Katalog

CUMHURIYET/2 OLAYLAR VE GORÜŞLER 'recraedılır" yanı taşlanarak öldu rulur Ve bu ışlem bır mevdanda, halkın gozu onunde vapılır Şayet zına eden erkekse a>akta, kadınsa goğsune kadar vere gomulerek can verene kadar taşlanır Belkı çok kımse, bu "fevkalade ınsanı" cezaların gunumuzde uv gulanabılme olasılığına ınanmak ta guçluk çekecektır Bu kımseler, belkı de Insan Hakları Evrensel Bıldırısı nde yer alan, ' Hıç kımse ışkenceye ya da zulmedıcı, ınsanlık dışı, onur kıncı ışlem ve ceza lara tabı tutulamaz" ılkesını duşu ŞERİAT CEZALARI neceklerdır Ama gunumuzun ınsanlık anlavışı ve olçusu ne olursa "Pekı,buduzen ıçınde ınsan hak olsun, madem kı "modern" Islam larının, kıştnın temel ozgurlukle devletı Rabıta'ca ve onun onculuk nnın yerı nedır 9 " dıye »orulacak olursa, onun yanıtı da bellıdır Şe ettığı Seerat Kongresı'nce belırtıl nat duzenınde bu kavramlann >en dığı gıbı "tamamen şenata davalı" olacaktır, o halde bu devlet, "şeolamaz. En basta, vıcdan ve ınanç rıatın kestığı parmak acımaz" dı ozgurluğu dne bır şev soz konusu yerek onun emrettığı her şeyı har değıldır Duşunce ozgurluğu bakı fiyen vapmak zorundadır (Bu ce mından da a>m şev söylenebılır IszaJann halen Suudı Arabıstan baş lam topluluğu ıçınde Musluman ta olmak uzere, koyu şenatçı bazı olarak dunyaya gelen kışı, ıstese de Islam ulkelennde zaten buyuk olıstemese de, şeriat kurallarına, bu çude uygulanmakta olduğunu da kurallann getırdığı emırlere ve ya unutmamak gerekır) saklara kesınlıkle uymak zorunda dır Bunlara uymavanlar ıçın kor Hatta belkı şu da olabılır Gu kunç cezalar ongoruimuştur Ahı numuzun ' modern" Islam devle rette çekılecek azaplar, cehennem tı, gâvur ıcadı oluşuna falan bak ateşınde cavır cayır yanmalar, kız maksızın, modern teknolojının bu gın demırlerle ve katranla dağlan tun ımkânlanndan >ararlanacağı malar, kanlı ve ırınlı suların ıçırıl na gore, yukanda sozu edılen ce mesı kabılınden korkutma ve >ıl zaların venne getınlışım "ıbretı dırmalar bır yana, >eryuzunde de âlem olmak uzere" televızvondan bunlar ıçın kafa, el, kol ve avakla renklı olarak >a>ımla>abılır de. rın kesılmesı, kırbaçlanma gıbı YA KADıNLARıN "caydına' cezalar uygulanacaktır DURUMU;.. Özellıkle, yerjuzunde "fesat çıkaranların" el ve avaklarının Şımdı bu modern Islam devle "çaprazvan" kesıleceğı belırtılmış tınde bır de kadınlann durumunun tır ne olacağına kısaca goz atalım Temel kavnağını Kuran'dan alan şeriat, sadece ıman ve ıbadetle ılgılı esaslar getırmekle kalmaz (za ten ovle olsavdı ortaya pek bır so run çıkmazdı) Bunun \anı sıra, ekonomik ıhşküerden devlet yöne tımıne, kadın erkek ilişkilerinden kışılenn davranışlanna, >ıvecekle nne, ıçeceklerıne ve gıyeceklerine kadar havatın her vonunu kapsavan aynntılı duzenlemeler koyar Bu bakımdan şeriat duzem, tam anlamıvla "butuncu", bugunku deyımle "totalıter" bır nitelık taşır Bunlann tumunun bırden bır ka ra çarşaflılar ordusuna dönuşece ğı, erkeğın dort kadınla evlenme sının caız olacağı, kocanın ağzından çıkacak bır "boş ol" sözuvle karısını boşayabıleceğı gıbı, az çok bılınen ve beklenen şeyler uzerın de durmava gerek vok Burada vurgulanması gereken nokta ka dın ve erkek arasmdakı e^ıtsızhğın, Islam hukukunun temelınde >atan esaslardan bın oluşudur Toplum hayatının her alanında ve her tur lu ılışkılerde şerıatın gozunde kadm ıkıncı sınıf bır yaratık, bır ">a rım ınsan" sayılır Orneğın, mahkemede tamklık konusunda, ıkı kadının tanıklığı bır erkeğın tanık lığına eş tutulur (bu, kadınlardan bınsı unutursa, otekı ona hatırlatsın dıyedır') Mıras hukukunda, erkek evlat ıkı hısse alırken, kız ev lada ancak bır hısse duşer Kuran'ın çeşıtlı ayetlennde erkeğın kadma karşı ustunluğu belırtılmıştır Erkek, tam anlamıvlaka dımn efendısıdır (Bakara 5uresı, "Kadınlarınız sızın ıçın tarladır, tarlanızı nasıl ıstersenız ekın" der) Evlılıkte, kadın kocasına mutlak olarak ıtaat edecektır Pekı, ıtaat etmezse ne olur 9 Böyle dıkbaşlı kadınlara hadlerını bıldırmek ge rekır Kuran, "Onlara once oğut venn, sonra vataklannda yalnız bı rakın, (yıne fayda etmezse) onları dovun" dıve emır buyurur (Nısa suresı) Kısacası, gunumuzde ınsan hak lan bıldırılerı, uluslararası sdzleş meler, kadın erkek eşıtlığı konu sunda ne derse desın, bunlar şen at duzenının yururlukte olduğu ulkelerde geçerlı değıldır SONUÇ Işte, kaba çızgüenyle, Rabıta'nın ve onunla "rabıtalılann" Turkıye^ yı de ıçıne katmak ıstedıklen "modern tslam devletı" modelı budur Bu model, kımılen ıçın çekıcı ge lebıhr Onlar, 1400 yıl oncesıne dönuşun özlemını duyuyor olabılırler Laıklık ılkesını alttan alta ke mırıp, bu donuşun yolunu açmak ıçın çaba da gösterebılırler (zaten ne zamandır bunu yapmaktadırlar) Bana soracak olursanız, ben yıne de, kımılerınce ekonomik çıkar larımız açısından pek elverışlı sayılmasa bıle, dın kurallannı devlet ve toplum hayatına kanştırmayan, buna karşılık kendısı de kımsenın ınancına ve ıbadetıne karışmayan laık bır devlet olarak kalalım derım 7 NISAN 1987 "Modern" İslam Devleri Temel kaynağını Kuran'dan alan şeriat, sadece iman ve ibadetle ilgili esaslar getırmekle kalmaz (zaten öyle olsaydı ortaya pek bir sorun çıkmazdı). Bunun yanı sıra, ekonomik ilişkilerden devlet yönetımine, kadmerkek ilişkilerinden kişilerin davranışlarına, yıyeceklerıne, ıçeceklerıne ve gıyeceklerine kadar hayatın her yönünu kapsayan aynntılı duzenlemeler koyar. Bu bakımdan şeriat düzeni, tam anlamıyla "butuncu", bugunku deyımle "totalıter" bır nitelık taşır. PENCERE Vaşington Ne Yaptığını Çok İyi Biliyor... Oıploması ınce bır zanaattır, eğıtım deneyim, akıl, bilgı, görgü harmanında oluşur Dış polıtıkayı yönetmek ve yurütmek ustalık ıster Dış ılışkılerın ünıversıtelerde kürsulen kurulmuş, devletler hukukunun uzmanları yetışmıştır Karmaşık sorunlann tartışması ve çözümu kımı zaman uzun sureclerde bınbır zahmetle ve sayısı çok duğumü açmakla gerçekleşebılır Ne var kı, kımı zaman da dış ılışkıler kör kör parmağım gözü ne dercesıne somutlaşır, kabalaşır yalınlaşır Artık bu gıbı durumlarda dıplomatık bılgıçlığe ya da dış polıtıka uzmanlığına sığınmak olanağı kalmaz, zurnada peşrev olmaz, darbukayla Bethoven'ın Dokuzuncu Senfonısı çalınmaz, marangoz testeresıyle Luı Kenz koltuk yapılmaz * TürkıyeABD ılışkılerınde ıçıne duştüğümüz zavallılık bıraz daha sürerse alçaklığa dönuşecek Turkıye'yı Amerıka'nın 51'ıncı eyaletı sayanlar, yabancı bır devletın kongresıne bozulup yürütme organına bağlanmayı dıploması ya da dış polıtıka sanıyortar Ingıltere'nın genel valısınden yakınıp Brıtanya Kralı'na ya da kralıçesıne bağlılık gösterısı yapan sömürge halklarına mı dönuşeceğız? Amerıka, Türkıye'ye sözde sılah yardımı yapıyor Bu alanda Ankara, Vaşıngton'un tekelı altındadır, başka bır ulkeden sılah alamayız ABD bıze sılahı şartlı (Daha başka deyışle ambargoiu) venr, Vaşıngton'un saptadıgı yer ve yönde sılahlarımızı kullanmak koşuluna bağlıyız 1964'te ABD Başkanı Johnson'ın Turkıye Başbakam'na yazdığı unlu "rnektup"ta bu koşul açıkça vurgulanmıştır Turkıye 1974 Kıbrıs çıkarmasında bu koşula uymadtğından "cezaJandırılmış"tır vaşıngton'un toptan sılah ambargosu yaklaşık uç yıl surmüştur Amenka'nın Türkıye'ye dönuk polrtıkası, ne Beyaz Saray'ın manfetıdır ne Kbngre'nm ışıdır, kırk yıllık "devlet polrtıkası "dır. Nedır bu polıtıka? Vaşington, Turkıye'yı sılahlandinrken Yunanıstan ve Israıl ıpoteğme gore davranır Ortadoğu'da "güçlu Turkıye" Sıyonızmın ve Panhelenızmın ışıne gelmez, Amerıka bu ölçüye bağlıdır Vaşington ıçın Turk "ucuz asker"dır NATO'nun savunması Toroslar'ın güneyınden geçer, bızım yönetıcılerımız bu gerçeğı kamuoyundan gıziemeye çalışırlar Türk Sılahlı Kuvvetlerı nın Kore ve Ikıncı Dunya Savaşlarından kalma artıklarta donatılması ve "ordumuzun modernızasyonu" ıçın "yılda bır mılyar dolardan on yıl beklentısı" Vaşıngton'un Türkıye'ye dönük "devlet polıtıkası"nın ürünlerıdır Içerde seçım kazanmak ıçın ABD'nın parasal, ekonomik ve sıyasal desteğıne bağlı partıler Vaşıngton'un buyruğundan çıkamazlar, kuyruğundan ayrılamazlar Bu bağımlılığın ve bağlılığın "dıploması" ya da "dış polıtıka" gıbı gosterılmesı de kırk yıldan ben kaşıklanan temcıt pılavıdır * "PanhelenızmSıyonızmAraratızm"den oluşan bır "şeytan ücgenı"nın geometrısı Vaşıngton'un Türkıye'ye dönuk hesabında yıllar geçtıkçe daha ağır basıyor Bu yüzden ulkemızde halk ve kımı sıyasal partıler kesımınde tepkıler büyümeye başladı Vaşington 12 Eylül'u destekledı lcerde sola karşı "askerı harekâtı' destekler Vaşington, ama Turk Ordusu nu dışa donuk boyutlarda sılahlandırmaz, Yunanıstan ın olçulerını gozetır, Israıl ın Ortadoğu stratejısıne bağlı kalır Amerıkan Kongresı nın de Beyaz Saray ın da geleneksel polıtıkasının temellerı boyle atılmıştır Geçmışe doğru uzananlar, Turk Kurtuluş Savaşı nın dokusunda bugunku Amerıkan tutumunun nedenlerını goreceklerdır Vaşington ne yaptığını çok iyi bılıyor Ya bız"? Prof. Dr. MÜNCİ KAPANİ "Bır bardak suda, halta bır katre suda kopanlan fırtına." Evet Savın Evren kamuoyunu gunlerce çalkalandıran Rabıta ola>ını bo>le nıtelendırdı Ama, her nedense, bu "bır katre suda"kı fır tınavı dındırmek ıçın tam bır buçuk saat konuşma gereğını duvdu Sonunda acaba oaşarılı olabıldı mı 9 Açıklamalarının dovurucu, hele ınandıncı olduğunu söylemek çok guç Laıklık konusunda "hassas" olduğu başta kendısınce so>lenen Sayın Ev ren, bu ola>da kendısınden beklenen açık ve kesın tutumu ortaya koymadı Konuyu ılkesel yönden ele alacak yerde, laık Turkıye Cumhun>letı'run dın görevlıîennın şenatçı bır orgut tarafından maa şa bağlanmasıru savunmak ıçın ne kadar mazeret bulmak mumkun se, hepbinı uzun uzadıva saydı, doktu Bu da, kamuoyunun genış bır kesımınde buyuk ha>al kırıkIığı yarattı Değerlı gazetecıyazar Uğur Murncu'nun, kapalı rejım donemı nın karanlığında kalmış b.r olayı gun ışığına çıkaran son araştırma sı, hıç şuphe vok kı onun meslek bavatının en buyuk başarılanndan bındır Bu araştırmanın başka hıç bır yaran olrnadıvsa kı bence çok olmuştur en azından kımle rın gerçek laıklıkten vana, kımle nnse zamana ve zemıne gore de ğışen sulandınlmış bır laıklık an layışından vana olduklarını açıkça ortaya çıkarmış olması bakımından varar sağlamıştır Ben bu yazımda, kamuoyunda artık 'Rabıtagate" dıye anılma>a başlanan olay uzennde durmaya cağım O>le sanıvonım kı, Cum hurbaşkanı ve hukumet vetktlılennce onun onemını kuçultmek ıçın gosterılen butun çabaJara karşın bu olay çeşıtlı bovutlanyla daha bır sure gundemde kalacaktır (La ıklık konusu ıse, gorunuşe gore, gundemden hıç ınmevecektır) Bu vazjnın kaleme alınmasmdakı başlıca neden Rabıta örgutunun gut tuğu amaçların bende uyandırdı ğı bazı duşuncelen okuyucularla pavlaşmak ıstevışımdır dı>ebılınm "RABITA" ŞERİAT GİRİŞİMt tSTİYOR! Rabıta, 1976 vılında Pakıstan' da ' Uluslararası Seerat Kongresı' adıru taşıyan toplantılara onculuk etmış Turkrve'den MSP'lı bır bakanın da katıldığı bu toplantılar sonunda bır dızı karar alınmış Uğur Vfumcu'nun "Islamcı örgut ler ve Para" başhğıru taşıyan yazı sından (Cumhunyet, 13 3 1987) öğrendığımıze göre bu kararlardan bazıları şovle Islam ulkelermdekı anayasal muesseseler îslamı esasiara uydu rulmalı ve Arapça, halka ındınlmelıdır Îslamı oimavan kanunlar kal dınlmalı ve şenata uvgun kararlar guçlendırıl melıdır Butun daıre ve ışverlennde anlaşma ve mzamlar dua ıle bırlık te takdım edılmelı ve bu verlerde bır mesat açilmalıdır Dunyadakı kadınlar Islam vasaklarına uymalıdır Boylece uzayıp gıden kararlar arasında, benım kafamda bır dızı soru ışaretımn uyanmasına vol açan bır tanesı de şu Tamamen şenata dayalı modern Islam devletı kurabılrnek jçın gereklı gırışımlerde bulunulmalı dır Evet, kurulması amaçlanan dev let hem "tamamen şenata dayalı" olacak hem de "modern", yam çağdaş bır devlet olacak Şerıatın temelı bundan 1400 vıl oncesıne gıttığıne gore, acaba bu ıkı kavram bırbırıyle nasıl bağdasabılırdı7 Böyle bır devlet duzenının gerçek leşmesı halınde neler olabıleceğı nı duşunmeve başladım Her şeyden once, bu devletm demokratık bır devlet olma>acağı açıkça bellıydı Zıra, Îslamı esasiara gore egemenlığın halka >a da mıUete aıt olması dıye bır şey kesınlıkle soz konusu olamaz Gok yuzunde olduğu gıbı yeryuzunde de egemenlığın tek bır sahıbı var dır, o da Allah'tır Yönetıcısı de, >onetılem de mutlak olarak Allah' ın ıradesıne bovun eğmek zorun dadırlar Bu ırade, şeriat kurallan ıçınde kendını gösterır Şeriat, ona ınananlarca, Allah'm ıradesını be lırleyen ılahı bır yasa olduğundan hıçbır şekılde tartışılamaz ve en kuçuk bır noktası bıle değıştırıle mez Değıştırıleme>eceğıne gore, "modern" Islam devletı de, orta çağın en gerı ve en ılkel toplumla rından bırını o günun olçulerı ıçınde "medemleştırmek" ıçın getınl mış olan kurallara uvularak vone tılecek demektır Dın temelıne dayalı fslam dev letınde, obur suçlar ıçın duzenlenen cezalar da pek hafif sa>ılmaz Şeriat hukukunda "cana can, dışe dış, goze goz" kuralı berumsenmıştır \dam oldurenın bovnu vuru lur Yaralamalarda kısas geçerlıdır Hırsızlık yapanın eh bıleğınden kesılır Hele şevtana u\up da, "zına suçunu" ışle>enlerı beldeyen akıbet bjç de ıç açıcı değıldır Bunlar BURHAN ARPAD HESAPLAŞMA "İstanbul Yağması" OKURLARDAN Cezaevinden kitap isteği Bızler Aydın E tıpı cezaeunde yatmakta olan sıyası mahkumlanz. Cezamızı tamamlarken gunlerımızı boş geçırmek ıstemıyoruz. Burada yapılabılecek en yararlı şeyler okumak \e yabancı dıl oğrenmektır Ancak olanaklanmız ehermedıgı ıçın bunu gerçekleştıremıyoruz. Cumhunyet okurlanndan, bıze Turkçe ve yabancı dille yazılmış her turlu yayıru (kıtap, dergı, v<J gondermelennı beklıyoruz. Dergıler Almanca, İngılızce, Fransızca eskıyem olabılır, Yabancı dılle yazılmış oğrenmeye yardımcı olacak temel ve yardımcı kaynaklar, hıkâye ve romanlar olabılır. tlgılenenlere şımdıden teşekkur ederız. NURETTIh YILDIRIM E TtPÎ CEZAEVİ1. KOĞUŞ/ A YDIN Cumhunyet'te "Hesaplaşma" başlıklı köşe yazılanma 7 Mart 1978 günü başlamıştım Dokuz yıl arkada kaldı Yazıları şöyle bır ffizden geçtrdım Yazık kı, hıçbırı güncellığını yrtırmemışl llk yazım, "İstanbul Yağması" başlığını taşıyordu Olduğu gıbı buraya aktarıyorum "İstanbul, hıç değıl bır otuz yıldır yağma edılıyor Yağma, yavastan başladı Yoksul fabrıka emekçılennın kımı boş topraklarda bır gecede çatılıveren bırer damaltı edınmesıyle "Yağma", 14 Mayıs 1950 seçımlerının ışbaşına getırdığı sözüm ona "halktan yana" Oemokrat Partı ocak bucak başkanlarının ve yenı türeyen aracılann çıkar oyunlarıyla kısa sürede yön ve nitelık değıştırdı Son on yılda, bütün saldırganlığı ve doymazlığıyla Istanbul'u somürüyor ve yutuyor Şöyle bır on yıl uğramamış olanlar 1978 istanbul'unu tanıyamaziar Kötu yönetıcılerın somurü baskısıyla başlayan gecekonduculuk şımdı çok gerılerde Yağmacılık, toprak spekülasyonuyla mılyartık vurgunlar sağlıyor Yağmacılar Istanbul'u İstanbul yapan Boğaz kıyılarını ve tepelennı, Anadolu yakasını, Bahçeiıevier semtlennı, Çamlıca tepesını ve eteklennı, Kilyos'a, Terkos'a, Tuzla'ya ve daha ötelere topraklan, kıyılan, ormanlan ve yeşıl örtülen gözü dönmüş bır vurgun azgınlığıyla yutmakta Bınlerce yurttaşı doiandırarak, "Falan yerın kıyılan bızden sorulurl" "Seks güçsuzlüğüne paydos" dıye sayfalar dolusu ılanlar yayımlayıp kamu topraklarını, halkın öz malı topraklan yutarak İstanbul yağması, yıkyapsat dıye adlandırılan yenı ınşaatçıların ne tarıh, ne tabıat, ne de toplum geleneğı tanıyan gözü dönmüş saldırısıyia yutuyor ve yutuyor İstanbul 'un en son yalıları ve köşklerı, nedenı bılınmeden yanı yanıverıyor Arsalan n d i 810 kath çırkın ve sağiıksız beton yapılar yükselsın dıye Oysa, Istanbul'un böylesıne tahrıbını önleyecek, tabıat guzellıkiennı ve tarıh değeriennı koruyacak yasalar. tüzükler, planlar yürürlükte Bunlan tıtızlıkle uygulaması gereken uzmanlar, yüksek mımarlar, mühendısler, kurumlar ve yetkılı gene) müdürter de var Hatta Istanbul'da bır beledıye var Son ellı yılda ınsanlan yüzde yedıyüz artan Istanbul'un ulaşım, aydınlatma, su, bestn ve ötekı sorunlarını çözümlemekte, güçsüzlenn guçsüzü davranışlar beikı bıraz bağışlanabılır Fakat İstanbul, tabıat özellıklennı ve kültür dürtyası tarıhınde yerieşmış güzel kışıltğını koruyabılmek yuklu bır bütçe sorunu değıl Istanbul'u bu açıdan koruması gerekenlerın, sorumluluk bılıncıne varmış olması gereken yetkılılerın kültür anlayışına bağlı Ne var kı, Istanbullulann her yerde, her an karşılaştığı acı ve çırkın gerçekler, yetkılılerın sorumsuz davranışlarını belgelıyor Bebek sırtiannda üst üste apartımanlar, Boğaz yamaçlarının yeşıl örtülenne kaşla göz arasında saplanıvermış omuz omuza yüzlerce apartıman "oldu bıttı"sı, yeter de artar bu yargı ıçın Sız, belırlı bır merkezı, onun çevresınde planla geiışmış semtlerı ve gıns yerierınde bahçelı ev mahallerı olmayan kültür şehırlerı gördünüz mü? Ana caddelerın ıkı yanına sıralanmış yapılann kımısı dört, kımısı altı, ya da on kat olan, kımı üç metre gerıde, kımı beş metre ılenye oturtulmuş dünya şehırten gördünüz mu? Ünlü şehırcılik mımarı Prof Prost'un bunca yı) emek verdığı, daha başka yabancı uzmanların çalıştığı Nâzım Plân bürosunun yıllardır pian hazırladığı Istanbul'un, yüz karası yapılanma ornekı&nnı dünyanın hangı büyuk şehnnde bulabılırsınız? İstanbul Beledıyesı'nın ımar ve planlama ışlerıne bakan büroların bulunduğu üst katları bır görsenız Kondoriarı taşra ılçe pazariarına benzeyen bır başı boşluk, düzensızlık ve koşuşma alanı Başbaşa vermış tuhaf görünüşlu her yaştan ınsan, fısıltıyla, ya da bağnşarak bır şeyler söyler Odacılar, evrak koşuşturanlar, daktılolar hep bır telaş ve koşuşma ıçındedır Bır tarıhte alt katlarda bır bölumün yönetıcısı olan eskı bır tanış "Benım odacı o katlarda çaJışmak ıçın can atıyordu Şımdı ımar ışlennde çalışıyor, durumundan pek hoşnut" demıştı Genç ve sevımlı bır yönetıcının, evının başına yıktırılmaması ıçın yasal yollardan çaba gösteren bır yakınıma söyledığı "Yasalara saygılı olsaydınız bu duruma duşmezdınız'" sözü de ılgınçtır Elde kalanlan yağmadan kurtarabılmek ıçın en son dakıkalardayız Kanal sularının yuzyıllardır aşındırdığı Venedık taş yapıları, UNESCO yardımıyla kurtarılabılır amma, değıl Avrupa Kbnseyı'nın plan, uzman ve para yardımı, daha güçlu örgutler ve yuklu para yardımları bıle Istanbul'u kurtaramaz Kultur ve tarıh sorumluluğunu kavramış bır beledıye, meslek bılıncıne ulaşmış Türk şehırcılerı ortaya çıkmadıkça Ortaya çıkıp da yağmacılara "DURi" demedıkçe " 7 Mart 1978'den günümüze kımse çıkıp "Dur!" demedı Yağma daha da a?ıttı O gunlerde tek bır İstanbul Beledıyesı ve bakanlık vardı Şımdı mahalle beledıyelerı yağmayı daha da hızlandırdı lyımser olabılır mıyız7 Babam muieveffa Topçu kıdemlı ^ zb \hmet Muzaifer (32" 46) den aeabevım Dogan \s\an Kulen e ınt/kal eden 2671 no lu Istıkial Madalvası beratı ıle bırhkte za\ı olmustur AHVET MLZAFFER OGLU ISVAIL KE\1ALETTÎ\ KITALARARASI VE ULUSLARARASI UÇUŞLARINIZ İÇİN TÜRK HAVA YOLLARI YAZ TARİFESİ 2 9 MART 198724 EKIM 1 9 8 7 İSTANBUL'DAN AMSTERDAM ATtNA BELGRAT BERLİN BRÜKSEL CENEVRE FRANKFURT HAMBURG KOPENHAG KÖLN LEFKOŞE LONDRA MADRTT MÜLANO MÜNİH PARİS ROMA SOFYA STOKHOLM VtYANA ZÜRtH • Cuma, Cumartesı AMSTERDAM • Salı, Perşembe, Pazar • Cuma BERLİN Hergun . Cuma HAMBURG Salı, Perşembe, Pazar Cuma FRANKFURT Perşembe, Cuma, Cumartesı Cumartesı • Pazartesı, Çarşamba, Cumaf Cumartesı KÖLN Cumartesı MUNİH Pazartesı, Perşembe, Cumartesı Hergün ^ Pazartesı, Perşembe AMMAN Perşembe, Cuma, Cumartesı • Pazar CIDDE • Cuma, Pazar . Çarşamba, Pazar DAHRAN • Pazartesı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, • Sah, Perşembe \Cumartesı, Pazar İZMİR'DEN • Hergun Sah ATİNA Salı, Cuma Pazar FRANKFURT • Perşembe, Cumartesı, Pazar Cumartesı KÖLN Hergun Pazartesı, Çarşamba, Pazar LONDRA • Pazartesı, Perşembe, Cuma, Cumartesı, MİLANO Cumartesı Pazar MUNIH Pazar Pazartesı, Salı, Çarşamba? Perşembe* PARİS Cumartesı Pazartesı \Cmna, Cumartesı, Pazar* »ROMA Pazar Sah, Çarşamba ZÜRD3 Çarşamba, Cuma, Pazar Perşembe, Cumartesı, Pazar Pazartesı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, ANTALYA'DAN Cumartesı, Pazar * FRANKFURT Perşembe LONDRA Pazartesı Salı MUNİH Cuma? Pazar Pazartesı, Çarşamba, Perşembe, Cuma * ZURIH Cumartesı Pazartesı * Salı, Perşembe, Pazar Çarşambaf Perşembe* Cumartesı Pazar Salı, Çarşamba, Perşembe, Pazar Çarşamba, Pazar Çarşamba Perşembe, Pazar Salı, Perşembe, Cumartesı Sah Pazar Çarşamba Pazartesı, Çarşamba, Perşembe Çarşambat Pazar Çarşamba, Pazar Sah, Perşembe, Pazar Cuma Çunku ingıizce dunyamn ortak dıhdır log tere de Tursem n lems l ettığı uzman okultarda Yaz kış yada butun y ı Where When INGILIZ LISAN OKULLARI DANIŞMA MERKEZI Ku s'a rn 2 Br î sh Counc tara* ncîan onanmtştif A es FefcOBTA uyesıdır BELGELERLE KURTULUŞ SAVAŞI AMLARI Ebubekır Hazım Tepeyran 550 hra (KD\ ıçınde) Çağdaş iavmlan Turkocağı Cad 3941 Cagaloğlu istanbul ÎSTANBUL'DAN ABUDABİ AMMAN BAĞDAT BAHREYN * BOMBAY CİDDE DAHRAN * DELHI DUBAİ KAHİRE KARAÇİ * KUALA LUMPUR KUVEYT SİNGAPUR ŞAM TRABLUS •TUNUS ADANA'DAN CİDDE AMLAR 1. BÖLÜM Cemal Madanoğlu 550 hra (KD\ ıçınde) Çağdaş Ya\ınları Turkocağı Cad 3941 Cagaloğlu istanbul Sah, Perşembe DALAMAN'DAN * FRANKFURT Cumartesı 4c Yeni Uçuşlarııraz AçıklamaJı btlgı ve Rezervasyon ıçın Satış Burolanmız ve IATA Acentelerımızle temas edılmesını Sayın Yoteulanmıza duyururuz OZTURKÇE SÖZLÜK Ali Puskulluoglu 8 bası 2500 lıra (KD\ ıçınde) Çağdaş \a\mlan Turkocağı Cad. 3941 Cagaloğlu istanbul 49 525131 sıcıl nolu ıhracatcı belgemı ka>bettım geversızdır DEMIR KARTAL Y U 'lıden Fızık, Matematık derslerı 345 04 93 SANATÇILARLA KONUŞMALAR Kemal Ozer ^50 lıra (KD\ ivinde) Çağdaş Yavınlan Turkocağı Cad 39 41 Cagaloğlu istanbul TÜRK HAVA YOLLARI TURKISH AJRLINES