Katalog

CUMHURİYET/8 HAVA DURUMU M e t e o r o k * Genel Müduriujijnden alınan Ngiye göre bCtun bölgelerimiz paıçalı çokbuluflu. Marmaranın doflusu, Karadaniz, lç Ege. iç Anadoiu, Akdeniz ile Doflu « Güneydoju Anadolu MMgelen yajışli geçecek. Yaflışlar genellilde yaflmur, yer yer saganak, Doflu Anadotu'nun taâey ve doflustında üa k«1alanş*rt)murvekarşel*ıde olacak. H * A SICAKLlâl: Deflişmeyecek RÜZGAR. Guney ve doflu yunlerden ha(it, ara sıra orta kuvvette esecek. Denizterie, kıbte ve keşişlemeden 35 kuvveünd* saatte 1021 derfc rrii hela esecek. D B t e M u M i l dalgab olup, gfirtş uzaMO' 10ton,yafrş anınâa 35 km dolayında bulunacak Van Golü'nde hava. çok bukıftı, karla kanşık yagmur ve Kar Y 17° 12° Oyvtalar Y 11° 6°EWne Y 12° PEfancan Y 9° 4»EIMWBI HABERLERİN DEVAMI TÜRKİYE'DE BUGÜN j B Y Y Y K Y Y Y 0°4° Samsun Y Y 11° 6°S«1 Y 8° 5°Sıno(j Y 16° «°Sıvas B B° «»•»ateon Y Y 9° 3°Tuncs« 8° 2°usak Y K 9° 5°Vaı1 Y 9° 4°YazBat 10° 4°Zonguldak Y 12° 6°Mamsa 8° 2°KMara$ 8° 2°Mersin 2° 2° Mu#3 9° <°Muş 11° 15° 8° 14° 7° 17° 13° 13° 8° 2°2° 11° 4° 15° 10° 15° 11° 14° 10° 11° 6° 10° 5° 7° 3° 10° 5° 18° 12° 4° 4° 10° 5° 6° 0° 8° 3° 10° 7° 18 ARALIK 1987 DUNYA'DA BUGUN Amstentam Amman Aüna Bajdat BafCttor.a Basel BHgrat Berin P / i Helsinki Moskova •Bertfn Y KP 4°Qsbnap Y 17»a°aı»suıı Y B B Y K K Y Y 8 Y Y 10° PHttdri 17° 8boJrt 12° G°lsanbul 11" e°bnr TT> K n 10° 5°Kgstntonu 10° 5°Kı»s«ri 11° 7" Kırldırrt 10° 7°Konj» 10° 5°Kut*ıya 13° 7 ° M * t * K Y Y B Y Y B Y Y Y ' ' Macfr/t •Paıis ^ H ^ â (t. Tebriz Bcm Bniteeı Budjpeşte Cenm yaflişiı Dececek. Rüzgâr guney ve dofiu yönlerden hafif. ara sıra * * orta kuvvette esecek Gol mutedil dakjalı olup göruş uzaMığı 10 km îJotayında bulunacak. Oenoti oudıft, Cmyir CıOde Dubıyi Franktun Gime Katnre Kopenh\g Kökı lüflOSÎ Y 10° Y 20° B 18° Y 19° B 19° B 15° B 8° Y 14° Y 15° Y 15° Y 7° B 1«° A 20° A 26° A 25° B 15° Y 14° Lenıngrad Londrı Madnt Mtiano Montreal MosMm Munh N»»York B 5° B 22° Y 12° Y 14° Y 20° acık B nuluDu « o i ı S ss» V KaAire. 16° 4° 25° 18° 4° 16° Vhm 25° Imus B 14° K 1» ytKvst VMk B 16° Vıy«ra B 2° Vbshngtor K 3° Zunt, 8 15° Parts Prag Riy9d Roma So(ya 0* 15° 8° B 5* Y Y A B B B B B Y 6 B B K Y B 4° 14° 14° 18° 0° 2° MUŞERREF HEKİMOĞLU ANKARA...ANKA Resimler, Öykfiler, Özlemler... Urart Galerisi'nde Mustafa Yıldınm'ın güzel bir sergisi var. Upuzun kadmlar ve erkekler. Kimi mavi. kimi pembe, klmi yeşil bir dünyada soyut çizgilerte uzanryorlar. Belki boy veren bir yalnızlıgı, belki sevgiyi ya da umudu simgeliyonar. Belki de benim yorumum bu. Çok kişi boy veren olaytar yasamakfiziemiyledolu şu günlerde. Boyut yttiren olaylardan hayti bunaldık! Başkentin susuz, yakrtsız günlerinde temiz ve stcak duygulanmızı bile yitiriyoruz. Vakit buldukça galerilefe koşuyorum. Berna Türemen'in ştsman kadınJannı, bıyıklı kediterini ilginç ça§nşımlarla seyrederken çok gükjum. O kadınten tanıyorum gâliba, Orhan veli'nin "Bir ellnde cımba, bk etinde ayna, umumnda m dOnya" dediği kadınlardan... Yanlannda kocaman kediler, kocaman memeieri ve kaiçalanyia uzanıp yatıyortar. Tüketici güçlefini sergiler gibi. Mustafa Yıldınm'ın reslmlerini seyrederken çağnsımlar çok degişik, hatta ters. O boy veren kişlteri kimsetere benzeternedlm hayalimde, tersine kürsülerde, tepetertte durmadan boy yitirenleri anımsadım. O tablolardan birini armağan etmek Istediğim birkaç dosta da gOIOmsedim uzaktan. Bir kadın tabtosu aynca düşündürdü beni. Çizgileri soyut ama belli güzel bir kadın, uzanıp gidfyor sonsuza dogYu, ressamın çok sevdtyi bir kadın belld de çerçevevi de astp gttmektatergibi... O guzel kadını seyrederken düşündum, herkes sevdiginl boylesine güzel çizgiterte canlandırabilir mi acaba? Çizgilerte ya da sozterte, orneğin bir anılar dizisirtde sevdiği kadını ya da bir erkegi gerçekten anlatabilir mi? Kimi anıları okurken biraz şaşırryorum doğrusu. Bu kadın bu erkeği gerçekten sevmiş mi, zaman belli duygulan sotdursa da, sotduramadtğı duygular da yok mu, o duygulan korumak konuşmaktan daha güzel değil mi acaba? Son günlerde çok konuşulan bir anı dizisinin kahramanı da Vesamet Hanım. Emin Çöiasan ile soylesileri ilginç tartısmalara yol actı. Çölasan açısından guzel bir meslek olayı bu. Genç arkadaşım o belli konuşma türüyle bir aşk öyküsünun ötesinde bir dönemin devlet modelini de guzel sergiledi. Kutlamak gerekir. Ancak vesamet Hanım açısından düşündürücü bir olay bu. vaktiyte bir dost evinde karsıiastıgımız zaman da beni çok dusündürmüstu vesamet Hanım. Bir kadın ve bir erkek arasında yaşanacak en guzel olayı, üçüncu bir kişi gibi anlatmıştı... Aşkı insana boyut katan, güzei duygulannı tırmandıran bir olay diye duşunünce bu konuşma turu diken gibi tirmalryor insanı. Rahmetli Zoriu ile PaJdstan'da Lahor'da, Şaiimar bahçelerinde bir konuşmamızı anımsryorum 1960 yılının şubat ayında. vasamet HantnV dan söz etti bana. O konusmanın başka bir duygusailığı, bir düzeyi vardı dogrusu. Kimbilir, bir kadın, ya da erkek sevdiği kişiyi özlediği boyutlarda görmek istiyor belki de... O aşk ovkü8ü Dışişieri koridorlannı da dalgalandırdı biraz. O günleri yaşayan eski kuşakiar da, genç kuşaklar da degişik tepkiler gosteriyor. Bu öykünün Dışişieri Bakanlıgı için ters bir izlem verdiğini düşünenler bile var. Ancak bu tars bir yorum bence. Bir bakanlık bir aşk öykusüyie yargılanabilir mi? Ya da bireysel olaytarla genelleme yapV labilir mi? Dışişieri Bakanlığı'nın kamu kesiminde çok olumlu konumu var her zaman. Ters olaylara da her kesimderestlanryor,ama çoğunlukla genelleme yapılmıyor, bir aşk öykusü, bir korkunç yenge öykusü ya da bir beceri oyküsü de tüm diplomatlara yansıtılamaz. Yansrtılırsa yanlış olur. Bu koşede çoğu kez yazdım, yine de yazanm, aslında benim avukatlığıma da gereksimleri yok ama bir kuruluşu bireysel olaylar, yuzeysel gozlemlerle yargılamak doğru değil. Bu bakarv lıkta her kusaktan dosüanm var, kimi emekli, kimi sorumlu gorevlerde, kimi daha çok genç, ama hepsi görevterinin bilinci, sorumıuluğu k?lnde. Yurt sorunlanna bakışlarını, ülke çıkariarı için verdikteri savaşı, ya da yaşam savaşındaki özverileri bilmek için onları yakından tanımak gerekir belki de. Bir kokteyiin ya da bir protokol yerneğinin otesindeki sade çizgileri daha iyi belirir o zaman. Dış politika ile Dışişieri Bakanlığı'nı da bu gerçekler doğruttusunda duşünmek gerekir bence. Kapalı kapılar arkasında verilen savaşlar kamuoyuna yansımryor her zaman. Dün de gizli kaldı, bugün de bilinmiyor. Aynca dış politika llişkltertyle ticaret iHşkilerini eşdeğerde düşunuyor kimi politikacılar. Oysa dış polittkanın boyutlan çok geniş, bugunden yanna, kuşaklar boyunca uzanıyor. Yanlışlıklan hiç affetmiyor tarih, faturalan çok pahalı odetiyor. Dışişteri ailesinin aşk öykülerme üzülmek, alınmak yerine bu gerçeğe eğilmesi gerekir bence. Bu yazı yayımlanıncaya kadar atanır mı bilmern ama yeni bakana da önemli gorevter düşüyor önumuzdeki donem. Önce bakanlığın konumunu iyi oğrenmesi gerekiyor, dosyalan iyi okuması, görevini ve sorumluluğunu iyi bilmesi. Kottuğa oturmakla bakan olmuyor kişiler. Bakanlık yapmak gerekiyor. Dışişieri Bakanı'nın her şeyden önce Atatürk'un "Yurtta banş dunyada banş" ilkesi doğruttusunda bir uğraş vermesi gerekiyor. Washington doruğunda beliren umutlar ancak bu tur uğraşiaria yeserir. Toplumdaki beklenti de bu doğrultuda... Mustafa Yıldınm'ın resimleri şimdi yeniden caniandı gözumde. Upuzun bakanlar düşündum bu kottuklarda... Barısa boy veren bakanlar, alışılmış politikacı izlemini değiştiren devlet adamlan... Aşk oyküleriyte değil çağdaş davranışlanyla anımsananlar... UĞURMUMCU (Baştarafi 1. Sayfada) GOZLEM Hükümet için üç hassas konu (Baştarafi 1. Sayfada) Başbakan Turgut Özal'ın, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'le dünkü haftauk göruşmesi olagan süresinden uzun sürdü. tki saatlik görüşmedensonra köşkten ayrıhrken özal, bakanlar kurulu listesini 20 aralık pazar günü Cumhurbaşkanı'na vermesinin mümkün olacağını söyledi ve "Bakanlar Kurulu inşallah pazartesi gunü açıklanacaktır" dedi. Cumhurbaşkanı'na hükümet kurma çalışmalarıyla ilgili açıklamalannın yanında önceki gün muhalefet pani liderleriyle yaptığı görüşmeleri de anlattığını bildiren özal, şöyle konuştu: "Hükümet programı 2526 arahkla TBMM'de oknnabilir. Aoayasa ve Meclis ictüzügüne göre hökömet programı üzerinde göruşmeler yapıİacaktır. Bir gün sonra da giiven oylaması olacaktır. Bunu da 30 veya 31 aralık diye düşünüyonız." Daha sonra gazetecilerin sorulannı yanıtlayan Özal, Cumhurbaşkanı'na kabinede yer alacaklar konusundaki düsüncelerinı aktardığım belirterek, öteki sorulara şu yanıtlan verdi: Bakan yardımcıhgına ilişkin Cnmhnrbaşkanı Evren'e bilgi verdiniz mi? ÖZAL Bakan yardımcılıkları konusunda çalışmalanmız devam ediyor. Bazı anayasa profesörleri. bunun mümkün olduğunu söylediler. Bazılan ise, anayasanın degişmesi icap ettiği fikrindeler. Bu konuda biraz daha çalışmalanmıza devam ederiz. 2lannediyorum konuyu, hükürnet kunılduktan sonra, incelemelerimize devam edeceğiz. 'Anayasanın değişmesi icap mı ediyor, yoksa degişmeden yapabilir miyiz?' biçimınde incelemelerimiz devam edecek. Cumburbaşkanı Evren'le bu konuda görüştünüz mü? ÖZAL Bu konuda onlarla da görüşüyoruz. Devlet Bakanlıgı'nııı sayısını arttıracak mısınız? ÖZAL Olabilir de, olmayabilir de. Bakanhk sayısında arttırma olabilir, bakanlıklar sayısında da arttırma olabilir veya olmayabilir. Kültür, Turizm Bakanlıgı aynlabilir, ayrılmayabilir de. Şu anda karar vermiş degılim. ANAP Genel Başkan Başyardımcısı Mehmet Kececiler'in Bakanlar Kurulu listesinde yer alması halinde Cumhurbaşkanı Evren'in veto edeceji yolunda iddialar var. Bu konuda Cumhurbaşkanı Ue göriiştiinuz mü? ÖZAL Kimseye isimler konusunda herhangi bir şey söyleyemem. Filanca arkadaşımın bakan olup olmaması.. herkes biliyor ki, bu konudaki karar bana aittir. Unutmamak lazım ki, partimizde bakanhk kadar, hatta bazı bakımdan bakanlıktan önemli yerler vardır. Mesela, parti genel başkan yardımcılığı, gnıp başkanvekilh'kleri, komisyon başkanlıklan, bütçe plan komisyon başkanlığı. Meclis başkanvekilliği, Meclis başkanlığı, onun için öıiümüzde imkânlar var. Grup başkanvekillikleri sayısını 4'e çıkaracağım. Cumhurbaşkanı Evren'le TBMM'de muhalefetin Cumhurbaşkanı'na gösterdigi tepkiye ilişkin bir göruşme yaptınız mı? ÖZAL Bu âdetler, hoş âdetler değil. Cumhurbaşkanı; devleti, Türkiye'yi temsil ediyor. Şahsı, bu kimse olabilir, şu kimse olabilir. Ama o makama, saygı gösterisi olarak, ister alkışlayın, ister alkışlamayın, ama ayağa kalkmak gerekir. Bizim görüşümüz budur. Bir muhalefet partisi, olduğu gibi oturdu. Hatta Cumhurbaşkanı geldiğinde biraz rahat oturdu. Anamuhalefetten bir grup çıktı, bir grup ayağa kalkmadı. İkiüç parçaya bölündüler. Siz muhalefet partisi olsaydınu. nasıl davranırdınız? ÖZAL Biz, Cumhurbaşkanı kim olursa olsun kalkanz. Alkışlayıp, alkışlamamak ayrı bir şeydir. Ona birşey demiyorum, içtüzükte alkışlanacak diye bir hüküm yok. Ayağa kalkılacak diye hüküm var, Cumhurbaşkanı'mn şahsı kim olursa clsun, Turkiye'nin birligini temsil ediyor. Buna saygı göstermek daha iyidir. Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in ANAP'ı destekledigi yolunda iddialar var. ÖZAL Cumhurbaşkanımız tarafsızdır. Bunu, muhtelif vesilelerle kesin olarak göstermiştir. Bızim seçtiğımiz Cumhurbaşkanı da değildir. ANAP'lı olması mümkün değil, biz TBMM'de aday gösteremeyiz. Kimse gösteremez. Cumhurbaşkanı seçilir. Paninin adayı olmaz. Tabiatıyla, bundan sonraki seçimlerde ağırlık iktidar partisindedir. İktidar partisi, bu seçimlerde, ağır rol oynayacaktır, öyle görünüyor. Ama gizli oylama olduğu için, kimsenin kontrolü söz konusu değil. Şimdi, "tktidar partisi seçti" diye, Cumhurbaşkanhğı'na saygısızlık yapılmaması lazım. Mevcut Cumhurbaşkanımızı hiçbir iktidar partisi seçmemiş, referandumda halkoylamaayla seçilmiştir. Bakan yardımcılıgı anayasaya aykın bulunursa, farklı bir kadrolaşmaya eidilecek mi? ÖZAL Bakan yardımalığı konusu, anayasaya aykın olursa, "anayasayı nasıl degiştiririz?" diye düşünmeye başlanz. nede yer almasıra önce istemedi. Ancak, Başbakan Özal'ın Evren'i daha sonra ikna ettiği alınan bilgiler arasında yer aldı. Bununla birlikte Kececiler'in "mutlaka kabineye gireceği" biçimindeki yorumlara, Başbakanlık çevreleri, yine de "ihtiyatla" yaklaşılmasını bildirdi. Keçeciler'in kabinede yer alması için, özellikle Başbakanın kardeşi ve eski MSP'li Bakan Korkut Özal'ın özel bir çaba harcadığı başkent siyasal kulislerinde özellikle vurgulandı. E\TenÖzal göruşmesi sırasında kabineye girecek isimler dışında, aynca, "bakan yardımalığı" konusu üzerinde de uzun uzun duruldu. Çankaya Köşkü'nde görev yapan hukukçulann kendisine sunduğu rapora dayanarak, "bakan yardımcıbgını anayasaya aykın bulao" Cumhurbaşkanı Evren dünkü görüşmede Özal'a bu düşüncesini net bir biçimde iletti. özal da bunun üzerine, bu konuda "hukuki çalısmalann yüratülmesi" için kendi hukuk danışmanlarına talimat verdi. zannını vermek, yeryüzünde okuma yazma bilmeme sayısı bakımından sekizinci gelen Türkiye'de... SHP sözcüsünün konuşması ANAP milletvekillerince "program üzerinde konuş" diye kesilirse, sözcü konuşmasını şöyle sürdürmelidir: Programın rejim meselesiyle çok ilgili olan gerçek demokrasi, o çok özendiğimiz, çok benzemeye çalışbğımız Batı demokrasisinin icabı olarak sosyalistliği, felsefesini, iktisat anlayışını, halkçılığtnı, çalışanlardan yana olmasım, emekçilerin kendi allnterleri ile meydana getirdikleri varidattan ve cevherden alınan kâriarm hesaplannı, patronlardan, işverenden, özel sektör deyimi altında saktansalar dahi sormalannı... SHP sözcüsüne konuşmasınm bu bölümünde de sataşma oiabilir. O zaman sözcü, konuşmasını şöyle sürdürebilir: Batı kapitalizmi kendisini servete garkederken yeryuzunde bugün 1.5 milyar insan aç ve biilaçtır Onların strtından, buradaki Türklerin çektiği sıkıntılar sayesinde biraz da bihkmiştirbuparalar...(...) Sömürge tipigelişme, herzaman küçük zenginler zümresini geliştirir ve nüfusun buyük bir kitlesini daha da sefilleştirir. G&rçekten de azgelişmiş ülketerde daima çok iler! bir yaşama seviyesinde olan küçük bir azınlık ve kapitalizm öncesi feodal, hatta feodal öncesJ şartlarda yaşayan bir çoğunluk vardır... SHP sözcüsüne, kapitalistlerin "yevmiye ile yaratılan değer arasındaki farkı", yani "artı değer"i anlattıktan sonra sataşmalar olursa şöyle konuşmasını salık veririz: Kapitalist bir görüş tarzmın nedenlerini ortaya koyup tenkidinin nasıl yapılacağının ifadesidir bunlar. Bir sosyalistin, kapitalist düzenin ve kapitalist iktidarm hangi zümreleri koruyacağını ortaya koyabilmesi için evvela kapitalin tenkidini yapması lazım.. Arada yine sataşmalar olursa SHP sözcüsü, "Bakın ben sosyalistim, ittihar ederim sosyalisttikle" diye ANAP'a meydan okumalı ve şöyle konuşmalı: Efendim, hükümetimiz kapitalist bir hükümettir. Kapitalist bir program getirmiştir. Kapitalist bir programı tenkit ederken vakıaları sıralıyorum. \ani kapitalist dengesi ağır basan bir Büyük Millet Meclisi'nda kapitalist milletvekillerinin macerasını anlatıyorum.. Sözcü konuşmaya renk katmak için arada şöyle sorular da sormalıdır: Neden kapitalist sistem Türkiye'yi kalkındıramaz, neden kapitalist iktidar ve kapitalist hükümet bu programla başarıya ulasamayacakttr? SHP sözcüsü yabancı sermaye konusunda konuya şu sözcükterle girmelidir: Yabancı sermaye diye Türkiye'de şimdiye kadar ne kadar gayret sarfedilmişse ta Sultan Hamid zamanından Fehim Pasalardan başiar, Doyçe Bank'tan geçer eski bir tarihi vardır, daima Turkiye'nin başına sonunda felaket getirmiştir... Yabancı sermayenin, her türtü özgürlüğü ve denetimi bir yana iterek "Aiabildiğine serbest bir ortam yaratmak arzusu ile harekete" gectiğini; bunun yaratacağı "kötü sonuçlan" anlatmanın bir görev olduğu da SHP sözcüsünce anlatılmalıdır. SHP sözcüsü, hükümetin ntçin başarılı olmayacağını şöyle açıklamalıdır: yabancı sermayeye güvendiği için olmayacaktır. Bir muayyen azınlığın daima çoğunluğun sırtından geçinmeyi teşvik ettiği için olmayacaktır. Konuşma şöyle bitmelidir: Bunun en sağlam yolu kapitalistlerin aldıklan paralann ödemedikleri v&rgilerini, ortak oldukian yabancı sermayedarları, bu memleketin insanlannı çalıştırarak kâr fazlası diye ceplenne sokarken, sosyalistierin de bunları teker teker, zaman zaman suçüstü halinde, zaman zaman da mantık çelişmeleri halinde, zaman zaman da yedi sene evvel yazılmış makalenin tersi şeklinde teker teker şöyle kulağından tutup çıkartıp meclis kürsüsünde, basında, açık yüreklilikle tenkit etmeleri tek selamet yoludur... Bu konuşma, 8 Aralık 1965 günü, TİP sözcüsü Çetin Altan tarafından yapılmıştır (M. Meclisi B: 8.8.11.1965. 03. S:24455). SHP sözcüleri ANAP hükümet programını eleştirirken TİP sözcüsü Çetin Altan'ın bu konuşmasından yararlanabilirler. ANAP sözcüleri de bu konuşmaya, yazar Çetin Altan'ın son yıllardaki yazılarına dayanarak yanıt verebilirler. Tabii Çetin Altan'ın öğütlediği gibi hep "açık yürekler Keçeciler tartışması Başbakan Özal'ın yeni kabinesi için düşündüğü isimleri geniş bir liste halinde Cumhurbaşkanı'na sunarken, ANAP'ın vetolu kurucu üyesi Genel Başkan Başyardımcısı Mehmet Kececiler'in de olası Bakanlar arasında adı gecti. Cumhuriyet muhabirinin edindiği bilgilere göre, Özal, karşı çıkmasına rağmen Evren'i Kececiler'in bakanlıgı konusunda ikna etti. özal'la Evren arasında kabinenin oluşturulması konusunda, 14 aralıktan sonra dün gerçekleşen ikinci göriişmede bazı bakanlıklarla ilgili seçenekli adaylar konusunda aynntılı konuşuldu. Sağlanan bilgilere göre, Başbakan özal, ortak isimlerin bulunduğu, fakat bununla birlikte birbirinden farklı üç ayrı kabine listesi oluşturdu. Dünkü görüşmede, "bu taslak liste" Cumhurbaşkanı Evren ile Başbakan özal tarafından birlikte gözden gecirildi. Öğrenildiğine göre, daha önceki görüşme çerçevesinde, Başbakan özal, özellikle dört bakanlıkla ilgili olarak tüm taslak listelerde alternatif isimler sıraladı. Içişleri, Dışişleri, Milli Eğirim ve Milli Savunma bakanlıklanna yapılacak atamalarla ilgili olarak Cumhurbaşkanı ile Başbakan'ın uzun süre görüştükleri öğreruldı. Bu dört bakanlığın Cumhurbaşkaru'nın "öwi bir önemle ustünde durdugu" belirtildi. Bu nedenle de, bu dört bakanlık için çeşitli isimler Çankaya'ya sunuldu. Özellikle Mehmet Kececiler'in adı, Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında görüş ayrılığı doğmasına neden oldu. 12 Eylül öncesinde Kececiler'in Konya'da MSP'den belediye başkanı seçilmiş olması, bu niteliği sonucu 1983 yılında ANAP'a kurucu üye olduğu sırada, 12 Eylül yönetimi tarafından veto edilmiş bulunması, Evren'in "hassasiyeüni" yine Kececiler'in üzerine çekti. öne sürüldüğüne göre, EvTen, Kececiler'in kabi Olası isimler Başbakanlık çevresinden sağlanan bilgilere göre, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem, bundan bir süre önce Başbakan Özal'a, "Kabinede artık yer almak istemedigini. kendisi için eger bir görev düsunulüyorsa, Meclis Baskanhgı'nın kendisi için en uygun çözüm olduğunu" iletti. Özal'ın Erdem'in bu önerisine, "Bakahm, düşünelim" karşılığını verdiği belirtildi. Yaklaşık 5060 isımden olusan taslak listelerin içinde yer alan "muhtemd bakanlar" arasında adı en çok geçen milletvekilleri şunlar: "Adnan Kahveci, Cenglz Tuncer, Ali Bozer. Mesut Yılmaz, Hasan Celal Güzel, Mustafa Tınaz Titiz, Kazım Oksay, tbrahim Özdemir, Hüsnü Dogan, Safa Giray.Ekrem Pakdemirli. Yusuf Özal. Ahmet Karaevli, Oltan Sungurlu. Mehmet Yazar." Halen kabıneüe görev alan bakanlar arasında Mükerrem Tasçıoglu, Muslafa Kalemli. Kurtcebe Alptemoçin, Veysel Atasoy, Yıldınm Akboluf, Metin Emirogiu, Zeki Yavuztürk'ün isimlerinin karşısında, kabineye girip girmeyeceklerine dönük olarak "soru işareti" bulunuyor. Bir başka deyişle, adı geçen bakanlann kabineye girme şanslan "jüzde 50" biçiminde ifade ediliyor. Kabineye girmesine "çok uzak olasılıkla" bakılan şimdiki bakanlar arasında, Vehbi Dinçerler'in, Sudi Tiirei'in, Cahil Aral'ın, Abdullab Tenekeci'nin isimleri geçiyor. Özal'ın teşekkür gezisi Özal, odun kömür parası isteyen köylüye, "Siz zenginsiniz" karşılığını verdi. FARUK BİLDİRİCİ KONYA Başbakan Turgut Özal, secimler sonrasında yaptığı ilk teşekkür gezisinde, "Şehir ve kasabalarda odun kömür parası veriyorsunuz da, köylerde niye vermiyorsunuz?" diye bağıran vatandaşa, "Deraek siz, biraz daha zenginsiniz?" karşıhğını verdi. Başbakanı öpmenin yasaklandığı gezide. sürekli flaş patlatarak, fotoğraf çeken foto muhabirleriyle koruma görevlileri arasında tartışma çıktı. Başbakan Turgut Özal, dün öğle saatlerinde karayoluyla Konya'ya hareket etti. Eşi Semra Özal, bazı bakanlar ve parti yöneticilerinin katıldığı gezinin ilk durağı olan Kulu'da Başbakan ANAP'ın "Petek" otobüsünden yolda bekleyen vatandaşlara "Sizierin duası her zaman iyi geliyor. Bakın buğday fiyatbnna da siyaset kanştırmadık, iyi fiyat verdik" diye hitapetti. Bir vatandaşın, "Şehir ve kasabalarda odun, kömür parasını devlet veriyor da, köylerde niye vermiyor?" diye bağırması üzerine, Başbakan, "Demek siz, biraz daha zenginsiniz, karşılıyorsunuz" karşılığını verdi. Başbakan, Cihanbeyli ilçesinde de otobüsle bir şehir turu yaptı ve meydanda bekleyen vatandaşlara "Bu bir neri teşekkür gezisi, daha iyi bizmel verecegiz. Sizierin duasına muhtaeız" dedi. "Saglıgınıza duaayu" ve "Oyianmızla vilayel olmayı hak ettik Karaman" pankartlanyla yüzlerce aracın karşıladığı Konya girişinde Başbakan için 100 dolayında koyun kurban edildi. Başbakan ve eşinin neşeli olduğunun gözlendiği şehir turu sırasında, ortaokullardan getirilen öğrendlerin yağmur altında yol kenarına dizildikleri dikkati çekti. ' Mevlana Türbesi ve Müzesi'nin gezilmesi sırasında, ziyaretçilerin de yarattığı kalabalık dolayısıyla çıkan kargaşada, güvenlik görevlileri basın mensuplannı tartakladılar. Semra özal da, "Flaştan bir şey göremiyonım. Yeter artık flaş patlatmayın" diye bağırırken, Baçbakan da eşine el sallayarak, "Sus, sus" dedi. Ancak, Semra Özal bağırmasım, "Gözüm görmüyor flaştan" biçiminde sürdürdü. Bunun üzerine foto muhabirlen zoria dışarı çıkanldılar. Başbakan Özal, Konya'ya hareketinden önce, Cumhurbaşkanı Kenan Evren'le yapüğı olağan göruşmesi sonrası, gazetecilere yaptığı açıklamada, 1988 mali yılı bütçesinin aralık ayı sonuna dek yetiştirilemeyeceğini söyledi. Özal, devlet harcamalarınm yapılabilmesi ve devlet gelirlerinin tahsili konusunda hükümete yetki verilmesini öngören tasarmm hazırlandığını bildirdi. Ankara büromuzun haberine göre, 1988 mali yılı genel ve katma bütceleri yasalaşmcaya kadar devlet harcamalanna yetki veren yasa tasansı dün TBMM Başkanlığı' na sunuldu. 5 yıl tecrübeli bayan muhasebe elemanlan aranıyor. Mür: Remzi Bey 57589275501272 10 devlet bakanlıgı Başbakan özal'ın 2. kabinesinde öngördüğü bakan yardımcılıkları k o nusunu Çankaya' nın tavn nedeniyle "şimdilik" askıya alırken. başbakan yardımcılıkları sayısını ikiye çıkartacağı belirtiliyor. Başbakan yardımcüıklan için Kaya Erdem'in Meclis Başkanlığı'na kaydınlması durumunda, bu görevlere Yusuf Bozkurt özal ile Ekrem Pakdemirli'nin getirilebileceği ifade ediliyor. Bu arada iki yıl önce çıkartılan Yetki Yasası'na dayanarak Devlet Bakanları sayısmı arttırma eğiliminde olan Özal'ın yeni hükümette 10 devlet bakanhğının tümünü doldurması bekleniyor. Yetki Yasası, devlet bakanlıklan sayısının 15'e kadar çıkarılabilmesine olanak tanıyor. ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Apartman kapıcısı olarak'" SORL: 1946 dogumluyum ve kadınım. Apartman kapıcısı olarak çalıştığım işyerinde sigortalılık siirem, açüğım dava sonucu belirlendi. Mahkemece verilen kararda apartman kapıcüıgını 1 Nisan 1971'den işten çıkanldıgım Temmuz 1984'e kadar asgari iicret almak suretiyle siirdurdüğüm belirtildi. Böylece 1971den 1984'e kadar olan 13 yıllık çalışmalarım için sigortalı oldum. tşten aynldıgırn tarihten sonra da çalışmadım. Bu durumda emekli olabilmek için seçeneklerim var mıdır? N.C.İSTANBÜL VEFAT Merhum Süleyman ve Emine Erdinç'in kızı, Abdülkadir Erdinç'in kızkardeşi, Merhum Mecdi Devrim'in eşi, Nurkalp Devrim ve Okşan Giritli'nin anneleri, Yasemin ve Aksan Devrim'in babaanneleri Gamze Giritli'nin anneannesi, Monigue Devrim ve Adnan Giritli'nin kayınvalideleri ANKARAUan YALÇ1NDOĞAN TBMIVrde lojman bunalımı (Baştarafi 1. Sayfada) gtbirmerci bulunmuyor. Bu nedenk TBMM Başkanlık Divaıu'nın oluşmasından sonra divanm ilk icraatı lojmanlarını boşaltmayan milletvekillerine "tebligat yapmak" olacak. Ycni milletvekilleri ise lojmanlann büyük bölümü dolu olduğundan yakınlanrun yanlannda, otellerde ve kamu kuruluşlanrun misafırhanelerinde kalıyorlar. Milleıvekili lojmanlanru boşaltmayan 80 eski milletvekiü arasında "jet" lakabıyla ünlenen Kırşehır Milletvekili Tevfık Güoeş, TBMM Başkanı Necroettin Karaduman'm bir dönemde rakip aday olarak karşısına çikan Kastamonu Mılleıvekilı Şobao Küçüko£lu, tstanbul'da yalı sahibi olduğu bütçe komisyonunda dile getirilen Bingöl Milleıvekili Hakkı Artnkaslan, TBMM'de kürsüye çanıa fırlatarak "çantaa" olarak üne kavuşan Bilecik Mületvekili Yılmıtz Demir bulunuyor. Lojmanlarını boşaltmayan bazı eski milletvekilleri de şunlar: "Cemal Özdemir. Musıafa Kemal Paloglu, Durcan Emirbayer, Nurettin Yatano^lu, SaUm trel, Hasan Altay, Hüsamettifl Konuksever, Fuat Öztekin, Şeyhmuz Bahçeci, Mirza Kurşunluoğlu, Rıdvan Yıldınm, Aziz Kaygısız, Rıza Öner Çakaa, Huse>in Avni Sagesen, Ata Aksu, Sunıri Baykal, Itezzan Şahinka>a, Saffet Sakarya, Nevzat Yagcı, Sabit Baıumlu, Mehmet Kafkasiıgil, Idris Gürpınar, Ahmet Siiter, Lezgin Önal, Nihat Akpak, Muhidin YUduım, Benıti Erdoğan, Yılmaz Hastürk, Banş t an, Coşkun Bajram, Mebmet Özdemir, Miinir Sevinç, Ahmet Buyükugur, Necdet Fevzi Erdinç, Kadir Narin, Arsan Savaş Arpacıoğlu, Naci Taşel, Ali thsan Elgin." Lojmanlarından çıkmayan Uyeler anayasaya göre kendilerinin "5 yd stıreyle milletvekili seçilmiş olduklannı *e kendi sorumluluklan dışında yasamı yılının 4 yıla diişmüş oiduganu" belirtiyoriar. Çocuklann okul dunımları nedenivle haziran ayına değin çıkamayacaklarını söyleyen üyeler de var. Kimileri ise kışın ortasında kimsenın kendilerini bu evlerden çıkaramayacağı görüşünü dile getiriyorlar. Lojmaniara taşınmamış ve anahtarlannı bile almamış 30 milletvekili \ar. Lojmanlan boşaltan eski milletvekili sayısı ise yalnızca on. Parlamenterler her ne kadar memur sayılmıyorlarsa da halen yürürlükteki konut yönetmeliği uyarınca, oturdukları evleri boşaltmalan için iki ay süreleri bulunuyor. Yani bir anlamda eski üyelerin 29 ocak tarihine kadar buralarda oturmalarının yasal olup olmadığı da tarüşma konusu yapılıyor. Öte yandan SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, seçimi yitirip de lojmanlanndan aynlmayan eski paruli üyelerinin isimlerini saptaması için bazı görevlilere talimat verdi. Sağlar, bu üyelerden lojmanlanndan çıkmalan, yerlerine Ankara'ya gelen yeni üyeİerin yerleştirilmesi için çaba harayor. Ancak bu konuda ne denli başarılı olabiJeceği bilinemiyor. Bir yandan lojman tartışması sürerken, ANAP'tan yeniden parlamenter seçilen Yılmaz Hocaoglu. Hazım Kutay, Betaiç Sadi Abbasoğlu ve Ünal Akkaya herkesten atik davranarak TBMM Halkla tlişkiler Binası'ndaki büyük odalara görevlilere bile haber vermeden sessizce taşındılar ve isimlerini de kapılara yapıştırdılar. Meclis görevlileri de memur olmalan nedeniyle bu olaylan izlemenin dışında herhangi bir girişimde.bulunamıyorlar. Halen çalışma odalannın anahtarlarını teslim etmeyen 1520 kadar eski parlamenter bulunuyor. Ancak bu odalar için yedek anahtarlardan yararlanılacak. Bu yasama döneminde yeniden seçilen 166 milletvekilinden yalnızca 5'i >apılan ankete odalarını degiştirmek istedikleri yanıtını verdi. tlgililer, lojman ve çalışma odalannın daba uzun süre başlarmı ağntacağından kaygı duyuyorlar. SADÎYE DEVRİM 11 Aralık 1987 tarihinde Brüksel'de vefat etmiştir. Cenazesi 18 Aralık 1987 cuma günü öğle r.amaanı müteakkip Karacaahmet Mezarlığı içindeki mescitten Kaldırılıp aynı mezarlıktaki aile kabristanına defnedilecektir. DEVRİM AİLESİ VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Rize eşrafından Zehra Yılmaz'ın biricik oğlu, Şişli, Arnavutköy, Beşiktaş eski Emniyet Amirlerinden REMZİ YILMAZ Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Başta annesi olmak üzere, sevgili eşi Müzeyyen Yılmaz'a, biricik oğlu Ümit Yılmaz'a, kızlan Neriman, Leman ve Semra'ya çok degerlı torunları ile kardeşlerine, yakınlarına ve dostlanna başsağlığı dilerken, sevgili ve eşsiz insan dayıma Tanndan rahmet diliyorum... MUSTAFA HOLOĞLU AFŞİNELBtSTAN LİNYtTLERİ İŞLETMESİ MÜESSESESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN 1. Müessesemiz ihtiyacı olarak teknik sartnamesi ve genel şartname hükümleri ile imalat resmine göre kapalı teklif almak suretiyle, aşağıdaki malzemeler satın alınacak, imal ettirilecektir. S.no lhale konusu malzemeler: Miktan: Dosya no: Ihale tarihi: a) Muhtelif rulman 10 kalem 62.AEL/87493 4.1.1988 73.801.875.AEL/87.458 5.1.1988 a) Muhtelif iş makineleri yedekleri 130 kalem 73.801.875.AEL/87.458 5.1.1988 b) Muhtelif iş makineleri keçeleri 12 kalem 8O1.875.AEL/87.484 6.1.1988 3. Baftfter teleskop köprü tekeri 16 kalem 2.Teklif zarflaTı ihalegünü saat 15.00'e kadar AEL Müessesesi Genel Muhaberat Şefliği'ne verilmiş ola caklır. 3. Teklif zarfları ihalenin yapılacağı gün saat 15.30'da Elbistan'da AfşinEIbistan Linyitleri tşletm.i Müessesesi Tiaret Şube MudUrlüğü'nde açılacaktır. 4. Şarinameler Elbistan'da AEL Ticaret Şube Müdürlüğü'nden, Ankara'da Türkiye Kömür Işletmeleri Kurumu Genel Müdürlüğü, KST Ankara Şubesi Yani Hipodrum kal: 1 l'den, lstanbul'da G62 Sokak Merkez Efendi Balıklı Yolu "Atatürk öğrenci Sitesi karşısı Zeytinburnu'nda TKİ. Istanbul Satınalma Müdürlüğü'nden temin edilebilir. 5. Postadaki vaki gecikmeler dikkate alınmaz. 6. Müesse<emiz 2886 sayılı kanuna tabi değildir Basın: 37442 1. 2. (Baştarafi I. Sayfada) "Bu muhalefet başka muhalefet", o zaman çareyi çalışmalarını "kısaltmakta" arıyor. Yapabilir mi, göreceöiz. Yineliderlerle Özal'ın görüşmesinde ortaya çıkan bir başka anlaşmazfık "// saytsnın yükseltilmesi" i.'e ilgili. Özal lidertere "Yirmi ilçeyi il haline getireceğiz" diyor. Muhalefetin tepkısi elbette siyasal içerikli: "Yapacaksınız, çünkü seçimde tam anlamıyla dar bölge sistemine gitmeyi düşünuyorsunuz. Şimdi hiç milletvekili çtkartamadığtnız bir bölgede bir ilçeyi il yaparak, oradan da milletvekili elde etmeyi duşünüycrsunuz". Özal, muhalefetin bu tepkisine rağmen, heıtıalde il sayısını 67'den 87'ye yükseltmekien geri kalmayacak. Hükümetin açıklanmasına ilişkin zamana gelince. dün Özal'ın da belirttiği gibi. kabine pazartesi günü kesinleşecek. 21 aralık günü kabine belli olacak. 24 aralık günü de Meclis Başkanı seçılecek. ve o arada ilginç bir olay yaşanacak. 28 aralık günü Özal TBMM'de hükümet programını okurken, yukarıda Bütçe Komisyonu "getpid butçeyi" ele alacak. Hükümetin programının okunmasından sonra tartışmalar için "iki tam günün geçmesi" gerekiyor. İste, belirtilen iki gün 'Cinde bu kez Meclis genel kuruimda "bütçe ele alınacak". Yani, genel kurulda hükümet programı okunurken, bütçe komisyonunda bütçe görüsülecek. İki tam gün arada ise bütçe bu kez genel kuruldan geçirilecek. Meclis içtüzüğüne göre, olur mu olmaz mı?.. Araştırılmış, geçmişte Sadi lımak hükümeti döneminde benzer bir uygulama var. Meclis başkanının seçimi için anayasada öngörülen on günlük süre ve buna ek olarak bütçenin 1 ocak tarihine dek yasalaşması zorunluğu "başkentte zamanı sıkıştınyor". Sıkışan zamanda iç politika yoğunlaşıyor. YANIT: Sosyal Sigortalar Yasası'nda yaşhhk aylığı bağlanması için aranan koşullarda kadın sigortalılar için ayncahk tanmmıştır. Bunlardan biri sigortalılık süresi, diğeri ise yaş sınındır. 15 yıllık sigortalılık süresi içinde 10 tam yıl (3.600 gün) malullük, yaşlıhk ve ölüm sigortalan primi ödemiş bulunan erkek sigortalılara 55 yaşlannı doldurduklannda yaşlıhk aylığı bağlanabilmektedir. Buna karşıhk gene 15 yılhk sigortahhk süresi içinde 10 tam yıl (3.600 gün) malullük, yaşhhk ve ölüm sigortaları primi ödemiş olan kadın sigortahlara ise 50 yaşını doldurduklannda yaşhhk aylığı baglanır. 25 yıldan beri sigortah bulunan ve bu 25 yıllık süre içinde 5.000 gün (15 yıl 10 ay 20 gün) malullük, yaşhhk ve ölüm sigortalan prhni ödemiş bulunan erkek sigortalılara 55 yaşınıdoldurmuş olmaları koşulu aranmaksızın yaşlıhk aylığı baglanır. Kadın sigortahlar için 25 yıllık süre 20 yıla indirilmiştir. 20 yıllık sigortalılık süresi içinde gene 5000 gün malullük, yaşhlık ve ölüm sigortalan primi ödemiş olan kadın sigortalılara 50 yaşın dolmasını beklemeden yaşlıhk aylığı baglanır. 1946 doğumlu kadın sigortalılara 15 yıllık sigortahhk süresi içinde en az 3.600 gün prim ödemiş olmadarı koşulu ile 50 yaşını doldurdukları 1996 yılında yaşlıhk aylığı bağlanabilir. 20 yılhk sigortalılık sürenizi dolduracağınız 1 Nisan 1991'de malullük, yaşhhk ve ölüm sigortaları prim ödeme gün sayınızı 5.000 güne tamamlamanız durumunda bu tarihte size yaşhlık aylığı baglanır. TEŞEKKÜR Boğazımda meydana gelen rahatsızlığa, isabetli teşhisiyle mudahaie oden ve başarılı iki polipektomi operasyonu gerçekteştiren, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Kulak • Burun • Boğaz Kürsüsü öğretim üyelerinden Sayın, Doç. Dr. HÜSNÜ ÖZEK'e Yine ameliyatımda başarılı katkılan bulunan KBB doktorlarından, Sayın Dr. Murat Toprak ve Dr. Nazım Korkut'a teşekkür ederim. TAMER KAYAŞ AISNEMİZİ SAKLADIK Bizi bu acıh günümüzde telgraf ve çiçeklerle hatırlayan dostlar sağolsun. İsmet AY Hikmet AY