25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/4 KÜLTÜRYAŞAM 2. KANAL / USTALAR VE FİLMLERİ M / 16 OCAK 1987 TELEVtZYON 08.00 AçdışDU Oğrenelim Ingılizct dersinden sonra "Scully" adlı fümin ikıncı bötamü yayımlanıyor. FUmin Ovtti ise şöyle: Scully ve arkadaslan, mahaüe parkına dikılen ağaçlan ytrinden sökerek atarlar. Ancak mahallenm emnıyet görevlısint yakalanırlar. 10.00 Kapanış 17.00 AçdışAçıköğretim Oçancü onıflar ıçm Prvf. Dr. Kenan Tunçmağ. tş ve Sosyal Gtivenlik Hukuku dersmde "Kıdem Taanimtı" konusunu, Prof. Dr. Sun Tortop TOrkiye'nm Idari Yapısı derande "Mahalii IdarHer" konusunu ve Doç. Dr. Fazıl Tekin TOrk Vergi Mevzuatı dersinde "Gelirm Beyanı" konusunu ifliyorlar. Kaduı üe erkeğin uç ayrı seruvenı m• Osman Hamdi Bey stanbul (uba) Güzel Sanatlar Akademisi ve Arkeoloji Müzesi'nin kurucusu ressam Osman Hamdi, ö'lümünün 77. yıldönümünde 24 Şubat 1987 salı günü törenlerle anılacak. Saat lOJO'da Gebze Eskihisar'daki evinin ziyareti ile başlayacak tören, 15.00'te Mimar Sinan Üniversitesi Konferans Salonu'ndaki konuşmalarla sürecek. Aynı gün saat 17.30'da da Mimar Sinan Üniversitesi lstanbul Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde geniş kapsamlı bir Osman Hamdi Resim Sergisi açılacak. 1830 Haberler 18.45 Polyanna 19.15 Dizi fflm: Muüoluk Çemberi2 George Apples bır dekorasyon ifi alır, ev sahibinın Chns adında bir oğlu vardır. Çok iyi bir basketbolcu olan Chns, tnfık kazası sonucu sakat kalmıstır. George ve Paul Chıis'e yardun etmeyt karar venrier. Dün, Bugün ve Yortn (leri, Oggi, Domani) / Yönetmen: Vittorio de Sica / Oyuncular: Sophia Loren, Marcello Mastroianni / 1963 yapımı / 115 dakika. Kültür Servisi Bir kadınla bir erkeğin başından geçen üç ayn oykuden oluşan bir film... llkinde, karaborsacı yoksul bir çiftin öyküsu anlatıhyor. Kadın, Italyan yasalanna göre hapse girmemek için sürekli kocasından gebe kalıyor. Diğerleri daha yüksek sınıflardan ilişkileri konu ediniyor... Ünlü Italyan guldürü yazan Eduardo de Filippo'nun bir konusu, yazar ve Italyan yenigerçekçiliğinin bir anlamda babası sayılan senaryo yazan Cesare Zavattini tarafından senaryolaştırılmış ve aynı akımın büyük ismi, yönetmen/oyuncu Vittorio de Sica tarafından yönetilmiş. "Bisiklet Hınazlan", "Kaldınm Çocuklan", "MUano Mucizesi", "Umberto D", "Çatı" gibi filmleriyle yenigerçekçilik akımına onemli fılmler kazandıran De Sica, 1950 sonlan / 60'larda, yine Italya gerçeklerinden yola çıkan, ancak daha hafif türde ve efilen 20.00 Haberier 2030 Hava Durnmu 20.45 Her tşin Başı Sevda Tbphunsal UiskUerin, aile çerçevesi içinde ele alındığı ve açıklandığı kısa bir dramatize oyun ekrana geliyor. 20.55 Geçitler SonMcfc denizci oiarak savasa katıhr. Hillary ytni evliliğinde de arodığı muttuluğu bulamaz. Johnny, dedesinin yanında katmakiadır. Liane bır yandan Armand. bir yandan da Nıck ıçm endiselenmektedir. 21.50 Musiki Maceramız 22.40 Kuzey ve Güney Gtorge Orry arasını duadtmek içın Montroyel'e gelır. Birtıkte Bılly ile Breel'm evlenmesme karar venrier. Fakal, Billy gönüllü oiarak hemen aynlmak tontnda kalır. Ashton Bmtle Bilfy'nın evlenme karanm hiç hos karylamaz ve Bılly'ı öidürtmek içın Fordesie püm yapanar. ANlTKABtR DOĞV KANADI KABARTMALARI Bugün lstanbul, Stockholm ve Paris'te düzenlenecek toplantılarla anılacak olan heykelsanatçta îlhan Koman 'ın Turkiye'deki önemli yapıtlanndan biri de Ankara 'da Amtkabir doğu kanadı kabartmalan. (Fotoğraf: RIZA EZERJ 23.25 HaberierKapanış Külleri denize savrulacak (Snlü heykeltıraşımız Îlhan Koman, bugün tstanbul, Stockholm ve Paris'te düzenlenecek toplantılarla anılıyor. Zincirlikuyu'daki "Akdeniz" heykeline sanatçınm adınm bulunduğu bir plaket çakılacak. Vasiyeti üzerine Koman 'ın naaşı yakılacak ve külleri ilkbaharda Baltık Denizi'ne savrulacak. Kültiir Servisi 30 aralık günü Isveç'in Stockholm kentinde geçirdiği bir rahatsızlık sonucu ölen ünlü heykeltıraş Îlhan Koman bugün tstanbul, Stockholm ve Paris kentlerinde düzenlenecek toplantılarla anılıyor. Bugün tlhan Koman için tstanbul'da ilk toplantı saat 11.00'de Zincirlikuyu'da Halk Sigorta Genel Müdürluğu önündeki "Akdeniz" heykeli önünde yapılacak. "Akdeniz" heykeline İlhan Koman'ın ımzasının bulunduğu bir plaket çakılacak. Daha sonra saat 15.00'te Mimar Sinan Üniversitesi'nin Fındıklı'daki toplantı salonunda Koman'ın sanatçt dostlarının katılacağı bir toplantı yapılacak. Koman'ın yaşamı ve sanatının anlatılacağı toplantıda Prof. Kerim Silivrili, Yük. Mimar Tank Canm, Prof. Ali Teoman Gennaner, Prof. Hüseyin Gezer, Prof. Neşet Günal ve Prof. Zühtü Muridogln konuşacaklar. Îlhan Koman için Stockholm'de düzenlenen anma töreni de bugün saat 14.00'te kendj^ merkezindeki Kültür Sarayı'nda gerçekleşecek. Koman'ın yakın dostlanmn katılacağı toplantıda kısa anma konuşmaları yapılacak. Aynca, Koman'ın dostu piyanist Rosemarie Skanes, sanatçının çok sevdiği "minimalist" besteci Eric Satie'nin yapıtlarını seslendirecek. Yine bugün Paris'te düzenlenecek anma toplantısı ise kentin ünlü sanat merkezi Beaubourg'da yapılacak. öte yandan, Îlhan Koman'ın Stockholm'de resmi bir cenaze töreniyle gömülmeyeceği de belirlendı. Sanatçının naaşı vasiyeti üzerine yakılacak ve külleri ilkbahar aylannda buzlann çözulmeye başlamasından sonra Stockholm takımadaları açıklarında Baltık Denizi'ne savrulacak. Bu arada, llhar. Koman'ın toprağa verilip verilmemesi ya da naaşınm yakılıp yakılmaması konusundaki tartışmalarla ilgili oiarak sanatçının Stockholm'deki dostlanndan Arslan Mengüç'ün görüşlerine başvurduk. Mengüç, Îlhan Koman'ın vasiyetini şöyle dile getirdi: "Olenin arzusuna uymak, hepimizin görevi olmalıdır. Bundan iki yıl kadar önce yine tlhan adlı ortak bir dostumuzu yitirdiğimizde de cenazesinin Türkiye'ye gönderilip gönderilmeyeceği söz konusu olmuş, o zaman da yitirdiğimiz arkadaşımızın isteğine boyun eğip onu Stockholm'deki Islam Mezarlığı'nda toprağa vermiştik. Îlhan Koman'ın "Küllerimi denize serpin" demesinin ardında yatan duşünceyi bilmeyince, merhumun böyle bir isteği bize ilk bakışta biraz tuhaf gelebilir. Oysa Îlhan Koman bütun omrü boyunca denizi ve gemileri sevmiş, ustelik ömninün yansını denizin ustünde, gemisinde geçirmiştir. Bu nedenle, eski bir gemici deyişineuyarak "Denizcinin mezan deniz olur" deyip son istirahat yeri oiarak kendine denizi secmesini yadırgamamak gerekir. Bundan iki yıl once, bu "son yolculuk" konusunda yaptığımız konuşmada bana, "Evliya, imkânınız olursa küllerimi akademinin önünden Boğaz'a serpersiniz, yoksa bizim buraya (gemisinin sürekli kaldığı Maleren Golu'ne) serpin" demişti. "Bu dünyada insanın bir taşı olsa daha iyi olmaz mıydı?" şeklindeki soruma da, "Biz bu dünyada yeterince taş diktik" diye yanıt vermişti. Kammca, Turkiye'deki tartışmalar, Ihsan Koman'ın son isteğini ya da bu konudaki düşüncelerini bilmeyen dostlannın ona karşı yerine getirmek istedikleri son vazife duygusundan ka>uaklanıyor. Ancak, Türkiye'nin yetiştirdiği sayılı sanatçılardan biri olan Îlhan Koman'ın adını, belki de Istanbul'da Akdeniz heykelinin bulunduğu caddeye, Edirne'de doğduğu evin bulunduğu sokağa ya da Mimar Sinan Üniversitesi'ndeki atölyelerden birine verirsek, daha doğru, daha anlamlı bir iş yapmış oluruz kanısındayım." Heykeltıraş îlhan Koman üç kentte birden anılıyor tKİJNCİ KAISAL 19.50 Açılış 19.52 Çizgi FUm: Pepero Pepero artık on yaşuta basmıstır. KuyUnun gelenegıne göre erkek sayılmaktadır. Aklı fîkn yıllar Once Etdorado'yu buimak ıçın kOyden aynlan ve bır daha dOnmeyen babasını bulmaktır. Bir gun attın bir akbaba görVr ve koyün ihtiyar bılguıinden hıkâytnin aslmı Oğrenır. Yoida hasta Kana ve Chıehıkakaile karfilasır ve annesinden bu yolculuğu yapma izninı kopanr. dirici yanı belirgin fılmlerle bir tur "pembegerçekçilik"e yönelmişti. Bu arada sık sık Eduardo de Filippo'nun oyunlanna başvuran ve adı anılan tüm filmlerinin senaryosuna katılan Zavattini ile işbirliğini de hep sürdüren yönetmen, Loren/Mastroianni ikilisini de sık sık kullanmıştı. "Dün, Bugün ve Yann", De Sica'nın bu dönem filmlerinin en sevimlilerinden biri... Güzelliğinin doruğundaki Loren, üç kadın tipini de ustalıkla canlandınrken, Mastroianni de ona yeterli desteği sağlıyor. 19011974 arası yaşayan De Sica'nın bu filmi, belki de ustanın en iyi fılmlerinden değil. Ama De Sica'nın özellikle oyuncu olarak hep sahip olduğu tipik Italyan mizahını, insanlara yaklaşımındaki sıcaklığı, coşkulu bir güldürme yeteneğini çok iyi temsil ediyor. Bize sorarsımz keyifle izlenecek bir film... Umalım ki, özgün dilinde ve altyazıyla gösterih'r... Yusuf Taktak sergisi Tfültür Servisi Yusuf Mm. Taktak'ın resim sergisi Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde açıldı. îlk kişisel sergisini 1981 yılında yine Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nde açan sanatçı, 1971'den bu yana yurtiçinde ve yurtdışında çeşitli karma sergilen? katıldı. Taktak'ın Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'ndeki sergisi 28 ocak tarihine kadar açık kalacak. Sinema Kitaplan Günü Tfültür Servisi Kavram .«Y Kitabevi'nde cumartesi günü Sinema Kitaplan Günü düzenleniyor. Türkiye'de yayımlanan bütün sinema kitaplarının satışa sunulacağı günde Atilla Dorsay ile Bilgin Adalı da saat 14.0018.00 arası kitaplarım imzalayacak. 20.15 Kamyon BJ. Serbest tasunaalıkla uğmsan bır Amenkalı gençtir. Orly jerifı Lobo ile sürekli başı derde gtrmektedir. BJ. Şenfin eline ddfer ve hapatekı birkaç kisi Ue birlikte kaçar ve muhlesem bir kovalamaca baslar. 20.40 Kıiçük Afacan Jamie okuUanna gelen Jesaca adlı bir kızı çok beğtnır. Onu etkiltmeye çalısır. Şertfint bir partı verertk kenduıı betendirmeye karar verir. Remzi Köklü'nün sergisi Tfültür Servisi Cam J\. sanatçısı Remzi Köklü'nün "Sırçalı Kaplar Dizisi" sergisi Çemberlitaş Emlak Kredi Bankası'nda açıldı. Sergide, sanatçının sır ve toprağın ana malzemesinden, çağdaş uygulama ile yaptığı seramik ve porselenden oluşan çanak ve çömlekleri sergileniyor. 21.00 tslam ve Toplum Programda dini konularda sohbet ediliyor ve Kurandan ayetler okunuyor. 2130 Haberier 21.50 İngiUzce Haberler, 22.00 Ünlü Ustalar ve FUmleri: Dün, Bugün ve Yann (Aynnlıh bilgi yandakı sOtunlarda) 24.00 Kapanış İ L YC G Z Y E Z E İ t Ö ÜL TR'Pnin yayın saatleri GÖZDE OYVNCVLARIYLA Italyan yenigerçekçMğinin önde gelen adlanndan Vittorio de Sica (sağda), birçok filminde gözde oyunculan Marcello Mastroianni ve Sophia Loren'i oynatmıştı. "Dün, Bugün ve Yann" da ünlü sinema adammtn LorenMastroianni ikilisine yer verdiği yapıtlanndan biri. Taziye Üsküdafda TT" ültür Servisi J\. Murathan Mungan'ın "Taziye" adlı oyunu Üsküdar Sehir Tiyatrosu'nda sahnelenmeye başladı. Turhan Karadağ'ın sahneye koyduğu oyunda başlıca rolleri Nedret Güvenç, Candan Sabuncu, Arif Akkaya, Emin And, Gül Akelli, lurgut Arseven, Iskender Bağcüar, Erhan Dilligil, Nergis Çorakçı, Ekrem Dümer, Filiz Toprak, Sevil Uluyol, özen Tutucu, Uluer Süer, Ümir Imer ve Devrim Parscan paylaşıyor. Geçen gece "Virgüua" adlı diziyi styretmek Ozere her şeyi programladım, islerimi ayarladım ve televizyonun karşısma geçtim. Meğer yayın saati lamamıyla değistinlmiş. Televizyon, seyırcisiyle alay mı ediyor? Biz televizyon dışında pek eğlencesi olmayan insanlar, iflerini güçlerini TV'ye göre ayarlayanlar hıç insan yerine konulmuyor mu? Madem değişiklîk yapacaklardı, nıçın Onctden haber vermediler ya da herhangı bir açıklama yapma lüzumu hissetmediler? GEVHER OKMAN trtanbul BİR ŞÖLEN SONRASININ AYKIRI DÜŞÜNCELERt Bireften Tathses'e müzik tüketimi gibi rnüzikte sadece Idil Biret'inki değil, Ruhi Su, Livaneli, Mazhar'ların, Timur Selçuk'ların yaptığı müzik ve yabanalardan çok bilinen ciddi poplar da dahil, bu ülkede plak ve kaset tüketimi çok düşüktür. Peki, bu kadar kasetçi ne alır, ne satar? tbrahim Tatlıses'in kişiliğinde simgeleşmiş bir müzik karşıtlığını satar. ERHAN KARAESMEN tdil Biret'in çok anlamlı bir betimlemesine göre Beetboven Üçüncü Piyano Konçertosunun largo temposundaki ikinci bölümü "madde öted"dir. Şöyle açıklamaya çalışalım: Adına piyano denen bir büyük kutunun içinde sakh telleri titrcştirip, bu titreşim etkisini kulak zarına iletip oradan beyine ve gönüle gönderme mekanizmasının alışılmış kurgusunun dışında bir olay vardır ortada. Çok vukarlardan kopup gelen bir gözükmez büyük güç, piyano telini, kulak zannı falan atlayarak dogrudan nefıs billur damlacıklar biçiminde insanın beynine, kalbine, omuridi tanımlamasındaki B^atkle otelijin tüsımını yakalayarak Idil, aynı işi yaptı.'O akşam", gökyttzünü bize yakın getirdi. öte yandan, ldil Biret'in yakınlarda, dünyada (evet dünyada) ortalı& birbirine katan çok büyük bir olayın yaratıcısı oluşuna bizim basınımızda da özellikle Sayın FUiz Ali ve Üner Birkan'ın Cumhuriyet sütunlarındaki çabalanyla yer verildi. Beethoven'in dokuz senfonisinin birden Lizst tarafından piyano diline indirgenmiş, ama yüz küsur yüdır piyanistlerin el değdirme cesaretini gösteremediği o olağanüstü yoğun ve riskli metinleri, musiki tarihinde hafıf gölgeli bir yerlerde duruyordu. Bu olağanüstü müzik, ldil tarafından gün ışığına çıkanhp uluslararası festivalleTde, radyotelevizyonlarda ve plaklarda müziksever dünyaya armağan edildi. Aslında, bilmem neyin largosundaki madde ötesi etkilemenin ya da bilmem hangi bir yapıtın gölgeden çıkanhp dünyayı birbirine katan altı plakhk bir albüme geçirilişinin bir Türk sanatçısı tarafmdan gerçekleştirilmesi, Türkiye'nin bugünkü ortamında neredeyse hiç kimseyi ilgilendinniyor. öyleyse, yarı sağır duvarlarda yankısız kalacak coşku ve övgü sözcükleri döşenmenin ne anlamı var? ldil Biret zaten Yaşar Kemal ve Nâzım Hikmet ile birlikte dünya sanat ortamında iz bıAma yok öyle bir şey. Müzikle ilgili kültür tüketiminin çeşitli formlan (konsere gitmek, plakkaset almak ve dinlemek, radyoTV'de müzik dinlemek, müzikle ilgili kitap okumak veya ansiklopedi kanştırmak, bir amatör koroda şarkı söylemek vb.) arasında sadece birincisi, o da bir özel koşulda abartmalı biçimde uygulanıyor. Plak mı, o da ne? "Plak mı, kaset mi: O da ne? Hde mnsikiyle ilgili kltap mı dediniz? Nasd bir şey Id? Müzik ansiklopedisi mi? Hiç duymadım." Plak ve kasetten biraz söz edelim. Adam gibi müzikte, sadece tdil Biret'inki değil, Ruhi Su, Livaneli, Mazhar'lann, Timur Selcuk'lann yapuğı müzik ve yabanalardan çok bilinen ciddi poplar, Beatles, Genesis, Aretha Franklin, Dire Straits, hatta en hafifleri olmakla birlikte Madonna falan da dahil, bu ülkede plak ve kaset tüketimi, sahicisi, korsanıyla birlikte çok düşüktür (Ülkenin nüfusu ve gelişkenliğine oranla sıfıra yakındır bile diyebiliriz). Peki, bu kadar kasetçi, neredeyse köfteciden çok (ama yeni icat birahaneden az), her köşe başında Uç tane, ne alır, ne satar? Bunlar çoksesliliğin kıyrruğından bile vazgeçtik, daha ciddice alaturka merakhlarının, Hacı Arif Bey'li, Dede Efendi'li, hatta ona da razıyız ZeU Müm'li beklentilerine de cevap vermez. tbrahim Tatlıses'in kişiliğinde simgeleşmiş bir müzik karşıtlığını satar. Ha, bakın orada milyon kasetler, milyar paralar döner. Bu müzik karşıüığının süratli sanayileşen ve düzensiz kentleşen bir ülkedeki bir çeşit sosyopolitik tavn yansıttığıru, yüzyıl önce sanayileşen ve kentleşen Batı ülkelerinde de zamamnda, benzer fenomenlerin ortaya çıküğıru açıklayan sosyolog görüşleri de eksik değil. Sosyologlara ve sanayileşme sorunları uzmanlanna saygüıyım. Ancak biraz merakhca bir müziksever olarak, burjuva kültürİU ülkelerde ilk sanayileşme sürecinde bile göstermelik de olsa kilise korosu alışkanlığının ve amatör koro geleneğinin varhğı dolayısıyla salt musikiden konuşursak, 1980'ler Türkiyesi'ndeki türünden bir ses ilkelhğinin kendini pek göstermediğini sanıyor ve hafifçe biliyor gibiyim. Bizdeki durum, "sosyopolitik geüşmeııin dogal üriioü olma" mantığını biraz aşan vahim bir beğenisizlik boyutuna sahip. Beethoven, Penderecki, ldil Biret, Miles Davis, Peter Gabrid, john Lennon'u unutun. Ferdi'ye Müslüm'e karşı, vallahi neredeyse Emel Sayın'a, hatunun sesini de bilmem ama en azından düzgünce Türkçe telaffuzuyla, sahip çıkacak gibiyiz. Bu ne iştir böyle? Sözünü ederken, sıkıntı basıyor. Yakın tarihimizde "çokseslilik" kavramında sembolleşen musikide çağdaşlık arayışlannın bu denli yaşam dışı kılındığı ve " N e yapalun, vatandaş böyle istiyor"un arkasına sığımlarak inanılmaz bir kulak ilkelliğine meydamn böylesine bırakıldığı bir dönemi de herhalde ilk kez yaşıyoruz. (Sayılan yeni yeni artan Türk kentsoylulanm, bırakın müziği, sanatı; "para kazanıp hayvansal içgüdülerle tüketme" dışında hiçbir şeyle ilgilenmemeye özellikle özendiren bir devlet yönetimi anlmayışının, plak ve kaset tüketimi olayında somutlaşan müzik kültürü carpılmasına tamamen umursamaz kalması aslında çok doğal değil mi?) Müzikle ilgili kültür ve vakit geçirme tüketimindeki çarpıklıklara koşut olarak, plastik sanatlar dalında da kapsamlı bir dert dökmeyi gerektirecek bir yığın saçma sapanlık var. Müziğin biraz daha devamını içeren ve plastik sanatlann kuşbakışı bir gözden geçirümesini amaçlayan bir başka söyleşide yakında buluşmak umuduyla. RADYO T R T I 0SJ0 Aplıj, program ve kısa haberler. 05.05 Ezgi kervanı. 05J0 Beraber ve solo jvkılar. OtUtt Köye Haberler. 04.10 BoLgesel Yaym. 06J0 Cuma sabahı. 07J0 Ozd tanıtıa reklam prognmı. 07JO Haberler. 07.40 Günün ıçinden 09.40 Arka» yann. U M Kısa haberler. lfcOS Reklamlar. İIM Kıa haberler. 11.05 Okulradyosu.İZM Kısa haberler. 12.05 Reklamlar 12.10 Turküler geçıdı. 12J0 TUrk sanat müzıgı ozel programı. 1155 Reklamlar ve radyo programlan. 13.00 Haberler 13.15 Mttzık 13J0 Bölgesd yayın ve reklamlar. 14.45Türküler. 15.00 Koa haberier. 15.05 ÖJİeden sonra. İ İ N Kısa haberler. 16.05 Okul radyosu. 17.00 Kısa haberler. 17.05 Köyümuz Itöylümüz. 17 .25 Hafif müzik. 17 J 0 Acemaşıran faslı 18.00 Çocuk bahçesi. 11.15 Çocuklarla baş baja. 19.00 Haberler ve olaylann içinden. 20.00 Ankara Radyosu Çoksesli Korosu. 20.15 Mısradan nagmeye şiırlerimiz, sarkılanmu. 20.45 TOrkçe sozlü hafif mOzik. 21.00 Kısa haberler. 21.05 Türküler ve oyun havalan. 21J0 Açıköğretım 21J0 Hafif mttzik. 22JMT0rk halk mttzığı toplu programı. 22JO Çajdaş Türk sasat mazıjı. 23.00 Haberler. 23.15 Gecenin içinden. 00J5 COnOn haberlenoderj özetler. 01.00 Program ve kapanış. MOSOSJM Cece yayıru T R T I I 0 7 M Açıhj ve program. 07.02 Solisüerden seçmder 07J0 Haberler 07.40 TDrkuler ve oyun havalan OUM tkl sohstten şarkılar 0S30 Sabah konsen 09M Turküler. 09.15 Çocuk bahçesi. 10J» Turküler geçidi.lOJO Şarkılar. 10.40 Türkçe sozlü hafıf muzık. 1 1 M Beraber ve solo torkuler 11J0 Çesitli muzık 12.00 Beraber ve solo şarkılar. 12J0 Yurttan sesler erkekler loplulugu 13.00 Haberler. 13.15 Hafif müzik. 13.30 Caz dOnvası. 14M Mahalb sanatçılanmu. 14J0 Yabancı dil dersi. 15.15 Çesıth sololar. 15.45 TOrkçe sozlü hafıf mOzık. 16.00 Şarkılar. 1&20 Arkası yann. 16^40 Türküler gecidi. 17JM Solistlerden scçmder. 17J0 Çesiıü mOzik. İSJPO Ses ve saz dunyamızdan. 18J0 Yurttan leskr. l » J 0 Haberler ve olaylann İçinden. 20.00 Şarkılar. 20.15 Hafıf MUZÜ20J0 Yabana dil dersi 21.15 Hafıf mdrik. 213» Eğıtim örüısans programı. 22.00 Solistler geçidi. 22J0 Bır roman/ Bir yazardan hıkâyeler 22.45 Türküler 23.00 Haber.ler. 23.15 Beraber ve solo şarkılar. 23.40 Hafıf müzik 23.55 Mıtoloji ve müzik. O0J5 Program ve kapanış. ' T R T U İ VJM Apuş ve program. 07.01 Hafıf muzık. 0730 Sabah konsen. 08,00 Sabah için müzik. 09.00 Haberler. 09.15 Müzilcli dakikalar 10.00 Gokkuıagı. HJtOğleye dognı. 12.00 Haberler. 12.12 Gflnün konsen. 13.00 Klasik kora 13J0 tkı solistteo türküler. \*M Konser saati 15J0 Solistler geçidi. 15S5 Türk halk mOzigi toplu programı. 16.2$ Haftanın çocuk sarkısı. 16J0 Caz ve hafıf müzik dOnyasından. 17.00 'Haberler. 17.15 Sizler içın 1J.00 Stadyo FM 19.00 Haberler. 19.15 Müzikte etküeşim 20J0 PopCaz 21.00 Müzik ekspresi. 22J» Haberler 22.15 Gecenin geurdikleri. 23.00 • Müzigi yasatanlar. 24J0 Samanyolu. 01.00 Program ve kapani}. Yeni Türkü konserleri Tf ültür Servisi Yeni 1\ Türku Grubu, 1987'nın ilk konserlerini bugün ve yann saat 19.00'da Beyoğlu Atlas Sineması'nda verecek. Yeni Türku Grubu konserlerinde eski parçalarınır, yanı sıra, sözleri Can Yücel, Murat han Mungan ve Ahmet Telli'ye aıt yeni çalışmalarım seslendirecek. Konserlerde Can Yücel de siirlerini okuyacak. Gülden Aîamer sergisi T7" ültür Servisi Gülden .«Y Atamer'in baskı sergisi 17 ocakta Tünel Sanat Galerisi'nde açılıyor. 1953 yılında Istanbulda doğan sanatçı Perugia Güzel Sanatlar Akademisi Resim, Grafık ve Sanat Tarîhi bölümlerine devam ettı. Bir süre Bedri Rahmi Eyüboğlu atölyesinde çalışmalar yapan Atamer, MUano, Scuola Politecnica di Design bolümünde de eğitim gordü. Sanatçının baskıları 7 şubat tarihine dek açık kalacak. BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Bir dizede ya da beyitte bilinen bir olayı. bir atasözünu aıumsatma sanatı; telmih. 2/ Haykırma, bağırma... Gerçek. 3/ Başarısız... Gümüşün simgesi. 4/ KUçük mağara... Trabzon'un bir ilçesi. 5/ Pokerde aynı cins iki kâğıda verilen ad... Kayak. 6/ Sarma, kuşatma... Anlatış yolu. 7/ Radyumun simgesi... Herkes, başkaları. 8/ Düzgün konuşma... Su. 9/ Vasıflandırmak. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Ağn dindirici ve ateş düsurucü oiarak kullanılan bir ilaç. 2/ Sodyumun simgesi... Yatısız, gündüzlu. 3/ Özyapı, karakter... Eski Mısır'da bir tanrı... Satrançta bir taş. 4/ Latife... Bir şeyin en üstteki bölümü. 5/ Gönderme, yollama. 6/ Büyük akarsu... Dinsel inançları olmayan. 7/ Bir nota... Federal Almanya'da bir kent. 8/ Anlam... AleviBektaşi ozanlarının tarikatlanyla ilgili şiirlerine verilen ad. 9/ tdrak etmek. Murat Sarıca Annağanı KiÜtttr Servisi lstanbul Üniversitesi Hukuk Fakultesi ve Siyasal Bilimler Fakultesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Murat Sancaanısına makale yarışması düzenlendi. Hâkim ve avukat stajyerleri ile hukuk fakülteleri ve siyasal bilimler fakülteleri oğrencilerinin katılabileceği yanşmanın konuları şöyle: "1982 Anayasası'nın değerlendirilmesi", "Türkiye'de evlilik dışı birleşmelerden doğan çocuklar", "medeni kanunun boşanmaya ilişkin hükümlerınin değiştirilmesi sorunu", "döviz kurlanndaki değişiklikler ve yabancı para uzerine yapılmış sözleşmeler", "Türk vatandaşlığından yoksun bırakılma sonucunu doğuran idari işlemler ve bunlar üzerindeki yargı denetimi", "yabancı ulkelerden almmış boşanma ilamının Türk hukukundaki geçerliliği", "uçak kaçırma suçlan", "genel af, "gemi alacaklısı hakkının mahiyeti ve akdi rehinle karşılaştınlması" ve "Donatanın TT.K. m947^8'de düzenlenen sınırlı sorumluluğu ile RK.M. 55'e göre düzenlenen sorumluluğun karşılaştırılması:' Yanşmaya katılmak isteyenlerin 2 mart tarihine kadar "Aybay Yayıncıhk, Sıraselviler Cad. No: 87/8 Yeni Hayat Apt. K.3 Taksim" adresine başvurmalan gerekiyor. Belçika'da Karikatür Festivali A nkara (Cumhuriyet JM. Burosu) Belçika'nm KnokkeHeist kıyı kentinde şubat ayı içinde düzenlenen Karikatür Festivali'nde iki karıkatur yarışması yapılacağı açıklandı. Bunlardan, "Yıllık Karikatür Yanşması1987" adı veriien ilk yarışmanın konusunun "Gıilmek Insana özgüdür" olduğu belirtildi. 21/4x60 cm. boyutlarda kâğıt üzerine yapılacak siyahbeyaz ya da renkli karıkatürlerden yanşmaya en az beş, en fazla 10 yapıt gönderilebileceği kaydedildi. "Özel Yarışma1987" adıyla düzenlenen ve konusu "Uluslararası Siyaset" olarak belirlenen diğer yanşmaya katılabilmek için birinci yarışmanın koşullarımn geçerli olduğu açıklandı. Son katılma tarihi 1 şubat olan her iki yanşmaya gönderilecek karikatürlerin daha önce Belçika'da sergilenmemış ve yazısız olrnası gerekiyor. Yanşmaya katılmak isteyenler yapıtlarını "International Cartoon Festıval, Zeedijk Knokke, 660 B8300 KnokkeHeistBelçika" adresine gönderebilecekler. M • • • I Z • 1 L O Z 0 I 1 D R 0 f 0 B I C| 4 A A RA S T E N F A| £ U| I i z i M MA K A 0. İ A| A £ L E M L A D 1 6 AC £N 1 V E T D MADDE Ö TESİ Piyanist ldil Biret "frı betimlemesine göre, Beethoven 'in 3. Piyano Konçertosu 'nun largo temposundaki 2. bölümü "madde ötesi." Biret, geçen ay Ankara 'da verdiği konserde madde öteliğin tılsımım yakalayarak aynı işi yaptı. liğine, her neresi gerekiyorsa oraya akıtıyordur etkisini. Ama böylesine kökten kavrayan, ytlce bir etkileme, madde dışüığın özgücüne sahip besteler için bile her yorumlanışta oluşmaz. Besteci ile yorumlayıcı arasmda özel kıvücımh bir buluşmanm, tinsel bir özdeşleşmenin ortaya çıktığı anları bekler. Bu Üçüncü Konçertonun, bestecinin ilk gençlik dönemindeki eski kuşak ustalannın etkisinde yürume sürecini tamamlayarak Beethoven 'leşmeye geçişinin dönüm noktasındaki bir dev özgün yapıt olduğu bilinegelmiştir. Bu niteliğiyle çağımızın tüm buyuk piyanistlerinin repertuarında özel bir ,yer tutar. Rastlantıların yardımıyla büyük olarak bilinen epeyce piyanistten konserde, plakta, bantta bu benzersiz yapıtı dinleme şansım oldu. Aralannda hoş, iyi; ama bal gibi koyu maddesellikle yorumlayanlar çoğunluktaydı. Bir tek Backhaus yirmi yıl önceki bir konserinde Viyana Filarmoni'yle birlikte (ve evdeki çok sevdiğim plağında) madde ötesi duygular çağnştırmıştı. Bir de 1986 aralık ayındaki Ankara konserinde kenrakmış en gözde üç TUrk sanatçısından biri. Çeyrek yüzyılhk eski bir dostundan içtenlikle gelse de bir konserinden ya da bir plağından ötürü bir övgü daha almak gibi bir referansa hiç mi hiç ihtiyacı yok. Ama ben kendimi alamayıp aşın coşkulu mutluluğumu yine de dile getiriyorurn. 1980'ler Türk toplumunun müzikle ilgili kültür tüketimindeki akıl almaz yanlışhklara ve dev boyutlu çarpıklıklara kafamı yoğun olarak taktığım ve onalığı çok loş gördüğüm bir dönemde ldil Biret, yüz bin volt gerilimli bir büyük ışık gibi geldi. İdil Biret'i, son rastlaşmamızda yılın olayı "Beethovenlizst" albümunden söz ederken, bu ürünün, kendi ülkesine, kendi insanlannın eline (ve kulağına) bir an önce ulaştmlması yolunda çok içten ve temiz coşkulu bir arayış içinde gördüm. Ah, ne kadar çok arzulardık, yılın olay albümü (hem de bir büyük Türk sanatçısının imzası var uzerinde) coşkuyla beklensin. Meraklılar geleceği günü sorsun. Satışa çıktığı gün kuyruklar yapılsın. Kalabalıktan plak satış bölmelerinin camı çerçevesi indirilsin. HAVA DURUMU Mana Mapaan fcvarı Anttfcyı Antatya Artvm angU ÎO*J fiuru Çtttttcaft Janai OyarUkır 8 15° 11 KjfldOTt 8 8« 7° Kfinya S •2° >7° Mgatya 8 10° 1° Uı^la •7° ı° GıÂmn B 11° ı ° MQde. 18° 8° Gufnuşftane 8 11 5S.msu14° 7° «Mrtı 8 10° 1° &V1 3° 6° «mOı» 8 15° rsnoe 13° 0° lar* B iri2°s«ıs B 3° 4 * 3 üıtı e 18° 4° Km B 16° 14° U t t v n e 7° 2° ^rioftiaO B 18° 5° KıyjM 8 7° 7'TTtmi 9° ^° K/rjtfu B 8° 0" YOIJU B 8 3 B B 8 8 8 8 18° 17° '4° 13° 5° io° 3° 4° E*n« Enman Eramm EM«mr 8 13° 5° S 9° 2° B 5° •3° 8 13° 8° e 13° 8° G 18° 12° 8 14° 3° B 19° 10° S 4° 10" B 18° 3° B 17° 7° e 12° 9° AVta BMgrad î 12° » 15° Bou i 19" 1 V ( 17° landra Mıdne Mastoı Nnv Yort Bonn 8fl*scl Cenffvrc 4° 9° Osk Para Crt» Gone 33° 21° ı 21° »»a Sam Zurti K B K X S A K Y B S A K 0° 3° 5° 12° •8° 17° 17° 8° 14° 199 e 11° i> Kjfm K» 5° r i t Uuoürtgü ıj». mm Vkçnt gbe yırtuı « UHNen s u *>• «»««« K* OKK*> HAVA A tnap t n m M m RUZOB Gtnty « 4n ydmeraef ha» r ı u ı onı kuncae gm <u kunut ax* «MOH n « * <ı Mamn 35 nmn mrnı tJ. am 1021 a m amvı 2t33 aeıu mı hott occt* D n t t nmm a u u g a otcgbK u M * 10 bn. «*r«u oau> van Gao twı* oagu ouc tbw a**» 10 ton M
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle