Katalog

Cumhuriyet İSKİ Genel Müdürü Atom Damalı, Terkos Gölu'ne dökülen atık sulan vidanjörle 40 km. uzağa atacak bir projeden pahalı olduğu gerekçesi ile vazgeçtiklerini açıkladı. Damalı, Terkos'ta biyolojik antmayı gerçekleştirecek bir projeyi geçen hafta ihaleye çıkardıklanm, ancak bu 100 milyon TL'lik "küçük" bir tesis olduğu için gazeteye ilan vermeye gerek görmediklerini ve ilgili fırmalan çağırıp konuştuklarım anlattı. Damalı'ya göre tesis 1987 yazı sonunda bitmiş olacak. Terkos Gölü'nde şu anda her şey Resmi Gazete'de 1984 yılmda ilan edilen Su Kaynaklan Yönetmeliği'ne aykırı. Yönetmelik, Mutlak Koruma Alanı sayılan 300 meîre sınırı içinde her türlü konut yapımını, hayvancıhğı, tanmı ve kaynağa herhangi bir kirli atık su dökülmesini yasaklıyor. SEMRA SOMERSAN İSKI Gend Müdürü Dr. Atom Damalı, Terkos Gölü'ne akan lağım ve diğer atık suların biyolojik antması için Istanbulluların bir yıl daha sabretmeleri gerekeceğini söyledi. Terkos Gölü'ne Terkos (Durusu) köyünden ve İSKl'nin buradaki tesislerinden gelcn kirli suların mikroplardan anndırılması için yapılacak "biyolojik antma tesisi" projesinin geçen hafta içinde ihaleye çıkanldığını açıklayan Damalı, "Terkos'taki biyolojik antma tesisi inşaatının ihalesine beşaltı ay sonra başlanabilecek, 1987 yazı sonunda da tesis bitmiş olacak" dedi. Projesi yaklaşık 10 milyon, inşaatı 100 milyon TL'ye mal olacak biyolojik antma tesisi için Damalı, "Bu ufak bir antma tesisi olduğu için ihaleyi gazetelerde ilan etmedik. Bu işle uğraşan 67 flnnayı ihaleye davet ettik" şeklinde konuştu. Damalı ihaleye davet edilen fîrmaların ismini hatırlamadığını, ancak Türkiye"de bu işle uğraşan belli başlı firmaların hepsinin çağrıidığım söyledi. 1987 yazı sonunda bitecek biyolojik antma tesisi "basit bir oksidasyon havuzu" olacak. Havuza gelen kirli sulann mikroplan buradaki oksijenle yok edildikten sonra, su önce Kâğıthane'deki antma tesisine, oradan da kente pompalanacak. Halen Istanbul'un Rumeli yakasındaki pek çok semtte Terkos'un dinlendirildiği zaman dipte hafif bir çamur tabakası bırakan (kimine göre de mikroplu ve deteTJanlı) sulan içiliyor. Ancak Atom Damalı Terkos Gölü'nde 180 milyon metreküp su ol Sahıbı Camhuriyct Maıbaacılık ve Gazetecılık Turk Anonım Şırkeiı adına Nadir N»di. # Gcnel Yayın Mudurü Hasan C cmal. Muessese Muduru: Emiac l'şaklıgii. Yazı lşlerı Muduru Ok«y Gonrasin, # Haber Mcrkezı Muduru Yalfiı Bayrr, Sayfa Duzenı Yonetmenı. *li Ac»r, # Temsılcıler. ANKARA gıa. İZMİR: Hikmel Çrlinkıya, ADANA. Mehnet Mtrean. tsıanbul Haberleri: Rcn* Öı, Dış Haberier: Eifan M a , Ekonomi: Oanaa V\*g*y, Külıür: CcUI Üster, Magazın Yatçu Pcfcfea, Spor Daıuşmaaı: AMalkadlr Y i c d a u , Düzeltme: Rcflk tottt, Ajaşürma: Şahfaı Aipay, IşSendıka: Şafcraa Krttad. HaberArasürma: Ufafc Güdorir, • Koordınatör: Ahıact Korabaa, • Malı lşler Erol Ejrlnt, Reklâm ve Halkla lli}kılcr: Gafckfa Kopr. ldare: Hiacyla Gmttr, Işleune: Öadcr Çclik. Büplşlcm: Nal baJ. ftran M> Kovun. Oımburiyo Malbaacılık ve Gazetecilik T.A.Ş. TOrk Ocağı Cad. 39/41 Cagaloğlu 34334 ln , PK 246lstanbul, Tei:512 05 05(20 hat)Tekx: 22246 # Burolar Aakarm: Zıya Gökalp Bulvarı Inkılap Sokak No: 19/4 Tel: 33 11 4147, Telex 42344 • tzmir H Ziya Bulvarı 1352. Sok. 2/3. Tel. 23 47 0913 12 30Tclex: 52359 • A d u a : Çakmak Cad No: 134 Kat 3, Tel 1455O1973I Telex: 62155. TAKVIM 3 EYLÜL 1986 Imsak: 4.55 Guneş: 6.25 öğle: 13.08 İkindi: 16.48 Akşam: 19.41 Yatsı: 21.06 Terkos'un ^emizliğf 87 yazına kaldı Terkos nasıl arıtılıyor? Terkos'a lağım akıyor, mandalar yüzüyor, ama paniğe gerek yok, çünkü 60 yıldır durum böyle... Deterjan atığı antılamıyor Terkos Gölü'nden Kaguhane'deki İSKİ antma tesisine pompalanan Terkos suyu, rengi düzeltilmek ve bulamklığı giderilmek üzere alüminyum sülfat ile şaplanıyor. Kum fıltreleri sudaki çamurlu maddeleri tutuyor. Aynca kum yatağının üstündeki bakteriyel tabaka, sudaki bazı mikroplan öldürüyor. Bunların yant sıra, klorlama ile hastalıklara neden olan mikroorganizmalann bir kısmı öldürülüyor. Ancak sudaki deterjan artıklarını bu süreçlerden hiçbiri yok etmiyor. Avrupa ve ABD'de son zamanlarda yapılan araştırmalar ise klorlamanın bazı sporlan (bir çeşit zararlı mikroorganizma) yok etmediğini gösteriyor. Aynca, fazla dozda klor uzun vadede kanser yapabiliyor. Bu nedenlerle yurtdışında klorlama işlemi yavaş yavaş ortadan kalkıyor. Bunun yerine ozonlama yöntemi kullanılıyor. devam eden bu uygulamalann tümü tSKİ'nin İçme ve Kullanma Suyu Kaynaklannm Konınması Yönetmeliği'ne aykırı. 13 Mart 1984 tarih ve 18340 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan bu yönetmeliğe göre içme ve kullanma suyu kaynaklanna 0300 metre mesafedeki bölge "Mutlak Koruma Alanı" sayılıyor. Ve bu alanda yüzmek, konut, turistik tesis yapmak ve tüm hayvancılık faaliyetleri yasaklanıyor. Yönetmelik, ayrıca Mutlak Koruma Alanı'na kirli, atık sulann akıtılamayacağını da belirtiyor. ISKİ yönetmeliği oldukça "sıkı". 300 metreden 1000 metreye kadar olan bölgeyi de "Kısa Mesafeli Koruma Alanı" ilan ederek atık su, çöp, moloz hayvancılık gibi şeyleri bu alan için de yasaklıyor. Atık sulann özel havuzda toplanarak havza dışına atılmasını da öngörüyor. ISKİ'nin yarım kalan fosseptik çukuruna bu yönetmeliğe göre başlanmış olsa gerek. İSKI Genel Müdürü Atom Damalı'nın, 180 milyon ton su içinde seyrelerek kaybolacağını ileri sürdüğü deterjanlı, mikroplu sular, filtre edümek ve kum havuzunda çökertilmek üzere Kaguhane'deki İSKİ antma tesisine pompalanıyor. Terkos sulan buradan da Haliç'in kuzeyinden Karadeniz'e kadar Rumeli yakasındaki pek çok semtin içme ve kullanma suyu olmak üzere evlere dağıtılıyor. Deterjan ve bazı inorganik maddelerin mevcut antma sistemini "atlatarak" evdeki musluklara kadar ulaşması "şimdilik" önlenemiyor. Atom Damalı'nın bu konudaki vaatleri ise "şimdilik" 1987 yazına ertelenmiş durumda. ANKARA, (ANKA) Bilgisayarın eğitim amacıyla kullanımı, Batı ülkelerinde hızla artıyor. Ingiltere'den sonra Fransa'da da Eğitim Bakanlığı, "her sınıfta bir bilgisayar" kampanyası başlattı. Bilgisayar dergisinde yer alan habere göre, ABD'de yüz bin okulda kırk milyon öğrenci okuyor ve her kırk öğrenciye bir bilgisayar düşüyor. Uzmanlar, önceleri gençlerde sontn yaratacağı düşünülen bilgisayarı, bugün ilkokullarda okuma yazma, liselerde matematik vefizikproblemlerini çözmede, işlemleri kolaylaştıran bir araç olarak görüyor. Okullarda bilgisayar Propagandacı üç Amerikalı serbest ERZVRUM, (OM> Doğu Anadolu Bolgesi'nde, Erzurum ve Kars illerini dolaşarak, vatandaşlara Hıristiyanlıkla ilgili çeşitli Türkçe broşürler dağıttıklan gerekçesiyle gözaltına alınan üç ABD'li serbest bırakıldı. "Hıristiyanlık propagandası yaptıkları" iddiasıyla bir sure gözaltında bulundurulan Amerikahlann dağıttıklan broşürlerde suç unsuruna rastlanmadığı bildirildi. Bunun üzerine Dennis Furghet, Richard Augene ve David Hudson adlı Amerikahlar serbest bırakıldı. TERKOS'UNMANDALARJ TerkosGölu'nünkeyftnimandalarçıkanyor. 1984ytkndaçtkanlan "Su Kaynaklan Yönetmeliği"nden haberdar obnadıklan için "yasadışı" bir konumda olduklarmı bümeden bütün gün yüzüp oynaştyorlar. Oysa yönetmelik onlann gölun 300 metre dvanna yaklaşmalannı bilt "mutlak" olarak yasakhyor. Gölun 1000 metrt dvannda hayvancılık yapmak da yasaya göre yasak. Ama mandalar belki Türkiye 'de yasalarla gerçek yaşamın nastl «* sık çeUstiğinl sergUemekten başka bir şey yapmiyorlar. lann gölün suyunu kirletmemesi için bundan iki yıl önce büyük bir fosseptik çukurun inşaatına başlanmıştı. Ancak daha sonra bu inşaatın durduğunu belirten Terkos köyluleri, "1985 ağustosunda çukur betonlandıktan sonra işler yanda bırakıldı. Niye anlayamadık" şeklinde konuştular. İSKt Genel Müdürü Atom Damalı ise durumu şöyle açıkladı: "Ortada bir problem olduğu için arkadaşlar (ISKİ) kirli sulan toplayacak bir çukur yapmaya başlamışlar. Ancak bu atık suyun gole kavuşmaması için çukurdan vidanjorlerle veya bir pompa sistemiyle çekilerek Terkos havzasmın 40 kilometre dışına taşınması gerekiyordu. Bu da çok pahabya mal oiacakn. Biz de bu projeden vazgeçtik." Damalı, ileride bu çukurun atık su antma tesisinin "su toplama çukuru" olarak kullanılacağını da sözlerine ekledi. HEM KİRLETtR HEM İÇERİZ Terkos (Durusu) Köyü'nün 60 yıl önceki 50 kişilik nüfusu, 1985'te 2270'e ulaşmış. Köyde 560 hane var. Köy muhtarı Hilmi Demirel, "Nüfusumuz az. Karadeniz'e yakın. Buraya yazlığa gelen pek olmaz. Köyde gölü kirletecek fabrika yok. Erkeklerin büyük bir kısmı tSKİ'nin lesislerinde çalışıyor, bir kısmı da esnaf olarak geçimini sağlıyor. Ziraatle uğraşan hemen hiç yok. Köydeki evlerin çoğunda akar su var. Bunu da Terkos Gölü'nden temin ediyoruz"dedi. Muhtar Demirel, köyün lağım sulannın gölü kirletmediğine inandığını sözlerine ekledi. Ne var ki köyün ve ISKl'nin lağım sulan köyden aşağıya doğru göle doğnı akıyor ve sazlıkların içinden geçerek Terkos'a kavuşuyor. Terkos, Istanbul'un kuzeybatısında, kente 40 kilometre kadar uzakhkta, Kırklareli yolu üstünde bir köy. "Kuş uçmaz, kervan geçmez" sözü, burası için tam geçerli olmasa da, köyün pek geleni gideni yok. Ziyaretçiieri ne denli etkiler bilinmez, ama Terkos'a giden yollann bir kısmı duğuna değinerek "Terkos köyii ve tSKİ'nin tesislerinden gelen kirli sular, göldeki bu milyonlarca ton su ile kanşıyor. Dolayısıyla mîkroplann ve deterjanın etkisi yok oluyor" görüşünü savunuyor. Damah, aynca Terkos'taki klorlama tesisi ile Kâğıthane'deki filtre ve çökertme havuzunun bugün için yeterli olduğunu ileri sürerek, "Terkos'tan alınan su yüzde yüz antılmış olarak evlere geliyor. Terkos'ta problem yok. Problem ve hastalıklar şebeke suyu veremedigimiz yerlerde ortaya çılayor" dedi. YARIM KALAN FOSSEPTtK ÇUKUR Terkos Gölü'ne akan atık suTERKOSTAN SU ALAJN SEMTLER Ayazpaşa, Beşiktaş'tan Sarıyer'e kadar, Cihangir, Etiler, Feriköy, Gayrettepe, Gültepe, Hasköy, Karaköy, Kasımpaşa, Kuştepe, Levent, Mecidiyeköy, Nişantaşı Okmeydanı, Osmanbey, Şişhane, Şişli, Taksim, Topağacı, Uçaksavar, Ulus Mah toprak, geri kalan kısımlarda da asfalt yer yer delik deşik olmuş. MANDALARIN KEYFİ Gölün çevresi sazlık. Göle 3040 metre mesafede yeni evler yapılmış. Köylüler gölden balık avlıyorlar. Çocuklar zaman zaman gölde yüzüyor. Ama gölün keyfini en çok çıkaran, mandalar. Köyün mandaJarı, yazın sıcak günlerinin uzun saatlerini Terkos'un tatlı sulannda serinleyerek geçiriyorlar. Saatlerce sudan çıkmıyorlar. Doğal olarak da doğal ihtiyaçlannın büyük bir kısmını gölde gideriyorlar. Köylüler de çaresiz, kirlettikleri gölün suyunu içerek yaşıyorlar. Altmış yılı aşkın bir süredir Türkiye'nin dış tanıtımı tstanbul Haber Servisi Haliç Rotary Kulübü'nün haftahk olağan toplantısı bugün saat 12.30'da Hilton Oteli salonunda yapılacak. Toplantıya konuşmacı olarak katılacak olan Rana Cabbar, "Türkiye'nin Dış Tanıtımı Nasıl Obnahdır?" konulu bir konuşma yapacak. Toplantı basına açık olacak. Mutlak Koruma Alanı nedir? Serbest dolaşım ANKARA, (a.0.) Türkiye^ de bulunan FederaJ Almanya Baden Württemberg Eyaleti Başkanı Lothar Spath, Türk işçilerinin serbest dolaşım hakkının Federal A Imanya için sorun olduğunu söyledi. Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in konuğu olarak önceki gun Türkiye'ye gelen Spath, Ankara'daki resmi temaslarmı tamamladı. Spath, temaslan ile ilgili olarak, Federal Almanya Buyükelçiliği'nde düzenlediği basm toplantısında, ülkesinin, Türk işçileri ile ilgili sorunlara hassasiyetle eğildiğini, gerek Federal Alman hükümetinin, gerekse eyalet hükümetinin Türk işçileri ve çocuklarının eğitimi konusunda çalışmalar yaptıklarını anlattı. 300 metreye kadar bina ve hayvancılık yasak tSKÎ "Içme ve KuUanma Suyu Kaynaklannm Kirlenmeye Karşt Konınması Hakkmdaki Yönetmelik "te, bu kaynaklara sıfır ila üç yüz metre arasmdaki bölge 'Mutlak Koruma Alanı" sayılıyor. 13 Mart 1984 tarih ve 18340 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan yönetmelıkte aynen şöyle deniliyor: 1. Mutlak Koruma Alanı içinde sulann kirlenmesine sebep olacak faaliyetler yapılmaz. 2. Mutlak Koruma Alanı içinde kalan yerler bir program dahilinde İSKİ Genel Müdürlüğü'nce kamulaştırılır. 3. Çöp, çamur, moloz gibi atıkların Mutlak Koruma Alam'na dökulmesine izin verilmez. 4. Mutlak Koruma Alanları ağaçlandırıhr, gerekli görulen yerler çitle çevrilir. 5. Göl içinde yüzmek, aynlmış alanlar dışında piknik yapmak yasaktır. Balık tutmak ve sportif faaliyetler için, kürek ve yelken ile hareket eden vasıtalar kullanmak şartıyla, ISKİ'ce uygun görülen yerlerde izin verilebilir. 6. Mutlak Koruma Alanı içinde turistik tesis, iskân, konut, endüstri, depolama ve benzeri kullanımlar amacıyla hiçbir türlü yapı yapılmasına izin verilmesine yönelik olumlu görüş verilmez. 7. Bu alanlar içinde mevcut konut, turistik ve depolama tesisleri ile endüstri kuruluşlan kamulaştırılıncaya kadar atıklarını sızdırmaz atık su depolama tankında toplarlar. 8. Bu alanda hayvancılığa ve tarıma hiçbir şekilde izin verilmez. 300 metre sımnndan 1000 metrelik bir mesafeye kadar olan bölgeye ise "Kısa Mesafeli Koruma Alanı" deniyor. Çöp, moloz, çamur gibi atıklarla ilgili hükümler bu alan için de geçerli. İSTANBUL'UNENESKÎSUKA YNAĞ1: TERKOS tstanbul'un batamda Karadeniz kıydarmayakm bir bölgede olan Terkos Gölü îstanbul'un en eski su kaynağı. Yüzytla yakm bir süredir Istanbul'a su sağlayan 180 milyon metreküplük göl şu anda Haliç 'in kuıeyinde kalan Boğaz 'ın tüm Rumeli yakasımn su gereksinbnini karşüıyor. Terkos'tan Kaguhane'deki tSKl antma tesisine pompalanan su, burada "kumlu, klorlu" antmadan sonra evlere dağıtüıyor. Necat Eldem Macaristan^a gitti ANKARA, (UBA) Adalet Bakanı Necat Eldem, Macaristan Adalet Bakam'nın resmi davetlisi olarak dün Macaristan'a gitti. Eldem, Macaristanda suçluların karşılıklı iadesi konusunda bir anlaşma imzalayacak. Eldem, 6 eylül cumartesi günü Türkiye'ye dönecek. Keops pimmidinde 3 gizü odanın sırn çözülüyor 1986 mayıs ayında Fransız uzmanlar tarafından keşfedilen 3 gizli odaya ulaşmak için delme çalışmalarına bu hafta sonu başlanacak' Dış Haberier Servisi Mısır'daki piramitlerin en büyüğü ve en eskisi olan Keops piramidinde şimdiye dek varlığı bilinmeyen üç gizli odanın Fransız bilim adamları tarafından saptanması ve odalara ulaşmak için delme çalışmalarına hazırlanılması dünya çapında büyük heyecan yarattı. ' Piramitlerde böyle gizli odalann var olabileceği daha önce de öne sürülmüş ancak kanıtlariamamıştı. Fransız Jeofizik AraştırmaGrubu uzmanlan 1986 mayıs ayında mikrogravimetre olarak adlandınlan ve ses dalgalan ile çalışan bir modern bir aygıtın yardımıyla piramidin altındaki üç gizli odanın yerini ve boyutlannı saptadılar. Odalann 1.8'e 2.4 m. genişliğinde olduğu ve Kraliçe odasına giden galeriHÜI üzerinde yer aldıklan bildiriliyor. Yeni keşfedilen bu gizli odaaklann, fıravun hazinelerini gizleyen bir kutsal oda mı, yoksa depo mu ya da yalnızca piramidin ağırlığını dengelemek için mimari nedenlerle bırakılan boşluklar mı olduğu henüz bilinmiyor ve bilim adamları ve arkeoloji çevrelerinde hararetli tartışmalara yol açıyor. . Mısır Eski Eserler Orgütü'nden bir arkeolog, Wajaa Steeq Fransızlann bu odalarda yağmalamadan kurtulmuş bazı gömülü şeyler olabileceğini düşündüklerini söyledi. Steeq, "Ancak, tüm bunlara karşm odalar boşsa ve sadece dengeyi sağlamak için yapılmışlarsa bile, bu bize piramitlerin yapısı hakkında yeni bügiler verebilir" dedi. Fransız grubun galeri duvarlanna matkapla 3.8 cm. çapında 4 delik açacağı bildirildi. Bu deliklerin duvarlann içini gözIemlemek ve boşluklann fotoğraflannı çekmek için kullanılacağı belirtiliyor. Deliklerin, mikrodelici olarak bilinen bir aletle, dıştan hiç hava ve toz girmeyecek ve ısı değişimi yaratılmayacak şekilde açılacagını, bu önlemlerin içerideki atmosferi ve boşluğun içindekileri korumak için alındığı bildirildi. Çalışmalann önümüzde hafta sonunda başlayacağı ve 2 hafta sürebileceği bildiriliyor. Tarihi eser olan piramitlerin duvarlarmın ilk kez matkapla delinmesi Mısır Eski Eser memurları arasında tartışmalara yol açtı. Mısırb otoriteler Fransız grubunun 8 delik açmak için izin istediklerini, ancak 4 delik açılmasına izin verdiklerini açıkladılar. Mısır Eski Eserler Örgütü Piramitler Bürosu yöneticisi Ahmet Musa, şimdiye kadar bilinenlerin dışında orada hiçbir şey olmadığı görüşünü öne sürüyor. Mısır Müzesi Yöneticisi Muhammed Salih ise, "Tedbirli davranmalıyız, çünkü yeni umutlar doğmasını istemiyonız. Ama orada bir şeylerin olduğu kanısındayım" şeklinde konuşuyor. Piramitleri yapanlann boşluklan 2.5 metre genişliğinde bir kayayla adeta mühürleyerek bir daha açılmamacasma kapatmış olmaları orada bir şeyler olabileceğine dair kuşkulan daha da artınyor. Jeofizik Araştırma Grubunun mikrogravimetre ile yaptığı çalışmalarda odacıklann dengeyi sağlamak için kullanılması gerekenden çok daha geniş olduklarını saptaması da, odada "hazine" olduğunu öne sürenlerin görüşlerine destek oluyor. Newsweek, îstanbul'un güzelleşmesi için Gülersoy ve Dalan'ın yoğun çaba harcadıklannı yazdı Istaııbıü yeniden doğuyor Bedrettin Dalan, kirliliğe karşı savaşı en önemli hedejlerinden biri yaptu Fabrikaların çevreyi kirletmelerini engellemek için sert yasalar uyguladı ve kanalizasyon sistemi için 1 milyar dolarlık bir proje hazırladı. İstanbul'a ateşli bir sevgi ile bağlı olan Çelik Gülersoy, hükümetle bir anlaşma yaptu Turing Kurumu Türkiye'ye girip çıkan arabalann işlemlerini 25 dolarlık ücret karşılığında yapacak, bu gelirin bir bölümü kültürel ve sanatsal amaçlarla kullamlacaktı. yoğun bir kirlenmeye yol açtı. Ama şimdi İstanbul, o ünlü geçmişine tekrar kavuşma yolunda. En başarılı kampanya Türkiye Turing ve Otomobil Kuramu Başkanı Çelik Gülersoy tarafın Dış Haberler Servisi "Newsweek" dergisinin son sayısında, Îstanbul'un Rönesansı (Yeniden Doğuşu) başlıklı yazıda, bakımsızlık, ihmal, yanhş kentleşme gibi nedenlerle mahvolmaya yüz tutan "dünyanın en güzel kentlerinden" Îstanbul'un son zamanlarda geçmişteki ünlü güzelliğine yeniden kavuşma yolunda olduğu ve bu olguda Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu Başkanı Çdik Gülersoyla, İstanbul Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın yoğun çabalannın baş rolü oynadığı belirtiliyor. Yazının geniş bir özetini okurlarımıza sunuyoruz: Bizans, Konstantinopol, İstanbul. Hangi isimle çağrılırsa çağrılsın İstanbul "Boğaz'ın incisi." Çelik Gülersoy Bedrettin Dalan i Her zaman dünyanın büyük kentleri arasında yer almıştır. Ama modern çağlann tahribatı kenti ağır hasara uğrattı. 1950'den bu yana kentin nüfusu 1 milyondan 6 milyona çıkarken, bu olguya koşut olarak, plansız yapılaşma hızla büyüdü. Geleneksel evlerin yerini, beton yığınlan aldı. Halic'te ise fabrikalar ve depolar sadece tarihi yapılan ezmekle kalmadı, aynı zamanda Sovyet Genelkurmay Başkanı geliyor ANKARA, (Cumhuriyel Bürosu) TurkSovyet ilişkileri tarıhinin en onemli zi>aretlerinden biri bu ay gerçekleşiyor. Sov^etler Birliği Genelkurmay Başkanı Mareşal Sergei Akhromeyev, Genejkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Ünıg'un davetlisı olarak resmi bir ziyarette bulunmak üzere 15 eylül larihinde Ankara'ya geliyor. Genelkurmay Başkanlığının yanı sıra Sovyetler Birliği Savunma Bakanı Bırinci Yardımalığı gorevini de ytirüten Mareşal Akhromeyev'in bu ziyareti, iki ulke genelkurmay başkaniarı arasında yapılan üçuncu yuksek duzeyli temas olacak. iki ulke arasındaki askeri ziyaretler ilk olarak 1978 yılında donemin Sovyet Genelkurmay Başkanı Mareşal Ogarov'un Türkiye'yi ziyaretiyle başlamışlı Turkiye, bu ziyareti yaklaşık 8 yıllık bir adadan sonra iade etmiş ve geçen yıl Genelkurmay Başkanı Necdet Üruğ Sovyetler Birliği'ne gitmişti. Mareşal Akhromeyev'in ziyareti, Turkiye ile Sovyeller Birliği arasında güven ortamının geliştirilmesine dönuk bir adım olarak değerlendirıliyor. Akhromeyev ile Üruğ ile Sovyet muhatabı arasında yapılacak göruşmeler, ilişkilerde asken alanda guven unsurunun yerleştirilmesini konu alacak. Bu çerçevede Mareşal Akhromeyev'in "Sovyetler Biriiği'nin Turkiye (opraklannda gozu olmadığı" yolunda daha önce de ıleulmiş olan güvenceyi tekrarlaması ve Genelkurmay Başkanı Uruğ'un da Sovyetler Birliği karşısındaki savunma duzenlemelerinin "savunma amaçtan" ile sınırlı olduğu ve tahrik unsuru taşımadığı yolundaki Turk görjişunü bir kez daha duyurması bekleniyor. Göruşmelerde Sovyet tarafının ABD'nın geliştirdiği ve kısaca "Yıldız Sav^şlan" diye bilinen Stratejik Savunma Girişimi'ni açabileceğı de diplomatik kulislerde öne suruluyor. Sovyetler Birliği Genelkurmay Başkanı Akhromeyev 'ın Ankara'da bulunduğu sure içinde Genelkurmay Başkanı Necdet Üruğ'la görüşmelerini tamamladıktan sonra Golcuk Tersanesi ve İstanbul Birinci Ordu Komutanlığı'nda da ıncelemelerde bulunması ve duzenlenecek bir manevrayı izlemesi bekleniyor. dan yürütülüyor. 15 yıl önce amatör bir sanat tarihçisi olan ve İstanbul'a ateşli bir sevgi ile bağlı bulunan Gülersoy, sevgili kentinin tahrip olmasına "Dur" deme zamanmın geldiğine karar verdi. Hükümetle bir anlaşma yaptı. Turing Kurumu Türkiye'ye girip çıkan arabalann işlemlerini 25 dolarlık ücret karşılığında yapacaktı. Bu gelirin bir bölümü, "kültürel ve sanatsal amaçlarla" kullamlacaktı. Birkaç yıl içinde kurum birkaç milyon dolar topladı ve Gülersoy da İstanbul'u güzelleştirme projesine başladı. Yıldız Parkf ndaki köşkleri restore etmeye başladı. Çelik Gülersoy restorasyon çabalanndan ötürü geçen yıl Avrupa Konseyinin "Europa Nostra" ödülünü kazandı. Ancak, İstanbul'u güzelleştirme kampanyası "tek kişilik gösteri" değil. Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, kirliliğe karşı savaşı, en önemli hedeflerinden biri yaptı. Dalan, fabrikaların çevreyi kirletmelerini engellemek için sert yasalar uyguladı ve kanalizasyon sistemi için 1 milyar dolarlık bir proje hazırladı. İstanbul Belediye Başkanı, aynca Haliç'i kurtarma projesini de uygulamaya başladı. Haliç'te şimdiye dek 4 bine yakın fabrika, ev, kamu binası ve depo yıkılarak, yerlerini yeşil parklara terk etti. Hem Dalan'a, hem de Gülersoy'a bazı çevreden eleştiriler geliyor. Gülersoy ve Dalan, onemli ölçüde haklı olarak kendilerine yoneltilen eleştirilerin sadece ufak bir azınlık tarafından yapıldığım öne sürüyorlar. Muhtemelen, en sert eleştirileri Dalan ve Gülersoy birbirlerine yöneltiyorlar. Gülersoy, Dalan'ın mimari zevkini kuşku ile karşıladığını belirtirken, Dalan da Gülersoyun tarihi yöreleri, "Aşın süslü rokoko dekorlu film stüdvolanna" dönüşturdüğunü öne süruyor. İngiltere, 5 ülkeden vize istiyor LONDRA, (ANKA) Thatcher hükümeti, vize uygulamasını genişletiyor. îngiltere, Sri Lanka 'dan sonra "Commonwealt"' üyesi beş ülkenin vatandaşlarına da vize uygulaması getirdi. Bebekten bebeğe kalp nakli LOSANGELES, (a.a.) Bebekten bebeğe ilk kalp naklinin gerçekleştirildiği bebek James, vücudunun yeni kalbi reddetmesi üzerine öldü. Los Angeles'ın doğusundaki Loma Linda Üniversitesi Tıp Merkezi yetkilileri, 26nisan günü yapılan ameliyattan sonra bebeğin küçük vücudunun kalbi reddettiğini ve pazar günü geç saatlerde öldüğünü açıkladılar. Geeikenlere usulsüzlük cezası ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Emlak Vergisi beyannamelerini süresi içinde belediyelere vermeyen mükelleflerin iki aylık ek sure içinde beyanda bulunmalarımn mümkün olduğu bildirildi. Mükelleflerin bu süre içinde beyanda bulunmaları halinde 10 bin lira usulsüzlük cezası ödemeleri gerekiyor. Maliye ve Gümrük Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, iki aylık ek süreden sonra beyanda bulunurlarsa 20 bin lira tutarında usulsüzlük ve lahakkuk eden verginin de bir katı "ağır kusur cezası" ödeyecekler. Tahakkuk eden verginin ödenmesindeki gecikmeler için de ilk ay içinde yüzde 10, sonraki beş ay için yüzde 7, daha sonraki aylar için de yüzde 5 olmak üzere yıllık toplam yüzde 75 gecikme faizi uygulanacak.