyledi: "Geceleri çocuklanmı ve ailemin her ferdini başka başka yeriere göoderiyonım. Ben de damı yuksek olan evimin ustune çıkıp yatıyonım. Yatmadan önce de çıktıgım portatif merdiveni yukan çekiyonım." Cumfmrıyei CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ TEMSİLCİLİ6İ KOCAELİ FUARINDA KİTAP ŞENLİĞİ 15 TEMMUZ15 AĞUSTOS GELİN. BU YAZARLARLA TANIŞIN İMZALI KİTAPLAR EDİNİN... IMZA GÜNLERI/19.00 22.00 Resmi Gazete "Olağanüstü Hal Bölge Valiliği" Yülarca özveriyle heyetimize hizmet etıniş olan sevgili arkadaşımız İzlerini kaybettirdiler Pınarcık baskınının ardından Bolu ve Kayseri'den getirilen takviye gur venlik güçlerinin bolge> e intikal ettirilmesiyle guneydoğunun kritik bölgelerinde 25 gun önce yoğunlaştınlan operasyonda teröristlerle güvenlik kuvvetleri arasında ilk kez sıcak takip yapıldı. Ancak bir gün suren takip ve çatışmadan sonra teröristler, Gercüş tdil arasındaki bir<bölgede izlerini kaybettirerek kaçmayı başardılar. Pınarçık'ı da içine alan Mardin Savur Ömerli çemberinde güvenlik EDGARDO MATTEO PERETTÎ 9 Temmuz 1987'de Ancona'da vefat etmiştir. Kederli ailesinin acısını paylaşır, baş sağlıgı dileriz. Torumtay incelemelerini sürdüriiyor Kara Kuvvetleri Komutaru ve Genelkurmay Başkan Vekili Orgeneral Necip Torumtay böigedeki incelemelerini surduruyor. Önceki gun Diyarbakır'a gelen, dün de Mardin ve Nusaybin bolgesinde incelemelerde bulunan Orgeneral Torumtay'ın beraberinde Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Adnan Dogu ile 6. Kolordu ve Sikıyönetim Komutanı Korgeneral Aşir Özözer de bulunuyor. YARIN 17 Temmuz cuma HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU İTALYAN KÜLTÜR HEYETİ MÜDÜRÜ ve ÇALIŞANLARI Birlikler değiştiriliyor Sikıyönetim uygulamasının 19 temmuz pazar gunu sona ermesi nedeniyle, bolgede bulunan piyade bırliklerinin karargâhlarına çekılmeye