Katalog

Cumhuriyet TürkYugoslav resmi görüşmeleri Sahibi: Cumhuriyet Ma'.baacılık ve Gazetecilik Türk Anonim Şirketi adına Nadir Nadi • Genel Yayın MOdürü: H u a a Ccmal, Mtlessese MOdOrü: Endac Upklıgll, Yazı tşleri MOdOrü: Ok»y G&ntmtm, • Haber Merkezi Müdllrü: Yaiçu Bayer, Sayfa Düzeni Yöneüneni: AH Aear, • Temsılcıler: ANKARA: Yrifia Dofaa. IZMtR: Hikmet Ç*Üak»y«, ADANA: Cdal Baklaapç. tstanbul Haberleri: Erinn Akytfdu, Diş Haberler: Erfun Baka, Ekooomi: Oaman llagay, KOltttr CtUl Üster, Spor Danısmanı: AMüiIudlr Ynctlmu, Dttzeltme: Rcflk Durbat, BilimEgitim: Şahin AJp>>, tşSendıka: Şttkru Ketcad, Yurt Haberlcrı: Necdel Dot»n, Dızı Yazılar: Kenm Çabfkaa, Bursa: Uvenı GcnçelH, • Koordinatör: Akmct Koralıu, • MaJİ tşler. Erol Erkul, • Reklam: Ayjt Tonu, Ek Yayınlar: H i l y ı Akjol • ldarc: HüseyİB Gtrer, tsletme: Önder Çdik, Bılgılşlem: NaU lnal. Basın w Yayan Cumhunya Matbuohk w <".a.t T.A.Ş Tark Oca|l CKI. 3 | Î4334 Isı PK 24«kunbul Tel: 512 05 05 (20 hn). Tela: 22246 F u : (1) 326 60 72, • Bürolar Kmkm: Zıy» GAkalp Blv tnkılap S No: 19/4, Td: 133 11 4147. Teta: « 3 4 4 Faı: (4) 133 82 64 • lzmir: H. Ziyı Blv. 1352 S.2/3, Td: 13 12 30. T d a : 52359 F u (51)13 12)0 l : l n a a ü C l d 119 S. No I K « 1, Td: 145JO19731, Tde»: 62155. F«x: (711)2» 056 TAKVİM 18 ARALIK 1987 Imsak: 5.44 Güneş: 7.16 Öğle: 12.05 Ikindi: 14.24 Akşam: 16.44 Yatsı: 18.11 Ankaıu'nın gündenünde Bulgar Türkleri var ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) TürkYugoslav resmi görüşmeleri diln yapıldı. Görüşmelerde, ağırhkb olarak, şubat ayında yapılmas. öngörulen Balkan Dışişleri Bakanlan Toplantısı üzerüıde dunıldu. Dışişleri Bakanı Vthh Halefoğlu, Yugoslav Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Budinir Loncar'ı bugün kabul edecek. Dışişleri Bakanlığı'ndan edinilerı bilgiye göre, Türk tarafı, Türkiye'nin Balkanlar'da iyı komşuluk ilişküerinin, iküi ve çok tarafh işbirliğinin geliştirilmesinden yana olduğunu beUrtti. Yugoslav Dışişleri Bakanı Raif DiaUreviç, Uk kez 6 Nisan 1987 gunü Bdgrad Televizyonu'nda yaptığı bir konuşmada Balkanlar'daki siyası havarun iyüeşürümesine ve Avrupa'da işbirliğinin geliştirilmesine katkıda bulunacağı düşüncesiyle bir Balkan Ulkeleri Dışişleri Bakanlan Toplantısı önermişti. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoftlu 911 temmuz tarihleri arasında Yugoslavya'ya yaptığı ziyaret sırasında Türkiye'nin böyle bir önenye olumlu yaklaşımım ifade etmişti. Türkiye daha sonra 11 eylül tarihinde Raif Dizdarevic'e Türkiye'nin olumlu yanıtını yazılı olarak bildirmışti. Halen önerilen toplantının gündemi ve tarihi gibi hususlar üzerinde Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Nnzfcet Ktmörmir ile konuk rnüsteşar Loncar'ın başkanlığmdaki heyetler arasında danışmalar sürdürülürken, heyetler arasında yapılan ve ikili ilişkilerin de ele alındığı görüşmelerin ana temasını bu konu oluşturdu. Diplomatik gözlemciler, Yugoslavya'run öngörülen bakanlar topUnUsında. "potemiktere yot açacak" ikili konulardan çok, genel ilkeler üzerinde anlaşılmasını Utediğini bildiriyorlar. Muhalefet sokakta Kim Young Sam ve Kim Dae Jung seçim sonuçlannı kabul etmeyeceklerini açıkladılar. Yönetimin, gösterileri yasaklamaya hazırlandığı bildiriliyor. Kwangju 'da sokak göstericileri polisle iki saat çatıştılar. Dış Haberier Servisi Güney Kore'de önceki gün yapılan Devlet Başkanüğı seçiminde kullanılan oyların yüzde 83'ünün sayılmasından sonra, yüzde 37 oy alan iktidar adayı Roh Tac Woo, zaferini açıklarken, muhalefet, scçimlerin adil olmadığı gerekçesiyle, halkı protesto gösterilerine çağırdı. Muhalefet taraftarlarının başkent Seul ve diğer kentlerde sokaklara döküldüğü bildiriliyor. Oylann sayımı sürerken, iktidardaki Demokratik Adalet Partisi'nin Seul'deki merkezinde bir basın toplantısı düzenleyen Roh Tae Woo, "Artık kazuuu ve kaybedcn yok, sadece Kore Cumhuriyeti'nin gnrur doln halkı var" dedi. Bu ağır sorumluluğu layıki ile taşıyacağını söyleyen Roh Tae Woo, "Demokrasi tarihimizde yeni bir böliimiiıı açddıgı bugtinde halkımızın çatışmaya son vennesi ve birleşmesi gerekmektedir" dedi. 55 >aşındaki Roh, muhalefete de seslenerek, "Gönışlerinizi almaya ve sizi destekleven seçmenkrin fıkirterine saygı göstenneye haanm" dedi. Açıklanan sonuçlara göre, muhalefet adayları, seçimde yüzde 26.7 oy alan Kim Young Sam ile yüzde 26.1 oy alan muhalefetin diğer adayı Kim Dae Jung ise, Roh'un zaferini ilan etmesini Güney Kore seçim sonrası yeniden karıştı GüzeVin veda kokteyli tstanbul Haber Servisi Devlet Başkanı Hasan Celal Güzel, dün akşam tstanbul Sheraton Oteli'nde bir veda kokteyli verdi. Yerli ve yabancı basının temsilcilerinin kattldığı davette Güzel, "Yeniden bakan olmayı düşünüyor musunuz?" şeklindeki sorulara, "Her şey Sayın özal'ın kafasında. Kabineyi açıkladığı zaman hep birlikte öğreneceğiz" yanıtını verdL Güzel'in davetinde genellikle basın ve basının sorunları tartışıldı. tıklan açıklamalarda, seçim sonuçlarını ke^ul etmeyecekierini ilan ettiler. Seçimlere hile karıştrğını, bazı sandıkların toptan imha edildiğini ileri süren muhalefet liderleri seçimlerin geçersiz sayüması gerektiğinisavundular. SONUCA HAYIR Muhalefet tarattarlan sonuçlar açıklandıktan sonra sokaöa dökulerek yönetime karşı protesto gösterilerine başladılar. protesto ettiler ve yönetimin seçimlere hile karıştırdığını söylediler. Muhalefet liderleri, halkı ülke çapında gösteriler yapmaya ve Roh'un iktidan almasını önlemeye çağırdılar. "Demokrasi İçin Ulusal Koalisyon" tarafından yapılan açıklamada da, halk haziran ayında, yönetimi doğrudan seçimlere ve diğer politik reformları kabul etmeye zorlayan ülke çapındaki gösterilerin tekrarlanması çağrısında bulunuldu. Muhalefetin adaylarından Kim Young Sam ve Kim Dae Jung yap Roh'un yaptığı basın toplantısının ve toplantının Kore televizyonlarında yayımlanmasının ardından başkent Seul'de ve diğer ban kentlerde protesto gösterileri başladıgı bildiriliyor. Kun Young Sam ve Kim Dae Jung'u destekleyen seçmenlerin sokaklara dokülerek, "Adil seçSm istiyoruz" sloganlan ile yoğun gösteriler başlattıkları kaydediliyor. Kim Dae Jung'un en kuvvetli olduğu kentlerin başında gelen Kwangju'da ise yüzlerce kişi taş ve sopalarla poüsle çatıştı. Polisin göstericileri dağıtmak için göz yaşartıcı bomba kullandığı, göstericileri 2 saat kadar süren sokak kavgasından sonra güçlükle dağıttığı bildiriliyor. Bu arada yönetim, muhalefeti uyararak, seçim sonuçlanyla ilgili olarak gösteri yapılmasına izin verilmeyeceğini duyurdu. Cbnn Doo Hwan yönetiminin gösterileri yasaklamayı düşündüğü, bu amaçla hükümetin bir toplantı planladığı da kaydediliyor. Seçimden iki gün önce alarma gecirilen ordu ve polisin özellikle başkent Seul ve diğer büyük kentlerde sürekli devriye gezdiği ve gösterileri önlemek için çaba harcadığı görülüyor. Sechnleri kazandığuıı ilan eden Roh Tae Woo taraftarları da, Seul'deki Demokratik Adalet Partisi karargâhırun önünde, sevgi gösterileri yaparak adaylannın zaferini paylaştılar. Üniversite sınav provası 6 martta PİST UZfffiCAK Pist uzatma inşaatı ile sahil yolu kapanırsa havaalanına giriş Londra astaltından yapılacak. Sahil yolundan gelenler ise çok daha uzun ve dolambaçlı bir yol izleyecek. ANKARA (AA) Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı ile özel Dershaneler Birliği'nin ortaklaşa gerçekleştireceği üniversite birinci basamak deneme sınavı, 6 mart tarihinde yapılacak. Köprü üstiine uçak pisti İDRİS AKYÜZ Yeşilköy'deki Atatürk Havalimanı eski pistinin Ataköy yönüne doğru 750 metre daha uzatılmasının, havalimaru "sahil yotu" girişinin iptal edilmesine yol açacağı öğrenildi. önumüzdeki gunlerde, "uzatma" ihalesi yapılacak olan pistin uzantı bölümü, YeşilyurtHavalimam karayolu ile çakışıyor. llgililer, yolun trafiğe açık tutulabilmesi için pisti, yol üzerinde inşa edilecek Atatürk Havalimanı'na ilginç proje Tatil günii telefon ödemesi ANKARA (AA) Telefon faturalart, bundan böyle ödeme' dönemlerindeki tatil günleri de tahsil edilebilecek. Uygulamaya bu hafta sonunda başlanacak. Türkiye genelinde gerçekleştirilecek yeni uvgulamayla, özellikle büyük şehirlerdeki PTT merkezlerinde, ödeme dönemlerinin son haftasmdaki cumartesi ve pazar günleri telefon faturası tahsilatı için mesai yapılacak. Sovyeüer, Ankara ve Atina'da INF turunaçıktı ANKARA / ATİNA (Cumhuriyet) Sovyetler Birligi, ReaganGorbaçov zirvcsinden sonra Moskova'nın görilşlerini aktarmak üzere Ankara ve Atina'ya birer temsilci gönderdi. Ankara'ya gelen Sovyetler Birliği'nin özel temsilcisi Nikoiay R>dianov'a. süper güçler arasında başlatılan diyaiog ve buna bağlı olarak inualanan Orta Menalli Füzeler (INF) Antlaşması'ndan Türkiye'nin duyduğu memnunluk bildirilirken, «ilahsızlanma sürecinin sürmesi konusundaki dilekler ifade edildi. Atina'da da Sovyet Dışişleri Bakan Yaıdunası Loaginov, Başbakan Andreat Pauandıeu ve Dışişleri Bakanı Karolos Papolyas'la görüşerek Moskova'nın silahsızlanma sUrecindeki tutumunu anlattı. Dışişleri çevrelerinden edinilen bilgiye göre büyükelçi Radianov temasları sırasında, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un 11 aralık tarihinde Washington'da düzenlediği basın toplantısındaki "NATO'nuu güney lunattaki muazzam »skeri üslünlagn"ne iüşkın sozlenne de açıklık getirdi. Radianov, Gorbaçov'un yalruz Türkiye1 yi değil, NATO'nun Napoli karargâhına bağlı türa güçlerini ve bu arada ABD'nin 6. Filosu'nu da kastettiğini bildirdi. Washington'da 710 aralık tarihleri arasında yapılan ReaganGorbaçov zirvesi, ABD ile Sovyetler Birligi arasında orta menzilli nükleer füzelerin (INF) kaldırılması için imzalanan antlaşma ile silahsızlanma sürecinin gdeceği konularında Moskova'nın görüşleri hakkında bügi vermek için önceki gun Ankara'ya gelen Radıanov, dün Dışişleri Bakanı Vahit HalefogİB tarafından kabul edildi. Brüksel'de 11 aralık tarihinde yapılan NATO Bakanlar Konseyi toplantısında ABD Dışişleri Bakanı George Shultz'dan Washıngton'un zirve ve INF Antlaşması konusundaki görüşlerinı alan Halefoğlu, bu kez Sovyetler Birliği'nin aynı konulardaki görüşlerini aldı. Halefoğlu aynca, Zirve sonrası diplomatik trafik arttı Ankara'ya gelen Sovyetler Birliği'nin özel temsilcisi Nikolay Radianov'a, ABD ile SSCB arasında başlayan diyaiog ve buna bağlı olarak imzalanan INF Aptlaşması'ndan Türkiye'nin duyduğu memnunluk bildirildi ve silahstzlanma sürecinin sürmesi konusundaki dilekler ifade edildi. Radianov'a Türk tarafmın görüşlerini en yetkili ağızdan aktardı. Dışişleri Bakanlığı'ndan dün yapılan açıklamada, Büyükelçi Radianov ve Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ayban Kamd başkanlığında önceki gün yapılan heyetler arası görüşmelerde, Türkiye, iki süper güç arasında bir sOredir devam eden diyalogdan ve buna bağlı olarak, "süper sıfır" formülü çerçevesinde imzalanan ve orta menzilli nükleer füzelerin (INF) kaldınlmasını öngören antlaşmadan doğduğu memnuniyeti dile getirdi. Ankara'nın silahsızlanma sürecine global bir şekilde yaklaştığını belirten Türk tarafı, INF Antlaşması'nın her iki süper gücün yasama organlarında bir an önce onaylanraasını beklediğini ifade ederek, söz konusu anlaşmanın başta kıtalararası stratejik nükleer silahlar olmak üzere kimyasal ve konvansiyonel silahlar alanlannda da anlaşmaya vanlması için bir örnek oluşturması dileğini bildirdi. Ankara açısından özel bir önem taşıyan konvansiyonel süahlarda denge sağlanması konusuna da deginen Türk tarafımn Türkiye'nin stratejik konumunun özelliklerine dikkat çekerek bu konudaki görüşleri hakkında aynmılı bilgi verdiği belirtildi. Diplomatik gözlemciler Ankaranın böylece, Viyana'daki "Attantikten Urallar'a" formülü çerçevesinde konvansiyonel süahlarda indirim öngören Konvansiyonel lstikrar Görüşmeleri konusunda Sovyetler Birliği'ne bir mesaj verdiğini bildiriyorlar. Bilindiği gibi Sovyetler Birligi henüz başlamamış olan bu görüşmeler çerçevesinde Sovyetler Birliği'nin Kafkasya bölgesine karşı Doğu Anadolu'nun tümünün indirim kapsamına girmesini isterken, Türkiye, bölgedeki "NATO dışı ulusal güvenlik sonnnluluklanndan dolayı" Güney Doğu Anadolu'nun bu kapsamın dışında tutulmasıru istiyor. . NATO, INF'den sonra Sovyet askeri harcamalarının geleceğini değerlendirdi Savunma bütçesi artacak, sonra düşecek JVATO'/ıun değerlendirmesine göre, Sovyet askeri harcamaları önumüzdeki iki yıl içinde yüzde 3 oranında artacak. 1990'dan itibaren de askeri harcamalardan ktsarak, sivil kesime kaynak aktarımı yapılacak, HADİ ULUENGİN BRÜKSEL NATO tarafından yapılan tahminlere göre, Washington ile Moskova arasında başlayan silahsızlanma süreci sayesinde Sovyet ekonomisinin "fenüuamasT ve Mihail Gor baçov'un 19891990 yıllarmdan itibaren askeri harcamalardan kısarak sivil kesime kaynak aktarımı yapması mümkün. Ancak yine aynı tahminlere gore bu yılki beklenti, Sovyet askeri harcamalarının son iki yıl içinde olduğu gibi, 1988'de de yüzde 34 oranında artması. Brüksel'deki NATO sekreteryasında görevli bir üst düzey yetkilinin gazetecüere ^ptıgı açıklamada verdiği rakamlara göre, Sovyet Maliye Bakanı Gostzlev'in 20 eylulde 1988 savunma harcamaları için bildirdiği resmi rakam 20.2 milyar ruble ile sınırh. Ancak NATO yetkilisine göre, söz konusu rakam hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor ve asıl harcamalar bu miktann çok üstünde bir tavan oluşturuyor. 19751985 yılları için gayri safi miUi hasıladaki payı yüzde 1315 olarak hesaplanan Sovyet savunma harcamalarının, son iki yüda yüzde 34 oranında bir artış gösterdiği ve şu anda GSMH'nin yüzde 1517'si civannda olduğu da NATO tahminleri arasında. B u oran ABD'de yüzde 5.6, lngiltere de ise yüzde 5.1. Sovyel askeri bütçesi genel harcamalarda olağanüstü büyük bir paya sahip. Batı varsayımlanna göre, silah ve savunma teknolojisi uretimi için Sovyetler Birligi, genel enerji tüketiminin yüzde 20'sini harcıyor. Bu oran, demirçelik sanayünde ikiye katlanarak, bütün Uretimin yüzde 40'ma ulaşıyor. Aynı şekilde, "miliurize olmuş" Sovyel savunma butçesinde sektörlere göre yapılan harcama oranları şu biçimde dağılıyor: lnşaat °7o 3, personel giderleri Vt 8, araştırma ve teknolojı «b 18, bakım ve onarım "70 27, yeni silah uretimi % 44. Son yıllarda en çok yatınm yapılan silah türleri ise, "Be»r" üpi ağır bombardunan uçaklanndan, "Mik«" ve "Siernı" tipi denizaltüardan, SS25 tipi stratejik nükleer fuzelerden ve denizaltılardan atılan nükleer fuzelerden oluşuyor. NATO tahminlerine göre, önumüzdeki iki yıl içinde Sovyet askeri harcamalarının bir müddet daha artmaya devam etmesi muhtemel. Buna karşılık, ABDSSCB silahsızlanma sürecinin pekişmesi durumunda, Mihail Gorbaçov yönetiminin savunma bütçesinden tasarruf yapmaya başlaması ve "sivil ekonomiye" kaynak aktarımı gerçekleştirmesi, Brüksel'deki genel beklenti. köprü üzennden gecirmeyi planladıklannı söylüyorlar. Ote yandan, köprü üzerindeki bir uçak pistinin altından geçecek karayolu trafığinin güvenlik açısından sakınca yaratacağı da bazı teknik yetkililer tarafından ileri sürülüyor. Özellikle ağır tonajh kargo uçaklannın inişkalkışlannı daha güvenli yapabilmeleri açısından uzatılması düşünülen "0624" pisti, kuzeygüney (AtaköyFlorya) konumunda. Halen, 2 bin 350 m. uzunluğunda olan pist, Ataköy yönüne doğru 750 m. daha uzatılacak. DHMİ Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan projeye göre, uzatma inşaası, coğrafı yapı nedeniyle Florya yönüne doğru yapılanuyor. Bu nedenle Ataköy yönüne doğru uzatılması planlanan pist, bu kez de sahil yolunu havalimanına bağlayan yolla kesişiyor. Bu kesişmenin karayolu trafığini aksatmaması için uzanünın, bir köprü üt yol üzerinden geçirilmesi planlandı. Bu arada bazı ilgililer, "Viyadük" ya da "köprülü" pistin, alttan geçecek trafîğin güvenliği açısından sakınca yaratabileceğini de belirterek, gerektiği takdirde, havalimanı sahil yolu bağlantısının iptal edilebileceğini söylüyorlar. Aynı yetkililer, söz konusu yolun "havaalanı iç yolu" ve tali bir yol olduğunu da belirtirken, Atatürk Havalimaru karayolu trafik bağlantısının sadece "Londra Asfalö"ndan yapüması gerektiğini öne sürüyorlar. Bu arada adının açıklanmasım istemeyen bir yetkili, Atatürk Havalimaru'nın halen bir "Master Plan"ı bulunmadığım ve bu nedenle her "aklına gelen"in, birtakım değişiklikler ya da projeleri uygulamaya koyduğunu ileri sürdü. Aynı yetkili, "pist uzatma" projesinin de 1987 bütçesi gereği >"aünm alanına kanalize edilmesi gereken 100 milyon liranın harcanmasına yol açacağını belirtti. MikVyi sererim Haber Merkezi Londra'da yapılan bir defılede, 1988 yaz sezonu için hazırlanan mayolar sergılendi. Açık sarı ve pastel renklerin ağırlıkta olduğu defilede, Walt Disney'in ölümsüz tipi Miki Fare den esinlenerek hazırlanan modeller ilgi topladı. Hukuk Komisyonu raporu kamuoyuna açıklandı Palme soruşturmasında suçlama İsveç'te Palme cinayeti soruşturmasını inceleyen Hukuk Komisyonu, eski Emniyet Müdürü Holmer'in savcıpolis işbirliğini engellemesi nedeniyle katilin bulunmasında başarısız kalındığını öne sürdü. YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM Başbakan Olof PBİme'nin öldürülmesi ile ilgıli olarak polis ve savcılığın yürüttüğü çalışmaları aynntılarıyla inceleyen hukuk komisyonu, uzun bir süredir merakla beklenen raporunu önceki gün kamuoyuna açıkladı. Cinayet soruşturmasma karşı yoğun eleştiri kampanyası üzerine lsveç hükümeti tarafından görevlendirilerek 22 Mayıs 1986 tarihinde çalışmalanna başlayan komisyon, Stockholm eski Emniyet Müdürü Hans Holmer'in, katili bulma çabalanmn sonuçsuz kalmasında en büyük sorumluluğu taşıdıgını vurguladı. Soruşturmayı yöneten savcılar da raporda sert bir dille eleştirildi. Savcılıkpolis işbirliğinin saglıklı biçimde kunjlamamasımn, cinayet sonışturmasında "kUit" rol oynadığı belirtilen raporda, polisin savcılardan gelen "delil*' istemlerine kulaklarını tıkadığı ve iddia makamının sürekli olarak dışlandığı kaydedilerek, PKK ile ilgili olarak yürütülen ana soruşturmanın bu iki makam arasında "iktklar savaşı"na dönüştüğü vurgularuyor. Holmer yönetimindeki polis grubunun, savcılığın gözetimi dışında bağımsız bir çalışma yöntemi uyguladığına dikkat çeken komisyon, bunu "buyük bir hata" olarak nitelendiriyor. Raporda, polisin, savcılığın yönetimi altında çalışmayı ve herhangi bir gelişme konusunda bu makama bılgi vermeyi reddetmesinin, soruşturmayı tam anlamıyla "çıkmaza" soktuğu belirtiliyor ve bu durumun baş sorumlusu olarak Hans Holmer ve emrindeki grup gösteriliyor. Komisyon, savcılık ile polis arasındakı temel görüş ayrılığırun, PKK ile ilgili olarak yürütülen ana soruşturmaya farklı bakıştan kaynaklandığını kaydederken, polisin PKK Oyelerini izlemek ve telefonlannı dinlemekle yetindiğini, şüpheli kişi ve tanıklarla "belirlcyici" sorgulama yapmaktan kaçmdığını, savcıların bu nedenle delilleri yetersiz bulduğunu ve gözaltı, sorgu ya da ev araması gibi işlemleri gerektiği gibi yönlendiremediklerini belirtiyor. 1 yıl kadar önce bazı PKK üyelerinin gözaltına alınması ve kısa süre sonra serbest bırakılması ile sonuçlanan operasyonun, savcılığın bilgisi dışında yapıldığı, bunun da yurürlüktekı vasalara aykın olduğu, komisyonun Holmer'e yönelttiği eleştiriler arasında yer alıyor. Komisyon, eleştirilerinin bir bölümünü de savcılık makamına yöneltiyor. Cinayeti izleyen ilk gunlerde, savcılar tarafından işlenen bazı hatalann, soruşturmanın gidişini "hayıti" ölçüde etkilediği belirtiliyor. Savcılarm soruşturmayı yönetmekte birkaç ay gecikmesi ve polisin gölgesinde kalması, komisyon tarafından ceza usul yasasına aykırı olarak nitelendıriliyor. Raporda eleştirilen diğer noktalar ise şöyle sıralanıyor: • lhbarlar sağlıkh biçimde değerlendirilmedi. • Suç ve cinayet mahalli ile ilgili çalışmalar dikkatsiz, yavaş ve yeıersiz biçimde yürütüldu. • Cinayetın işlendıği bölgedeki evlerin çoğu aranraadı. • Olof Palme'nin özel hayatı ve ilişkileri ile ilgili soruşturma çok geç başlatıldı. • Polis ve emniyet teknik laboratuvan arasındaki işbırliği sağlıksız biçimde işledi Hukuk komisyonunun raporu, geçen man ayında kurulan parlamento komisyonunun çalışmalarında da "zemln" oluşturacak. Raporda saptanan hata ve eksiklere bağlı olarak lsveç hükümetinin polis ve savcılık makamlannda yeni düzenlemelere gidebileceği sanılıyor. Kültür MerkezVne Adile Naşit adı tstanbul Haber Servisi Bakırköy Belediye Başkanı Naci Ekşi, 14 ocakta açılacak olan Bakırköy Belediyesi Kültür Merkezi'nin admı Bakırköy Belediyesi Adile Naşit Kültür Merkezi olarak değiştirdiklerini açıkladı. Benazir Butto bugün evleniyor KARAÇt (ANKA) Pakistan muhalefet lideri Benazir Butto, bugün Karaçi'de evleniyor. 1977 yılında Ziya Ül Hak'ın gerçekleştirdiği darbeden sonra idam eçiilen Ali Butto'nun kızı olan 35 yaşındaki Benazir Butto, 34 yaşındaki zengin işadamı ve polo oyuncusu Asıf Ali Zardari ile dünya evine girecek. Çek lideri Hıısak görevinden aynldı PRAG (AP) Çekoslovakya DevletBaşkam ve Komünist Parti Genel Sekreteri Gustav Husak, 18 yıldır sürdürdüğü parti liderliği görevinden gözlerinin rahatsız olduğu ve görme güçlüğü çektiğı gerekçesiyle aynldı. Komünist Parti Genel Sekreterliğine PolitbüroüyesiMilosJakesgeunldı. Çekoslovakya resmi haber ajansı ÇTK tarafından verilen haberde, 74 yaşındaki Husak'ın sağlık nedenleriyle görevden aynlmak istediğini bir sure önce Komünist Parti Merkez Komitea'ne bildirdiği, buistek uzerinetoplanan 200kişilik komitenin, gerekçeleri inceledikten sonra isteği onayladığıduyuruldu. ÇTK'run haberinde, Husak'm parti sekreterliği görevinden ayrıldığı, ancak devlet başkanlığı görevinı sürdüreceği ve Politbüro'daki koltuğunu konıduğu kaydedildi. Aynca Merkez Komitesi'nin Husak'a 18 yıldır sürdurdüğu görevi sırasında "yuraücı ve verimli çahsmalan" nedeniyle teşekkur ettiği de belirtildi. Çekoslovakya resmi haber ajansı ÇTK, Gustav Husak'ın yerine getirilen 65 yaşındaki Politbüro üyesi Milos Jakes'in, Husak tarafından önerildiğinive Merkez Komite'debuoner.p.iı. oy birligi ile kabul edildiğini bildırdı. Jakes ıse 1977 yılınadn DU yan^ \ler kezKomııeSekreteıüği'nin uyeaycu Gerekçe: Görme rahatsızlığı 'Iforcbmcı doktorluk çılayor Yüksek Sağlık Şurası'nda, doktorla yardımcı personel arasında yeni bir hizmet sınıfı oluşturulması istendi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Sağlık Şurası, Türkiye'de olmayan "doktor yardımcısı" statüsünun oluşturulmasına karar verdi. Hasta bakım hizmetleri konusunda doktorun yukünü hafifletecek olan "yardımcı doktoriar", doktor yetişmeden bazı müdahalelerde bulunabilecek. Yardımcı doktor, doktordan bazı bilgileri sorarak, talimatlar alarak, ilk müdahaleyi yapabilecek. Bu kişilerin reçete yazma ve taııı koyma yetkisi olmayacak. "Doktor vardıması" statüsu konusunda bilgi veren Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Mustafa Kalemli, doktorların işinin ameliyat yapmak, tanı koymak, reçete yazmak ve belirli vizite saatlerinde hastayı izlemek olduğunu söyledi. Bunun dışında, doktorun hizmetini en iyi hale getirecek, ancak doktorun gerisinde, diğer yardımcı sağlık personelinin üzerinde bir ara sınıf gereksinim duyulduğunu vurgulayan Kalemli, "Bizdeki yardımcı sağlık personeli olan ebe, hemşire \e hastabakıcılannın yeterli şekilde eğitildiği kanısı yok" dedi. Doktorlann yetkilerini taşımayan "ara sınır'ın, sağlık hizmetlerinin çok iyi olduğu ulkelerde bulunduğuna dikkat çeken Kalemli, "Bu bir teknik sınıf. Bunlann, iıniversitder, bakanhklar icerisinde okullan var" dıye konuştu. Bilkent Universitesi Rektoru Prof. Dr. Mithat Çoruh, "Ara sınıf, birçok ülkede var. Doktorun bulunmadığı yerlerde, tiim işleri yüriıtebiliyorlar. tlaç vermekte ve teşhiste, doktordan aynlıyorlar" dedi. Hacettepe Universitesi Rektörü Prof. Dr. Yüksel Bozer, yardımcı doktor biçimindeki bir ara sınıfın getirilmesini "fevkalade tehlikeli" diye nitelendirererek, "Mevcut sınıflar işlemediği için, yeni bir yol aranıyor. Bu yanlıştır" diye konuştu. DPT temsilcisi tlhan Dülger, bu konunun dejenere olabileceğini belirtti. Ara sınıfın yetkilerinin ne olacağının çok iyi belirlenmesi gerektiğini kaydeden Dulger, sağlık memurlarının, sağlık uzmanı olarak yetiştirilebileceğine dikkat çekti. Bakan Kalemli, ara sırufa gereksinim olduğunu vurgularken, Türk Eczacılar Birligi Başkanı Prof. M«kin Tanker, yardımcı doktorlann ılerde doktor olmak isteyeceklerini belirtti. Sağlık hizmetinde, Türkiye'de olmayan yeni bir statü 2000'e Doğru yargılandı tstanbul Haber Servisi 2000'e Doğru dergisi Sorumlu Yazı tşleri Müdürü Fatma Yazıcı'nın derginin 39. sayısmdaki "Kürtlere Mahalli tdare" başlıklı yazıda "bölücü propaganda yapıldığı" savıyla 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmasına devam edildi. Derginin 2026 Ekim 1987 tarihli sayısı, kapak konusu olan "Kürtlere Mahalli tdare" başlıklı yazı nedeniyle DGM'ce toplatılmıştı. Duruşma ileri bir tarihe bırakıldı.