Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 MART 1987 HABERLERİN DEVAM1 CUMHURÎYET/13 Milletvekillerinin çilesi ANKARA (UBA) Millttvekili lojmanlannı lağun kokusu sartü. Mflletvekili lojmanlannı daha önce de fareler işgal etmişti. Oran semtinde buiunan milletvekilleri lojmanlarraı !ağım koktısu sannca ANAP îzmir milletvekili özdemir Pehlivanoğlu durumu MecKs Idare AmirliğPne şikâyct etti. Yetkiliter Pehlivanoğlu'nun evindeki iağun borulannı kontrol ederlerkcn diğer evlcrde oturan miltetvekilkrüun eşleri de konutianndan bir koku geidiğini belirterek kootrol edümesini istediler. Dean Martin'in oğlu kayıp Ünlü Amerikalı sinema oyuncusu ve şarlacısı Dean Martin'in Hava Kuvveıleri'nde görevli oğlu Dean Paai Martin'in geçen cumanesi günü California'da geçirdiği kaza sonucu öldüğu sanıhyor. Martin'in içinde bulunduğu Amerikan Hava Kuvvetleri1 ne bağh F4 Phantom jeti, San Gorgooio Dağı'mn uzerinde uçarken kaza geçirdi. Jetle birükte kaybolan Dean Paul Martin'in (solda) ölmüş olduğu tahroin ediliyor. Amerikan Hava Kuvvetleri sözcüsü, uçağın enkazının aranmasının sürdurulduğünu açıkladı. Dean Paul Martin (alttaki) fotoğrafta babası Dean Martin ve eşi sinema sanatçısı Olivia Huromey ile birükte görülüyor. (Fotoğruf: REUTER) 500 Sovyet denizcisi geliyor ANKARA (ANKA) İstanbul, 26 ile 31 mart tarihleri arasında 500 Şovyet deniztisine ev sahipliği yapacak. Sovyet Donanmasına bağh denizaltı avlama gemisi "Ocakov* ite firkateyn "Bezzavetniy"in İstanbul Limanı'nda kalacağı süre içinde halk tarafından ziyaret edilebileceği büdirildi. Iki Sovyet gemisinin İstanbul'a yapacağı ziyaret konusunda bilgi veren Sovyetler Birtiği'nin Ankara Büyükelçiiiği Deniz Atasesi Albay Yuri Babochkine, "Ocakov" gemisinde 350, *Bezzavetmy"de ise, 150 denizcinin görev yaptığını bildivdi. İşçi önerilerine prim İSTANBUL (UBA) E Almanya'daki tüm Mcrcedes fabrikalannda uygulanmakta oian "tşçi öaerSeriai degerieodirrae sistemrOtomarsan'ınlstanbul ve Nigde*deki fabrikalannda uygulanmaya başlandı. Sisteme göre, her önerinin getirdiği yıllık tasarrufun yüzde 30'u öneriyi yapan personele ödeniyor. Işletmelerdeki gereksiz masrafları azaltmak» verimIiliği yükseltmek, kaliteyı iyileştirmek ve iş güvenliğini sağlamak amacıyla yürürlüğe konan "işçi önerilerini değerlendirme sistemi" Türkiye*de ilk olaıak Mercedes'in Türkiye temsilcisi Otomarsan fabrikalarmdauygulanıayakondu.Otomarsan yetkilikri sistemin uygulamaya konmasınuı işçiler arasında olumlu karşılandığını ve uzun vadede işçiyi tlrmaya bağiadığtnı bdirttÛer. "Deniz Kurdu" tatbikatuun birinci bö' tümii Samsunr da tamamlarub. Donanma Komutaru Oramiral Karabulut Samsun'da Sancak Gemisi'nde düzenkdiği basm topkaıüsmda, tatbikatın birinci bölümünde karşbkh hava caarruz ve savunma eğitmüeriyle kara birtikkrinin hava taarruzu ve savunma eğitimkri yapağınt, hakki mermüerle gerçeklesürüen tatbikatta dost ve düşman kuvvetleri oluşturularak, çeşitli deniz tatbikatlan denendiğini söyledL Oramiral Karabulut, tatbikatın ikinci safhasmm 30 mart günü sona ereceğini, bu süre zarfmda Tekirdağ ve Erdek Umarüanntn ziyaret edüeceğini kaydettL Oramiral Karabulut bir gazetecinin "Donanmamız Yunan donanması ile deniz savaşma hazır nudır?" sorusuna, "Bize düşen görevleri yapabiktk kabüiyete sahibiz." (Fotoğraf: aa.) 'Deniz Kurdu* tatbikatı En iyi otomobil dizaynı İstastral Haber S e r r â i Italya'nın Torino kenti geleneksel "Uluslararası En iyi Araba Dtzaym ödüloi' nü bu yıl, BMW«in "7 serisi" otomobillerinin kazasdıgı açıklandı. Yanşmada diğer ödiiUeri Audi 80, Opel Omega, Volvo 480 ES ve Peugeot 304 paylaştı. önümüzdeki günlerde Türkiye'deki araba meraktüanna tanıturu yaptlacak olaıi BMWnin yeni "7 serisi" otomobillerinin, 7 yıl süren vs toplam 8 miiyar DM (yaklaşık 3.5 trilyon TL.) harcanan üretim çalışmalannda, 6 bin tasanmcı ve mühendisin görev aldığı bildirildi. HABERLERİN DEVAMI 'MaksaT Nedir? (Baftarafı 1. Sayfada) Brifing dosyasının yirminc'ı sayfasında bir cumle: ' da, "O dönemde böyle bir bilginin kmrdiieri"Afhkton, Dunya islam Birliği, Bruksel İslam Haber Merkezi PKK dün ne yansımadığı" belirtiHyor, ancak Saym EvTürkiye aleyhindeki kampanyave Kultür Merkezi gibi dış kaynaklardan sağren'in "konuya hassasiyet gösterdiği"nm altı lanan din görgvlilerinin sayısı 2Vden 83'e yuk sını Avrupa başkentlerinde sürçiziliyordu. dürerek Brüksel, Londra ve Atiselmiştitf' Aynı gün Mustafa EkmekçTye dönemin Dina'da basın toplantüan düzenleDünya İslam Birliği... di. Her üç basın toplantısında da yanet İşleri Başkanı Altıkulaç, "Bu konuda Yani, Bülend Ulusu'yu şaşırtan İngilizceaynı iddialara yer veren PKK'nın Bakanlar Kurdufcaranvar" diyordu. siyie, "Muslim World LBague"... cephe örgütü ERNK'in sözcüle17 Mart 1987: Kısacası, "Rabıta".. ri Türkiye'nin Güneydoğu AnaCumhuriyet, "Sorumlu kim?" sorusunun "Rabıta" kararnamesinden 19 ay sonra, dolu ve Irak topraklarında geryanıtını anyordu. başta Sayın Evren olmak üzere MGK üyeleçekleştîrdiği askeri operasyonla19 Mart 1987: rine sunulan briflngte arzedilen bilgi işte nn Avrupa kunımları tarafından Cumhuriyet, Rabıta kararnamesini ekiyte böyle... * kınanması için çağrı yaptılar. biriikte açıkladı. Sayın Ulusu, "Rabrta örgü"Laikfik konusundaki duyartriıkianna gölge Brüksel muhabirimiz Hadi tunün 'Muslim World League' olduğunu, inadüşürmek istemediğimiz" sorumlulara bir kez Uluengin'in bildirdiğine göre nm, yaytnlannız üzerine öğrendim" dedi. daha soruyoruz: Brüksel'deki basın toplantısında 22 Mart 1987: ERNK'in sözcüsü PKK'nın si"Şeriat" düzenini amaçlayan bir yabancı Aradan dört gün geçtikten sonra Cumhurlahlı direnise geçtiği üç yıldan beörgütün, Türkiye Cumhuriyeti devletinin göbaşkanı Sayın Evren adına Çankaya'dan yarevtisini maaşa bağlaması laiklikle bağdaşır pılan açıklamada, "O günun çok yoğun çalışma şartian içinde..." cümlesiyie 28 Nisan mı? Bağdaşmazsa, sorumluluk ve hata 1981 tarihli "Rabrta" karamamesinin varlığı kimdedir? kabul ediliyordu. Bekliyoruz. • "Gazefe" görevini yapmaya devam ediyor, Ve bugün, 25 Mart 1987 Çarşamba, yeni edecektir. bir belge daha yayımlıyoruz. STELYO BERBERAKİS "Günün çok yoğun çalışma şartian içinde" Tek bir "maksadı" vardır: Gerçeklerin gizATtNA Vunanistan Başbakali kalmaması ve laik cumhuriyet ilkesine gölCumhurbaşkanı Sayın Evren'in gözünden nı Andeas Papandreu ile Savunma ge düşürülmemesidir. kaçtığı anlaşılan 28 Nisan 1981 tarihli Bakanı Yannis Haralambopulos ülÇünkü adını, Türkiye Cumhuriyeti'nin ku"Rabita" kararnamesinden tam 19 ay sonra: kelerinin Osmanlı lmparatorluğu'ruluşuyla biriikte, Atatürk'ün koyduğu bu 'Igandan bağımsızlığını ahşının 166. yü26 Kasım 1982: dönumu nedeniyle yaptıklan açıklaÇalışma Bakanlığı, "Saym Cumhurbaşka zefe"nin, kurucusu Yunus Nadi ile başlattığı ve bugüne kadar Nadir Nadfy\e sürdürdüğü malarda Türkiye'nin Yunanistan için nı ve Milli GuvBnlik Kbnseyf üyeterine" bir britehdit oluşturan bir ülke olduğu götarihsel misyonu işte budur. fing "sunuyor." rüşünü yinelediler. Papandreu, bağımsızhk bayramı mesajında. "Ankara hükümeti, Atatürk ile Venizelos'un çizdığı yolu çoktan tefk etti," ifadesini kullandı. Papandreu ve Hameye olanakyok. Ancak bilinen sini gözden kaçırmış", daha da (Bastarafi 1. Sayfada) ralambopulos, ulusal egemenlik hakbir tek gerçek vardı. O da "12 Ey öteye giderek, ^konunun siyasal Kardeşi karşüıkstz çeklerle kılarını korumak için Yunanistan'ın lüTün ordunun emir komuta zin sömürü yapılmasından" yakınısa yoldan zenein olan, ANAP ciri içinde yapıldığı ve bir kişiye cı. Açıklamalar bu aşamada. KaGenei SekKterliği'nden gittigider duruma giren Mustafa Taşar çık mal edilemeyecek bir eylem " ol muoyuna şınnga edilen dayanak bilgilerden belli başlısı, Sayın Evmış kürsüye, Özal'ın nastl karşı duğuydu. Rabıta olayı, giderek asıl ama ren'in Rabıta'dan para alan lanacağıyla ilgili hazırlıklan an(Bastarafi 1. Sayfada) cından saptırılmak isteniyor, imamlar konusunda "habersiz" latıyor. nin bu konuda kararlı olduğunu Cumhurbaşkanını koruyup kol olduğunu vurguluyordu. Ne ça müttefik ülkelerin bilmelerini ANAP milletvekilleri, özal'm lamak gibi anlamsız bir yörün re, Sayın Evren'in Cumhurbaş istediğini" duyurdu. karşılama sırasında elinin tutulAlınan bilgilere göre Federal Algeye oturtuluyor. Oysa, günü bu kanlığına geldikten hemen sonmayacağmı, sarılıp öpülemeyeman, Belçika, Danimarka, Fransa, gündürya da değildir, ama cum ra 1982'de verilen bir brifingde ceğini öğrenince hiddet nöbetine Hollanda, Ingiltere, Ispanya, ltalya, "imamlann Rabıta'dan para altutuluyorlar. Ne demekmiş Saym hurbaşkanları istifaya çağrılabiNorveç, Portekiz büyükelçileri ABD lir. Hiç kimsenin istifa kurumu dığını öğrendiği" belgeleniyor. Başbakanın elinin tutulmaması, ve Kanada maslahatgüzarlan ve karşısında bir ayncalığı yoktur. "Habersiz olmak ya da göz AETnin Ankara'daki temsilcisinin yanaklanmn öpülmemesi... Konunun saptırılmasındaki den kaçırmak", bu belgeterden Grup ikiye bölunmüş durutnhazır bulunduklan görüşmede Nüzasıl amaç, laiklik konusundaki sonra değerini yitirmeyecek mi?.. het Kandemir, Ege Denizi'nde da. Bir bölümü Özal'ı öpmeye irdelemeleriyle başanlı noktaya Cumhuriyet'te bugün çıkan bel TürkYunan uyuşmazlığı ile ilgili son yanlu bir takımı, Opme sağlığım etkileyeceği gerekçesiyle elinin sı yürüyen SHP'de yeni bir iç bu geler, savunuları boşluğa atmı gelişmeler hakkında Türkiye'nin görüşlerini açıkladı. Kandemir, bu konalım çıkarmak. Nitekim, bu ça yor mu? kılmasını istiyor. Özal'ın öpülbalar bir açıdan başarıya ulaşıŞimdi ne olacak?.. Rabıta sa nudaki aynntılı açıklamalarırun somesini isteyenler de ikiye ayrılıyor. özal'm yantbaşmda duracak yor. Sağduyu sahibi SHP'liler dı vunularına bağlanan ümitler bi nunda büyükelçüerin yönelttikleri çeolan "Semra Özal'ı öpelim" dişında birkaç çatlak ses çıkabili rer iğdeye dönmeyecek mi?.. Ha şitli soruları da yanıtladı. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün bu yenler var. 'Ha Semra özal'ı ha yor, tnönü ile kadroyu, eleştiri tayı dolaylı yoldan kabul eder TUrgut Özal'ı öpmüşüz, fark den de öteye hırpalamak istiyor. görünmek yerine, bütün bu bel konuda yapılan açıklamaya göre, etmez' deyip, mutlaka "bir Yeni bir soru ortaya atılarak, geleri, bilgileri değerlendirerek Kandemir görüşmede Ege'ye sahildar iki ülkeden biri olarak Türkiye'nin bu özalY' kucaklamak isteyenler Cumhurbaşkanı istifa ederseye doğrudan bir "kabul" sesi daha denizde güvenlik ve ekonomik ihtigörülüyor. Rezzan Şahinkaya, rine seçebîleceğimiz kimse olma gerçekçi olmayacak mı? yaçlannı ve uluslararası hukuktan "Ben Semra Hanmu ö'perim" didığına değinen demeçler veriliOlacaktı, olabilir de... kaynaklanan haklan bulunduğunu yor, öteki milletvekilleri bu koyor. Bu yaklaşımlar, daha buÇünkü, Cumhuriyet'te bugün haürlattı. Ege'deki gergüüiğin teraenuda ne yapacaklarını bilemegünden 1989yılını ipotek altına yayımlanan bilgiler, Sayın Ev linde Yunanistan'ın oldubittiler yomenin sıkıntısım çekiyor. ahyor. Söylenenler, Sayın Evren ren'in Rabıta olayını 12 Eylül'ün luyla yayılmacı politikasının yattığıden sonra başka birinin cumhur daha ilk günlerinde bildiğini or tu vurgulayan Kandemir, Doğu ve Saatler boyu süren "öpmek ya Ege adalannın yasadışı silahlandınlbaşkanı seçilemeyeceği ya da Sa taya koyuyor. da öpmemek, iştesorun bu"tarması, 10 millik yasadışı hava sahası yın Evren'in gene cumhurbaşkaöyleyse?.. tışmalarından sonra, SHP lider iddiasının, Ege"nin hava sahasındanı olması gibi daha bugünden ANAP'm her şeyi üstünkörü ki keyfi uygulamaların, askeri tatbikadrosunu "siyasi hafiflikle ve başlayan fısıltılann ipuçlan ola inceleyen, siyasal sağduyu ve ba katlara çıkanlan güçluklerin, Ege"nin sorumsuzlukla" suçlayan bildirak değerlendiriliyor. 1989'da gö siretten yoksun anlamsız bildirisi açık deniz kesiminde bilimsel araşri çıkıyor. revden aynlma günü yaklaştığın ve anlamsız savunularla ayun tırma faaliyetlerine yöneltilen taciz Sorumsuzluktan söz eden da, "iilkeyi bu karmaşık durum mak yerine, siyasal hafiflik ve hareketlerinin ve bütün Ege kıta saANAP Grubu, osaatlerde Türkda bırakamayacağı" gerekçesiy sorumsuzluğu daha ileri aşama hanlığı üzerindeki egemenlik haklaIş'e bağh sendikacıların le Çankaya'ya taşmacaklan da lara götürmeden kimi davramş rının, yayılmacı Yunan politikasının TBMM'ye gelmelerini önlemek göstergeleri olduğuna işaret etti. Kanha bugünden görebiliyoruz. lar sergilemek olanaklı. için merkez binasmda polisle demir, Yunanistan'ın ilan ettiği yeni Oysa, Rabıta olayı boyutlançevrildiğini elbette biliyordu. tşCumhurbaşkamnın cuma gü savunma doktrininin de Doğu Ege çinin sıkıntısı neymiş, neden bir mayı sürdürecek. Çankaya "bi nü yapacağı açıklamaları bekle adaları ile Anadolu arasında bir asyühiyüş yapma kararı almtşlar, raz üzgün", bir öteye adımla "on yelim. keri hat çizerek Ege'deki Yunan yaumurlannda bîle değil... İçişleri ca iş arasında Rabıta kararnameBakalım ne çıkacak? Bakanı Akbulut, "anlayıs içinde bir arada yaşamayı" sürekli vurgular durur, ama işçilerin masum gösteri hakkına gelince, polis geçildiğini gören İnönü de olayolayının üzerine gideceğine, kal(Bastarafi 1. Sayfada) arabaları Türktş'in çevresinde, de röportajlar yapılmasım" öne lann gelişmesi karşısında "ken kıyor SHP'ye çatarak, SHP'yi Meclisin giriş kapılarım tutmuş. riyor ve bunun sık sık yayımlandi partisinin milİetvekillerini'" "beceriksizUkle" suçluyor. Oysa Tiirkİş'le küçük birgörüş masını istiyor. "Kamuoyunun uyarmak zorunda kalıyor. "Uzaktan kumanda" sistemi me, düzenli yapılacağı kuşkusuz belli yönde oluşmasını "Kamuoyunu belli yönde öyle bir saaıe ayarlanıyor ki, takolan bu yürüyüşün polisle işçiler sağlamak" üzere... Böylesine ola oluşturmak " ne demek günümüz vimler 27 mart cuma gününü arasında varılacak bir anlaşmayğanüstü zamanlarda, bu tür bir gelişmeleri açısmdan?.. Önce gösterdiğinde, Rabıta olayı nedela daha biçimli yapıbnasım sağdesteğin sağlanmasına dönük "SHP'nin içini kanştırmaya" so niyle ortaya çıkan 12 Eylül dolayabilmek, yeıer de artardı biolarak, "kamuoyunun belli yönnemin 'ihmali" unutulsun, ortayunmak demek. Rabıta olayının le. de oluşmasını sağlamak" üzere özünü saptınp, konuyu "SHP içi da "günah keçisi" olarak SHP bu tür yayınlar belki normal Cumhurbaşkanını istifaya çabulunsun!. Neden 27 mart cuçalkantıya" dönüştürmek için karşılanabilir. ğırmanın zamanı mıydı, zemini ma?.. Çünkü, o gün, yaniyarınbaşkentin "belli merkezlerinden, miydi, bunlar biryana bıraküdı, Ya şimdi?.. "Demokrasi yodan sonra, Cumhurbaşkanı Kebelli hareket biçimleri" öneriliCumhurbaşkanı Evren'i istifaya lunda adımlar attığımız" bir dö yor. "Emrediliyor" demeye dilinan Evren tstanbul'da basın topçağırmanm bile neredeyse suç sanemde aynı yöntemiere dönüş, lantısı düzenliyor ve Rabıta'ya miz varmıyor, "öneriliyor, akla yılabileceği bir ortam yaratıldı. benzer biçimde "olağan ve getinliyor" demek herhalde yeilişkin geniş açıklamalar yapması Istifa çağrısı ana özü saptırılıp, normal" karşılanabilir mi?.. bekleniyor. ter. sorun Sayın Evren'den neredeyŞu günlerde herkes uyanhyor. Yanndan sonraya kadar, se vazgeçemeyeceğimiz noktası"Belli yönde bir kamuoyu oluş"Uzaktan kumanda"sistemi"uzaktan kumanda" sistemi var na kadar uzatıldt. masını sağlamak " amacıyla herne, ne yazık ki Demokratik Sot kes uyanhyor, akıl almaz bir Parti de katıltyor. Rabıta gibi bir gücüyle çalışıyor. Ondan sonra?» ANAP bildirisi konuya bu "saptırmacıhk" oynanıyor. olayda "munalefet fırsatua" ka Nerelerden hangi haberler patlaaçıdan bakarak, "Sivil savaş eşiyacak, göreceğiz... ğine getirilen veparçalanma teh"Çabalanmızı ve kamuoyu çırmış olmanın telaşma "uzaktan kumanda" ekleniyor DSP'de. tikesine maruz bırakılan memle nun dikkatini başka alanlara ket ve devletimiu kurtaran, yekaydırmak, bizi, ahengini belli Hem muhalefet fırsatmı kaçırni demokratik sistemi tesis eden sınavlarda tutturamayan birpar mak hem "uzaktan kumanda"cumhurbaşkamna karşı gösteriti olarak göstermek şeklinde ya katılmak, aslında birbiriyle len bu siyasi saygısızhğı kabul" davranışlar ounuştur, olacaktv." çelişen iki davranış biçimi değil edemiyordu. Erdal tnönü dün bu sözleri mi?.. Evet, öyle. Ama, DSP'de Sabahattin Kudret Aksal Bizler mi yanılgıya düşüyorpartisinin grup toplantısında görülen ilk çelişki değil ki bu!.. 2. bası 1400 lira (KDV içinde) duk, yoksa ANAP sinekten yağ söylüyor. Herkesin uyanldığını, DSP Grup Başkanı Cahit KaraÇağdaş Yayınları Türkocağı "uzaktan kumanda çıkarırcaşına bir çabayla başka "kamuoyunu belli bir yönde kaş, Cad. 3941 Cağaloğluistanbul oyunlar içinde miydi, elbette biloluşturmak " amacıyla harekete kavramına" katılarak. Rabıta Avrupada bölücü kampanya ri toplam 600 çatışma olduğunu, bu çatışmalarda 2.500 Türk askeri, 150 köy korucusu ve 45 polisin öldürüldüğünü iddia etti. Sözcü, Apocu militanlann 19 Ekim 1986'da Mardin'deki Amerikan radar tesisinin tahrip edilmesi olayından sorumlu olduklarını da sözlerine ekledi. Brüksel'deki basın toplantısında hazır buiunan ve mesleği papazlık olan Belçika Sosyalist Partisi'nin Avrupa Parlamentosu'ndaki milletvekili Jeff Ulbrugs da Kürt halkının mücadelesinin Avrupa Parlamentosu tarafından desteklenmesi için girişimlerini sürdüreceğini duyurdu. Ulbrugs AET hükümetlerinin Türkiye'nin Kürdistan'daki tutumundan dolayı Ankara'yı kınamalarını istedi. Toplantıda PKK lideri Abdullah Öcalan'ın bir çağnsını okuyan ERNK sözcüsü Irak'ta kaçınlan Türk mühendis Atilla Çelikel olayıyla örgütünün hiçbir ilişkisi bulunmadığını belirtti. Londra muhabirimiz Ragıp Duran da ERNK'in basın toplantısı haberini verirken şunları yazdırdı: "Londra'nın kuzeyindeki Camden'de düzenknen toplantıda ERNK militanlan Güneydoğu Anadolu halkının btiyük çoğunluğunun kendilerini destetdedigini öne sürdüler." Atina muhabirimiz Stelyo Berberakis basın toplantısıyla ilgili şu haberi verdi: "ERNK sözcüsü üç yıl içinde öldürdüklerini öne sürdüğü 2.500 Türk askerinin 200'ünün subay olduğunu iddia etti. Aynca aralannda 2 askeri belikopterin de bulunduğu birçok askeri aracı tahrip etmekle Türk ordusuna milyonlarca lira zarar verdirildiğini söyledi. ERNK militanlanndan ise 125'inin öldüriildüğu, 30'unun yakalandığı, 10'unun da yaralandığını ileri sürdü." Atina'darı Bozer'in sAyareti için açıklama ATtNA/ANKARA (Cumhuriyet) Atina, Devlet Başkanı Ali Bozer'in nisan ayının ilk yarısında Yunanistan'a giderek AET lşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Teodoros Pangalos ile görüşeceğini açıkladı. Ali Bozer de, Atina dahil bazı AET başkentlerine yapacağı ziyaretle ilgili olarak, "AET'ye bâşvunı karan demokrasiye saygılı bir banş dünyasında yaşamak arzusuyia alındı," dedi. Yunan hükümet sözcüsü Yannis Rubattis, Devlet Bakanı Bozer'in Atina ziyaretiyle ilgili olarak Aüna'daki Türkiye büyükelçisi Nazmi Akıman'la AET lşlerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Pangalos'un bir görüşme yaptığını bildirdi. Rubattis, BozerPangalos göriişmesinde de Türkiye'nin AET'yle ilişkilerinin ele alınacağını, Bozer'in ziyaretinin kesin tarihinin ise daha sonra saptanacağını belirtti. Ali Bozer de Ankara'da AETnin 30. yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda Türkiye'nin 1963 yılında imzaladığı Ankara anlaşmasıyla AET ile sıkı ilişkiler kurduğunu, amacın topluluğa tam üyelik olduğunu vurguladı. HmanisUuülan savaş tehdidı savaşa hazır olduğunu soylediler. Mesajının büyük bölümünü TürkYunan ilişkilerindeki sorunlara ve Türkiye hakkmda suçlamalara ayıran Papandreu Yunanistan'ın, komşusu bütün Ulkelerle iyi geçinmek amacında olduğunu belirtti. Yunan Başbakanı sözlerini şöyle sürdürdü: "Ancak, Yunanistan ne yazık ki dofudaki komşusu Tnrkiye'den sürekli tehdit edilmektedir. Donemin liderleri Eleftherios Venizelos ile Keraal Atatnrk'ün iyi komşuluk ve dostluğu öngören siyasetini çoktan terk ettiler. Türkiye bugün Kıbns'ın yansım işgal allında bulunduruyor, adanın tumunde de emelleri vardır. Türkiye bu konuda BM'nin aldıgı kararian da hiçe saymıştır. Aynı şekilde, Yunan adalan karşısında büyük bir ordu >erlesmi;lir. Bu ordu sık sık egemenlik haklanmızı lehdit etmektedir. Ülkemiz bu tehdit nedeniyledir ki zenginliklerinin büyük bir bötümünü sa>unmaya harcamaktadır." Yunanistan'da iktidara gelecek hiçbir partinin ulusal haklannda, feragat etmeyeceğine inandığını vurgulayan Papandreu, "Bu haklarumz için savaşmaya dahi hazınz," dedi. Savunma Bakanı Haralambopulos da Yunan Silahlı Kuvvelleri'ne mesajında yine büyük ölçüde Türkiye'den söz etti. Haralambopulos şunları söyledi: "Ege bolgesinde gelişen gerginlik Türkiye'nin Yunanistan'a yonelik tehditlerinden kaynaklanmaktadır. Yunanistan ulusal egemenlik haklannı korumak için savaşmaya hazırdır." öte yandan PASOK yönetim kurulunun önceki gün yaptığı toplantıda TürkYunan ilişkilerinin gözden geçirildiği açıklandı. Papandreu başkanlığında toplanan PASOK yönetim kurulunun "Ege'deki son gelişmelerin bütün Yunan halkını düşündürmesi gerektiğini" bildirdi. CÛNEYT ARCAYÖREK yazıyor Atina'ya Ege'de misilleme yılmaa niyetlerinin askeri boyutunu oluşturduğunu belirtti. Dışişleri Müsteşan sözlerine devamla, "son zamanlarda artan gerginliğin Yunanistan'ın, Ege'nin uluslararası sulannı Türkiye'nin serbestçe kullanmasını engelleme gayrctleri ile Ege kıta sahanhğma iitşkin tek taraflı Yunan eylemlerinden kaynaklandıgun" belirterek, Piri Reis gemisinin taciz edilmesinin, Yunanistan'ın "Türkiye'vi bötün Ege*den uzaklaştırma amacı"nın bir örneği olduğunu, bunu yaparken Yunanistan'ın uluslararası hukukun temel kurallannı "kabaca" ihlal ettiğini söyledi. Büyükelçi Kandemir, NATO ve AET ülkeleri büyukelçilerine Yunanistan'ın 25 Ağustos 1976 tarihli ve 395 sayüı Güvenlik Konseyi Karan, 11 Eylül 1976 tarihli Uluslararası Adalet Divanı kararı 11 Kasım 1976 tarihli Bern Anlaşması'na aykın olarak Ege'de karasuları dışında yürütmekte olduğu petrol araştırma ve çıkarma faaliyetleri hakkında da geniş bilgi verdi. YUNANtSTAN NEZDtNDE İKt AYRI GtRtŞtM Bu arada, Ankara dün iki ayrı olayla ilgili olarak Yunanistan nezdinde iki ayn girişimde bulundu. Bunlardan ilkinde Yunan Büyükelçisı Sotiros Konstantapoulos, ikincisinde ise Büyükelçilik Müsteşan Emmanuel Kalamidas, Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı. Sabahki ilk görüşmede Yunan Büyükelçisi Türkiye'nin Ege'de tahrik siyaseti guttüğü yolunda geçenlerde Yunan Dışişleri Müsteşarı Kapsis'in Atina Büyükelçisi Nazmi Akıman'a ilettiği iddialar kesinlikle reddedildi. Bu girişimde, kışkırtma politikasının Ege'yi Türkiye'ye kapatmak isteyen Yunanistan'dan geldiği, Piri Reis örneğinin bunu kan\tlad\ğı belirtildi. Bu girişimden kısa bir süre sonra da bu kez Yunan Büyükelçiiiği Müstesan Emmanuel Kalamidas Dışişleri'ne çağnlarak Türk uçaklannın 12 şubat1 mart tarihleri arasında Yunan hava sahasını ihlal ettikJeri yolundaki açıklaması reddedildi. Yunanistan, karasuları 6 mil olmakla biriikte 10 millik hava sahası iddiasında bulunduğundan, Türkiye 10 millik iddiayı tanımadığım göstermek üzere uçaklarını 10 mil sınınndan içeri sokuyor. Büyükelçi Nüzhet Kandemir, daha sonra SSCB, Çin Halk Cumhuriyeti ve Japonya'nın Ankara'daki büyukelçilerine de TürkYunan uyuşınazlığı ile ilgili son gelişmeler hakkmda bilgi verdi. Ortak Pazar 30 yaşmda (Bastarafi 16. Sayfada) plana çıkartmakta ve "siz bizsiz edemezsiniz" şiannı kullanmaktadır. Şüphesiz, "reelpolitikalarda" dolaylı şantajın da yeri vardır ve bunu uygulamak da bir meziyettir. Ancak, AETnin bir NATO olmadığı gerçeğini de görmek gerekir. Yunanistan, Portekiz ve Türkiye, demokrasi olmadığı dönemJerde de NATO üyesi kalmış, ancak bunlar bütün "vazgeçilmezliklerine" rağmen AET üyeliğine terfı edememişlerdir. Demokrasi konusunda AET bütünü ile Türkiye arasındaki zihniyet farklılığı, toplumumuzun bütün kurumlannda ortaya çıkmaktadır. Antidemokratik uygulamaları eleştiren Avrııpalı parlamenterler, basınırnızda Türk düşmanı hain" manşetiyle takdim edilmektedir. Haklı ya da haksız, Ermeni veya Kürt sorunlanmn AET organlannda tartışılması, en yüksek kademeden sokaktaki adama kadar herkes tarafından "iç işlerimize müdahale" olarak nitelendirilmekte, buna karşüık aynı AET organırun Bulgaristan TürkJeri sorununu ele alması bir zafer olarak sunulmaktadır. Bütün bunlar, Türkiye'nin AET politikasında "Avnıpalılık kaygısı"mn esas olarak bir ekonomik dörtlü olarak algılandığını ve geniş anlamıyla "Avrupalılık" kavramının ikinci plana itildiğini göstermektedir. İşte bu yüzden de, şimdiye kadar Ortak Pazar ile yapılan çeşitli müzakerelerde, imialanan mali protokollerde, pazarlıklann tek ve ana noktasını "keçiden kıl kopartmak" zihniyeti oluşturmuştur. AET, sağılacak bir inek olarak görülmüştür. "Avnıpalılık kaygısının" en azından teknik bir cephesini oluşturması gerektiği halde, 28 yıldan beri, hiçbir Türk hükümeti, hiçbir dışişleri bakanı, Avrupa Topluluğu'nda konuşulan dillerden simultane çeviri yapacak tercümanlann yetiştirilmesi için kadro oluşturmamıştır. AETden alınan kredilerin bir bölümünün bu ise aynlması dahi düşünülmemiştir. Simultane tercümanlar bir yana, 90 bin sayfa tutan Ortak Pazar kararnameierini Türkçe'ye çevirecek ekip bile hiçbir bakanlıkta mevcut değildir. "Avnıpalılık kaygısına" rağmen, bugün bütün Türkiye'de AET gerçeğini bilen devlet ve kamu sektöründeki kadroların sayısı en iyi tahminle elli kişiyi aşmamaktadır. Dışişleri Bakanlığı'ndaki AET masasında üç kişi bulunmaktadır. Özetle, Türkiye, "Avrupalılık kaygısından" yola çıkarak AET ile üişki kurarken, "Hıristiyan Avnıpa"mn sivil kurumlannı kendi bünyesine yerleştirememis. "Avrupaühfm" yalruz ekonomik cazibesinden hareket etmiş ve bu cazibeden azami biçimde yararlanmanın ön şartı olmasına rağmen, "alaturkalığı" da elden bırakmamıştır. Zikzaklar politikası... 1959 yıhndan beri Türkiye'nin AET'ye karşı olan siyasetini belirleyen, daha doğrusu beürsizleştiren bir diğer faktör ise, günübirlik ve zikzaklarla dolu politika olmustur. Daha Brüksel iîe müzakerelerin başladığı ilk safhadan beri Ankara sürekli değişik yaklaşımlar içine girmiştir. Hatta ilk taleplerin arasında, Türkiye'nin AET Bakanlar Konseyi'nde temsil edilmesi bile yer aknıştiT. Uzun bir dönem, Ortak Pazar ile yapılacak anlaşmanın tam üyeliği mi, yoksa yalnızca günü birliğini mi hedefleyeceği konusunda Türk makamlan karar verememiştir. Bugün Türk tarafının elinde bir koz olarak tuttuğu "serbest dolaşun" ilkesini bile, Ankara, uzun dönem Avrupa'dan Türkiye'ye vasıflı işçi ithal etmek olarak yorumlamıştır. Ankara Anlaşmasrmn yürürlüğe girdiği 1 Ocak 1964 tarihinden itibaren de, Türkiye'nin AETye karşı net bir politikası olrnadı. Önce Demirel, sonra Ecevit, sonra yine Demirel hükümetleri esas olarak muğiaklığı sürdürmeye devam ettiler. Brüksel ile müzakerelerdeki en "dişli" Dışişleri Bakanı Çağlayangil, zaman zaman resti çekerken, bir müddet sonra taleplerden geri adım atıldı. Türkiye, "Avrupalılığın" "olmazsa olmaz" şanı, "sivil, demokratik ve çoğulcu toplum" kavramıyla bağdaşan bir yapıya sahip değil. Roma Anlaşması'run dibacesindeki "Avrupa ideallerini" paylaşmtyor. Ikincisi, bugün mevcut AET bütününün ekonomik açıdan "fakir bir dev", ama yine de bir "dev" olan Türkiye bütününü özümlemesi çok zor gözüküyor. Üçftncüsü, siyasi açıdan da bir bütünlük arzetmek için çaba sürdüren Avnıpa Topluluğu'nun, konumu icabı Ortadoğu'da bir sıcak savaşa her zaman çekilme ihtimali olan Türkiye'yi, bu siyasi bütüne dahil etmesi gerçekçi gelmiyor. Dördüncüsü, Kıbns sorunu Atina'nrn da onaylayacağı bir biçimde çözümlenmeden, hangi hükümet iktidarda olursa olsun, Yunanistan'ın, Türkiye'nin AET üyeliğine "evet" demesi kesinlikle beklenmiyor. Nihayet beşincisi, bir Hıristiyan değerler bütünü oluşturan AETnin, laik, fakat Müslüman değerlere sahip Türkiye'yi bağnna alması çok uzak bir ihtimal olarak şekilleniyor. Sakarya Nehri taştı Darhk Bamjı'nda tehtike İsUnbul Haber Servisi Şile ilçesine 7 kilometre uzaklıkta inşaatı süren Darhk Barajı bu kış ikinci kez tehlike yarattı ve dün gece taşma aşamasına geldi. Baraj çevresinde buiunan 5 köy boşaltıldı, geceyansı 19.18 metreye yükselen su düzeyinin 21 metreye ulaşması halinde tehlike yaratacağı bildirildi. Darhk Barajı 23 aralık günü de yoğun yağış yüzünden taşma tehlikesi götermişti. tstanbul'un su sorununun çözümünde önemli rol oynayacağı öne sürülen Darhk Barajı'ndaki tehlike, dün akşam üzeri ortaya çıktı. Derivasyon tüneli yapılmadan gövde insaatına geçilen Darhk Barajı'na su taşıyan kaynaklann, açılan kanallarla kontrol altına alınmak istenmesine karşın, son iki gündür süren yağışlar ve dağlardaki karlann erünesi nedeniyle kanallann ağzmdaki bentlerde biriken sular tehlikeli duzeye y\ikseldi. Bunun üzerine önlem olarak yörede buiunan Konıcu, Erenler, Şahnazfa, Ahmetli, tmrendere köyleri ile Şile ilçesinin Kumbaba mahallesi boşaltıldı. Köyleri bosaltılanlann bir bölümü yakınlannın yanına giderken, dığerlerı de belediyenin gönderdiği otobüsle Şile Lisesi'ne yerleştirildiler. Darhk Barajı'ndaki tehlike üzerine İstanbul Anakent Başkanvekili Hikmet Bozanoğtu, Genel Sekreter Atanur Oguz, İSKİ Genel Müdürü Alora Damab olay yerine gıttiler. Bozanoğlu Cumhuriyet muhabirine yağmur ve kar nedeniyle barajdaki su seviyesinin 19.11 metreye kadar yükseldiğini belirtti, "ancak alınan onlemlerie fazla suyun boşalulması sağlandı. Şu anda tehlike yok, yine de bizi en çok yüksek yerlerdeki karlann eriyip su halinde baraja dolması korkutuyor. Tabii gece kar erimesi gündıize oranla az oluyor. Yann (bugün) su seviyesi 21 metreye çıkarsa teblike arzedebilir." dedi. Yöre halkı ise belediye ve ISKt'yi suçluyor, tehlikeden etküenen köylüler önlem ahnmamasından yakınırken şunları soylüyorlar: "Gerek ŞileBetediyesi'ni gerekse İSKİ'yi defalarca uyardık. Yazdığımız dilekçelere yanıt verilmedi, bizzat gittiğimizde de tedbir alındı deyip geçiştiriyorlar. biz her yagmurda telaşlanıyoruz ve heyecanh saatler geçiriyoruz. vetküilere bu son tehlike ders olmalıdır." SU BASKINLAR1 tstanbul'da iki günden beri süren aralıksız yağış, su baskınlanna neden oluyor. Özellikle Bahçelievler, Kartal, Kadıköy, Balat ve Üsküdar'da 50*ye yakın e\in bodrum katını su bastı, karlann erimesi ve yağışların başlaması üzerine Sakarya Nehri yatağına sıgmayarak taştı, Pamukova yöresinde tanm alanlan sular altında kalırken, Mekece Barajı suları almaz oldu. İKİ KİŞt ÖLDÜ Denizü'nin Güney ilçesinde aralıksız beş saat suren yagış kerpiçten yapılan bir evin aniden çökmesine yol açtı. Olay sırasında çocuklannı kurtamaya çahşan anne Meryem Carboğa (25), salon duvannın üzerine yıkılması sonucu beyin kanamasından, beşikte uyuyan bir yaşındaki kızı Nazike de havasızlıktan boğularak öldü. Baba Hüseyin Carboga (27) ile büyük kız Setöa Carboga (9) çeşitli yerlerinden yaralandı. ANKARA'dan YALÇIN DOĞAN GEÇMİŞLE GELECEK