19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 NİSAN 1987 HABERLER CUMHURİYET/9 Belediye yolsuzlukları nkara (Cumhuriyet Bürosu) SHP'li Hüseyin Aydemir, belediyelerdeki yolsuzluk iddialarımn büyük boyutlar kazandığım, hakkmda "ciddi işaretler" bulunan belediye başkanlannm kamu görevinden geçici olarak ahnmalan yetkisinin işletilmediğini betirterek, bu konuları bir soru önergesiyle Meclise getirdi. Aydemir, TBMM Başkanlığı 'na verdiği önergesinde, Başbakanın 6 Kasım 1983'ten bugüne kadar kaç belediye başkanı hakkında soruşturma açıldığını açıklamasını istedi. Türkiye'deki sendikal haklar için 'danışma heyetV geldi ILO göziemcisi Ankarada ILO Genel Kurulu gündeminde yer almaktan kurtulan Türkiye, söz konusu yasa değişikliklerini gerçekleştirmedi. Ancak yasalarda yapılacak değişiklikler konusunda daruşılmak üzere ILO'dan yeniden heyet istendi. ILO Sendika Özgürlükleri Dairesi Başkant VVUliam Simpson, bu davat çerçevesinde dün Ankara'ya geldi. Simpson, Çalışma Bakanı Mokerrem Taşçıoglu, TİSK, Türklş yoneticileri ve hükümet, yetkilileri ile görüşecek. Daha sonra ILO Sendika Özgürlükleri Dairesi bir rapor hazırlayacak. Bu rapor, önce yönetim kurulunda sonra da ILO'nun haziran ayında yapılacak üst organı ve genel kurulu niteliğindeki, üye ülkelerin tümünün hükümet • işçi işveren temsilcilerinin katılacakları çalışma konferansında değerlendirilecek. Uluslararası sendikal hakların gerisinde düzenlemelere giden Türkiye'nin durumu ILO tarafından kınanmıştı. Türkiye yeni yasal düzenlemeler için güvence vermiş, ancak Çalışma Bakanlığının çeşitli yasa tasanları Türklş ve diğer sendikal kesimde, "düzeltme adı altında ek kısıtlamalann'* getirilmesi çabası olarak nitelendirilmişti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ILO Çalışma Konferansı tarihi yaklaşırken, ILO Yönetim Kurulu toplantısı sırasında ILO Daimi Temsilciliği'ne yeniden başvurdu. Yapılacak yasa değişikliği çahşmaianna yardımcı olmak üzere ILO'dan bir danışma heyeti gönderilmesini istedi. ILO Yönetim Kurulu'nda bu başvurunun bir zaman kazanma çabası olarak değerlendirildiği, ancak ILO ölçüleri içinde yapılan her çağrıya üye ülkeye yardımcı olma ilkesi içinde uyulduğu öğrenildi. Buna göre 12 Eylül'den bu yana pek çok kez Türkiye'ye gelen ve Türkiye'ye ilişkin raporları düzenleyen Sendika Özgürlükleri Dairesi Başkanı William Simpson'un yeniden Türkiye'ye gönderilmesi ve bir rapor düzenlemesi karara bağlandı. Dün Türkiye'ye gelen Simpson Çalışma Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu ve TİSK ile birer görüşme yaptı. Bugün de Türklş ile görüşme yapacak. Türkiye'deki görüşmelerini tamamladıktan sonra hazırlayacağı rapor ILO Yönetim Kurulu ve Çalışma Konferansı'nda görüşulerek, karar oluşturulmasında etkili olacak. ILO gündemine uluslararası sendikal kuruluşlann şikâyeti üzerine alınan, hakkmda henüz kesin karar alııımamış, birçok kez uyarılıp, kınanmış olan Türkiye'nin durumu bakanlığın sözü üzerine geçen yıl görüşülmemiş, ILO gündeminde olarak bir yılhk gelişmelerin izlenmesi benimsenmişti. DUYDUKJGORDLK \ALÇil\ PEKŞED1 İLOgözlemcisi Simpson'un hazırlayacağı rapor Türkiye konusundaki kararı etkileyecek. ŞÜKRAN KETENCt Uluslararası Çalışma örgütü ILO'ya geçen yıl verdiği sözü tutmayan Türk hükümeti, haziran ayında yapılacak ILO Çahşma Konferansı'nda hesap vermekten kurtulmak için zaman kazanmaya çaiışıyor. Sendikal yasalarda ILO sözleşme ve ilkeleri ile çelişen hükümlerin değiştirileceği konusunda güvence vererek, geçen yıl Kafana takma, tespih çek... # 1 sım, fakir ve gözleri görmeyen bir davulcudur. Mahallenin bakkalı Murtaza Efendi'nin kızı Fikriye ile flört etmektedir. Fakat bir gün, fabrikatör Turgut Bey'in kızı Zeynep ile karşılaşır ve birbirlenne âşık olurlar. Asım'ın hem kör hem fakir olması nedeniyle bu aşka karşı çıkan Turgut Bey, iki gencin evlenmelerine razı olmaz. A "Sosyalist olduğum için yargılanıyorum" Tstanbul Haber Servisi M. îstanbul 2 Numarah Askeri Mahkeme'de göriilen 54 sanıklı Türkiye Sosyalist tşçi Partisi (TSIP) davasında savunma yapan Çağatay Anadol, sosyalist olduğu, sosyalist bir partinin yöneticisi olduğu için yargılandığım öne siirdü. Anadol, 29 sayfahk savunma dilekçesinde, yeryuzünde insanların sosyalist dünya görüşlerini benimsedikleri, bu göruş doğrultusunda politik çahşmalara katıldıklan için suçlamp yargüandıkları ülkelerin sayısımn çok az olduğunu belirtti. B Köy Hizmetleri işçilerinin çoğu mevsimlik ahar gelince Bağdat Caddesi hareketlendi. Yarım bırakılan kaldırım döşeme işine tozduman içinde yeniden başlandı... Geçen yıl BostancıKızıltoprak yönünde sol taraf aşağı yukan tamamlanmıştı. Bu kez kez sağ tarafın düzenlenmesine girişildi... Fakat tuhaf bir yöntem seçilmişti. Caddenin başından veya sonundan başlanacağı yerde, tam ortasından başlanıldı. Bağdat Caddesi'nin ortasında da rastlantı bu ya AsımZeynep Ekren'in, aşklarını, bir buçuk metre çapında bir yürekle simgeledikleri (Aşkın büyüklüğüne bakın...) butikleri bulunuyordu. Yine bir rastlantı olsa gerek, kaldırımın lamamlandığı gün, 17 nisanbutiğin yaz sezonu için açılışı yapılıyordu... "BOMBA" GİBİ BİR F İ L M cak yerde/Mahalle arasında sidik yanştırdığtnız sürece..." MUTLU BİR "ÇİFTE REZERVASYON..." T urizm sezonu açılırken, çifte rezervasyon öyküleri de ortalığı yeniden sardı. Çifte rezervasyona genellikle olumsuz bir gözle bakılıyor. Oysa olumlu yanları da yok değil. Geçen yıl yaşanan olaylardan biri bu işin bile bazen mutlulukla sonuçlanabileceğini gösteriyor... Güneydeki otellerden birinde Fransa'dan gelecek bir grup bekleniyordu. Ne ki o akşam ABD'de "Challenger' adlı uzay aracı düşmüş acente otele telefon ederek şu bikjileri vermişti: "Tüm uçak seferleri iptal edildi.Grup bir gün sonra gelecek. İsterseniz odalan satabilirsiniz..." Bu bilgi doğrultusunda otele gelen müşterilere gruba ayrılan odalardan ikisi verildi... Aynı gece acente yeniden telefon ederek uçak seferlerinin gecikmeli olarak başladığını ve grubun gece yarısından sonra otelde olacağını bildirdi... Gerçekten grup gekji, hemen restoranta alındı. Onlar karınlarını doyururken, müdür ile acente memuru oda hesabına girişti... Odalar dağıtıldığı zaman görüldü ki, ayrı ayn yolculuk eden bir erkek ve bir kadına karşılık otelde sadece bir tek oda kalmıştı... Müdürün bu tek odayı paylaşır mısınız önerisine karşın, müşteriler birbirterini tanımadıklarını söyleyerek, ısteksiz görünüyoriardı. Müdür, bir an düşündükten sonra, erkekle kadına dönerek büyük bir ciddiyetle şuntan söyledi: "Otel müdürierinin degemi kaptanları gibi olağanüstü durumlarda yolcuların nikâhlannı kıyma yetkisi vardır. Stzleri bu yetkiye dayanarak karıkoca ilan ediyorum. Artık birbtrinize yabancı değilsiniz ve aynı odada kalabilirsiniz.." Kadınla erkek gulümseyerek odaya gittiter ve ertesi sabah gelip müdüre teşekkür ettiler. ŞİŞLİ VERGİ DAİRESİ NEREDE? S Yurttaşlıktan çıkarılmaya tepki UÇAN KVŞA BtLE Isçiler yol yapıyor, işçüer sözleşme bekliyor. Hepsi borç ödemek için M arl (anka) Federal Almanya'mn Marl kentinde toplanan ve büyük çoğunluğunu "Türk vatandaşlığından çıkartılanlarm" oluşturduğu, yurtdışmda yaşayan 20 Türk sanatçı, bir "yurttaşlık bildirgesi" yayımladı. Dursun Akçam, Ataol Behramoğlu, Nihat Behram, Melike Demirağ, Demir özlü ve Şanar Yurdatapan'ın da aralarında bulunduğu 20 sanatçı tarafından imzalanan bildirgede, "yurttaşlıktan çıkarılma" uygutamasının temel insan haklarıyla bağdaşmadığı belırtilerek, "Konuşan, düşünen, üreten ve yaratan bir Türkiye istiyoruz" denildi 3 ayda borçlandıklarmı 9 ay çalışıp ödüyorlar YOL tŞÇİLERÎ ANLATIYOR Elimize ayda 5658 bin lira geçiyor. Bunun 25 bini gecekondu kirası, 15 bin lira da işyerine yemek parası ödüyoruz. Geriye ne kaldı ki? 9 senedir mevsimlik işçiyiz. 9 ay çalışıyoruz, 3 ay işsizlikte borçlanıyoruz. 9 ayda borcu Çdüyoruz. İşverenin zammı yüzde 32 civarmdaymış. Artış ne eder? 20 bin. Ekmek zammına bile yetmez: IŞK KANSU ANKARA Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne bağh Kutludüğun mucur ^antiyesinde, taş kırma aletleri, tozu dumana katarak çahşıyor. Gürültü içinde çalışan isçiler, ayda net 5658 bin lira alıyorlar ve kamu işveren sendikasının toplam yüzde 32'lik zam önerisi karşısında, ücretlerinin 20 bin lira artması halinde, bunu nereye harcayacaklannı dtişünüyorlar. Yollş Sendikası'mn 40 bin Karayolları, 55 bin Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü işçisi için Kamu işveren Sendikası TÜHİS ile sürdürdüğü görüşmelerde, işveren tarafı 1987 için ortalama yüzde 32'lik bir zam oranı öneyerinde olduğu gibi, mucur şantiyesinde de işçilerin çoğunluğu "mevsiınlik" yani kadrosuzlar ve yılda 9 ay çalışıyorlar, 3 ay işsiz kalıyorlar. İşsiz kaldıklan bu 3 ay içinde "Bakkala, cakkala, hatta uçan kuşa" borçlamyorlar. Bu borçları da şantiyeler çalıştığında yine işe alınırlarsa 9 ay çalışarak ödüyorlar. Hâlâ kadroya alınmadan 9 yıl çalışan işçiler bile var bu şantiyed&En çok yakındıkları konuları şöyle dile getiriyorlar: "Soyunma dolabımız yok." "Makinenin tozu her şeye bedeL Zaten insanı doyuruyor toz." "3 a>lık işçi kadroya alımyor, biz yıllardır mevsimlik işçiyiz, kadro bile alamadık." "Maaşımız haftasına bitiyor. Haziranda alacağunız ikramiyeyi bile şimdiden borçlanarak yemiş sayılırız." "Kömüre de zam geldi diyorlar. Ne olacak bizim yakacak yardımı? Yine ayda 6 bin lira mı olacak?.." Kutludüğün mucur şantiyesinde taşlar kırılacak, yola döşenecek, yol yapılacak. Yol işçileri YasalaralLO makyujı yeni boyut kazandı Taşçıoğlu: Anayasanm yasaklamadığı bazı ILO isteklerini müspet şekilde sonuçlandırdık. öz Ekrenler'den açılınca, film konusuna da değinelim: Özallar'ın damadı Asım Ekren'in film çevireceği duyurulunca, bu köşede "gırgır" bir deneme yapmaya kalkmış ve bir senaryo taslahazırlamıştım. Uydurma senaryoma göre Asım, fakir ve gözleri görmeyen bir davulcudur. Mahallenin bakkalı Murtaza Efendi'nin kızı Fikriye ile flört etmektedir. Fakat bir gün fabrikatör Turgut Bey'in kızı Zeynep ile karşılaşır ve birbirlerine âşık olurlar. Asım'ın hem kör, hem fakir olması nedeniyle bu aşka karşı çıkan Turgut Bey, iki gencin evlenmelerine razı olmaz. Aşkına engel olunan Zeynep, hastalanır... Tam ölmek üzere iken, Asım'ın bateri solosunu dinler ve sonra iyileşir. Sonunda Zeynep'le Asım evlenirler. Bunun üzerine gözleri faltaşı gibi açılan davulcu, dünyanın en açıkgöz adamı olur vs. Ben bu uydurma senaryo taslağı ile biraz mizah yapmayı amaçlarken, yakında çekimine başlanacak filmin (adı: Bomba) gerçek senaryosu gazetelerde yayımlandı. Güldürücülük açısından benim öykümü geride bırakan senaryo şöyle: Davulcu Asım, çalıştığı gazinonun assolisti Güngör Bayrak'a âşık olur. Gazinonun patronu Eşref Kolçak da Güngör Bayrak'a göz koymuştur. Fakat Asım'a âşık olan Bayrak, Eşref Kolçak'ayüzvermezve "Benim bedenimesahip olabilirsin, ama ruhuma asla" diyerek karşı çıkar... N. Eşref Kolçak, kadının Asım yüzünden kendisine yüz vermediğini anlayınca, öfkelenir ve davulcuya zotiuk çıkarmaya başlar. Bir gün kuliste davulunu patlatılmış bulan Asım, ruhi bunalıma düşer, kendıni ıçkiye.esrara ve benzeri uyuşturuculara verir. Kötü yoliara düşen davulcu, sonunda Allah'ın bir hikmeti olarak akıllanır ve Güngör Bayrak'ı patronunun elinden aiır... ŞAİR SÖZÜ ELBETTE YALAN... ğrencilerin tek tip derrıek yasasına karşı giriştıkleri yürüyüş nedeniyle Bilsak'ta gençlerin katıldığı bir toplantı yapıldı. Bu toplantıya ozan Can Yücel de çağrılıydı. Gitti, gördü ve kahroldu. Çünkü bırlik içinde olmaları gereken gençler, bu toplantıda da eski günleri anımsatırcasına, birbirlerine düştüler ve Bilsak'taki toplantı amacına ulaşmadan dağıldı... Olayları gören Can Yücel dayanamadı, düşüncelerini şiire döktü; şiirin adı, "Sözle Olüm Orucu"... "Beni böyle havalar değil çocuklar/Ortak canavara karşı birleşecek yerde/Aranızda hırlaşmanız mahvetti/Bu fraksiyon, franksiyon hikâyeteri/Boykot ediyorum şiiri o yüzden/'Sanki umurunuzdaydı'/ve ben tutarmışım sanki sözümü/satır yazmayacağım evlatlarım/Siz gepgenç bacaklarınızla/Rekor iplerine doğru koşa• • riyor. Paralı propaganda Anayasa Mahkemesi 'nde nkara (Cumhuriyet Bürosu) SHP, Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Yasa'yı değiştirerek, siyasi partilere TV'de paralı propaganda yapma olanağı tanıyan yasanın bazı maddelerinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. SHP Grubu adına Grup Başkanı ve Genel Başkan Erdal Inönü'nün imzasıyla yapılan başvuruda, partilere TV'de paralı propaganda yapma olanağı tanımanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu belirtilerek, "Bu yol, ek masrafları karşılayabilmek için partileri yasal bağıs sınıflarını aşmaya zorlayacak ve ister istemez özel kişi ve teşebbüslere yöneltecektir" denildi. AGRO'87fuan açıldı Uluslararası Tarım Fuarı "Agro'87", tstanbul Valisi Nevzat Ayaz tarafından Mecidiyeköy 'deki FM Sergi Salonu'nda açıldı. Uluslararası Fuarcılık ve Ticaret A.Ş. tarafından düzenlenen ve Ziraat Bankası'nın desteği ile açılan fuarda, büyük kapasiteli traktörler, harman, ot taraklama ve balya makineleri, bahçe traktörleri, at arabalan, seracıhk malzemeleri, kuluçka makineleri, gübre, koruyucu tanm ilaçlan, çiçek ve sebze tohumlarıyla çeşitli tarım araç ve gereçleri sergiieniyor. 26 nisana kadar açık kalacak olan AGRO'87 fuanna yerli ve yabancı toplam 50 firma katılıyor. Fuar, her gün 10.0020.00 saatleri arasında gezilebilecek. / bu yıl düzenlenen * stanbul (a.a.) Ikincisi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çalışma yasalarına, Ulus"Sosyal yardımlar da dahil, lararası Çalışma Örgütü (ILO) il5658 bin lira alıyoruz. Gecekonkeleri çerçevesinde makyaj yapıldunun kirası 25 bin lira. İşveren ması konusu, yeni boyutlar kayemek vermediği için günde 500 zandı . Çalışma ve Sosyal Güvenliradan, ayda 15 bin lira da yelik Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu, meğe gidiyor. Geriye daha ne anayasanın yasaklamadığı ve kaldı ki?" ILO'nun sözleşmelerini yakından tşverenin yüzde 32'lik zam ilgilendiren, Sendikalar ile Toplu önerisi karşısında maaşlannız Iş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt yayaklaşık 20 bin lira artacak. Bu salarındaki değişikliklerin size yeter mi? "müspet" sonuçlandınldığını "Nereye yetecek? Ekmeğe gebildirdi, özetle şöyle dedi: len zammı bile karşılamaz..!' sözleşme bekliyor, borçlarım "ILO'nun geçen sene 15 civaKöy Hizmetleri'nin birçok işödeyecekler... nnda, kimisi kati olarak, kimisi tavsiye olarak bizden istediği hususlara müspet cevap >ermenin hazırlığı içindeyiz. Bu haklarla bu işin götürülmesi doğru değildir. Sayın Başbakan ile yaptığım görüşme de son haflaya gelmiştir. Ana> asanın y asaklamadığı birtakım istekleri müspet şekilde sonuçlandırdık. Zannediyorum önümuzdeki günlerde üstünde çok polemik yapılan, çok politikada araç diye kullanılan ILO'nun sözleşmelerini y akından ilgilendiren Sendikalar ile Toplu tş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt kanunlannda zamanı geldigini düşünerek, ana> asanın > asaklamadığı maddelerdeki çoğuna müspet cevap verdiğimiz hususları yine iki kanun tadili halinde Meclise sevketmiş olacağız." Taşçıoğlu, dün ILO temsilcisi KA TILIM AZ Seminerdt. tstanbul • Göreme Kampanyaa 'nut, dunya ülkeUHndtn n katıbm obnaa ntdeniyk VVUliam Simpson ile yaptığı görüşmenin, haziran ayında ILO amacına ulafamadtğı belirtUdi. fFotoğraf: UYGAR GÜRKAN) toplantısında ele alınacak konularda bir ön rapor sunulması açısından yararlı olduğunu bildirdi. Kutludüğün mucur şantiyesinin lokantasında işçilerle söyleşiyoruz: B ir okuyucu telefon ederek "Şişli Vergi Dairesi nerededir?" diye sordu. Bizim telefonun "danışma" olmadığım anımsatmak üzereydim ki, şöyle devam etti: "Bilemezsiniz, ama hiç olmazsa tahmin edin.." Bu isteği "Herhalde Şişli'dedir" diye yanrtladım, ama bilememiştim. Meğer Mecidiyeköy'de imiş... Telefondaki ses, "Peki Mecidiyeköy Vergi Dairesi nerede olabilir" diye sordu bu kez. V e beni uğraştırmadan yanıtını kendi verdi "Şişli'de..." Defterdarlığa sordum, gerçekten öyle... KAFANA TAKMA, TE8PİH ÇEK... ütün bu olaylar karşısında ne yapalım, akıl sağlığımızı nasıl koruyalım diye düşünürken, Bakırköy Ruh ve Sinir HastalıkJan Hastanesi Başhekimi YıkJh nm Aktuna'nın Beşiktaş gazetesinde bir demeci yayımlandı. Meğer işin çözumü son derece basitmış. "Öfkeli ve sinirti insanlar, ne yapmalı, nasıl rahatlamalı?" sorusuna Aktuna'nın yanıtını hep birlikte okuyalım: "Benim gibi tespih çekebilirter. Biliyorsunuz, tesbih çekmek, insanı rahatlatıyor. Bunun dışında hicbir şeyi kafalanna takmamaİKJırlar. Bazı şeyleri görmezlikten, birçok şeyi duymazlıktan gelsinler." Yani formül basit: Kafana takma,tespih cek" diyor Aktuna. Allahım, Yıldınm Aktuna'nın aklını bir gun için bize de nasip et. Rahat bir uyku uyuyal»m... B O îstanbul geüşirken, önemli bir kültürel miras yok ohıyor UNESCO Kültürel Miras Bölümü Destekleme Faaliyetleri Şefı Errahmani: Dışardan yardım, bilinçlemeye dönük olmalıdır. Türkler, çalışmalarını iyi şekilde tanıtamadılar. ki nesillere bırakmanın hedef alındığını belirtti. Ank, hızlı ve duzensiz kentleşme yüzünden doğa ve kültür varhklannın erozyona uğradığını da vurgulayarak, Göreme"de kaya üzerine oyularak yapılmış yapılann güçlendirilmesi için hazırlanan "Yapısai Koruma Projesi"nin uygulanması için açılan kampanyanın basın tarafından da desteklenmesini istedi. Toplantıda konuşan UNESCO Kültürel Miras Bölümü Destekleme Faaliyetleri Şefi Brahim Errahmani de, Îstanbul ve çevresinin Göreme bölgesiyle birlikte binlerce yülık bir kültürel geçmişi olduğunu belirterek "tstanbul'un gdişmesi sırasmda önemli bir kültürel miras yok olmaktaluktur. Dışardan yardım, büinçlenmeye dönük olmalıdır. Türkler çalışmalarını iyi şekilde tanıtamadılar" şeklinde konuştu. UNESCO Halkla İüşküeri Geliştirme Birimi Şefı Eiji Hattori de UNESCO'nun amacının tarihi ve kültürel eserler ile doğal zenginliklerin korunmasında milletleri birleştirmek olduğunu bildirdi ve "Türkiye, tarih ve kültür zenginliği bakımından, dünyada birinci geliyor. UNESCO bunun bilincindedir" dedi. Kültür ve Turizm Bakanlığı Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürü Dr. Nurettin Yardımcı ise birçok uygarlığın Anadolu'dan yayıldığmı belirterek, UNESCO'nun tstanbulGöreme Kampanyası'mn amacına ulaşamadığını, çünkü kampanyanın bir getirisi olan dünya ülkelerinden katıhmın çok az oluşunun bunu gösterdiğini söyledi. Yardımcı, IstanbulGöreme kampanyasına şimdiye kadar Japonya'dan bir firmamn 1 milyon yen ile katıldığını, kampanyanın başarılı olabümesi için UNESCO'nun bunu tüm dünyaya duyurması gerektiğini belirtti. Uluslararası Gazeteciler Semineri Kamtal de REKLAMCIUK ATAKTA DIŞA AÇILMANIN GETİRDİĞİ BÜYÜME • Şırketler Juınası, rnılıter ıiun>atjjn ne tur Ucrslcr jlabıhr* • OrduSıvıl İşbıriığr. Enı Geıı Muzatter özstıy'un vorumu • Bıtgısa\ar ekranı ılc leleton butunleşırs*... I$te "Mınıtel Dc\nmı" Mırmel ış ılışkılenne vepycnı tx>vutlar kaııyor • Akbonk olağjnustu kâriılığtnt ncvc borçlu? • 12 kıs*m leknııi. bırOen TOBANK MASALI • "Su"üan para kazjnıtır mı' rransızlann "Perncr" markası, Amenka'vı nasıl fetheımıştıJ • Turkrye "Su" fırmabn, ncJcn vennde savıv€»r? "Su"Jan parakazauminın <iun>* ve TuHıtye olçulcn.. • İzmtr'de "Sanavııİc Antma" anlannnıia neler oluvor1 • Yrrlı bısıklctçıler, yabaneı'dan korkar mı? • Tarım reformu, lıberal polmkalarla uyujabılccck mı? Mebmet Altan'ın vorumu. • Almanva'da netlen nufus savınıı zor5 Ertan Karakaş'm yorumu. Her Ayın 15'indc Kapital Alın! Batı TYakyalı 7 Türk iltica etti TTdirne (Cumhuriyet) Ht Batı Trakyalı 7 Türk, sınırı geçerek Türkiye'ye iltica etti. Türkiye'ye iltica eden Celal Münevver Selçuk ve Hamdiye Koca, tsmail ve llbay Şahin ile Ahmet Mezunoğlu Türk makamlarına başvurdular. Edirne'ye getirilen Batı Trakyalı 7 Türkün iltica taleplerinin incelenmeye başlandığı bildirildi. tstanbul Haber Servisi UNESCO tarafından başlatılan IstanbulGöreme Tarihi, Kültürel ve Doğal Güzellikleri Koruma Kampanyası'nın tanıtımı için Dışişleri Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanbğı'nın ortakJaşa düzenledikleri "Uluslararası Gazeteciler Semineri" dun İstanbul'da başladı. Türkiye adına söz alan konuşmacılar, IstanbulGö1 reme Kampanyası'na UNESCO nun mali destek sağlamasına karşın, kampanyanın bir getirisi olan dunya ülkelerinden katılımın çok olduğunu ve bunun dünyaya iyice tanıtılamamasından kaynaklandığım öne sürdüler. Marmara Üniversitesi Konferans Salonu'nda başlayan ve çeşitli ülkelerden 30'a yakın gazetecinin katıldığı seminerin açılışında konuşan Kiıltür Müsteşan Oluş Ank Türkiye'nin bir müze ülke olduğunu ve Türkiye'deki dünyanın ortak mirasını ileri 0 1986 Türk reklarn sektörü için atak yıtı oldu • Yabancı ortaklar, ilişkileri nasıl değiştirdi? • Reklam harcamalarmın mıllı gelırden aldığı pay artıyor • GSMH içinde en hızlı büyüyen sektör Reklam 9 Reklamcılar Derneği Başkanı Ersın Salman neden "stresı" sevıyor? BUSINESS WEEK INTERNATIONAL'DEN • Eski radıkaller sonra nasıl ışadamı oldular'' Öğrencı hareketlerının lıderlerı, şımdı iş dünyasmda başan peşinde • Asya da tş^adıntarı nasıl yukselıyor'' Modern olçulerle geleneksel olçüler bir arada • Bir yorum Tarıfeler matah değil ama kotalar daha da kotu dır" dedi. UNESCO'nun, kültürel değerlerin korunmasında yalnızca bir para kaynağı olmadığım kaydeden Errahmani "UNESCO katalizör görevi görmektedir. Kurtanna, ulusal sorumlo • SEKTÖR EKİ: TURİZM Kapital "İşin^ İçinde I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle