22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 9 KASIM 1987 TELEVİZYON 07.00 Açılış Günaydın Türkiye Programda Haberler. Hava Sohbeti, Jimnastik, Sohbet, pzgi film "Baltatar", dia film, Çefitli MOzik vt Magazin koseieri yer alıyor. Dağıstanlı ozan Resul Hamzatov, Nâzım Hikmet'i anlattv IsıkGöl forumu Kültür Servisi Çeşitli dünya aydınlarmın oluşturduğu IsıkGöl Forumu ikinci toplantısmı, üyelerden Peıer Ustinov'un davetiyle Isviçre'de yaptı. 1921 ekim tarihleri arasındaki toplantıya katılanlar arasında Arthur Miller, Cengiz Aytmatov, Friederich Durrenmatt da vardı. Türkiye'den Zülfı Livaneli'nin katıldığı ve "Mikroteknoloji, Kültür, Müzik" konulu bir bildiri sunduğu foruma çağrılı olan Yasar Kemal kitap çalışmaları yüzünden katılamadı. Ayrıca IsıkGöl Forumu'nun 1986'da Sovyetler Birliği'nde yaptığı ilk toplantınm tutanaklannı ve Mihail Gorbaçov'la yapılan görüşmeleri içeren kitabın Ingilizce, Fransızca, Almanca, Rusça ve tspanyolca olarak, her dilde 70 bin adet basıldığı ve dağttıldtğı belirtildi. 09.00 Kapanış 15.00 Açılış Ögleden Sonra Programda haberler, Türk Halk Muziği, Konumuz Konuğumuz. Sizin İçin. Bizimle Oynar mtsmız ve G6rünQm adlı haber program yer alıyor. Nâzım, bizim için bir ef saneydi "Tanıştığımız günü tam hatırlamıyorum. Ama bana öyle geliyor ki Nâzım'ı hep tanıyordum. Gençlik yıllarımda, Nâzım bir efsaneydi. Şairlerimiz onun hayatını çok merak ediyorlardı. 1951'de Sovyetler Birliği'ne gelişi olay oldu. Herkes heyecanla bekliyor, nasıl biri diye merak ediyordu..." MÜRŞİT BALABANLELAR Adı Resul Hamzatov. Ozan. Dağıstanlı ozan Hamzat Sadasa'nın oğlu. Kafkaslardaki Sada köyünde doğmuş. tlk kez 1956'da Türkiye'ye gelmiş. Bu ziyareti dördüncüsü. "Eskisi gibi degil hiçbir şey. Dünya degişiyor, Türkiye de değişiyor. İmkânsız olaıı şeyler imkânJı hale gelebiliyor. Açıklık ve samimiyetten mernnununı" diyor ve ekliyor: "Özellikle de Nâzım'ın konuşulması, tarlışılması beni sevindiriyor." Doğa hayranı. "Yerjüzünün en iyi ozanı, en iyi ressamı" diyor doğa için. Sanatını en çok doğanın etkilediğini söyleyerek Dağlarca'nın bir şiirini okuyor: "En çok sevdiğim dört ozan vardır / Dağ ozan Ağaç ozan / Yıldız Ozan / Su ozan!' "Bir efsaneydi bizim için" dediği Nâzım Hikmet'le 1952 yıhnda tanışmış. Biz de Nâam'la başlamak istedik sohbete. Kalmakta oiduğu Tepebaşı Etap'ta sabah kahvaltısı ederken bulduk Hamzatov'u. "Benim Dağıslanım" adlı kitabını Türkçeye çeviren Mazlum Beyhan'a "Başım •gnyor" diyordu. Beyhan "Galiba biraz fazla içtik dün akşam" diye eklerken, "Yok, az içmekten bence" diye yanıtladı Hamzatov. Gülüştük. Kanlı canlı kırmızımsı bir yüze sahip, kısa boylu ve şişman bir adamdı. Grimavi HAMZnOV RESUL Y01MS» Nâzım Hikmet, 1951'de tanışDkJannda, Hamzatov'a bir kitabını imzalamıştı. Nâzım, kitabına, "Hamzatov Resul yoldaşa, guzel ve güneşli şiirlerini sevdiğim şaire" dtye yazmıştı (üsne). Dağıstanlı ozan Resul Hamzatov (solda) şu sıralar TÛYAP Kitap Fuarı'nın konuğu olarak istanbulda bulunuyor. gözleriyle gözlüğünün ardından dikkatle bizi süzüyordu. 15. kattaki odasına çıktık ve sohbetimize başladık. Nâzım'la başlayaiım mı sofabete, ne zaman lanıştınız? HAMZATOV Tarihini tam olarak hatırlamıyorum. Ama bana öyle gelîyor ki, onu hep tanıyordum. Benim gençlik yıllanmda Nâzım bir efsaneydi. Şairlerimiz onun yaşamını çok merak ediyorlardı. 1951'de Sovyetler Birliği'ne gelişi çok önemli bir olay oldu. Herkes heyecanla bekliyordu gelişini zaten. Merak ediyorlardı, nasıl biriydi diye. Şair Tvardovski'nin bir şiirinde şu dizeler vardır: "Gösterir göstermez yerini Volga'nın / Yatağı değişecekti ulu ırmağın / Bu yüzden çok korkuyordu adam." Şimdi Nâzım da öyle. Tanışınca bu efsane yıkılacak mı? Yok. Tam tersi oldu. Şiirieri çevrilmiş miydi o sıralarda? HAMZATOV Evet. Çok sayıda şiiri dilimize çevrilmişti. ÖzeUikle "Kerem Gibi", herkesin dilinde>di. Ben o zamanlar çok gençtim. Moskova Universitesi'nde bir şiir gecesi yapılıyordu. 1952 ya da 1953 yılı olacak. Yirmiye yakın şair katılmıştı o geceye Dinleyiciler arasında her ulustan gençler vardı. Doğrusu ben de gurur duyuyordum, Nâzım'la beraber aynı sahneye çıkıyorum diye. O elini omzuma koyduğu zaman öylece bir fotoğraf çektirmiştik. Sonra o fotoğrafı bana vermediler. Fotoğrafçı kandırmıştı beni. Ben şöhret peşinde değilim, ama o fotoğrafı istiyordum. Nâzım o süre içinde bana Dağıstan'ı çok iyi bildiğini belirterek ben ve babam hakkında çok iyi şeyler söyledi. Nâzım her zaman sanatçıydı. İyi şeylere sevinir, olumsuzlukları eleştirirdi. O zamanlar Moskova'da bir otelde kalıyordum. Sık sık lokantaJara giderdim. Garson kızlann iyi arkadaşıydım. Yazarlar genellikle Moskova'da otururlardı. Nâzım da ziyaretlerini eksik etmezdi. Nâzım serbest şiir yazardı. Toplumcu bir anlayışı vardı. Sohbetlerinizde bu konu edilir miydi? HAMZATOV Birlikte olduğumuz zamanlarda daha çok Nâzım konuşurdu. Ben dinlemeyi yeğlerdim. Genç ve yeniydim çunkü. Ama Smdyakov, Vinokurov ve Lukonin, Nâzım'la bu konuyu çok tartışülar. Onlar kafıyeli yazıyorlardı. "Şiirde disiplin olmalı" diyorlardı. Nâzım'ın şiirierinden epeyce beste yapıldı Türkiye'de. Bildiğim kadanyla sizin de bestelenmiş şürieriniz var. Biraz söz eder misiniz? HAMZATOV Çok var. özellikle biri çok meşhur oldu. "Tnrnalar" adında. Hiroşima'da yazmıştım. Dağıstan'da en sevilen sembolik kuş, kartaldır. Japonya'da ise beyaz turna. Orada şöyle inanç var: Bir insan beyaz kâğıttan bin turna yaparsa bin yıl yaşarmış. Hiroşima'ya bomba atıldıktan sonra radyasyona maruz kalan bir kız beyaz kâğıttan turna yapmaya başlamış, bin tane yapamadığı için ölmüş. O kız için bir heykel yapmışlar. Hiroşima'dayken mevsim, oeyaz turnalann Sibirya'ya göç mevsimiydi. Onlan gördüğüm gUn, aldığım bir telgrafla annemin öldüğttnü öğrendim. Turnalann o uçuşlanna bakarak savaşta öldiirulen insanlanmızı düşündüm. Tiırnalar "V" şeklinde uçuyorlardı ve aralannda boşluklar vardı. O boşluklar savaşta öldürülenlerin yeriydi gibi geldi bana. Ve bu şiiri yazdım. Avarca yazdım, Rusçaya çevrildi. llkin Rusça söylenmeye başlandı. Bestecisi Yan Frenkel. Haum Grebnev Rusçaya çevirdi. Mark Bernes adında bir şarkıcırruz vardı, o da seslendirdi. Mark Bernes daha sonra öldü. Cenaze töreninde "Turnalar"ın çaluımasını vasiyet etmişti. Ve çalındı. Sovyetler Birliği'nde 20 tane beyaz turna heykeü var, şarkı çıktıktan sonra yapıldılar. Hatta Dağıstan'da Beyaz Türna Günleri yapıhyor. Nasıl yani? HAMZATOV Beyaz turnalar savaşta öldürülenleri temsij ediyorlar. Savaştaki ölülerimizi anma günleri bu heykellerin önünde yapüryor. Şimdi ben, Beyaz Turna Günleri uluslararası olsun istiyorum. Barış savaşımını temsil etsinler. Dağıstan'a komşu Osetin'de bir heykel yapılıyor. 7 beyaz turna var o heykelde. Bir kadının savaşta öldürülen 7 oğlunu sembolize ediyor. Önümüzdeki yıl acılacak. Olay kendiliğinden yayılıyor. Besteciler kapımı aşındınyorlar şiirlerün için. Bu ayın 15'inde Moskova Televizyonu'nda şiirlerimden gerçekleştirilen şarkılar icra edilecek. 17.00 Haberler 17.15 Sağlık Konulan Programda, orta yaşı gtçtikten sonra sağlıklı ohnak ve zinde kalmak amacıyla spor yapmaya başlayanlann karsı karşıya kaldıklan kalp ve kas rahaısalıklan konu ediliyor. 1730 HeMan Kutü büyücü tskeletor, Malkron isimli bir canavan yeniden canlandmp, Golgekr Şatosu'nu ele geçirmek için saldınr. Fakat karsısmaa HeMan'i bulur. 18.00 Çalışanlar İçin 18.40 Türk Halk Muziği • Bir Soüst: Seyit Al Ankara Radyosu Türk Halk Müvği Sanatçtsı Seyit Al. çekimieri Amasya'da yapılan programda sırasıyta şu parçalan okuyor Tek kapuian çıktım yüzBm peçeli Buiguru kaynatırlar GOkyuzünde bölük bOlak tumalar Kaslann karasına mil çekmiş arasına ve Bayram gelip elıme elimae. 19.00 Palmer Kasabası Ozel bir gQn için Luther'm küçiik kardeşi Detroitien Palmer'a gelir. CJ. orada is yapmaktadır ve zengin olmustur. Annesi ise C.J'e çok tutkundur, Ancak bir süre sonra CJIn arandıfı haberi gelir. 20.00 Haberler ve Hava Dunıma 21.00 Kaynanalar I Lades Tıjen ve Nuriye, çoaıklanna kendüerinden birer ev bımkabümek için bir kooperatife Oye olmuşlardır Fakat iki yıl geçmiş olmasma ragmen konuthmn yapüacağı arazi bile alınmamıştır. Bunun üurine olayı Kantar'a anlatmaya kamr veririer. Bu arada aılenın bir arada oiduğu bir yemekte Tıjen'le Kantar lades tutufur ve Kantar hayatmda ilk defa aldanır. Rasiri'in resim sergisi Kültür Servisi Opera Sanat Galerisi, yeni mevsimi Rasin 'in resim sergisiyle açtı. Galerinin yeni yöneticisi Ozay Erkılıç, 2 aralık gününe kadar sürecek olan sergide sanatçınm 1980 yıhndan başlayarak günümüze kadar yaptığı bütün çalışmaların yer aldığım belirtti. Çalışmalarmı uzun yıllar Paris'te sürdüren Rasin, 1979'da Papa II. Jean Paul'ün portresini yapmak üzere Italya'ya davet edildi. Orada yaptığı portre, şimdi Sacra Convento di San Francesco koleksiyonunda. Rasin, geçen yıl da, Papa II. Jean Paul'ün "Dünya Barışı İçin Dua" gününü simgelemek amacıyla "Barış" adlı bir tablo yaptı. Rasin 'in "Banş" adlı yapıtı afiş olarak bastırıldı ve dua gününün düzenlendiği Assisi kenti bu afişlerle donatıldı. 22.03 Ayın Konusu Tamir Serviskri baslığı altında yayımlanacak otan programda, tamıra adı allında evimize girip çıkanlar kimlerdir, bılgıleri tecrübeleri nedır, aldıklan paranın miktan neye göre belirknmektedir. makbuz veya farura vermekte midirler, sorumluluKlan neienür gibı konulann yam sıra "Servıs" adı aitında çaltsan büyük firmalann temsUciliklerinin venhkten hamel konusuna da değmiliyor. 23.00 Buddenbrook Ailesi Amca Gothold Buddenbrook ölunce, Thomas Hollanda konsolosu olur. Tony, Münih'e arkadaıını ziyareu gider. Christian'm sorumsuz davraniflan Thomas'ı çileden çıkanır, kavga ederier. Chrıstian Hamburg'ta çalısmak üzere yola çıkar. 23.50 Haber Dosyası Kapanış ÜÜNCİKANAL 18.58 Açılış Haberler 19.10 Merhaba Çocuklan Bizim Sınıf 19.35 Bizim Sazımız Bizim Sözümüz Programda, Türk halk müziğinde garip ayağının Ozelliklen anlatüıyor. Aynca strasıyla sanatçtlar şu parçalan soylüyorlar Nuray Hafiftaş Karanfil abu gerek, Mehmet özbek Ezo gehn, Ali Raa Gündoğdu • Oy ağama afama. 20.06 Klasik Mtizik 20.10 Pazartesi Oyunlan: Bir Daha Deneyin (Aynntıh bilgi yandaki sütunlarda) Mustafa Eren'in harfleri Kültür Servisi Graflk sanatçısı Mustafa Eren'in hazırladığı "Didyma" adlı harf karakteri merkezi ABD'de olan Chartpak Grafik Merkezi'nin düzenlediği yarışmada en iyi 10 karakter arasına seçildL 1988 yılında Chartpak'ın yayımlayacağı katalogda yer alacak "Didyma" harf karakteri tüm dünya grafikerlerine tanıtılacak. Mustafa Eren'e de 500 bin liralık para ödulünün yam sıra hazırladığı harf karakterinin her satışmda da yüzde beş oramnda telif verileceği belirtildi. Serbest grafiker olarak çalışan Eren, halen Milliyet Sanat Dergisi'nin grafik sorumlusu. 21.00 Ayn Dünyalar 2130 Haberler 22.12 Kayıp tmparatoriuklar 23.02 Gündem Dıs Poiitıka yazan Fahir Armaoğlu, Ankara Oniversitesi RektOrü Profesör Necdet Serm ve Sermaye Piyasası Kurulu Baskanı ProfesOr Ismail Türk'ün katıldıklan Programda. Körfezdeki son getifmeler ve dünya borsasına yansımast konulan .ijkniyor. 23.45 Haberler Kapanış Sovyet sinemasının zaferi İspanya'nın Valladolid kentinde düzenlenen şenlikte büyük ödülü, Sovyet yönetmen Yuri Kara'nın "Yann Savaş Vardı" adlı fılmi aldı. Film, "glasnost" politikası doğrultusunda, Sovyet tarihinin bir bölümünü ele alıyor. VECDİ SAYAR VALLADOLİD Valladolid Film Festivali'nin 32'nci Sovyet sinemasının zaferiyle sonuçlandı. Büyük ödül olan "Altın Başak"ı kazanan "Yann Savaş Vardı", Sovyetler BirliğTnin yeni resmi politikası "perestroika" ve "glasnost" doğrultusunda Sovyet tarihinin bir bölümünü irdeleyen bir ürün. Belki de yapım tarihi olarak en yenisı. Son yıl içinde dünya festivallerinin gözdesi haline gelen ve hemen hepsinden ödülierle dönen Sovyet filmleri arasında. "Yann Savaş Vardı" genç yönetmen Yuri Kara'nın 33 yaşında ilk fılmi. Kara, filmini sinema okulunda diploma çalışması olarak gerçekleştirmiş ve film tamamlandıktan sonra Gorki Stüdyoları, filmin dağıtımıru üstlenmiş. Kara ile filmin gösteriminden sonra konuştuğumda fılminin glasnost sonrası gerçekleştirilmiş bir ürün olmadığını özellikle vurguluyordu. "Gecen yıl filmi bitirdiğimde 'AntiSovyet' bir film olarak tanımlanıyordu. Oysa şimdi devletin sahip çıküğı, festivallere gönderdiği bir film" diyordu ve kuşkusuz ülkesindeki gelişmelerden büyük bir mutluluk duyuyordu. gerçek kişiler olup olmadığıru soruyorum. "Ünlü Sovyet uçak mühendisi Korelov'un yaşamından esinlenmiş bir yapıt" diyor. Korelov, Tupolev dahil pek çok Sovyet uçağının mühendisi. Stalin döneminde baskılara maruz kahnış, yaşamının bir bölümünü tutukevinde geçirmiş Korelov. Savaş başladığmda ise serbest bırakılmış. Fümi izleyen Sovyet seyircisinin fılmdeki kahraman, Luberetski'nin kişiliğinde, Korelov'u tanıyıp. tanımayacağını soruyorum. "Gençler bu dönemi iyi btraıiyor. Çünkü bu sorunlardan bahsetme şansımız yoktu son zamana kadar" diyor: "Ama dönemi yaşayanlann onu tanımaması olanaksız." Ya kendi ailesi? Kendi yaşamı ne kadar etkilenmiş bu dönemden? "Ailem, Vkrayna'da bir taşra kentinde yaşıyordu. Dognıdan bir etkiden söz edemem, ama benim ve benim kuşağımdan başkaları, örneğin genç oyunculanm için yürekten ve genlerden bir aktanm, bir miras söz konusu." Yuri Kara, "Yann Savaş Vardı "yı siyah beyaz çekmiş, ama bazı sahneleri renkli. Nedenini herkes başka türlü yorumluyor. Üstehk gerekUhği üstüne de kuşkulanmız var. En iyisi kendisine sormak: Tilme başlamadan pek çok eski fotoğraf topladım. Hepsi de sepya idi. Önce tüm filmi sepya yapmayı düşünüyordum. Ama sonra, bazı sahnelerde renk kullanmaya karar verdim. Çünkü her diktatör ülkesihin bir 'kışla' olmasını ister. Kışlada yaşam siyahbeyazdır. Siyaha daha yakın desek daha doğnı. Ama yaşam, yalnızca siyahbeyaz olamaz. Renkten kaçılamaz. Aşk ber zaman var olacaktır. Şiir de. Filmin genç kahramanını annesi *at gözlükleriyle' yetiştirmiş. Ama bir gün tanıştığı bir adam, Luberetski adlı bir aydın ona başka bir dünyanın kapılannı açar. Şiirin ve yaşamın egemen oiduğu renkli bir dünyadır bu." Boris Vasiliev, romanını 192426 yıllarında doğmuş genç öğrencilere adamış. Bu yıllarda doğan gençlerin yüzde 97'si yaşamlarını savaşta yitirmiş. Vasiliev'in romanı ve Yuri Kara'nın filmi işte bu kuşağı anlatıyor; okuldan doğruca cepheye giden kuşağı. Aşklar, arkadaşlıklar ve ihanetler yaşayacaktır bu kuşak. 9B sınıfının öğrencileri de öyle. Yesenin'i okumak suçtur. Çünkü rejim düşmanıdır Yesenin ve Yesenin'i okumak Komsomol'dan atılmak için yeterli bir suçtur. Babaları gözaltına alınan çocuklar, babalannı suçlamaya zorlanır. Dürüst kalmak, erdemlerini yitirmemek başlı başına bir olaydır. Ama bu kuşağın karşılaşacağı acılar, bu kadarla da kalmayacaktır. Çünkü "Yann Savaş Vardır". Kara, filmini savaşın başlangıcında bitirir. Sonrasını hep biliyoruz. 32. ULUSLARARASI VALLADOLID SİNEMA HAFTASI tZLEYtfl GÖZÜYLE TRT Genel Mütiürlüğu'ne duyurulur: 30 ekim cuma akşamı Birinci Kanal'daki Haber Kuşağı'nda, haber bültenıni elindeki kâğıttan okuyan sunucu, Fransa'da amonyum nitrat üreten bir fabrikada çıkan yangında yaralanan 24 kisiden Jâ'sınm tahliye edildiklerini söyledi. tşte, TRT Genel MüdUrlüğü'ne duyurmak istediğim de bu: tnsanlar, hastaneden tahliye edilmezler, taburcu olurlar. Hapishaneden tahliye otunur. AHMETMETE Yalova TRTye duyuru 2. KANAL / PAZARTESİ OYUNLARI RADYO TRT I tSJO Açrti}, program ve kısa haberler. 0545 Ezgi lcervanı. OSJO Şarkılar ve oyun tavalın. HM Köye haberler. 06.10 Gunaydın. 07 J» Haberler. 07.48 GüDün •gnden. * M 0 Arkaa yann. lt.OO Kısa haberler. 1045 Reklamlar. 11.00 Kısa haberler. 1145 Okul radyosu. 1140 Kısa haberler. 1245 Reklamlar. 12.10 TUrküler geçıdı. 12J6 TOrk Sanat Müzigi flzel programı. 1155 RekJamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler. 13.15 Müzik. 13J0 Bölgesel yayın ve reklamlar. 14.30 Geçen hafıa 14.45 TOrkOler. 1540 Kısa haberler. 1545 Ögleden soora. 1640 Kısa haberler. 1645 Okul radyosu. 1740 Kısa haberler. 17.05 Iş ve isçi dunyası. 17.25 Bölgesel yayın ve reklamlar. 18.00 Çocuk bahçesL 11.15 Haftanın çocuk şarkısı. 1SJ0 Accmküjdı faslı. 1&50 Hafif mttzik ve reklamlar. 19.00 Haberler ve olaylann ıçinden. 20.00 Beraber ve solo turkuler. 20JO MuzikaUerden bir yıldız. 21.00 Kısa Haberler. 2145 Türk sanat müzigi dınleyici istekkri. 2130 Türk halk muzigi. 22.00 Çesitü sololar. 22JS TürkOier. 22.40 Şarkılar. 2340 Haberler. 23.15 GecenİD içinden. N.55 Günün haberlerinden Ozetler. 01.00 Program ve kapanış. TRT I I 0 7 4 0 Açılış ve program. 07.02 Solistkrden seçmeler. 07.30 Haberler. 07.40 TOrkOler ve oyun havalan. 01.00 İki solistten şarkılar. 08J0 Sabah konseri. 09.00 TurkOler. 09.15 Çocuk bahçesi. 09 J 0 Roberta Rack söylüyor. 10.00 Şarkılar. 10.20 TOrküler geçidi. 10.40 Tarihten sayfalar. 1140 Beraber ve solo şarkılar. 11.30 Ankara Radyosu Çoksesli Korosu. 11.45 Hafif muzik. 12.00 TSM Erkekler Topluluğu. 12J0 Beraber ve solo turkuler. 13.00 Haberler. 13.15 Hafif muzik. 13.30 Caz ve hafıf müzık dunyasıodan. 14.00 Folklor dajarcıgımızdan. 14J0 Yabancı dil dersı. 1530 Kucük konser. 1640 Turkçe sozlfl hafıf muzık. 16^0 Aıkası yann. 16.40 Turkuler. 17.00 Kuçttk koro. 17J0 Edebıyatımızdau seçmeler. 17J0 Hafıf müzik. 1S.00 Şarkılar. 18.15 Tdrkuler gecidi. 18^45 Turkçe sozla hafıf muzik. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Klasik koro. 20J0 Yabancı dil dersı. 2130 Hafıf muzik. 21.45 Solistler gecidi. 22.15 Hafıf muzik. 2230 Bir roman / Bir yazardan hikâyeler. 22.45 Turkuler. 23.00 Haberler. 23.15 Beraber ve solo şarkılar. 23.40 Hafıf muzik. 23.55 Ünlü eserler. 0055 Program ve kapanış. TRT I I I 0 7 4 0 Açılış ve program. 07.02 Hafıf muzik. 0730 Sabah konseri. 08.00 Sabah için muzik. 0940 Haberler. 09.15 Muzıklı dakikalar. 10.00 Mnronom. 11.00 Ögleye dognı. 1240 Haberler. 12.12 Günun konseri 13.00 İki solistten şarkılar. 1330 Turkuler geçidi. 14.00 Konser saati. 15.00 Çocuk korolan. 15.25 Solistler geçidi. 1555 tki solistten turkuler. 1625 Haftanın çocuk şarkısı. 1630 Caz muziği. 1740 Haberler. 17.15 Sizler için. 18.00 Studyo FM. 19.00 Haberler. 19.15 Besteciler Stiller. 2040 Müzik demeti. 2140 Müzik kervanı. 2240 Haberler. 22.15 Çeşith Sololar. 23.00 13. tstanbul Festivali'nden. 0030 Gece ve müzik. 01.00 Program ve kapanış. TRT I V 0940 Açılış, program ve haberler. 0945 Şarkılar ve oyun havalan. 0930 TOrkOler gecidi. 1040 Haberler. 1045 Sabahın getirdikleri. 11.00 Haberler. 11.05 Turkuler. 11.20 Şarkılar. 1135 Türküler. 12.00 Haberler. 12.05 MOzik bahçesi 13.00 Solistler Gecidi (TSM). 1330 Türkuler geçidi. 14.00 Haberler. 14.15 Sazlarla Türk Sanat Müzigı 1430 Türküler. 14.45 Saz eserleri. 1540 Sizin için seçtikJenmiz. 16.00 Haberler. 1645 Türküler ve oyun havalan. 1630 tki solistten şarkılar. 17.00 Haberler. 1730 Nihavend faslı. 18.00 Program ve kapanış. Ispanya'da düzenlenen Valladolid Film Şenliği ekim ayı sonunda gercekleştırildi. Sovyet sinemasının zafenyle sonuçlanan şenliğin afişi. Hayatın değişik pencereleri FilizFikret Otyum Sergisi "Filmi, Gorbaçov'un reformlanndan önce bitirmiştim. Bir yıl bekledi, ama daha sonra Gorki Stiidyolan'odan aldığım para ile filue birkaç sahne ekledim. Büyük harcama gerektiren sahnelerdi bunlar. Nisan ayında filmimin kurgusunu tamamladım ve ilk kez Moskova Festi>ali'nde 'pazar'da göslerdim" diyen genç yönetmene, okul çalışması sırasında zorlukia karşılaşıp karşılaşmadığını soruyorum: "Okulda denefim, her zaman daha hafifti" diye yanıtlıyor. Yuri Kara, filminde toplumdaki çürümeyı, yozlaşmayı konu alıyor. Bürokrasi, yasaların kö tü kullanılması, insanların haksız yere suçlanması. Toplumun çeşitli katmanlarından gelen öğrenciler arasındaki ilişkile'r ve kız öğrencilerden birinin babasırun başından geçenler, ana olay örgüsünü oluşturuyor. "Yann Savaş Vardı"yı Boris Vasiliev'in bir romanından uyarlamış Yuri Kara. Romancrun, filmini üç kez gördüğünü üçünde de göz yaşlarını tutamadığını anlatıyor. "Benim için en büyük ödül bu oldu" diyor. Valladolid, "Yarın Savaş Vardı"nın katıldığı ilk uluslararası festival. Ama kuşkusuz daha pek çok festivale çağrılacak. Kara'ya filmindeki kişilerin BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ "Felçli" anlamında kullanılan tıp terimi. 2/ Yiğit... Yemişindcn turşu yapılan gebreotunun bir başka adı. 3/ Habeş soylusu... Şarap. 4/ Yenilik getinneyen, gelenekset.. Penı'nun plaka işareti. 5/ Ateşte kizartılmış taze buğday ya da mısır... lranlılara veriien bir ad. 6/ Çok zayıf ve kunı... Sınır rıişanı. 7/ Haris... Bir gıda maddesi. 1/ Kemiklerin yuvarlak ucu... Kalp atışlanndaki düzensizlik ve eşitsizlik. 9/ Sürgüne göndermek. YUKARIDAN AŞAGlYA 1/ Hekimlikte, vücut yüzeyinin bir bölümüne parmakla kısa ve hızlı vuruşlar yaparak, çıkan sese göre tanıya varma teknigine veriien ad. 2/ Ahırlarda iki hayvan yeri arasına bölmelik diye konulan kalın sırık... Kuzu sesi. 3/ Baklavaya benzer bir hamur tatlısı. 4/ Bir renk... tçine başka bir sıvı katılmamı; içki... Kamer. 5/ Parlayaıı, parlak... Isviçre'nin en önemli akarsuyu. 6/ AlUnkökü de denilen kustunıcu bir kök... Parnuktan dokunmuş basma. 7/ At yavrusu... Bakırın simgesi... "Türk Malı"nı simgelcyen harfler. 8/ lridyumun simgesi... Gondola benzeyen bir kayık. 9/ Cisimlerin devinimlerini inceleyen mekanik kolu. SANAT KULÎSİ Şiir kadar nazhsı yokturl TÜYAP Kitap Fuan'nın onur ozanı Fazıl Hüsnü Dağlarca, geçenlerde Istanbul Sergi Sarayı'nda Alpay Kabacalı'yla söyleşti. Doksan kişilik konferans salonunda yapılan söyleşiye ilgi büyüktü. Dağlarca'yı dinlemeye gelen okurlan, koltuklar arasında iki sıra oluşturacak sayıya erişmişti. 73 yaşındaki ozanımız, bir saat boyunca sözünü hiç sakınmadan, kendine özgü biçemiyle anılarını anlattı, şiire olan tutkunluğunu dile getirdi. Bu arada, belki de en çok ilgi gören, Dağlarca'nın şiir üstüne renkli sözleriydi. İşte bunlardan birkaçı: "Düzyazıyı yazmaktan korkarım, şiir bana küser diye"... "79 kitabım var, 1079'a doymam. Ben şiirin doymaz bir açıyım"... "Yaşarım bir daha, okuyunca beni bir daha"... "Bir süre yazmazsam, yüreğim şiir yazmaz"... "Şiir kadar nazhsı yoktur"'. TRT kangren mi? Başbakan Turgut Özal'ın eski başdanışmanı, ANAP'ın İsıanbul 3. bölge milletvekili adayı Adnan Kahveci, geçenlerde her "telden" sanatçınm davetli oiduğu bir toplantı düzenledi. Etap Marmara'da o akşam kimler yoktu ki? Arabeskin ünlü adlan Orhan Gencebay ve Küçük Ceylan'dan, Turk sanat müziğinin Gönül Yazar'ına, müzik dünyamızdan Barış Manço'dan tiyatromuzun Zeki Alasya Metin Akpınar ikilisine kadar herkes oradaydı. Adnan Kahveci'nin yönettiği toplantıda sanatçıların önerileri, sorunları ve istekleri tartışıldı. Ancak bütün sanatçıların birleştiği bir konu vardı: TRT'nin denetim ilkelerinin ilkesizliği! Özdemir Erdoğan, yaptığı ateşli konuşmada, hiçbir siyasal görüşü olmamasına karşın iki buçuk yıldır radyo ve TV'nin "yasakh" sanatçısı olduğunu söyledi. Daha sonra söz alanlar da TRT'ye ateş püskürdüler. Ama belki de daha ilginci, Kahveci'nin konuşmacılara verdiği yanıtlardı. Eski başdanışman, TRT'yle ilgili her konuşmanın ardından, "TRT kangren olmuş bir yaradır. Yarama tuz basıyorsunuz. TRT'yle ilgili konularda beni muhatap almayın" diyerek söylenenleri onaylıyordu. Kültür Servisi Çalışmalarmı Antalya Gazipaşa'da sürdüren Filiz ve Fikret Otyam, yapıtlarım 13 kasım 2 aralık günleri Bir Daha Deneyin / arasında Harbiye'deki Garanti Yazar: J. B. Priestley / Sanat Galerisi'nde Yönetmetv Haluk Kurtoğlu sergileyecekler. 1953 'te Bedri Rahmi Eyuboğlu / Oyuncular: Göksel Atölyesi'nden mezun olan Kortay, Cem Kurtoğlu, Fikret Otyam, uzun yıllar Mübeccel Vardar, Gülen gazetecilik yaptı. Karaman / 1987 yapıtnı / Fotoğraflannın yam sıra 27 45 dakika. röportaj ve anlatı kitabı bulunan Fikret Otyam, bu Kültür Servisi Ingiliz rosergisinde, yakından tanıdığı mancısı, oyun yazan, eleştirmen Anadolu insanı ve hayatını J. B. Priestley'den uyarlanan "Beritan Göçerleri" ve "Bir Daha Deneyin" adlı yapıt, Harran resimlerinde izleyiciye lkinci Kanal'ın Pazartesi Oyunanlatıyor. ABD'de iç mimari lan saatinde yayımlanıyor. Yööğrenimi gören Filiz Otyam, netmenliğini Haluk KurtogluGaranti Sanat Galerisi'nde, nun yaptığı oyunda başlıca rolGazipaşa 'ya yerleştikten sonra leri Göksel Kortay, Cem Kurtoğedindiği "çulhalık" denilen lu, Mübeccel Vardar, Gülen Katezgâhmda on yıldır raman paylaşıyorlar. dokuduğu "kaban", "dörtlü" "Bir Daha Deneyin"in öykü gibi özgün yapıtlarım sü, yetişkin oğlunu hâlâ çocuk sanatseverlere sunacak. gibi gören bir anne, eşine ve evliliğine sahip çıkamamış bir koca, yaşamın gerçeklerini kavrama olgunluğuna varamamış genç bir adam ve onun kendine güvenen Kültür Servisi Gravür alımlı sevgüisi üzerinde gelişmek tekniği ile yaptığı tedir. Bu kişilerin yaşadıkları çalışmalarmı Beyoğlu Vakko olaylar, onlan açmazlara, hiçbir Sanat Galerisi'nde sergileyen yere varmayan boş tartışmalara, Hayati Misman "Iskenderiye belirsizliklere sürükler. Uluslararası Akdeniz Bu belirsizliğin içinde kapıla Bienali'nde baskı dalında nnı çalan bir tiyatro yönetmeni, birinci olarak 1 milyon TL. pek çok şeyin yeniden gözden ge para ödülü ve bir altın çirilmesini sağlar. Bu, bir bakı madalya kazandı. Bienalde ma yaşama değişik pencerelerden Türkiye'yi temsil eden bakmak demektir. Ufukları ge Misman'ın büyük boyutlu nişletmek ve gerçek yaşamı an yapıtlarımn yer aldığı sergisi lamaya çalışmaktır. kasım sonuna kadar sürecek. Hayati Mismari'a ödül 6. KİTAP FUARI Bugün 9 Kasım Pazartesi Konuk \aıarlar: (14.00IS.(X» Adalet AĞAOĞLl'.Okia> \KBAL. Asını Bl ZİRCİ. Mıı/iilVcr BUYRUKÇU. Tuncvr CİİCIİNOGLU. BilgeMi 1 Rl NUS. Miişlak l.RLNUS. Uğur MlİMCl'. B.ırış PİRHASAN. llaliııı ŞI.I'İK kitaplanm im/ulıyor. TÜYW> İSTANBUL SERGİ SARAYI TEPEBASlISTANBUL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle