19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 HAZİRAN 1987 CUMHURÎYET/7 Karnak Tapınağı'ndaki yontu ve sütunların boyutlarına vesayısal çokluğuna şaşmamak olanaksız Bütün zamanların tapınağı 5 Mısır'ın en guney noktasından, Ebu Simbel'den başlavıp kuzeye doğru suren yolculuğumuzun onemli bır konaklama noktası, Luksor kenti oluyor. Mısır turîzminin can alıa noktalarından bıri, onemli bir merkezi burası... Tarihin en eski donemlerinin, Homeros'un "İlyada"da "100 Kapılı Kenf diye sozunu ettiği ünlü kenti Tebai, Orta ve Yeni İmparatorluk döneminin başkenti, 100 yıl oncesinın gezi yazılarında "sayısız yolun birleştiği, dumanlı ve pis bir labirentler kavşağı" diyesöz edilen şehir... 1877 yılında unlu Ingiliz kadın gezgini Amelia Edvtards. şoyle yazmış: "Sayısız çocuk, sayısız dilenci. sizi eski tapınaklan gezmeye cağırırken. antik şahin veya bokböcegi he>kelciklerini satmaya çalışan sozde antikacılar da >olunuzu kesiyor ve herkes bir 'bahşiş' peşinde"... Edvvards'ın gözlemleri bugün için de geçerli. Çocuklar, dilenciler, 1877'lerde gerçek olma şansı yuksek olsa bile, bugün artık sahte olduğu kesin mezar buluntularını satmaya çalışanlar yine çok... Ama Luksor artık sayısız oteli, Nil ustunde gidip gelen sayısız teknesi. kıyı lokantaları, gece gunduz emrinizde olan faytonlarıyla, insanı hoş bir biçimde karşılayan, rahatlatan bir kent... Sokak satıcıları ise, kentte var olan tam 5000 dukkândaki ticaretle rekabet edemeyeceklerıni anlamış, daha çok ören yerlerine doğru çekılmiş görunüyorlar.. Kent, temelleri 18. hanedana (M.Ö. 15. yuzyıla) dek inen bir tapınağın eevresinde kurulu.. Otellere giderken Luksor tapınağının önunden geçmek, hele kente bir akşam üzeri girmişseniz, gerçektençok etkileyici... Yapımı neredeyde 1000 yıla yayılan dev bir tapınak bu... Ama özellikle 2 ünlü fıravunun damgasını taşıyor: 3. Amenofis ve 2. Ramses... Ünlü Fransız yazarı Gustave Flaubert'in 1850'lerdeki gezisi sonunda "..görkemli harabelerde evler kurulmuş.. Bunlan birbirinden çamur tarlalan ayınyor" dediği tapınak, uzun yıllardan beri (hâlâ) süren onarım çahşmalarıyla ziyarete açılmış.. Girişte dev bir dikili taş var. Bunlar bir çiftmiş, diğeri bugün Paris'te Concorde meydanında... Yüzlerce sfenksin 2 yanlı çevirdiği 3 km'lik bir yol, bu lapınağı yakındaki Karnak tapınağına bağlarmış. Sfenksli yoldan geçip 1 tapınağa girerken, Mısır tarihinin en görkemli firavunu 2. Ramses in dev yontuları sizi'karşıhyor. Zaten mabedin hemen tümu, Ramses ve eşı Nefertari'yi anımsatan sayısız dev yontu, sayısız sutun, sutun başlığı, hiyeroglif ve kabanma ile dolu. Mısır tapınaklarındaki hi>eroglif çokluğu, zaten .insanı şaşırtan başlıbaşına bir olay.. Bu adamlar, çok şeyi (hemen her şeyi) ebediyete dek silinmeyecek biçimde yazmak, taşların ustüne kazımak istemişler... Yuzyıllar boyu okunamaz kalan bu gizemli yazılar önünde kimbilir kaç ziyaretçi hayran ve şaşkın dolaşıp durmuş!.. Bir sdylentiye gore, Sezar buradan geçmiş.. Luksor'u gezerken yaşlı bir adam gormuş.. Yaşlı adama bu yazıların ne olduğunu sormuş.. "Ey >üce Sezar" demiş ihtiyaı.. "Taİihlisin, çünku ben bu yazılan okuvabilen son adamım".. Ve yaşlı adam Sezar'a, duvarlarda, sütunlarda neler yazdığıru bir bir okumuş... Sonra koskoca bir alfabe ve bir dil, koskoca bir. uygarhkla birlikte yok olup gitmiş.. Yunanhların, Romalıların, daha çok çeşit "Ebedileşmek" yannlara kalmak sanki yalnız firavun ve ailesi için düşünülmüş bir şey... Halkın böyle bir ayrıcalığı yok. Yine de bunun istisnası var: "Sanatçılar Vadisi", soylu olmasa da çok marifetli bir avuç sanatçıya bu hakkı tanımış... ATİLLÂ DORSAY Piramitler, Nil ve Kum Insanlığın Şafağı Luksor, otelleri, faytonları ve çarşısıyla tipik turistik bir kent. Ama kentin göbeğindeki Luksor ve çok yakınındaki Karnak îapınaklarının yanı sıra asıl ilginç olan, karşı yakaya geçip antik kentleri gezmek... ve soylu bir duzeye ulaştıramamıştır." Kuçük Ramses yontulannı golgelerine almış bir dizi koç başlı sfenks eşliğinde giriliyor mabede.. Antik Tebai'yi koruyan tann uçlüsunün başı olan AmonRa'ya adanmış yapı... Ancak girişteki 2 dev Ramses yontusu, unlü firavunun kendisini tann mertebesinde görmesini simgeliyor yine... Sonra çeşitli salonlar birbirini izliyor. Birinde tanrı Osiris'i temsil eden 16 yontulmuş sütun, bir diğerinde 16 sırada dizilmiş tam 134 sutunun yer aldığı çok daha geniş bir yüzey var... Karnak tapınağındaki yontu ve sütun bolluğunu ve bunların dev boyutlarıyla insanda bıraktığı izlenimi anlatmak kolay değil. Bu "bütün tapınakların en seçkini", bugün arz ettiği kargaşanın aıdında büyük bir mimarhk duzeni ve uyumu içeren muthiş bir kompleks oluşturuyordu. Çeşitli tapınaklardan bugün ancak bir bölümü görülebiliyor, geri kalanı onanmda... "Kutsal göl"ü de içeren AmonRa tapınaklar kompleksi içinde akşamuzerlerı yapılan "ışık ve ses" gösterisi ise olağanustü etkileyici... Çok usta ışık oyunlarıyla, gunümüzden 5 bin yıl önce başlayan ve nerdeyse 3 bin yıla yayılan bir tarih, insanın gozlerinde canlanıyor.... Boylesine geniş, büyük ve kapsamlı bir yapılar bütününu, hangi aınaçla yuzyıllar boyu inşa edip durmuş, eski Mısırlılaı? 'Işık ve Ses' gosterisinde, bu soruya şöyle yanıt veriliyor: "Burayla a>nı ismi taşıyan Antik Yunan kenti Tebai'de vabancılara sorulan bilmecelere tek bir yanıt vermek gerekirdi: İnsan. Örneğin şu bilmeceve: Sabah 4 ayakla, oğlevin 2 ayakla, akşam ise 3 ayakla vürüyen yaratık nedir? Bebekliğinde emekliven. gençliğinde 2 ayagı ustunde yiirüyen, yaşlılığında ise bir bastona gereksinme duyan yaratık. Yani insan.. Mısır Tebai'sinde ise. bu tiır sonılara verilecek tek yanıt var Tann"... Bo> lece, boylesine büyuk yapılan gerçekleştirmeye insanı MISIR oldukça harap, ama harıl harıl restore edilen bu yapıda, renklerini hâlâ koruyan çok canlı kabartmalarda anlatılan 35 yüzyıl öncesi Mısır'ının günluk hayatı ve dinsel inançlan ilgimizi çekiyor... Sonra unlu vadileri geziyoruz. llk durağımız Krallar Vadisi... "Firavunun Lâneti" efsanesi... Krallar Vadisi, firavun Tutmosis'ten başlayarak, Mısır hükümdarlarının mezarlarını piramitlerin altına değil, gozden ırak bir köşeye saklama isteğiyle başlamış bir olay... Eski başkent Tebai'nin karşı yakasındaki bu uzaıc köşe firavunlara güvenli gözukmüş olmalı... Ne yazık ki hırsızlann, yağmacıların elinin buralara erişmesi gecikmemiş. Ve firavun mezarları yuzyıllar boyu soyulmuş, yağmalanmış... Çevredeki köyler, yuzyıllar boyu mezar soygunlanyla geçinmiş. 1881 yıhnda, en unlulerinin, 1. Amenofis, 3. Tutmozis veya 2. Ramses'in mumyalarının da aralannda bulunduğu tam 40 firavunun mumyasını içeren bir mezarın keşfi, buyuk yankı yapan bir olay olmuş. (Bu mumyalar, şimdi Kahire müzesinde). Artık Krallar Vadisi'nin gizlediği hiçbir sırrın kalmadığının sanıldığı yüzyılımızda ise, 1922 yılında İngiliz Havvard Carter tarafından bulunan Tutankamon mezarı, bütün larihin en buyuk arkeolojik keşfi sayılıyor. Sonradan Kahire Müzesi'nde goreceğimiz Tutankamon hazinesi, gerçekten de inanılmaz zenginlikte... Altından içiçe3 lahtin yanı sıra, yüzlerce heykel, kuyum, kumaş, mobilya, giysi ve yok çeşitli eşyanın el değmemiş biçimde bulunması, sonradan sayısız anlatıya, giderek romana konu ÖLÜMSÜZLÜK TUTKUSU Luksor Tapmağı'nda dev yontular karşüıyor ziyaretçiyi.. YüzyıUann ötesinden gelme bu heykellerin iyi korunmuşluğu inanılacak gibi değil.. Insanlar bunların önünde durup resim çektirirken, eski Mısırlımn ne pahasına olursa olsun geleceğe bir şeyler bırakmak, kendini yapıtı aracıhğıyla olümsüıleştirmek yönundeki tutkusu uzerinde de düşunmek firsatı buluyor... Sanatçılar Vadisi'ne geçıyoruz. Burada özellikle 19. hanedan zamanında bir devlet memuru olan Mennedjen'in mezarı, çok güzel ve zengin freskler içeriyor. Bu mezarın hemen karşısında, ancak temelleri gözuken kerpiç duvarlanyla, "vatandaş evleri" bulunuyor. Eski Mısır'ın tüm kalıntıları fıravıınlara ait... Bu açıdan "sade vatandaş"ın oturduğu bu evlerin görunümü, bizi etkiliyor. Aslında, haksızlık etmemek gerek, Kahire Müzesi'nde de sıradan insanı canlandıran sayısız yontuya rastlıyacağız: Krallann, firavunların, Tann/Tannçalann yanı sıra, çalışan insan yontuları da çok bu muzede... Ekmek pişiren, un yapan, yük taşıyan, ürün biçen insan, kadın/erkek yontuları... Ancak çalışan insanın, emekçinin, halkın zaman zaman sanata yansıyan bu yüzüne karşın, onları ebedileştirme çabasını pek göstermemiş, eski Mısır... Ebediyet, yalnızca hukümdarlar ve soylular için düşünulmüş bir şey olmuş. sıradan insanlar, yarına kalacak taş yapılardadeğil köhne, kerpiç evierde oturmuşlar... Firavunları için çalışıp mezarlar kazmış, piramitler inşa etmiş, taş taşıyıp duvarları ve sütunları elemek işi kabartmalarla bezemişler... Firavunun yaptığı ise, kimi gerçek sanatçılann ruhunu etıedi aleme taşıma izni vermek, yani onlara birer Sanatçılar Vadisi bağışlamak olmuş... Eski Mısır'ın yönetim mantığı içinde, belki bu kadarı da az şey değildi. "Papirüs'lerin Esran" ve Dr. Ragıp... Ve tüm bu geziler içinde, en çok belleğimize yerleşen sözcük: "Change money"... Her yerde, sanatçıdan gardiyana, bekçiden dükkân sahibine hemen herkes, para bozdurma peşinde, bu ülkede!.. "Change money" sözcüğü, öylesine yerleşmiş ki kulaklanmıza, sonradan uzun sure peşimizi bırakmadı... Resmi kura gore "oSO kadar farkla bozdurulan para, Mısır'da gizemini pek çözemediğimiz bir büyük ticaretin konusu olmuş çıkmış... Ve bu yorucu gezilerden sonra, 3 geceleme yaptığımız Luksor'da akşamlan kendimizi çarşıya atıyoruz. Sayısız dükkândan kolayca el hareketlerine dönüşen davetler geliyor. Kurtulmak olanaksız değil, ama zor... Burada özellikle papirüs gizemini çözmeye çalışıyoruz. papirüs üstüne resimler, bugün Mısır'da turistik eşya denince ilk akla gelen şey... Ama fıyatlar öylesine farklı ki... Eski usul bir papirüs üstune yapılmış, 40x60 cm. kadar boyutlardaki bir papirüsün satış fiyan, 5060 dolardan başiayıp 35 dolara dek iniyor. Niye? Bu gizemi çözmeye çabştık. Öğrendiğimiz şu: Eski Mısırlıların yaptığı gibi, papirusler üstüne resim yapmak, bundan 1520 yıl kadar önce, Dr. Ragıp adlı birinin aklına gelmiş. Bugün tüm Mısır'da merkezi yörelerde ve başlıca otellerin içinde dükkânları bulunan Dr. Ragıp, ilk başlarda bu papirüsleri ortalama 100 dolar kadar fiyatla satmış ve köşeyi dönmüş. Sonralin işin tadı anlaşıhnca, buyuk bir rekabet başlamış... Fiyatlar sürekli düşmüş... Ve 35 dolara gelip dayanmış. Bugün Dr. Ragıp, büyük bir kampanyayı hâlâ sürdürüyor ve "gerçek papiriis"ün yalnız kendisininkiler olduğunu ileri süruyor. Yayılan söylentilere göre, diğerleri papirüs değil, örneğin muz kabuğu (!) üstüne yapılıyormuş. Ama bu muz kabuğu hikâyesi gerçek olmadığı gibi Dr. Ragıp'ın papirüslerinin diğerlerinden hiç de farklı olmadığı kanısına vardık. Ve Mısır'da papirüs pazarbğında, Türk ekibi olarak oldukça ustalık kazandık. Ancak bu ülkede, özellikle Luksordaki sayısız dükkânda, çok daha güzel, değerli ve herhalde çeşitli şeylerin de bulunduğunu söylemek, örneğin değerli taşlarda 'lapislazuli' kolyelerin, turkuaz taşlann, cam ve seramik eşyanın güzelliğini de belirtmek gerekir. SFENKSLER VE ÇOCUKLAR Görkemli Karnak Mabedi'nin girişinde, kuçuk Ramses yontulannı himayesine almış bir dizi koç başlı sfenks yontusu var. yapıyı gezen genç Mtsırlı çocuklar da, turistlerin yaptığmı yapıp bu görkemli ve etkileyici göruntıi onunde birlikte resim çektirmeyi ihmal etmiyorlar. li Avrupalı gezginlerin buralara geldikleri biliniyor. Hiçbıri çözememiş bu gizemi.. Taa ki 19. yuzyıl başında, Rosetta taşı denen ve uzerinde aynı metnir. 3 ayrı dilden yazılı olduğu taş bulununcaya dek... Bu taşın bulunması ve 182224'lerde Fransız bilgini JeanFrancois Champollion'un hıyeroglifleri kesin biçimde okunmasıyla birlikte 3 bin yıllık bir tarih de günumuz insanlarına ulaşabilme aşamasına girmiş... Karnak'da tüm sorunların tek yanıtı var... Gerek Luksor, gerek 3 km. yakınındaki Karnak tapınaklan, çok geniş birer alana yayılmış, sayısız kabartma, hiyeroglif, sutun, sutunbaşı ve çok sayıda dev yontu içeren, gezmekle bitmeyecek dev yapı kompleksleri... Flaubert, Karnak'ı gördükten sonra "..Bir devler sara>ı" diye tanımlamış.. Champollion ise 1828'de şöyle yazmış: "Eski veya yeni hiçbir halk, mimarlığı boylesine büyük, kapsamlı iten ve ona bu sabrı, bu direnci veren gucun ancak Tanrı sevgisi ve inancı olabileceğini belirtiyordu, bu yorum... " B a t ı yakasının hikâyesi"... Luksor kentinin karşı kıyısı, Batı yakası da çeşitli geziler içeren bir yore... Çocukluğumda, Robert Taylor'la Eleanor Parker'in çoktan unutulmuş bir filmine, "Krallar Vadisi"ne konu olan ünlu vadi, ayrıca Kraliçeler ve Sanatçılar vadileri, Ramasseum, MedinetHabu vb. yerler var görülecek. Ramasseum, yine 2. Ramses'in yaptırdığı bir dev tapınak... Yerde duran siyah granitten dev bir Ramses başı, bu başın ustünde durduğu ve en az 1718 m. yüksekliğinde olması gereken heykel hakkında bir fıkir verebiliyor... Deir ElBahari denen köy yaİcınında, yazı dizimizin başında söz ettiğimiz M.Ö. 15. yüzyılın büyük hükümdan, tarihin ilk ve tek kadın firavunu Hatşepsut'un tapınağı var. Yalçın kayalann dibine kurulu, eskiliği nedeniyle Tanrılar tanrısı AmonRa'ya adanmış olan olmuş muthiş bir keşif... Carter'm kendisi dışında, bu keşif olayma kanşmış 20'ye yakın insanın sonradan garip ve beklenmedik biçimlerde ölmesi ise "Firavunun Lâneti" temasının ortaya çıkması ve sonralan birçok roman veya filmde işlenmesi sonucunu getirmiş... Edebiyat, yalnız firavun için mi? Krallar Vadisi'ni tüm bu bilgilerın veya anıların ışığında gezmek, gerçekten etkileyici bir deneyim... Burdaki 60 kadar mezardan birkaç tanesi gezdiriliyor, ancak 6. ve 9. Ramses, 3. Tutmozis, 1. Seti ve de Tutankamon'un mezarları, bu kuru iklimde renklerinin tüm tazeliğini korumuş freskler içeriyorlar... Kraliçeler Vadisi'nde 80 kadar mezar var, ancak burada da birkaçı geziliyor... Kraliçe Titi, Prens AmonherKopeçef ve yine Prens Umenefin mezarları, özellikle gezdirilenler.... Soylular Vadisi'nin zaman azlığı nedeniyle gezmiyor ve SÜRECEK ILAN İSTANBUL 7. AŞLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 984/259 DAVAL1: BURHAN İNCE Edirnekapı, Selmatomruk Caddesi. No. 51/6 Davacı Sema Koşaroğlu (Kerem Ince've velayeten) tarafından davah aleyhine açılan nafakanın tezyıdi davasımn yapılmakta olan duruşmasında; Davah'nın adresınin meçhul bulunduğu arüaşıldığından da\alıya duruşma günü ve dava dılekçesinin gazete ıle ilanen tebliğine karar verilmiş olup duruşma 24.6.1987 gunü saat 9.35'e bırakılraıştır. Davah'nın duruşma gunü bızzat hazır bulunması veya kendisini yetkili bir Cekille temsil ettirmesı, aksi takdirde tahkikata yokluğunda devam edileceği hususu dava dilekçesi ve duruşma gunü tebliği yerine kaim olmak uzere... Ilan olunur. 3.6.1987 Basm: 6026 L J L KİTAP KULUBÜ •m CUMHURİYET TÜRKİYE OTOMOBtLİŞ SENDİKASI'NDAN DUYURU "Güngören, Ataturk Cad. Basaklı Sok. No: 24 Bakırköy İSTANBUL" adresinde kurulu: 1 KALE KİLİT ve KAL1P SAN. A.Ş. 2 KALE VtDA SAN. A.Ş. işyerlerinde 12.5.1987 tarihinden itibaren uygulanan grev, taraflann 10.6.1987 tarihinde anlaşmalan üzerine, Genel Merkez Yönetim Kurulu'nun 10.6.1987 tarih ve 32 sayılı karan ile kaldınlmıştır. 2822 sayılı yasanın 51. maddesi uyarınca ilgililere ilanen duyurulur. KARAMAN TEMSİLCİLİĞİNDE İMZA VE SÖYLEŞİ ERBİL TUŞALP T. OTOMOBİI tŞ SENDtKASI YÖNETİM KURULU İ.E.T.T. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN İDAREMİZ OTOBÜSLERİ İHTİYACI 320 ADET 12 V. 150 Ah. 400 ADET 12 V. 200 Ah. Akümülatör SATIN ALINACAKTIR. 1 Yukanda yaalı malzemeler, mektupla fıyat ve leklif isıeme usülü ile ihaleye çıkanlmış olup, şartnamede yazılı kanuni nispetlere göre hesap edilecek teminatı ihtiva eden teklıf mektupları, 1 Temmuz 1987 çarşamba günu saat 10.15'e kadar Metrohan 4'uncu katta bulunar Levazım Mudurluğu, Taşıtlar Kısım Şefliği'ne elden verılecektir. 2 Bu işe ait şartnameler, Metrohan l'inci kalta bulunan Merkez Veznesi'nden 5.000. TL. bedel mukabilinde satın ahnabliir. Basın: 22251 VEFAT VE BAŞSAGUGI NETAŞ pazarlama direktörü, kooperatifimiz üyesi değerli insan Çanakkale Sentetik Deri Fabrikamızın ihtiyacı 25 ton kalsiyumçınko (CaZn) Stabilizatöru ve 2 ton BaryumKadmiyumÇinko (BaCdZn) Stabilizatöru kapalı zarf usulü teklif temini suretiyle saun ahnacaktır. 1 Teklif verme son günü 19 HAZİRAN 1987 günü saat: 17.30*3 kadardır. 2 Teklifler teklif verme son gününden itibaren en az (30) otuz gün opsiyonlu olacaktır. 3 Bu iş ile ilgili iştırak teminatı 500.000^ (Yalnız: Beş yuz bin ve 00/00 TL. kati teminat siparişin ^o 3'ü oranındadır. 4 Detaylı bilgi ve şartnameler Muessesemiz BOYA VE KİMYEVİ MADDE Servisi'nden oğrenilebilir. 5 Muessesemiz 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu'na tabi olmayıp şartlarımızla ihtiyacımıza en uygun olanlar tercih edilecektir. Basın: 22006 2 KALEM KİMYEVİ MADDE SATIN ALINACAKTIR SÜMERBANK SATIN ALMA MÜESSESESİ METE GÜNSÜR'ün bir trafik kazası sonucu olumü hepimizi derinden üzmuştür. Geride kaian yakınlarına, NETAŞ ve S.S. Çağkent camiasına sabır, merhuma Tann'dan rahmet dileriz. İLAN ÇUBUK ASLtYE HUKUK HÂKtMLİĞt'NDEN Dosya No: 1987/152 Çubuk ilçesi Nusratlar köyü tüzel kişiliğj tarafından aynı köy, Köyiçi mevkiinde 1454 parsel, 1456 parsel sayılı t;ıynma7 kamulastınlnuş olup, bu parsel maliklerinden Zeynep KINACI, Yüksel KINACI, Suzan KINACI, Sait KINACI adlı şaluslar, ilanen yapılan teblije rağmen Tapu Sicil Müdürlagü'ne gelerek ferağ vermediklerinden, mahkememizin 1987/152 E. sayüı dosyasına 2942 sayılı kanunun 17. maddesi gereğince Cebri Tescil davası açdmıştır. Adresleri tespit olunamayan maliklerin, ilan tarihinden itibaren 10 gün içinde mahkememize başvurmalan ve itirazlanru bildirmeleri, aksi halde dosya Uzerinde, yokluklannda karar verileceği ilan olunur. Basın: 22175 S.S. ÇAĞKENT KONUT YAPI KOOPERATİFİ YÖNETİM KURULU İLAN BURSA BİRİNCİ İCRA TETKİK MERCİt HAKİMLİĞİ'NDEN Bursa Kasap Hüseyin Mahallesi, Gönül Sokak 5 numarada ticaret yapan KEMAL AVAR'ın alacakhlanna vaki konkordato teklifl ve mehil istemı kabul edilerek 25.5.1987 urihinden geçerli olmak uzere 987/360J470 sayılı karanyla l.l.Kînun 285 ve 286'ncı maddelen uyannca iki ayhk mehil verilmisür. lş bu mehle ilan Urihinden itibaren 7 gün içinde iiıraz olunabileceği ilan olunur. Basın: 21968 TARİH: 13 HAZİRAN CUMARTESİ SAAT: 14.0018.00 YER: KÜLAHÇILAR GEÇİDİ TARTANLAR İŞHANI KARAMAN Camlıkahve pazartesi pazan sokağında 130 m 2 daire satjhktır. Tel: 525 17 25 SATILIK DAIRE Muessesemizce tesis çalışmalan tamamlanan 34.5 kv.luk Umraniyeömerli Enerji Nakil Hattı ile Küçük Sanatlar Enerji Nakil H?ttı'nın Dudullu trafo merkezi ve ÜmraniyeÖmerli Enerji Nakil Hattı'na inibat E.N. Hatlarına 12 Haziran 1987 tarihinde saat 14.00'ten itibaren sürekli enerji tatbık edileceğınden hatta yaklaşılması ^an ve mal guvenliği açısından tehlikelidir. Basın: 22304 TEK S.S. BOĞAZİÇİ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSESE MÜDÜRLÜĞÜ GÖRÜLMUŞTUR İlhan Selçuk 3. bası 880 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymları Turkocağı Cad. 3941 Cağaloğluhtanbul 1727 yaşlannda bayanlar, Ingiîtere'de çocuğa bak, karşıhğında İngilizce öğren. 158 53 42
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle