Katalog

?5 MART 1987 • • • • HABERLERtN DEVAMI CUMHURİYET/15 İslam Kalkınma Bankası Başkanı Ahmed Muhammed Ali: Rabıta örgütü ile işbirliği içindeyiz OSMAN ŞENKUL İslam Kalkınma Bankası Başkanı Ahmed Muhammed Ali, "Rabıta Ue işbirliği içindeyiz" dedi. Rabıta ile organik bağlarının bulunmadığını ifade eden Ali, "Ancak, ilgi alanlarımızin çakıştıgı noktada, onlann hazırladığı projeleri fınanse ediyonız" şeklinde konuştu. Ali, bankanın bir İslami kunıluş olduğunu da vurgulayarak, "Şeriat düzenine göre çalışmak zorundayız" dedi. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in de onur konuğu olarak katılacağı İslam Kalkınma Bankası'nın 11. Guvernörler toplantısı için Türkiye'de bulunan ÎKB Başkanı Ahmed Muhammed Ali, dün bir basın toplantısı düzenledi. Toplantıda IKB'nin faaliyetlerini anlatan Ali, İslam ülkelerine şimdiye dek 6.5 milyar dolarlık mali yardım yaptıklarını söyledi. Bu süre içinde Türkiye'ye de 207 milyon dolarlık teknik ve proje yardımı yaptıklarını ifade eden AH, "Aynca, Türkiye'ye önemli yatınm mallan ithalatında kullanılmak iizere 582.8 milyon dolar kısa vadeli kredi açtık" dedi. "Banka olarak şeriat düzenine göre çalışmak zorunda olduklanm" %Tirgulayan Muhammed Ali, bu nedenle verdikleri kredijerden faiz yerine "işletme gideri" aldıklannı ifade etti. Muhammed Ali, Cumhuriyet'in sorusu üzerine de Rabıta ile işbirliği içinde olduklanm söyledi. Rabıta'nın bir hükümet kuruluşu olmadığını hatırlatan Ali, "Bu nedenle, bu örgütle organik bir ilişkimiz yok" şeklinde konuştu. Muhammed Ali, Rabıta'nın İslam ülkeleri dışında da faaliyet gösterdiğini ve tüm dünyada temsilcileri olan bir kuruluş olduğunu ifade ederek, "Ancak, ilgi alanlanmızın çakıştıgı noktada, onlann hazırladığı projelerin giderterini karşılıyoruz" dedi. Rabıta ile işbirliği yaptıklan projelerle ilgili olarak da Filipinler'de bir okul ile Etiyopya'da bir öksüz yurdunu ömek gösteren Muhammed Ali, "Bankamız, Etiyopj'a'daki yurdun inşaatını üstlendi. Rabıta da yurdu işletecek. Bu, ilişkilerimizin bir örneğidir" dedi. UGUR MUMCU GOZLEM Rabıta'da yeni belge (Baştarafı 1. Sayfada) oluştuğunu" belirterek, "Çalışma Bakanlığı'nın bu konu ile doğnıdan bir ilgisi yoktur. Bu bilgiler, Diyanet Işleri Başkanlığı'nca bakanbğa gönderilmiştir" dedi. Brifingin Devlet Bakanlığı ile Dışişleri, Maliye, Milli Eğitim, Gümrük ve Tekel, Sanayi ve Teknoloji, İmar İskân, Sosyal Güvenlik bakanlıklanyla, tanıtma musteşarhğı ve DPT temsilcisinin • katkılanyta hazırlandığı saptandı. Birifingte kısa adı "Rabıta" olan "Dünya İslam Birliği" ile yine yönetim kurulunda uç Rabıta temsilcisinin bulunduğu Brüksel'deki "İslam Kültiir Merkezi'nden sağlanan kaynaklar ile din göre\lilerinin sayısı 21'den 83'e yükseldiğinin anlatıldığı öğrenildi. 26 Kasım 1982 tarihinde, Cumhurbaşkanı Evten, Konsey üyeleri, Nurettin Ersin, Nejat Tiimer, Tahsin Şahinkaya ve Sedat Celasun'a verilen brifing, Çalışma Bakanlığı tarafından kitap olarak basıldı. "Sayın Cumhurbaşkanı ve Milli Giivenlik Konsey i iiyelerine sunulan brifing Yurtdışı tşçi Sorunian28.5.1982den Sonraki Gelişmeler ve Yapılan Çalışmalar" başlıklı kitaba göre Evren ve Konsey üyelerine su bilgi sunuldu: "1978 yılından bu vana sürdiiriilen ve 12 Eylül 1980 tarihinden sonra yoğun çalışmalarla yurtdışındaki 700 kadar cami ve mescidin bemen nemen yansında Diyanet İşleri Başkanlığı'nca gönderilmiş din görevlilerinin hizmet yapması sağlanmıştır. Bu ibadethanelerin takriben dortte birinin böliicü grupların kesin kontrolü altında bulunduğu, geriye kalanlar devlet tarafından kontrol altına alınmasımn mümkün gorüldiiğıi Diyanet İşleri Başkanlığınca belirtilmektedir. Din adamı göndermek suretiyle yurtdışmdaki din hizmetlerinin devletin kontrolü ve gözetiminde yapılmasını amaçlayan çalışmalar sonunda: Din hizmetleri müşavirliklerinin sayısı 4'den 7'ye yiikseltilmiştir. 6 aylık geçici görevle çeşitli ülkelerde bulunan din görevlilerinin sayısı 131'den 221'e çıkarılmıştır.' Ayltklan, Dün\a İslam Birliği, Brüksel İslam ve Kültiir Merkezi gibi dış kaynaklardan sağlanan din görevlilerinin sayısı 21'den 83'e yükselmiştir. Böylece yurtdışmdaki din görevlilerinin toplam sayısı 12 Eylül öncesi 156 iken bugün 311'e yükselmiştir." Turhan Esener'in önsozü ile sunulan brifingte çeşitli bakanlık temsilcileri, kendi bakanhkları konusu ile ilgili çaiışmalannı anlattılar. Yabancılar politikası açısından hukumet değişikliği, Türk işgucüne talepteki gelişmeler, kesin dönüş yapacak işçilerle ilgili sorunlar, Türk işgücünün AET ülkelerinde serbest dolaşımı, çifte uyrukluk, askerlik yükümlülüğü gibi konular da yer aldı. ANAP'tan (Baştarafı 1. Sayfada) yemekte, Rabıta ile ilgili soruları yanıtlarken, "Bu karamameyi imzalayanlan lakdirle karşıhyoruz. Mali imkânlanmız duzelmemiş olsaydı aynı uygulamayı sürdürürdük" şeklinde konuştu. Başbakan Özal, onceki gün Houston'da yaptığı basın toplantısında, SHP'nin "nereye çarparsam savsşında" olduğunu öne surdu. Gazetemizin Rabıta adlı örgütun yurtdışındaki din görevlilerinin maaşlarını odediğini ortaya çıkaran yayınını eleştiren Özal, "Şöyte söytemek lazım: Basınımızda bazı gazetelerimizin bazen satış arttırabilraeleri, sansasyoıt vesaire yaratabilmeleri için bir konu bulup üzerine gitraeleri gerekiyor" dedi. Ozal, Cumhuriyel'i de bu konuda bir örnek olarak göstererek, "Sizin bir Rabıta \*r işte. Muşleri arttırmak için bunlan yapıyorlar" şeklinde konuştu. SHP'nin, Rabıta olayı karşısmdaki tavrını da, "gazeleleri takip etmek" olarak nitelendiren Başbakan Özal, "Bunlar da parçalanmamak veyahul da derlenip loparlanmak için bir şey bulup muşteri arttırmak isüyor. Hem sonra işin garibi. gazeleleri takip ediyorlar. Yani muhaiefetin zayıflığı burada. Gazetelcrde ne çıkıyor. Ugur Mumcu mesela. Ardından bakıyorsun, İnönü lakılmış Uğur Mumcunun arkasına, gidiyor" dedi. ANAP grup yönetimi, Rabıta olayı nedeniyle Cumhurbaşkanı Kenan Evren'i istifaya davet eden SHP Genel Başkanı Erdal İnönü ile Genel Sekreter Fikri Sağlar'ı kınayan bir bildiri yayımladı. ANAP Grup Başkan Vekili Haydar Özalp tarafından açıklanan bildin şöyle: "Sivil savaş cşiğine getirilen ve parçalanma tehlikesine manız bırakılan memleket ve de\1e(imizi kuriaran, yeni demokratik sislemi tesis eden ve aynı sistem ve demokratik hurriyeller içinde SHP'nin bu hafif davranış imkânını dahi sağlayan Cumhurbaşkanımıza karsı gösterilen bu siyasi saygisulığı kabul etmek mumkun değildir. Mevcut iç ve dış şartlar karşısında ber zamandan daha fazla birlik ve beraberlik içinde bulunmamız gereken donemde Sayın Cumhurbaşkanımızın şahıslannda devlete yapılan bu tecavüzüreddediyor,ana muhalefel partisini ciddiyete davet ediyoruz." Özalp, Rabıta konusundaki bir soruyu yanıtlarken de, "Zamanın şartlan içinde olmuş bir hadise, bugun başka turlu yorumlamak yanlıştır" dedi. Özalp, Meclis araştırması önergesi ile konunun TBMM'de aynntılarıyla ele alınacağını da belirterek, "Cumhurbaşkam Evren'i istifaya davet etmek sorumsuzluktur" dedi. DURMUŞ'UN RÖVAŞATASI Aflffi Takmun tek golunü atan Durmuş, maçın ikinci yansmda sırtı kaleye donükken yaptığı rövaşata Ue Kİeyenlerin yüreğini ağzına getirdL Ancak vuruş sonuçsuz kaldu Ümitlerimiz DAlmanya karşısında yedikleri 2 golden sonra etkili oynayıp bir gol atabildiler Gol yemeden atamıyoruz Türkive: 1 D. Almanya:2 STAT: Fenerbahçe. HAKEMLER: Strenogo Ctovian (8) Romanya, Serdar Çakır (5), Osman A va (5). TÜRKİYE ÜMtT: Okan (S), (Mehmet 4), Ali (5), (Recep *), Gökhan (4), B.Hamdı (4), (Turgut 4), Selami (}). Durmuş (5), Gökhan (4), (Lemi 5), ünal (5). Erdi (6), Hakan (4), (K.Hamdı S), Hami (6) DEMOKRATtK ALMANYA ÜMİT: Kostmann (4), Laudeley (4), Morz (5), Knschner (6), Frankhanel (4), Rosen (S), Eonan (7) Gesrenbergen (5), (Wıchnald 5j, Jorohs 17), (Faugner 5), Scholz (6), Doll (8). GOLLER: Dk. 47 Doll, Dk. 52. Bonan, Dak. 77 Durmuş. SAR1 KARTLAR: Morz, Jorohs, Selami. SERDAR KIZIK Ümit Mıllı Takım'ın ikinci yarıda sergilediğı oyun Demokratik Alman Umitlerınin galıbiyetiru önleyemedi. A Milüierin öncesinde Ümitlerin oynadığı maç gcnelde ılgıden uzaktı. Bir de havanın yağışlı olmasının yanında Fenerbahçe Stad'ımn sert esen rüzgârı karşılaşmanın bir avuç seyırci önünde oynanmasına yol açtı. Karşılaşmanın en önemli özellıgı konuk ekibin kolej takımma benzer bir uyum içinde gösterişsiz arna ne yapmak istediğini gösteren etkili fmbolu \e Rumen hakemin başanlı yönetimiydi. Bir de yediği iki golden sonra canlanan Ümit Millilerin gol atmaya yönelik çabalan gönilmeye değer cınsten oldu. Berabere biten ilk yarıda ümitlerimiz Erdi ve Hami'nın etkili ataklarıyla tehlike yaratırken Demoratik Almanlar oyun üstünlüğunü ele alarak organizeli hücumlar geliştirdiler. tkinci yarıya konuk ekip golle başladı. 47. dakikada Jorohs'un sağdan kullandığı ortadan doğan karambolde topa en son dokunan Doll, plase bir vuruşla fıleleri havalandırdı. 10, Demokratik Almanlann ikinci golu de gecıkmedi. Karşılaşmarun 52. dakikasmda bu kez Bonan, Doll'dan aldığı pasa cezaalaru dışından çok sert vurdu. 20 Golden sonra, mülılerin atakları sıklaştı. öyle ki 63. ve 65. dakikalarda Erdi, Hami ve Durmuş'un yarattıkları konuk ekip cezaalaru içindeki karambollere ya Ümitlerimiz son hareketi yapamadı ya da savunma bu tehlıkeleri öniedi. Karşılaşmanın 77. dakikasmda da ümiılerin golü geldı. Bu dakikada kornerden gelen topa en son Durmuş dokundu ve takımımızın tek golünu atmış oldu. (Baştarafı 1. Sayfada) Herhalde, bu brifing metninden sonra hiç kimse "Bu konudan haberimiz yoktur" diyemez. Ne Sayın Cumhurbaşkanı ne de Konsey üyeleri... Konuyu, Ankara Hukuk Fakültesi'nden hocam eski Çalışma Bakanı Turhan Esener'e de sordum. Prof. Esener, Çalışma Bakanlığı'nın konuyla doğrudan bir ilgisi olmadığını, bu brifingte anlatılan konuların, çeşitli bakanlıklardan gelen yazı ve raporlarm derlenmesi yoluyla oluştuğunu söyledi. Ya ODTÜ'de "Rabıta örgütu"nün maddi katkısıyla yapılması planlanan camiye ne demeli? Anımsayacaksmız, konu 27 aralık günü bu köşede açıklanmış; OrjTÜ Rektörü Prof. Gönlübol'dan bir yanıt gelmemişti. Şimdi, olayın bütün belgeleri yayımlandı. Gönlübol, eldeki bütün belgelere karşın projenin kendlsi tarafından durdurulduğunu söylüyor, daha doğrusu soyleyebiliyor. O zaman, ODTÜ Yönetim Kurulu üyelerine bir görev düşüyor: Gerçeği açıklamak... ODTÜ'de Suudi desteği ile cami yapma kararı universite yönetim kurulunda görüşülmüş ve rektör Gönlübol, bu projenin "Sayın Cumhurbaşkanı'nca desteklendiği" güvencesini de vermiştir. Bu karan alan ODTÜ Yönetim Kurulu şu üyelerden oluşmakiaydı: Rektör Prof. Gönlübol, Rektör Yardımcısı Prof. Muharrem Timuçin, Eğitim Fakültesi Dekanı Ahmet Edip Uysal, İdari İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Ömer Kürkçüoglu, Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Rüştü Yüce, Mühendislik Fakültesi Dekanı Altay Birand, Fen ve Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tuğmaç Sayraç, Prof. Cengiz Yalçın ve Prof. Enis Kurtan... Karara, yalnızca Prof. Cengiz Yalçın karşı çıkmıştır... Konu yönetim kurulunda tartışılmış, yönetim kurulu üyeleri, rektöre, caminin niçin Suudi desteği ile yapıldığını sormuşlar, Rektör Gönlübol, "Projeyi Cumhurbaşkant destekliyor" güvencesini vermiş; bu güvenceden sonradır ki, yönetim kurulundan söz konusu karar çıkabilmiştir. ODTÜ Yönetim Kurulu üyelerine, kamuoyu önünde, vicdanlarına seslenerek tek tek soruyoruz Rektör Gönlübol, "Cami projesinin Cumhurbaşkanı'nca desteklendiği" yolunda güvence vermiş midir, vermemiş midir? "Rabıta olayı" şu gerçeği kanıtlıyor: Hiçbir gerçek sürgit karanlıkta kalmaz. Günü gelir, bu gerçekler, belgelerle, kanıtlarla ve tanıklarla ortaya çıkanlır. Devletin "asli ve sürekli" işleri bir "şeriat örgütü"r\ün bütçesi ile karşılanmaz. Laik bir devlet, bir şeriat örgütünün para kaynaklarına güveherek devlet içinde bu kadar dalbudak salmasına izin vermez. Verirse böyle olur işte. Sonunda, kimse sorumluluğu üstlenemez... Yapılan iş yanlıştır; tutulan yol yanlıştır. Bu aşamada yapılması gereken tek iş; bu yanlışın sorumluluğunu üstlenmek ve bu "şeriat örgütü" ile yapılan işbirliğinin yanlışlığını açık yürekle "kabul ve //an" etmektir. Başka yollar, devleti ve yüce devlet makamlarını yeni çıkmaz sokaklara sürükleyecektir. Evren, cuma günti basın toplantısı yapacak ANKARA (a.a.) Cumhurbaşkans Kenan Evren. 27 mart cuma günü tstanbul'a gidecek. Evren'in aynı gün saat 10.45'te Gazeteciler Cemiyeti'nde bir basın toplantısı duzenleyerek, "Rabıta" konusundaki son gelişmelerle ilgili geniş açıklamaiarda bulunacağı oğrenildi. Cumhurbaşkanı, cumartesi günü saat 17.00'de de Kaiender Onluevi'nde bazı gazeıelerin sahip ve genel yayın müdurleri iie bir sohbet toplantısı yapacak. a.a. muhabirinin edindiği bilgiye göre, Cumhurbaşkanı Kenan Evren, İstanbul'da bulunduğu süre içiade aynca, İslam Kaîkınma Bankası Guvernörler Toplantısı'na katılaeak ve bazı sanat etkinljklerini izleyecek. inönü: Israrlıyız (Baştarafı L Sayfada) d»n kurtulacak hem de bugun yaşadığımız ve belki gelecekte bir daha yaşayacağımız pek çok gelişme onlenebilecekti" diye konuştu. Inönu, Rabıta olayıyla ilgili sözlerini şöyle surdürdu: "Bu olaylar karşıanda laikliğe sahip bir parti olark tepkimizi goslerdik. Genel sekreterüniz ve ben bu olayın savunulacak tarafı olmadığını, onun için sonımlulann derece derece araştınlması gerektiğini ifade eltik. Bunun nasıl yapılmış olduğunu, hangi bağlantılarla. hangi yollardan geçerek devletin en yuksek makamlannın da onaylannın alınabilmiş oldugunun ortaya çıkanlmasını istedik." İnönü, sağdaki partılerin bu da\ranışlanndan hoşlanmadıklannı ve dini duyguları istismar ederek oy alabilmek için SHP'yi dine karşıymış gibi göstermeye çalıştıklannı bıldirerek, şöyle konuştu: "Devletimizin din gorevlileri yurtdışındaki vatandaşlanmıza hizmet verirken, dogal olarak öbur devlet gorevlileri gibi, devletimizden maaş almaJıdırlar. Laikliğe aykın davranışlan ongordugünu açıkça soyleyen bir şeriat duzenini İslam ulkelerine yerleştirmeyi amaçlayan bir orgütten laik devletimizin din görevlilerinin maaş almaları hiçbir şekilde kabu! edilemez. Buna butun gucumuzle karşı çıkanz. Böyle bir davranış ne zaman yapılırsa yapüsın, hiç şuphe elmiyorum ki, laikliğe aykın davranışlan özendirmek anlamına gelir. Temel amacı bizim temel amacımıza uy mayan bir kuruluştan para almaya devam ederseniz, eninde sonunda o amaçlar size de bulaşır. Onun için 'Biz onlardan para aldık, ama ılkelerimizi değiştirmedik' sozleri geçersizdir. Özünı kabahatinden buyiiktur yakıştırması buna tam uygun duşüyor." Cumhurbaşkanının din görevlilerine Rabıta'dan maaş verilmesinin yanlış olduğunu, dolaylı da olsa kabul ettiğini bildiren Inonü, hukumet yanlılarımn bu anlayış içinde olmadıklarını belirterek, sozlerini şoyle surdürdü: "Döviz yokluğu nedeniyle böyle bir seyin yapudıjj ifade edildi. Pekfila biliyoruz ki, Ozal'ın izlediği ekonomik politika nedeniyle yeniden döviz sıkıntısı olacaklır. O zaman yine bo işi yapacaklar mı? Yani, temel ilkelerimizi korumak bizim dövizimizin az olmasına mı baglı?" Konunun açıklığa çıkması için irtica konusundaki ikinci araştırma onergesinin kabul edilmesi gerektiğini kaydeden Inonu, Meclis soruşturması açılmasının da uygun olacağını söyledi ve şoyle dedi: "Rabıta olayına tepki goslermemiz kamuoyunda bizim Cumhurbaşkanı'na ozel bir lavır aldığımız şeklinde yorumlandı. Böyle bir şey yoktur. Kimseyle kişisel bir hesaplaşma ve dava peşınde degılız. Maksadımız sadece ve esas olarak Rabıta Örgutu'nden maaş odetme gibi davranışlann nasıl. hangi bağlandlar yoluyla bu kadar üst kademelere kadar onay alacak şekilde gelmiş olduğunu meydana çıkarmak. esas sorumlular.n kimler olduğunu ortaya çıkarmak. ve boyle olaylann tekrannı onlemektir. Değerli arkadaşlanmın da dikkatlerini bu yonde yoğunlaştırmalanm isterim. Çabalanmızı v« ksmuoyunuo dikkalini başka alanlara kaydırmak. hatta bizi ahengini belirli sınavlarda tutturamayan bir parti olarak gostermek şeklinde davranışlar olmuştur. olacaktır. Bunlara karşı da dikkalli olunuz. Çunkü bu yoldan bizi temel davamızdan uzaklaştırabilirlerse, o zaman laikligi koruyacak gucumüz azalır ve temel davaya tam manasıyla sanlamamış oluruz. Demokratik. laik, sosyal hukuk devletimizi korumada ve yaşatmada bugun en onemli sınavlan verdiğimiz gunlerdeyiz. Butun arkadaşlan bu konuda birbirlerine yardımcı olmalannı ve bu görevi en iyi şekilde yaparak kamuoyunun onunde en parlak şekilde geçirmemizi temenni ediyorum." SHP grubunda, Genel Başkan lnönu'nun konuşmasından sonra söz alan Aırtasya Milletvekili Kâzım İpek, Cumhurbaşkanının istıfasının istenmesıni sert bir dille eleştirdi ve dolaylı olarak Inönu'yu dinsizlikle suçladı. İpek, Cumhurbaşkanına sahip çıkılması gerektiğini savunarak, "Ne geregi vardı, Cumhurbaşkanı istifa etsin demeye, ben şimdi genel sekreter ve genel başkan istifa etsin desem yakışır mı? Genel sekreter bir yanlışlık yaplı genel başkan da ona sahip çıklı" diye konuştu. tpek, SHP'nin laiklik konusundaki yaklaşımını da sert bir şekilde eleştirerek şöyle dedi: "Laiklik diye bir şey tutturmuşuz gidiyoruz. Ama CHP doneminde de olduğu gibi laikligi halka anlalamadınız. Biz dinsiz degiliz, dini butun olmalıyız. Bize vatandaşlar dinsiz damgası vuruyoriar. Bunlar hep genel başkanın ve yöneticilerinin davranışından kaynaklanıyor." SAGLAR: "RABITA KİLİT OLDU" SHP Genel Sekreterı Fikri Sağlar, Rabıta konusundaki çıkışlarından ödün vermeyeceklerini ve Turkiye Cumhuriyeti'nin temel ilkesi olan laikligi korumak için mucadeleterini sonuna kadar daha şiddetle sürdureceklerini söyledi. Sağlar. "Türkiye'de demokrasinin varotduğunu zannediyorum. Demokrasi açıkllk, doğruluk ve özgurtuk rejimidir. Laiklik ilkesine dayanan Cumhuriyet, Ataturk ve bu uğurda kan döken atalanmız tarafından kunılmuştur. Olayı saptırmanın toıdnman bulutu ile kapatmanın kimseye yaran yoktur" diye konuştu. CİNDORUK: SİYASİ HATA DYP Genel Başkanı Husamettin Cindonık, dur. partisınin Meclis grubunda yaptığı konuşmada, basının Rabıta olayındaki duyarlılığını takdirle karşıladıklarını belirterek, SHP'nin bu konudaki tutumunu eleştirdi. Muhalefet için bugunku hedefin Başbakan ve iktidar partisı olması gerektiğine değinen Cindoruk, "Hedefı şaşırmak hatadır. sommsuz kişiler ve kurumlara muhalefet siyasi bir haladır" dedi. Geçmişteki bir olayın Turkiye'nin temel sorunlarım ortmesinden yana olmadıklarını kaydeden DYP Genel Başkanı, muhalefet partılerı arasındaki dayanışmanın temel meselelerde olması gerekuğinı bildirdı. Cindoruk, "Bizim tutumumuzu yadırgamasınlar, bize danışılmadan j^pılan bir davranışa katılmamız da beklenemez" biçiminde konuştu. DSP'DEN BECERİKSİZ SUÇLAMASI DSP Genel Sekreteri Nuri Korkmaz, onceki gun basın toplantısında Rabıta olayı hakkında Cumhurbaşkanı'nın anayasal açıdan sorumsuz olsa bile bu konuda sorumluluğunun bulunduğunu belirtirken, Grup Başkanı Cahıt Karakaş. dun parti grubunda yaptığı konuşmada konunun kişisel olmadığını, ancak SHP'nin olayı kişiselleştirdiğini sovledı. Karakaş, grubun basına açtk bölumundeki konuşmasında. SHP >oneticılerinin bu konuda one geçme arzusuyla aceleci davrandıklannı savundu ve partisınin konunun emne boyuna tartışılmasını istediğini anlattı. KARMA TOTO H i Tatorniar RtzesporAltay FenerbahceOemzltsoor KocaelısporBeşıktaş Ger>çlerî»ırlı§ıBursaspor AnîalyasporAnkaragucu EsKisehtrsnorSanyer Dıya'takırBoluspor TrabzonsporZoaguldak ÇarsambastsorSebatspor Gözteoeizmtrspor ArtvmspofHopaspor EdiTıesporKonyaspof GalaîasarayS3msunspoD KarabykSalra^ya Y StncanYozgatspcr Gtresun K Otb'Yen.yo1 •••• Hürriyet 10 14 021 10 10 10 012 10 102 102 012 102 2 102 102 •• Güneş 1 1 20 10 10 01 0 1 1 01 02 2 012 20 10 10 •• ••••• Bulvar 10 1 02 10 1 10 2 1 10 1 012 01 012 02 1 0 Millıyet 1 1 02 201 10 141 02 1 10 01 2 02 102 Z 10 1 Tercuman 1 1 012 10 1 10 10 1 10 201 2 2 012 20 1 01 Gürtaycın Cumfıuriyet 10 1 1 10 201 012 012 10 10 1 10 01 012 01 1 1 10 10 10 012 1 20 1 20 012 012 02 20 10 1 10 0 ODTU'de Suudi maaşı (Baştarafı 1. Sayfada) ODTÜ Rektörlüğü ile Suudlann anlaşması o zaman. Ne kadar aylık alıvorsunuz? DOÇ. ERGİN Evet... An laşma onlann ama, aldığımız aylığı rektörlükten öğrenebiürsiniz. ODTÜ Eğitim Fakültesi Dekanı ve Yabancı Diller Yüksek Okulu Mudür Yardımcısı Prof. Ahmet Edip Uysal ise aynı konuya ilişkin sorulanmıza şu yanıtları verdi: Fakültenizdeki Arapça derslerini veren üç öğretim elemanı, Ali Şakir Ergin, Ziyad Akkoyunlu, Cevdet Çakmakçı.. Bunlann aylıklan Suudi Arabistan hükümetince verilivormuş. Ne kadar alıyorlar, haftada kaç saat ders veriyorlar? PROF. UYSAL Haftada kaç saat ders verdiklerini araştırmam lazım. Size sonra bildiririm. Peki, bu oğretim elemanlarının paralan Suudi Arabistan tarafından nasıl bir anlaşma ile veriliyor? PROF. UYSAL Bunlar,... Suudi Arabistan'da bir üniversite, bize bu imkânı sağladı. Biz elemanları burada bulduk ve bunlann ucretlerini Suudi Arabistan'daki bir universite veriyçr.. Riyad'daki bir universite bize bu imkânı sağladı. Hangi universite? İmam Mubammed Suud Üniversitesi mi? PROF. nıyorum.. UYSAL Sa TAHMİN H H H H I 1. KOŞU: F: Şahander P: Kıhçoğlu, S: Alta> 2 2. KOŞU: F: Çiftehan, P: Cazgır, S: Hanzade. 3. KOŞU: F: Son Şans, P: Sırdaş, S: Hanım Ağa. 4. KOŞU: F: Günışığı, P: Berk, P: Kasırga 5, S: Special 5. KOŞU: F: Çaldıran, P: Surgün, P: Bora 1, S: Cazip. 6. KOŞU: F: Güzelim, P: Lebrizşah, S: Çilek. 7. KOŞU: F: Tulfer, P: Gürçeşme, P: Gülcan, S: Tuğçe 1. 8. KOŞU: F: Satvethan, P: Nemrut, P: K. Zehra, S: Akça. G.1 G.2 2W 3 1 2 3 4 EBalfıçe'cle karar: JLige (Baştarafı Spor'da) nerbahçeli futbolculara ilk antrenmanlannı yaptırdıktan sonra gazetecilere, "Canı gönülden Malatyaspor maçını unutmaya çauşıyorum. Çiınku Fenerbahçe'nin Malatya'da oynadığı kotü futbolu, hiçbir yerde, hiçbir taiumda gormedim" dedi.Stankoviç, futbolcuların isteksiz olduklanna da işaret ederek, "Ben onlara bu arzuyu aşılamaya çalışıyorum. Eğer onlarda voksa. bunu aşılamaya çalışmak benim gorevim. Bazı lez canlı insanlar çabuk leslim olu\or, ancak ben onlardan degilim. Fulbolcular kötıi oynuyoriar, ama bu hep boyle gidecek defil" şeklinde konuştu. Futbolcuların neden kötu oynadıklannı bilmediğıni, bununla birlikte kotu oynayan futbolcuları değiştirmeyi düşunraediğini de belirten Stankoviç şunlan söyledi: "Benim oyunculanm techibeii. Onlar (akımın tum jükiinü sırtlanna alarak ne kadar paba biçilmez olduklanıu göstermeleri lazırtı. Ben onlan takımdan ahrsanı, onlara iyilik etmiş oluram. Seyirciler onlann takımdaki durumunu gorıirse, manevi olarak verdiklerinin karşılığını alıp almadıklannı anlarlar." Bununla birlikte, yonetimın futbolculara ceza verilmesi isteği konusunda ıse Stankoviç, "Yönetim kunılu toplantısına beni de çağınnışlar. Ancak bundan benim çok geç haberim oldu. Oglumu karşıiamak için havaalanına gitmiştim" dedi. Tur ve 3. (Baştarafı Spor'da) luk bilmecesinı çözecek. Maç Karşıyaka'mn 1 sayı farklı galibiyeti ile sona ererse uçuncu maç 29 mart pazar gunü Istanbul'da, 3 sayı daha fazlası halinde ise Izmir'de 28 mart cumartesı gunü oynanacak. Yönetmeliğe gore, 2 farklı galibıyet halinde maç ligi üst sırada bitiren takımın sahasında oynanacak. Buna gore 3. maç, ligi 2. bitiren Karşıyaka'mn evinde yapılacak. Şampiyonluk iddiasını surdüren iki takım ise hazırbklarıru surdürduler. Dun Izmir'e giden ve Atatürk Spor Salonu'nda son çalışmalarım sürduren Galatasaray maçtan ümitli. Saha avantajı veya dezavantajı diye hiçbir mazereti kabul etmeyen Gaiatasaray'ın antrenörü Halil Uner, şampiyonluk parolası ile İzmir'e geldiklerini belirtti. G.3 1 2 3' 4 5 7 8 *h V *\ s\ 61 9 X 2 'X 3' 5 6 7 8 G.4 G5 1 2 3 4 X G.6 1 3 4 5 6 7 8 9 10 X X K îk 10I 1 9 9 10 ı 6 7 8 9 10 s X 5 6 7, 8 g 10 (Baştarafı Spor'da) dığı zaman Ga!atasara\"ın kotu oynadığı \e burta rağmen maçı kazandtğı. Karşıyaka'mri ise ortalamasimn çok üstunde oynaş ıp, htrna rağmen maçı kaybettiğı goruluyor. Ga)atasara\'in savvînmas) ıutmad!|ı gibî iays \e hava topu urenmı de ıki Amerikahnın uzerinc yıkıimıştı. Galata^ara>, seyircisinin önur.de oynuyordu. ha\a îopunda bıraz üsıunluk o!u>turmuş ve göreîi olarak az hata yapmışti: ama özellikle iik deıre JCarşışaka'nm komrolunde geçmisti. İkinci de\rede de Karşnaka hem içeriden hem dışarıdan sayı atmış, şutlannda yüzde44 gibs Türki\e için çok yüksek bir ısabet sağlamıstı. Ozet olarak &öy!emrse, Karşıyaka daha ustdn oynadığı bir maçı, yani kazanması gereken bir m»çı alamamıştı. Şimdi İzmir"de seyifc» faktöru Karşıyaka'run lehirte dönecek. .tTsa Karşıyaka htanburdak'ı üsiünlufunu tekrarlayabılecek mıydi? Kaı>!>aka Izroir'de oynadığı son on dort maçtan üstun aynimtşu, ama o zaman yendıği Galatasaray ıle şimdıki Galatasaray arasında da önemh farklar \ar! Ustelik Gaiatasaray çok tecrıibeU oyunculardan, psıkoiojik baskının en ust duzeylerine alışkın olduğunu sergileyen oyunculardan oiuşurken, Karşıyaka dz altyapısından yetışmiş, bırbinne alış.k, ama genç oyunculardan oluşan ve psikolojik bajkıya az alışık oyunculardan kurulu Usteiik Karşıyaka'mn oyun kurucu pozisyonunda b<izen sorıınları oia,bildiği \,e Gaiatasaray'ın Beslen maçlannda olduğu gibi oyünu pres ite zorlayabılecegi duşunülurse, şansın Karşıyaka khine iik düşunduğümüz kadar fazla dönuk olmadtğı onaya çıkıyor diye du$ünuiebüır. Ancak Galaıasaray ikinci maçı kazanamazsa üçüncü maçta ıbre Karşıyaka lehine iyıce dönmüş olur dıye düşünroek de doğru olur Bakahm, Galatasaray ıki defa peşpeşe yenüebüır mi? Bizce ikinci maçta şansiar eş;i, ama uçUncil maça kircin sabaiina kalttuısa o aiu! Izmir'de favorî G.Saray'da (Baştarafı Spor'da) kımından sorumlu. Benim görevimden ahnmam demek, Alp Valmanın alınması demektir" dedi SİMOVİÇ DE SAKATLANDI SarıKırmızıb takım dun Derwall yönetiminde oldukça sert bir antrenman yaptı. Bu antrenman sonunda Simoviç sakatlandı. Muhammed ile çarpışan Simoviç'in başı yarıldı. Cuneyt, Yusuf ve Ahmet'in sakatlıkları ise surüyor. Teknik direktor Jupp Der»all, Samsunspor maçının kendileri için çok onemli olduğunu ve bu karşılaşma ıçın bazı ozel tedbırler alacaklanm söyledi. Derwall, "Genclerbiıiigi ve Fenerbahçe yenilgilerinden sonra lakımım bir baskı altına girdi. Şimdi bu baskıdan kurtularak yeniden lige başlamak istiyoruz. YILLARIN TANIĞI ÜÇ YAZAR Hikmet Çetinkaya 770 hra (KDV içinde) Çuğdaş Yavtnları Turkocağı Cad. 3941 Cağaloğlulstanbul Kaç yıldır paraları veriliyor? PROF. UYSAL Sanıyo rum üç yıldır. Ancak, ne kadar ücret aldıklannı bilmiyorum. Bizimle aldıklan ücret konusunda ne bir anlaşma yapıldı ne de bir (Baştarafı 1. Sayfada) görüşme. Ne de ben ilgililerden Denktaş dün Lefkoşa'da duzenlesorup ne kadar aldıklannı öğdiği basm toplantısında KKTC'nin Rabıta ile olan ilişkilerini "tüm rendim. geçmişi'* ile anlattı. Devleti kesinlikle Bu öğretim elemanları ipotek altına ko>madıklanm söyleİmam Muhammed Suud Üniveryen Denktaş şöyle dedi: sitesi'nden mi geldiler? "Rabıta bazı din adamlanmızın PROF. UYSAL Bir tanesi maaşlannın odenmesinde doğnıdan Gazi Üniversitesi'nde, diğeri çaya da müftülükler aracılığı ile yarlışmıyor üniversitede. Sanıyodımlarda bulunmuştur. 13 Mayıs rum Suudi Arabistan'da 1978'de başlayan bu vardımlann topdoktora yapmışlar. Bir tanesi, . lam tutan 2 Kasım 1986da son olmak üzere 627 bin 110 dolardır. Bu Cevdet Çakmaklı Ankara'da yardım tulannın 254) bin dolan 2124 ozel bir üniversitede çahşıyor. mart arasında yapılan Uluslararası Riyad'daki üniversitenin Müslüman Gazeteciler Hazırlık Toptam adının İmam Muhammed lantısı ve mart 1980de yapılan DünŞeriat Üniversitesi olduğu doğya İslam Kongresi 8. Genel Kurulu ru mu? için harcanmışlır." PROF. UYSAL Hayır, şeDenktaş yardımlan kabul etmekriat kelimesi yok. Dosyalara bir le devleti ipotek altına koymadıklabakayım. Haftada 4 saat ders nnı, müftulüğe yardım yapılmasını veriyorlar. Ama kaç para aldıkkendilerinın ozellıkle istediğini açıklan konusunda bir fikrim yok. ladı. Üniversitenin tam adı, Suudi Arabistan Eğitim Bakanlığı'na bağlı İngilizce adı şöyle: Kingdom of Saudi Arabia, Ministery of Higher Education. Islamic University of imam Muhammed İbni Saud. Siz yalnız aracılık ediyorsunuz o zaman. PROF. UYSAL Efendim bunlan biz seçtik, parasını onlar ödüyorlar. Onlar ödemeseydi biz KÜTAHYA/EMET (UBA) bu hocalan bulamayacaktık ve Emet'e bağlı Yenice köyünde cubu dersler yapılamayacaktı. Gema günü mesai bitiminde İstikçen sene de iki tane Ürdünlü lal Marşı eşliğinde Türk bayraprofesör buraya gelmişü. Onla ğını yarıya indirdiği one surülen nn ucretlerini hem biz hem de Kuran kursu öğretmeni İbrahim Ürdün'deki Yarmouk Üniversiİşcan hakkında Cumhuriyet Savtesi odedi. Böyle oluyor. cılığı'nca soruşturma açıldı. Siz paranın alınıp verilmeEmet Kaymakamı Halis Arssıne aracı olmuyor musunuz? lan, Kuran kursu öğretmeni İbPROF. UYSAL Hayır, ka rahim İscan'ın laikliğe aykırı hatiyen. Adreslerine postalanıyor. reket ettiğini belirterek öğretmen Siz bu para işlerine fazla girme hakkında aynca kaymakamhk ye başladınız. Başka memleket tarafından idari soruşturma da İerde ozel kanun vardır, özel açıldığını söyledi. Kaymakam mahrem şeylerle kimse ilgilen Arslan "Öğretmen İşcan hakkınmez." da gereken >apılacaktır" dedi. Rabıta'dan Bayrağı yarıya indiren Kuran kursu öğretmenine soruşturma