Katalog

JOUMHURİYET/12 18 MART 1987 Tüyü bitmemiş kan kurbanları 4'• Çocuklar... Çocuklar... Çocuklar... Gerçekten suçluolanların yanı sıra, çevrenin suçlu ilan ettiği çocuklar. Aslında gerçekten suçlu »Isalar bile ne önemi var ki? Bunlar analarından suçlu olarak doğmadılar ya!.. Lombroso'nun "doğuştan suçlu insanlar" kuramı geçerliliğini yitireli yıllar oldu. Şimdi sosyologlar, tıp adamları, ruhbilimciler insanları, başka insanların ve çevrenin suçlu yaptığı görüşünü savunuyorlar. Ne kadar temiz, ne kadar içten konuşur, ne kadar hilesiz hurdasız bakar ve gülerler çocuklar. Kendi aleyhlerine bile olsa, sorduklarınıza nasıl da önünü sonunu hesap etmeden, bütün dürüstlükleriyle yanıt verirler. Oysa biz? Biz, toplum olarak birtakım kurallar koyar, gelenekler, görenekler deriz, bunlara önce kendimiz uymayarak çocuklara kötü örnekler oluruz. Hemen arkasından da büyüklerin yaptıklannı yapan çocukları suçlu ilan edip, küçücük yaşta onları olmadık koşulların, ortamlann içine atıveririz. Her konudaki sayısız olaylardan birer ikişer örnek seçtiğimiz bu dizinin çocuklarına bakın. En kabadayısı 1415 yaşında. Aralarında on bir yaşındakiler de var. "Cezai sorumlulugu olmadıgı" için yargının da tıbbın da bir şey yapamadığı, ilişemediği çocuklar bunlar. Daha büyüklerinin yüzlerine, bedenlerine bakarsaruz, sanki koca bir adam karşısında sanırsınız kendinizi. Hele köy yerindeyseniz... ellerinde kelepçeyle ve jandarmalar arasında geçirdiği anları, bu dehşeti düşunebiliyor musunuz? Istatistiklere göre adam öldürme ve yaralama, çocuk suçlannda birinci sırayı alıyor Profesörün isyanı Hacettepe Üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı Birimi Başkanı Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu, tüm yaşamını çocuklara adamış bir insan. Yaşamını adadıklanna yapılanları gördükçe sabn taşmış. Isyanla, kalemi eline alıp "Keskin Cumhuriyet Savcılığı"na diyerek başlamış ve arkasını getirmiş: "Son aylarda Keskin ilçesinden, çeşitli suçlardan sanık çok sayıda çocuk, bedeni, akli ve ruhi durumlanna ilişkin rapor verilmek amacıyla hastanemiz çocuk psikiyatri klinigine gönderilmiştir. İlçenizde çocuk suçluluğunda artış nu vardır, büemiyoruz. Ancak gönderilen sanıkların çoğunlugunun, savcılıga ve mahkemeye ulaşmaması gereken, önemsiz konulardan yargüandıklan izlenimini ediniyonız. Başkasının çitini aşan davar, dama uçan güvercin, arkadaşından kalem satın alma gibi anlaşmazlık konulan, genellikle karakolda çözümlenen sorunlardır. Mahkemelerin ve hastanelerin bu tiirden K. an davası güden kişiler, büyüklerin taammüden adam öldürme durumunda idam cezası alacağını biliyorlar. Oysa cinayeti işleyen kişi "11 yaşını bitirmiş, ama 15 yaşını doldurmamışsa, eyleminin 'fariki ve mümeyyizi' ise, idam yerine 15 yıldan az olmamak üzere muvakkat hapis cezasına" çarptırılabiliyor. Sonrası ise kolay. "Af vaar, infaz var" denerek tüyü bitmemiş çocuklar elini kana bulamaya zorlanıyor. Bu çocukların geleceği ise kimsenin umurunda değil. gelişmişlik düzeyi de önemli bir suç nedeni. Bu konuda yapılan bir araştırmanın ortaya çıkardığı tabloya bakın. "... Suçlu çocuklann yiizde 10'u normal, yıizde 8'i normalin altında zekâya sahip, yiizde 19'u sınırda, yiizde 63'ii ise debil, mormon ve embril..." Annenin hamilelik döneminde yetersiz beslenmesi, alkol alması, uyuşturucu kullanması, gerek psikolojik, gerekse Tıziksel şoklar geçirmesi, doğum sırasında çocuğun sinir sisteminin ya da beyninin zedelenmesi, bebeklikte yetersiz beslenme, yine bu dönemde geçirilen ağır hastalıklar da çocuğu suça iten önemli bireysel nedenler. Ne var ki konuyla ilgili uzmanlar, çocuk suçluluğunda çevresel nedenlerin bireysel nedenlerden daha ağır bastığında birleşiyorlar. Köylerden başlayıp, önceleri kasabada, ilçede biten ama sonraları büyük kentlere dek uzanan göçler, eğitim eksikliği, köyünden büyük kentlere büyük umutlarla gelip de her alanda umduğunu bulamamak, yeni çevredeki yaşama özenmek, bu arada gücünü aşan şeylere sahip olma isteğiyle kıvranmak.. Çocuğun yetiştiği aile, aile bireylerinin kültürel yapılan, anababaçocuk ve kardeşlerin ilişkileri, ailenin yaşam biçimi ve düzeyi, evin dışındaki çevre, toplumun katı kurallan, gelenek, görenek ve töreler. Hepsi, hepsi çocuğu suça iten çevresel nedenler. Gelinlik kız btiytidfl mü? 'SuçhVÇocuklar Dosyası JÜLİDE GÜLtZAR riki ve mümeyyizi ise idam yerine 15 yıldan az olmamak üzere muvakkat ağır hapis... Yaşam boyu hapis yerine de 1015 yıl ağır hapis cezası" alıyor. Zincirli gelecek K. Bu kesimin çocukları, kentteki yaşıtlarına göre daha çabuk gelişirler. Ve bu kesimin çocuklan yetiştikleri çevre gereği, töreler ge öy yerinde çocuklar erken gelişir. 13'üne gelen kız "gelinlik kız", 14'üne basan oğlan "everılecek delikanlıdır." Ama bunların yüreğine indiniz mi, ne kadar küçücük çocuklar olduğunu görürsünüz.. Kimi eğitimsizlik, kimi aklı yetmediğinden yaptıkları birçok şeyin farkında değildir, hatta çevre koşulları sonucu işleaikleri "suçlarla" böbürlenenler bile vardır.. reği, daha çabük büyümek zorundadırlar. 13'üne gelen kız artık "geJinlik kıı", 14'üne basan oğlan artık "everilecek delikanh"dır. ZaXen ablalarından, ağabeylerinden böyle görmüş, analarından, babalanndan bunları dinlemişlerdir köy yerlerinde. Ama bu kocaman adam gibi görünenlerin gözlerine baktınız mı, yüreklerine indiniz jni, onların ne kadar küçücük çocuklar olduklarını görürsünüz. • Kimisi eğitimsizlikten, kimisi akh yetmediğinden, ama hepsi de Öncelikle "çocuklugundan", yaptıkları birçok şeyin farkında ve biKncinde değildir. Kimisi de yaptığının çok iyi bir şey olduğunu sanıp böbürlenen çocuklardır bunlar. Biz büyükler, çevre koşullarıhı, eğitimi, aileyi, gelenek, görenek ve töreleri hiç hesaba katmadan en küçük bir suç işlediklerinde onlan acımasızca yargı önüne cıkannz. Yani suçlulan biz yaratır, onlan yine biz yargılarız. • O karakol gecelerinin, o yargıç önündeki anlann dehşetini hiç mi hiç düşünmeden. Bu anların, çocuğun geleceğine yansıyacak olumsuzluklarını hiç mi hiç hesaba katmadan. Ve genellikle de bir kez, şu ya da bu nedenle, suça bulaşmış çocuğu ömür boyu suçlu yapanz. Dahası... Suç işlediğini iddia ettiğimiz çocuğun eyleminin gerçekten suç olup olmadığıru da hiç mi hiç düşünmeden. Komşunun evine kaçan güvercinini almaya çabalayan çocuk... Arkadaşına kızdığı için eline gecen taşı fırlatan ve yoldan gecen birini "yaralayan çocuk... Ablasının evinden bir iki parça bir şeyler almış •çocuk... Smıf tahtasına siyasal içerikli yazı yazan çocuk... Atatürk yasasına muhalefet eden çocuk ve benzerleri... Hırsızlıktan, adam öldürmeye teşebbüsten, siyasal nedenlerden yargıladıklanmız... Ve .daha niceleri. Yargıya kadar götürülmeden, başka ülkelerin yaptıkları uygulamalarla topluma kazandınlabilecek pek çok çocuğu heder etmek. 1314 yaşında bir çocuğun, sol kolu mühürlü olarak, Af var, infaz var Bir de bu çocuklar için, kamu hizmetlerinden yoksunluk, genel gözetim cezası uygulanmıyor ve de mahkumiyetleri "tekerrüre esas ahnmıyor." Bu cezalar, 15'ini bitirip de henüz 18'ini sürenler için idam yerine 20 yıldan aşağı olmamak üzere ağır hapis, yaşam boyu hapis yerine de 1520 yıl ağır hapis oluyor. Bu yaş kesiminde de kamu hizmetlerinden yoksunluk, genel gözetim cezalan yok. Eh, yeterince ekip süremediği tarlasına bakıp bakıp da "Hak vaaar, rahmet var" diyen köylü gibi, bu çocuklann anaları, ataları, ağaları da "Af vaaar, infaz var" diyerek rahatlıyorlar. Olan, kan davasında kendilerinin hiçbir katkısı olmayan, ama kan güden büyüklerinin kurtulması pahasına eiini kana bulamak zorunda kalan çocuklara oluyor. davalarla meşgul edilmemesi gerekir. Çocuk Mahkemeleri Yasası yüriirlükte olduguna göre, ön soruşturmanın özel soruşturmacılarca yapılması bu bakımdan çok yararlı olurdu. Çocuğun ailesi, çevresi ve geçmişiyle ilgili bilgilerle birlikte olayın oluş biçimi, klinigimizde çocuğun değerlendirilmesini kolaylaştınrdı. Oysa şimdi olay hakkında sadece sanık çocuktan ve ailesinden alınan tek yanlı bilgiyle yetinmek zorunda kalıyoruz. SUÇUN NE KOŞULLARDA NASIL İŞLENDİĞİ HUSUSU, çocuğun kendi eyleminin anlam ve sonuçlarını kavrayabilmesiyle bağlantılıdır. Bu bakımdan savcılıktan ve mahkemelerden gönderilen çocuk sanıklar hakkında aydınlatıcı bilgiler, çocuğun nıhsal ve zihinsel durumunu saptamamıza katkı yapacaktır." Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu, bu sözlerine örnek olarak, "kızlık bozma suçundan" yargılanan 14 yaşındaki M.A.'nın durumunu gösteriyor ve diyor ki: "Örnegin, Keskin Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan M.A. tarih ve sayılı yazınızla, Ankara Savcıhğı yoluyla kliniğimize gönderilmiş ve muayenesi yapılmıştır. Bu davada yukanda saydıgımız yardımcı bilgilerin olmayışı değerlendirmemizi güçleştirmektedir. Mağdure kaç yaşındadır? Kızlığın bozulduğu bir raporla saptanmış mıdır? Olayı gören var mıdır? Olay hangi tarihte olmuştur? Bunları ve benzeri sorulanmızı cevaplaoıanızı... Bundan sonra gönderilecek çocuklara ilişkin aynntılı bilgi vermenizi...'' Bülug çagı Türkiye Cumhuriyeti yasaları, çocuk denilince, 018 yaş dönemini çocukluk kapsamı içinde görüyor. Belki de bütün yaşamın en kritik dönemi olan 1118 yaş arası, yani "büyümegelişmecinselliğini fark etmebiilug ve kişiliğin oluşması" dönemi de bu kapsam içinde yer alıyor. Ülkemizde özellikle kırsal kesimde ve de özellikle erkek çocuklan için kız kaçırma, tarla, su, sınır uyuşmazlığıyla başlayan ve kan davasına kadar uzanan olaylan da çocuk suçluluğunun nedenleri arasında saymak gerek. "Babanm kanı seni bogar, aganın kanı yerde mi kalacak .namusumuzu temizlemeyecek misin, sen ne biçim erkeksin"lerle büyüyen ve ergenlik yaşına ulaşan erkek çocuklann içinde kaçı bu koşullandınlmalara karşı çıkabilir, baskılara direnebilir ya da insanca duygularını açığa vurabilir ki? Bunların üstesinden gelebilmiş erkek çocuk, artık o yörede alnı açık, başı dik gezebilir mi? Cinsel suçlar ikinci sırada Cinsel suçlar, çocuk suçluluğunda ikinci sırayı alıyor, bu da toplumumuzdaki cinsel açlığın, cinsellik konusundaki eğitimsizliğin açık kanıtı değil mi? Ayrıca uzun yıllar ana babayla aynı odada yatmak durumunda kalan çocuklann gördükleri ya da tahmin ettikleri eylemleri uygulama hevesine kapılmalan, yetişkin çocuklarda gördüklerini övünmek amacıyla uygulamaya kalkmaları var. Cinsel suç işleyen çocuklann daha çok kırsal kesimden, kasaba ve köylerle ilgisiz aileierden geldikleri de bir gerçek. Hırsızlık, yankesicilik ve dolandırıcılık, çocuk suçluluğunda son sırada. Doğal olarak bunlar da başta ekonomik nedenler olmak üzere toplumsal, kültürel nedenlerden, eğitim eksikliğinden ve ailenin ilgisizliğinden kaynaklanıyor. Bir araştırma, tüm ilgililerin, özellikle 1115 yaş arası çocuklann ve de özellikle adam oldurme suçunda, eylemlerinin anlam ve sonuçlarını "bilinçle değerlendiremeyeceği" kanısında birleştiklerini gösteriyor. Hacettepe Dosyası'ndaki yüzlerce olayın raporu da "Anlam ve sonuçlarını kavrayacak zekâ ve ruh yapısındadır" diye başlıyor. Hemen arkasından bir "ancaaak" geliyor. Işte tüm sorun da bu "ancak"ta düğümleniyor. Adam öldürme suçunu işleyen çocuklann hemen tümünün "dıştan gden kışkırtma, koşullandırılma, özendirilme ya da kandınlma sonucu" suç işlediklerini söylemeleri de bunun en açık kanıtı değil mi? Kan davası kurbanları Istatistikler, adam öldürme ve yaralama eylemlerinin çocuk suçluluğunda ilk sırayı aldığını gösteriyor. özellikle de 1115 yaş çocuklarında. Bundan çıkan sonuç çok açık. Kan güden büyüklerin, taammüden adam öldürmeleri durumunda haklarında idam cezası verileceği kesin. O zaman büyükler "tüyii bitmedik çocuklan" gözlerini kırpmadan harcama yoluna gidiveriyorlar. Ama bu çocuklar harcanırmış, gelecekleri kararırmış ya da bütün yaşamınca mutsuz olurmuş, bunlan düşünen yok. Çünkü bu kişiler için tek sorun "kanı yerde bırakmamak, ama kendisini kurtarmak." Çünkü büyükler biliyorlar ki, "suçu işlediği tarihte 11 yaşını bitirmiş, ama lS'ini tamamlamamış çocuk, eğer eyleminin f» Zekâ düzevinin suça etkisi Bilim adamları çocuk suçlarının çevresel nedenler kadar, bireysel nedenlerden de kaynaklandığını söylüyorlar. Çocuğun fiziksel ve biyolojik yapısındaki olumsuzlukları, suç nedenleri, suça eğilimi kolaylaştıran etkenler olarak gösteriyorlar. Bu arada, çocuğun İLAN SALİHLİ ASLtYE 1. HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 1985/491 Davacı: Salihli Gaziler Mh. Şen Sk. No: 8'de oturur Muamraer Kireç. Davalılar: l İstanbul Aksaray Büyüklanga Sk. 9/5'de oturur Nebahat Orhanoğlu. 2 Aynı adreste oturur Anjel Kireç. Dava: Fahrettin Kireç'in gaipliğine karar verilmesi Hk. Duruşma günu: 7.4.1987 gunü saat 10.40'ta. Davacı tarafından davalılar akyhine ve Fahrettin Kireç'in gaipliğine karar verilmesi istemi, mahkememize açılan dava yukarıda yazılı olduğu üzere 7.4.1987 günü saat 10.40'ta muallak bulunmaktadır. Yukanda yazılı taraflar arasındaki işbu gaiplik karan verilmesi hakkındaki davada, adı geçen ve gaipliğine karar istenen Salihli Eskicami Mh.'de 005/02 cilt, 60 sahife, 118119 kütükte nüfusa ka>ntlı Tahsin ve Bahtişah'tan olma İSMAİL FAHRİ KİREÇ'in hakkında malumat sahibi olanların malumat ve bilgilerini duruşma gun ve saatine kadar mahkememize bildirmeleri için keyfıyet M. K.'nun 32/2. maddesi uyarınca ilan olunur. Basın: 14420 USKÜDAR 2. İCRA MEMURLUĞU'NDAN DÜZELTME 1984/20 Tl. Memurluğumuzun 1984/20 Tl. sayılı dosyası ile satışa çıkarılan Şahinmakine Motor Yataklan ve Burçları Sanayi AŞ'ye ait gayrimenkul satış ilanı Cumhuriyet Gazetesi'nin 20 Şubat 1987 gunlu ve ll'nci sayfasında yayunlanan ilanda, 30.4.1987 perşembe günü 14.0014.30'a kadar aynı yerde ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arturmada muhammen bedelin % 50'sini ve satış masraflarını ve ruçhanlı alacakhların alacağını geçmesi şartıyle en çok arttırana ihale olunur, şeklinde düzeltilmesine karar verilmiştir. İlan olunur. 13.3.1987 Basın: 2590 Kimlik kartımı ve pasomu kaybettim. Yenisini alacağımdan eskisinin hükmü yoktur. NURTEN YEŞILYURT Nakliyeye kamyonlar aranıyor. 144 07 55 SCRECEK CERCEVE Büyük boy ve yoğun içeriğiyle SEKRETER ARIYORUZ REKLAM §tRKETİMİZDE BIZİMLE ÇALIŞIR MISINIZ? • Beşeri ilişkileri kuvvetU, * * Temsil yetenegine sahip, YEPYENİ BİR DERGİ Mart sayısında Bu sesi duyacak mısın?, Hulki Aktunç, • 12 Mart'tan 12 Eylül'e Türk romanı ve siyasallık, Zeki Coşkun • 12 Mart ve 12 Eylül romanlan için ne dediler?, Ahmet Oktay, Murat Belge, Ertugrul Kürkçü, Erdal Öz, Füruzan, Pınar Kür, Mehmet Eroglu • "Ziverbey Köşkü" üstüne, tlhan Selçuk'la konuşma, Yurdagül Erkoca • Giiven Turan'ın yeni kitabı Yalnız mısın? Ustüne Ömer Fanık • Altşit Göktiirk'ün kitabı: "Çeviri Dillerin Dili" üstüne Prof. Dr. Bedia Akarsu • Yazının Kolay Olanı, Güç Olanı, Melih Cevdet Anday • Cevat Çapan'ın kitabı: "Dön Güvercin Dön" üstüne, Nesrin Baraz • Yalnızca I. basımı yapılan bir Aziz Nesin romanı: "Saçkıran", tbrahim Yıldınm • Çelik Güjersoy'la kitaplan üstüne, Kemal Küçük • Müstehcenlik üstüne, Atilla Özkınmlı • "Yazarlan da Vururlar" • Kanh bir kristal: Kara mizah, Ismet Berkan • Dünyada kitaplar: Yunanistan, Stelyo Berberakis, • ABD, Tanju Akerson • F.AJmanya, Güner Yüreklik • Fransa, Nedim Gürsel • Emre Kongar'ın kitabı: "Yaşamın Anlamı" üstüne, Aslan Kaynardag • Carlo Cassola üstüne, Gül Işık • Kitap Kulübü'den haberler • Vitrindeki Kitaplar • "Alice Harikalar Diyarında", Fatih Erdogan • Çizgiler: "Tan Oral, Mehmet Sönmez, Fernıh Dogan, tsmail Gülgeç, Yıldız Cıbıroglu, Kamil Masaracı A A TALAS, TARSUS'lular 13 Mart Cııma ak^amı Ortaköy Restoran 120'cie yapılacak biraradaolma yemeği, aynı yerde 20 Mart Cuma akşamı yapılacak. Bekliyoruz. Daha fazla bilgi için Tel: 145 53 57 Daktilo, dosyaiama ve ymşma bügisi tam, • * Müşteri ilişkikrini yürütebilecek, Terdhan yüksek okul mezunu, * Presentabl iseniz, lütfen fotoğraflı özgeçmişinizle kendinizi tanıtan bir yazıyı P.K. 369 Beyoğlu adresine gönderirseniz, mutlaka öevap verilecek ve gizlilik prensibi ön planda tutulacaktır. TEKEL İŞLETMELERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1 tşletmelerimizin ihtiyacı olan 5 adet ForkLift ahmı işi ibalesi 14.4.1987 günü saat 10.30'da Tekel Işletmeleri Genel Müdürlüp 11. İhale Komisyonu'nca AçıkEksiltme yöntemiyle yapılacaktır. 2 Geçici teminat 3.750.000. TL.'dir. 3 Şartnamesi Tedarik ve Ikmal Dairesi Başkanlığı'ndan 1.000.TL. karşılığında satın alınabilir. 4 thaleye katılmak isteyenler, bir dilekçe ile makinelerin teknik özelliklerini belirten (•) tekliflerini 10.4.1987 tarihine kadar Cibali Tekel İspirto ve tspirtolu Içkiler Muessesesi Müdürlüğü tdame Yenileme Yatuım Müdürlüğü'ne verecek, yapılan incelemede teknik özellikleri uygun bulunan fırmaJara anılan müdürlükten ihaleye katılma belgesi verilecektir. 5 lstekliler, en az üç ay sureli limit dahili geçici teminat mektuplarını ve şartnamesinde istenilen diğer bdgeleri ihale günü anılan komisyona vermiş olacaklardır. 6 Kuruluşumuz 2886 sayüı yasa kapsanunda degildir. Emniyetü, kârh ve verimli teklif değerlendirileceğinden, ucuz teklifm dikkate alınmaması veya siparişin kısmen veya tamamen iptali teklif vericiye bir hak sağlamaz. 7 Postada dogacak gecikmeler, telgraf ve teleksle bildirilen teklifler dikkate alınmayacaktır. (•) bedelsiz Basın: 14341 İLAN TÜRKİYE ELEKTRİK KURUMU S.S. DOĞU KARADENİZ ELEKTRİK DAĞITIM MÜESSEŞESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN BİLDİRİLMİŞTİR 1 Müessesemizin ihtiyacı olan 250 ve 125 W.bk (400+ 1400= 1800 adet) balastlar, kapalı zarf usulu ile satınalınacaktır. 2 İsteklilerde aranan şartlar: Banka referans mektubu, 1987 yıh Ticaret Odası kaydı, Benzeri iş yaptığına dair belge ve referanslar, Gerçek veya tüzelkişi olması (özel ve tescil edilmemiş ortakhklar kabul edilemez), Kanuni ikametgâh adresinin bildirilmesi, 3 Bu işe ait teklif isteme mektubu ve şartname ile ekleri, TEK S.S. Doğu Karadeniz Elektrik Dağıtım Muessesesi Müdurlüğu (Kemerkaya Mah. Cumhuriyet Cad. Adem Sok. Ebru Apt. No: 7 TRABZON) adresindeki yerleşik Makinelkmal ve Satınalma Müdurlüğü'nden temin edilecektir. (10.000. TL. bedel karşılığında temin edilecektir.) 4 İhale ile ilgili geçici güvence, 380.000. TL.'dir. 5 Ihaleye iştirak edecek fırmalar, teklif mektuplarını en geç 27/3/1987 günü saat 10.00'a kadar MüdürlüğümüzMuhaberat Servisi'ne vermiş olacaklardır. Teklif mektuplan aynı gun saat 10.30'da ihale komisyonumuzca firma yetkililerinin huzurunda alenen açılacaktır. 6 Posta ile şartname gönderilmeyeceği gibi postadaki gecikmeler de dikkate alınmayacaktır. 7 Muessesemız, 2886 sayılı Devlet thale Kanunu'na tabi değildir. var. Şubat sayısında Karen Blixen, Ayşe Bugra • Çoğulcu Çizgi, Tan Oral • Yazarlanmız 86'nın kitaplannı seçtiler • B.Brecht'in "Tıyatro Şiirleri • Yazarsız Çocuk Kitaplan, Fatih Erdogan • Satranç Kitaplan, Ulug Nntku • Penguin Yayınları, Setnih Sökmen • Evdeki Kütüphane, Meral Alpay • tki Caz Kitabı, Burak Eldem • Kitaplar, Düşünccler, Melih Cevdet Anday • Pozitivist Felsefe, Arda Dcnkel • "Yön Hareketi"nin yazan Hikmet Özdemir'le söyleşi, Jülide Gülizar • Hikmet Çetinkaya ile Kubilay Olayı ve Tarikat Kampları Ustüne söyleşi, Handan Şenköken • Sarı Yapraklı Kitaplar, tbrahim Yıldınm • lmzalı Kitaplann Serüvenieri, Hulki Aktunç, • Üçyüz Yıllık Sinema, Mehmet Basutçu (Paris) • Paris'ten, Nedim Gürsel • Brüksel'den Hadi Uluengin • Batı Berlin'den Güner Yüreklik • Bulmaca, Ercan Altazh • Çizgiler: Selçuk Demirel, Tan Oral, Yıldız Cıbıroglu, Kamil Masaracı A A ^x vardı. TÜRKİYE GÜBRE SANAYÜ A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ELEKTRONİK MÜHENDİSLERİ ALINACAKTIR Şirketimiz merkez teşkilatı ile Kütahya, Samsun ve Gemlik müesseselerimizde, 233 sayüı KHK'ya göre sözleşmeli olarak çalıştırılmak üzere sınavla elektronik mUhendisleri alınacaktır. İsteklUerin: 657 sayılı kanunun 48. maddesinde yazılı şartlan taşımalan, Isteklilerin özgeçmişlerini açıklayan bir dilekçeye, nüfus hüviyet cüzdanı ile tahsil belgelerinin tasdikli birer suretini ve 4 adet vesikalık fotoğrafı ekleyerek 30.3.1987 günü mesai bitimine kadar Konya yolu No: 70 Hipodnım/ANKARA adresine şahsen başvurarak sınava giriş belgesi almalan ve sınav için 6.4.1987 günü saat 09.00'da yukandaki adreste hazır bulunmaları gerekmektedir. Basın: 14276 Çerçeve Cumhuriyet Kitap Kulübü Üyeleri için parasızdır. SARIXPR ASLtYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN Sayı: 1987/41 Mahkememizin î.2.1987 gün 1987/41 esas 1987/13 sayılı ilamı ıle Murguşah Taştan'ın ismi İHSAN olarak düzeltilmiştir. İlan olunur. İ.Ü. Edebiyat Fakültesi'nden aldığım kimliğimi kaybettim. Hükümsüzdür. A YŞE ÖZHAN Belediyemizce, 657 Sayüı Devlet Memurlan Kanunu'na tabi olarak çalıştırılmak üzere sınavla personel almacağı hakkında Cumhuriyet Gazetesi'nin 27.2.1987 günlü nüshasında yayımlanan ilanın genel şartlar bolümünün 3. bendinde; "Askerlık görevıni yaprruş olmak" şanı, görülen lüzum üzerine kaldırılmıştır. llgililere duyurulur. Basın: 14038 DÜZELTME İLANI MAMAK BELEDİYE BAŞKANLIĞINDAN