23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahibi: Cumbtıriyct Matbaacıhk ve Gaznecilik Türk Anorum Şirketi «dına !Nwlir Nıdl 9 Genel Yayın Muduru: H B U Crmıi. Milessoe MüdOril: Entim UjaUifB, Yaa lşlcri MUdüril: Okay Göocnüı, • Haber Merkezi Müdürü: Vdçıa B«cr, Sayfa Düzmi Yönetmeni: AB Acar, 0 Temsılciter ANKARA: YUçıa Dofaa. IZMİR: Hilunn Çctiakaym. ADANA: CcW tstanbul Haberleri: Reha öz, Dış Haberler: Eıpıa Balcı, Ekonomi: Oonaa Ul*g«y. Kuhur CcUl Lsıtr. Magazin: MckmM Y**in, Spor Danışmanı: Abdiilkadir Yacrimu. Düzdtme: Refik Durtnş, Büım E^ııım Şahia Alpay, tşSendika: Şııknuı Kcttod, HaberAraşunna: Lfuk GoUonir. Yun Haberlcri: Ntafct DogM • KoordınaıOr: Aknd Konban, 9 Malı lşier: Erol Erkal. • Reklam: Ay>e Tonın: Ek Yaymlar: Hıüya Akyol • tdarc: H K K T » Gürer, Işlcimc: Öndcr Çdik. BiigiUletn: NaU laal. BOSÛ* e Kayan.' Cumhuriyrt Maıbaacılık ve Oazoecüık I A İ . Ttttk Ocagı Cad. 39/4] Cagaloglu, 34334 lsı., PK: 246lsıanbul, Td: 512 05 05 (20hat), Töoı 22246 • 1 Burolar Aakan: Ziya Gökalp Bulvan inkılap Sokak No: 19/4, Td: 33 11 4147. Tetoc 42344 • bmin H Ziya Bulvan, 1352 Sok 2/3, Td: 25 47 0913 12 30, TUec 52359 • AduiK Inönü Cad. 119 Sok. No: 1 Kat 1, Td: 1455019731. Tdex: 62155. TAKVİM 31 MAKT 1987 tmsak: 5.16 Güneş: 6.43 öğle: 13.13 Ikindi: 16.46 Akşam: 19.34 Yatsı: 20.55 Mülkiye'nin pabucu daıııa atılıyor Yüksek bürokrat yetiştirilmesinde Fransız sisteminin benimsenmesi ve üst düzey yöneîici olarak atanacakların, üniversiteden sonra kurulması düşünülen yüksek bürokrat okulunda zorunlu eğitim görmesi kararlaştırıldı. Türkiye Ortadoğu Amme tdaresi Enstitüsü'nün bu hizmeti görecek biçimde yeniden düzenlenmesi planlamyor. FARUK BİLDİRİCİ ANKARA Yüksek düzeyde yönetici olarak atanacaklann üniversiteden sonra zorunlu olarak memuriyet öncesi bir eğitim görecekleri bir "Yüksek Bürokrat Okulu" kurulacak. Üst düzey yönetici yetiştirilmesinde "Fransız sistemi" benimsendi. Bürokraside reform niteliğinde değişiklikler öngören bu yasa tasansı "Cnmhurtaşkanı Kenan Evren'in taUmatlan dognıltıısuııda" hazırianarak bu yasama.döneminde TBMM'ye sunulacak. Müsteşar, Müsteşar Yardımcısı, Genel Müdür, Başkan, Kurul Başkanı, Vali, Kaymakam, Bolge Müdürü gibi üst kademe devlet yöneticilerinin yetiştirilmesi sisteminde değişiklikler yapılmasını öngören yasa tasarısı, Başbakanİık ve Türkiye Ortadoğu Amme tdaresi Enstitüsü görevlileri tarafından yürütülüyor. Edinilen bilgiye göre, yasa hazırüklan sırasında bürokrat yetiştirilmesinde Fransız sistemi ilke olarak benimsendi. Fransız sisteminin Türk idare yapısına uyarlanması niteliğini taşıyacak olan yasa tasansı yüksek bürokrat atanmasmda lisansüstü düzeydeki "Yönetim Okulu"ndan mezuniyeti temel koşul haline getirecek. Üniversite eğitiminin tamamlanmasından sonra sınavla seçilecek olan bürokrat adaylan üç ya da dört yıl gibi bir sure yönetim okulunda öğrenim görecekler. Mezuniyet sonrasında üst düzey yönetici olarak atanacaklar. öğrenim süresince devlet memuru olarak kabul edilecek olan öğrenciler, maaş sisteminin de Ust kademelerinden işe başlayacaklar. Yasa haarhklarımn ayrıntılanmn henüz kesinleşmediği, ancak TODAtE'nin Fransız sistemindeki "ENA" örneğinde olduğu gibi "Ulusal Yönetim Okulu"na dönüştürulmesi için formül arandığı öğrenildi. TODAİE'nin bürokrat okulu haline dönüstürülmesi ile birlikte okulun öğretim elemanlan ve öğretim programının yenilenmesi yoluna gidilecek. Devlet Bakanı Kazım Oksay, Cumhuriyet muhabinnin konuya ilişkin sorusunu yanıtlarken, üst düzey bürokrat yetiştirilmesinde "Fransız sisteminin" benimsendığini doğruladı. Oksay, "Fransız sisteminde ENA diye bir okul var. Biz de TODAtE'de program degişiklikleri yapmayı düşünüyoruz. Bizim idari sistemimiz de Fransa'dan alındığı için onu adapte etmeye çalışıyornz" biçiminde konuştu. "Cumhurbaşkanı Evren'in direktifleri dogrultusunda hazırlıklar yapüdıgım" dile getiren Oksay, yasa tasarısının bu yasama döneminde TBMM'ye sunulacağını kaydetti. EVRENİN DtREKTtFLERİ özal hükümetince hazırlanan ve TBMM'de kabul edilen "üst kademe yöneticilerinln yetiştirilmesi" yasa tasarısı önce Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından geri çevrilmişti. TBMM'den aynen gelen yasa daha sonra Evren'in başvurusu üzerine Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmisti. Yasada Silahlı Kuvvetler personelinin yasa kapsamına alınmasına Bakanlar Kurulu yerine Genelkurmay Başkanlığı ya da Milli Savunma Bakanhğı tarafından v^ar verilmesi istenmişti. Evren iptal edilen yasanın yeniden düzenlenmesi haarlıklannın uzun süre geçmesine karşın hükümet taıafından tamamlanmaması üzerine konuyu anımsatma gereği duydu. Evren, konuyu katıldığı Bakanlar Kurulu toplantısında gündeme getirdi. Evrenin anımsatması ile yasa hazırhklan hızlandınldı. Ayrıca askeri personelin yasa kapsamı dışında bırakılması da benimsenerek, anlaşmazlık noktası çözümlenmiş oldu. ENA NEDİR? Bürokrat yetiştirilmesinde reform yapılması gereği şu noktalara bağlanıyor: " tşinin ehli bürokrat bulmakta ortaya çıkan güçlükler. Bürokrasinin partizanlaşması. Üst düzey yönetici seçiminde nesnel ölçüt kalmaması. YÖK sonrasında üniversitelerden yetişenlerin yetersizligi." Kısaca "ENA" diye adlandınlan "Fransız Ulusal Yönetim Okulu" Universite sonrasında üç yıllık eğitim veriyor. Üniversiteyi bitirenler bir seçme sınavını kazanarak bu okula girebiliyorlar. Okulu bitirdikten sonra bir süre staj görüyorlar ve staj sonrasında yüksek devlet memuru olarak atanıyorlar. ENA başlangıçta iyi işledi ve özellikle hükümet bunalımları döneminde yetiştirdiği biirokratlar sayesinde devlet işlerinin aksamadan yürümesini sağladı. Ancak bu sisteme son zamanlarda yönelen eleştirilerin ağırlık noktasını, "okulun genel eğitim verdiği, ancak karmaşıklığın devlet işlerinin belli alanlarda uzman' laşmayı gerektirdiği" düşüncesi oluşturuyor. TODAIE'de de halen devlet memurları arasından seçme sınavı sonucunda verilen bir yıllık lisansüstü eğitimi başarıyla bitiren vetezini hazırlayanlara "mezuniyet belgesi" veriliyor. Ancak bu okulu bitirme zorunluluğu bulunmuyor. TODAİE'nin statüsünün değiştirilmesi halinde şimdiy değin mezun olan bin kadar üst düzey yöneticinin de durumunun yeniden değerlendirilmesi gerekiyor. 'Bürokraside köklü reform3 tasarısı hızlandırıldı Bir Yaz Partisi M agazin Servisi Mudo kuruluşlarının 20. kuruluş yıldönümü nedeniyle 345 nisan tarihleri arasında Hilton Exhibition and Convention Centre'de düzenlenecek defileler zincirinin hazırlıkları tamamlanıyor. Türkiye'de ilk kez gerçekleştirîlecek olan müzikal defile türündeki "Bir Yaz Partisi" üç gün boyunca toplam sekiz seansta gerçekleştirîlecek. Bu gösterilerde 950'den fazla üriin 45 manken tarafından sunulacak. İlaca zam nkara (a.a.) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, 1987 yılının ilk "ilaç fiyat listesi" ile 163 ilacın fiyatma yüzde 8 ile yüzde 35 arasında değişen oranlarda zam yaptığmı duyurdu. Valiliklere ve ilgili kuruluşlara gönderilen 20 Mart 1987 tarihli "ilaç fiyat listesi'' nde, ocak, şubat ve mart aylannda yapılan zamlar açıklandı. Bazı kişiler kurban istiyor GÜNSELÎ ÖNAL ANKARA TRT Genel Müdürü Tunca Toskay, TRT hakkındaki yolsuzluk iddialarını, Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu'nun inceleyeceğini söyledi. Toskay, TRT hakkındaki yolsuzluk iddialannın "asılsız olduğunun anlaşümasından sonra", yeni iddiaların öne sürülmesi üzerine araştırma yaptıklarını vurgulayarak, "Gördük ki, bazı kimseler ille bir kurban istiyorlar ve tatmin olmak niyetinde degiller" dedi. Toskay, gecen çarşamba günü Başbakan Vekili Kaya Erdem'e yazıyla başvurduğunu belirterek, "Bu olayın kurum dışında lekrar incelenmesini istedim. Başbakanlık YUksek Denetleme Kurulu, söz konusu gazetedeki bütün iddialan inceleyip, değerlendirdi" diye konuştu. Toskay, "Kurum olarak biz bunun dışında ne yapabiiirdik diye soru soruyorum, kimse bana bir cevap vermiyor" diye başladığı sözlerini şöyle sürdürdü: "ilk iddia ortaya çıkanlmış, 26 ekim günü Hürriyet Gazetesi'nde >ayımlanmış, Cumhuriyet Bayramı tatilinden sonraki ilk gün teftiş heyelime vermişim. Sonucunu almısım ve uygulamışım. Tekrar birtakım şeyler söylenmiş, kurumun içinden değil, dışından devletin en önemli denetleme müesseselerinden bir tanesi harekete gecmiş benim talebim üzerine ve hâlâ bazı şeyler söyleniyor. Bana bunu söyleyenlerin, benim bundan başka ne yapmam gerektiğini de söylemesi lazım kanuni olarak. Ama ispat edilmemiş, suçu ispat edilmemiş kişileri cezalandırmak hukuka ve adalete de sığmaz. Suçlu olan, hatalı olan varsa biz yine cezasını veririz." Toskay, "Ama üç tane mücerret iddiayla, 'İstanbul Televizyon Müdürü görevden alınsın, TRT Genel Müdürü de görev inden istifa etsin, çeksin gitsin' diyorlarsa, biz kimsenin arzusuyla buraya gelmedik. Devlet bizi buraya ru var, hediyesi, kalemi, kıyafeT R T ile ilgili yolsuzluk iddialannın asılsız olduğunun ti, tuvaleti, her şeyi dahil buna. anlaşümasından sonra yeni iddialar öne sürüldüğünü, bunlarla ilgili de araştırmalar yaptıklarını belirten Tunca Ben Azmi Heper'e sordum, 'Etap Altınel'in açılışı kaça Toskay, Kaya Erdem'e bir yazıyla başvurduğunu söyledi. mal oldu' diye. Dedi ki 'Mirelle Mathieu'nun masrafını İstanbul Genel Müdür, "Bu olayın tekrar incelenmesini istedim. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu, bütün iddialan Etap'la yarı yanya böldük, böyle olduğu halde 100 milyon lirainceleyip değerlendirdi" dedi. ya oldu' bepsi budur" diye getirdi, devlet uygun görürse alır, ben istersem giderim" biçiminde konuştu. "Eylül" adlı diziye fazla para verilmesi yolunda iddiaiar olduğuna dikkati çekerek, diziye 108 milyon lira verildiğini söyledi. Bu paranın dışarda yaptırılan bir dizi için normal olduğunu savunan Toskay, TRT'nin kendi yapımlarının daha ucuza çıkmadığını kaydederek şöyle konuştu: "Bazı şeyleri ucuz ya da pahalı dışanya yaptırmak zorundayız. Biz 100 saatlik yayında belli bir yerli yayın oranı tutturmak istiyorsak bunu nereden saglayacağız? Bizim dışımızda bir takım üretim birimleri olacak ve üretim yapacaklar. Bunun başka bir yolu yoktur. Ama biz kendi dene(im mekanizmalarımızı da kurduk. Bunların hepsiııin kuralını koyduk. 'Kuruntu Ailesi'nde söylenenler tamamen afakidir. Elimizde maliyetler var. Bizim yaptıklanmız var o dönemde. Otel masrafı. bilmem ne masrafı, üç kalem masrafı koymamışız. Bölümünü, 32 dakikasını 67 milyon liraya maletmişiz. Arada da yaklaşık 78 aylık, dışanya yaptırana kadar fark var. Ondan sonra 45 dakikasını 10 milyon liraya KDV hariç vermişiz. Arada fiyat farkı yok. Öteki kalemleri koyduğumuz zaman sekiz aya rağmen fiyat farkı ortadan kalkıyor." Toskay Gazanfer Özcan, Perran Kutman gibi sanatçılan, TRT'nin istisna sözleşmelerindeki tarifelerle herhangi bir dramada devamlı olarak oynatamayacaklarını da ifade etti. Toskay, "Bizim istisna sözleşmelerimizle bir bölünıe 450 bin lira veriyoruz. O zaman karar verirsiniz. Halk bu sanatçılan istiyorsa, piyasa rayicine yakın bir bedeli dikkate almak zorundasınız" diye konuştu. Toskay, üzerinde en çok durulan konulardan birinin TV2'nin açılışı nedeniyle Türkiye'ye davet ettikleri sanatçılar olduğunu vurgulayarak, "Bu konuda büyük fırtına kopanldı. Bu gecenin maliyeti, bizimkiler vergileri de koymuşlar, bunu düşmeleri gerekir aslında. Hepsi 110115 milyon lira arasında. Yayın da saat bir buçukta bitti. İki tane yabancı sanatçısı var, dekoGELECEĞtN ARABASI Pronutheus projesi sonucunda, elektronik bir araba sürucüsü geliştirllecek. Bilgisayar arabayı kuUanırken, sürücü gazetesini okuyabilecek. konuştu. Açıhşta dünyaca ünlü Laure Branigan ile Jeanne Manson'un gelmesinin TRT'nin eğiticiliköğreticilik görevi açısından önemli olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi: "Dünyanın en önemli starlarından bir tanesini getirdik, Amerikalıyı, ben şahsen sahneye baktım. Bizim kameramanlanmız sanatçının sahne anlayışına yetişmekle büyük güçlük çektiler. Resmen hem söylüyor, hem şov yapıyor. Kameralar iziemekte güçlük çektiler. Benim halkım niye demesin, 'Ben kendi televizyonumdk o'nu da seyrettim' Gelirmeyiz. O zaman alıştığımız programı yaparız. Onu Etap'ta küçük bir azınlık seyretseydi, o zaman mı daha çok mullu olacaktık." TRT Genel Müdürü Toskay, yolsuzluk iddialarını değerlendirdi: Uzaya turist aracı M agazin Servisi Uzay turizmi beş yıl sonra başlıyor. Amerika'nın Krısıof Kolomb tarafından keşfedilişinin 500. yılının kutlanacağı 12 Ekim 1992 günü, içinde 20 turisı bulunan araç uzaya gönderilecek. Yolculuğu düzenleyen "Society Expedition'' şefi T. C. Swartz "Bu, başkan Reagan tarafından saptanan uzay yolculukları çalışmalarının ana hatlarına göre belirlenmiş özel bir programdır" diyor. 812 saat sürecek turistik uzay yolculuğu için yaklaşık 5 milyon lira ödemek gerekiyor. 4 günlük hazırlık kursu ve yolculuk sonrasında lüks dinlenme merkezinde geçirilecek bir gün de bu fiyat a dahil. Iraıik kazasına elektronîk çözüm Prometheus adı verilen projede, güç durumlarda arabanın yönetimini sürücüden alacak bir bilgisayar sisteminin geliştirilmesi planlamyor. Magazin Servisi Trafik kazalarının yanya yakın bir bölümünün araba sürücülerinin tehlikeli durumlarda geç tepki göstermelerinden kaynaklandığını göz önıinde bulunduran bilim adamları, sorunu ancak bir elektronik ikinci pilotun çözebileceğini belirtiyorlar. Avrupahlar bu konude ilk çalışmalara başladı bile. St;rn dergisinin bildirdiğine göregeçen yıl haziran ayında karara ijağlanan ve hazırlık aşaması 1'8" mayısında tamamlanacak "Prometheus" isimli proje için AIT ülkeleri 1995 yılma kad a r 500 milyar lirayı aşkın ödem e yapacaklar. Üç a«Ti bölümden oluşan Prometheıs projesinde ilk olarak güç duumlarda arabanın yönetimini mrücüden alacak bir bilgisayar sisteminin geliştirilmesi planlanyor. Bu sistemde bir yand a n tnfikteki diğer arabaların harekeieri izlenirken, diğer yandan arabanın bu hareketlere direksiyon kırarak, fren ve gaza basarak kendiliğinden tepki göstermesi sağlanmaya çalışılıyor. İkinci aşamada arabalar arasında doğrudan telsiz bağlantılan kurularak yanlış mesajlara neden olabilen korna, ışık ve el işaretlerinin tamamen ortadan kaldırılması planlamyor. Son olarak da yine bir bilgisayar aracılığı ile sürücünün trafik yoğunluğu, yolların durumu hakkında bilgiİendirilmesi düşünülüyor. Üç asamalı Prometheus projesi sonucunda elektronik bir araba sürucüsü geliştirilmiş olacak. Bu tür bir sistemin askeri alanda geliştirildiği, Martin Marietta firması tarafından üretilen insansız tanklann bilgisay^rlar aracılığıyla düşmanlann üzerine gönderilebildiği belirtiliyor. Daimler Benz firması ve Federal Alman Ordusu'nun da benzer bir araç üzerinde çalıştığı bildiriliyor. Van Gogh'un tablosu 29 milyar T ondra (a.a.) Dünya X/ sanat tarihinin en pahalıya satılan tablo ünvam, bu akşam Londra'mn ünlü Christie's Müzayede Salonu'nda el değiştirdi. Ünlü Hollandah Ressam Van Gogh'un 1889 yılında yaptığı "Ayçiçekleri" adlı tablosu, BBC televizyonu tarafından naklen yayınlanan ve çok çekişmeli geçen bir açık artırma sonucunda 22 milyon 500 bin sterline (29 milyar TL.) alıcı buldu. ABD'de köpük dizi'ye ilgi artıyor İşledikleri hafıf ve basit konular yüzünden, "sabun köpüğü" olarak adlandınlan televizyon dizileri, her geçen gün daha fazla kişi tarafından ilgiyle izleniyor. Magazin Servisi Amerikan televizyonlarından çıkarak tüm dünyaya yayılan ve hafıf ve basit konuları yüzünden ABD'de "soap (sabun köpügü) opera" olarak adlandınlan televizyon dizileri izleyicilerin ilgisini sürekli olarak canlı tutmayı başarıyor. Dallas ve Hanedan türü diziler yıllarca devam ederek kitlelerin yasamına giriyorlar. ABD'de, özellikle gündüzleri yayımlanan dizilerin 80 milyondan fazla izleyicisi olduğu, bu kitlenin yüzde 50'sini ev kadınlanmn oluşturduğu açıklamyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde bu tür dizilerin bazıları 30 yıldan beri yayımlanıyor. Brezilya'da haftanın her gecesi 5 ayrı dizi yayına giriyor. Brezilya da "Tetenovetas" olarak adlandınlan bu diziler, ülkede değişik bir yaşam biçimi oluşturuyor. Ingiltere'de, Coronation Steet adlı televizyon dizisi 1960 yılından beri gösterilirken, geçen yılbaşı gecesi 30 milyon tngilizin BBC'nin Eastenders adlı dizisinin ilginç bir bölümünü kaçırmamak için televizyoniarının başına geçtikleri açıklamyor. Batı Almanya'da, ülkenin en başarıh "soap opera"sı sayılan Schwarzwaldklinik (Kara Orman Hastanesi) dizisi, milyonlarca Alman tarafından ilgiyle izleniyor. Japon televizyonunun seks ağırlılcL dizileri ve Hindistan'da yayımlanan acıklı filmler, milyonlarca izleyiciyi ekran başına çekmeyi başarıyor. Dizilerin bu denli başan kazanmasının nedenini, bir Ingiliz yapımcısı olan Bill Smethurst şöyle açıklıyor: "Önemli olan seyircilerin diziyi izlemesini saglamakür. Seyirciyi güldüriin veya aglatın, fakat en önemlisi onu merakla bekletin." Amerikan radyolarında 1930 yıllarından beri yayımlanan ve 1950'li yılların ortalarında televizyona geçtikten sonra karakterinden bir şey yitirmeyen "köpük diziler" kârlı bir yatınm alanı oldukları için sayılan her geçen gün artıyor. Günümüzde bu tür diziler çoğunlukla, zengin bir ailenin yaşamını konu alıyor. Aile bireyleri ve yakınlarmın çatışmaları, aşkları ve orta yaş bunalımları aylarca süren dizilere dönüşebiliyor. Kamudan gelen tepkiler, çoğu zaman dizinin geleceğini ve hatta olayların akışını değiştiriyor. "Köpük diziler" izleyici üzerinde o denli etkili oluyor ki, halk arasında çocuğuna dizi kahramanlannın adlannı koyanlara bile rastlanıyor. Birçok ülkede önemli kişiler dizide görünmeyi kabul ediyorlar. 4 Pişik tedavisinde anne sütü / zmir (Cumhuriyet Ege Bürosu) Bebeklehn pişik tedavisinde anne sütünün, halk arasında yaygın olarak kullanılan zeytinyağından daha yararlı olduğu bildiriidi. Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu araştırma görevlilerinden Zümrüı Başbakakkal, Yaptığımız araştırma sonunda pişik tedavisinde anne sütünün yüzde 100'e varan oranda iyileşme sağladığı, buna karşın zeytinyağının yüzde 80 oranmda sonuç verdiği görüldü" dedi. Başbakkal, hastanede 024 ay arası 30 bebek üzerinde bir araştırma yaptı. Tarımsal mücadele üacından her yıl 500 bin kişi zehirleniyor Tarımsal ilaçlarla zehirlenmelerin yüzde 75'inin gelişmekte olan ülkelerde görüldüğü belirtildi. Bu ülkeler, toplam dünya tarımsal ilaç kullanımının yüzde 25'ini gerçekleştiriyorlar. ADANA (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) Gelişmekte olan ülkelerin dünya tanmsal ilaç kullanımının ancak yüzde 25'ini gercekleştirdiği, buna karşılık dünyada bu tür ilaçlardan zehirlenmelerin yüzde 75'inin yine bu ülkelerde görüldüğü ve yılda 500 bin insanın tarımsal mücadele ilacından zehirlendikleri belirtildi. Çukurova Üniversitesi'nde düzenlenen "Çukurova'da Gıda Kirlenmesi ve Toplum Sağlığı Açısından Sakıncalan" konulu konferansta konuşan Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Doç. Atilla Konar, ABD firmalarının, kullanımı kendi ülkelerinde kısıtlı ve yasak olan 171 çeşit pestisiti (tarımsal mücadele ilaçlarını) gelişmekte olan 50 kadar ülkeye sattığının ortaya konulduğunu açıkladı. Çeşitli meslek grupları ve bilim dallarının yaptığı sınıflamalara göre, kirlenmelerin hava, su ve toprak kirlenmesi olarak başlıca üç grup altında toplandığını, ancak bu arada önemli bir kirlenme türü olarak "gıda kirlenmesinin" ihmal edildiğini vurgulayan Doç. Konar, insan ları doğrudan etkileyen bir konu olan gıda kirlenmesinin, yabancı maddelerin çoğunun gıda yolu ile insanlara gectiğini gösterdiğini söyledi. Gıdalara bulasan kirleticilerin, pestisit kalıntıları, ağır metaller, radyoaktif madde kalıntıları ve bir diğer grup olarak da antibiyotikler, hormonlar, deterjan, sentetik ambalaj maddeleri vb. olduğunu açıklayan Doç. Konar, kullanımı M.ttye kadar varan ve içlerinde arsenik, cıva, kükürt, bakır bulunan ve kalıcı anorganik maddeler içeren pestisit kullanımının ilk zamanlarda sorun yaratmadığını söyledi. Konar, modern tanmda kullanılması kaçınılmaz olan pestisit kullanımından, bu maddelerin toprak ve suda kalıntı bıraktığına ilişkin ilk yayınlara 1015 yıldan bu yana rastlandığını belirtti. Doç. Konar havada çok düşük düzeylerde kullanılmış veya bulaşmış olan pestisitin buradan sulara ve topraklara, oradan da bitki ve hayvanlara geçerek besin zincirine ulaşabildiğini söyledi. Bir Alman üniversitesinde 1983'te yapılan bir çalışmada Türkiye"nin Adana dahil çeşitli bölgelerinden alınan anne sütü örneklerinde en yüksek pestisit kalıntısına Adana'dan aldıklan sütlerde rastlandığını belirten Doç. Atilla Konar, bulunan kalıntı miktarının ise anne sütlerinde dünya liteatüründe bildirilen en yüksek deıjerlerin çoğunu geride bıraktığını ve bu durumun çevrenin ve gıdaların kirlendiğini gösteren en önemli kaynak olduğunu da savundu. Avrupa'daki işsizlerin yüzde 4O'ı kadın n aris (uba) M A vrupa 'daki 16 milyon işsizin yüzde kırkını 1945 yaş arasmdaki kadmlann oluşturduğu belirtildi. A vrupa Ekonomik Topluluğu tarafından yapılan araştırmaya göre, özellikle 5 gelîşmiş A vrupa ülkesi olan Batı Almanya, Fransa, İngiltere, Belçika ve İtalyada kadınlar arasmdaki işsizlik oranı 1975 yılında toplam işsizler arasında yüzde 9.6 iken, 1980 yılında 12.8 ve 1986 yılında da yüzde 40.4'e ulaştı. AET'ye üye 12 iilke arasında kadmlann en az oranda işsiz olduğu ülkeler ise, Belçika ve Danimarka. Ailenin sevgüi çocuğu Servisi Kimi zaman evcil hayvanlar, insanların eyakın dostuaurlar. Birçok insan yalmzlığını, sevinçlerini nhata hüziinlerini evindeki köpeği ya da kedisiyle paylaşır. 7!İk bir karı koca ise. hayatlarım "fVomble" adını fdikleri bir atla paylaşıyorlar. 53 yaşındaki Emrys Clothier ve eşi için "Womble" yaşantılannın vazgeçilmez bir parçası, adeta ailenin sevgili çocuğu. Ama Clothier ai/esinin 3 odalı evini onlarla paylaşan sevimli atın büyük bir sıkıntısı var. O da zaman zaman başını tavana çarpması. Soğukların bastırmasıyla birlikte gecelerinı evde geçiren Womble'ı, Clothierlar'ın komşulan da oldukça benimsemişler. Hatta geceyansı kişnemesinden bile pek şikâyet eden yok.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle