Katalog

7 EYLÜL 1986 HABERLER CUMHURİYET/13 DIŞ TEPKİLER Craxi: Uluslararası terörün canlanısı Fransız televizyonu ikinci kanah, olaydan hemen sonra uydu aracılığıyla alınan görüntüleri naklen gösterdi. Spiker, görüntülerin tahammül edilmez boyutlarda olduğunu, bu nedenle ayıklanarak gösterildiğini belirtti. Haber Merkezi Istanbul'da sinagoga girişilen kanlı saldın, kısa sürede dünyanın her köşesinde duyuldu ve haber bültenlerinin birinci sırasına yerleşiverdi. Ancak ABD'de, haber radyo ve televizyonlarda bir süre Pakistan'daki uçak olayından sonra, ikinci sırada verildi. ABD televizyon istasyonlan, sinagog baskınını olay yerinden görüntülerle verdiler. Ingiliz BBC Radyosu, habere eşlik eden yorumunda ABD ve Israil'in Libya, lran ve Suriye*ye misilleme yapabileceğini ileri sürdü. Bu arada Batılı ülkeler içinde ilk açıklama Fransa Dışişleri Bakanlığı'ndan geldi. Saldınyla ilgili açıklama yapan ilk yönetici ise Italya Başbakanı Bettino Craxi oldu. ABD yönetimince yapılan ilk açıklamalarda sinagog İcatliamı ile Karaçi'deki eylem arasında bağlantı kurulmadığı dikkati çekti. Istanbul'daki sinagog katliamına ilişkin uluslararası tepkiler şu şekilde oluştu: Craxi, Istanbul'daki sinagog baskınını "uluslararası terorizmin iğrenç canlanışına yol açacak dehşetJi bir olay" olarak niteleyerek Italyan hükümetinin daha sıkı bir uluslararası işbirliği içinde terorizmle mücadele kararlıhğında olduğunu açıkladı. Craxi'nin yanı sıra "tsrail sempatizmanı" olarak bilinen Savunma Bakanı Giovanni Spadolini, ayrı bir açıklama yayımladı. Spadolini açıklamasında şöyle dedi: "İstanbul'da Yahudilerin bir ibadet ve banş yerinde katliama uğraması, tarihi dehşet olaylannın anılannı canlandırmıştır. Böylesine bir çılgınhgın ortaya çıkmış olmasından duyduğumuz kaygıyı ve üzüntüyü ifade etmek isteriz." öte yandan ABD'nin Libyaya misilleme yapması olasılığını gözönüne alan ttalyan silahlı kuvvetlerinin alarm durumuna geçtikleri ve Akdeniz'de seyreden amerikan 6. Filosu ile Libya gemilerinin hareketlerini yakından gözlemeye koyuldukları bildirildi. ABD: Esef verici Tanju Akerson'un haberine göre ABD yonetimi, Istanbul'daki sinagog baskını ile ilgili olarak yaptığı açıklamada, olayı esefle karşıladıklarını ve şiddetle kınadıklarını bildirdi. ABD Dışişleri BakanlığYnın açıklamasında sinagog baskını ayrıntıh bir biçimde anlatıldıktan sonra, hiçbir değerlendirmede bulunulmadı. Yalnızca duyulan tepki dile getirilmekle yetinildi. ABD yönetiminin açıklamasında en azından şu aşamada Istanbul'daki olayla Pakistan'daki uçak kacırma eylemi arasında bir bağlantı kurulmasını gerekli görmediği, sinagog baskınını tümüyle Türkiye'nin bir iç işi olarak değerlendirdiği mesajı verilmekle.. CUMARTESİ AYİNİ NEDİR? SİLAHLARI TANJTTI lçisieri Bakanı Yıldınm Akbulut, baskında kuUanüan tüfek ve tabancalann Polonya, bombalann ise Sovytt yapısı olduğunu söyledi. Bakan, teroristlerin kimlikleri hakkında ise bilgi bulunmadığını belirtti. İÇ TEPKİLER; Noçe de Şabat Haber Merkezi Tannya ibadette Muslumanlar için cuma gününün nasıl bir önemı varsa, Museviler için de cuma günü güneş battıktan sonra cumartesi günü güneş batmcaya değin geçen zaman aynı önemdedir. Şabat, Tannya vak/edilen gün, Noçe de Şabat ise bu günün akşamıdır. Cuma akşamları Musevi aileler yemeklerini birarada yemeye özen gösterirler. Daha da dindar olanları o gün, kendilerini tümüyle Tannya adamak için gündelik işlerini yapmazlar. Erkekler işyerlerine gitmez, kadınlar evde yemek bile pişirmezler. Dindar Museviler, cuma akşamı gün batımından sonra yemek yemeden sinagoga gidip dua ederler. Cuma akşamı, günahların af/edildiği gün olarak bilimr. Kimileri cuma akşamından cumartesi güneş batmcaya kadar elektrik yakmaz, paraya dokunmaz, taşıta binmez. Cumartesi sabahı sinagoga gidip ibadete devam edilir. Sinagogdaki sabah duası saat 0&0Oüe başlar. lO.OO'de biter. Burada Tevrat okunur. Tannya yakanlır. Bu ayine Tefilla adı verilir. FRANSA: Alçakça suikast! Sabetay Varol'un bildirdiğine göre bütün Fransız radyo ve televizyonları, öğle haber bültenlerinde Neve Şalom Sinagogu'na yapılan saldırıya birinci haber olarak yer verdiler. Bu arada Fransa Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yaparak saldınyı kınadı. Dışişleri Bakanlığı'nın açıklaması şöyle: "tstanbul sinagoguna karşı gerçekleştirilen bu alçakça suikast karşısında Fransız hükümeti. derin he>ecanlannı ifade eder. Hükumelimiz, bu caniyane eylemi bütün gücüyle mahkum ederken Tiirk otoritelerine ve kurbanlann ailelerine sempati du>gulannı iletir." Fransız televizyonlan, saat 13 bültenlerinde Neve Şalom Sinagogu'ndan, olaydan hemen sonra alınan görüntüleri uydu aracılığıyla naklederek gösterdiler. Televizyon ikinci kanalının spikeri, görüntülerin "tahammül edilmez boyutlarda" olduğuna işaret ederek, en feci görüntüleri ayıklayarak gösterdiklerini belirtti. YOLDA BİR ÖLÜ Sinagog saldınsından kalan. Hükümet: Caniyane saldırı Evren: Bu menfur silahlı saldırıdan büyük üzünîü duydum. Bu eylemi milletçe derin bir nefretle karşılıyoruz, ö z a l : Allah'ın evinde ibadet eden insanlara bunun yapılması, kabul edilebilecek bir şey değil. İBÖnü: Korkunç bir olay. Şiddetle kınıyorum. Bu olayı yapanların hemen bulunmasını ve olayın kesin olarak tekrarlanmamasım istiyorum, Ecevit: Son derece üzüldüm. Tüm yurttaşların üzüntüsünü yürekten paylaşıyorum. Bu cinayet, belli ki doğrudan doğruya Türk ulusuna zarar vermeye yöneliktir. Haber Merkezi Sinagog baskını uzerine olağanustü toplanan Bakanlar Kurulu, bir hukümet açıklaması ile "caniyane saldırf'yı şiddetle kınadı, Cumhurbaşkanı Kenan Evren de bir mesaj yayımlayarak kanlı cinayet odaklarının eyleminin milletçe derin bir nefretle karşılandığını bildirdi. Başbakan Turgut Özal, Bakanlar Kurulu toplantısından önce "Allah'ın evinde ibaret eden insanlara bunun yapılması, kabul edilebilecek bir şey değil" derken, siyasi parti liderleri de olayı kınayan açıklamalar yaptılar. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, mesajında şöyle dedi: "İstanbul'da Neve Şalom Sinagogu'nda 23 kişinin öliimüne ve üç kişinin de yaralanmasına yol açan menfur silahlı saldırıdan büyük üzüntü duydum. Dini görevlerini yerine getirmek için bir araya gelen bu masum kişilere karşı tüm insancıl duygulardan yoksun, kanlı cinayet odaklannca gerçekleştirilen bu eylemi, milletçe derin bir nefretle karşılıyoruz. Daha önce de çeşitli vesilelerle ifade ettigim gibi, son > ıllarda giderek Urkütücü boyutlara ulaşan terorizmin önlenmesinin başla gelen şartı, bütün ülkelerin şimdi olmasa bile gelecekte böyle bir tehlikenin kendilerini de tehdit edebileceği yaklaşımından hareketle, bu çok hayati sorun karşısında kararlı ve etkin bir işbirliğinde bulunmalandır. Yürekleri kin ve nefretle doidurulmuş bu saldırganların en kısa zamanda yakalanarak yargı önüne çıkanlması konusunda her tiirlü çabanın gösterileceği tabiidir. Bu acı olayda hayatlarını kaybedenlerin ailelerine taziyetlerimi sunar, yaralılann bir an önce sağlıklanna kavuşmalarını dilerim." Bakanlar Kurulu, dün saat 13.30'da Başbakan Turgut Özalın başkanlığında olağanustü toplandı. Toplantıya çağrılan bakanlann birçoğu. olayın ne olduğunu öğrenemeden Başbakanlık'a geldiler. 1.5 saat süren toplantı sırasında TRT'nin olay yerinde çektiği film videodan izlendi. Bu arada, İçişleri Bakanı Yıldınm Akbulut'un Emniyet Genel Müdüru Şaffet Ankan BedUk'Ie birlikte İstanbul'a gitmesi kararlaştırıldı. Toplantıdan sonra Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Mesut Yılmaz, hükümetin saldınyı şiddetle kınadığını bildirdi. Hükümet açıklaması aynen şöyle: "İsanbul'da vuku bulan ve büyük üzüntü duyduğumuz menfur olayı, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti şiddetle kınamaktadır. Cinayetin failkrinin ortaya çıkanlması için ber türlü çaba gösterilmektedir ve gösterilecektir. Menfur olayın ibadet edilen bir yerde cereyan etmiş olması da cinayetin vehametini ve milletçe duyduğumuz infiali arttırmaktadır. Türkiye'de yaşaj'an vatandaşlanmız, din, dil, ırk ve renk ayrımı yapılmaksızın devletimizin himayesi altında bulunmaktadır. Şu husus herkes tarafından bir defa daha ve iyice bilinmelidir ki, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, topraklannda bu tür faaliyetlere asla göz yummaz. Pakistan'da vuku bulan ve birçok ölümle sona eren olay ve bugün ülkemizde cereyan eden caniyane saldın, uluslararası terorizme karşı bütün ulkelerin tek bir vücut halinde hareket etmelerinin gereğini açıklıkla bir kez daha ortaya ko>muştur. Bu gerçeği hâlâ idrak edemeyenler ve bu tür eylemlerin destekçileri için bu olay, düşündüriıcü ve uyancı olmalıdır. Menfur saldırı sonucunda ölen vatandaşlanmızın ailelerinin elem ve acılannı milletçe paylaşıyor ve kendilerine başsağlığı ve yaralılara acil şifa diliyonız." Başbakan Turgut Özal, saldırı olayı karşısında tepkisini dile getirirken, "Allah'ın evinde ibadet eden, dini ayin için bir araya gelmiş insanlara bunun yapılması, kabul edilebilecek bir şey değil" dedi. Özal, dünkü saldınyı, terorizme karşı bütün ülkelerin bir araya gelmesini gerektirecek kadar önemli bir olay olarak da nitelidi. özal, Türkiye'deki Musevi cemaatinin ruhani lideri Hahambaşı David Asseo'ya gönderdiği telgrafta, saldınyı vahşi ve alçakça diye nitelidi, "Musevi toplumunu asırlar boyunca şefkatle bağnna basmış, tarihin en karanlık dönemlerinde kucak açmış Türkiye, bu kahpe saldınyı şiddetle lanetlemektedir" dedi. özal, telgrafında saldırının sorumlularınm en kısa zamanda yakalanarak adalet önüne çıka : rılması için her türlü gayretin gösterileceğini de belirtti. Anavatan Partisi Başkanlık Divanı, saldınyla ilgili olarak yayımladığı bildiride, saldırının ülkemizin iç huzurunu ve milletU mizin dış itibarını zedelemeyi he r def aldığını belirtti. İNÖNÜ: KORKUNÇ BİR OLAY "Korkunç bir olay, güvenlik güçleri buna nasıl engel olamamışlar anlayamadım. Türkiye'de böyle olaylann olmasını kesinlikk istemiyonım. Güvenlik. güçleri ve hükümetin görevi bu olaylan yapanları bulmaktır. Türkiye'de insanlann rahatca dini ibadetlerini yapabilmelerinİB saglanması gerekir. Can güvenliginin bu kadar ihlal edUdigi olay karşısında hükümet ciddi, sorumlu davranışlar gostermeli. Korkunç bir olay, şiddetle kınıyorum. Ancak kınamak yetmez. Can güvenligi ve din hürriyetine sığmayan bu olayı yapanlann hemen bulunmasını ve kesin olarak tekrarianmamasını istiyonız." u ECEVtT: İNSANLIKLA 'k VE İSLAMLIKLA İLGİSİ YOKEşi DSP Genel Başkanı Rahşan Ecevit ile birlikte Ankara vef' Zonguldak'taki seçim bölgelerin. de gezide bulunan kapatılaru CHP'nin eski Genel Başkanı Bü^ lent Ecevit, İstanbul'daki sinagog baskınını düzenleyenlerin insanlıkla da İslamlıkla da ilgisf'1 olamayacağını belirtti. CİNDORUK: İNSANLIK VAHŞETt DYT Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, sinagog baskınını bir katliam olarak nitelendirdiklerini belirterek şöyle konuştu: "DYP, olayı katliam ve insanlık vahşeti olarak vasıflandınyor. DYP. çok vahim ve önemli gördüğü Türkiye'nin bugününü ve geleceğini göriişmek üzere Meclisi olağanustü toplantıya çağırması için Meclis Başkam'na başvurdu. Ben gidersem terör gelir diyenlere soruyoruz: 'Siz şimdi neredesiniz? TEKDAL: HÜKÜMET MLSAMAHA İLE BAKMASIN RP Genel Başkanı Ahmet Tekdal da İstanbul'daki bombalı saldın olayını Manisa'da düzenlediği basın toplantısı sırasında öğrendi. Tekdal, "Hükümetlerimizin böylesi eylemlere müsa' maha ile bakmaması lazun" de di. Tekdal, olayın aynntısını bil' mediğini belirterek, tepkisini şöyle dile getirdi: "Fevkalâde yanlış ve üzüntü verici bir hal. Şimdi öğrendim. Bu gibi girişimlere hükumetlerimiz musamaba ile bakmaması < lazımdır. Şiddete yönelik her . türlü eylemin karşısında yer almamız lazım. Failler kim olursa olsun hiçbir zaman RP şiddete yönelik e> lemlere taviz verme,. miştir, vermeyecektir." HDP: NEFRETLE "', KINIYORUZ •. Hür Demokrat Parti Geneİ^, Başkan yardımcılanndan Refik Sunol "Şemdinli ve havalisinde bölücü unsurlann faaliyette bu" lunduğu sırada Bodrum'da deniz 'r banvosu almavı tercih eden Baş r bakan bu defa olayın ardından;. Bakanlar Kurulu'nu topladı, bu " nu memnuniyetle karşılıyoruz"'' dedi. Bugüne kadarki en kanlı saldırı Musevilere karşı en çok saldırıya girişilen kent, Paris. Fransa başkentinde bugüne kadar meydana gelen olaylarda 10 kişi öldü, 99 kişi yaralandı. Haber Merkezi İstanbul 1 daki Neve Şalom Sinagogu'nda 23 kişinin ölümü ile sonuçlanan olay, son yıllarda Musevileri hedef alan saldınların en kanlıs olarak niteleniyor. Kronolojik sıra itibariyle, Avrupa'da son yıllarda meydana gelen olaylar şöyle: ANVERS/BELÇİKA 27 Temmuz 1980 tarihinde Anversde bir grup Museviye yapılan saldında 1 kişi öldü, 20 kişi yaralandı. PARİS/FRANSA ? Ekiml980'de Paris'in merkezinde bulunan Copernic Caddesindeki sinagogun önüne parkedilmiş bir motosiklette bulunan bombanın patlaması sonucunda 4 kişi öldü, 9 kişi yaralandı. Motoru kiralayan şahsın, Kıbrıs pasaportlu olduğu açıklandı. VİYANA/AVUSTURYA 29 Ağustos 1981 tarihinde makineli tüfekler ve el bombalarıyla bir sinagoga saidıran iki Arap terörist, iki kişiyi öldürdü ve 30 kişiyi yaraladı. Sinagogda bulunan 200 kişi, 14 yaşına giren Musevi çocuklannın erginliğe geçişi dolayısıyla yapılan Barmitzvah töreninden a>Tilıyordu. ANVERS/BELÇİKA 20 Ekim 1981'de bir sinagogun önünde patlayan bomba yüklü bir kanıyon 3 kişiniu ölümune, 106 kişinin de yaralanmasına yol açtı. PARİS/FRANSA 9 Eylül 1982'de beş kişilik bir terörist grubunun el bombaları ve makineli tüfekler kullanarak saldırdıklan Goldenberg adlı restoranda 6 kişi öldü,21 kişi yaralandı. PARİS/FRANSA 17 Eylül 1982'de Carnot Lisesi önünde İsrail Büyükelçiliği'ne ait otomobil havaya uçuruldu. 51 kişi yaralandı. ROMA/İTALYA 9 Ekim 1982 tarihinde Roma'daki bir sinagoga atılan bomba, iki yaşın ALMANYA: Her saat başı haber Güner YüreküVin bildirdiğine göre İsıanbul'da Musevilere yapılan saldın, Federal Almanya ve Batı Berlin radyo ve televizyonlarında dün ön sırada ilk haber olarak verildi. Hür Berlin Radyosu (SFB), ilk kez haberi Avrupa saatiyle ll'de (TSİ 12) verdi ve daha sonra her saat başı haber daha aynntılı biçimde yayımlandı. Hür Berlin Radyosu, 14 haberlerinde saldırı olayını ilk haber olarak aynen şöyle verdi: "Bir sinagoga yapılan baskın sonucu bugün Tiirk kenti tstanbul'da en az 25 kişi öldü. 5 silahlı suikastçı, Yahudilerin ibadet ettiği sinagoga gjrerek makineti tüfekleıie ateş etmeye ve patlayıcı maddeler atmaya başladılar." UGUR MUMCU GOZLEM Fransa'ya tehdit: Ermeni terörist Garabedyan sahnmazsa eylem yapılacak PARİS, (a.a.) Fransa'nın başkenti Paris'teki ünlü metroda iki gün önce ortaya çıkarılan bombalı sald'rı eirişimini, "Ortadogu ve ArapSiyasiTutuklulan ile Dayanışma Komitesi" adlı örgüt üstlendi. Örgüt adına Lübnan'da yayımlanan " E n Nahar" gazetesine gönderilen bildiride, "Lübnan Devrimci Ordulan Fraksiyonu" Başkanı Abdülkadir Esadi, 1980 yıhnda tran Şahı'nın son Başbakanı Şahpur Bahtiyar'ı öldürmeye teşebbüsten tutuklu bulunan Enis Nakkaş ve 1983 yıhnda kanlı Orly baskınını düzenleyen Ermeni terörist Vanıjan Garabedyan'ın bir an önce serbest bırakılması istendi. Bildiride, metroya saldırınm bir başlangıç olduğu kaydediierek, istekleri yerine getirilmediği takdirde eylemlerinin büyüyerek süreceği belirtildi. daki bir erkek çocugun ölümiine, 34 kişinin de yaralanmasına yol açtı. PARİS/FRANSA 1985 martında Musevi filmleri festivalinin yer aldığı bir sinemaya bomba atıldı; 18 kişi yaralandı. Öte yandan, a.a.'nın haberine göre, İsrail Havayolları ElAl'a karşı düzenlenen saldırılar da şöyle: 20 Nisan 1984 Londra'nın Heathrovv Havaalanı'nda teröristlerce açılan ateş sonucunda 23 kişi yaralandı. 19 Haziran 1985 Frankfurt Havaalanı'nda ElAl yolculanna yönelik saldın sonucunda 3 kişi öldü. 1 Temmuz 1985 Roma'nın Fiumicino Havaalanı'ndaki saldın 15 kişinin yaralanması ile sonuçlandı. 27 Arahk 1985 Viyana ve Roma'da ElAl bürolarına karşı aynı gün düzenlenen saldınlarda, toplam 20 kişi oldu, 100'den fazla kişi de yaralandı. 26 Haziran 1986 Madrid Havaalanı'nda ElAl yolcularına karşı girişilen saldında 13 kişi yaralandı. Ancak, bütün bu olaylar içinde Istanbul'daki Neve Şalom Sinagogu'na yapılan saldın, en fazla can kaybına yol açması nedeniyle, en kanlı Musevi aleyhtarı saldın olarak nitelendi. ÎSVEÇ: 1yi korunuyor muydu? Yavuz Baydar'a göre sinagog katliamı ile ilgili haberlere dün İsveç radyo ve TV'sinde geniş ölçude yer verildi. İsveç radyosu, dün saat 12.30'daki günlük ana haber bülteninde olayın birkaç yıl once Roma ve Paris'teki sinegoglara karşı düzenlenen silahlı saldınlarla benzerlikler taşıdığı öne sürülerek "İstanbul'daki sinagog, yeterli biçimde korunmakta mıydı?" dedi. BBC: Misilleme beklentisi Sinagog katliamını "Karaçiden sonra İstanbul" başlığıvia duyuran Ingiliz BBC Radyosu, bu konuda yaptığı yorumda adıgeçen iki saldırının birbirini izlediğine dikkati çekerek ABD ve İsrail'in Libya, Suriye ve İran'a karşı bir misillemede bulunabileceğini öne sürdü. Türkiye'de Museviler 500 yıllık beraberlîk Haber Merkezi Türkiye'de bulunan Musevi yurttaşlarımızın sayısı 1520 bin civarında tahmin ediliyor. Musevilerin büyük çoğunluğu İstanbul'da yaşıyor. İstanbul'un yanı sıra İzmir, Ankara ve Mersin'de de Museviler bulunuyor. Osmanlı Devieti döneminde, imparatorluk sınırları içinde beş onemli Musevi merkezi vardı: İstanbul, Selanik, İzmir ve Edirne. Yüzyıhn başlarında, İstanbul'daki Musevi sayısı 80 bin olarak saptanmıştı. Bir o kadar Musevi de Selanik'te yaşıyordu. İkin1 ci Dünya Savaşı'na dek Avrupa ya (genellikle Fransa'ya) ve büyuk ölçüde ABD'>e göçler nedeniyle bu nufus hayli azaldı. Türkiye'deki Musevi nüfusunda en buyük azalma, İkinci Dünya Savaşı ertesinde, İsrail devletinin kuruluşu sıralannda meydana geldi. Genellikle Türkiye'deki Musevilerin yoksul kesimleri, 1948 yılı öncesı ve sonrasında özellikle deniz yolundan İsrail'e gittiler. Museviler, Türkiye'ye esas olarak 1492 yıhnda göç ettiler. Bu tarih, İspanya'da Endülüs'te Arap İslam egemenliğinin çökmesi ve ülkenin tümünü ele geçiren Katolik hükümdarların Yahudilere karşı engizisyon adı verilen baskıları harekete geçirdikleri yıldır. Musevilerin Türkiye topraklarındaki varlığı da böylece yaklaşık 500 yıh buluyor. Türkiye'deki Museviler, Yahudiliğin Safarad adlı kolundan. Safarad Yahudileri, İspanya ve Kuzey Afrika kökenli. Bunun yanı sıra Rusya, Polonya ve Almanya kokenli Yahudilerin bağlı buiunduğu Eşkenazi adlı kola bağlı bulunanlar da kuçuk bir azınlık oluşturuyor. Eşkenazi Yahudilerinin İsıanbuJ i uKsekkaldırım'da da ayrı bir sinagogu var. Kanlı saldırını gerçekleştiği Neve Şalom Sinagogu, yeni \e İstanbul'daki Musevi cemaatince en çok kullanılan sinagog. Bunun yanısıra, İstanbul'da hâlâ faal durumdaki sinagogların sayısı 10 kadar. Kadıkoy. Ortaköy ve Büyükada (yuZ mevsiminde) belli başlı sinagogların buiunduğu semtler. Türkiye'deki Musevilerin cemaat lideri makamı istanbul'da Neve Şalom Sinagogu'nun yakınında bulunuyor. Şu sıradaki cemaat lıdcri Hahamba>ı Aseo. (Bastarafi 1. Sayfada) si ve 100'den fazla yolcunun da yaralanmasının hemen ardından İstanbul'un orta yerinde yine İslamcı teröristlerce sinagogun basılması bir rastlantı mıdır? Çeşitli terör örgütleri arasında örgütsel bağlar şaşırtıcı örnekleriyie bir bir ortaya çıkıyor. Hemen hemen ülkemizdeki aynı coğrafi bölgedeki topraklar üzerinde hak ileri süren "ASALA" ve "PKK" arasındaki eylem birliği toplantılarından sonra aklınca bir "İslam Enternasyonalizmi" peşinde olan Libya lideri Albay Kaddafi'nin bu terör örgütlerine destek olucu tavrı, artık şu terör dünyasında kimseye şaşırtıcı gelmiyor. İtalya'daki ünlü "Kızıl Tugaylar" ile israil Gizli İstihbarat Seryisi "MOSSAD" arasındaki silah alışverişine ilişkin işbirliği kanıtlanıp açıklandığında hiç şaşıran olmuş muydu? Bulgaristan gibi "MarksistLBninist" olduğuna inanılan bir "Varşova Paktı üyesi" devletin, NATO ülkelerinde üretilen silahların Türkiye'de sağcı terör örgütlerinin eline geçmesini sağlayıcı kaçakçılığı yönetmesi de kimseye şaşırtıcı gelmiyor. Yaşanan bütün bu olaytar gözler önündedir. öyleyse dünyadaki her terör eyleminin hangi örgüt ve devletlerie ilgili olduğunu incelemek ve en uzak görünen olasılığı da hesaba katmak gerekir. istanbul'daki sinagogu basan İsiamcı teroristlerin arkasında hangi örgütler var? Bunları şu aşamada bilmeye olanak yoktur. Ancak amacın İsrail ile Türkiye'nin arasını iyice açmak olduğu bellidir. ABD, Karaçi'deki uçak baskınında doğrudan doğruya Kaddafi'yi sorumlu tutacaktır. 1985 yılı kasım ayında Roma ve Viyana havaalanlanndaki Ebu Nidal liderliğindeki "Devrimci ElFetih Konseyi" tarafından yapıldığı ileri sürülen terör eylemlerinden de Kaddafi sorumlu tutulmamış mıydı? Ve Libya'nın bombalanması olayında Roma ve Viyana havaalanlanndaki terör eylemleri gerekçe gösterilmemiş miydi? Adı duyulmuş veya duyulmamış bütün terör örgütlerine ajanların sızması ve daha önce öngörülen bir savaş planına göre terör eylemleri düzenlemeleri de bir olasılıktır. Bütün bunlar yeni bir ABDLibya savaşının ilk işaretleri gibi geliyor. Bu yeni çatışmaya Ortadoğu ülkelerinin ve bu arada İsrail ve Türkiye'nin de sürüklenmesi planı söz konusu olabilir. Sinagog baskınının en uzak olasılıklar bile göz önüne alınarak incelenmesi ve soruşturulması gerekir. ABD, bu terör eylemlerinden Libya'yı sorumlu tutup, savaş uçaklarını Libya üzerine gönderirse bu yeni çatışmanın hangi ülkelere, nasıl sıçrayacağını kestirmek çok güçtür. Ortadoğu bir "barut fıçısı" gibidir. Türkiye bu barut fıçısı ortasındadır. Bu yüzden bu tür terör eylemlerine karşı çok uyanık olmamız gerekiyor. "Sinagog baskını"nm yer aldığı zaman dilimi çok önemlidir. Önce ayrılıkçı teröristler, güneydoğuda Silahlı Kuvvetler'e karşı saldırıya geçiyor, ardından bu çetelerin Irak'taki kampları Türk jetlerince bombalanıyor. Ve hemen sonra Türkiye'de İslamcı teröristler sinagogu basıp adam öldürüyor. Hem de PanAm Amerikan uçağının Karaçi'de basılıp 15 yolcunun öldürülmesinden sonra! Teroristlerin bundan sonraki hedefleri Ermeni cemaatı, kiliseler ve patrikhane olabilir. Uçak ve gemilerde, büyükelçilik ve konsolosluklarda alınan önlemlerin yeniden gözden geçirilmesi gerekir. Dikkat gerektiren bir döneme giriyor gibiyiz...