19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 NİSAN 1987 HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/II tnönü, Ege sorununu (Baştarafi 1. Sayfada) SHP Genel Başkanı Roma'daki toplantıda, "Türkiye'de demokrasioin herkesin sahip çıkması ile oturacağını" ve gelişmeleri anlatacağını belinerek, "gönül isterdi ki daha fazla gelişme olsun, biz de yaptddanmızı gösterelim, daha iyi şeykr yapacagımızı belirtelim" dedi. Erdai İnönü, Yunanistan'da iktidardaki PASOK'un Türkiye"ye karşı tutumunu nasıl değerlendirdiği yolundaki bir sonıyu yanıtlarken de "Pınhelenik" sözcüğüne dikkat çekerek "gerçekçi olmayan milliyetçiliğin" Turkiye'ye karşı her davraıuşta etken olduğunu söyledi. İnönü, Roma'da PASOK temsilcisi Türkiye"yi eleştirdiği takdirde, cevap vereceğini ve daha da fazlasını söyleyebileceğıni kaydetti. Türkiye'de demokrasinin yerleşmesinde ANAP hükümetinin ayak sürümesinin büyük etkisi olduğuna da değinen Erdal İnönü, hükümetin dış politikasını da eleştirerek, "Ulusai çıkarlan savunmada yelersiz kalıyor. G*ç davranıyor. Ekonomik ilişkilerdc daha fazla bagıraiı bir >olda ilerledigi için dtş politikada da yeterli kararlılı^ı gosleremiyor" dedi. ÖZAL'LA GÖRÜŞME Başbakan Turgut Özal, SHP Genel Başkanı Erdal İnönu'ye Roma'da yapıiacak olan Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı'na gidişinden önce Ege sorunu ve AET'ye tam üyelik konusundaki gelişmeler haklcında bilgi verdi. Özal, "Aramızda temeide bu konuiarda gorüş (arkı olmadığı için etraflı bilgi verelim dedik. Sayın Inonu, sosyalist ve sosyal demokrat partiler nezdinde gerekli dcmarjı yaparsa Turkiyc için faydab otar" biçiminde konuşıu. Inönu de, söz konusu toplantıda ulusai çıkarlan gözeterek davranacağını belirtti ve son gelişmeleri öğrenmesinin yararlı olacagını ifade etti. lnönü'nün istegi üzerine dün Başbakanlık Konutu'nda yapılan göruşmeden önce basın mensuplarına açıklarna yapan Özal, "Sayın İnönu, Sosyalisl Enternasyonal Konsey Topbuıbsı'na gidecek. Gitmeden evvel birincisi Ege meselesi ile ilgili olarak orada Turkiye'nin politikasını anlatnası icap ederse dije duşunerek, bu konuda daha detaylı bilgi vermek özere iigili arkadasianımzı lopladık. Bu konuyu kendisine anlatıyoruz. tkincisi. yine orada Ortak Pazar'a bu sene yapacağımız giriş müracaattmız konusunda ilgililerie göruşmesi gerekebilir. Sayın Ali Bozer, bazı ulkeleri gezdi, görüştıi, dün (onceki gün) akşam dondıi. Ben de kendisi•i ilk defa gönıyorum. Bize bilgi verecek. Her iki konuda da ana muhalefet partisi lideri ile aramıza zaten temelde bir göruş farkı olmadığı için bu konuiarda etraflı bilgi vereceğiz. Sosyalist ve sosyal demokrat partiler nezdinde gerekli demarjı yaparsak. Turkiye için favdalı olur. kendisinin biigi sahibi edilmesi lazım. Ana muhalefet partisi lideridir"şeklinde konuştu. Erdal İnönu de söz konusu toplantıda göruşmeler yaparken, Türkiye Cumhuriyeti'nin çıkarlannı gozeterek davranacağını kaydederek "Onun içİD dış politika ile ilgili gelişmeleri zamanında öğrenmem son derece yararlı ve gereklidir" dedi. İnonü, "Ulusai çıkarlanmzı konırken. bıikümetin dış politikayı nasıl yünıttüğunii bilmemizde yarar var. Çünkü, dış politikada dogru bilgi, dogru karann temel dayanağıdır. O bakımdan Sayın Başbakanın goruşlerine saygı duyanm. Ana benim de şahsi gonışlerim var. Ulusai politika söz konusu oldugunda kendi gonişlerimi saklı tutarak, ulusai çıkarlan korumamn yolunu da göslereccgiz elbet. "şeklinde konuştu. ÖZAL: DİYALOĞA YANAŞMAZLARSA KENDtLERİ BİLİRLER Başbakan Özal, görüşmeden sonra TRT'ye yapnğı açıklamada Türkiye'nin üç yıldır Yunanistan'la diyalog arayışı içinde olduğunu %'urguladı. Papandreu'nun Ege'deki Yunan haklanna ilişkin son demecine değinen Özal, "bu son krizde bir umut ışıgı beiirmiş gibi olmasına ragmen, ondaa da bazı endiselerimiz var," dedi. Ege'deki zenginliklerin gtjruşülmesi sırasında her iki Ulkenin nufusunun da göz önüne alınması gerektiğini ifade eden Başbakan Özal. "biz kendisine bu konulan konuşmaya bazır oldugumuzu söyledik. Ama, diyaloga yanaşmazlarsa kendileri bilirier. Türkiye hakkını mudafaa etmeye de\am edeceklir" biçiminde konuştu. 710 nisan tarihleri arasında yapıiacak olan Sosyalist Enternasyonal toplantısına SHP Genel Başkanı Inonü'nün yanı sıra genel sekreter yardımcısı Yakup Kepenek ve Tokaı mılletvekili Enver özcan da katılacaklar. Kepenek, "Ekonomik İstikrar Önlemleri ve Sorunları" konulu komite toplantısında "Türkiye'de 1980 sonrası istikrar önlemlerini" anlatar bir bildiri sunacak. Sosyalist Enternasyonal'in Roma: daki toplantısına DSP adına Genel Merkez Sözcuşu ve Genel Sekreter Vekili Halıık Özdalga katıhyor. Özdalga daveth olarak gittiği "Akdeniz Ülkelerinde Demokrasi, İnsan Haklan ve Banş" konulu Sosyalist Enternasyonal toplantısında yarın bir de konuşma yapacak. Bugün Ankara'dan Roma'ya hareket etmesi beklenen özdalga, konuşmasımn ağırhğım Türkiye'deki insan haklan, demokrasi ve banş konusunun oluşturacagıru belirtti. Sosyalist Enternasyonal'de DSP de SHP gibi gözlemci üye statüsünde bulunuyor. Türktş'e DGMPden takipsizlik Partiler arası diyaloga lemciler, ANAP'ın kamuoyunda fazla önemsenmeyen bir konuyla toplantıları açmayı yeğlediğini, anayasa değişikliğinden başlayarak açmazda bulunan sorunları "birlikte gözden geçjnneye" yöndebileceğini soyluyor. Kimi siyasal odak noktalan üç yıldır muhalefetle bir araya gelmekten kaçınan ANAP'ın, birden genel sekreterler düzeyinde toplantı isteminde bulunmasını geleceğe yönelik başka gelışmelerın işareti sayıyor. Parti yönetiminde ikinci derecede önem taşıyan kişilerin yapacağı bu toplantılann olumlu duzeyde sürmesinden sonra, genel başkanlann bir araya gelmesi olasıhğı, zayıf da olsa şimdiden yeni bir beklenti dönemi açıyor. Çankaya'daki son görüşmeden sonra Başbakan Özal'ın yasaklar konusunda one surdüğü koşullarda ne tur değişiklikler yaptığı ya da bugüne dek surdürdüğü önerilerde bir yumuşamaya gidip gitmeyecegı bilinemjyor. Ancak genel sekreterler düzeyindeki bu toplanularda başta yasaklar ve 175. maddenin değiştirilmesi gibi konulann gundeme getirileceğinden kuşku duyulmuyor. Başbakan Özal'ın anayasayı kolay yoldan değiştirmeyi içeren önerisini haklı çıkaran kimi görüşleri özel soyleşilerde dile getirdiği bildiriliyor. Başbakan Özal, özellikle son gunlerde Anayasa Mahkemesi'nin bozduğu kimi yasalar uzerinde yoğun biçimde duruyor, orman, kıyı gibi konulann anayasada neden yer aldığını anlayamadığını söylüyor. Anayasayı bu biçımiyle ele alan özai'ın yakınmalannı özenle izleyenler, Başbakan'ın anayasayı bu tür hükümierden kurtarmayı istediğini, daha kısa, belırgın ilkeleri kapsayan bir metin haline dönüşturmeyi düşündüğünu varsayıyorlar. Anayasayı değiştirmek için "partilerarası mutabakat" aradığım her konuşmasında söyleyen Özal'ın, genel sekreterler duzeyindeki toplantılarla bu hedefe varmayı hesap edebileceği öne sürülen olasılıklar arasında. Siyasal kulislerin beiirli kesimlerinde bir başka söylentiyle Taşar'ın önerisi arasında bir paralellik aranıyor. ANAP ve DYP'de bir bölüm siyasetçi, yasaklar sorununun kamuoyuna yansıyan demeçlerle çözüme ulasamayacağı kamsında. Bu çevreler, Bajbakan özal'la kapatılan AP Genel Başkanı Süleyman Demird'in bir araya gelmesini istiyorlar, ancak bu yoldan yasaklar sorununa çözum gelebileceğini öne süriiyorlar. Ancak Demirel, ytiksek sesle kamuoyuna duyurulmayan, dar çerçeveli si>iasetçiler arasında konuşulan bu buluşma istemini "kesın bir dille" geri çeviriyor. Demirel'e sorulunca, kapatılan AP lideri, "Geçki 4. maddeye talip degiliz" diye yanıt veriyor, özal'la buîuşmanın gereksLzliğini vurgulayan ornekler veriyor. Mayıs Ramazan ayı, nisanda daha önceden yapmayı tasarladığı kuzey illeri gezisinde Demirel'in rasaklar konusuna sadece "demokrasinin ayıbı" açısından yaklaşacağı, daha çok ülkenin yönetimi, Patrikhaneye Sovyet ilgisi AISAP'a vermezseniz, gelecek iktidar, yasakları ve demokrasinin bir ayıbını bir ay içinde ortadan kaldınr" diyecek. Demirel, ekonomide, yatınm poîitikasında >avaş yavaş seçenekler öne sürmeye başladı. Bu tırmanışı giderek artıracağı kuşkusuz. Bölgelere göre, genel ve bölgesel önerüerini açıklamayı sürdurmesi bekleniyor. Demirel'in bu çizgisine karşılık, DYP, yapılması önerilen genel sekreterler toplantısına Taşar'ın saptadığı gundem maddesi dışında yeni öneriler göturmeyı planlıyor. Toplantı gerçekleşirse öteki muhalefet partilerinin de aynı yrnneme başvurmalan bekleniyor. Bu gelişmelerle kimi siyasal kıpırdanmalann önümuzdeki günlerde siyaset gündeminde ağırlıklı konulara dönüşeceğini söyiemek, yanılgı oranı yüksek bir varsayım değil. (Baştarafi 1. Sayfada) ANKARA {Cumhurhel Burosn) Ankara DGM Savalıgı, TürkIşin, engeüenen TBMM'ye yurume giri$imıyle ilgili soruşturmasma "ksmıı dsvas açtmcak kamt bulunamadıgı" gerekçesiyle takipsızlik karan verdi. DGM Saveıhği'nm Türkİş yöneticileriyle ilgili sonışturmasi, "Yasaya aykm gösteri yüriiyTişü yapmak, suç saydaa bir fiili ovmek ve bir ssçun işknmesirii aleni olarak tabrik etmek" savlarıyia"? >ita kadar hapis istemiiceriyordu. Türklş, çalijma yaşamına iîişkin sorunları içeren bir "dert mektuboD H " , TBMM'ye kadar gerçekieştirilecek bir yürüyüş sonunda uiaşurılmasını karartaştırrnıştı. Bu karar uyartnca, 24 mart günu Türk,îş Genel Merkezi önünde bir araya gelerek ytirilmek isteyen sendika yoneticileri ile işçiler, karşılaşüklan polis barikatı nedeniyle eylemlerini gercekieştirememişlerdi. Türklş Ger.el Başkam Şevket Yılmaz, Deviet Güvenlik Mahkemesi'nin yürüyüş girişimi ko'nusunda takipsizlik kararı sermesıni ANKA'ya değerlendirirken, " B â her zaman yasalar cereevesinde hareket etlik. Bunun sayısız örnekleri vardır. Buna karşın iktidar işvi haktanna yondik her girişimimizi onleme yolunu seçmiştir " dedi. Tüıkİş'in engellenen bu eylemiyle ilgili oiarak DGM Savcihğı sorujturma başlatu. Polis tarafından üç kamerayla çekilen video kasetîeri, yine pobs tarafından hazırlanan izlenim raporu ve Turklş'ten edinılen bdgeien incefcyen savcıhk, Turkfş'm bu e>'lemini 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yüruyüşleri Yasası'na aykın bir şekilde "izinsu:" gösteri yürüyti$0 yapraa olarak niteledı. Aynı yasamn 28. maddesi uyannca soruşturmaşını baslatan savcıhk, Türkfş yöneticilerinin eylem oncesinde basına yansryan "Biz cezayı göze aldık" şeklindeki sözlerini de soruşturma konusu yaptı. Savcılık, Türkİş yöneticüerinin bu tür açıklamalarla "Bir soçan i^enmesini aleni oiarak lahrSc ett&krini. yasamn soç saydıgı bir fHi scıktsn ovdöklerini, halkı itsatsizHğe, (oplumun çeşitli sıntflannı amamun guvenli|i içia teblikeli bir şekfld« kİB ve adtvetetahrik ettikleriai" öne surdü. Turkîş yoneticüeri hakkındaki somşturma, bu eylemlerin belirtildiği Türk Ceza Yasası'mn 3!1 ve 312. maddderi uyannca da sürdüröklü. Türklş GetıeJ Başkanı Şevket Yılmaz ile Yönetim Kuruhı üyderi Genel Sekreter Emin Kul, Gene! Eğitün Sekreteri Musufa Basoğlu, Gencl Teşküaılandırtua Sekreteri Orhan B»laban ve GeneS Mali Sekreter Cetin Göça 28 mart eumartesi günü DGM Savcılığî'na çağniarak, soruşturma nedeniyle 5 saac süreyle sorgulandıJar. Türkiye'nin Leo Tindemans tarafından topluluk hukukçularının hazırladığı "yoramlama raponına" atıfta bulunularak duyuruldu. Bu arada, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Kıbrıs'ta yeni bir federatif anayasa taslağı hazırladığı, bu anayasayı taraflara sunduğu ve bazı maddeleri taraflann kabul etmesi için ge' nel sekreterin Belçika Dışişlen Bakanı'ndan yardım istediği de Leo Tindemans tarafından açıklandı. Dün Brüksel'deki yabancı diplomatık muhabirlerle bir öğle yemeği yiyen Belçika Dışişleri Bakanı, genel dünya sorunlanna, bu arada Turkiye'ye de ilişkin soruları cevapladı. Tindemans, Ankara'nın başvurusu ertesinde uygulanacak yöntem konusunun AET hukukçulannın hazırladığı raporla açıklığa kavuştuğunu bildirdi. Rapora göre, Yunanistan'ın iddiaiannın aksine, Türkiye'niri başvumsundan hemen sonra, üye ülkelerden herhangi birinin veto kullanma yetkisi mevcut değil. Tindemans'ın açıklamasından çıkan sonuç, Ankara müracaatının enesinde AET Dışişleri Bakanlan Konseyi'nin o> çoğunluğuyla karar alarak bu başvuruyu "mıitalaa" için yurutme organı komisyona göndereceği. Böylelikle de Türk diplomasisinin "ilk aşama" olarak gördüğü hedefe ulaşılacak. Dünkü yemek sırasında AET üyesi olmayan NATO ulkelerinden söz ederken, imalı bir biçimde "Kendisiııi Avnıpalı sayan Tiirkiye" deyimini kullanan Leo Tindemans, Ankara'nın uzun vadede Avrupa Topluluğu üyesi olup olmayacağı sorulanru diplomatik cevaplarla geçiştirdi. "Durum ortada. Ne tspanya'nın, ne Portekiz'in üyeliğini henuz hazmedemedik. Bütçede de para yok. Yonımunu siz vapın" şeklinde konuşan Tindemans, Türkiye'deki demokrasi ve insan haklarının bir sorun oluşturup oluşturmayacağı sorusuna ise, "Herkes başvurusunu yapar. Durum incelenir ve buna göre cevap saptanır" karşılığım vermekle yetindi. Belçika Dışişleri Bakam, Türk başvurusunun "kaale alınmasına" karar verildiği hafta sonundakı AET toplantısında, Türkiye'nin stratejik öneminin günderae gelip gelmediği ve bunun esas faktönı oluşturup oiuşturmadığı" şeklindeki sonıya ise, "Hatırlamıyonun" karşılığını verdi. KIBRIS Diğer taraftan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın, Kıbns için yeni bir federatif anayasa hazırladığı da dun ilk kez Tindemans'ın Brüksel'deki açıklamasıyla ortaya çıktı. "Kıbns Rum kesimiyle yaptıgım göriışmede benim bu sonına ilişkin inisyatif almam istenmişti. Ben de New York'ta Perez de CuHlar ile görüştüm. Genel Sekreterin Kıbns için bir anayasa hazırladığını bilmiyordum, bunu orada ögrendim. Perez de Cuellar, bu anayasanın taraflara sunuldugunu, ancak bazı maddelerin taraflarca benimsenmedigini söyledi ve benim 'ikna girişimleri' yapmamı istedi. Ben de bunu kabul ettim" şeklinde konuştu. (Baştarafi 1. Sayfada) ğun çaba harcarken, SEIA muzakereleri için geldiği sırada Patrikhane'yi de ziyaret eden ABD Dışişleri Bakanlığı Musteşan Aımacost, ziyaretini izleyen gazetecilerin bir sorusu üzerine, "Beni niye Palrikhane'ye getirdiler, anlayamadım" demiştı. Ortodoks Kilisesi Amerikalar Baspiskoposu Yakovas ise 1985'te ozel izinle Turki1 ye'yi ziyaretinden sonra gittiği Atina da "Turkiye'ye giden Amerikaiılann Patrikhane'yi ziyaretini siz mi teşvik ediyorsunuz" sorusuna, "Hayır State Department (ABD Dışişleri Bakanlığı) istiyor" yanıtını vermışti. Diplomatik çevreler ABD'nin bu ilgisınin "NATO topraklanndaki Fener Patrikhanesi'nden sonra Ortodoks Kilisesi'nin 4. önem merkezi olan Rus Ortodoks Kilisesi'nin, Türk topraklanndaki Hıristiyanlar konusunda inisiyatif almasını onlemek için harcanan çaba ve bu çabayı nolralize etmek için gerçekleşen Sovyet DOĞAN ziyareU" şeklinde açıklarken, aynı et(Baştarafi 1. Sayfada) disini "rahatsız" hissediyor. Son üç kinlik yanşı, gecen günlerde ABD ve Sovyet savaş gemilerinin Türkiye'yi yor. Türkiye son günlerde dış poyıl içinde, dünyanın neresinde ziyareti sırasında da yaşandı. Genellitikada arka arkaya yenilgiler alıolursa olsun, kendisinı "en çok sıkurmay Başkanı Necdet Üruğ'un yor. Bir başarısızlığı bir diğeri kıntıya düşüren" konunun Moskova ziyareti sırasında Sovyetizliyor. Basarısızlıkları da Dışişleri "demokrasi" olduğunu Halefoğler'in Karadeniz Donanması'na bağlı ' 'susarak'' geçiştirmeye çabalıyor. lu'ndan daha iyi kim bilebilir ki?.. Bu nedenle de tnönu'ye önce tele iki geminin Istanbul'u ziyaretinin kaSHP Genel Başkanı dış olayların rarlaştırılması, diplomatik çevrelerfon ediyor, sonra da Roma'daki sürekli üzerine gidiyor, ancak hude Sovyetler'in Amerika'mn Istanbüyükelçilik tarafından bugün kümetten herhangi bir yanıt yok. bul'da artan savaş gemisi trafiğıni kendisine verilmek üzere bir Özal "ilgili değil. " Dışişleri, özal "nötralize etmek" istemesi şeklinde "rapor" hazırlatıyor. varken, "yetkili değil." O zaman yorumlandı. da tnönü'nun belirtnği "vuhaf duDışişleri Bakanı, son günlerde Hasan Esat Işık bu çerçevede şu dış politik konuiarda eleştiri dozurum, garip demokrasi" ortaya çıdeğerlendirmeyi yaptı: nu yükselten muhalefet liderinden kıyor. İnönü sohbetlerde "Sovyeüer Birliği, Türkiye uzerin"yardım istemekle" kalmıyor, busürdürüyor eleştirilerini: de Amerika'mn etkin oiduğunu hisnun da ölesinde, "muhalefetin "tç politikada ANAP sürekli settigi sahalarda Amerika'yı yalnız Türk tezlerinianlatmasını" önerikonuşuyor. Dış politikada ise biz bırakmak istemez. Son zamanlarda yor. Oysa, tnönü'nun gerek Ege Amerikan makamlan çok sık Patrikkonuşuyoruz. Dış politik olaylar gerek Amerikan Kongresigerekse hane'yi ziyaret etti. Ve Amerikaiılasanki ulusai sorun değilmiş gibi Amerika ile ımzaianan anlaşmala nn tavassuluyla binarun tamirine izin davranıyor ÖzaL Oysa, son gelisra dönük tavrı çok açık. Buna rağ çıktı. Osmanlı tarihinde bir kilise remelerin hepsi ulusai sorun niteliği kabeti vardır. Ortodoks Kilisesi Sovmen, Halefoğlu yine de bir manevtaşıyor. Özal her konuyu iç politiyeller'in de ilgi alanındadır. Tarihira yapmayı deniyor. kada malzeme olarak kullanmak mizde Ruslann Turk topraklanndaeğiliminde olduğu için, polemikleöte yandan, tnönü'nun dış poki Ortodokslan özgıirluklerine karini iç politikaya dayalı yürütülitik çıkıştarı ne kadar çok dikkat vuşturmak bahaneli çok savaş vardır. yor." çekiyorsa, partisinde bu konulara Yunanhlar vasıtasıyla tngilizler de bu eğilen "bir ekibin eksikliği" de SHP lideri son günlerde dış poalanda etkili olmak istemişlerdir. Fakendini o ölçüde hissettiriyor. Aslitikada arka arkaya önemli çıkışkat Türkiye Cumhuriyeti'nin en biikeri konuiarda uzmanlaşmış birlaryapıyor. Bu çıkışlara yanıt veryiık başansı Türk sonınlannı büyük kaç kişi... Emekli buyukelçilerden mek yerine, "Dışişleri Bakanlığı devletlerarası çekişmeierin dışına çıinönü ile uzlaşmayı" deniyor. Be birgrup... tşin teorisini bilen aka karabilmek olmuştur. Şimdi ise Osdemisyenler... Dış politikayı günü manlı illetlerini yeniden teker teker lirli konuiarda kendisinden "yardım" istiyor. Olabilir. Dış politika gününe izleyecek ve SHP adına ro kendimiz davet ediyonız." ta çizebilecek bir ekip... Yok bunda "yardım" isteyebılir. Ancak Sovyetler Birliği ve Ermenilerin lar SHP'de. muhalefetten istediği "yardımı", Amerika'da Ermeni anıtlan dikilinDışişleri Bakanı Halefoğlu "kenceye kadar seslerini çıkaramadığını Bununla birlikte "SHP'nin dış kaydeden Işık, şöyle devam etti: di Başbakanmdan göremiyor." politik atağı" süriiyor, tnönü ka"Şimdi Turkiye'nin bu ziyaretleri nalıyla. Bugün Roma'da başlayaBuna karşılık, özellikle bugün bu kadar kolaylaştırması, bu konucak Sosyalist Enternasyonal lopRoma'da başlayacak toplantı öndaki sorunlann ulusai planda kalmalantısı ve "Akdeniz'de demokrasi" cesinde Erdal tnönü'den "yardrnı" sını zoriaştınr. Sonınlar uluslararatartışması SHP için "dış bağlantt istiyor. sı plana itilir. Bulün bu olanlar Amekurma" yolunda yeni bir adım. Sosyalist Enternasyonal bugün rika ile Sovyetler'in Türkiye üzerintspanya, Portekiz, Yunanistan, Roma'da toplanıyor. SHP adına Türkiye. Akdeniz'de, ttalya hariç, deki hesaplaşmasının yansımalandır, toplantıya tnönü katıhyor. ToplanAmerika'mn Sovyetler Birligi'ni hubu ülkelerde "demokrasinin hantınm bir ilginç tartışması da var: zursuzluga itmek istemesinin işarelgi maceralardan geçtiği" artık ta"Akdeniz'de demokrasi" konulu leridir." rih oluyor. tartışmaya tnönü 'nün de katılması Türkiye'nin sorunlarının büyük bekleniyor. ANAP"bu tarihe" nasıl bir saydevletlerarası ilişkilerin "çekişme fa ekliyor?.. tşte, tnönü Roma'da Işte, Dışişleri Bakanı Halefoğmevzuu haline getirilmesinin" kaygı herhalde bu noktayı işleyecek. verıci olduğunu vurgulayan Işık, "Dış lu tam bu tartışma nedeniyle ken demokratik haklardaki kısıntılar, ekonomik gidışın çarpıklığı üzerinde duracağı anlaşilıyor. Demirel, beklenen bu geziye niçin çıkmadığuıı tek sözcükle yanıtlıyor: "Havalar izin vermiyor." Fakat bu hafta yapacağı gezinin programını belki açıklayacak, gideceği bölgeden beklediği haberler gelirse gezi bu ay içinde kesinlikle gerçekleşecek. Demirel'le DYP'nin >ıırüttuğü siyasette "ton degişikligi" gozetilecek. Demirel'in yasaklarla ilgili görüşü açık. Ozal'dan yasakları kaldırmasıru istemeyecek. Yasaklar kalkarsa "kişilerin kartanlmasindan çok", demokrasinin bir gereğınin yerine getirildiği anlamını çıkaracak. Yasaklar gend seçimlere kadar kaldırılmazsa, Demirel bu kez bütun yurdu gezecek, >asaklı bir siyasetçiye oy verilmemesini öne süreceklere kesin yanıt olarak, "Oyununuzu (Baştarafi 1. Sayfada) poütikamn bundan daha isabetsiz bir yön alırus oldugu gomJmemiştir" dedi. tstanbul'daki Fener Patrikhanesinin "Oecumenique (evrensel) degil, sadece Türkiye'de yaşaynn Rum Orlodokslann dinsel işleriyle meşgul bir kuruluş" olduğunu vurgulayan Işık, "Carter'ın Türkiye'de Palrikhane'yi ziyaret ederken, Batı Trakya'da Muslümanlann muftüsünu ziyaret etmemiş olmasının bu konudaki birçok sonıya yanıt oluşlurduğunu" da sözlerine ekledı. AMKARA'dan YALÇIN aşan dış borçlan ekonomiye agır bir yiık getirmektedir. Son 23 yılda alınan taze kredilerin buyük bir kısmının geri odemeleri 1995 yılından önce gerçekleşecektir. Eğer ödemeler dengesinde ongonilenin veya tahmin edilenin uzerinde bir iyileşme sağlanamazsa, özellikle gelecek 3 yıl içinde dış borc odemeleri Turkiye için agır bir yuk olacaktır." Yusuf Bozkurt Özal başkanlığındaki Türk heyetinin bu eleştirilere yanıtmın ise şu başlıklar altında toplanacağı sanüıyor: Kalkınma hın, öngörülen biçimde yüzde 5'e çekilecektir. Yatırım malı, ithalatı kontrol altına alınacak, ijıracat da yeni teşviklerle hedeflenen düzeye çıkanlacakur. Bu nedenle enflasyon ve ödemder dengesi açısından Türkiye, 1987'de de buyük bir tehlike ile karşı karşıya degildir Türkiye'nin uzerinde aşın bir borç yükü yok. (Baştarafi 1. Sayfada) Paris'te dış Eskieser (Baştarafi 14. Sayfada) "20 adet sivil mimariık örneğinin onanm, teşhir. tanzim ve çevre diizenlemesi, 20 adet müzenin bakım ve onanmı, 10 adet kale ve sur onanmı, 12 adel muzenin teşhir ve tanzirai, 4 adet ören yerinin onanm ve çevrc düzenlemesi, 19 adet anıl onanmı. 1 muzenin ikmal inşaab, 2 adet müzenin yangın ve soyguna karşı techizi işlerinin yapılması planlanıyor. Butün bu hizmetler içia 6 milyar 760 mil)on lira odenek aynimıştır." Ankara Milli Kütüphane Salonu'nda 10 nisana dek sürecek olan sempozyumda 93 Türk, 47 yabancı bilim adamı toplam 140 bildiri sunacak. Kazı ve onanm çalışmalannın en son durumunu gösteren bir fotoğraf sergisi ile "Yagmalanan Anadolu Uygariıklan" adlı fotoğraf sergisi de Milli Kütüphane Sergi Salonu'nda sempozyum boyunca yer alacak. öte yandan, sempozyuma katılan Paleontolog Dr. tbrahim Tekkaya, "Bazı bilim adamlannca. insamn atasının, gunumüzden 3.5 milyon yıl once ortaya çıkngımn soylenmesine karşın, "Homo Alpanı Tekkaya' adı verilen fosilin 14 milyon yıl önce Ankara'nın Kalecik ilçesi Çandır bucagına baglı Hırsızdert bolgesinde yaşadıgını" öne surdu. 2. Istanbul KitapŞenligi 312 Nisan Cumhuriyet KitapKulübü 2. Istanbul KitapŞenligi Cumhuriyet KATILAN YAYINEVLERİ Haset fkltfli yayınları jletlsjm İnkılap Basın Yayın İran İslam Cumhuriyeti Karacan Yaymları Kaya Yayınlan Kaynak Yayınian Kitabı Mukaddes Kitap Dağıtımcılık Kultur Bakanlığı Liman Yapımevi Levni MEYÖ Okyanus Kitabevi Okulsan 0SM Otantik Payel Yayınevi Pera Orient Ram Bilgisayar Redhouse Rönesans Say Yaymları Selahattin Dağrtım Sosyal Yaymlar Sureç Yayıncılık lıring Tuflida Türk Tarih Kunımu Union Kitabevi Yaprak Yayınlan Yön Pazartama ABC Kttabevi AdaMuzik Arta Yayıolan Afa Yayınlan Alan ve Belge Arrtaş Arkın Kitabevi AtlasTıp Bedir Yayınevi Besay Beyoğlu Kitapcılık Birieşik Dağrtım Bilge Yayıncılık Bilimsel Yayıncılık Boyut Dekerasyon Broy Yayıolan Can Yayınları Cem Yayınevi Çaba Kaset Kitap Cmar Yayınları Dergâh Yayınları Diyanet Işleri Başk. Dtsko Kulup Armando Oı?bank Dönemli Yayıncılık E YAyınlan Eren Dı$ Ticaret Erpa Sanat 6alerisi Esin Yayınevi Evrensel Kitabevi 312 Nisan KitapKulübü BUGUN / IMZA GUNU (Saat 16.0019.00 arası) Atilla Dorsay A.Başer Kafaoğlu P A N E L /saat 14J0O160O F/M Kültür Merkezi Ortaklar Cad. 17 Mecidiyeköv Her gün: Saat 11.00 20.00 Fetek Yayıncılık Ferşat Yayınevi Gendaş Giri$im Basım Yayın Günes Yayınları Grafik Sanatı Gözde Yayıncılık BASKI DÖNEML.ERİNDE KARİKATURUN IŞLEVI TURGUT ÇEVİKER TAN ORAL ALİ ULVİ FERRUH DOĞAN F/M Kültür Merkezi Ortaklar Cad. 17 Mecidiyeköy Her gün: Saat 11.00 20.00 u Vedat Türkali Ferruh Doğan Cumhuriyet KHapKulvbu TEŞEKKÜR Değerli varlığım, daima derin saygı ve hayranlık duyduğum sevgili eşim, vefatı nedeniyle yakın Ugilerini esirgemeyen Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay Başkan ve üyeleri ile diğer hâkimlere, Adalet Bakanı'na ve Adalet Bakanlığı ile diğer bakanlık mensuplanna, milletvekillerine, Türk îdareciler Derneği, Mülkiyeliler Birliği üyelerine, Sümerbank camiasına, cenaze törenine katılan, telefonla, telgrafla ve bizzat evimize gelerek acımı paylaşan arkadaş, dost ve yakınlanmıza derin teşekkürlerimizi sunarım. Necati Giıngör Haluk Şahin YILDIRIM KUZUM'un Eşi NEVtN KUZUM YARIN / İMZA GÜNÜ ÜÜ (16 0019.00» Gırı^. 100 TL Oğretmen oğrenci 50 TL. CKK u\elerı: Ccretsız. Üniversite kimliğimi kaybettim. Geçersizdir. NECATtÜNAL ilhan Selçuk Oktay Akbal Abdullah BaştürK Sabahattin Kudret Aksal 2. bası 1400 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymlan Türkocaîı Cad. 3941 Cağaloğluİstanbul GEÇMİŞLE GELECEK BAR1ŞA ÖZLEM Prof. Dr. HUsnü Göksel 880 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymları Türkocağı Cad 3941 Cağaloğlutstanbul ŞAIRLER DÖVÜŞÜR Mehmed Remal 550 lira (KDV içinde) Çağdaş Yaymları Türkocağı Cad. 3941 CağaloğluIslanbul YÂŞAMA FELSEFESİ Prof. Nermi Uygur 2. bası 550 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınları Türkocağı Cad. 3941 Cağaloğluİstanbul Ali Slrmen Hlkmet Çetinkaya Semra özdamar N t : Paneller her gun 14 00 16 00 saallen arasında yapılacaktır 12 Nisan 1987 Pazar gunu 16 0018 00 saatlen arasmdadır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle