18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER çalışma alanları ozenle belırtılmıştır Ilk kuruluşlarından sonra adım adım yol alarak lıse dengı okul halıne gelmelerıne ve buradan unıversıtelere gınp doktor, muhendıs, hâkım vb alanlarda gorev almalarına bu kanunda olanak tanınmamıştır Uygulamanın ne hale geldığı ıse gozler onundedır Bu yasa hukmune dayananların uvarılarının veterlı yankısı olmamıştır Sadece Sılahlı Ku\vetler'ın okullarına gırışlerını ıdarı onlemlerle engellemek ıse devlet çatısı ıçınde yeteriı bır onlem olamaz Kaldı kı bu kapalı yolu Fetbuliah'çılann yaptığı gıbı askerı lıselere sızma gayretlerı ızlemıştır Böylece konunun askersıvıl ayırt edılmeden ele alınması zorunluluğu kendılığınden çıkmıştır Ataturk'un kurduğu Cumhurıyet'ı, muspet bılıme dayalı la ık okullardan yetışen gençlere emanet ederek çağdaş uygarlık duzeyı hedefını gostermesını gozden uzak tutmamak gerek \nılan kanunun tam olarak uygulanarak bır vanda klasık laık lıse eğıtımı varken dıne dayalı eğıtım veren lıselere yer verılmemelıdır Şerıata donuşte ummet vardır Ummette Turk ulusçuluğuna yer verılemez Istenen duzende "Ne mutlu Turkum dıyene" sozlerını soylemek geçerlı sayılamaz Çunku islamda eşıtlık esas olmakla berabeı Araplara tanınan oncelığı duşunursek Osmanlı'dakı gıbı "Kavmı necıbı Arap"tan sonra saflarda yer almamız gerekır İslamda kadından ımam ve hatıp olamaz Bugun ImamHatıp liselerinde 30 000 dolayında okuyan kızlardan, ancak unıversıtede başortusu veya turban kavgası yapacak kuşaklar yetıştırılıvor • Şapka gıyılmesını zorunlu kılan yasanın uygulamada aldı ğı hal gozler onundedır Şapka dışında değışık başlıklar ve sonra Uzakdoğu'da gıvılen kalpağa benzer serpuşlar yavgınlaştı Şımdı bunların uzerıne değışık renkte sarık takmaya sıra geldı Benım kuşağımın yaşadığı ve şapkanın ılk gıvılışınde kolluk kuvvetlerı ıle Cumhurıyet savcılarının gosterdığı duyarlılık artık çok gerılerde kaldı Vuksek tırajlı bır gazetenın 30 111986 gunlu manşetınde, "Laıklık lafta kaldıTahran değıl Istanbul" sozlerı ve çarşaflı, başortulu "yeldırmelı" kışıler yanında sarıklı ve cuppelı goruntulerle haber kanıtlanmıştı Başkent dahıl buyuk şehırler ve her yorede benzerlerını gozlemek artık yasal yetkılılerle beraber kamuoyunu da etkılemez hale gelmıştır Aşındırılan ve torpulenen bır devnm yasasının son uygulaması budur Sıra bazı dını elbıselerın mabetler dışında gıyılmesını yasaklayan de\rım yasasına gelmış gorunuyor TV yayınlannda bu gıysılerle torene katılanlan ızlemektevız Konya ırtıca mıtıngının onderlerınden olan ıktıdar partısı Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Keçecıler'ın, " kıyafet ıçın kanun çıkarmak ıptıdaılıktır" sozlerı, bu devrim yasalarına yonelık ılk ışaret olarak değerlendırılebılır Gunun konusu turbana da değınelım Bu konuda Danıştay kararı ve basındakı yazıları YOK gormedı ve duymadı Sayın Cumhurbaşkanf nın yazılı uyarıları olmasa ıdı YOK gene konuya eğılmeyecektı Çaresız kalırsa turban yerıne "ığne oyalı yemenı" onenlebılırdı. Zıra hıleı şerıyenın sonu yoktur' Kıyafet konusunda Dryanet Işlen'nden fetva alınmasını ve bunun herkesı (yanı yonetım, ozellıkle yargı ve yasama guçlerını) bağlaması onensı de M Keçecıler'den gelmıştır' • Tekke ve zavıyeler ıle bazı unvanlar konusu da ılgınç gelışme gostermektedır Suleymancıların 1930'lu yıllardan berı yeraltı çalışması ve eğıtım ıle keza Nurculuğun aynı yontemle bugunlere geldığı yazılmaktadır Otekıler bır yana, ozellıkle bu ıkısımn Ataturk ılke ve devrımlerıne karşı oluşturulmuş orgutlenmeler olduğu yadsınamaz. Bunların bazı sıyası partılerı destekledığı basında açıkça belırtıldığı halde ne bır yanıt ne de bır valanlama' Tıpık orneklere gelınce, olum ılanında "elHalvetı, eşŞa'banı" dıye nıtelenen şeyhın Fatıh Camıı'ne defnı çalışmaları basında yer aldı "Nureddın ı Cerrahı Turbedarı" ve "Cerrahı Şeyhı' nıtelıklenyle tanınan kışının Cerrahı Tekkesı'ne defnı ıçın 14 2 1985 gunlu 85/9916 sayılı kararname çıkanldığı gene ba sında yer aldı Ayrıca bır Nakşıbendı tarıkat lıderının 13 11 1980 tarıhınde olumu uzerıne turbeye defnı ıçın gene kararname çıkarıldı Abduşşakır Efendı'nın torununun olumunde Ismaılı Rumı Dergâhı'na defnıne ılışkın 86/11194 savılı kararname (Resmı Gazete, 11 12 1986) yakın bır ornek teşkıl etmektedır Tekke, zavıye, turbelerın kapatılması veşeyh, turbedar vb un vanlann kullanılmamasını ongoren devrim yasası şeklen yurur luktedır Bunlarla doğal bağlantısı olan tankatlann ıse nasıl canlandığı gozlenmektedır Bır vandan tarıkat mensuplarının devlette ust duzey gorev lere ko layca yerleştıklerı gozlenmekte dır Ayrıca Islam goruşunun sıyasal ıktıdara gelmeden Islamlık olmaz denıldığı ymelenırken, CHP'nın son Genel Başkanf mn "Sıyasetı etkılemeye kalkışmamaİc, devlet ışlerıne ve duzenıne karışmamak koşulu ıle tarıkatçılık da laıklığe aykırı savılamaz" goruşu gerçeklere tam ters duşmemekte mıdır11 Tarıkat yonune bır goz kırpma sayılabılecek bu durum, olsa olsa Cumhurıyet'le bırlıkte o partıyı kurmuş olanların kemıklerını sızlatacaktır • Harf Devrımı'ne ılışkın yenı sesler gelıyor Kulturde kesıntı yapması nedenıyle Ataturk'un en buyuk hatasının. Latın harflerını kabul etmesı olduğu söylenmeye başlandı ŞONUÇ Genye gıdışler hep ufak adımlara hoşgöru ıle bakmakla başlamaktadır Ataturk'un en buyuk eserı TBMM'de 1961'de mescıt açıldı Gunumuzde sıra camı mşasına geldı. Geçen ramazanda bu ulu çatı altında gor kemlı ıftar ve sahur yemeklerı duzenlendı Laıklık yemını eden bır mılletvekılı, Humeynı'nın yasakladığı gıbı kravatın takılamayacağı "mıntan"ı "ınanç gomleğı" dıye nıteleyerek basına resım çektırdı Bu ışaretlerın ne relere varacağını ozenle ızlemek gerekıyor Başta Başbakanlık ve bazı bakanlıklar ıle resmı daırelerde bazılannda ezan da okunanmescıtlere resmı çalışma saatlerı bır yana bırakılarak namaza katılma zorlamalarını basın yeterınce dıle getırdı Ortada dolaşan "TurkIslam Sentezı" sloganı bır "yutturmacadır" Zıra, neyın sentezı olacağı mantık ıçınde açıklanamamaktadır "Yaşayan Turkçe" so zu de sadece genye donuş ozle mını yansıtmaktadır Batının dın açısından bıze bakışını bır vana bırakalım, komşumuz Islam ulkelerının taçlı veya taçsız başlarının laık cumhurıyetımıze ne denlı bır tedırgınlıkle baktıkları gerçeğı ortadadır Dın eğıtımı vermek uzere mantar gıbı bıten derneklerın ve vakıflann parasal kaynakları bu yonden çok onem taşımaktadır Amaç, laıkhğı benımsemeyecek kuşaklar vetıştırmektır 31 MART 1987 Devrim Yasaları Kimin Umurunda! İslamda kadından imam ve hatip olamaz, Bugün imamhatip liselerinde 30.000 dolayında okuyan kızlardan ancak üniversitede başörtüsü veya türban kavgası yapacak kuşaklar yetiştiriliyor. HALİT SALTIK Emekli Yüksek Denetleme Kurulu Başkanı "Ortaçağ anlayışı ıle, ılkel boş ınançlarla yurumeye çalışan ulus lar >ok olmava hıç olmazsa tuı sak olma\a mahkumdurlar \TATLRX PENCERE Başyapıt Değerinde Bir Film... Sınema olağanustü bır sanat. Çağımızın sanatı. Başbakan Özal'ın yurda dönuşunu göruntüleyen filmı pazar günü oğleden sonra televizyondan ızlerken çarpıldım; soluğum kesıldı, güleyım mı, ağlayayım mı? Italyan sinemasının Viscontı, Fellını, de Sıca, Tavianı gibı yonetmenlen bu yolda yaya kalır özal'ın, "Yurda Dönüş" filmı bır başyapıttır Pekı, filmin yönetmenı kım? Televızyon, Bay ve Bayan özal'ın dönüşünü canlı yayın olarak verdı, başyapıt doğaçlamayla ortaya çıktı. Ne var kı, yönetmen yoktur denemez 'TaşarZenger" organızasyonu senaryonun kurgusunu ve sahne planlamasını yapmışlar Başbakan'ın ozel uçağı alana ınıyor Uçağın ınış merdıvenıyle meydandakı ANAP otobusune kadar kırmızı yer halısı döşenmış Halının sağ yanına ıp çekılmış Ipın ötesınde ANAP ılerı gelenlerınden oluşan fıgüranlar yığını. Başbakan uçaktan ınecek, eşıyle bırlıkte otobüse kadar yürurken film çekılecek... Filmin en ılgınç yanı Sayın Özal'ın yönetmene umulmadık katkısı.. Daha uçağın merdıvenınde Başbakan'ın elıne kocaman elma şekerı gıbı bır mıkrofon tutuşturdular özal, hem konuşmaya hem yurumeye başladı Ne yapsın Başbakan? İnsan elınde mikrofon oiunca susamaz ya! Bu arada Özal, yanındakı Semra Hanımı da uyanyor Semra, sağa bak, kamera o yanda Çevreden sesler yükselıyor, görevlıler bağırıyorlar Açılın Özal katılıyor: Açın, açın televizyon orda. Kırmızı halı yurüyüşü sürüyor Sağda dızı dızı ANAP'lılar Kocaman adamların ellerine 23 Nısan Çocuk Bayramı'na katılan ılkokul öğrencılerı gıbı kâğıttan kuçük Turk bayrakları vermışler Göbeklı, pos bıyıklı, saçlı sakallı adamlar, ıl başkanları, yonetımın kodamanları, kâğıt bayrakları salhyorlar 'TaşarZenger organızasyonu" şarkı da besteletmış, hoparlorlerden duyuluyor "Güldürdün mahzun yüzlen Unuttuk acı günlen Aramıza hoş geldınız Sensız olmaz petek bal Mutlu olduk çıçek dal Sevınç doldu ınsanlar.." Pos bıyıklı, gobeklı, yaşlı başlı adamlar, ellerındekı küçük kâğıt bayrakları sırıtarak salhyorlar, filmin her bır karesı ayrı bır çarpıcılıkta Başbakan bıraz şaşkın, oldukça da "beşuş " Semra Hanım, Amenkan mahkemelerınde yargıç önunde yemın eden tanık gıbı sağ elı havada, sol elı kocasının koltuğunda, mınık adımlarla yuruyor, yanında küçuk Naım Süleymanoğlu, şaşkın gözlerıyle olan bıtenlerı anlamaya çalışıyor, arkada ırı kıyım korumacılar, Başbakan'ın peşını bırakmıyorlar Özal, elındekı kocaman elma şekerını tutuyor, arada konuşuyor Bak, bak, Mustafa da burada Oooo Gazıantep de gelmış Bedrı merhaba! Özal hep konuşacak değıl ya'. Başbakan sustuğunda televızyon spikerı konuşmaya çabalıyor, ama karşılama törenıne bır heybet vermek çabasıyia sesinı cenaze torenı tınlamasına göre ayarlamış, TV spikerı "huşu" ıçınde bır şeyler soytemeye çalışırken, hoparlör bastırıyor: "Saygıdeğer Başbakan'ım «•• Vatan eşkıyla coştunuz Hep hızmet ıçın koştunuz." Kırmızı halı yurüyüşü uzadı, en sonunda ANAP otobüsü önunde kurban kesıldı, bıçak hayvanın boynundayken, kameraman "zoom" yaptı, kurbanın kanı özallar'ın alınlarına surüldu, otobuse bınıldı, ama konvoy yurüyemıyor, televızyon ekranına bır halk oyuncusu gırdı, kulahlı, şalvarlı, sıçrıyor otobusun tam onünde, polısler şaşkın • Sınema yazıyla anlatılamaz, sınemanın dılı ayrıdır Kaçırdınızsa bu filmı görmenızi dılerım Televızyon bır tyılık yapsa, "Yurda Donuş" fılmını bır daha gosterse hızmet olur "De\rım" yerıne "Inkılap" sözcuğu yeğlenerek 1961 Anavasası'ndan (m 153) 1982 Anayasası'na (m 174) aktanlan hukumle " TurkıveCumhurıyetı'nın laıklık nıtelığını koruma amacı guden'" 8 devnm yasası a>n guvenceye alınmıştır Anayasanın başlangıç kısmında olduğu gıbı obur maddelerınde de (m 2, 81, 103) ve 174 maddede de laıkhğı koruma amacı açıkça vurgulanmıştır Çunku, Cumhunyet kurulurken ozellıkle ummetçıhk yerıne ulusçuluk getırılmış ve dunya ışlerının dıne bağlı kurallarla yurutulemeyeceğı kabul edtlmıştır Sayın Başbakanın özenle y ıneledığı "muasır medenıyet sevıyesı" verıne anayasa yazılışına uygun olarak çağdaş uygarlık duzeyıne ulaşabılmek içın çağdaş kuralların kabulu ve uygulanması tek yol olarak gorulmuştur 192O'lı vıllarda kabul edılen yasalarla hukuk alanında yenı bır çığır açıldığı bılınmektedir Hemen belırtmelıyım kı, dını ınançlara bağlı gorunerek gunluk ışlen de dın kurallanna bağlamak amacı ıle ıktıdara ulaşmak ısteyenlerle, dın ve dun>a ışlerını ayınp laık bır ıdare kuranlar arasındakı surtuşmelerın bıteceğını beklememek gerekır Polıtık bır tercıh olan laıklığın dını ınançlara bağlı bır polıtık yaşam duzenı arayanlar tarafından benımsenmesını beklemek "eşyanın tabıatına" a>kırı olur Aslında bıreyın hem dındar hem de laık olmasında bır engel ya da bır sa kınca yoktur Ancak, dunya ışlerını dın ışlennden ayırmak kolayca sağlanamamaktadır Zıra toplumdakı, gunluk olanlar dahıl, butun ılışkılerı oluşturma ve bıçımlendırme yonunde Islamlık kendısını yetkılı ve etkılı bır kurum olarak gormekte, laık polttıka ıle kaçınılmaz bır yetkı çekışmesme ve kesışmesıne gırmektedir Bu vonde Batıdakı gelışmeyı ornek alamayız Devrımcı kadronun kurduğu Cumhurıyet, laık lığı benımserken elbet lepeden ınmecı bır yontem kullanacaktı Çunku ıktıdan dınsel temele dayalı Osmanh'dan devralmıştı Sultanın "Halıfeı ruyı zemın" ve "Zıllullah" (Tannnın yeryuzundekı golgesı) sozlerıyle nıtelenmesını bır yana bırakalım, ordunun sefere çıkması dahıl devlet kararında "fetva" aranan bır ışleyış yuzyıllarca egemen olmuştu Muslumanlığın zora dayanmaması ve başka dınlere karşı hoşgorulu olmasından harekeıle Osmanlı doneminde laik idare vardı dıyenlerın TV'de bov gostermelerı ıse, son gunlerın moda deyışı ıle bır "yutturmaca"dır Amaç ise, kamuoyunu ters yonde oluşturma çabasıdır Dın ve vıcdan ozgurluğu ılkesı ve uluslararası anlaşmalara dayanarak konuşanların amaçlarının başta laıklık ılkesı olmak uzere obur devnm yasalarına karşı çıkmak olduğunu ve bunun da savunulamayacağını vurgulamak ıstenm Ozgurluk, bu anayasanın getırdığı başta laıklık olmak uzere devnm yasalarını yok etmek amacı ıle kullanılamaz Irtıca odakları bu yonde ılk başkaldırmayı 1925 yılında Şeyh Saıt ıle gosterdı Isyanın bu elebaşısı, savunmasında, "Farmasonluk, laıklık de bızı çok muteessır edıyordu" dıyerek kendını savunmaya çalıştı (Laıklık 1937'den sonra ana'asaya gırdı, ama uygulama çok once başladı) Isyan bılınen şekılde bastınldı. Peşınden yıne Nakşıbendılerın duzenledığı Menemen olayında 1930'lu yılların başında Kubılav şehıt edıldı Sert bır şekılde bastırıldı Bunda da Ataturk'un ne kadar koktencı davranmak ıstedığını gosterır anılarda "Menemen kasabasını kaldırın" sozlerı kulaklardadır Uçuncu başkaldırma Turkçe ezan "ıstemezuk" sozu ıle 1933 şubatında Bursa'da yaşandı Camıden çıkanların vılayet konağına gıderek yaptıkları hareket hukumetçe ele alındı Avrıcauzun bır yurtıçı gezısını keserek Ataturk'un bızzat Bursa'ya gelmesı ıle noktalandı Sanıkları salıveren C Savcısı ve yargıç ışten el çektınlerek dava Çorum'da sonuçlandınldı Hukumet adına konuyu ele alan Adalet ve Içışlerı Bakanlan'nın Bursa'ya gelmesınden sonra Ataturk gezısıne devam ettı. Irtıca konusunda ne denlı duyarlılık gosterıldığı boylece vurgulandı Artık doğrudan başkaldırmanın olanaksızlığı kafalarda yer ettı (Ne acıdır kı, bu olayı yakından bılen ve Ataturk'e her zaman ovguler yağdıran kışı Cumhurbaşkanı olunca, ılk ıcraat olarak Arapça ezana donuldu Aşınma ve yozlaşmanın başlaması denebılır) Bu donemden sonra ırtıca odakları yeraltı çalışmalanna yoneldıler Uzun çalışmalar \e yeraltı ozel eğıtımle oluşturduklan kuşakların yeteriı olduğu ınancı ıle en buyuk ırtıca govde gosterısı son olarak 12 Eylul'den kısa bır sure once Konya'da duzenlenen irtica mitingi'nde butun de\Tim yasaları hıçe sayılarak kendısını sergıledı Bu belgesel film TV'de gosterılmıştır GERtCtLİĞE CESARET V ERILIYOR Aşağıda değınılecek konular ıçın basındakı yazılar ve haberlerden yararlandım Ne vazık kı sureç ırtıca odaklarını cesaretlendırme yolundadır • Sayın Bahrıye Uçok'un bu sutunda 3 1 1976'da yayımladığı yazısı ıle ve yıne bu gazetede 2 1 1987'de yayımladığı yazılarında Eğıtım Bırlığı Yasası'nın gozden çıkanldığı vurgulanmış olmakla beraber 10 vıl ıçınde olumlu bır sonuç ahndığı söylenemez Bunun bılıncınde olarak vınelemek ısterım kı korunması gereklı bu yasanın 4 maddesının sonunda aynen, " Imamet ve hıtabet gıbı hıdematı dınıyenın ıfası vazıfesı ıle mukellef memurların yetışmesı ıçın de ayrı mektepler kuşat edılecektır" denılmektedır Gorulduğu gıbı yasa hukmu açıktır ve buradan yetışenlerın HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD OKURLARDAN ü Et gerçeği Sorunlarla yuklu hayvancılığımızın ve elde edilen urunlerinin azalmasını, geriye doğru yonelişini, halka yansımasındaki pahalıhğı birçok unsura bağlamak olasıdır. Eti pahalı yememizm bence tek sorumlusu uygulanan yanlış devlet potitikasınm bugune yansıyan sonuçlandır. 80 milyon buyuk ve kuçuk baş hayvan varlığı ile Ortak Pazar ulkeleri arasında birinci, dunya klasmanında ise 7. sırada yer alan ulkemiz hayvancılığmın ulke ekonomisine katkısı ancak yuzde 10 duzeyinde olabilmiştir (1982 ytlı). Uygulanan politikayla hayvancılığımızın ıslahı yonunde atacağı adımlar yerine et flyatlannı sabit tutucu geçici kararlar alarak, bugunlere zemin hazırlanmıstır. Hay \ ancılığın ıslahı için devlet elıyle suni tohumlama uygulamalan yapılmaktadır. Devletm milyonlan bu ıse yatınlmaktadır. Elde edilen sonuç ise maalesef bir sıfırdır. Çunku; sunı tohumlama birçok yoremızde hâlâ ılkel metot olan spekulum metodu ile yapılmaktadır. Suni tohumlamayı yapan teknık elemanlar bilgisizdir. Veıeriner hekimlerince yapılmayan suni tohumlama teknisyenlere bırakılmıştır. Kabaca iki unsurdan oluşan bu sorunlara ise devletımiz suni tohumlamayı ozel sektore vermekle çozum aramaktadır. Turkiye'de çok sayıda hayvan bulunmasma rağmen et uretiminin oldukça az olmasının baslıca nedenlerinden birısi, hayvanlarm yetersiz ve dengesiz beslenmelerı ile yasam koşullarmın elverissizliğidir. Şu anda ulkemizde et fiyatlarının artışı dışarıdan ithal et ile suni olarak durdurulabilmiştir. Bu ne kadar surecektir. Kanımca et fîyatlan 88 yılında 5 bin TL. duzeyine çıkacaktır. Eğer Turkiye'de tarım sektoru içinde hayvancılığa yeterince onem venlip de, ulke gerçekleri ve et endustrisinın sorunları goz onune almarak planlı bır çalışmaya ginlirse, hay vancılık ilkel yetiştiricilıkten kurtarılabılır. Hayvanlar yeterli ve dengeli bir şekılde beslenebilir. Bunlar yapıldığında et fiyatları belli duzeylerde seyrederek alım gucunu arttırırken, et uretımini sadece tarımsal uretimm değil, tum ulke ekonomisinin yartsından fazlasmı oluşturabilir. KEMAL SEZC1S VETERIKER HEKIM uyeulamalar yapılmakta. YOK'un haftada 26 saatlik ders zorunluluğuna sadece biyoloji bolumunde uyulmakta, orada da kişiye gore farklı uygulama soz konusu olabilmektedir. Dekan ile bolum başkanı arasında, uygulama konusunda goruş ayrılığı var. Donem ve yıl kaybına neden olan uygulama ve haksızlıklardan bazıları şunlardır: 9 saatlik laboratuvar, dekana gore 3 ders saatine, bolum baskanma gore ise 9 ders saatine denktir. Bolum başkanı dilediği oğrenciye 26 saatten fazla ders alma hakkını tanımaktadır. Geçen yıl tek bir ders yuzunden donem kaybeden oğrenciler varken, bazı kişilerin kayırıldığı iddiaları kulaktan kulağa yaytlıyor. Yanüş ve haksız uygulamalara son verilmesini talep ederiz. BIR GRUP OĞRENCI EDİR,\E Taksim'de "Camii Şerif' Buyük Istanbul Beledıye Başkanlığı, yangından mal kaçırırcasına hızlı gınşımler yapıyor. Gerekçesını kımselere açıklamadan Neyın, ne zaman, neden oturu yapıldığını kamuya bıldırmeden. Kamuoyunu hıçe sayarak Tarlabaşı olayında yaptığı gibı Şöylesıne bır soylenıldığıne gore, traf k akışını hızlandırmak içın Hepsı bu kadar1 Bunu gerçekleştırmek ıçın şehırcılık kurallan, yurttaşlık hakları, anayasa güvencesı hıçe sayılıyor Arada bır "Eskı Beyoğlu"nu yaşatmak, Beyoğlu'nu kurtarmak gıbı yuvarlak laflar edılıyor Hıçbır konuda kesınlık yok Kımısı 265 kımısı 2700 yapı yıktırılacak dıyor Dayanıklılığını yıtırmemış, küçük onanmlarla daha nıce yıl kullantlabılecek pek çok yapı yıkıcıya verılıyor Yukselen yakınmalara, sert eleştınlere kulaklarım tıkamış Istanbul Beledıye Başkanı, gerektığınde cezama katlanırım gıbılerden teatral laflar edıyor Istanbul Beledıyesı'nın ve semt beledıyelennın bır başka gırışımı de, şehrın büyük alanlarını yenıden düzenlemek Uygulamalar Emınonu'nde başladı bıle Karakoy, Sırkecı, Usküdar, Kadıköy, Taksım, Beyazıt alanları Beyazıt ve Taksım alanı ıçın proje yarışması yapılıyor Kazanan proje uygulanacak Istanbul un alanlarından soz açınca Beyazıt ve Taksım uzerınde durmak gerekıyor 1930'lu yılların sevımlı Beyazıt alanını bugunku çırkın ve kullanışsız durumdan kurtarıp Istanbul'a kazandıracak projeyı heyecanla bekleyehm' Taksım alanına gelınce.. Taksım alanı eskı gunlerın saygın görünümünu bır suredır yıtırdı. Panayır yerlerıne özgu seyyar satıcıları, ustgeçıl koprüleri, koşuşan ınsanlan, Inönü gezısinın yurekler acısı görunümüyle! Taksım aianı ıçın sızan söylentılere göre, altgeçıtler, çarşılar, garajlardan oluşacak yaygın bır ış merkezı tasarlanıyor Atatürk Kültür Merkezı adını bır suredır AKM olarak değıştırenlerin gerekçesıyle, Taksım Cumhurıyet Anıtı çevresı saygınlığını yrtırdıl Anıtı saygınhğına uygun bır yere taşımalı Ilk bakışta akla yakın bır göruş Düşunulebılır! Altında muthış bır sınsıhk yatmasaydı! Zira Taksım alanı yenıden düzenlenırken anıtın yen başka bır mekâna kaydırılınca, yıllardır gerçekleştırılmeyen "Taksim Camıı Şerıfi" projest kolayca uygulanacak Böylece, görkemlı olması ıçın şımdıden kımı mımarların tasarılar hazırtadığı iki kubbelı Taksim Camıı Şerifı gerçekleşıverecek! Atatürk Cumhurıyet Anrtı'nın yerıne ikı kubbelı camı yerleşecek' Zıra Anıtlar Kurulu'nun camı projesınde takıldığı yan, pek sudan. Projenın kapsadığı topraklann bır üç metresı Vakıflann değıl Beledıye'nın . Bunun dışında karşı çıkış yok. Ne var kı, Taksim Cumhurıyet alanına bır camı oturtmak ısteyenlerın unuttuğu kımı yasal engeller var Imar hükumlerıne gore ıbadet yerlerıyle eğlence yerlerının belırlı bır uzakhkları olması gerekıyor. Oysa, Taksım alanına yaptırılacak camı, ıçkılı eğlence yerlen, genelevter, kumar yerlerı ve randevuevlerıyle burun buruna olacaktır. Bır başka gerçek de var Taksım camısı çevresı yeteriı cemaat yoğunluğundan yoksundur Çevredekı yapılann çoğu ısyeridır. Başörtusünu tartışma konusu yapanlar Atatürk Anıtı ve camı çatışınca ne düşünürler bilemem! Huseyınağa ve Cıhangir camileri yeteriı değıl mı? Büyük Istanbul Beledıye Başkanlığı'nın ve semt beledıyelerınin ımar konusunda olumsuz tutumları üzücüdür, umut kırıcıdır. Yıne de büsbutun umutsuz değılız Bugunkü çıkmazdan sorumlu sayılanlar arasında yen olan mımarlar ve muhendısler bir suredır silkinıp savaşıma geçtiler. İnşaat Mühendıslerı Odası'nın çıkardığı "ölçü" gazetesınde çıkan yazılar, Istanbul Mimarlar Odası'nın İstanbul alanları dolayısıyla yaptığı uyarılar bırer umut ışığıdır. Mımarların uyarısından ılgınç ve gerçekçı görüşler: "2500 yillık geçmişiyie övundüğümüz Istanbul'da son yıllarda yapılmakta olan ımar gınşımlerinın hızı, bu ölçude önemlı kentsel operasyonların gerektırdığı çok tıtız araştırma ve tartışma ortamına olanak tanımamaktadır Oysa, yapılmakta olan ışler yalnızca bır ıkı kuşağı değıl, gelecek kuşaklan da etkıleyecek, yanlışlığı halınde faturası gelecek kuşaklarca ödenecek ulusal gırışımlerdır Bu ölçude etkılı kararların bır oldu bıttıye getırilmesı, mımarlık toplumumuzun kaygı ıle ızledığı, o nedenle Ugilileri uyarmayı mesleklennın gereğı saydığı bır durum olmaktadır." Trakya Ün iversitesrn de haksız uygulama Trakya Universitesi Fen Edebiyat Fakultesi Biyoloji Bolumu 'nde haksız Nufus cuzdanımı, ehlıvetımı, sıgorta kartımı kavbettım, hukumsuzdur A YŞEGUL GOKBA YRAK HÜLYA HARDAL ıle AHMET ÇETİNKAYA nışanlandılar BIR DÜNYAYA... Kapris'e hoşgeldin diyelim. Kapris, kadınlara yepyeni, seçxv w // RENKÜ.HARİKA kin bir hayatı müjdeliyor. Kapris benzersiz, çekici üslubu ile kesi peşinden koşturacak, erkekleri de... Daha önce görmediğiniz güzellikteki sayfalarında nefis mutfaklardan tadacak, özel kişilerle tanışacaksınız. Kapris modasından esinlenecek, rüya gibi seyahatlere çıkacaksınız. Kapris'e hoşgeldin deyin, Kapris'in renkll harika dünyasına siz de katılın. RESIM BORSAS! MODERN KLASIKLER ÜSKÜDAR ILANEN TEBLİGAT T.C. ŞİŞLİ 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ Esas No 1985 43 Tereke karar No 1986 36 Vahe Mercan Halaç>an'a aıt Bevoğlu 5 Noıerlığı'rn.e tanzım edilen 14 8 19^2 gunlu \e 16212 nolu vasıvetname gere|ınce, musalehe mırasçıhk belgesı verılmesıne, \argıtav volu açık olmak uzere 5 12 1986 gununde karar verılmıştır Mırasçılardan Aret Fılızlı'mn adresı bılmmedığı cıhetle, hukmun teblığı ve suresınde temvız edılmedığı ^uretıe kesınleşeı.eğı ılanen teblığolunur 25 3 198" Basın 29""6 BABAM NURULLAH Meral Tolluoğlu 550 hra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad 3941 Cağaloğlutstanbul KALİTE ISOGT; MARC &f Nufus cuzdanımı kaybettım, hukumsuzdur ÖMER FARUK ALACA Ehlıyelımı ve huvıyetımı kavbettım Geçersızdır EROL DE\IZ AYUK DERGI • BOYUTLAR 23X27 5 c m • KAPAK 130 gr KUŞE IÇ SAYFALAR 90flrKUŞE • TÛM SAYFALAR RENKLl • FİYATI 1 500 TL YAR I N Ç I K I Y O R!
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle