Katalog

23 NİSAN 1987 CUMHURİYET/l Ulaştırma protokolü ANKARA <a.a.) TürkiyeRomanya Ulaştırma protokolü bugün Ankarada düzenîenen törenle imzalandı. Protokoie, Türkiye adına Ulaştırma Bakanı Veysel Atasoy, Romanya adına da konuk bakan Aron Pavel imza koydular. Protokolle, geçen aralık ayında Köstence Limaıu ya1 kınlannda Romen RoRo dan denize aülan altı TIR için toplam 730 müyon lira tazminat ödenmesi kararlaştınidı. Sigorta, ölen şoför thsan Nalkıran'm ailesine de 72 milyon lira vere'cek. Atasoy, bu protokolle iki ulke arasındaki özellikie RoRo taşımacıhğıyia ilgili problemlerin ortadan kaJdınküğmı söyledi. İşadamı öldürüldü İzrait (Cnmhuriyet) "" îzmit'te mobilya mağazası sahibi Sadettin Tiirer, henüz belirlenemeyen bir nedenle önceki akşam saat 19.30 sıralannda tabancayla vurularak öldürüldü. 1976 yıîında Türer'le birlikte iş yaptıği yakm arkadaşı Beysun Kibar*ın (32) sıktığı kurşuniar Türer'in beynine saplandı. tnönii Caddesi Devlet Hastanesı karşısmda bulunan Türer mobilya mağazasuun sahibi olan Sadettin Türer'in (37) vücuduna beş kurşun saplandığı befirlendi. Olay sırasında mağazaniD başka bolümJerinde görgü tanıkları, Beyhan Kibar'm "Pesime takılmayın vururum" diyerek kaçtığını söylediler. Savarona hizmete giriyor İstanbul Haber Servisi Deniz Kuvvetleri tarafından hizmet dışına alınması kararlaştırılan ünlü Savarona okul gemisinin onarun ve kullamm hakkı İstanbul Anakent Belediyesi'ne verildi. Türk Deniz Kuvvetlerini Güçlendirme Vakfı Genel Başkanı Sakıp Sabancı ve İstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedreltin Dalan, dün Belediye Sarayı'nda düzenîenen törenle konu ile ilgili protokolü imzaladılar. Sabancı, Savarona'nın onanmı" için vakfm 500 milyon lira bağış yapacağını söyledi. İstanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ise, Savarona'yı halka açık lokanta ve müze haline getirerek Haliç/te hizmete açacaklarını, 1015 yıl sonra ise karaya çekmeyi düşündüklerini söyledi. ponya Dışişleri Bakanlığı 'nda yaptığı konuşmada îkinci Boğaz Köprüsü'nün sadece Avrupa ile Asya'yı değil, Türkiye ile Japonya'yı da birbirine bağlayacağım söyledi. Halefoglu, Türkiye ile Japonya arasında coğrafı bakımdan büyük mesafe bulunmasına rağmen iki ülkenin birbirterindeki gelişmeleriyakından izlediklerini bildirdi. Bakan, iki ulkearasındayeni bir "Ipek Yolu" oluşturulması gerektiğini kaydetti. Halefoglu, Türkiye ile Yunanistan arasındaki Ege sorununa değindiği konuşmasında, son krizin iki ülke arasında anlamlı bir diyalog sürecini başlatma gereğini ortaya koyduğunu söyledi. Halefoglu, diin Japonya Başbakanı Yasuhiro Nakasone ile de bir gurtlsme yaptı. (Fotoğraf: a.a.) Halefoglu, Nakasone il(PffffJg£.vfa. Gölküçükgeldi Toronto 'da (Kanada) paskalya tatüinden yararlanan çocuklar boş zamanlaruu gölde bahk tutmak ya da uzaktan kumandah oyuncak teknelerirü yüzdürmekle geçüince "göl küçük gebti!" Nitekim lastik botu içinde sakin sakirt oltayla bahk tutmakta olan bir çocuk bir başkasuun oyuncak teknesifazia yakmından geçince dalgaktrm şiddetinden kaçmmak için çareyi kürtklert asüıp uzaklaşmakta buldu. (Fotoğraf: REUTERr DalanSabancı: Koüan uvadılar • İ3.S milyera onanlacak HABERLERIN DEVAMI EkonomiDanışmanıMuhammedNahal:Fas, FKOVe FKÖ'de birleşmede Moskova etkili ktistü Filistin Kurtuluş örgütü'nün ekonömi danışmanlarından Muhammed Nahal, muhalif Filistin fraksiyonları ile Yaser Arafat'ın yeniden birleşmeleri ve ulusal birliğin sağlanmasında Sovyetler Birliği'nin yadsınamayacak bir rol oynadığını söyledi. NİLAY KARMAN Filistin Kurtuluş Örgütü'nün, İslam Konferansı nezdindeki temsilcilerinden ve Ekonomik Danışmanlanndan Muhammed Nahal, muhalif Filistinli gruplann, Yaser Arafat'la banşmalannda ve ElFetih'le yeniden birleşmelerinde Sovyetler Birliği'nin yadsınamayacak kadar büyük rol oynadığını söyledi. Nahal, Filistinli muhalif gruplann yeniden birleşmesini tüm Filistinliler gibi kendisinin de memnunlukla karşıladıgını belirtirken, "Şimdi arük FKÖ çok güçlü" dedi. İslam Konferansı Teşkilatı Ekonomik ve Ticari lşbirliği Daimi Komitesi İSEDAK Izleme Komitesi'nin, 2021 nisan tarihlerinde İstanbul'da düzenîenen toplantısına katılan Muhammed Nahal, Filistinli muhalif gruplann yeniden birleşmesinden sonra, FKÖ'nün dünya kamuoyu nezdindeki imajının daha da güçlendiğini ve bu son gelişmenin Filistin davasına büyük ölçüde katkıda bulunacağına inandığını söyledi. FKÖ Ekonomik Danışmanı Muhammed Nahal Cumhuriyet'e verdiği özel demecte, başta Suriye olmak üzere adım açıklamak istemediği Ortadoğu'daki birçok ülkenin, FKÖ'nün güçlenmesini istemediklerini kaydederken, ancak Sovyetler Birliği'nin Cezayir'deki Ulusal Filistin Konseyi toplantısından önce girişimlerde bulunarak FKÖ içinde yeniden bütünleşmeyi sağladığını ifade etti. Nahal'a göre, Moskova, Suriye ve muhalif Filistinli gruplara Arafat'la yeniden birleşmeleri gerektiğini "empoze" etti. Mahal, FKÖ'nün son beş yıldır karşılaştığı tüm güçlüklere ve engellemelere rağmen, kendi geleceğini kendisinin belirlemesi (self determinasyon) ve bağımsız bir Fılistin devleti kurulması için mücadelesini azimli bir biçimde sürdürdüğünü ve bundan sonra da sürdüreceğini belirtiyor. Son 10 yıldır FKÖ'nün resmi olarak ekonomik danışmanlığı görevini sürdüren Muhammed Nahal, Filistin topraklarındaki İsrail işgaline son verilmedikce, Filistin'in ekonomik açıdan güçlenmesinin anlam taşımadığına dikkat çekiyor ve İsrail isgalinin, Filistin ekonomik gelişmesini de engellediğini belirtiyor. Muhammed Nahal, buna verdiği somut örnekte de, halen İsrail işgali altı nda bulunan Baü Şeria ve Gazze bölgesinde yaşayan Filistinlilerin dış ticarette karşılaştıkları zorluklan gösteriyor. (Baştarafı 1. Sayfada) " n o t edilirken" Lübnan'daki kestigini açıkladı. ABD ise Achille kamplar savaşından söz ederken Lauro gemisinin 198S ekiminde ka "Suriye'nin kamplar savaştndald roçırılmasından ve Yahudi kökenli bir lunıîn farkındayu. Neden acaba? ABD vaıandaşının öldurulmesinden 242'yireddettigmıiziçin mi?" demesi sorumlu tuttuğu Abul Abbas'ın Ce coşkun alkışlara yol açtı. Kaddumi, zayir'de bulunmasından öturü Ceza 242'den böyle söz ederek FKÖ'nün yir'i protesto etti. Bu arada tsrail iş genel siyasi pozisyonunda özellikle gali altındaki Gazze Şeridi'nden ge 242 konusunda uzlaşmaz bir tavra len 200 imzalı bir dilekçe Filistin Ulu yöneldiğinin işaretini verdi. sal Meclis Ba^kanJığına sunuldu. Di"Ulnsal Biriik Kongresi" adı velekçede Türkiye'deki Filistinli tutukrilen Cezayir toplantısmda, FKÖ'lulann durumlarının ele alınması isnün herhangi bir Arap ülkesiyle konteniyor. federasyon içinde birleşerek self de terminasyon hakkını kullanacağınFilistin Ulusal Mecüsi'nin kulisledan aıtık hiç söz edilmemesi, buna rini dün en fazla işgal eden konu Fas karşüık "bagımsız devlel kurma" Kralı İkinci Hasan'm açıklamasıydı. iradesinin ve "FKÖ'nün Filistin halFas Kralı İkinci Hasan bir konuşma kını temsüinin kimseye doredüemeyaparak, FKÖ ile "halklararası yeceginin" vurgulanması önem taşıdazeyde" ilişkilerini kestigini açıkyor. Böylece, FKÖ, Arap ülkelerine ladı. Fas, Polisario lideri Mnhamkarşı esnek bir tutuma yönelirken, med Abdülaziz'in Filistin Ulusal uluslararası siyasete ilişkin pozisyoMeclisi'nin açılış oturumuna katılnunu katılaştırmış oluyor. ması ve bir konuşma yapması nedeniyle kızgınlığını boyle ortaya koyKulislerde, FKÖ iktidan QFetih muş oldu. ve muhalefet arasında tartışılan iki pürüzlü nokta, kararlar bildirgesinFas Kralı, konuşmasında FKÖ'de "Mıar'la iliskiler" bölümünün nün katüacağı ve konuşacağı toplantılarda bundan böyle Fas'ın yer al nasıl formüle edileceği ve yürütme kurulunda yeni sandalye dağıtımı, mayacağını, bununla birlikte Fas'ın ikinci noktada kendisine sandalye veFilistin davasına karsı yOkümlulükrilmesi duşünülmediği için küçük lerini devam ettireceği ve FKÖ'yO Fifraksiyonlardan, Marksist eğilimli listin halkımn biricik meşru temsilHalk Mücadele Cephesi (lideri Semir cisi olarak görmeye devam ettiğini Gosa) oturumlardan çekildi. Filistin bildirdi. FKÖ'yü tanımakta devam Ulusal Meclisi'nin, çalışmalannı cuettiğine göre, Kral'ın bu çıkışı buramartesi günü sonuçlandırması bekda, Cezayir'de "Fas'ın FKÖ'ye leniyor. küsmesi" olarak değerlendiriliyor. Filistin meclisinin açılış otunımunda Polisario Cephesi lideri Muhammed Abdülaziz, konuk heyetlerin konuşmasına geçildiğinde kürsüye gelmiş ve konuşmasının ardından, yerinden kalkarak kürsüye ilerleyen FKÖ lideri Yaser Arafat tarafından kutlanmıştı. Polisario Cephesi ük kez bir FKÖ toplantısına iştirak ediyor. Polisario lideri Muhammed Abdülaziz'in meclis toplantısına getirilip bir konuşma yaptınlmasının ev sahibi Cezayir Cumhurbaşkanı Şadli Bencedid'in isıegiyle gerçekleştiği ve Cezayir Fas çekişmesiyle ilgili bir Cezayir "manevraa" olduğu FKÖ kadrolannca ifade ediliyor. İsrail Dışişleri Bakanı Şünon Peres'in geçen yaz Fas'a yapuğı ziyaret Cezayir'in tepkisine neden olmuştu. FKÖ'nün bu dunımda Şadli Bencedid'in isteğini kıramadığı anlaşılıyor. Polisario liderinin konuşması üzerine Filistin Ulusal Meclisi toplantısında bulunan Fas heyeti toplantıyı terk etti ve konuşma sırasını kullanmadı. Bu gelişmenin yanı sıra, ABD Abul Abbas'ın Cezayir'de bulunmasından öturü Cezayir hükümetine bir protesto notası iletti. FKÖ yürütme kurulu üyesi ve Irak yanlısı Filistin Cephesi adh küçük fraksiyonun lideri Abul Abbas, 1985 ekiminde AehiDe Lauro gemisinin kaçırılmasından ve Yahudi asıllı bir ABD vatandaşının öldurülmesinden sorumlu tutularak ABD'de yargılanmak isteniyor. Abul Abbas, dün Fransız Europ 1 radyosuna verdiği demeçte Başkan Reagan'ı "baş terörist" olarak suçladı. Abul Abbas, bir buçuk yıl sonra Achille Lauro olayı konusunda ne düşündüğüne ilişkin bir sonıya ise "biziın bu olayı hicbir zaman savunmamış otdugumuza diklcaünizi cekerim. Bu tur operasyonlarda batalar yapıiabiliyor ve bundan masum insanlar zarar göriiyor. Biz, işgal aitıı»daki (opraklar dışında bu tur terör eyiemlerine kaışıyız" cevabını verdi . ve FKÖ'nün sık sık vurgulanan siyasi cizgisine uyacağuu ima etti. Filistin Ulusal Meclis toplantılannda pek kimsenin dikkatini çekmeyen, ancak Türkiye'yi ilgilendiren bir gelişme, İsrail işgaii altındaki Gazze Şeridi'nden 200 imzalı bir dilekçenin meclis başkanlığına ulaştınlmasıydı. Dilekçede, hepsı de Gazzeb olan ve birinin ortadan kaybolduğu öne sürülen ve geçen yıl "Amerin olayı" ile ilgili görulen bir grup, Türkiye'deki Filistinli tutuklulann durumunun meclis tarafından ele alınması isteniyor. FKÖ yetkiüleri, bu gelişmenin dışında, özel konusmalannda Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu'nun tutumundan hoşnutsuzluk duyduklanm belirtiyorlar. Halefoğlu'nun, İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres'in Roma'daki son Sosyalist Entemasyonal toplantısmda SHF C.ıcl Başkam Erdal tnönii ile randevusunu ayarlamak konusunda rol alması "garip bir tutum" olarak niteleniyor. Halefoğlu, randevunun gerçekleşeceğini Erdal Inönü'ye bizzat telefon ederek duyurmuştu. FKÖ'nün en üst düzeydeki bir yetkilisi, bir Türk resmi kanalının, üstelik dışişleri bakanı sıfatını taşıyan bir kişinin bu tavrından rahatsızlık duyduklanm ifade etti. Filistin Ulusal Meclisi'nin dün sabah FKÖ Siyasi Daire Başkanı "Dışişleri Bakanı" Fanık Kaddumi'nin siyasi raporu okuduğu oturum, açılış oturumunu andınr biçimde hıncahmç doldu. Kaddumi, sık sık alkışlarla kesilen siyasi raporu okurken, Suriye, Mısır ve Ürdün'le ilişkiler konusunda oldukça esnek bir dil kullandı. Kaddumi'nin bu ülkeleri suçlayıa bir üslup kullanmadığı Çevre diye bir sorun yok İSTANBUL (ANKA) Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) Müsteşarı Yusnf Bozkurt Özal, Türkiye'de yaürunlann yıUardır ihmal edildiğini belirterek, "Çevre saglığı bakımından hiçbir kıstasımız yok. Türkiye'de yer çok. Her işleyen istedigi yatırımı yapabilir" dedi. özal, Türkiyc'nin Avrupa Ekonomik Topluluğu ( A E p ülkelerine göre daha dinamik bir yapıya sahip olduğunu savunarak şöyle devam etti: "Türkiye'de yapılacak çok iş var. Topluluk iükeleri yatınmlara dovmuş oldukları için >alınmlar konusunda çevre sağlığı gibi sorunu dikkate almak zonındalar. Bizim ise öyle bir sonınumuz yok. Bu iilkeler gelsinler kendi ülkeierinde yapamadıklan yatınraları Türkiye'de yapsınlar." Turkiye'nin topluluğa girdiği zaman yabancı yatırım akınına uğrayacağım öne suren Özal, böylece Türkiye'de işsizlik sorununun azalacağını ifade etti. Özal konuşmasını şöyle sürdürdü: "Yabancı yatınmcı geldiği zaman kuracağı tesislerde Türk işçisi, Türk idarecisi ve Türk mühendisi çalıştıracak. Turkiye'nin bugünkü durumu, Portekiz ve trlanda'nın tam üyelik için başvuruda bulunduklan andaki duruma gore çok daha iyidir. Bu da bizim AET içerisinde güçsüz olmayacağımızın bir göstergesidir. Biz ekonomik konularda birçok refonmlar yaptık. Serbesl piyasa koşullannı büyük ölçüde sağladık." DPT müsteşarı Özal: UGUR MUMCU GOZLEM (Baştarafı 1. Sayfada) Savaşı Anılan"nda ne güzel anlatır: Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşlan Ankara'ya gelmişlerdir. Ancak elde savaşacak bir ordu yokturl.. Yunus Nadi, Mustafa Kemal'e, Ulusal Kurtuluş Savaşı için öncelikte bir ordunun kurulması gereğinden söz eder; elde bir ordu olmazsa, yapılması düşünülenlerin, "bir güzel nazariyat olarak suya düşeceğinderf korkiuğunu söyier. Mustafa Kemalin yanıtı şöyledir: Işte aramızdaki fark bilhassa burada göze çarpıyor. Bence Meclis nazariye değil, haktoattirve hakikatlerin en büyuğudür. Evveia Meclis, sonra ordu Nadi Bey... Orduyv yapacak olan mHlet ve ona niyabeten (onun yerine) Meclistir. Çunkü ordu demek, yuz binlerce insan, milyonlarca ve milyariarca servet ve zaman demektir, Bunu ancak milletin kabulü meydana çıkarabilir ve bir kere bu hale geldikten sonra milletin hayat ve mevcudiyetine zıt oian mezalim ve tazyikatm kaffesini (baskı ve zulümün tümünü) bertaraf etmeye muktedir olmak selahiyetini yalnız nazariye olarak değil fiilen de kazanmış oluruz... İlk Meclis, 40 tüccar, 32 çiftçi, 11 gazeteci, 13 belediyeci, 53 subay, 14 müftü, 13 müderris, 10 şeyh, 5 aşiret reisi ve bir işçiden oluşmaktaydı. Aralarında şeyhlerin, aşiret reislerinin de bulurtduğu ilk Mecliste yapılan konuşmalardaki siyasal ve toplumsal içerik, ne yazık ki, çok partifi düzenin parlamerrtolarında yoktur. Çok partifi düzene adımımızı atar atmaz, yasaklara ve uluslararası ipotekferie kuşatıldığımız için ilk Medisteki gür sesler, çok partili düzenin pariamerrtolannda pek yankılanmamıştır. İlk Meclisin ve o görkemli kurtuluş savaşının inançlannı dile getirmek isteyenler de hemen kaba saldırılarla karşılaşmışlardır. O haJde açıklaytnız efendiler... Biz bu hakkı koruyabllmek, istikMmizJ emin bukjndurabilmek için gertel kvnJiJrnuzca, ulusal yapımızla, bizi mahvetmek Isteyen emperyalizme karşı ve bizi yutmak isteyen kapitalizme karşı ulusal gücu He . savaşı gerekii gören bir mesieği izJeyen insanlanz... Evet, iik Meclis 'emperyalizme ve kapitalizme karşı savasmak" amacryta kurulmuştur. ilk Meclisin amacı budur. Şu bildirgeye bakın: Türkiye Büyük MiHet Meclisi, hayat ve istiklalini, yegine ve mukaddes bildiği Tün\ halkını, emperyalizmin ve kapitalizmin tahakküm ve zulmünden kurtararak, irade ve hikimiyetin sahibi kılmakla gayesine vasıl dacağına kanidir. Burada da, "emperyalizm ve kapitalizm, tahakküm ve zuh mü"nden söz ediliyor. Nedir ilk Meclisin görevi? TBMM, milletin hayat ve istiklaline suikast eden emperyalist ve kapitalist düşmanlann tecavüzatına karşı müdafaa ve bu maksada münafi hareket edenleri tedip azmiyle müesses bir orduya sahiptir. Emir ve kumanda setahiyatı, Büyük MHlet Meclisi'nin şahsiyeti maneviyesindedir... Bu bikdirgede, TBMM'nin "emperyalizm ve kapitalizm ile" savasmak için kurukJuğu; Meclisin, bu amaca aykırı eylemlerde bulunanlan cezalandırmak amacıyla kurulu bir orduya sahip bulunduğu; emir ve kumanda yetkisinin de TBMM'nin manevi kişiliğinde olduğu vurgulanıyor. Bu inanç yüklü bildirgelerden çıkanlacak çok dersler vardır. Bugün, 1920'lerde ilk Meclisin verdiği "emperyalizme ve kapitalizme karşı" savaşın, söyier misiniz, neresindeyiz? Şu yasaklı ve kısrtlı demokrasimiz ile ulusal egemenliğin neresinde? Ve otuz milyar dolarlık ipoteklerle "tam bağımsızlık" ilkesinin neresinde? ve her gün kemirilen laiklik ilkesi ile Atatürkçülüğün neresinde? Kaplumbağa krizi (Baştarafı 1. Sayfada) let fınans kurumu DEG ortaklıği ile başlattığı turistik yatırımın, soylan tükenmekte olan denizkaplumbağaLanna zarar vereceğinin ortaya çıkması Almanlan üzdü. Almanlar, Türk hükümetinin yatınmı iptal etmesi ni anlayışla karşılayacaklannı belirtirken, Türk şirketi hükümete yakın çevrelerde yaptığı girişimlerle yatınmın devam etmesi yolunda çaba gösteriyor. Kısa adı DEG olan, "Geüsmekte CNan Ülkderde Yabnm İçin Alman Fnans Knrumn"nun yönetim kurulu üyesi Hont Sctaröder'in, Alman kamuoyundan gelen tepkiier üzerine, Türkiye'yi sorumlu tutarak, Kultür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz'ı suçladığı öğrenildi. Finans kunununa yakın kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Dalyan'daki temel atma törenine de katılan Horst Schröder'in daha önce Dünya Doğayı Koruma Vakfı'ndan gelen uyan üzerine Bakan Mesut Yılmaz'a ısrarh bir şekilde kaplumbağalann dunımunu sorduğu öğrenildi. Mesut Yılmaz'ın yatınm bölgesinin kaplumbağalann yumurtlama bölgesinden 5 kilometre uzakta olduğuna ilişkin teminat verdiği ve bunun üzerine DEG'in 15 milyon mark tutanndaki krediyi onayladığı öne sürüldü. Temel atma töremnden sonra uluslararası çevre kunıluşlanndan gelen sert tepkiier üzerine Horst Schröder'in, "Türkiye kaplumbagalan bizden sakladı, bu konuda bize bilgi vermedi" şeklinde konuştuğu ifade edildi. Yatınm öncesi çevre etki değerlendirmesi yapnklannı belirten Schröder'in, çevre örgütlerine, Türkiye teminat verdiği için kaplumbağalar konusunu araştırmadıklannı itiraf ettiği öğrenildi. F. Almanya'da bir devlet kuruluşu olan DEG'in Akdeniz ve Kuzey Afrika'daki yatmmlanndan sorumlu yönetim kurulu üyesi Horst Schröder'in uluslararası çevre örgütlennin yoğunlaşan tepkileri üzerine, "Özdlikle Greenpeace ile bir çabşmaya giımek istemeyiz" ifadesini kullandığı belirlendi. Yatırun için kredi sağlayan DEG'in, Türk ortağı Kavala'dan gelen, "HüknmeÜn bir uyansı yok, proje uygulanıyor" şeklindeki mesajına rağmen, konuyu dikkatle izlediği de öğrenildi. Turkiye'nin kaplumbağalann üreme bölgesindeki inşaatı durdurmaması halinde, .Alman hükümetinin taraf olduğu uluslararası çevre koruma sözleşmeleri doğrultusunda DEG'in krediyi durdurabileceği ifade edildi. Bu arada Kültür ve Turizm Bakanlığı, inşaatın durdunılması yolundaki başvurulara verdiği yarutta, Dalyan yöresinde çevre etld değerlendirmesinin sonucu alınıncaya kadar Katar Şeyhliği kökenli Mannai Gnıbu'na verdiği yatınm iznini askrya aldığını bildirdi. Bakanlık, bu açıklaması ile Dalyan'ın lztuzu mevkiinde temeli atılan "Kaunos" Oteli inşaatımn devam ettiğini de vurgulamış oldu. Kavala Şirketler Grubu da Ankara'da yaptığı üst düzey temaslarda bölgenin milli park ilan edilmesim savunurken, başlattıklan otel inşaatına dokunulmamasını öneriyor. Kavala'mn bu önerisi benimsenirse, yöre koruma ahına almacak ve başka bir tesis yapümasına izin verilmeyecek. Ancak kıyıdan 100 metre uzaktaki 600 yataklı "Kaaaos" Oteli de bitirilecek. Öte yandan Başbakan Turgnt Özal'ın önceki gün, çevre konularmdan sorumlu Devlet Bakanı Atunet KaraerU ve Çevre Genel Müdürü Muzaffer Evirgen'le bir toplantı yaparak kaplumbağalar konusunda bilgi alması, olumlu bir gelişme olarak değerlendirildi. Çevre Genel Müdürü Muzaffer Evirgen, Başbakan Turgut Özal'ın talimatı üzerine yann Dalyan'a gidecek ve hafta sonunu bölgede geçirecek. Referandum (Baştarafı 1. Sayfada) meden sonra önerisini netleştirdiğine dikkat çekiliyor. ANAP kulislerinden edinilen bilgiye göre Başbakan özal, önümüzdeki günlerde önerilerini öbür siyasi partılere götürecek. Bu görüşmelerin liderler zirvesi ya da daha alt düzeyde olması konusunda henüz bir karar verilmedi. özal'ın öbür panilere iki secenekli bir fonnülü önermesi bekleniyor. Özal'ın önermesi beklenen bu formuldeki seçenekler şöyle sıralanıyor: 1) İmza yolu: Bu durumda anayasa değişikliklerinin kolaylaşünlması için sadece anayasanın 175. maddesinin yenilenmesine ilişkin yasa önerisi imzaya açılacak. öneride "Anayasa degişiklikJeri için üye tamsayısııun beşle uçu kadar (240) oy verilınesi durumunda referanduma gkülir' ve "Anayasa degişUdigi için üye tamsayışnın iıçte ikisi kadar oy yeterfidir" biçiminde iki seçenek bulunacak. Bu öneride aynca referandum tarihine ilişkin bir madde de bulunacak. Referandumun yapılış tarihi, değişikliğin kabul tarihinden itibaren belirlenecek bir süre sonra otomatik olarak gerçekleştirilecek. 2) Paket öneri yolu: Bu durumda 17^. madde, geçici 4. madde, referandum süresi, yasaklar için bu yılki referandum tarihi, milletvekili sayısının arttınlmasına ilişkin maddelerin tümü, bir öneride yer alacak. özal bu öneriyi ANAP dışındaki partilerin milletvekillerinin de imzalamasını ıstiyor. 175. maddenin değiştirilmesine ilişkin madde aynen bu seçenekte de yer alacak. Bir madde ile siyasi yasakları düzenleyen geçici 4. maddenin yürürlükten kaldınldığı belirtilecek. Geçici 4. madde için referandum tarihi geçici bir madde ile düzenlenecek. Referandumlann değişikliklerin kabulünden itibaren ne kadar süre sonra gerçekleştirileceği de bir madde ile belirlenecek. Aynca anlaşma olması halinde TBMM'nin 400 milletvekilinden oluşacağını içeren 75. madde de Mecüsin 450 üyeden kunılacağı biçiminde değiştirilecek. Bu iki formülden hangisinin imzaya açılacağı, önümüzdeki günlerde partilerle yapılacak görüşmeler sonucunda saptanacak. Ancak Özal, öneriyi 10 gün içerisinde TBMM'ye sunmayı amaçlıyor. Paket önerinin TBMM'de kabulu halinde 12 Eylül yönetiminin tartışılmasını engelleyen 2%9 sayüı yasanın yilrürlükten kaldınhnası konusunda aynca bu yasa önerisi TBMM'ye sunulacak. özal, bu değişikliklerin Cumhurbaşkam'nca imzalanmasından sonra bu yaz aylannda yapılması düşünülen referandumda lehte ve aleyhte propaganda yapmayacak. Ama kapatılan siyasi partilerin liderleri Bülenl Ecevit, Süleyman Demirel, Necmettin Erbakan ve Alpaslaa Türfceş'in 12 Eylül dönemi yöneticileri, Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyelerinin karşı karşıya getirilerek "yıpranmaian" bedefleniyor. Referandum oylamasım, ANAP iktidaruun oylanması biçimine dönüştürmekten özellikle kacınan özal, referandum karanmn TBMM'de kabulü ve 7 haziranda 84 belediyedeki seçimin sonuçlanna göre TBMM'yi olağanüstü toplayarak erken seçim kararı aldırabilecek. özal'ın "bo yıl referanduma gHmeyi kafasına koydugu", referandum sırasında GAP gezisine çıkacagj ve ANAP büyük kongresini hızlandırabileceği kaydediliyor. Arikan ve Taflıoğlu (Baştarafı I. Sayfada) «CuıbııriMfkaıu Evmı'ln hakemlik yapmaa »•"••« geiditiıü" söyledi. Kaülmalar nedeniyle dün DYP Gend Merkezi'ode düzenîenen törende DYP Genel Başkanı Cindoruk, "12 EyHUIe biıükte rejim otopsi alUna girmi»Ür. Biz AP olarak, DYP olmnk otopsi olmaan dedOc. Rejim, canhhiuı airdiiı*>uı dedik. Oimadı, ama souçta dedadertmiz ortaya çıka. Otea be kaybettijijniz yulara oldo" diye konuştu. Cindoruk, DYP'nin iktidar olduğunda rejimi sürekli kılmayı ve kesintisiz demokrasiyi hedeflediğini de bildirerek DYP'nin ikinci hedefınin fazüedi bir yOnetim olduğunu söyledi. Gerek Demokrat Parti ve gerekse Adalet Partisi döncminde çok çektiklerini ifade eden Cindoruk, "Biz iktidar oidngumuzda tllger mnhalefet pardkri^ıı birim gibi çckmerncsi icfaı adil, düriUl. fuflctli ve denokral oiınaya soz veriyonu" dedi. Cindoruk, özetle sOyle konuştu: "DYP için temd bcdef ™tamn h«mr iciade oimasıdır. Bnnnn ahıııda demokragi vaıthr. Bu siy»si uMonmı içiade bİ2 ber türiü çöznme vam. Tirldyc bagflae kadar anayasa me•deieriadea çok çekn. Bir ülkenin ana>asaa böyle olmaz. Aoayasaiar knrniBİaımaltdır. Şimdi siymsi yasak demek, niBetia secme bakkma konniBş yasak dcnektir. Sayu Batbakan oiıiiınazdeki seçinde de olnftarnlacak Medisin «nayas* degşildijiııe çözüm bulmasuu ÖDermektedir. Bu ise öBİBüıdeU seçiınkrde oinslnrnlacak Medise ambargo koymak dem«ktir." Cindoruk konuşması sırasında Başbakan TUrgul Özal'a, "Geçid 4. madde vmrken Türkiye dcmokrasiyc geçmiş saydır mı? Tam üyeük için başvurdngumuz AET aikclerinden herhanti Mriode bizim geçid 4 gibi madde w auî Bu tür naddcicr AET UkderiiK kabnlrturiteMirmi?" seklinde sorular da yönelterek, "Geipici 4 rejimin ayıbıdır" dedi. özal'ın geçici 4. maddenin kaldırümasıru istemediğini ve "ipe an seniigiai" iddia eden Cindoruk, Ba$bakan özal'ın geçici 4. maddeye kar;ıt olarak 175. maddeyi öne sunnesinden yakındı. Cindoruk konuşmasının son bölümünde geçici 4. maddenin kaldınlması için Cumhurbaşkanı Kenan Evren'üı hakemlik yapmasjnı da istedi. Münfesih VAP'ın eski Genel Başkanı ve Bağımsız Milletvekili Vural Ankan ise, "Tükinin dönüp dolaşıp geiecegi yer küritçu dökkânıdır" dedi. Ankan geçmiş yıllarda da AP'li olduğunu söylediğini belirterek, "Hizmet yerinüz AP'dir. Onun devanı da DYP oMoguna göre, yeni hiznıet yttimiz DYP'dir" dedi. Ankan, aynca dün sabah kapatılan AP'nin Genel Başkanı Saleyman Demirci'i aradığını ve DYP'ye katılacağını bildirdiğini belinerek, "Sayın Demircl ise bana zaten aynmız, gaynnuz mı vardı? Niye biri bu kadar beklettin diye koouştu" dedi. Korkuyorlar (Baştarafı 1. Sayfada) nusundaki önerisini eleştiren siyasi parti liderleri için, "Ya anlamamazlıktan geiiyorlar ya da söyiedigimi hakikaten anlayamamışlar" dedi. "Biz asıl olarak anayasa degişikiiğinin mületin oyu ile yapılmasını istiyonız" diyen özal, 175. maddenin değiştirilmesini istemelerinin nedeninin de bu olduğunu ifade etti. özal, "Hem bir tarafUn milli irade diyeceksiniz, hem de halk oylamasından korkup kaçacaksınız, bu olacak iş degildir" biçiminde konuştu. Siyasi parti liderlerini eleştiren özal, "Bize anayasa dersi vereceklerine ilk önce milli irade dersine baksınlar" dedi. Özal, "Geçici 4. madde ve anayasanın diger maddeleri arzu ediyorlarsa iki yolla degiştirilir: İki bölü iiç ve referandum. Biz halk oylamasım tercih ederiz" diye konuştu. Başka bir partinin desteği olmaması halinde önerilerini Meclise getirmeyecelderini ve Cumhurbaşkamnın mutabakatını almaya özen göstereceklerini söyleyen Özal, referandum tarihi konusunda henüz bir düşünceleri olmadığım kaydetti. özal, "175'i degistirmeyi prensip itibanyla kabui edenlerle görüşürüm. Kabul etmeyenlerie zaman harcamam" dedi. ANAP Başkanlık Divanı toplantısı, Başbakan Özal başkanlığında yaklaşık 3 saat sürdü. özal toplantıdan çıkarken gazetecilerin, " D S P lideri Rahşan Ecevit ile görüşecek misiniz?" sorusuna, "Görüşürüm, kendisinin bir geçmiş olsun ziyareti için görüşme isleği vardı. Kendisine bir randevu veririz" yanıtını verdi. ÜÇ ÖRGÜT FESHEDİLDt ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçeciler de toplantıda referandum ve kongreler konusunun görüşüldüğünü söyledi. Üye kaydında umursamaz davramklan için Adana'nın Kadirli, Kozan ve Düziçi ilçe örgütlerinin feshedildiği açıkladı. Evren: Demokrasi (Baştarafı 1. Sayfada) Anıtkabir'de yapılacak. Törenlere 19 Mayıs Stadyumu'nda de\am edilecek. Stad>ıumdaki tören, saat 09.30'da tstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayacak. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Emiroğlu'nun konuşmasından sonra öğrenciler, günün önemini belirten konuşmalar yapacak, şiirler okuyacak, beden eğitimi gnıplan ve izciler gösteriler sunacak. TBMM Başkam Necmettin Karaduman, TBMM binasında kutlamalan kabul edecek. Meclis de özel gündemle toplanacak. EVREN IN MESAJI Cumhurbaşkanı Kenan Evren, yayımladığı mesajda "Demokrasimiz bngün artık toplumurauzun vazgeçilmez vaşam biçimine donuşmıişiür" dedi. Evren, saygın, güçlü ve çağdaş Türkiye'nin temelinin 67 yıl önce 23 Nisan 1920'de atıldığını belirterek şöyle devam etti: "Ancak unutmamak gerekir ki, demokrasiyi, ortaya konan göriiş öneri ve alınan karariaria uygulamalara art niyetsiz yaklaşmak, fertkr ve kumluşlar arasındaki ilişkilerde önce ülke yarannı gözelmek, taruşmaian gerginlik yaralmadan uygar bir şekilde yapabilmek. toplumda sevgi, saygı, hoşgörii duygulannı geliştirmek yaşaür. güctendirir ve yücejtir." Evren, mesajının son bölumunde çocuklara seslenirken şunlan söyledi: "Yannlanmızın en büyük giivencesi olan sizlerin, yiice Atatiirk'iin izinde, loplumumuzun her alandaki ileri atılımianna önciilük yapacak, kalpleri vatan ve millel sevgisiyle âolu, gorev ve sorumluluklanna yıirekten baglı, çağdaş düşıinceli insanlar olarak yetişmesi en büyük dOegimizdir. Bu iuanç ve duygularia yurticinde \c yıırtdışındaki vatandaşlarımızın i;.ıs.: Egemenlik ve Çocuk Bayramım e" yi dileklerimle kutluyor, Kim kimdir? Ankan: Azledilen bakan ANKARA (Cumburiyet Bürosu) 1929 yüında Aydın'da doğan Vural Ankan, SBF Maliye Bölümünden Mümtaz Soysal, Cevat Geray, Altan Öymen ve Mustafa Gönül gibi isimlerle aynı yılda mezun oldu. Bir süre hesap uzmanlığı yapan Ankan, vergi hukuku alanında uzmanlaştı. Ankan 1959*da Şarık Tara ve Sadi Gülçelik ile birlikte Enka Inşaat'ı kurdu. Ankan, ticaret yaşamının yanı sıra Tercüman, Son Havadis, Cumhuriyet, Ulus ve Yeni Gazete*de çeşitli konularda yazılar yazmaya başladı. Eşi sanat tarihcisi olan Ankan, 1983 seçimlerinde ANAP^ tan politikaya atıldı. Turgut Özal'la tarujıkljğı 1979 yılına dayanan Ankan, Özal hükümetinin ilk Maliye ve Gümrük Bakanı oldu. Ankan ve hükümet arasıodaki i!k sOrtflşme, Maliye Bakanı Arıkan'ıp. "Türkiye'deki bazı egemen giiçlerden" söz etmesi ile su üstüne çıkü. Ankan, Kapıkule'de ortaya çıkanlan bir kaçakçüık olayında gtivenlik güçlerinin bakanlık müste;ar yardımcılanndan birine iskence yaptığı iddiasını Meclis kürsüsüne getirince, ANAP saflannda "istenmeyen adanT olarak ilan edildi. Başbakan, Maliye ve Içişleri Bakanlan'nın kabineden çekilmesini istedi. Tannyar bu isteğe uyarken, Ankan istifa etmemekte direndi. Ankan böylece Ba$bakan tarafından görevinden alınan ilk bakan olma kimliğini kazandı. Kız kardeşi Türkân Ankan ile birlikte bir süre bağımsız parlamenter olarak kalan Ankan daha sonra Vatanda; Partisi'ni kurdu. Pani aıa seçimlerde Ankan'ın umduğu basanyı kazanamadı. Bunun üzerine DYP ile birleşme formülleri arandı. Bu da mümkün olamaymca paninin feshine gidildi. Dün törenle DYP'ye giren Ankan'm, 1974 yılındaAP saflannda politikaya aulmayı düşündüğü, ama bazı "özel nedenler"den ötürü bu girişimden vazgeçuği anımsanıyor. Ankan, kendi deyişiyle "tilkinin dönüp dolaşıp geleccgi" saflarda yerini almış oldu. 2000 ynnus ölü bulundu Brezilya içten sevgilerimi ve saygdannu sunuyonım." Cumhurbaşkanı Evren, 23 Nisan 9. Uluslararası Çocuk Şenliği dolayısıyla Ankara'da bulunan 23 ülkenin çocuklannı Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Evren, burada yaptığı konuşmada "23 Nisan'ın Birİeşmiş Milletler'ce Dünya Çocuk Gunü olarak kabul edilmesini gönülden dilemekteyiz" dedi. CEZAEVLERİNDE AÇIK GORÜŞ Metris Askeri Ceza ve Tutukevi'nde bulunan tutuklular da 27 nisan pazartesi gününden itibaren 1. ve 2. derece akrabalan ile 5 gün süreyle açık görüş yapacaklar. UBA'mn haberine göre, sivil cezaevlerinde açık görüş yapılmayacak. Atatürk Uluslararası Banş Ödülü'nü kazananlar bugün açıklanacak. İSTANBUL'DA İstanbul'da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı törenleri, Ali Sami Yen Stadyumu'nda yapılacak. Saat 10.00'da Taksim Amtı'na konulacak çelenklerden sonra saat 10.30'da Ali Sami Yen Stadyumu'nda geçit toreni duzenlenecek. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı 1247 öğrenciyi giydirdi, vakfın Zeytinburnu şubesince 500 kız ve 500 erkek öğrenciye çeşitli giysiler verilirken, Şişli'de giyim yardımı yapılan 247 kişiden 103'ünün kız olduğu bildirildi. Bu arada İstanbul'un en büyük parklarından olan Siyavuşpaşa 23 Nisan Milli Egemenlik Parkı bugün törenle açılacak, aynca Bakırköy ilçesindeki çocuk parklanmn yönetüni çocuklara devredilecek. Türkiye İş Bankası da 23 nisan bayramı nedeniyle bir çocuk şenliği duzenledi, Taksim'deki TÜYAP Ticaret Merkezi'nde düzenîenen şenlik 11 gün sürecek. RİO DE JANEİRO (AP) Brezilya'nın kuzeydoğusundaki ıssız bir sahilde 4 gün içinde 2 bin yunusbalığının ölü bulunduğu bildirildi. Güney Amerika'daki Babkçüık Merkezi'nin bir yetkilisi, ölü yunusbakklannın Rio'nun 1350 km kuzeybatısındaki sahile vurduklannı belirtirken, 2 bin yunusbalığının ani ölümünün nedeninin şimdilik bilinmediğini söyledi. Ani olarak ölen 2 bin yunusbalığının çoğunluğunu dişi ve yavnı balıklann oluşturduğu haber veriliyor. Uzmanlar BrezÜya'mn kuzeydoğu sahillerinde genellikle yunusbalıklannın yaşamadığım ve bu nedenle yunus bahklannın ölümünün daha da esrarengiz bir havaya büründüğünü kaydediyorlar.