Katalog

11 HAZİRAN 1987 HABERLER CUMHURÎYET/9 \an Vali Vekili, Kürt Peşmergeleri aramak için sımnmızdan 8 kilometre içeri giren Devrim Muhafızlan 'nın Esenyamaç köyünde kaçmaya çalışan Gazi Koç'un arkasından ateş açarak ölümüne neden olduklarını bildirdi. VAN (Cumhuriyet) tran Islam Cumhuriyeti'nin Devrim Muhafızlan, önceki gün sımnmızdan 8 kilometre içeri girerek Esenyamaç köyünün Sualtı mezrasını basarak bir yurttaşımızı öldürdüler. Devrim Muhafızlan olaydan sonra İran'a geri döndüler. Van Vali Vekili Fevzi Giineş, Devrim Muhafızlarrnın, Kürt Peşmergeleri aramak için sımn Iraırclaıı sınır tecavüzü şan Gazi Koç adlı yurttaşımıza arkadan ateş ederek öldıiren Devrim Muhafızlan, sınırımızı terkederek İran bölgesine geçmişler." mızdan içeri girdiğini belirterek olayla ilgili olarak şu bilgiyi verdi:"Devrim Muhafızlan İran'dan kaçtıklannı sandıkları a\nlıkçı Peşmergeleri aramak için Başkale ilçemize bağlı Esenyamaç köyünün Sualtı mezrasına kadar girmişler. Bu nıezradan da yanlartna aldıkları bir >urttaşımızla birlikte, mezrada Peşmerge aramışlar. Bu sırada kendilerinden korkarak kaçmava çalıVali Vekili Guneş, olaydan sonra İran'dan mülakat istediklerini, mülakatm bu sabah Esendere sınır kapısında yıpalacağını. Başkale Kaymakamı Ertuğrul Dokuzoğlu ile İran'ın Urmiye kenünden gelecek yetkilinin hazır bulunacağını belirtti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İnal Batu, dun verdiği basın brifinginde Iranlı Devrim Muhafızlan'nın sının geçtiği yolunda kendilerine bilgi gelmediğini söy Devrim Muhafızlan, bir yurttaşımm öldürdü DLYDIK/GÖRDIJK YALÇI!\ PEKŞEJV O rdu (a.a.) Ordu'da, kaldıktarı sosyal konullan satın alamadıklan için evlerinden çıkartılan 20 aile, bir haftadır yaşamlarıhı sokakta sürdürüyorlar. Gecekondu bölgesindeki evlerinin yıkümasından sonra Bayındırlık ve tskân Bakanlığı 'na ait sosyal konutlara yerleştirilen ailelere, bir süre sonra oturdukları konutları satın almalan bildirildi. Aileler 669 bin lirası peşin, toplam 2 milyon 575 bin lirayı taksitle bile ödeyemeyeceklerini bildirince, evler başkalanna satıldı. Güvenlik guçlerince oturdukları evlerden çıkarılan aileler adına konuşan Dursun Çakır, Ramazan Varol, Enver Kızılca ve Fatma Şahin, zor durumda kaldıklarım belirterek, "Afganlı Müslüman kardeşlerimize sahip çıkan devletimiz, elbetteki kendi vatandaşlan için bir çözüm yolu bulacaktır" dediler. Sokakta yaşam ledi. DYP'li Mural Sökmenoğlu, İçişleri Bakanı tarafından yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanhğı'na verdiği soru önergesinde Başkale ilçesi Esenyamaç köyüne bağlı mezranın İranlı milisler tarafından basıhp basılmadığını sordu. İran Kiirdistan Demokratik Partisi'ne mensup Peşmergenin Türkiye'deki bir köyde saklandığı bahanesiyle bir kişinin ölümüne, dört kişinin de yaralanmasına neden olan baskın karşısında ne gibi girişimlerde bulunulduğunun acıklanmasını isteyen Sökmenoğlu, İran nezdinde yapılan girişimleri de sordu. Deniz otobüslerine övgü... Artık Asya yakasından Âyrupa toprağına geçmek için inşaat molozlarını aşmak, merdiven altlarından geçmek, halatların, kalaslann üzerinden atlayıp sıçramak gerekmiyor. Bastınn 1000 lirayı... Siz rezil olacağınıza paranız rezil olsun... U Referandum raporu Anayasa Mahkemesi üyelerine dağıtıldı Karar 18 haziraııda ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Muhalefet partilerinin Anayasa Mahkemesi'ne "siyasi yasaklann referandumsuz kaldınlraası" için yaptıklan başvuruyu değerlendiren rapor, üyelere dağıtıldı. Anayasa Mahkemesi raportörünün "yasaklann kaldınlması için referandum yapılması" yönundeki görüşunü taşıyan rapor, 18 haziran perşembe günu Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'nda görüşülecek. Edinilen bilgiye göre, Anayasa Mahkemesi üyeleri arasında referandum konusunda farklı iki görüş belirdi. Bir bölüm üye, siyası yasaklann referanduma gidilmeden kaldırılabileceği görüşünü taşırken, diğerleri referandumun zorunlu olduğunu savunuyorlar. Ancak siyasi yasaklann kaldınlması için referandum gerektiği eğiliminin üyelerde ağır bastığı da bildirildi. Muhalefet partilerinin başvu IZMİR'den HİKMET çtTİMKAYA ' İZMİR /. Uluslararası fzmir Festivali, siyasal yaşamm bir hayli harekeılendıği yaz bastnda Ege'ye ayn bir renk katn. Marmaris Festivali SHP'li Behdiye Başkanı Mubarrtm Etgtn'in gbrevinden atınmastndan hemen sonra başlamiftt. 19. Uluslararası tzmir Festivali ise ANAP Merkez tlçe kongresmden önce baştadı. tlk gösteri A. Adnan Saygun'un "Yunus Emıt" oratoryosu. Marmans Festivali'mn en gözde1 kadrnt Ahu fiığbaydı, Uhtslararası İzmir Festivali nin en gözde erkeği ise Burhan özfatura olacak. Tüm bunlar bir kenara, yaz aylartnda ANAP'la kıyasıya bir mücadele göze çarpıyor. tzmir'de tUm ddegeseçimlerini Burhan öıfatura'nm ekii» kazandt. ANAP Merkez tlçe Baskam Sevinç Fisek'in bir yıl önce "içtiği su ayn gitmeyen" özfatura'yı "Kendini iman gueuyit tutubnaz bir güç sanan, smsi planiar haartaytm" kisi olarak değerkndirmesi, gerçekten düşundürücil Burhan özfatura, açtk açık Mehmet KeçedJer ile ısbirliğı yapıığmı herpolitik eyleminde belirtiyor, Merkez tlçe Belediye Baskam Süha Baykal ise, "An ANArtan gidkiybrC diyor. Süha Baykafın ANAP'tan sonra tercih edeoeği partı DYP olabitir. Ancak D YPII Baskam Rıfat Serdaroğlu ile yıldızhn barifik değiL Bu yüzden btr süre daha ANAP'la kalmayt yeğliyor. ANAP'ın liberal llBaskant ftamlz Sevtnç, Ankara'da bir dizi gOrüşmekr yaptyor şu günlerde. Sevinç, hem Süha Baykal'dan hem de Burhan özfaturn'dan yana oldukça dertli Ramız Sevinç şoyle diyor Beiediye baskcmlan parti isine kansmasuu. tlk tepkı Burhan Özfatura'dan geldı Ramız Sevinç'e: Ne mmtastbeu. Bekdfye bafkmlan hamal m? Elbel politika yapacakka. Herkes aday olabiHr. Btz o hatayı bir de/a ifledik. Bundan sonra hata yapmayacağu. Bu arada Başbakan Thrgut Ozal'ın Burhan Özfatura'yı kolladıg\ tercih ini ondan yana koyduğu görüfti basta Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem oimak iizere diğer tzmır müleıvekillenni dusündürityor. Genel kanı su: Burhan özfatura'nm ANAP tabanau ele geçkmtsi, tımtr'de SHP'yf birinci parti, DYP'yi ise ikinci parti yapar. Zaten Kaya Erdem'e yakmlığıyla tanınan Süha Baykal, Burhan özfatura'ya karşı bayrağı açarken Festival ve Politika Silah operasyonu Tstanbul Haber Servisi M. tstanbul'da son 15 gün içinde gerçekleştirilen operasyonlarda, 3 tabanca, 1 mavzer ve 140 adet çeşitli çapta mermi ele geçirildi. Olaylarla ilgili olarak 6 kisi gözalüna alındı. İsianbul Emniyet Müdürlüğü Silah Mühimmat Kaçakçılığı Şube Müdürlüğü Ekipleri, üzerlerinde 2 adet tabanca ve 76 adet mermi bulunan gece kulübü sahipleri Aydın Karabulut ve Enver Aktas'ı gözaltına aldılar. Samklann yapılan sorgulamalan sonucu geniştetıten operasyonlarda, çeşitli tarihlerde bu kişilere tabanca sattıklan belirlenen Osman Akdere, Ahmet Ersoy ile Ahmet Demiray da yakalandı. Bu arada, evinde yapılan aramada bir mavzer ve 73 mermi ele geçirilen 65 yaşındaki Mehmet Tunç da gözaltına alındı. aym şeyleri soylemisti' Bugün ANAP"m görüntüsünu veren Mehmet Keçecihrrdir. Pbrtiye bir eskifehefe egemen kıimmak istenmekttdtr. Stiha Baykal bugün ANAP Genel Merkezi tarafmdan dışlanmıs durumda. Başbakan Turgut özal, Baykai'a açık açık şöyle dememiş miydi Otur otuntuğun yerde. Yoksa seni harcanm.» Aslında Turgut özal, Süha Baykal"ı hem seviyor hem de krz/yordu. Sevmesinin nedeni ANAP içinde canlılık yaratmasında kaynaklanıyordu. Kızması ise özfatura ile sürekli kavga etmesL çenesini tutmamasından öttirtiydu. Süha Baykal isin farkmdaydı, ama yine de üstüne üstüne guüyordu özfatura'mn~. Burhan Hoca, tzmir'de b'ir larikat protokohı uyguluyor, FetulUth Hoca'yla dost, Rabııa'dan yardun alacaimt söylüyor. Fatih, ya da Eyüp'te otursa malı götürür. Ama bunat lzmir.Suha Baykai'a sorduk: • Mustafa Tişar namUtr? Yanıtı su otdu: Bunca yttdır KtçecOerTe çahstu Gerici olduğunu yeni mi öğrendl? Burhan özfatura, Bedrettin Dalan ve Mehmet Altınsoy ile birlikte Başbakan Turgut özat'dan "Çevrt Tisvik Ödüiu"nü aldı ya, gticü bir kaı daha arttı... İzmir yaz basında uluslararası.bir festıvatie birlikte çöpluğe dönse bile özfatura "çevre ödülü " ile yine havatara girditz/nir'e girerken insanm miâesinı bulandıran opis koku, fuann içındeki kesmekeşlık, olsa bile politikamn ağır bastığı bu dönemde Burhan özfatura'yı yine On plana çtkardı. Nasıl olsa ANAP'm karşısında gitgide eriyen bir SHP var. DSP desenız hiç yvk DYP ise "gunü birük" politikanm içinde. Sosyal demokratlann kalesioian tzmir'de tam şu saatte seçim yapılsa, kalenin yıkılması hiç zor olmayacak. Bu hesabı ANAP kurmaylan iyiyaptyor. tşte özfatura ondan güçtü. Başbakan özalda o yüvien tutuyor ötfatura'yı.. Geriye ıç çekisme kalıyor ki, o her zamen çözUliir. Üç yıl önceki il kongresinde olduğu gıbi Seçimi yitiren Atila Yurtçu, nastl atanmıstı il başkanlığına? Festtvalli bir politika işte o zaman baslamıştı kL, hâlâ sürüp gidiyor ANAP içinde... rusu üzerine Anayasa Mahkemesi, bir üyeyi raportör olarak görevlendirmişti. Başvuruyu inceleyen raportör, hazırladığı raporda, muhalefet partilerince yapılan başvurunun yerinde görülmediği ve reddedilmesi gerektiği düşüncesini savunuyor. Referandum Yasası'nın TBMM'de kabulü ve Evren'in onayından sonra, aynca "referanduma gidilmesi gerektiği koşulunun eklendiğine" işaret ediİen raporda, göruşünü anayasanın 148. maddesine dayandırıyor. Muhalefet partileri ise siyasi yasaklann Meclis kararı ile kaldınlması gerektiği göruşünü taşıyorlar. DYP, erken seçim önergesi verıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DYP, 8 Kasım 1987 pazar gunü erken seçim yapılması amacıyla bugün TBMM Başkanlığı'na erken seçim önergesi verecek. DYP Genel Başkanı Husamettin Cindoruk, parti grubunda oybirlıği ile alınan kararı bir basın loptamısı ile açıkladı. Cindoruk, "Seçim tarihini tarüşmayı hazınz" dedi. DYP Genel Başkanı, gnıp toplantısından sonra yaptığı basın toplantısında, içinde bulunulan siyasi ve ekonomik koşulların demokratik tek çozum yolunun erken seçim olduğunu ortaya koyduğunu belirterek, seçim için partisinin öncülük etmeye karar verdiğini açıkladı. 6 eylulde yapdacak referandum da göz önunde tutularak erken seçim için 8 kasım tarihini saptadıklannı anlatan Cindoruk, 1987 yılında seçim ilkesine bağlı kalmak kaydıyla tarihi tartısabileceklerim söyledi. Cindoruk, şoyle devam etti: "Sayın Başbakan 7 haziran seçimlerinin partisi için zafer olduğunu so>lu>or. Bu durumda iktidar partisi için seçim vararlıdır. O halde millet iradesirün butun baskılardan anndıgı, yasaklann kalktıgı bir ortamda seçim yapılmalıdır." S nlü öykücümüz Sait Faik, gazetecilik yaptığı sıralarda yazdığı "Beyoğlu" başlıklı röportajına, aklımda kaldığı kadanyla şöyle başlar "Gazetecinin iyisi Beyoğlu'na söver. Ben iyi gazeteci değilim, onun için övecegim..." Ben de% iyisiyle, kötüsüyle her gazetecinin bu ülkede her şeye söveceğine inananlardan olduğum için kuralı pek bozmam. Ama bugün bir ayncalık yaparak, Bostancı Kabataş arasında sefertere başlayan deniz otobüslerini biraz övecegim.. Yanhş an<*> c Q laşılmasın: c " <" > Devlet gemisini karaya oturttuktan sonra kaptanlığını bu kez gerçek deniz araçlanyia kanıtlamaya caltsan Başbakanımız Özal, "Bu hizmeti beğenmeyenler kalpsizdir" dediği için değil. Gerçekten beğendiğim için.. Aslında Bostancı'dan Kabataş'a yaptığım yoteulukta bazı aksaklıklarla karşılaşmadım denemez. Bunlan da yazacağım. Ote yandan Umurbey ve Çakabey'i övecegim. Çünkü bu aksaklıklarda gemilerin hiçbir suçu yok.. MUTLU YOLCULAR aat 09.00'a doğru Bostancı'daki deniz otobüsleri terminalinde hiçbir hareket görünmüyor... Acaba ilk günden bir aksilik çıktı da seferler iptal mi edildi? Biraz yaklaşınca durum anlaşılıyor. Hiçbir aksilik yok. Gemiler çalışıyor.. Olmayan şey sadece yolcu.. O yüzden terminalin kapısından bir yolcunun girdiğini (bu yolcu ben oluyorum) gören personel gözlerine inanamıyor. Üçü dördü birden önüme düşerek gişeleri gösteriyor. Gişelerde bekleyen 56 görevli de hangisıni seçeceğim konusunda merak içinde. Rasgele 'birine' yaklaşarak 1000 TL'yi uzatıyorum ve banknotun boyutuyfa hiçbir ilgisi oimayan gömlek düğmesi ölçülerinde bir jeton elde edıyorum... Jetonu alıp geçiş yerlerine doğru yöneliyor ve bunu içine atacak bir delik arıyorum. Fazla aramama gerek kalmıyor. Geçiş noktasında bekleyen başka bir görevli "Bana verin" diyor. Otomatik jeton aletleri, çalışmaya başlar başlamaz bozulmuş. Onun yerine canlı bir jeton toplayıcı yerleştirilmiş... SABAH JİMNASTİĞI YOK etonu verdikten sonra şimdi bir Kadıköylü olarak savaşa hazırım. Alışık olduğum yönteme göre önce birkaç tane inşaatın molozlarını aşmam (*), merdiven altlarından geçmem, paslı demirtere sürünmemeye çalışarak halatların, kalaslann üzerinden atlamam ve en sonunda yüksekçe bir yerden gemiye sıçramam gerekiyor (Çünkü Kadıköy'den vapura böyle binilir). Fakat hayır.. Bunların hiçbiri yok. Dümdüz, sıkıcı bir yol.. İskele bile geminin yüksekliğine göre ayarianmış. Kısacası terminal kapısından gemiye kadar uzanan yotda ağız tadıyla bir sabah jimnastiği yapabilmek için hiçbir olanak yok.. İçerisi bomboşa yakın bir dolulukta.. 14 kişilik sıraların sadece pencere kenarlan (yani ikişer tanesi) dolu.. O yüzden inanılmaz bir sessizlik hüküm sürüyor.. Salt tenhalıktan değil bu. Henüz büfecilerimiz gemiye el atmamış. Oturur oturmaz burnunuza üzerinde dumanlar tüten bir çay bardağı (çayınız) uzatılmıyor. Bü fecinin annesinin yapmış olduğu laz böreklerini "Var mı isteyen" diye dolaştıran Karadenizli vatandaş da yok.. İpliği iğneye kendi kendine geçiren "Japon sanayiinin son harikalan"da pazarlanmıyor. Aynca dizinizin üstüne bir ailenin acıklı durumunu anlatan kartlar da bırakılmıyor.. K YADIRGATICI ŞEYLERırmızı mavi renkli koltuk kılıflan çakılarla, jiletlerle parçalanmaya hazır (ama şimdilik sapasağlam) bekliyoriar. İlk defa bir deniz aracında delik deşik olmamış koltuk kılıflan görmek insanı oldukça yadırgatıyor... Yüksek aralıkla koltukların baş hizasında, zaman zaman değiştırmek üzere, bez yapıştırılacak yerler var. Fakat bezler yok... Büyük bir olasılıkla "Bezler kirieneceğine, kafalarınız kirlensin" düşüncesiyle takılmamış.. Nasıl olsa kafalarınızı siz temizlemek zorundasınız, bezleri ise şirket.. Bu bir eksiklik sayılır, ama Kadıköy vapurlarında da bu kadar, kusur olur artık.. 12 Mİ, 32 Mİ? aat tam 09.00.. Belli belirsiz bir titremenin hemen ardından gemi denize doğru açılmaya başlıyor. Ama sanki denize açılmıyor da sebze, meyve tarlaları içinden geçiyor mübarek.. Deniz otobüslerinin sefere başlama töreninde konuşan Dalan "Su akar, Türk bakar" demiş. Bana kalırsa yanılıyor. Türk "bakmıyor, dolduruyor" ve ne bulursa.. Her türlü kâğıt, naylon, sebze, meyve, yiyecek içecek ambalajları, hayvan leşleri vs. ile. Söylendiğinegöre 12 dakika sonra <Ss> Kabataş'ta ^ S olacağız. İnanılacak gibi değil.. Zaten inan j ^ manıza ge v rek de yok. Çünkü 20 dakika sonra daha Fenerbahçe açıklarındayız. 25 dakika sonra Galata Köprüsü hizasında "hızla" seyrediyoruz. Geminin iskeleye yanaşması 30 dakikayı buluyor ve Bostancı'dan kalkışımızın tam 32. dakikasında karaya ayak basıyoruz. Gemideki görevlilerden birine "Hani yolculuk 12 dakika sürüyordu" diye soruyorum. Yaptığı açıklamaya göre "12 dakika imiş... örneğin Kabataş yerine Marmara Denizi'ne açılsak aynı mesafeyi 12 dakikada alabilecekmişiz. Fakat Bostancı Kabataş arasında trafık yoğun olduğu için zaman kaybediliyormuş." İDEAL BİR ARAÇ ena bir gerekçe değil. Demek ki, bir gün kısmet olur da Marmara Denizi'ne açılmak gereğini duyarsak, Bedrettin Dalan yalancı çıkmamış olacak.. Ka bataş iskelesine ayak basarken 1000 TL'lerimiz yanıyor. Bu uzaklığı yine de çabuk aldık sayılır. Asıl zor olan şimdi başlıyor. Kabataş'tan kentin diğer semtierine nasıl gidilecek? Başta da söylediğim gibi bu yolculuğu övmek niyetindeyim. Öyleyse yazı şöyle bitebilir: Eğe tam Bostancı'da oturu yor ve tam Kabataş'ta çalışıyorsanız (tam tersi de olabilir) deniz otobüsleri ideal bir taşıma aracı.. Bastınn 1000 lirayı, siz rezil olacağınıza paranız rezil olsun... (*) Yıllardır onarımı sürmekte olan Kadıköy'deki eski iskele binasının onarılmakta olduğuna artık ınanmıyorum. Şöyle düşünüyorum: Herhalde ANAP'lı belediyeler istanbul'u onarmakta olduklarının anısına burada bir "ONARIM ANITI" bulundurmak istiyorlar... S F J İranh Beheman Mastohori Çöp bidonu cinayeti aydınlandı / stanbul Haber Servisi Bayrampaşa'da üzeri betonlaşmış çöp bidonunda önceki gün bulunan ikiye ayrılmış cesedin Iranlı Beheman Mastohori 'ye (32) ait olduğu ve yaklaşık 5 ay önce öldurüldüğü belirlendi. tlk soruşturmada bidonu bir süre önce Ahmet adlı bir kişinin kullandığını saptayan polis, sanığtn ifadesini aldı. Dede daha sonra suçunu itiraf etti ve ölen tranlı ile para konusunda anlaşmazlığa düştüklerini söyledi. Ahmet Dede, îranlının kendisinden daha önce dolar aldığını, ancak geri vermediğini, yine para isteyince aralannda önce tartışma, sonra boğuşma olduğunu bildirdi. 'Bir ara başını duvara çarptı, öldüğünü görünce paniğe kapıldım, ikiye bölerek çöp bidonuna sakladım" dedi. öviz hesabınıza yüksek faiz veren bankanız, kredi ihtiyaclannızı da karşılayacak kadar sağfam yapıda mı?.. şimdi ÂBD İJssü'ne luıciz istemi saglam bir alternatif var! İncirlik'te bina onarımından doğan alacağı odenmeyen işadamı, ABD'yi icraya verdi TAKSİTLE EVE TESLİM Commodore 64 Data set 2 Adet JoystickUEM ışıklı kalem IngilizceTürkçe Kullanım Klavuzu Adım64 Kafa ayar programı Tshirt 100 Adet Oyun 18 Derslik BASIC Kurs kaseti C0MM0D0RE Tokbey Uluslararası Nakliyat ve Dış Ticaret Limitet Şirketi, yapılan bildirimlerden sonra 44 bin dolar alacağının kesinleşmesi üzerine borçlu încirlik Üssü'nün bankadaki mevduatı üzerine haciz konulmasım talep etti. ADANA (Cumhuriyel Güney İlleri Bürosu) İncirlik ussunde, bina onarımı yapan Tokbey Uluslararası Nakliyat ve Dış Ticaret Limitet Şirketi, 44 bin 410 dolar 67 sent alacağı ödenmediği için Amerika Birleşik Devletleri'ni icraya verdi. Kesinleşen icra takibi sonucu şirket avukatı, Amerikalıların Türkiye tş Bankası Adana Merkez Şubesi'ndeki parasına haciz konulmasını istedi. Cem Tokbey'in sahibi bulunduğu şirket, Adana Yedinci Noterliği'nden "ABD adına hareket eden İncirlik Hava İ ssü'nde mukim 39 tn Factical Group Bldg 468 (kontrat subayı) İncirlik" adresine bir ihtarname göndererek bina onarımından doğan alacağının odenmesini istedi. Şirketle Amerikalılar arasında 30 Eylul 1985'te imzalanan sözleşmenin ardından 25 Kasım 1985'te başlayan inşaat çalışmasından doğan alacağın ödenmesi için, şirket avukaiı Seyfettin Tokbey'in noter aracılığıyla gönderdiği ihtarnamede olay şöyle anlatıldı: "Muvekkilim şirket, ABD adına izafeten kontrat subaylığıyla AIDS'li Fidan'ın kocası temiz çıktı ursa (Cumhuriyet Bürosu) Öldükten sonra kanında AIDS virüsüne rastlanan Fidan Kurt'un (22) ikinci kocası tzzet Kurt'un kanında AIDS virüsüne rastlanmadı. Kansının ölümünden sonra çevresinden tepki görmesi üzerine Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kamndan örnek vererek "eliza testi" yapılmasmı isteyen Izzet Kurt, kendisini suçlayanlara "temiz raporu" ile yanıt vereceğini söyledi. 65JJ00 TL peşin, 5O000 TL. taksitle (8 ay) Teleteknik Yetkili Satıcısı ISTANBUL Nova Bllgisayar Ebekızı Sok. 37/5 Osmanbey Tel: 147 28 00 SATIŞ MERKEZLERİMİZ OSAM Elektronik Ebuziya Cad. Sakızlı Yalı Sok. No: 3 Bakırköy Tel. 583 72 46 Gözlem Pazarlama Kazım Ismai! Gurkan Cad. No 5/3 Cağaloğlu Tel: 511 63 98 ANKARA Gözlem Pazsrlama Menekşe Sok No. 5/13 Kızılay Tel: 17 75 94 san 1987 tarihinde aynı ihtarnameyi bu kez Adana Yedinci Noterliği kâtibi aracılığıyla gönderdi. Elden gonderilen ihtarname, İncirlik üssündeki sekreterlikçe alındı. Söz konusu "ödeme emri"nde yaptığı malum mukavele>e isnal Tokbay Uluslararası Nakliyat ve la İncirlik'te bulunan binasının Dış Ticaret Limitet Şirketi'nin onarılma işini taahhüt etmiş, işi alacağının yüzde 30 temerrüt fabitirerek teslim etmiş, işveren te izi ile birlikte ödenmesi gerektisellüm e>lemiştir. ği bildirildi. Icra memurluğu tarafından gonderilen "ödeme emİşbu istisna akdinin kontrol ri"nde borcun ve takip masrafbedeli 63 bin 463 dolar 25 sent iken bilahara yapılan ilave inşa larının vedi gün içinde ödenmeatla bu bedel 84 bin 916 dolar 56 si, itiraz varsa bildirilmesi, bir hafta sure içinde yaah ya da sözsente yükselmiştir. Bu meblağın 59 bin 538 dolar 86 senti miivek lü bir itiraz olmaması halinde ise kilime ödenmiş, bakiye 25 bin yedi gun içinde mal beyanındaC 377 dolar 67 sent alacak kalmış bulunulması zorunluluğu anımsaiıldı. tır. Ancak ABD'li görevliler, Adaİşin devam ettigi sırada onanlna Altıncı Icra Memurluğu taraması gereken binada vaki kusur fından gonderilen "ilamsız tasebebi>le bir kısım inşaat ilavesinin fennen gereği muhtelif ya kiplerde ödeme emri"ne olumlu zılarla diğer tarafa. Borçlar Ka ya da olumsuz bir yanıt vermenunu'nun 357. son maddesine diler. Şirketin yapılan bildirimlerden sonra alacağının kesinleşgore bildirilmiş, problemin halli istenmiş, fakat işi veren taraf ce mesi üzerine, 2 Haziran 1987'de vap vermemiş, inşaalın devamı Altıncı İcra Memurluğu'na başnı siirüncemede bırakmış, bun vurarak Amerikalıların paralarına haciz konmasıru isteyen şirket dan da muvekkilim şirket 19 bin avukatı Seyfettin Tokbey'in iste033 dolar zarar etmiştir. mi, Icra Memurluğu'nun İncirlik ussüne 20 Nisan 1987'de ulaşan bu ihtarnameye 987/2249 sayılı tutarıağına "Borçlunun İş Bankası merkez ABD Hava Kuvvetleri Askeri Savcılığı "Bu isimde muhatap şubesiodeki mevdualı üzerine haciz koMrtmasını talep ederim, yoklur" yanıtını verince şirket avukatı Seyfettin Tokbey, 27 Ni dedi" biçiminde geçti.